#Mâra

[siirlereithafen]

Mâra,ne olacak senin bu eğri bedenin?Kafanı kaldırdığın an binlerce fikir doluşuyor karanlık ruhuna. Sevgin,gülümsemen, huzurun.. her şeyin batıyor sana Mâra. Üç yaşında konuşmaya başlıyorsun,on üçünde susuyorsun.Düşünceler korkutuyor seni, kendini sevmediğin her an kendine lanet okuyorsun. Hava kızıllığını senden almış,kan kusuyor her tarafa. Mâra seni annen baban da mı sevmedi?Neden ipe sapa gelmez fikirlerin müptelası olmuşsun?Öldürdüler mi seni? Sen yaşa Mâra.

[soulthom]

Jésus représente la captation du Bien par Mâra…

Son ultime recours par un détour… par l’évidence, mais il se réclame de la pitié, c’est à dire d’un mouvement du haut vers le bas finalement.

C’est très subtil pour deux raisons :…

Oui d’un côté on est généreux avec le pauvre, qui est donc fondamentalement en faute… Le mal est donc le bien et vice-versa (1) ; et Il ne faut pas dire, mais sous-tendre.

D’un autre le “de toute façon tu gagneras dix fois ce que tu as donné” (ou quelque chose comme ça) joue un rôle déterminant pour convaincre tout en se faisant passer pour une remarque d’ordre secondaire…moyen habile !

Au fond tout chez Jésus tend vers un renforcement de l’intéressement, mais par un détour, chose qui apparaît de toutes sortes de manières dans le Nouveau Testament.

Est-ce l’incarnation du mal ?

Non car tout l’est potentiellement, il n’exprime que ce à quoi on est nécessairement mêlé en apparence, en quoi consiste le Samsara, une chose complexe et tompeuse, contradictoire, faite pour qu’on s’y perde… parfois délicieusement !

L’ego est en question…

Oui, sous toutes ses formes apparemment contradictoires ! L’histoire du bien et « le » bien entretiennent un rapport complexe et contradictoire, tout est plus ternaire que réellement binaire (2), ce que refusent de comprendre les chrétiens croyants, ainsi que soi-disant athées (qui ne comprennent pas que “ne pas croire” revient au même que “croire” sur le plan de la représentation)…

(1) Je ne dis pas que c’est « mal » d’être riche, il s’agit là d’un jeu symbolique bien sûr…

(2) Pas juste un mélange plus ou moins sophistiqué des deux comme le voudrait “le” bon sens, “bon sens” qui commence en un certain point de complexité et non dans des propositions élémentaires comme on pourrait le croire trompeusement.

[wehuzunngeldi]

bilmemek bilmekten iyidir düşünmeden yaşayalım mâra günü ve saatleri ne yapacaksın senelerin bile ehemmiyeti yoktur seni ne tanıdığım günleri hatırlarım ne seneleri yalnız seni hatırlarım ki benim gibi bir insansın tanımamak tanımaktan iyidir seni bir kere tanıdıktan sonra yaşamak acısını da tanıdım bu acıyı beraber tadalım mâra başım omuzunda iken sayıkladığıma bakma beni istediğin yere götür ikimiz de ne uykudayız ne uyanık.

[nununiverse]

big-earth-witness-mudra-strong-buddha-hand-shakyamuni L’une des plus célèbres images de l’iconographie bouddhique représente le Bouddha historique remerciant la terre de l’avoir secouru dans sa lutte contre le démon Mâra (Toucher la terre du Bouddha. Marc Ballanfat) https://books.openedition.org/enc/12554

[whitestreetcat]

ibucold c al mâra, işe yarıyor.

Biliyorum. Günde 3 defa alıyorum birkaç gündür. İyi gelmedi. Aynıyım.

[atestenbirok]

Bilmemek bilmekten iyidir,

düşünmeden yaşayalım Mâra, günü ve saatleri ne yapacaksın Senelerin bile ehemmiyeti yoktur.

Seni ne tanıdığım günleri hatırlarım ne seneleri yalnız seni hatırlarım ki benim gibi bir insansın.

Tanımamak tanımaktan iyidir, seni bir kere tanıdıktan sonra yaşamak acısını da tanıdım.

Bu acıyı beraber tadalım Mâra. Başım omzunda iken sayıkladığıma bakma beni istediğin yere götür.

İkimiz de ne uykudayız, ne uyanık.

Asaf Hâlet Çelebi

[masumcetin]

MÂRA

bilmemek bilmekten iyidir düşünmeden yaşayalım                                     mâra, günü ve saatleri ne yapacaksın? senelerin bile ehemmiyeti yoktur. seni ne tanıdığım günleri hatırlarım,                                       ne seneleri, yalnız seni hatırlarım             ki benim gibi bir insansın.

tanımamak tanımaktan iyidir, seni bir kere tanıdıktan sonra yaşamak acısını da tanıdım bu acıyı beraber tadalım                                      mâra.

başım omzunda iken sayıkladığıma bakma, beni istediğin yere götür. ikimiz de ne uykudayız,                           ne uyanık...

Asaf Hâlet Çelebi, Bütün Şiirleri s.28 “MÂRA” [Everest Yay. 3.Baskı) Fotoğraflar: Luchino Visconti’nin 1957 yapımı, “Le Notti Bianche” (Beyaz Geceler) filminden, ( Maria Schell & Marcello Mastroianni).

