Text


Sürecin başlarında 'ey aziz ümmetimiz' diye başlıyordu konuşmalarına.. Liderlere sesleniyordu. Yaşıyormuş gibi hitap ediyordu İslâm âlemine. Belki de bir ümitti.
Ve bugünkü son hitabı...
Artık öldüğümüzün ve yetkili sanılanların etkisizliğinin açık vesikasıydı.
3 notes
·
View notes
Text

"Evliyaullah'ın yolu; zahiri terk etmek değil, kalbi Allah ile doldurmaktır."
7 notes
·
View notes
Text

Bir şeyi yapmak ne kadar önemliyse, bazen bir şeyi terk etmek de en az onun kadar kıymetlidir. Çünkü insan sadece eylemleriyle değil, vazgeçişleriyle de yol alır. Nitekim birçok büyük kavuşma, bir küçük ayrılışla başlar.
10 notes
·
View notes
Text
Halife Ömer b. Hattab (r.a)
Muaviye (r.a) zühdüne işaret ederek: "Ömer'e gelince; dünya ona gelmiş, fakat o dünyaya iltifat etmemiştir." demiştir.
#Hz. Ömer gibi olmak#dünya#ahiret#ahirete dönük olmak#nasihatler#zühd#iman#mümin#islam#tasavvuf#ariflerden öğütler#ihlas
9 notes
·
View notes
Note
Amin Allah razı olsun hocam tek oturuşta ara vermeden okunacak değil mi
🤲🤲
Evet.
1 note
·
View note
Note
Selamün aleyküm hocam
Psikolojik ruhi hastalıklar için hangi dualar okunabilir neler yapılması gerekir şifa bulunması için
Aleykümselam. Takip ettiğim ehli sünnet bir hoca paylaşmıştı bende seninle tavsiyesini paylaşıyorum. Rabbim şifa versin. Bu işlerin ehli birisine gidilse daha iyi olur.
Tek seferde okunacak:
"Lokman Sûresini 7 defa okuyan kimse, ruhî bunalımdan veya maddî - mânevî bilinmeyen hastalığından kurtulur biiznillah."
buyurmuş bu işlerin ehli hocamız, şifa Rabbimizden. Rabbim şifaya vesile eylesin.
6 notes
·
View notes
Text

Bir adam Amir bin Kays rahimehullah'a: Bana dua et, deyince Amir: ALLAH'a itaat et, sonra O'na dua et, O sana icabet edecektir.
(Ebû Nuaym, Hilyetü’l-Evliyâ; 2/93)
18 notes
·
View notes
Text

Çocuklar yetişkinlere üç şey öğretebilir; Hiçbir sebep yokken mutlu olmayı, her zaman bir şeylerle meşgul olmayı ve istediği her şeyi bütün gücüyle talep etmeyi.
10 notes
·
View notes
Text
Her türlü etkinliğin yüksek İslâmî kurallara göre değil, ekonomik amaçlara boyun eğdiği bir dünyada ne yapılabilir? demiş merhum Cahit Zarifoğlu abi, doğru da demiş.
İsrail, İranı vurdu hemen ardından altın, döviz, petrol fiyatları rekorla başladı güne faiz çıktı faiz indi vs. diye diye ekonomi, para, ticaret haberleri sokuluyor müslümanların gözüne...
Bunun böyle olmasının sebebi biziz galiba. Kûffar günümüz Müslümanlarının imani zayıflıklarından, dünyaya dalmışlığından en iyi şekilde faydalanıyor, çözdüler nereden vuracaklarını, işe yaradığını gördüler maalesef.
Ne zaman düzelir bu; Müslümanlar olarak elimizi cebimize attığımızda parayı, altını, ekonomiyi, ticareti değil dinimizi, imanımızı, Peygamberimizi düşüneceğiz. Cihadı, mazlumların korunmasını, müslüman kardeşinin derdiyle dertlenmeyi, rahatından ödün vermeyi düşüneceğiz. Gücün ahlâkına değil ahlâkın gücüne sahip olacağız. Ancak böyle düzelir...
Rabbim Müslümanlar olarak bu kötü halimizi, kötü gidişatımızı temize çekecek bir cihad ve şehadet nasip eylesin.
11 notes
·
View notes
Text
İbrâhîm bin Edhem hazretlerine; "İnsanların arasına karışsanız olmaz mı?" denilince, O; "insanlar yerin altındalar" dedi.
(Tenbihü' I-muğterrin)
#ibretlik#nasihatler#ariflerden öğütler#islam#mümin#iman#günahlar#bozulmuşluklar#dünya#insanlar#toplum#ölümü anmak
9 notes
·
View notes
Text

