Tumgik
#trakya mutfağı
chatsohbetodalari · 8 months
Text
Tekirdağ chat sohbet odaları, Trakya bölgesinde binlerce insanın tanışıp arkadaş olduğu eşsiz bir mekan. Mobil sohbet imkanı ile telefon, tablet gibi cihazlardan rahatlıkla giriş yapabilirsiniz. İnternetin gelişmesiyle birlikte, insanlar arasındaki iletişim biçimleri de önemli ölçüde değişti. Geleneksel mektuplaşma ve telefon görüşmeleri yerini, daha hızlı, daha etkileşimli ve daha kolay erişilebilir bir iletişim yöntemi olan chat’e bıraktı. Avrupa sohbet, insanların yazılı metinler aracılığıyla hızlı bir şekilde iletişim kurmasını sağlayan bir araçtır. Bu makalede, chat’in nasıl insanların iletişimini yeniden tanımladığına ve günlük hayatımızdaki önemli rolüne odaklanacağız.
İçindekiler
Chat’in Tarihi ve Gelişimi
Chat’in İletişim Yöntemleri Üzerindeki Etkisi
Chat’in İş Hayatındaki Rolü
Chat’in Sosyal Hayattaki Önemi
Tekirdağ Chat Sohbet Odaları: Şehrin Kültürü ve İnsanları
Tarihi ve Kültürel Zenginlikler
Tekirdağ’ın Mutfağı
Tekirdağ’ın Doğal Güzellikleri
Tekirdağ’ın İnsanları
Sıkça sorulan sorular ve cevaplar (S.S.S)
Tekirdağ nerede bulunur?
Tekirdağ’ı gezmek için hangi yerleri ziyaret etmeliyim?
Tekirdağ’ın meşhur yemeği nedir?
Tekirdağ’a nasıl ulaşabilirim?
Tekirdağ’ın iklimi nasıldır?
Chat’in Tarihi ve Gelişimi
Chat, ilk olarak 1970’lerde ARPANET (İnternet’in öncüsü) üzerinde kullanılmaya başlandı. O dönemlerde chat, sadece metin tabanlı bir iletişim şekli olarak kullanılıyordu. Ancak, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte chat’in gelişimi hızlandı ve bugün birçok farklı platformda kullanılabilir hale geldi. Örneğin, anlık mesajlaşma uygulamaları, sosyal medya platformları ve iş yerlerindeki iç iletişim araçları gibi çeşitli chat seçenekleri mevcuttur.
0 notes
charmemma · 11 months
Text
✈️
0 notes
hangimekanagidelim · 3 years
Text
Sirkeci Garı’nın Gizli Mekânları
Sirkeci Garı, İstanbul’un kültür zenginliğine tartışılmaz bir güzellik katan iki eski tren garından birisidir. II. Abdülhamid’in dönemini simgeliyor. İstanbul’un Avrupa’ya açılan kapısı Sirkeci Garı’nın temeli, 11 Şubat 1888 günü büyük bir törenle atıldı ve gar, 3 Kasım 1890’da hizmete açıldı.
Tumblr media
19. yüzyıl sonlarından Avrupa kentleri arasından süzülerek geçen Şark Ekspresi’nin son durağı olarak yapılan Sirkeci Garı’nda Alman Mimar Jasmund’un imzası bulunuyor. Taş ve tuğlalarla örülmüş Bizans stili duvarı, Selçuk üslubunu yansıtan oymalı kapısı ve at nalı şeklindeki kemerli pencereleriyle bu yapı ketin kalabalığında, nadide bir biblo gibi duruyor. Alman mimarisine ait çizgiler taşıyan Sirkeci Tren Garı, II. Abdülhamid’in demiryollarıyla ulaşıma olan inancının bir ürünü olarak gösteriliyor. Bu garın içerisinde ulaşım haricinde bir restaurant ve bir müze bulunuyor.
Orient Express Restaurant
Sirkeci garından içeri girildiğinde karşınıza Orient Exspress Restaurantı çıkıyor. Gündüzleri sakinliğini koruyan bu restaurant, akşamları 23:00 a kadar açık olan bir meyhaneye dönüşüyor.
Tumblr media
Peki, bu restauranta neden bu ismin verildiğini hiç duymuş muydunuz? Gelelim o zaman, Orient Express’in hikâyesini anlatmaya…
Sirkeci Garı’nın yapıldığı yıllarda faaliyete geçen lokantalar ve bira bahçesi, gelip geçen yolcuların mola yeri olmuş, yeme içme alanı düşünüldüğü için yapılmış Orient Express Restaurantı…
Adını ise, Fransa’dan hareket eden trenin 7 ülkeyi dolaşıp en son durağı olan Orient’e gelmesinden almış. Altın çağını 1950-1960 yılları arsında yaşamış bu bina... O dönemlerde ise, Rum Meyhanesi olarak işletilmiş. Basının ve edebiyat dünyasının ünlüleri tarafından ikinci adres olarak benimsenmiş. Mekânın sandalyelerine Selahattin Hilav, Fethi Naci, Edip Cansever, Oğuz Atay gibi ustalar oturmuş… 1970’li yıllarda ise Kebapçıya bürünmüş bu mekân. Yıl 1982’ye geldiğinde ise, günümüzdeki halini almış. 1995 yılı Gar Lokantası’nın dönüm noktası olmuş, işletmeciliğini Alaattin Seyhan üstlenmiş. Nostaljik hava katmak amacıyla ismini değiştirmemiş mekânın. Orient Express olarak yeniden adlandırmış, günümüze kadar süren bu tarihi mekânı yaşatmaya devam ettirmiş.
