Tumgik
#kolajen nasıl kullanılmalı
ekipsaglik · 5 days
Text
Kırışıklık Önleyici Kremler: Ne Zaman ve Nasıl Kullanılmalı?
Tumblr media
Cilt bakımı, yaşlanma belirtilerini önlemek ve cildi sağlıklı tutmak için hayati öneme sahiptir. Kırışıklık önleyici kremler, yaşlanmanın ilk belirtileriyle başa çıkmanın etkili yollarından biridir. Ancak, bu kremlerden tam anlamıyla fayda sağlamak için doğru zaman ve yöntemle kullanmak kritik önem taşır. Ben Tomris, bu yazıda, kırışıklık önleyici kremler: ne zaman ve nasıl kullanılmalı? sorusunun cevabını detaylı bir şekilde anlatacağım.
Kırışıklık Önleyici Kremler Ne Zaman Kullanılmalı?
Tumblr media
Kırışıklık Önleyici Kremler Ne Zaman Kullanılmalı Kırışıklık karşıtı kremleri kullanmaya başlamak için yaşlanma belirtilerini beklemek büyük bir hata olabilir. Bu kremler, cildin yaşlanma sürecini yavaşlatmak için ideal olarak 25 yaşından itibaren kullanılmalıdır. Çünkü bu yaştan sonra cildin kolajen üretimi azalmaya başlar ve cilt elastikiyetini kaybetmeye başlar. 20'li yaşların ortalarından itibaren cildinize kırışıklık önleyici kremler eklemek, yaşlanma belirtilerinin önüne geçmenin en etkili yoludur. 20'li Yaşlarda: Güneş Koruyucu Kullanımı ile Cildi Koruyun Genç yaşlarda cildin pürüzsüz ve sağlıklı olması, yaşlanma ile ilgili endişeleri geri plana atsa da, bu yaşlardan itibaren alınacak önlemler gelecekte büyük fayda sağlayacaktır. Güneşin zararlı UV ışınlarının ciltte neden olduğu erken yaşlanma belirtileri göz ardı edilmemelidir. 20’li yaşlardan itibaren, günlük olarak en az SPF 15+ içeren bir güneş kremi kullanmak, cildi güneşin yaşlandırıcı etkilerinden korumak adına kritik bir adımdır. Yıl boyunca düzenli olarak güneş kremi kullanmak, cildin elastikiyetini ve genç görünümünü korumasına yardımcı olur. 30'lu Yaşlarda: Kırışıklıkları Önlemek İçin C Vitamini Serumları 30'lu yaşlara gelindiğinde, ince çizgiler ve kırışıklıklar daha belirgin hale gelmeye başlar. Bu dönemde cilt bakımı ürünlerinin içeriklerine özellikle dikkat etmek gerekir. C vitamini, retinoidler, hyaluronik asit ve antioksidanlar, bu yaşlarda cildin ihtiyaç duyduğu başlıca bileşenlerdir. C vitamini serumları, cildi aydınlatır, kırışıklıkların oluşumunu azaltır ve cildin genel görünümünü iyileştirir. Göz çevresi için de kırışıklıkları hedefleyen retinol içeren göz çevresi kremleri bu yaşlarda kullanıma eklenmelidir. Ayrıca haftada birkaç kez gözenekleri temizleyip sıkılaştıran peeling ve maske uygulamaları da bakım rutininin vazgeçilmez bir parçası olmalıdır. İlginizi Çekebilir; Cilt Sıkılaştırıcı Serumlar: Hangi Bileşenler İşe Yarıyor? 40'lı Yaşlarda: Güçlü Anti-Aging Ürünleri ile Kapsamlı Bakım 40'lı yaşlar, ciltteki yaşlanma belirtilerinin daha belirgin hale geldiği bir dönemdir ve bu yüzden yaşlanma karşıtı ürünlerin yoğun bir şekilde kullanıldığı yaşlardır. Antioksidan açısından zengin, kolajen artırıcı ve cilt yenileyici özelliklere sahip ürünler bu yaşlarda vazgeçilmezdir. Özellikle gece bakımında kullanılan onarıcı serumlar, cildin gece boyunca kendini yenilemesini destekler. Ayrıca, ince çizgiler ve kırışıklıkların daha belirgin hale geldiği göz çevresi için güçlü bir göz çevresi kremi kullanmak bu yaş grubunda çok önemlidir. Cildi nemli tutan ve elastikiyet kaybını önleyen hyaluronik asit içerikli ürünler de bakım rutininin bir parçası olmalıdır.
Kırışıklık Önleyici Kremler Nasıl Kullanılmalı?
Kırışıklık önleyici kremlerden tam sonuç alabilmek için doğru kullanım önemlidir. Sadece uygulamak yeterli değildir; cildinizin ihtiyaçlarına uygun bir krem seçmeli ve doğru adımları izlemelisiniz. Cilt Tipinize Uygun Kremler Seçin Her cilt tipi farklıdır ve dolayısıyla cildinizin ihtiyaçlarını karşılayacak uygun bir kırışıklık önleyici krem seçmek büyük önem taşır. Kuru ciltler, daha yoğun nemlendirici içeriklere sahip kremleri tercih etmelidir. Yağlı ciltler ise hafif formüllere sahip kırışıklık önleyici kremler kullanarak, ciltte yağlanmayı artırmadan kırışıklık önlemeye yardımcı olabilir. Düzenli Olarak Temizleyin ve Nemlendirin Kırışıklık önleyici krem kullanmadan önce cildinizi düzenli olarak temizlemek ve nemlendirmek gerekir. Cilt temizliği, kremin daha derinlemesine nüfuz etmesine yardımcı olur. Sabahları ve akşamları cildinizi uygun bir temizleyici ile yıkadıktan sonra kremi uygulayın. Temiz cilde uygulanan krem, maksimum etki sağlar. Göz Çevresi ve Boyun Bölgesini Unutmayın Kırışıklık önleyici kremleri sadece yüzünüze uygulamak yeterli değildir. Göz çevresi, en hassas bölgelerden biridir ve yaşlanma belirtilerinin en hızlı göründüğü alandır. Göz çevresi için özel olarak formüle edilmiş kremler kullanarak, bu bölgedeki ince çizgileri ve kırışıklıkları önleyebilirsiniz. Ayrıca, boyun bölgesi de yaşlanma belirtilerinin hızla ortaya çıktığı bir diğer alandır ve bu bölgeyi de günlük bakım rutininize eklemek gereklidir. SPF İçeren Kremler Tercih Edin Günlük bakım rutininizde kullanacağınız kırışıklık önleyici kremin, güneş koruma faktörü (SPF) içermesi son derece önemlidir. Güneşin zararlı UV ışınları, ciltte erken yaşlanmaya ve kırışıklık oluşumuna neden olur. Bu yüzden, özellikle gündüz kullanacağınız kremlerin SPF 30 veya üzeri koruma sunmasına dikkat edin. UV ışınları, bulutlu havalarda bile cildinize zarar verebilir, bu nedenle her gün güneş koruyucu içeren bir krem kullanmak yaşlanma karşıtı savaşta önemli bir adımdır. İlginizi Çekebilir; Anti-Aging İçin En İyi 10 Vitamin