Tövbe ve Biatın Faydaları
1. Veli ve salihler kendisiyle tövbe eden kimseye dua edip mağfiret diler. Bu da tövbenin kabulune vesile olur. Nitekim şu âyet-i kerime buna işaret eder: "Eğer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelip Allah'tan günahlarının bağışlamasını dileseler ve Peygamber de onlara bağışlama dileseydi, elbette Allah'ı tövbeleri çok kabul edici ve çok merhametli bulacaklardı"(Nisa4/61).
2. Veliler, kıyamet günü Allah Teâlâ katında kendilerine tâbi olanlara şahitlik edecektir. Şu âyet-i kerime buna işaret eder: "Böylece, sizler insanlara birer şahit (ve örnek) olasınız ve Peygamber de size bir şahit (ve örnek) olsun diye sizi orta (aşırılıklardan uzak) bir ümmet yaptık" (Bakara 2/143).
3. Biat, bereketli sohbet (yakınlık) manası taşır. Nitekim biat, nefiste öğrenme hissi uyandırır. Bu da nefsin kibrini ve inadını kırar.
4. Tasavvuf silsilelerindeki irtibatta bereket vardır. Resûlullah' a (sallallahu aleyhi vesellem] kadar uzanan silsiledeki şeyhlerin ruhları vesilesiyle manevi nurlar müridlere ulaşır. Tarikattaki silsile Resâlullah' ın [sallalahu aleyhi vesellem| hadislerindeki silsile ve senetler gibidir. Şeyh biatı ancak Resulullah'a [sallallahu aleyhi vesellem] uzanan bir silsile ile verebilir.
5. Biat, gafletten kurtulup doğru yola ulaşmak isteyen müridi takviye eder.
| Sohbetler Kitabı - Gavs-ı Sani Seyyid Abdulbaki Elhüseyni (k.s.)
4 notes
·
View notes
Text


Herhangi bir takım tutmamamın hiçbir şekilde formasını dahi almak olsun desteklemememin görüntüsüdür bu. Bir Müslüman olarak sene boyunca desteklediğiniz, paranızı harcadığınız, vakitlerinizi harcadığınız, sevgi beslediğiniz kurum ve kuruluşlar, adamlar bunlar işte...
Nitekim Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur; “Allah’a taatten alıkoyan her eğlence bâtıldır.” (Buhari)
14 notes
·
View notes
Text

