misalbirkartanesi

[misalbirkartanesi]

Sadece eşinin fotoğraflarını renkli paylaşmak mı? Bugün gördüğüm en iyi şey.

Not: Netflix-Minimalism. İzleyin, izlettirin.

[misalbirkartanesi]

Korkmadan uçalım mı bi' müddet?

Kendini garantiye almak biraz hayattan kaçmak gibi geliyor bana. Her beyaz yakalı biraz kaçar. Aynı ev, aynı iş, aynı insanlar, aynı şehir. Fark ettin mi? Her sabah aynı saatte dışarı çıkıyorsun ve önünden hep aynı araba geçiyor. Aynı kadın kulaklığını takmış, uykulu suratıyla yanında bekliyor.

Gitmeyi düşünmüşsündür mutlaka. Bu tekdüzelikten kurtulmayı. Taşınmayı, işini bırakmayı ve hatta belki bileklik satarak dünyayı dolaşmayı... Ama hiç denedin mi? Eminim denemediğine. Korkuyorsun çünkü. Korkuyoruz. Konfor alanının dışına çıkmak mı deniyor buna literatürde bilmiyorum, pek de konforlu olduğu söylenemez hatta belki sana ait bir alan bile değil. Masana koyduğun minik aksesuarlar, kendine ait bir kupan olduğunda evet kişiselleştirilmiş ama çok da benimsenmemiş bir alanın oluyor. Vazgeç demiyorum, daha yolun başındasın. Ama kalbinden geçeni de denemekten korkma hiçbir zaman. Bu sana kaybetmekten çok yanılmayı, mücadeleyi deneyimletir, en sonunda da mutlu olmayı.

Sabah 7 servisinde boş konuşan boktan radyo programları gibi bir blog yazısı oldu sanırım. Neyse bu da böyle bir anımızdı.

[misalbirkartanesi]

Eskiden her düşündüğümü yazardım. Şimdi ne zaman yazmaya başlasam kendimden nefret edecek oluyorum. Nefesim daralıyor, boğazımda o bilindik düğüm.

Kendime sorular soruyorum ardı arkası olmayan, acımasız sorular. Cevaplamama izin vermeden siliyorum sonra hepsini. Cevaplarsam küçük düşerim gözlerimin önünde. Yüzleşemem acınasılıklarımla. Bende de bitersem geriye ne kalır bu kar tanesinden?

[misalbirkartanesi]

Bugün şahit olduğum şey çok güzeldi.

[misalbirkartanesi]

Sadece eşinin fotoğraflarını renkli paylaşmak mı? Bugün gördüğüm en iyi şey.

Not: Netflix-Minimalism. İzleyin, izlettirin.

[misalbirkartanesi]

Sen konuşurken tırnaklarımı elime geçirdiğimi hatırlıyorum o gün. İnternette okumuştum ağlamamak için acıyı başka yere çekmekle ilgili bir şeydi. İnternet içi boş bilgilerle dolu. Acıyı acıyla hafifletmeye çalışmak… İşe yaramamıştı tabi ki.

[misalbirkartanesi]

Kaç canım kaldı?

[misalbirkartanesi]

maymun, portakal ve ben. soldaki ben.

Kötü bir şey olur ve sonrasında her şey kötü gider ya, o aslında öyle değil bence. Kötü bir şey olur ve ondan sonraki iyi şeyler asla tatmin etmez insanı, görmezden gelinir, oldu bitti denilir.

İyi şeylere karşı 3 maymunu oynayan doyumsuz goriller olabilir miyiz biz? Dev gibiyiz, hep daha fazlasını istiyoruz ve kimse de umrumuzda değil ama maymunuz işte. Aslan da kedi mesela. Çok üstün görüyoruz kendimizi, bir biz varmışız gibi ama o öyle değil işte.

Evet sen üzüldün, çok üzüldün ama sen üzüldüğünde mevsim kıştı portakal yiyorduk şimdi karpuz falan çıktı be kardeşim.

İyi şeyler oluyor, sen görmezsen o yaz hiç gelmiyor. O maymun iştahın hiç kesilmiyor. O hüzün hali hiç bitmiyor.

[misalbirkartanesi]

Bir hasta, doktor ona söylemeden önce de hastaydı. Duydu ve hayal kırıklığına uğradı.

Bir adam, bir kadına sevmediğini söylemeden önce de sevmiyordu. Kadın duydu ve hayal kırıklığına uğradı.

[misalbirkartanesi]

*01022019

Bazen sevdiklerin için gül��msersin. Mutlu değilken yaptığın şakalara kendin de kocaman kahkahalar atarsın. İnanıyorlar mıdır sence? Sen inanıyor musun ki?

[misalbirkartanesi]

İnandığım şeyleri kaybetme korkusu öyle derin ki içimde. Hep benimle, hep orda bir yerde gözlerimin içine içine..

Anneannem anlatır, dayım öldüğünde bir sürü mektup bulmuşlar. Sevdiği bir kıza yazmış çoğunu, hiçbirini vermemiş. Korktun mu sen de güzel dayım? Biliyor muydun bu dünyadan gideceğini?