Kırışıklık Önleyici Kremlerden En İyi Sonuçları Almanın Yolları
Kırışıklık önleyici kremler etkili olabilir, ancak bu etkiyi en üst düzeye çıkarmak için birkaç önemli ipucu ve püf noktası vardır. Sabırlı Olun Kırışıklık önleyici kremlerden sonuç almak zaman alır. Anında etkiler beklemek gerçekçi değildir; genellikle birkaç hafta düzenli kullanımın ardından fark edilir sonuçlar elde edersiniz. Cilt yenilenme süreci ortalama 28 gün sürdüğü için, kremin etkilerini görmek için sabırlı olmak gereklidir. Antioksidan İçerikli Kremleri Tercih Edin Antioksidanlar, cildi serbest radikallerden koruyarak yaşlanma belirtilerini önlemeye yardımcı olur. C vitamini, E vitamini ve retinol gibi güçlü antioksidanlara sahip kremleri tercih etmek, cildinizi daha parlak ve sağlıklı bir görünüme kavuşturur. Bu içerikler aynı zamanda ciltteki kolajen üretimini artırarak kırışıklıkların görünümünü azaltır. Yeterli Uyku ve Sağlıklı Beslenme Kırışıklık önleyici kremler tek başına mucize yaratmaz. Sağlıklı bir yaşam tarzı, cilt sağlığınızı en üst düzeye çıkarmada en az kremler kadar etkilidir. Yeterli uyku, cildin kendini yenileme sürecini desteklerken, dengeli bir beslenme ise cildin ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri sağlar. Özellikle cilt sağlığı için omega-3 yağ asitleri ve C vitamini açısından zengin gıdalar tüketmek, ciltteki kolajen üretimini destekleyerek kırışıklıkların önlenmesine yardımcı olur. Kırışıklık önleyici kremler, cilt bakımında vazgeçilmez ürünlerdir ve yaşlanma belirtilerini geciktirmenin en etkili yollarından biridir. 25 yaşından itibaren düzenli olarak kullanıldığında, kırışıklıkların oluşumunu geciktirir, cildin genç ve sıkı kalmasına yardımcı olur. Cilt tipinize uygun bir krem seçmek, SPF koruması içeren ürünleri tercih etmek ve düzenli kullanım, bu kremlerden maksimum faydayı almanızı sağlar. Sağlıklı bir yaşam tarzıyla birleştirildiğinde, kırışıklık önleyici kremler uzun yıllar boyunca cildinizin genç ve parlak görünmesini sağlar. İlginizi Çekebilir; Kırışıklık Önleyici Göz Kremleri: En İyi Markalar ve İncelemeler Yaşlanma Karşıtı Cilt Bakımı İçin En İyi Peeling Ürünleri Dioksijenil: Güçlü Bir Oksitleyici Ajan Read the full article
0 notes
marialurnaiuniverse · 4 years
Photo
Tumblr media
"Kolajen içeren cilt bakım ürünleri nasıl kullanmalı" https://kirmizioje.com/guzellik/kolajen-iceren-cilt-bakim-urunleri-nasil-kullanmali-2/
0 notes
deliklicinar · 2 years
Text
Dikkat! Yaşlanmanızın sebebi güneş olabilir!
Tumblr media
Güneşin zararlı ışınları; deri elastikiyetini azaltıyor, kolajenin azalmasına, lekelenmelere ve cildimizin erken yaşlanmasına sebep oluyor. Dermatoloji Uzmanı Gizem Kocabaş Yenipazar, sıcaklığın zirvede olduğu şu günlerde korumasız olarak güneşe çıkılmaması uyarısında bulundu. Güneş, dünyadaki yaşamın temel kaynağı. Ancak zararlı ışınlarının derimizde yarattığı etkiler göz önünde bulundurulduğunda korunmasız güneş maruziyetinden kaçınmak gerekiyor. Peki güneş derimize nasıl zarar veriyor? Denizli Özel Odak Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Gizem Kocabaş Yenipazar erken yaşlanmadan leke oluşumuna, alerjik hastalıklardan deri kanserleri gelişimine kadar birçok deri hastalığının oluşumuna zemin hazırlayan korunmasız güneş ışınlarının etkilerini anlattı. Dr Gizem Kocabaş Yenipazar şu bilgileri verdi:
Erken yaşlanmayı önlemenin temel basamağı ‘Güneşten korunma’
Güneşin zararlı ışınları derimizin elastikiyetini, direncini sağlayan kolajen ve elastin proteinlerinin yıkımını artırarak hacim ve elastikiyet kaybına, erken dönemde kırışıklık oluşumuna, daha mat ve cansız bir cilt görünümüne neden olur. Öte yandan melanositleri uyararak leke oluşumuna sebebiyet verir. Güneşten korunarak tüm bu etkilerden korunup erken yaşlanma ve lekelenmenin önüne geçebiliriz.
Tek başına güneş koruyucu kremleri kullanmak yetmez!
Güneşten korunma öncelikle fiziksel korunma ile başlar. Güneş ışınlarının dik geldiği zaman aralığında, özellikle 11.00-15.00 saatleri arasında direkt güneş ışınlarından kaçınmak gerekir. Dışarı çıkarken geniş kenarlı siperlikli şapkalar, geniş çerçeveli güneş gözlükleri kullanılmalı, açıkta kalan alanlar da mutlaka güneş koruyucu kremlerle korunmalıdır.
Güneş koruyucu seçerken nelere dikkat edilmeli?
- Güneş koruyucunun geniş sprektrumlu koruma sağladığından, yani hem UVB hem UVA ışınlarına karşı koruma sağladığından emin olunmalıdır. Üzerinde ‘geniş sprektrumlu’ ya da ‘broad spektrum’ ya da ‘UVB +UVA koruma’ yazan ürünler tercih edilmelidir. - Suya dayanıklı ürünler tercih edilmelidir. - En az 30 güneş koruma faktörlü (30 SPF) ürünler tercih edilmelidir. - Deri hastalığı olan kişilerde deri tipine ya da hastalığına uygun güneş koruyucu kremler tercih edilebilir.
Güneş koruyucu kremler nasıl kullanılmalı?
Dışarı çıkmadan 30 dakika önce açıkta kalan tüm bölgelere sürülmeli; deniz/havuza girdikten sonra, yıkama/terleme sonrası ve en az 2-3 saatte bir tekrarlanmalıdır. Kulak kepçeleri, dudaklar, el sırtları, dizler, ayak üzerleri gibi bölgeler sık atlanabildiğinden bu bölgelerin de güneşten korunması unutulmamalıdır. Yeterli miktarda güneş koruyucu krem kullanmak koruyuculuğun etkili olması açısından çok önemlidir. Tüm yüz ve boyun için yeterli güneş koruyucu krem miktarı elin işaret parmağı ve orta parmağı boyunca sürülen kadar olmalıdır.
Bebek ve çocuklar için dikkat!