Tumblr media
İçkili bir mekân olan Orient Express, şimdilerde Osmanlı Türk Mutfağı üzerine hizmet veriyor. Turistlerin ve kültür düzeyi yüksek müdavimlerin vazgeçilmezi oluyor. İçeride bulunan servis aracının tren vagonundan yapılması, duvarlarda asılı olan eski fotoğraflar bile mekânın tarihini oldukça yansıtıyor.
Tumblr media
İstanbul Demiryolu Müzesi
İstanbul Demir Yolu müzesi de Sirkeci Garı’nın içerisinde gizli kalmış bir köşede bulunuyor. İçerisi adeta buram buram tarih kokuyor. Her tarafta kediler bulunuyor. Bu kediler müzenin bir parçası olduğunu size her köşesinde gösteriyor. Müzenin ufacık bir girişi olmasına rağmen kocaman bir tarihi barındırıyor içerisinde…
Tumblr media
23 Eylül 2005 tarihinde müze demiryolu sevgisini halkımıza aşılamak, gelecek nesillerin kullanılan eski objeleri tanımasına yardımcı olmak ve kaybolup yok olmalarını önlemek amacıyla kurulmuş.  Müzenin sahibi ve çalışanı namı değer kedilerin annesi Ruhan Çelebi, müzenin girişindeki masasında gelen ziyaretçilerini karşılıyor. Kediler her ne kadar istasyonun kedisi olarak bilinse de Ruhan Hanım’ın masanında ve etrafında dolaşarak çok sıcak bir görüntü veriyor. Soğuk kış günlerinde daha da sayıları artan kediler müzeyi sahiplenip ev olarak kabul etmişler belli ki. Yaklaşık 300 eser sergileniyor bu küçücük odada. 
Tumblr media
Sirkeci’de ilk çalıştırılan elektrikli banliyö treninin makinist bölümünden tutun, Osmanlı dönemi evrak, vesika, harita, plan projeler ile Orient Ekspresine ait malzemeler,  Kuruluşun kullandığı araç, makine ve teçhizat malzemeleri, Çalışır vaziyette bulunan tren maketi gibi birçok eser sergileniyor.
Tumblr media
Orient Express’in madalyası da tüm ışıltısıyla ziyaretçilerin ilgi odağında oluyor. Ziyaretçilerin yüzünde tebessüm bıraktığı bu madalyon buraya bağışlanan eşyalardan sadece bir tanesidir. Ruhan Çelebi 1881 yılından 2000’li yıllara kadar yeniliklerin çoğalmasıyla, eskilerin değerinin görmezden gelinmeye başladığını anlamış ve bütün işini eskilere yöneltmiş. Kendi çabalarıyla biraz da şans ile bu müzeyi açmış. Can havliyle toplanan parçalar o kadar sıkışmış ki mekân yetersizliği, alan darlığı her tarafından kendini ele verdiği görülüyor. Yabancı turistler bu koleksiyonun en meraklıları. Görünen o ki eski tarihimiz meraklı turistlerin ilgi odaydı, kedilerin öncülüğünde tabi. Demiryolu Müzesi, Pazar - Pazartesi günleri kapalı ve diğer günlerde ise ziyaretçilerine 16.45’te kapılarını kapatıyor. Trakya hattının saklandığı ve sergilendiği bu müze ilgililerini beklemeye devam ediyor…
2 notes · View notes
yenihabergazetesi · 3 years
Text
Halkın Mutfağı Programı Trakya Lezzetlerini Ele Aldı
Halkın Mutfağı Programı Trakya Lezzetlerini Ele Aldı
Trakya Kalkınma Ajansı’nın Trakya Bölgesinin gastronomi turizmi potansiyelini ve coğrafi işaret almış ürünlerini tanıtmak amacıyla yürüttüğü çalışmalar doğrultusunda, NTV’de yayınlanan Halkın Mutfağı programı Kırklareli ve Tekirdağ’a konuk oldu. Cüneyt Asan ve Adnan Şahin’in program yüzü olduğu Halkın Mutfağı çekim ekibi çalışmalarına Kırklareli’den başladı. Üsküp beldesinde kazıkta çevirme, keçi…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
izimbozada · 4 years
Photo
Tumblr media
