İyi Partili Ağıralioğlu: Yakacak tezekten ve yiyecek soğandan başka bir şey bırakmadınız
İyi Partili Ağıralioğlu: Yakacak tezekten ve yiyecek soğandan başka bir şey bırakmadınız
İyi Parti’nin Artvin Hopa 3. Olağan İlçe Kongresi yapıldı. İyi Parti İstanbul Milletvekili ve Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi Yavuz Ağıralioğlu, kongrede “Siyasetçiler ‘gerekirse soğan ekmek yeriz’ diye milletlerine konuşuyorlarsa milletimiz şunu demeyi öğrenecek; ‘demek ki bunlar soğandan başka bir şey bırakmadılar hiç’. Bunu milletimizin bilmesini sağlamalıyız. Soğan ekmek yeriz, tezek yakarız…
Yeni başlayan bir dizi olan Veda Mektubu, büyük ilgiyle izlendi. Dizideki dans sahneleri izleyiciler tarafından oldukça beğenildi. Soytürk, dizide dans eden bir öğrenciyi canlandırıyor. Soytürk hakkında birçok şey merak edildi.
Rabia Soytürk nereli, kaç yaşında?
Rabia Soytürk 26 Ocak 1999 İstanbul doğumludur. Soytürk, Gülperi dizisi ve Özgür Dünya filmi kadrosunda yer aldı. Benim Adım Melek…
Merhaba Hasan bizler Avustralya dan Sanem ve Kemal evli değiliz ama birlikte yaşıyoruz. Sanem 26 yaşında ben 55 yaşında benim Türkiye de 4 çocuğum var 3 kız 1 erkek burada size biraz Sanem den bahsedeyim Sanem 167 boyunda 50 kilo büyük memeli yeni yeni büyümeye başlayan kalçalara sahip tam bir afrodit Banu Alkan ı andırıyor ben 189 boyunda 86 kilo 20 santim ve kalın bir sikim var Sanem burada kalite kontrol elemanı. Bende sendika görevlisiyim .
Aslında Sanem in bebekliğini bilirim annesi ve babası kavga edip sınır dışı edildi 2005 yılında o zaman Sanem anaokuluna gidiyordu sanırım Sanem çocuk olduğu için ailede şiddet olayları olduğundan göndermediler karı koca Türkiye ye dönünce boşandı anne başka bir adam ile evlenip Portekiz e gitmiş baba memleketi Yozgat Yerköy e yerleşmişti 18 yaşında yanıma geldi tanıyamamıştım benim çalıştığım teknoloji firmasında işe başlamış müthiş güzel bir kadın dı artık Sanem nereye ben oraya gider olmuştum.
Ben hastalanmışım hastaneye götürmüşler 35 gün yoğun bakımda tedavi görmüşüm normal odaya alana kadar o 35 günü hiç bilmiyorum. Hergün beni kontrol etmek için gelip gidiyormuş. Sonuçta burada bekar bir erkeğim tedavi bitince evime döndüm 20 gün rapor vermişti doktor birgün akşam üzeri telekız numaralarından birini aradım evime davet ettim. 28 yaşında bir Türk tü tam sikişmeye başladık bu fahişeyle birden kapı açıldı içeri giren Sanem di bizi sevişirken yakalamıştı hemen toparlanıp giyindim anahtarı nereden buldun diye sordum hastenedeyken hemşire vermiş . Fahişe de giyinmiş benden para bekliyordu Sanem sen otur ben bunu gönderip geliyorum dedim parasını verip yolcu ettim Sanem in yanına gidip özür diledim ama kabahatin onda olduğunu vurguladım. Biraz oturdu birden kalktı ve soyunmaya başladı ne yapıyorsun dememe rağmen soyundu aman Allahım bu ne güzel bir vücut bembeyaz bir ten en ufak bir tüy dahi yok amı pürüzsüz tertemiz yapma desemde gelip dudaklarını dudaklarıma dayadı belli ki istiyordu bende artık iş işten geçti o veriyorsa almamak abdallık olurdu öpüşerek biraz önce fahişenin yattığı kanepeye yatırdım bende soyunup Sanemi öpüp yalamaya başladım Sanem birden sehpa da duran TV kumandasını alıp porno video oynatan sex tvyi açtı ben bu arada amını ağzıma aldım dilimle yalamaya başladım bir taraftan da dudaklarımı bızıklarını öpüyor arada bir dişliyordum TV yi gösterdi bu şekilde yapalım dedi sandalye de erkek oturuyor kadın erkeğin sikine oturup kalkıyordu hemen yatak odasına götürdüm orada ki sandalyeye oturdum öpüşerek sikimin üstüne oturdu offff harika müthiş diyerek biraz acı biraz zevkle oturdu komple almıştı içine ilk kez sikişiyormuştu bekaretini bana vermişti biraz bu şekilde oturdu sonra videodaki kadın gibi oturup kalkmaya başladı ben boşalmak üzereydim Sanem de tuhaf tuhaf inliyordu birden sanki elektrik çarpmış gibi titremeye başladı bende o anda içine bütün döllerimi boşalttım. Sandalyeden kalktım yatağa yatırdım . O zamandan beri karı koca gibi yaşıyoruz
Fransa'daki Dansa Müdahale Eden Kanuni Sultan Süleyman'ın Torunu Diye Böyle Taktim Etti Batılı Devletler.