Özellikle bebeklik ve çocukluk çağında yaşanan ciddi güneş yanıkları deri kanseri gelişiminde önemli bir risk faktörüdür. Bebeklerin ve çocukların ciltleri daha hassastır. En ufak bir hasar ileride yaşanacak ciddi sorunların temeli olabilir. Bu yüzden bebek ve çocukların güneşten korunmasında mutlaka özenli olunmalıdır. 6 aydan küçük bebeklerde güneş koruyucu ürünlerin kullanımı önerilmez, bu yüzden direkt güneş maruziyetinden korunması, dışarı çıkarken mutlaka siperlikli şapka, uzun kollu ve bacaklı kıyafetler giydirilmesi, UV koruyucu özelliği olan giysilerin tercih edilmesi önerilmektedir. 6 aydan büyük bebek ve çocuklar için de yine UV koruyucu özelliği olan giysiler ile fiziksel korumaya dikkat edilmesi, bunun yanı sıra açıkta kalan bölgeler için de mineral filtre özelliği olan güneş koruyucu ürünlerin kullanılması önerilir. Read the full article
0 notes
robbeningunlugu · 3 years
Text
KUŞBURNUNUN FAYDALARI
"Limondan 60 kat daha fazla C vitamini içeren, bağışıklık sistemini güçlendiren kuşburnu nasıl kullanılmalı? Kuşburnunun faydaları neler? İşte sağlıktan güzelliğe, çayından marmelata kadar birçok yerde kullanılan kuşburnunun faydaları..."
Zengin C vitamini sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiren kuşburnu bitkisinin çiçekleri tıbbi ilaç olarak kullanılıyor. Yemişleri ise bağışıklık sisteminin güçlenmesi için bitkisel çaylar başta olmak üzere marmelat ve reçel yapımında kullanılıyor.
KUŞBURNUNUN FAYDALARI
Kansızlığa iyi gelir
Özellikle kadınlarda ve çocuklarda demir eksikliğine bağlı kansızlık çok yaygın görülen bir problem. çok yaygın bir sorun. Kuşburnu, besinlerle alınan demirin serbest hale geçerek vücutta kullanılmasına yardımcı olur. Bu sayede demir eksikliğine bağlı oluşan kansızlığı önler.
Gözleri koruyor
Kuşburnu püresinde bulunan önemli bir karotenoid olan likopen sadece kataraktın değil aynı zamanda diğer göz hastalıklarının da başlangıcı ve ilerlemesinde koruyucu etki gösteriyor.
Cildi güzelleştiriyor
Kuşburnu A vitamini açısından zengin oluşuyla cildin elastikiyetini korumasını sağlıyor ve yaşlanmasını geciktirici etki yaratıyor. Kolajen seviyesini de artırıyor. Yara izleri ve akneleri gideriyor. Kuşburnunun çekirdekleri, Gamalinoleik asit, cilde canlılık kazandırıyor ve güneş kaynaklı yanıklarda da fayda sağlıyor.
Bağışıklık sistemini güçlendiriyor
Yapısında bol miktarda bulunan C vitamini, polifenoller ve antioksidanlar sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiren kuşburnu zengin vitamin ve minerallere sahip. Likopen ve A, B, E, K vitaminlerinin yanı sıra magnezyum, demir gibi değerli mineralleriyle vücut direncini artırıyor, sinir sisteminde, hücre yenilenmesinde fayda sağlıyor.
Kabızlığı önlüyor
Her mevsim yetişebilen kuşburnu, kabızlık şikayeti çekenler için doğal bir şifa kaynağı. Birçok hastalığa fayda sağlayan kuşburnunun içeriğindeki pektin, laktasif etkiye sahip. Yani bağırsakların fazla çalışmasından ötürü ortaya çıkacak ishal benzeri etki yaratıyor. Böylece düzenli tüketildiğinde kabızlığı gideriyor ve sindirimi kolaylaştırıyor. Bağırsak parazitlerini düşürüyor.
Kansere karşı koruyor
Sağlıklı hücreleri kanserli hücrelere dönüştürerek zarar verebilen serbest radikallere karşı güçlü bir koruyucu olan kuşburnu, içeriğindeki güçlü antioksidanlarla kanser hücrelerinin büyüme ve gelişmesini de engelliyor.
Kötü kolesterolü düşürüyor
Kandaki kötü kolesterolün düşürülmesi ve iyi kolesterol seviyesinin yükseltilmesinde faydalı olan kuşburnu, bu sayede kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyor. Kuşburnunu çay olarak demleyip tüketebileceğiniz gibi, şekersiz marmeladını yaparak da faydalanabilirsiniz.
Kuşburnunu demlerken ve tüketirken çok önemli kurallar;
5-6 adet kuşburnunu hafif ezerek çatlatın. Ardından bir bardak (200 ml) kaynar suda 10 dakika demleyin.
Demlerken kapağını kapalı tutun.
Uzun kaynatırsanız içeriğindeki C vitamini o kadar azaldığından, demleme süresini de uzatmayın.
Yemeklerden 30 dakika sonra için. Kuşburnunun zengin vitamin ve minerallerinden tam anlamıyla faydalanabilmek için hazırladıktan sonra 5 dakika içinde tüketin.
Soğuma sırasında C vitamini miktarı hızla azaldığından, marmelat ve pekmezde C vitamini oranı kuşburnu çayına oranla düşüyor.
Kuşburnunu ister bütün, ister ufalanmış ister toz haliyle olsun saklarken mutlaka ışıktan muhafaza edin ve cam kavanozda saklayın.
0 notes
taemojin · 5 years
Text
Multi Collagen ve Antioxidants Nedir?
Multi collagen nedir?, Kolajen insan vücudunda bulunan bir proteinin ismidir. Vücut için büyük öneme sahip bu madde, kas ve kemik dokuları için önemli bir göreve sahiptir. Vücudun bu kolajeni kaybetmesi sonucu kaslarınız zayıflar, güçsüz ve bitkin hale düşersiniz. Vücuda kolajen kazandırmak için kolajen içeren gıdalar tüketilmelidir. Bu sayede kas ve kemikleriniz daha iyi hale gelerek sağlıklı bir yaşama devam edebilirsiniz.
Bu protein, birçok vücut dokusu için etkili bir üründür. Uzmanlar tarafından en önemli madde olarak belirtilen kolajen, son yıllarda temizlik malzemelerinde kullanılıyor. Bu nedenle hemen hemen her yerde karşımıza çıkıyor. Kolajen, cildinizi daha esnek bir hale getirerek cilt yapınızı daha iyi görünüme sokuyor ve daha güzel görünmenizi sağlıyor.
Tumblr media
Aynı zamanda ciltteki kırışıkları azaltarak, cildin ihtiyaç duyduğu proteini karşılıyor. Kalp sağlığını koruyarak kalbin etrafında oluşmuş yağ birikintilerini ortadan kaldırıyor ve kalp krizi riskini azaltıyor. Hasarlı bağırsakları açarak, sindirim sistemini düzeltiyor. Aynı zamanda, göz sağlığı için de oldukça etkilidir. Daha bunun gibi kemikleri güçlendiriyor, eklem ağrılarını engelliyor ve karaciğerinizi koruyarak sizi daha sağlıklı bir birey haline getiriyor.
Vücudun kolajen kazanması için yanlızca kolajen besinleri yememize gerek yok. Daha etkili bir yol olan orjinal multi collagen sayesinde vücudun ihtiyaç duyduğu kolajen miktarını karşılayabilirsiniz. Tamamen sağlıklı bir ürün olup çeşitli testlerden olumlu sonuşlar almıştır. Hiçbir şekilde sağlığınıza yan etki göstermeden tüketilebilir.