Trakya Bağ Rotasından bir adres: Bakucha Vineyard Hotel & Spa 🌿Arca ailesine ait 200 hektarlık bir alan. İçinde Arcadia bağlarının bulunduğu bu arazi 2004 yılında alınmış. Ailenin Istıranca dağlarının altında uzanan bu vadide bağları, şato tipi üretim hanesi, meyve bahçeleri, bostanları, meşe koruları ve irili ufaklı çiftliklerinden sonra artık bir de otelleri bulunuyor. Otelin, her biri özel teraslı 26 junior suit odası var. Odalarda mini bar yok. Sebebi de misafirler gereksinimleri için lobiye gelsin ve diğer misafirler ile lobide buluşup kaynaşsın, büyük aile ortamı oluşsun diye imiş. 🚙 İlham veren motivasyonlara ihtiyacınız var ise çıkıp hemen geliyorsunuz. (Kalabalık olursanız toplantı odaları da var.) Rahatlamak istiyorsunuz, masaja ihtiyacınız var hemen geliyorsunuz. "Hepsini istiyorum ama biraz da gurme mutfağı olsun." diyorsanız Lüleburgaz'ın havaalanı yok üzgünüz karayolu kullanabilirsiniz. (Aman dikkatli gelin!) 🍽 Şefin Masası restoranında kullandıkları sebzelerin birçoğu kendi arazilerinde yetişiyor. Etleri Hamitabat Köy Kooperatifinden alıyorlar. Küçükbaş ve kümes hayvanlarını, süt ürünlerini ise çevre köylerden temin ediyorlar. Bu etlerin ve yumurtaların tümü serbest dolaşan hayvanlardan elde ediliyor. Bu arada mutlaka Kule Barı da ziyaret edin ve burada gün batımını izleyin. Hatta burada kalmayacak olsanız bile gün batımını kaçırmayacak şekilde planlamanızı yapın ve bu otele uğrayın. Ayrıca bu barın atıştırmalıkları da oldukça leziz. Kısacası burası doğa içinde bir gastronomi merkezi. SPA merkezinde, Sauna, Klasik Türk Hamamı ve Masaj Terapi yer alıyor. Bu hizmetler Sanitas SPA danışmanlığında veriliyor. 👩🏼‍🌾 Arcadia bağları ve üretim hanesi için rehberli bir gezi alabilirsiniz. Etrafta ise gezebileceğiniz yerler: Istıranca dağları, Longoz Ormanları, Dupnisa Mağarası, Demirköy, Vize ve Edirne. ✏️ Detaylar blogda www.kucukoteller.com.tr/bakucha-vineyard-hotel-spa #kucukotellerbakucha #bağrotası #trakyabagrotasi #trakyabağrotası #kucukoteller #butikotel #butikoteller #bakuchavineyardhotel (Bakucha Vineyard Hotel) https://www.instagram.com/p/CF_XeUvgPzn/?igshid=aplkpbdynjbv
0 notes
haberlernews · 4 years
Photo
Tumblr media
Yiyenler asla unutamıyor! Tekirdağ mutfağından tatmanız gereken 22 yöresel lezzet Tekirdağ deyince akla birbirinden lezzetli yemeklerin yer aldığı meşhur Trakya mutfağı gelir. Tekirdağ, Türkiye’nin batıya açılan kapısı olmasının yanı sıra kültürü, tarihi ve mutfağıyla da gidip görmeye değer bir bölge.
0 notes
barkoturktv · 4 years
Text
Edirne Yeni Sarayı'nın kapı duvarı gün yüzüne çıkarılıyor
Tumblr media
Saray Kazısı Başkanı ve Trakya Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülay Apa Kurtişoğlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, 3 sene ara verilen kazılara geçen yıl yeniden başladıklarını söyledi. Kazılara demir kapı ve çevresinde devam ettiklerini ifade eden Kurtişoğlu, saray algısının artırılması amacıyla avlu duvarlarının ortaya çıkartılıp yükseltilmesi amacıyla çalışmaları bu alanlarda sürdürdüklerini belirtti. Has bahçeye açılan kapının duvarlarının da çalışmalarda gün yüzüne çıkarıldığını vurgulayan Doç. Dr. Kurtişoğlu, şöyle devam etti: "Demir kapının etrafında yaptığımız kazılarda 15'inci yüzyıla ait duvarı bulduk. Bunun yanı sıra yine askeri müdahale edilmiş olan dönemde eklenti olarak karşımıza çıkan yeni duvarlar var. Bütüncül olarak kazıyı tamamladığımızda 15'inci yüzyıl duvarlarını belirli bir yüksekliğe göre tamamlayıp, avlu duvarlarını daha belirgin hale getireceğiz. Demir kapının olduğu alan, Fatih Köprüsü'nden hemen sonra Kum Meydanı'na geçişi sağlayan bir kapı. Buradan Kum Meydanı'na ve cihannümaya ulaşım sağlanmış oluyor."