❝Meşgûl ol ki müşkülün hallolsun. İnsan için meşgûliyetten daha iyi bir tedâvi yoktur.❞
Fahreddin er-Râzî (rah.a)
#meşguliyet#nefsin terbiyesi#hayırlı işlerle meşgul olmak#ariflerden öğütler#nasihatler#tasavvuf#islam#mümin#iman#dünya#ahiret#ihlas
23 notes
·
View notes
Note
Selamün aleyküm hocam benim bir sıkıntım vardı
ben evlilik yolunda bir gencim hayırlı biriyle evlenmek istiyorum ama sıkıntılar çıkıyor bunun için sizden ve bunu gören kardeşlerimden dua istiyorum 😓
Dünya ve ahiret mutluluğu için ve Saliha biri olup Salih biriyle hayırla evlenmem için dua eder misiniz 😓🤲🤲
Aleykümselam. Rabbim hakkınızda hayırlısı nasip etsin. Hayırlı güzel ahlak sahibi bir eş nasip eylesin.
1 note
·
View note
Text
MANEVİ VÜCUDUMUZU TANIYALIM
İslâmiyet'in inanç binası "kelime-i şahadet" temeli üzerine kurulur. Büyük âlimlerimiz inanç ile ilgili bir kitap yazmaya başladığı zaman ilk satır olarak kelime-i şahadeti yazmayı uygun görmüşlerdir.
Kelime-i şahadet günlük hayatımızda da sık sık söylenir. Camide imam efendi vaazdan sonra cemaate topluca onu söyletir. Her namazımızda, tahiyyat duasının sonunda yine onu okuruz.
Günlük hayatımıza bu kadar girmiş olan kelime-i şahadeti bir insana benzetebiliriz. Ancak insana benzettiğimiz kelime-i şahadetin vücudu et ve kemikten değildir. Vatanı da toprak ve sudan değildir.
Kelime-i şahadetin ismi
Manevi bir sahsiyeti olan kelime-i şahadetin ismi "iman"dır, iman, Hz. Peygamber'e sallallahu aleyhi vesellern ve onun bildirdiği her şeye kalp ile inanmak, bu inancı dil ile ifade etmek ve gerekliliklerini yerine getirmektir.
Kelime-i şahadetin vücudu
Kelime-i şahadetin vücudu günde beş vakit namazdır. İnsanda iki el, iki ayak, bir gövde ve bir baş olduğu gibi, iman adındaki manevi vücudun uzuvları da farz olan beş vakit namazın kılınması ile tamam olur. Beş vakit namazı eksik kılmak, iman vücudundan bir uzvu koparıp atmaktır. İnsan, dinin direği olan namazın önemini farketmez ise, kelime-i şahadet ile elde edilen iman vücudunun uzuvları eksilerek zamanla yok olur.
Kelime-i şahadetin yüzü
Kelime-i şahadetin yüzü, doğru konuşmaktır. Kelime-i şahadet getirerek iman eden bir kimse Allah Teâlâ'nın rahmetini ümit ettiği gibi gazabından da korkar. Çünkü Allah Teâlâ'nın merhametine mazhar olabilme -ulaşabilme- ümidi insanın merhametli olmasını, gazabına uğrama korkusu ise haksızlık etmeyip dosdoğru olmasını sağlar. Allah Teâlâ, "Şüphesiz Allah, haddi aşan, yalancı kimseyi doğru yola eriştirmez" buyurmaktadır. Bu sebeple kelime-i şahadet ile elde edilen imanın yüzü doğruluktur. Bu yüzün güzel olmsıda kişinin doğru sözlü olmasına bağlıdır.
Kelime-i sahadetin dili
Kelime-i şahadetin dili, Allah Teâlâ'yı zikretmek ve Ona ibadet etmektir. Çünkü Allah Teala Kurân-ı Kerimde öyle ise siz beni (ibadetle) anin ki ben de sizi anayım. Bana şükredin. Sakın bana nankörlük etmeyin!" buyurmaktadır. Dolayısıyla iman eden bir kimse kalbi ve dili ile Allah Teålayı çokça anarak O'na ibadet etmelidir.
Kelime-i şahadetin ciğerleri
Kelime-i şahadetin ciğerleri, Kurân-ı Kerimdir. İman eden bir kimse alıp verdiği her nefeste Kur"ân-ı Kerimin isteği doğrultusunda hareket etmeye dikkat etmelidir. Şayet kişi Kur'an ölçüleri dışında hareket ederse, manevi vücudun alıp verdiği nefes zehirli olur. Bu da kişiyi "inanç bozukluğu" hastalığına sürükler.
Kelime-i şahadetin vatanı
İmanın dil ile söylenirken kalp ile onaylanması gerekir. Dolayısıyla imanın yeri kalptir. Kelime-i şahadetin vatanı da ancak ve ancak müminlerin yani -iman edenlerin- kalbi- dir. Bu yurda hükümdar olan imanın başındaki tac ise 'takva' adındaki saadet tacıdır.
Unutmayalım ki kişi kelime-i şahadeti dili ile söylerken kalben de inanmalı ve imanın gereğini yerine getirmelidir, İşte o zaman kelime-i şahadet ile oluşan "iman" vücudu sağlıklı olur.
Nasıl İnanırız? - M.Fatih Çakır
8 notes
·
View notes
Text
Bir insana değer vermek, özen göstermek, onun kıymetini bilmek de bir kültürdür. Bunun eğitimi yok, kitaplarda yazmaz. Yolu insan olmaktan geçer.
Efendi Hazretleri (k.s) buyurur:
"Siz insanların kıymetini bilirseniz insanlarda sizin kıymetinizi bilir. Siz onlara değer verirseniz onlarda size değer verir."
_Kendi kıymetinizi karşıya kabullendirmek için değil karşıdakinin kıymetini bilmek için çalışın.
11 notes
·
View notes
Text