Multi Collagen İçeriği
Multi collagen içeriği kolajen, pycnogenol, natural antioxidants, hyaluranic acid, zinc, biotin ve selenium içerir. Kolajenini ne olduğunu zaten biliyoruz. Diğer maddelerin sağlığımız açısından ne gibi faydaları var inceliyelim. Pycnogenol, bir çam türüdür ve pinus pinaster aiton kabuğundan elde edilir. Bu çam türünden elde edilen pycnogenol, yapılan araştırmalara göre oldukça faydalı olduğu tespit edilmiştir. İçerisinde çoğunlukla C ve E vitaminleri bulundurur. Pycnogenol kolajen üretiminde faydası bulunur ve cildin genç bir görünüm kazanmasını sağlar. Multi collagen, içerisinde bulunan pycnogenol sayesinde daha etkili bir ürün haline geliyor.
Natural antioxidants, gıdaların içerisinde olan bir kimyasal maddedir. Düzenli oksijen kullanımı nedeniyle vücutta sürekli olarak redikal üretir. Bu redikaller çoğaldıkça vücuttaki hücreler zarar görmeye, kalp hastalığı ve diyabet gibi hastalıkların önünü açar. Natural antioxidants bu redikalleri ortadan kaldırarak, hücre hasarlarını ortadan kaldırır ve olası bir hastalığa karşı önlem alır. Multi collagen bu maddeyi cildimizdeki hasar görmüş hücreleri onarmak için kullanıyor.
Tumblr media
Hyaluranic acid vücudun bağ dokularını eklemlerde ve ciltte yer alır. Polisakkarit bileşeni, ciltteki bağ dokusuna esneklik, sağlamlık ve nem kazandırır. Hyaluranic acid de bu bileşenlerden bir tanesidir ve Multi collagen içerisinde bulunur. Çok etkili bir asittir ve cildinizi oldukça güzel gösterecektir. Multi collagen sayesinde dahada etkili bir hale gelmiştir ve sizi her daim güzel gösterecektir.
Zinc yani çinko, bağışıklık sistemi için gerekli olan elementtir. İnsan vücudunda bir çok sorumluluğu vardır ve en az 100 farklı görevi vardır. Vücudun çinkoyu depolayamadığı için sürekli olarak tüketilmesi gerekmektedir. İnsan vücudundaki çinko eksikliği, sizi hastalıklara karşı daha zayıf bir hale getirecektir. Çinko elde etmek aslında çok kolaydır. Doğadaki hemen hemen her gıdada bulunur kakao, pişmiş tavuk, ıspanak, nohut, sığır eti ve yağsız kıymada bulunur. Çinko bir çok rahatsızlığa da iyi gelir. Hamile ve emzirme döneminde olan kadınların çinkoya daha fazla ihtiyacı olur. Çinko sayesinde multi collagen sadece cilt için değil vücudun ihtiyaç duyduğu mineralleri de karşılıyor.
Tumblr media
Biotin yediğimiz besinleri enerjiye dönüştürerek, vücudumuza B vitamini kazandırmaya yardımcı oluyor. Cilt, tırnak, saç, göz, karaciğer ve sindirim sistemi rahatsızlıklarına karşı oldukça faydalı bir üründür. Multi collagen biotin sayesinde ciltteki sarkmaları düzenliyor.
Multi Collagen ve Antioxidants Nasıl Kullanılır?
Multi collagen kullanımı oldukça basittir. Sabah kalktığınızda hemen aç karnına multi collagen tabletini soğuk ya da ılık suda çözdükten sonra kullanılmalıdır. Akşam kullanımı ise uyumadan yarım saat önce kullanılmalı ve aynı şekilde suda çözülerek tüketilmelidir.
0 notes
52erwerw53-blog · 15 years
Text
İşte cildinizin ihtiyacı olanlar
Cildinizin neme mi yoksa yağa mı ihtiyacı var? Hangi sıklıkla yüzünüze maske yapmalısınız?Bu ve buna benzer soruların yanıtlarını biliyor musunuz? Eğer yanıtınız "hayır"sa size tavsiyemiz, aşağıdaki yazıya göz atın ve bilinçli bir şekilde güzelleşin!
Cildimin hangi bakıma ihtiyacı olduğunu nasıl anlayabilirim? Cilt kremlendikten yarım saat sonra geriliyorsa, uzun vadede cildin nem depolarını dolduracak zengin içerikli ürünler gerekiyor demektir. Cildin hafif bir kremden yeterli nemi alıp almadığını öğrenmenin yolu ise oldukça basittir:Cilt temizliğinin ardından krem sürmeyin, bir saat bekledikten sonra bir kurutma kağıdı yardımıyla burun kanatları, alın, çene ve yanaklara bastırın. Test ettiğiniz kağıtta yağ izleri varsa, o zaman cildinizin fazla yağ ürettiğini söyleyebiliriz. Karma bir ciltte T bölgesi olarak adlandırılan alın, burun ve çene bölgesi yağlıdır. Matlaştıran bir bakım ürünü, nem depolanmasına ve parlamanın azalmasına yardımcı olur.
Krem ve sıvı formdaki ürünler arasında ne fark var? Kremlerde, sıvı formlu ürünlerden daha fazla lipid (yağ) vardır. Losyonlar ise tahmin edeceğiniz gibi nemlendirici içerikleriyle öne çıkarlar. Oysa tüm ürünler farklı yağlar ve sudan oluşan bir karışımdan oluşan emülsiyonlardır.Günümüz bakım ürünlerinde her cilt tipine uygun şekilde derecelendirilmiş, rafine emülsiyonlar vardır. Hindistan cevizi, pirinç ve palmiye sütü gibi etkin güzellik kokteylleri, aslında etki olarak birbirlerinin aynısıdır. Ancak her mevsim (yazdan kışa ya da kıştan yaza) taze, hafif varyasyonlar, zengin içerikli ürünlerin yerini alır.Peeling her cilt tipine yapılabilir mi?Eğer söz konusu yumuşak etkili bir peeling ise evet... Çünkü bu sırada cilt yüzeysel olarak yumuşak bir şekilde temizlenir. Kuru, kepekli ciltlerde, peeling ürünlerindeki minik granüller bakım yapar, yağ olumuşunu da önler. Normal ciltler ise ölü deri hücrelerini arındıran ananas ve papaya gibi meyve enzimleri içeren peeling ürünlerini tercih etmelidir.Parmaklarınızla peeling ürününü yüzünüze sürün. Alın, burun, yanak ve çene bölgesine, dairesel hareketlerle (göz çevresine gelmeyecek şekilde) uygulayın. 
Dudak kremlerini dudak bakım ürünlerinden ayıran nedir?Özel dudak kremleri, mimik ve azalan kolajen üretimi nedeniyle zaman içinde ortaya çıkan ince kırışıklıkları önler. Aynı zamanda rujun dudaklarda kalıcılığını artırır ve dağılmasını engeller. Bu tür kremler, dudak kontürünün etrafına sürülür. Ardında da transparan ve hafif parlak bir bakım filmi bırakır.