Edirne Yeni Sarayı'nın kapı duvarı gün yüzüne çıkarılıyor
Edirne Sarayı Tunca Nehri kenarına kurulan Edirne Sarayı'nın yapımına, 2'nci Murat'ın emriyle 1450 yılında başlandı. Topkapı Sarayı'na benzer bir yerleşim planına sahip saray, büyük meydanlar etrafında konumlanan değişik işlevli yapılarıyla Türk saray mimarisinin genel karakterini yansıtıyor. İnşasının ardından Osmanlı-Rus Savaşı, Balkan Savaşı gibi pek çok önemli olaya tanıklık eden saray, Osmanlı-Rus Savaşı'nda önemli oranda tahrip edildi.
Tumblr media
Savaş sırasında cephanelik olarak kullanılan saray, Edirne'nin istila edileceği ve cephanenin Rusların eline geçebileceği düşüncesiyle dönemin Edirne Valisi Cemil Paşa'nın emriyle havaya uçuruldu. Saraydan bugüne, mutfağı, Babüssaade, Cihannüma Kasrı, Kum Kasrı Hamamı, Fatih Köprüsü, Adalet Kasrı, Kanuni Köprüsü, Su Maksemi, Şehabeddin Paşa Köprüsü, Namazgahlı Çeşmesi, Av Köşkü gibi yapıları ulaşabildi. Osmanlı dönemi kanalizasyon sistemi, saray mutfağına ait araç gereçlerin yanı sıra Hürrem Sultan'ın kullandığı parfüm şişelerinin de bulunduğu Edirne Sarayı kazı alanının, ören yerine dönüştürülerek koruma altına alınması çalışmaları da sürüyor. Read the full article
0 notes
sizekitap · 4 years
Text
İstanbul'dan Biraz Uzaktaki Lezzet Diyarı: Trakya Mutfağı (Etkinlik)
Tumblr media
“Neşeli insanları, farklı gelenekleri ve tarihten beslenmiş yemek kültürü ile İstanbul’un az ötesindeki lezzet durağı Trakya’yı USLA’ya getirdik.”
Trakya bölgesinin gözde yemeklerini bir sofrada buluşturmaya ne dersin? 
Neler Yapacağız? Trakya Usulü Kapama Fasulyeli Piyaz Zirva Triliçe (ikram) 19:00-23:00
Kaynak
0
devamı burada => https://sizekitap.com/etkinlikler/istanbuldan-biraz-uzaktaki-lezzet-diyari-trakya-mutfagi-etkinlik/
0 notes
onlineedirne · 5 years
Photo
Tumblr media
Trakya Mutfağı'ndan Et Yemekleri Yörede yetiştirilen ve serbest yayılışıyla yetişen hayvanların nefasetli etleri ile hazırlanan Trakya Mutfağı lezzetleri... Oğlak Kebabı ( Kırklareli ) Oğlak kebabı Kırklareli mutfağının damak şenlendiren baş yemeklerindendir. Özellikle Hıdırellez maksadıyla gidilen mesirelerde pişirilmesi bir geleneğe dönüşmüştür. Bu yönüyle bir hıdırellez yemeği olarak da değerlendirebiliriz. Hayvancılığın en layıkıyla yapıldığı Trakya'da ve dolayısıyla Kırklareli'de, baharla birlikte hayvanların yavrulaması ve sürülerin büyümesi ile oluşan bereket artışı konu-komşu ve aile efradıyla paylaşılan oğlak kebabı gibi bir baş yemekle kutlanır. Misafirlerinize verdiğiniz değerinde bir manada göstergesidir. #yemek #oglakkebabi #trakya #kirklareli #edirne #tekirdag (Edirne) https://www.instagram.com/p/Bw9KfiilaGk/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=vz161l7uuumj
0 notes
tarifimvar-blog · 4 years
Text
Trakya mutfağı denince akla ilk gelen et yiyecekleri içinde “çevirme” ta...
https://www.tarifimvar.net/?p=29314 Trakya mutfağı denince akla ilk gelen et yiyecekleri içinde “çevirme” ta... - https://www.tarifimvar.net/?p=29314 Trakya mutfağı denince akla ilk gelen et yiyecekleri içinde “çevirme” tarifleri gelir. Yöre mutfağı dışından bakanlar çevirmeyi oğlak ya da Source by mukerremkizil #akla #arasında #çevirme #denince #etyemeklerifırında #gelen #ilk #mutfagı #Ta #Trakya #Yemekleri
0 notes
keremulusoy · 5 years
Text
Which One Of Us Can Say No The Manti, One Of The Best Tastes Of Anatolian Turkish Cuisine?
The Perfect Harmony Of Dough, Mince And Yogurt Pastries are undoubtedly one of the indispensable flavors of Anatolian tables. We all enjoy the patty, pancakes and pastries that come out of the skillful hands of our mothers. Although doctors tell us to stay away from three whites which one of us can say no the mantı, one of the best tastes of Anatolian Turkish cuisine?