Her gün beş vakit namaz kılmanın pek çok hikmetleri vardır. Biz burada yalnız şu kadarını arzedelim:
İnsan sabahleyin sanki yeni bir hayata kavuşmuş, karanlıktan aydınlığa çıkmış olur. Yeni bir çalışma gayreti içine girmiş olur. İnsana bu hayat ve çalışma gücünü veren ve insana başarı sağlayacak olan ancak Yüce Allah'dır. Bundan dolayı insan, bu hayat nimetine şükretmek ve bunu bir hayırla sona erdirmek için mübarek sabah namazını kılmakla yükümlü tutulmuştur.
İnsan sabahtan aksama kadar hayatın nimetlerinden yararlanıyor. Bu zaman içinde devamlı olarak maddi bir çalışma gayreti gösteriyor. Bu bir başarı eseridir. İşte bu başarıya şükretmek ve bu başarının ruhları duygusuzluk ve katılık içinde bırakmasına engel olmak için de öğle ile ikindi namazları farz kıIınmışlardır.
Akşamın yaklaşması ile, sona ermeye yüz tutan bir günlük yaşayışın ve çalışmanın, ruha zevk veren bir ibadetle sona ermesi, bir mutluluk ve şükür nişanı ve bir kulluk görevi olacağından akşam namazı kılınmaktadır.
İnsan daha sonra uyku âlemine can atacaktır. ��lümün bir çesidi olan bir bakımdan da huzur ve istirahat devresi sayılan bu âleme varmadan önce, bir günlük hayata kutsal bir ibadetle son vermek, bir de, o ölüme benzer âleme ilâhî bir zevk ve uyanıklıkla geçmek, yaratıcımızın mağfiretine sığınmak iyi bir sonuç olacağından da yatsı namazı kılınmaktadır.
Sonuç: Gerek insanın ve gerek çevresindeki bütün varlıkların hayatlarında, doğmak, büyümek, duraklamak, yaşlanmak ve sonra da ölüp gitmek gibi değişik beş safha meydana gelmektedir. Artık büyük bir nimet olan bu safhalara bir karşılık olmak ve insanın maddi çalışmaları ile manevi çalışmaları arasında bir denge kurabilmek için, beş vakitte kılınan namazlardan daha yüksek ve daha faziletli bir çare bulunamaz. Bizleri bu kutsal ibadetle yükümlü olmak şerefine ulaştıran, ikramı çok bol mabudumuza ne kadar şükretsek yine azdır.
Büyük İslam İlmihali - Ömer Nasuhi Bilmen (rah.a)
#namaz#beş vakit namaz#ahiret#dünya#denge#namaz vakitleri#islam#mümin#iman#nasihatler#tasavvuf#ariflerden öğütler
17 notes
·
View notes