İşte bu film tabakası dudakları olumsuz dış etkenlerden korurken aynı zamanda bakımını da yapar ve kurumuş dudak cildini yeniler. İçeriğindeki doğal balmumu ve yağlar, dudakları bir filtreyle zararlı UV ışınlarına karşı korur.Serumlar hangi sorunlarda kullanılmalı? Özellikle ten yorgun ve gergin bir hal almışsa, bir serumdan faydalanmanın zamanı gelmiş demektir. Normal cilt bakımına oranla onları birkaç haftalık ekspres bakım kürleri olarak algılamak da mümkündür.Serumlar cilt temizlendikten sonra gece bakımı olarak ya da gündüz kreminin altına kullanılabilir. Yağ ya da jel tekstürleri, ampul formunda kullanıma hazırdır. Yüksek etkili dozlarıyla ciltlere fayda sağlarlar. Örneğin, A vitamini bakımından zengin serumlar hücre bölünmesini harekete geçirir ve cilde daha fazla tazelik sağlar.Maske ne sıklıkla kullanılmalı?Aslında bu tamamen kullanılan maskeye bağlı... Temizleme maskeleri sık kullanımlarda yoğun bir şekilde kuruyabilir ve cildin hassaslaşmasına neden olabilir. Bu yüzden problemli ve yağlı ciltlere haftada üç kez maske uygulamak gerekir. Yumuşak krem maskelere ise her gün düzenli olarak esir olabilirsiniz! Özellikle stresli dönemlerde cilt gerginllik ya da kaşıntıyla reaksiyon verdiğinde bu maskeler kusursuz birer yatıştırıcı görevi görür. Göz kremleri cilt tipine göre mi seçilmeli? Göz çevresindeki cilt diğer bölgelere göre çok daha "hassas"tır. Çünkü bu bölgede çok az yağ bezi bulunur. Dolayısıyla normal yüz cildinden üç-dört kat daha incedir. 
Mükemmel bir göz bakımında en önemli nokta, ürünü sadece göz çevresinde kullanmak ve kremin gözün içine kaçmasına engel olmaktır. Aksi halde konjonktif tabakaya zarar vermek olasılık dahilindedir. Eğer tazelik etkisinden hoşlanıyorsanız, o zaman size tavsiyemiz göz jeli kullanmanızdır. Bakım ve nemlendirme içinse krem-jel ürünler idealdir.Temizleme sonrası cildim kuruyor, neyi yanlış yapıyorum? Muhtemelen ya fazla sıcak su ya da yanlış temizleme ürünü kullanıyorsunuzdur!Taze ve temiz bir his bıraktıkları için yıkama jelleri kadınlar tarafından daha çok tercih edilir. Normalden yağlıya yakın ciltler, gerçekten de bu ürünlerle kendini iyi hisseder. Ancak kuru ve gergin ciltlere jel değil, yağlanmayı önleyici cilt temizleme köpükleri tavsiye edilir.Yoğun makyaj renklerini temizlemenin en kolay yolu ise klasik temizleme sütlerinden geçer. Yağ, su ve emülgatör karışımları, her türden yağ, kir ve pigmentleri çözer. Yeni cins polimer ve yüksek yağ konsantrasyonu ise makyaj kalıntıları geride yapışkan bir his bırakmayacak şekilde etkili bir temizlik sağlar. Hassas ciltler bile böylelikle sorunsuz bir şekilde temizlenir.
0 notes
fenrees · 4 years
Text
Defne Sabununun Faydaları
Defne sabunu yararları başında mikrop öldürücü özellikte olması gelir. Defne sabunu bu özelliği sayesinde mantar ve egzama oluşumunu engellemektedir. Saç dökülmesine karşı da kullanılmaktadır. Defne sabunu halk arasında halep sabunu olarak bilinmektedir. Oldukça şifalıdır. Zeytinyağlı sabunlara benzer. İçinde defne meyvesinin yapı vardır. Bu bitki Akdeniz ağacının bitkisidir. Sabunun Halep sabunu olarak bilinmesinin nedeni ilk defa Suriye’nin Halep kentinde yapıldığının tahmin edilmesidir. Defne sabunu bilinen en eski doğal sabun türleri arasında yer alır. Tarihçiler Mısır Kraliçesi Kleopatra’nın ve Palmyrene İmparatorluğu Kraliçesi Zenobia tarafından bu sabunun kullanıldığını belirtmişlerdir. Defne sabunun içindeki defne yağı sabun yapımı sırasında en son aşamada eklenmektedir. Sabunun rengi, sabun içindeki defne yağı oranının bilinmesini sağlar. Defne yağı içeriği yükseldikçe, defne sabunu rengi de koyulaşır.
Gerçek Defne Sabunu Nasıl Anlaşılır?
Gerçek defne sabununu anlamak, sabunun faydalarını görmek açısından önemlidir. Son yıllarda ne yazık ki içinde defne yağı bile bulunmayan, kimyasal olarak üretilen defne sabunları piyasaya çıkmıştır. Defne sabununun gerçek olup olmadığını anlamak için bir yöntem sabunun fiyatına bakmaktır. Sahte defne sabunları gerçek sabunlara göre daha ucuz olur. Eğer fiyatı uygun defne sabunu satıldığını görürseniz şüphe etmenizde fayda var. Defne sabununun orijinal olup olmadığını anlamak için kokusuna da bakabilirsiniz. Gerçek defne sabunlarının keskin bir kokusu olur. Gerçek defne sabununu kokladığınız zaman burnunuza defne bitkisinden ve zeytinyağından başka nota gelmez. Gerçek defne sabunun rengi, orijinal olmayan sabunlara göre daha solgun olur. Orijinal olmayan sabunlar kimyasal işlemler yardımıyla yoğun şekilde renklendirilmektedir.
Gerçek Defne Sabunu Özellikleri Nelerdir?
Gerçek defne sabunu özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
Defne sabunu erkekler için tıraş sabunu olarak kullanılabilir.
Hoş kokusundan faydalanmak için kıyafetlerinizi sakladığınız dolaplara sabundan bir miktar koyabilirsiniz.
Özellikle ergenlik sivilceleri için etkilidir.
Bebeklerde psişik oluşumu engellenir.
Cildin nemli kalmasını sağladığı için kuru ciltliler tarafından tercih edilebilir.
Varislerin rahatlamasına yardımcı olur.
Cildin tahriş olmasını engeller.
Hücre yenilemesini destekler.
Saç dökülmelerini engeller.
Saçların kuvvetli görünmesine yardımcı olur.
Saç diplerinde yaraların iyileşmesini sağlar.
Mantar oluşumunu engeller ve mantarla savaşır.
Doğal peeling yaparak gözeneklerin açılmasını sağlar.
Siyah nokta oluşumu engellenir.
Deride oluşmuş mikrobik yaraların iyileşmesini sağlar.
Kokusu haşerelerin uzaklaşmasını sağlar.
Ayrıca canlıların ortak özellikleri hakkında yazımızı da inceleyebilirsiniz.
Defne Sabunu İçinde Bulunan Defne Yağı Miktarı Ne Kadar?