İslâmi değerlere savaş ilan eden CHP Türkiyesi'ni, Sabetayist Yahudi dönmesi Keriman Halis (Ece) temsil edecektir
Yarışmayı Gören Halit Turhan Bey’in Anlatımları
Hâlid Turhan Bey Hatıraları’nda Keriman Hâlis Ece’nin dünyâ güzeli seçilmesini şu şekilde anlatıyor:
1932 senesinde yine Cumhûriyet Gazetesinin tertiplediği güzellik yarışmasını Keriman Hâlis kazanmıştı.
Aynı yıl Belçika’nın Spa şehrinde 28 ülkenin katılmasıyla dünyâ güzellik yarışması düzenlenmişti.
Keriman Hâlis bu yarışmaya Türkiye’yi temsilen katıldı.
Günlerce Spa şehrinde kalan güzeller, çeşitli kimselerle görüştü ve konuştular.
Yarışma gününde jürinin önünden kızlar birer birer geçip giyimleriyle, bakışlarıyla, tebessümleriyle puan toplamaya çalıştılar.
Jüri salona geçip puan değerlendirmesi yapmak istedi.
Jüri Heyeti Başkanı M. Maurice Valeffe kürsüye geçerek şöyle konuştu:
“Sayın jüri üyeleri, bugün Avrupa’nın, Hıristiyanlığın zaferini kutluyoruz.
1400 senedir dünyâ üzerinde hâkimiyetini sürdüren İslâmiyet artık bitmiştir.
Onu, Avrupa Hıristiyanları bitirmiştir. Elbette Amerika’nın ve Rusya’nın hakkını inkar edemeyiz.
Neticede bu, Hıristiyanlığın zaferidir.
Müslüman kadınların temsilcisi, Türk güzeli Keriman, mayo ile aramızdadır.
Bu kızı zaferimizin tacı kabul edeceğiz, onu kraliçe seçeceğiz.
Ondan daha güzeli varmış, yokmuş bu önemli değil.
Bu sene güzellik kraliçesi seçmiyoruz.
Bu sene Hıristiyanlığın zaferini kutluyoruz.
Avrupa’nın zaferini kutluyoruz.
Bir zamanlar Fransa’da oynanan dansa müdâhale eden Kanûnî Sultan Süleyman’ın torunu, işte mayo ve sütyen ile önümüzdedir.
Kendini bizlere beğendirmek istemektedir.
Biz de bize uyan bu kızı beğendik, Müslümanların geleceği böyle olması temennisiyle,
Türk güzelini dünyâ güzeli olarak seçiyoruz.
Fakat kadehlerimizi Avrupa’nın zaferi için kaldıracağız.”
M. Kemal İnebolu gezisinde şöyle diyor:
"Çağdaş insanlar olduğunuzu dış görüşünüzle ispatlayın.
Ey memleketini seven ve memleketi, milleti için hayatını feda etmekten çekinmemiş bulunan kıymetli vatandaşlar.
Üstüne basa basa telaffuz ediyorum. Korkmayınız, bu gidiş zaruridir.