Manti Types From Country To Country The discovery of wheat, which is one of the most basic and most important foods of human beings, dates back to very old times. It is known that wheat was planted in Harran for the first time and that the first known mills in history were in Anatolia. In around 2600 BC it is known that Egyptians discovered that adding yeast in the dough made of wheat flour and waste mixture makes bread softer and puffier. The production of flour from wheat, fermentation of the dough and various dishes made of dough showed up and spread to the world.  The history of the mantı, which is made with the harmony of dough, mince and yoghurt, is also quite old. According to the research, it is known that mantı is of Asian origin. It was made by the Chinese in the 13th century and the name etymology is said to come from the Chinese word “Mantou“. In the 15th century, this magnificent dish reached the territory of Anatolia through the Turks of Central Asia and spread from here to Europe. For this reason, in different countries, has received different names, diversified with different interior materials and sauces.
Types Of Manti From Country To Country The process of cooking, the method of cooking and the way of serving of mantı vary from country to country.   Mantı is known as “dumpling” in China. Dumpling is a celebratory dinner on New Year’s Eve and is believed to bring luck. It is usually cooked with steam in bamboo containers. The Chinese usually prefer to eat the mantı by dipping it in soy sauce. All kind of ingredients can be put into the manti from meat to seaweed. In Japan, manti called “gyoza” is mostly steamed but also boiled and fried. In Korea, mantı is called “mandu”. It contains vegetables, meat and fish. The Russians call manti “pelmeni” or “piroshki”. It is made with dried fish, mushrooms or meat, especially in winter days.  Manti in the Caucasus region is called “hingal”. This name is also used in Eastern Anatolia in our country. In Dagestan, Ahıska, Ardahan and Kars, hingal is the most important dish of local cuisine. Mantı made from sun-dried pastrami or goose meat, as well as blue cheese, are also highly desirable.
From The Ottoman To The Present: Manti  Mantı has a special place in Ottoman cuisine. It is rumored that Fatih Sultan Mehmet always had mantı in the breakfast table for 28 days of the month. Although Kayseri is the first place that comes to mind when we talk about mantı in our country, traditional mantı have been made with various names for centuries in our cities such as Adana, Aksaray, Ardahan, Çorum, Niğde, Kırşehir, Konya, Sivas, Tokat and Yozgat. The preparation of mantı food varies in every region. For example; in Kayseri, mantı are made small and it is said that it is acceptable to fit forty pieces in a spoon. In addition, it is preferred to be made as triangler shaped in Eastern Anatolia, Black Sea and Trakya. Mantı is an indispensable dish of Ardahan and Ahıska region. In this region, mantı has such an important place in the cultural structure that even folk songs were composed for it. In the lyrics of the folk songs in the archive of Anatolian folk songs it is mentioned about cooking mantı and waiting for food.
How To Make Manti? Mantı is usually prepared by placing mince with various spices into the dough cut into small squares. After these dough pieces which is closed are boiled in water, sauce is added and ready to serve.  It can be cooked by boiling or optionally with steam or in the oven. Sometimes it can be fried in oil. Ingredient of mantı is typically mince. Meat cubes, green lentils, spinach, chickpeas, yellow squash, cheese, potatoes and chicken meat can also be used as ingredient.
There are some tricks to be aware of when cooking mantı. Some of them are kneading by adding eggs, salt and warm water to the dough until it has a soft consistency and covering with a damp cloth for half an hour to rest. It is also very important to finely chop the materials to be used for ingredients. For those who like this food, which is very hard to cook, but who have a limited time it is an alternative to buy it as take-home prepared food from grocery stores and bakery shops. Thus, after boiling mantı just prepare the garlic yoghurt, sauce with butter and tomato paste and add sumac, dried mint, chili pepper and serve. For those who want to make mantı themselves and those who know how to open the dough, we did not forget to give the classic mantı recipe.
Anadolu Türk Mutfağı
Dumpling/China
Pelmeni/Russia
Momos/Nepal
Gyoza/Japan
Ahiska-Ardahan/Posof
Classical Manti
How to make Manti?
Manti Places Of Istanbul It is possible to find mantı in many places offering traditional dishes on its menu. These restaurants offer a combination of mantı made in different parts of the world and Anatolia. We have listed some of the mantı restaurants that are famous for mantı in Istanbul and where there are many mantı varieties.
Mr. Dumpling/ Kadıköy Mr. Dumpling, is a restaurant located in Kadıköy and famous for its large variety of mantı.  The restaurant consists of two sections, a small outdoor area and an interior. Mantı on the menu are divided into two categories as boiled and crispy. Under this category, there are many types of mantı. Alternatives such as classic, hıngel, dumpling, Sinop, gluten-free, einkorn wheat flour can be preferred. Vegan options are also available for boiled and crispy mantı. They are made with spinach and potatoes. Having vegan mantı options gives the place a privilege. Boiled mixed or crispy mixed options are also available for those who cannot decide among such alternatives. So you can try more than one type of mantı.  Restaurant classifies mantı according to its shape.  For example, in the crispy mantı, both the classic flat shape and the navicular shape have a long-shape option.