Defne sabunu içindeki defne yağı miktarı yüzde 2 ile yüzde 40 arasında değişir. Bir defne sabunu içinde ne kadar çok yağ oranı varsa, sabun o kadar kıymetli ve pahalı olur. Sabun içinde zeytinyağı ve defne yağı olarak iki temel bileşen vardır. Bu bileşenler sabunun kalitesini ve dolayısıyla fiyatını belirler. Özellikle Suriye’de yer alan Halep antik kentinde çok sayıda üretilmektedir. Sabun üretiminde halen geleneksel yöntemler kullanılmaktadır. Elle üretilen sabun, cildin beslenmiş, taze ve nemli hissedilmesini sağlar. Sabun yapımında taze ya da kurutulmuş defne yaprakları tercih edilebilir. Bu yapraklar yalnızca sabun yapımında değil, aynı zamanda yemek pişirmede de kullanılır. Defne yaprakları bereketli olduğundan eskiden Romalılar ve Yunanlılar tarafından zaferin taçlandırılması için kullanılırdı.
Defne Sabunu İle İlgili Video Anlatım
youtube
Defne Sabununun Saça Faydaları Nedir?
Defne sabununun saça faydaları arasında saç dökülmesini durdurması, saça parlaklık vermesi ve genel saç sağlığını iyileştirmesi ilk sırada geliyor. Defne yağı ve zeytinyağı antiseptik özelliğe sahiptir. Saç dökülmesine, kelliğe, uyuza, pediküloza defne sabunu iyi gelir. Üstelik defne sabununu düzenli olarak kullanarak saçınızı yıkadığınız zaman yeni saçlarınız çıkar. Saç kökleri defne sabunuyla canlanır. Kepeklerin giderilmesinde ve seboreik dermatit hastalığının tedavi edilmesinde defne sabunundan faydalanılmaktadır. İnce saçlı kişiler defne sabunu kullandıkları zaman, saç tellerinin daha kalın ve güçlü olduklarını fark edeceklerdir. Saçlar defne sabunu sayesinde derinlemesine temizlenecektir.
Defne Sabunu Saçlarda Nasıl Kullanılmalı?
Defne sabununun saçlarda kullanılması için saçınızın ıslak olması gerekir. Defne sabununu saçınıza sürdükten sonra bir iki dakika boyunca masaj yapın. Masajla birlikte saç derinizi canlandırmış olacaksınız. Kan dolaşımınız harekete geçecek. Saçınızda sabunu birkaç dakika kadar bekletin. Ardından bol su ile saçı durulayın. Yıkarken saçınızı güzelce ovun. Saçlarınız uzunsa, saçları uçtan uca taramaya başlayarak yukarıya doğru çıkın. Saçlarınızı kurutup şekil verin. Saçınızda defne sabunu kalıntısı kalmadığından emin olun. Sabunu düzenli kullanmaya devam edin. Düzenli kullanımda sabunun etkisini daha iyi göreceksiniz.
Defne Sabununun Cilde Faydaları Nedir?
Defne sabununun cilde faydaları arasında cildin iyileşmesi, cildin sakinleşmesi ve ciltteki iltihabın azaltılması yer alır. Doğal sabun sayesinde cildin kolajen üretmesi desteklenir. Bu madde cildin yeniden inşa edilmesini sağlayarak onarmayı gerçekleştirir. Defne sabunun cilde diğer faydaları şu şekilde sıralanabilir:
Gözenekleri sıkılaştırır.
Doğal bir büzücü olarak yaparak cildin sıkılaşmasını sağlar.
Cilt renginin eşit tonda olmasını sağlar.
Hasarlı cildin arınmasını sağlar.
Cildi yatıştırır. Cilt dengesini sağlar.
Zararlı UV ışınlarına karşı cildi korur.
Defne sabunu kullanımından sonra cilt nemlenir. Özellikle kuru ve hassas ciltler için uygun bir sabundur.
Cildi besler.
Cildin derinlemesine temizlenmesini sağlar.
Anti oksidanlar açısından zengin bir üründür.
Keskin bitkisel kokusu hoştur.
Sivilce tedavisinde etkili kullanılan bir sabundur.
Alternatif tıp nedir, yöntemleri nasıldır? Bilgilerine yazımızdan ulaşabilirsiniz.
Defne Sabunu Cilt için Nasıl Kullanılmalı?
Defne sabunun ciltte kullanılması için cildinizi önce ıslatın. Kullandığınız sabunun tamamen organik olduğundan emin olun. Cildinizi nazikçe yıkayın. Sabah ve akşam 1 kere olmak üzere günde 2 kere cildinizi defne sabunu ile temizleyebilirsiniz. Sabunu uygularken cildinizi tahriş etmemeye özen gösterin. Parmak uçlarınızla cildinizde sabunu köpürtebilirsiniz. Yumuşak ve cildi çizmeyen bir fırça ile de cilt temizliği yapabilirsiniz. Sabun iyice köpürdükten sonra cildinizi bol suyla durulayın. Cildin kendine gelmesi ve kan dolaşımının artması için soğuk suyla durulama yapmanız önerilir. Cildinizi duruladıktan sonra havlu yerine kağıt havlu kullanın. Özellikle akne problemi olan kişilerin kağıt havlu kullanması gerekir. Havluyu kullanırken narin davranın.
Defne sabununun nemlendirici özelliği sayesinde yıkama sonrasında nemlendirici krem kullanmanıza bile gerek yoktur. Ancak şiddetli kuruluk olması halinde Hindistan cevizi yağı gibi doğal nemlendiriciler tercih edilebilir. Düzenli defne sabunu kullandığınız zaman, cildinizde sivilceler gider, cildinize renk gelir ve sağlıklı bir cilde kavuşursunuz.
Defne Sabunu Nasıl Yapılıyor?
Defne sabunu yapımı için gerekli ekipmanları temin ederek siz de kendi sabununuzu yapabilirsiniz. Doğal içeriklerle yapılan bu sabun çok faydalıdır. Mağazalarda defne sabunu bulabilirsiniz ancak kendi sabununuzu da yapmanız mümkündür. Sabunu yaptıktan sonra hazır hale gelmesi için bir iki hafta boyunca kurumasını beklemeniz gerekir. Kendi defne sabununuzu yapmak zor değildir. Ancak kül suyu ile çalışacağınız için mutlaka güvenlik önlemi almanız gerekir. Güvenlik ekipmanları olarak yüz maskesi, önlük, eldiven ve koruyucu gözlük takmanız yeterli olur. Defne sabunu yapmak için gerekli olan diğer ekipmanlar şu şekilde sıralanabilir:
Termometre,
El blendırı,
Mutfak terazisi,
Yüz maskesi,
Slikon sabun kalıpları,
Önlük,
Lastik eldiven,
Isıya dayanıklı cam kavanoz,
Paslanmaz çelik tencere,
Sürahi.
Algler nedir? Bilgilerine de bakabilirsiniz.
Kaynak: https://www.zovovo.com/defne-sabununun-faydalari/
0 notes
nareczacom · 5 years
Text
Skinceuticals Phloretin CF: Kırışıklıklarla Savaşın!
