909 notes
·
View notes
Bırak dört duvarı dünya dar geliyor ruhuma içimdeki yangın sönmüyor anlık diniyor ama daha da alevlenerek diriliyor
0 notes
Yüzbin bin parça hepsi çaresiz
Yüz bin parça hiçe sayılan
Yüz bin parça bir umuda tutunan ve yerle bir olan
Yüz bin parça hançer gibi saplanıp kalan
Porselen kalbim kendine de kırılır
3 notes
·
View notes
Sözlerin gözlerin ellerin yanlız benim için hayallerim yalnız senin için
0 notes
Neyin huzursuzluğu bu nasıl oluyor da herşey bu kadar karmaşık geliyor bağıra bağıra şarkı söyleyen çocuklardık biz ne zamandan beri bu kadar susar olduk... Dışarıda yağmur yağıyor şapkamı açıp gök yüzüne bakıyorum biraz olsun rahatlıyorum belki bi damla göz yaşı süzülüyor gözümden ama farkında değilim anlamlandıramıyorum yere bakıyorum tekrar su birikintilerine gözüm çarpıyor damlalar ağır ağır düşüyor dalgalanıyorlar birbirlerine giriyorlar karmaşıklaşıyorlar ruhum o karmaşanın arasında sıkışıp kalıyor işte
0 notes
Her güzel şeyi mahveden küçük bir hatam mıydı yoksa sorun benim uzun zamandır ben olmamam mıydı? Satırlar bile bıktı benden...
0 notes
"Sonra aramıza şehirler girecek,
Hiç karşılaşmayacağız. Tesadüfler
Bile bir araya getiremeyecek.
Sonra belki birimiz öleceğiz,
Diğerimiz bunu hiç bilmeyecek"
4 notes
·
View notes
hayatın bi ucundan toplasan diğer ucundan kırılıyor sana destek çıkan tek bir kişi bile yok yanında tek başınasın yanlızsın insanlarının sen tek kelime etmeden seni anlamasını bekliyorsun dışarıdan mutlusun ama içinde fırtınalar kopuyor biri gelip sarılsa harabeye dönmüş halin gün yüzüne çıkıcak güçlü durman ruhunu öldürüyor resmen ruhun bedenini terk edinceye kadar çığlık atmak geliyor içinden kendine zarar vermeye başlıyorsun üzülmesinler diye ama onlar seni hiçe sayıyor akademik alanda kendini yükseltmek istiyorsun ama hiç birşeye gücün kalmamış o kadar güçlü durmak fazla gelmiş minik bedenine gözlerindeki yıldızlar sönmüş göz altların morarmış bir vaziyettesin içindeki çocuk ölmüş sen ölmüşsün
0 notes
Keyfinin kahyasına sözünü geçiren mutlu ölücek
6 notes
·
View notes
Bildiğim yerlere yabancıymışım gibi hissediyorum. Kaybolmuşum da bulunmak için bile uğraşmaya gücüm yokmuş gibi. Beni burda tutan ne var ki? Gitmemem için tek bir sebep var mı? Yok... O zaman ben neden hâlâ burdayım. Neden gidemiyorum. Vazgeçemiyorum... Sanırım gidecek başka bir yerim yok. Baksana senden bile gidemiyorum. Sen ya sen adımı bile bilmeyen.. Yüzüme bile bakmadığın... İnat mı ediyorum acaba. Seni almadan gitmem mi? Yoksa amacım kendimi mahvetmek mi? Beynimin içi böyle ve daha fazlası soruyla dolu... Taşıyamıyorum.
2 notes
·
View notes
İnsan düşüncelerinin kölesidir derlerdi inanmazdım ama büyüdükçe anladım bu sözün doğruluğunu ne zaman derin düşüncelere dalıp kendimle yüzleşsem işte o gün biraz daha büyüyorum biraz daha olgunlaşıyorum biraz daha anlıyorum hayatı biraz daha şekilleniyor anlayamadığım dünyamm...
1 note
·
View note
kollarının arası kar, kış, kıyamet olsa da isterim orada olmayı.
381 notes
·
View notes
🥺💔...
Ne güzeldin. Orada, ilk oturduğumuz yerde, bana baktığın pek çok zaman beni yerdeki parkelere bakarken yakalıyordun ya zaman zaman. Ben o anların hiçbirinde parkelere bakmıyordum da, öyle zannet istiyordum. Yoksa karşımda sen otururken sikeyim parkesini! Parke değildi mevzu, mevzu sana mevzunun parke olduğunu zannettirmekti. Bunu gerektiriyordu çünkü takıntılı bir ruh hastası olmak!
2K notes
·
View notes
Bu ben..
525 notes
·
View notes