Aşkana Manti / Ulus The place, which means “aşhane” in Tatar language which means kitchen, is one of the oldest mantı restaurants in Istanbul. It was founded in 1987 by a Tatar family in a quiet corner of Ulus, unknown to anyone. Aşkana Mantı, a family-run business, has maintained the same cuisine culture since it was founded to keep the flavor memory of its regulars fresh. The taste of the daily mantı made according to the methods of Tatar cuisine cannot be described but only experienced. From mince to dough, from yogurt to butter, everything is fresh. The motto of Restaurant that is quality material and taste standard has not changed for years.
Hingal Manti / Beykoz Every type of mantı that will stretch our imagination is made in Hıngal. White and whole wheat flour is used in Dagestan mantı, which cooked specially for the place, as well as natural colorants. For those who care not only for taste but also for visuality you can choose flavors such as black colored with salmon and blue colored with vegetables, white and green with meat-nettle, brown with cheese-coffee, red colored minced-spicy. The restaurant in Beykoz has a unique place among mantı flavors and 12 different types of mantı can be eaten.
Sayla Manti / Kadıköy Founded in 1969 in Kadıköy Bahariye, Sayla Mantı continues the tradition of the same place and the same flavor. The restaurant has never wanted to break the 50-year-old tradition of mantı. Thus, the flavor has managed to maintain its stability. Daily mantı preparation starts in the morning and continues until the evening service is closed. It is possible to sit and eat the freshest mantı in the place, as well as buy it and serve it to your guests at home.
Casita / Beşiktaş Founded in 1983, Casita is known as the place for gourmets and those who trust their taste. The place, which connects its name to its famous guests and the tradition of regulars, attracts attention with its different and pleasant ambiance. The restaurant, committed the taste of its mantı to memory when it was founded, has evolved over the years to a rich menu consisting of many proprietary and delicious dishes. In addition to Nişantaşı, Etiler and Bağdat Street, it is possible to find the same tastes in every place of Casita which continues to serve with Bodrum Antique and Bursa Podyumpark branches.
Sinop Manti / Beşiktaş In Sinop Mantı located in Beşiktaş different mantı options are served including unmixed, walnut and yogurt. Mantı dough is quite thin and the inner meat is made by putting more. Satisfactory portions in Sinop Mantı is one of the characteristics of the restaurant. Half of the same service can be ordered as unmixed mantı, half with walnut or yogurt mantı.
Bay Manti / Üsküdar Bay Mantı’s motto is “Our mantı is addictive.“ The most important feature of this lovely, small restaurant is that it offers a variety of mantı that is unique not to only Anatolian cusine. As one of the partners of the restaurant is Russian, the menu includes Russian mantı. The Russian mantı is prepared by the Russian partner Ms. Valentina.  The materials used in mantı preparation are brought from Erzincan with an organic preference. It’s not the only kind of mantı that Bay Mantı is assertive. A variety of home-style dishes and desserts also delight the tastes of the regulars.
Mr.Dumbling/Kadiköy
Mr.Dumbling/Kadiköy
Aşkana Manti/Ulus
Hingal Manti/Beykoz
Sayla Manti/Kadiköy
Casita/Beşiktaş
Sinop Manti/Beşiktaş
Bay Manti/Üsküdar
NOTE
Hinkal Folk Song*
How great hinkal is Not get enough to taste Hurry up and make a fire Too difficult to wait hinkal
Hinkal is very famous for strangers How great hands making hinkal Hurry up they wait for it Too difficult to wait hinkal
*Ahıska-Ardahan/Posof
Classical Manti Recipe 3 cups of flour, 1 cup of water, 1 egg, 1 pinch of salt, 1 cup of flour (for kneading) For filling: 300 gr. Mince, 1 piece of onion-grated, 1 table spoon of mint, salt, black pepper
Cooking of Mantı at Home: Mix all ingredients for the dough in a bowl and knead. Cover the dough with a wet cloth and let it rest for half an hour. Divide the rested dough into two pieces. Roll out the dough thin and cut into small squares. For fillings knead mince, grated onion, dried mint, salt and black pepper. Put the filling into the doughs that you cut and close all around. Add 8 glasses of water and salt to a deep saucepan and boil. Put mantı in boiling water and boil for 7-8 minutes. Take mantı on the serving plate and serve with yogurt sauce and top with tomato sauce. Enjoy your meal!
By: S.Bahar Alban
*This article was published in the September-October issue of Marmara Life. 
Anyone Said The Manti (Turkish Ravioli)? Which One Of Us Can Say No The Manti, One Of The Best Tastes Of Anatolian Turkish Cuisine?