Skinceuticals Phloretin Cf Skinceutlcals markasının serum formunda piyasaya sunduğu bir üründür. Ürün özelliği olarak bakıldığında askorbik asit ve ferulic asit içeren antioksidan serum olduğunu söylemek mümkündür. Dermokozmetik bir yapıda olup, ürün etkinliği klinik deneyler ile kanıtlanmış son derece özel bir formdur. Güvenle kullanılabilir. Alerji vb. sorunlara yol açmayan bir yapısı vardır.  Skinceuticals Phloretin Cf 5 yıllık araştırmalardan sonra SkinCeuticals Laboratuarları, Phloretini, C vitaminini ve ferulic asidi birleştirerek devrimci bir antioksidan teknolojisi geliştirmiş durumdadır. Phloretin CF, önemli zararlara yol açtığı bilinen serbest radikallere karşı cildi etkili bir şekilde korumaya destek sunan ve bunu doğru düzenli kullanım ile beceren bir formdur. Skinceuticals Phloretin Cf yaşlanma karşıtı serum hakkında bilgi vermeden önce markayı tanımak gerekir ise şunlar söylenebilir: 1994 yılında kurulmuş bir dermokozmetik bir markasıdır. Çözüm odaklı bir markadır. Yaklaşık 25 yıllık bir marka olmasına rağmen bugün dünyanın birçok yerinde çok sayıda kadın ve erkeğin kullandığı bir markadır. Kurucusu Dr. Sheldon Pinnell isimli uzmandır. Uzun yıllar bu alanda çalışmalar yapmıştır.
Tumblr media
Skinceuticals Phloretin Cf kolajen sentezini harekete geçiren ve hücre yenilenmesini hızlandıran phloretin sayesinde gözle görülür cilt yaşlanması belirtileri olan kırışıklıkları, lekeleri ve soluk ten problemleriyle etkin bir biçimde savaşan yapıdadır. Cildin kullanılmaya başlaması ile beraber canlı, genç, ışıltılı bir görünüme sahip olmasını sağlayan bir yapısı vardır. Dermokozmetiktir.  Skinceuticals Phloretin Cf serum formunda olan normal, karma ve yağlı ciltler için geliştirilen bir üründür. Hiperpigmentasyon ve akne sorunu ile de etkin bir biçimde savaşan ürünün yaşlanma belirtilerine karşı etkin sonuçlar verdiği bilinmektedir. Zaten özellikle bu amaçla geliştirilen çok özel bir yapısı vardır.  Güvenle kullanılabilir. Herhangi bir yan etkiye yol açma riski mevcut değildir. Skinceuticals Phloretin Cf nasıl kullanılmalı sorusunun temel yanıtı şu şekildedir: Sabahları, temiz ve kuru olan cilde, parmak uçları kullanılarak 4-5 damla olacak biçimde yüze, boyun ve dekolte bölgenize uygulanması gerekir. Kullanılmaya başlaması ile beraber etkinliğini hissettiren cilt tarafından anında emilen bir formdur. Dünya çapında pek çok kadın bu ürünü güvenle tercih eder durumdadır.
Ürüne Narecza.com'dan güvenle satın alabilirsiniz.
0 notes
nefiskektarifi-blog · 7 years
Photo
Tumblr media
Cildin erken yaşlanmasını önlemek için ünlü markaların kozmetik laboratuarlarında geliştirdiği yüksek teknolojili kremler, kadınlara uzun vadede gençliklerini geri kazandırıyor. Botoks, keşfedildiğinden beri kadınlar arasında anti-aging alanında tahtını koruyor. Buna rağmen dünyaca ünlü kozmetik laboratuvarları da yeni kremlerin içerikleriyle ilgili yeni keşiflere devam ediyor. Bilim adamları, son dönemde özellikle cilt tiplerini mercek altına almış durumdalar. Yeni geliştirilen kremler ise cildin üç katmanı üzerindeki yaşlanma belirtileri konusunda uzmanlar. Çünkü erken yaşlanma, cildin değişik özellikteki bu üç katmanında gerçekleşiyor. Cildimiz epidermis, dermis ve her iki tabakayı birbirine bağlayan bazal ince bir dermo-epidermal zardan oluşuyor. İki cilt tabakası arasındaki bu zar, hücresel alışveriş açısından büyük önem taşıyor. Ayrıca potansiyel kırışıklık oluşumunun sorumluluğu da yine bu zara ait... İşte bu tabaka zayıfladığı an cilt de gerginliğini ve sıkılığını kaybediyor. Cildin tipine göre oluşabilecek kırışıklıklar için uzmanlar farklı kremler öneriyor. Örneğin, ilk mimik kırışıklıkları oluşmaya başlayan 30 yaşındaki kadın, 60 yaşındaki ve uzun süredir derine yerleşmiş yaşlılık izlerine sahip kadından farklı bir cilt bakımına ihtiyaç duyar. Çünkü 60 yaşındaki kadının bazal zarı zaten zarar görmüştür. Yeni metotlar nasıl çalışıyor? İşte tam bu noktada yeni birtakım anti-aging teknikleri devreye giriyor. Bugün artık bileşiminde retinol bulunan ve hücre bölünmesini sağlayan bakım kremleri, derin kırışıklıkların tedavisinde yeterli olmuyor. Yeni metodlar daha derine iniyor. Sadece mimik çizgilerine değil elastikiyet kaybına karşı da etkili olan bir kremin aynı zamanda bazal tabakaya kadar inmesi gerekiyor. Bu yüzden yeni bakım kremleri gerginleştirici ve sıkılaştırıcı etkileriyle doğrudan sorunun kalbine iniyor. Ciltte kolajen üretimi azalmaya başladığı anda tehlike sinyalleri çalıyor. Bu cilt için oldukça zararlı, çünkü zaman içinde cildin doğal yenileme mekanizması giderek zayıflıyor. İşte bilim adamlarının geliştirdiği teknikle bu süreç devreye giriyor. Örneğin, poly-kollajen peptidleri ciltte harekete geçiyor ve bu da kollajen liflerinin yeniden yapılanma sürecini başlatıyor. Cilt belirgin bir şekilde pürüzsüz ve dolgun bir görünüme bürünüyor. Doğal yenileme fonksiyonları aktive oluyor ve erken yaşlanma belirgin şekilde erteleniyor. Yüksek teknolojiyle üretilen anti-aging kremlerinin yıllar süren klinik çalışmalar sonunda piyasaya sürüldükleri için bilimsel olarak etkinlikleri de kanıtlanmış. Anti-aging kremleri etkili içerikleriyle ince mimik kırışıklıklarını ve yaşlılık çizgilerinin oluşumunu önlüyor. Kelebek, Nilüfer Pazvantoğlu
Etiket Cilt Bakımı kırışıklık gerdirme kırışık kremleri Anti-aging kremlerinin faydası mimik kırışıklıkları ne zaman oluşmaya başlar mimik kırışıklıklarını önlemek için yapılması gerekenler erken yaşlanma Cildin erken yaşlanmasını önlemek botoks yaptırmak kırışıklığa neden olan tabakalar anti-aging kırışıklık kremleri ne zaman kullanılmalı cildin yaşlanmasını önlemek kırışıklıklar için yüz kremleri
Cildin erken yaşlanmasını önlemek için ünlü markaların kozmetik laboratuarlarında geliştirdiği yüksek teknolojili kremler, kadınlara uzun vadede gençliklerini geri kazandırıyor. Botoks, keşfedildiğinden beri kadınlar arasında anti-aging alanında tahtını k>:)>>>>Sitemize "Gençleşmek İçin Botoks Yaptırmak" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz.Beğendiğiniz tarifi paylaşmayı unutmayın :) http://www.nefiskektarifleri.net/genclesmek-icin-botoks-yaptirmak/
0 notes
52erwerw53-blog · 16 years
Text
Cildinizin neye ihtiyacı var?
