bigmouthverruckt

[bigmouthverruckt]

Kim tahmin edebilirdi ki odama geldiğimde yerde bulduğum bir çorabın bende yaratacağı hislerin yoğunluğunu. Bazen şaşırıyorum ve gülüyorum kendime nasıl bu kadar sevebildim birini diye. Türünün tek örneği bu kıza nasıl bu kadar fazla duygular besliyorum..

Görüşmeyeli iki gün oldu seninle, dün yoğun bir servis günü geçirdim, akşamında uyku yemek ve makale okumakla geçen bir dinlenme yaptım. Ha bir de basit bir strateji oyununa sardık nöbette arkadaşlarla, neyse ki çok uzun sürmüyor da fazla zaman almıyor. Bugün de aynı dinlenme temposuyla geçecek gibi günüm. Biraz odayı toparlayıp geniş masamda çalışmayı planlıyorum ilk iş. Geldiğinde senin kullandığın masaya yayılacak kadar fazla okunacak listem yok neyse ki, hatta sen göğsümde yatarken bile halledebilirim çoğunu. Her ne kadar yaz sıcağından bunalıp buna birkaç dakika dayanabilsek de verim alıyorum. Sanki aylarca ayrı kalıp ekrandan sevmemişim gibi seni, 3 günden fazla görmeyince bir yolunu bulup aramızdaki yolları aşmalıyız diyorum bir de, doyumsuzluk her yere işlemiş hayatımda.

[bigmouthverruckt]

2.25, Şarkının sonlarındayız. Havanın enfes olduğu bir akşam, Tuna’nın kenarındaki parkta açık hava milongası var. Benim kollarımda ise parlak kırmızıların içinde Buda Prensesi. Ayakları zeminde biraz fazla kayıyor ama umrumda mı.. Çok tanıdık bir parfüm kokusu geliyor üzerinden, ilginç, nasıl da hayatımın aşkının kokusuna benziyor bu. yoksa?..