0 notes
istandistmag · 6 years
Text
Kilimanjaro ’nun Menüsü Mevsim Lezzetleriyle Yenilendi
Malzemeyi odağında tutan mutfağı, sade ve akılda kalan yiyecekleri ile bomontiada’ya farklı bir yaklaşım getiren Kilimanjaro, yerel tatlara yer veren menüsünü mevsim malzemeleriyle yeniledi. Rafine bir tat deneyimi sunan oğlak burger, çıtır tandır, isli kuru et ve isli uskumru gibi yeni lezzetler Kilimanjaro müdavimlerinin favorileri arasında yer almaya aday…
Mekânın doğallıktan ve sadelikten ilham alan mutfağında, taze ve mevsiminde ürünlerle hazırlanan başlangıç lezzetlerinden Ege otları çorbası; ısırgan otu, hardal otu, Arap saçı, yine Kilimanjaro’da hazırlanan şevketi bostan turşusu, acı yağ ve çörek otu ile sunuluyor.
  Mekana Özgü Sıcak Tabaklar
Yaz menüsünün sıcak seçenekleri arasında öne çıkan oğlak burger, 4 saat kısık ateşte pişirilen bütün oğlağın didiklenerek islenmesiyle hazırlanıyor. Karamelize soğan ve tohumlu sos eşliğinde servis ediliyor. Önce meşe ağacından talaş ile islenip ardından açık havada kurutulan isli kuru et ve isli uskumru da menünün favori tatları arasında yer alıyor. Açıldığı günden bu yana menüde bulunan ve mekanla özdeşleşen;kısık ateşte uzun süre pişen kuzu tandır ve elmalı fesleğenli bademli firik pilavı eşliğinde sunulan çıtır tandır ise yaz menüsünde de iddiasını koruyor.
  Serin ve Taze Salata Alternatifleri
Mevsime özeltaze malzemelerle hazırlanan yaz menüsünün salataları arasında, Trakya keçi peynirli salata, İzmir Urla’dan gelen enginar kalbi ve Kilimanjaro’nun kendi yapımı ançüez ile hazırlanan çiğ enginar salatası, yeşil ve kırmızı erikli rezene salatası, Kastamonu’dan gelen ve elle toplanan organik siyez bulguruyla yapılan siyez salatası yer alıyor.
  Hafif ve Eşlikçi Tatlar
Kilimanjaro’nun yenilenen yaz menüsü, yöresel ürünlerle hazırlanan eşlikçileriyle de özgün alternatifler sunuyor. Fransız mutfağına has pişirme tekniğiyle yemyeşil ve dipdiri kalacak şekilde kısık ateşte pişirilen, Aydın çam fıstığı ve İzmir tulumu ile servis edilen zeytinyağlı bezelye, hafif lezzetleri tercih edenleri bekliyor.  
Hatay’dan gelen tahin, zeytin, nar ekşisini tam kıvamda bir araya getiren ve mekanla özdeşleşen humus’un yanı sıra Kilimanjaro’nun kendi yapımı acıbadem sütüyle hazırlanarak çağla badem, file badem, acıbadem olmak üzere üç farklı bademle servis edilen acıbadem muhallebi, menünün diğer yaz lezzetleri arasında yer alıyor.
   Rezervasyon için:  0212 377 03 50
The post Kilimanjaro ’nun Menüsü Mevsim Lezzetleriyle Yenilendi appeared first on istandist.com - İstanbul' u Keşfet & Explore the Istanbul.
from WordPress https://istandist.com/kilimanjaro-nun-menusu-mevsim-lezzetleriyle-yenilendi/
0 notes
gezginnerede · 7 years
Photo
Tumblr media
Galatadaki @guneyrest Güney Restaurant dünya mutfağının leziz tatlarını gelen konuklarına sunuyor.Güney Restaurantın mutfağı İsmail Erol şef ve ekibine emanet edilmiş @ismailerol_tavukcuoglu Egeden gelen özel zeytinyağlarından hazırlanan mezelerle başlangıç yapabilir Trakya ve Balıkesir gelen et menüsünde ise Tereyağında bonfile, fırında antrkot iyi bir seçim olacaktır. http://www.gezginnerede.com/2017/11/22/guney-restaurant-galata #gezginnerede #guneyrestaurant #galata #istanbul #igers #turkey #turist #travel #gezmek #yemeicme #guneyrest #tünel (Galata, Istanbul, Turkey)
0 notes
yemek-filozofu · 7 years
Photo
Tumblr media