Cildinizin neme mi yoksa yağa mı ihtiyacı var? Hangi sıklıkla yüzünüze maske yapmalısınız?Bu ve buna benzer soruların yanıtlarını biliyor musunuz? Eğer yanıtınız "hayır"sa size tavsiyemiz, aşağıdaki yazıya göz atın ve bilinçli bir şekilde güzelleşin!
Cildimin hangi bakıma ihtiyacı olduğunu nasıl anlayabilirim?  Cilt kremlendikten yarım saat sonra geriliyorsa, uzun vadede cildin nem depolarını dolduracak zengin içerikli ürünler gerekiyor demektir. Cildin hafif bir kremden yeterli nemi alıp almadığını öğrenmenin yolu ise oldukça basittir: Cilt temizliğinin ardından krem sürmeyin, bir saat bekledikten sonra bir kurutma kağıdı yardımıyla burun kanatları, alın, çene ve yanaklara bastırın. Test ettiğiniz kağıtta yağ izleri varsa, o zaman cildinizin fazla yağ ürettiğini söyleyebiliriz. Karma bir ciltte T bölgesi olarak adlandırılan alın, burun ve çene bölgesi yağlıdır. Matlaştıran bir bakım ürünü, nem depolanmasına ve parlamanın azalmasına yardımcı olur.
Krem ve sıvı formdaki ürünler arasında ne fark var?  Kremlerde, sıvı formlu ürünlerden daha fazla lipid (yağ) vardır. Losyonlar ise tahmin edeceğiniz gibi nemlendirici içerikleriyle öne çıkarlar. Oysa tüm ürünler farklı yağlar ve sudan oluşan bir karışımdan oluşan emülsiyonlardır. Günümüz bakım ürünlerinde her cilt tipine uygun şekilde derecelendirilmiş, rafine emülsiyonlar vardır. Hindistan cevizi, pirinç ve palmiye sütü gibi etkin güzellik kokteylleri, aslında etki olarak birbirlerinin aynısıdır. Ancak her mevsim (yazdan kışa ya da kıştan yaza) taze, hafif varyasyonlar, zengin içerikli ürünlerin yerini alır. Peeling her cilt tipine yapılabilir mi? Eğer söz konusu yumuşak etkili bir peeling ise evet... Çünkü bu sırada cilt yüzeysel olarak yumuşak bir şekilde temizlenir. Kuru, kepekli ciltlerde, peeling ürünlerindeki minik granüller bakım yapar, yağ olumuşunu da önler. Normal ciltler ise ölü deri hücrelerini arındıran ananas ve papaya gibi meyve enzimleri içeren peeling ürünlerini tercih etmelidir. Parmaklarınızla peeling ürününü yüzünüze sürün. Alın, burun, yanak ve çene bölgesine, dairesel hareketlerle (göz çevresine gelmeyecek şekilde) uygulayın. 
Dudak kremlerini dudak bakım ürünlerinden ayıran nedir? Özel dudak kremleri, mimik ve azalan kolajen üretimi nedeniyle zaman içinde ortaya çıkan ince kırışıklıkları önler. Aynı zamanda rujun dudaklarda kalıcılığını artırır ve dağılmasını engeller. Bu tür kremler, dudak kontürünün etrafına sürülür. Ardında da transparan ve hafif parlak bir bakım filmi bırakır.
İşte bu film tabakası dudakları olumsuz dış etkenlerden korurken aynı zamanda bakımını da yapar ve kurumuş dudak cildini yeniler. İçeriğindeki doğal balmumu ve yağlar, dudakları bir filtreyle zararlı UV ışınlarına karşı korur. Serumlar hangi sorunlarda kullanılmalı?  Özellikle ten yorgun ve gergin bir hal almışsa, bir serumdan faydalanmanın zamanı gelmiş demektir. Normal cilt bakımına oranla onları birkaç haftalık ekspres bakım kürleri olarak algılamak da mümkündür. Serumlar cilt temizlendikten sonra gece bakımı olarak ya da gündüz kreminin altına kullanılabilir. Yağ ya da jel tekstürleri, ampul formunda kullanıma hazırdır. Yüksek etkili dozlarıyla ciltlere fayda sağlarlar. Örneğin, A vitamini bakımından zengin serumlar hücre bölünmesini harekete geçirir ve cilde daha fazla tazelik sağlar. Maske ne sıklıkla kullanılmalı? Aslında bu tamamen kullanılan maskeye bağlı... Temizleme maskeleri sık kullanımlarda yoğun bir şekilde kuruyabilir ve cildin hassaslaşmasına neden olabilir. Bu yüzden problemli ve yağlı ciltlere haftada üç kez maske uygulamak gerekir. Yumuşak krem maskelere ise her gün düzenli olarak esir olabilirsiniz!  Özellikle stresli dönemlerde cilt gerginllik ya da kaşıntıyla reaksiyon verdiğinde bu maskeler kusursuz birer yatıştırıcı görevi görür.  Göz kremleri cilt tipine göre mi seçilmeli?  Göz çevresindeki cilt diğer bölgelere göre çok daha "hassas"tır. Çünkü bu bölgede çok az yağ bezi bulunur. Dolayısıyla normal yüz cildinden üç-dört kat daha incedir.  Mükemmel bir göz bakımında en önemli nokta, ürünü sadece göz çevresinde kullanmak ve kremin gözün içine kaçmasına engel olmaktır. Aksi halde konjonktif tabakaya zarar vermek olasılık dahilindedir. Eğer tazelik etkisinden hoşlanıyorsanız, o zaman size tavsiyemiz göz jeli kullanmanızdır. Bakım ve nemlendirme içinse krem-jel ürünler idealdir. Temizleme sonrası cildim kuruyor, neyi yanlış yapıyorum?  Muhtemelen ya fazla sıcak su ya da yanlış temizleme ürünü kullanıyorsunuzdur! Taze ve temiz bir his bıraktıkları için yıkama jelleri kadınlar tarafından daha çok tercih edilir. Normalden yağlıya yakın ciltler, gerçekten de bu ürünlerle kendini iyi hisseder. Ancak kuru ve gergin ciltlere jel değil, yağlanmayı önleyici cilt temizleme köpükleri tavsiye edilir.
Yoğun makyaj renklerini temizlemenin en kolay yolu ise klasik temizleme sütlerinden geçer. Yağ, su ve emülgatör karışımları, her türden yağ, kir ve pigmentleri çözer. Yeni cins polimer ve yüksek yağ konsantrasyonu ise makyaj kalıntıları geride yapışkan bir his bırakmayacak şekilde etkili bir temizlik sağlar. Hassas ciltler bile böylelikle sorunsuz bir şekilde temizlenir.
0 notes