Kaybetmekten mi korktun?

[misalbirkartanesi]

Kilitli kutu*

İnsan anatomisi herkesin aynıdır bunda hemfikiriz ama hepimiz aynı anatominin içinde kilitli kutular saklıyoruz. Bir başkasının kutusunu açamıyor elimizdeki anahtar. Senin hislerin yalnızca sana ait. "Acını anlıyorum." "Seni anlıyorum." diyenler olacak elbet. Hisler elbette paylaşılabilir ama kendinle baş başa kaldığında kafandaki o sesten başka kimseyi dinleyemezsin, duyamazsın. "Yapma." diyecek bazıları. Bazıları seni gerçekten düşündüğü için, bazıları öylesine, bazıları hiç düşünmeden... Ama eğer sen o küçük kilitli kutunda koca bir "YAP" saklıyorsan merak etme; kimsenin açıp olumsuzluk eki koyamayacağı kadar güvenli o kutu.

[misalbirkartanesi]

Eskide kalan bazı şeyler çok güzeldir ama eskiyi yaşamaktan korkar insan.

Güzel olanın geride kalmasının nedeni bitmiş olmasıdır çünkü.

[misalbirkartanesi]

201218

Babamla en uzun telefon konuşmamızı yaptık dün gece. Önümü göremediğimden bahsettim, önümde bir sürü yol olduğundan, hiçbir şeyin net olmadığından... “Hayat böyle.” dedi. “Hep böyle olacak, sen bastığın yere dikkat et sadece.” 

En zor zamanlarımı geçiriyorum bugünlerde. Birçok şeyi aynı anda düşünüp hiçbir sonuca varamıyorum. Bu yazıyı yazıyorum çünkü ileride okuduğumda gerçekten bugünlerin o günlerden daha mı zor olduğunu bilmek istiyorum. 

Bugünlerde en çok anlaşılmak istiyorum.

[misalbirkartanesi]

[misalbirkartanesi]

Aşkım, bizler duygulara güvenmeyen bir dünyada yaşıyoruz. Bize sürekli duyguların çocukça, sorumsuz ve tehlikeli olduğu, mantık kadar önemli olmadığı söyleniyor.Onları görmezden gelmeyi öğreniyoruz, onları kontrol etmeyi, inkar etmeyi, Onların ne olduklarını nereden geldiklerini ve bizi bizden nasıl daha iyi anladıklarını anlayamıyoruz bile. Ama ben biliyorum ki duygular önemli...

[misalbirkartanesi]

Her yıl sonunda genel bir durum değerlendirmesi yaparım kendi kendime. O senenin gelişini nasıl kutladığımdan bir başlarım, üzüldüklerim, sevindiklerim, yeniliklerim, her şeyi düşünürüm. Bu yıl benden ne götürdü, bana ne getirdi... Bence hepimiz de yapıyoruz bunu zaten. "O piyango bana çıkacak bu sene hissediyorum" diyen hala umudunu kaybetmemiş insanlarız ne de olsa.

2018 benim için beklemediğim takımlardan goller yediğim bir sene oldu. Hala kendi takımımdan bir son dakika golü bekliyorum yalan değil ama içten içe de korkuyorum ya küme düşersek diye(fenerbahçenin konumuzla bir ilgisi yok.).

Neyse şaka bir yana bayağı üzdün beni 2018. Suçu sende aramak ne kadar doğru bilmiyorum, bir günah keçisine ihtiyacım vardı, özür dilerim.

Teşekkür etmeyi de ihmal edemem ama. Güzel anılarım da oldu. Bazılarının sonu güzel bitmese de... (Tamam laf sokmayı bırakıyorum söz.) Büyüdüm artık, üzüntümü haykırmadan sessizce yaşamayı öğrendim, kızsam da nefret etmemeyi, susmayı, sadece ortalığın yatışmasını beklemeyi öğrendim. Her şey geçer çünkü, kızgınlıklar diner bir gün ama söylenen sözler silinmez bazen, tecrübe ettim, silinmiyor, kesin bilgi. Tek başıma olmayı öğrendim, kendimi mutlu edebilmeyi, zorluklarla başa çıkabilmeyi ve bazı şeylerin sonunu düşünmeden hareket edebilmeyi. Bazen çok plansızdım, bazen günlerce plan yaptım. Çok düşündüm, çok ağladım, çok kızdım, çok hayal kurdum, çok sevdim. Valla çok sevdim. "Sevmek yetmiyormuş, öğrendim." (Eyvah klişe geldi, kaç kaç kaç.)

Lafı uzatmayacağım daha fazla, erken bir veda oldu ama her veda erkend... Tamam tamam demiyorum. Ne yapayım engel olamıyorum kendime, balık burcuyum ben.

Neyse, güzel gel 2019. Herkes için. Gerçekten bütün kalbimle diliyorum bunu. Nefretsiz gel. Bekliyorum. Hadi bakalım. 🎡