suyorumcusu

[suyorumcusu]

Ben sana çay pişireyim ve biz sadece susalım. Belki arada birbirimize bakıp gülümseyelim. Gülümsemelerimiz umut olsun birbirimize. Gülümsemene tutunayım ve unutayım dünyanın her yerinde yetim kalan çocukları,açlıktan ölen bebekleri,onuru kırılan kadınları,ciğeri yanan anneleri,hiç bitmeyecek adaletsizlikleri ve tüm bunlara karşı bizim çaresizliğimizi. Sadece bir gece belki ama olsun unutayım. Unutayım ki yeniden başlayayım yarına umutla,yakınımda gülümsemen ve gözlerinle.

s.y.

14.08.2015

[suyorumcusu]

Hastasın.hala geçmemiş. Yazık ki hastalığını daha net görür oldum. Ne olduğunu unutacak ve hatırlamayacak kadar hasta. nasıl oluyor bilmiyorum ama ben her şeye rağmen senin için üzülüyorum. ve bunun adını sevmek dışında bir şeyle açıklayamadığım günlere alışmaya çalışıyorum.. Senin hep dediğin gibi tanrı bizi seviyorsa sen iyileştiğinde geç olmamış olacaktır. ama tanrı sevmiyorsa da bizi,bil ki ben seni yine sevmeye devam edicem. s.y 29.05.13

[suyorumcusu]

Ne var ki dünyada “sizi anlıyorum” gözlerinin sahteleri türemişti;gerçeği sahteden ayırmak çok zordu.”Sizi anlıyorum konuşmanıza ihtiyaç yok” ya da “siz onlara bakmayın yalnız gözlerime inananın” bakışlarını çoğu aslında “bugünü geçirmek için birine ihtiyacım var” kalıbından ibaretti.İnsanın böyle sahtekarları görünce başı ağrıyordu.

[suyorumcusu]

Bana çay pişir. Bırakalım her şey kendi kendine düzene girsin. Yavaş yavaş soyunalım. Bir şey kaybetmek korkusuyla yaşamayalım. Ne olacak endişesine kapılmayalım. Bırakalım zaman her şeyi halletsin. Bu söz bize korkunç gelmesin. Aynı ırmağa bir kere daha girelim. Acele etme, çay kendi kendine demlenir... Günlük yaşantıların küçük koşuşmaları içinde bunalmayalım, nefes nefese kalmayalım. İnsan kendini kaybediyor sonra.

[suyorumcusu]

Edip Cansever

[suyorumcusu]

*** Burada yağmur yağıyor  Aralıksız yağıyor günlerdir  Ama sen yine de şemsiyeni  Almadan gel ilk otobüsle  ( Ahmet Telli )

[suyorumcusu]

Önce İstanbul vardı o yoktu Sonra birgün çıktı geldi Bütün kapılar yerini buldu Önce gözlüklerini çıkardı pencereye koydu Çantasından sigara paketini çıkardı koydu Yalnızlığını çıkardı koydu O zaman bütün aşklar bütün bulutlar geçti aklından

Turgut Uyar (via hacerhaniminnemikasi)

[suyorumcusu]

seni düşünerek uyuya kalabildiğim “şanslı” gecelerde rüyalarım fesleğen kokardı. uyanmak istemezdim. bilirsin fesleğen bana ne ifade eder.. bilir misin? bilmezsin. bana dair hiçbir şeyi bilmediğin gibi fesleğen’i de bilemezsin sevgili.. s.y.

[suyorumcusu]

bak gok gurultusu basladi. yagmur sehri yine islatacak sevgili.bizim sehrimizi.bizim semtimizi.gozluklerimize ragmen biz islanmayi severdik ya birlikte iste simdi sadece gozluklerim ya da saclarim degil islak olan. insanin yuregi islanabilir miydi sevgili? islanabiliyormus,ogrendim. biliyor musun bunlari yorganin altindan yazmiyorum. artik korkmuyorum gok gurultusunden. cunku o islak yuregimdeki sesten daha guclu degil sevgili. s.y.

[suyorumcusu]

"vaktinden önce anlamanın şaşkınlığı mı vaktinde anlamanın sevinci mi ya da biraz geç kalmanın o gereksiz tedirginliği mi hangisi ama belli ki sonundayız her şeyin en sonunda."

[suyorumcusu]

iki çay söylemiştik orda, biri açık, keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

[suyorumcusu]

Kimsenin birbirine bakmadığı, yalan, ihanet, şiddet, tecavüz ve acımasızlıkla yoğrulmuş, yalnızca hayallerin göz göze geldiği bir hayattan intikam almanın en iyi yolu yaşamaktır.

[suyorumcusu]

Sesime küstüm, konuşamam seninle.

[suyorumcusu]

sokakta giderken,kendi kendime gülümsediğimin farkına vardığım anlarda insanların beni deli zannedeceğini düşünüp gülümsüyorum...

[suyorumcusu]

neresi sıla bize neresi gurbet

yollar bize memleket