Eskişehir mevzumuz Ramazan ayına denk gelince, yeme-içme paylaşımlarına biraz daha az yer vermek durumunda kaldım. 😋Ama iftardan sahura tavsiyeleriniz üzerinden ilerlemeye devam ediyorum ✔️Bu akşam @prontotour team olarak (Fotoğrafı sola kaydırarak ekibe göz atabilirsiniz) @trakya1946 'da keyifli bir iftar yapıyoruz. ℹ️Tabi konumuz Trakya Mutfağı olunca bütün masa görüntüdeki Tava Ciğeri 'nin lezzeti üzerinde derin bir muhabbete daldı. ➕Eskişehir'de Tava Ciğeri'nin adresi belli olmuş anlaşılan👍🏻 🙋🏻‍♂️Günün tüm detayları story'lerimde #prontourlaeskisehir #prontotourlageziyorum #yemekfilozofuileramazan #yfineskişehir ____________________________________________ #prontoselfie #trakyarestaurant #eskişehir #trakya1946 #ciğer #lamb #tavaciğeri #trakyamutfağı (Trakya Restaurant Eskişehir)
0 notes
tryemek · 8 years
Text
Sirkeli Yağ Biberi
Merhaba Tryemek Tarif Severleri Bugün siz değerli takipcilerimize Sirkeli Yağ Biberi tarifi vereceğiz Simdiden bu yemek tarifimizi deneyen herkese afiyet olsun
5 adet kırmızı yağ biberi
1 tutam maydanoz
Zeytinyağı
Sirke
Tuz
Biberleri besili kağıda dizip 180 evre fırına veriyoruz. Kabukları siyahlaşıp biberden ayrılacak büyüklüğünde piştiğinde çıkartıyoruz. Kabuklarını soyduktan sonradan…
View On WordPress
0 notes
turkoflavours-blog · 9 years
Text
Merhaba arkadaşlar. Bugün İstanbul’daki ablamın yanından, Edirne’ye büyük ablamın yanına geçtim. Buraya geldim madem, bu yöreyi tanıtmadan geçmemeliyim dedim. Trakya yöresi adını, Orta Asya’dan göç ederek bu topraklara yerleşen savaşçı Traklar’dan almaktadır. Trakya, tanıklık ettiği göçler nedeniyle sosyo-kültürel yapısında çeşitlilik gösteriyor. Bu göçlerden biri 93 Harbi sonrasında bölgeye Pomak ve Gacalların gelmesiyle yaşanıyor. Diğeri ise Lozan Antlaşması'nın imzalanmasından sonra Yunanistan'daki Selanik, Serez, Yenice ve Kayalar yörelerinden göç eden Müslüman Gacal, Pomak ve Roman topluluklarına kucak açmasıyla. 1930'larda Bulgaristan'dan göç eden grupların Trakya'da yeni bir hayata başlamasıyla, bugün bölgede pek çok etnik grubun yarattığı zengin bir kültürel mozaik bulunuyor. Bu çeşitlilik tabii ki mutfak kültürüne de yansıyor. Avrupa ve Asya arasında bir köprü oluşturan Trakya Bölgesi, zengin mutfağıyla oldukça ünlü. Trakya mutfağı birbirinden lezzetli çorbaları, zeytinyağlıları, sıcak yemekleri, tatlı, börek ve hamur işleriyle ülkemizdeki kültürel etkileşimi en iyi şekilde yansıtan mutfaklarımızdandır. Modern ve pratik yemek alışkanlıkları bazı yemeklerin unutulmasına yol açsa da arnavut ciğeri, arnavut yahnisi, ciğer sarması, pırasa çorbası, patates çorbası, çılbır, ayşefasulye bastı, lorlu biber, keşkek, selanik tatlısı, höşmelim, hayrabolu tatlısı, nişasta helvası, pelte ve keten helvası Trakya Bölgesi'nde afiyetle yenen yemeklerin başında geliyor. Yemeklerin hafif olması ve sebzelerle zeytinyağının bolca kullanılması bu yemekleri sağlıklı ve lezzetli kılan özellikler. Trakya'da hamur işi ve börekler ise tüm Türkiye’de olduğu gibi buranın mutfağında da bayağı yaygın. Mesela su, maya, tuz ve un karıştırılarak boza kıvamında bir hamur elde edilip, sac üzerinde yapılan ‘cizleme’, üzerine tereyağı, toz şeker ya da bal sürülerek yenen güzel hamur işleri arasında yer alıyor. Trakya mutfağı turşuları, reçelleriyle de ünlü. Domates ve kabağın bile reçelinin yapıldığı bu yöremizde, her evde en az üç çeşit reçel bulunması adetten sayılıyor. Reçellerinin bir özelliği de, kaynatılırken içine ıtır atılması. Tarhana, erişte, mangır, kuskus pilavı, kuru yufka gibi dayanıklı hamur işleri ise kışın tüketilmek üzere yazdan yapılıyor. Sonra da sırada ünlü soğan börekleri, kırmızıbiberle hazırlanan ilginç tolçka ve çok yaygın olarak yapılan cevizli börek var. Bu lezzetlerden arnavut ciğerini, elveda çorbasını ve loznik pidesini (asma yaprağında bir göçmen pidesi), rumeli katmerini ve oğlak kebabını şahsen öneririm, tatlmalısınız. Takipte kalın, görüşmek üzere!
2 notes · View notes