İsterseniz belirteyim ki, bu kadar yüksek ve mühim bir neticeye varmak için lazım gelirse, bazı kurbanlar da verelim. Bunun ehemmiyeti yoktur.
Mühim olarak şunu ihtar etmek isterim ki, bu hâlin muhafazasına inat etmek ve fanatik olmak, hepimizi her an kurbanlık koyun olmak eğiliminden kurtaramaz.
Kadınların peçelerini açması veya şapka giyme alışkanlığının kazanılması için gerekirse bazı kurbanlar feda edilebileceğini söyler."
Bunun göstergesi de kafalarına takacakları bir şapka olacakmış.
NOT: Türkiye'de ilk yarışma 1929 yılında M. Kemal'in emri ile Cumhuriyet gazetesi tarafından düzenlenir.
8 aday katılır ve seçim Cumhuriyet gazetesi idarehanesinde yapılır.
Abdülhak Hâmit, eşi Lüsyen, Halit Ziya, Cenab Şehabettin, Hüseyin Cahit, Ahmet Haşim, Peyami Sefa, İzzet Melih, Çallı İbrahim, Arif Dino, Vâlâ Nurettin, Naşide Saffet gibi isimlerden oluşan 26 kişilik jüri heyeti 8 güzel arasından Türkiye "güzeli" ni seçer.
#NOT: MÜSLÜMAN ANADOLU KADININA ROL-MODEL OLSUN DİYE HAÇLILARIN ÖNÜNE BİKİNİ İLE ÇIKARDIKLARI KERİMAN HALİS, SABETAYİST YAHUDİ DÖNMESİ BİR AİLENİN ÇOCUĞUDUR.
Kaynak: Gülen Şeytanlar Tarihi (Pavlus'tan Sabetay Sevi'ye, Sion'dan Fetö'ye Kripto Fitnecilerin Tam Listesi) Kemal Özer, sayfa: 98-99
çağrı sinci'nin lobotomi isimli parçasında doğum ile ölümün bu kadar birbirine yakın bir çizgide bulunmasına dair güzel bir atıfta bulunmuş olduğu "bu memleketi kuran büyük şaka yapmış kesin, burda mezarlığın karşısında doğum hastanesi" sözünde bahsi geçen mezarlık türkiye'nin en büyük mezarlığı olan karacaahmet mezarlığı'dır. karşısında da zeynep kâmil doğum hastahanesi vardır. bunu doğum ile ölüm kavramlarının birbirine ne denli yakın olduklarının bilinciyle, doğum günümden yazıyorum. kutlu olsun.
Millete dost görünüp de ilk fırsatta iktidar mevkiine geçtikten sonra onun gerçek gereksinimlerini düşünecek yerde, memleketi kendi istediği yolda götüren, lâf anlamayan, yetkili kimselerin yol göstermesine kulak asmayan, millette mevcut kuvvetleri kendine bağlamaya çalışan kahraman yüzlü insanlardan oldukça çok zarar çekildi.”
Birbirine ait olanın, birbiriyle mutlu olanın, birbirine iyi gelenin, birbirine ev olanın birbirinden uzak olduğu yer burası. Tam sonuna geldiğinde, yolun yanlış olduğunu anlamaların, çıktığın tepenin doruklarında aradığın şeyin olmadığını görmelerin memleketi burası.
Buralar bildiğiniz bozkır ya. Eşimin memleketi ve benimde kütüğümün geldiği yeri gördüm haahjajs bugün yol yorgunuyum diye pek bir gezemedim. Hoş hem merkeze gittik hem ilçeye hemde köyü gezdik ama sayılmaz. O kadar uykusuzduk ki hiçbir şey yapmadım sanki. Yarın size çiftlikten güzel güzel fotolar atarım. Az doyun bi köye ahajsjsj
Modası çoktan geçmiş bir adamım ben. Ağaçların kesilebileceğine, insanların ölebileceğine, hüznün hastalık değil insanın asli durumu olduğuna, mutluluğun geçeceğine, memleketi sevmenin vazifem olduğuna, Amerika’nın berbat bir fikir olduğuna ve daha başka pek çok şeye inanırım. Gözlerine inanırım. Gözlerin yalan söylese de inanırım.