[huzunlupalyacocuk]

Mâra başım omzunda iken sayıkladığıma bakma beni istediğin yere götür ikimiz de ne uykudayız ne uyanık...     Asaf Halet Çelebi

[aykoza]

dostlar,

asaf halet doğdu ve ölümü tattı.

bilmemek bilmekten iyidir

düşünmeden yaşayalım

mâra

günü ve saatleri ne yapacaksın

senelerin bile ehemmiyeti yoktur

seni ne tanıdığım günleri hatırlarım

ne seneleri

yalnız seni hatırlarım

ki benim gibi bir insansın

tanımamak tanımaktan iyidir

seni bir kere tanıdıktan sonra

yaşamak acısını da tanıdım

bu acıyı beraber tadalım

mâra

başım omzunda iken sayıkladığıma bakma

beni istedigin yere götür

ikimiz de ne uykudayız

ne uyanık

[sebebiteliff]

Bilmemek bilmekten iyidir, düşünmeden yaşayalım Mâra,

günü ve saatleri ne yapacaksın

Senelerin bile ehemmiyeti yoktur.

Seni ne tanıdığım günleri hatırlarım ne seneleri

yalnız seni hatırlarım ki benim gibi bir insansın.

Tanımamak tanımaktan iyidir,

seni bir kere tanıdıktan sonra yaşamak acısını da tanıdım.

Bu acıyı beraber tadalım Mâra.

Başım omzunda iken sayıkladığıma bakma beni istediğin yere götür.

İkimiz de ne uykudayız, ne uyanık.

Asaf Hâlet Çelebi

[sevgilime1kefen]

'bilmemek bilmekten iyidir

düşünmeden yaşayalım

mâra'

[soulthom]

Leur bêtise était devenue tellement grande qu’ils avaient le sentiment quelque peu justifié de ne plus pouvoir que s’y enfoncer de plus en plus. Il le savait. Ilelles avait perdu : Il ne croirait plus dans ses mises en scènes et autres mensonges indéfinis, par omission surtout. Ilelles le savait. Le masque des bons sentiments et d’une morale authentique par paradoxes interposés était devenu superflu et sa vengeance serait dès lors infinie. Ilelles savait qu’il n’avait plus la moindre légitimité dans le jugement, étant l’hypocrisie même, la faute même. Ilelles ne pouvait plus faire croire dans un personnage ou un autre car il n’avait même pas su maintenir une vraisemblance en l’un ou en l’autre ni en l’un contre l’autre. Ilelles ne pouvait surtout plus faire croire dans son amour de la sagesse, car maintenant qu’Il était libéré, Il ne pouvait plus que voir le mensonge. Sous l’emprise d’une haine infinie Ilelles ne pouvait plus jouer un seul personnage bien choisi correctement jusqu’au bout. Mâra avait échoué avec ses différents masques divins ou d’amour et il apparaissait désormais pour ce qu’il était… ni sa horde de faux naïfs ni ses jadis irrésistibles danaïdes ni son faux sérieux n’avaient plus d’emprise désormais. Cela lui était insupportable.

Si son désespoir était bien réel, malheureusement il n’en pouvait pas moins ne rester bon qu’un temps, pour tromper, trompé lui-même indéfiniment par l’apparence qu’il se donnait dans l’espoir de recréer de l’attachement. Jamais il ne parvenait à comprendre ni à admettre la liberté, indéfiniment surpris par celle-ci et ses multiples formes et moments…

[wehuzunngeldi]

bilmemek bilmekten iyidir düşünmeden yaşayalım mâra günü ve saatleri ne yapacaksın senelerin bile ehemmiyeti yoktur

seni ne tanıdığım günleri hatırlarım ne seneleri

yalnız seni hatırlarım ki benim gibi bir insansın

[sitareblog]

Geçen sene bir hocamız evlilikten mevzu açılınca eşinden bahisle demiş idi :

"Biz onunla bezm-i elesten beri tanışığız.

Ben onun yüzünün dökülüşünden, neye üzüldüğünü anlarım."

Ne güzel şiirleşmişti o dem cümlesi...

Bir insanı canının canı bilmek böyle bir şey olsa gerek. Yüzünün dökülüşünden de, mütebessüm çehresinden de yeksiz, şüphesiz ; sözsüz, sazsız anlarsın..

Ki sevgi zaten hangi yüreğe girmiştir de orayı ıslah eylememiş, uhrevi bir güzellik filizlendirmemiş, elest bezmini tedai ettirmemiştir?

*

Fonda Furkan Özdemir'in seslendirdiği şiir Asaf Halet Çelebi'ye ait.

" tanımamak tanımaktan iyidir

seni bir kere tanıdıktan sonra

yaşamak acısını da tanıdım

bu acıyı beraber tadalım

mâra" diyor..

[hazanhanfendisi]

ben geldim ve bir şiir bırakmak istedim. "mâra | asaf hâlet çelebi" umarım beğenirsin 🍓

Teşekkür ederim çilek çiçeği 🌸🍓

[pi-no]

Bu dünyanın misali muazzam şara benzer Veli bizim ömrümüz bir tez pazara benzer

Bu şehrin hayalleri türlü türlü halleri Aldatmış gafilleri cazu ayyara benzer

Evvel gönül alması hublara nisbet eder Âhır yüz döndürmesi acuz mekkâra benzer

Bu şehrin evvel yadı şehd ü şekerden şirin Âhır acısını gör şol zehr-i mâra benzer

Bu şarda hayal çoktur hadd ü şümarı yoktur Bu hayale aldanan otlar davara benzer

Bu şardan üç yol çıkar biri cennet biri nâr Birisinin arzusu kasdı dîdara benzer

Her kim kendözün bildi bu şehre sultan oldu Kendözünü bilmiyen misl-i hımara benzer

Kaygusuz Abdal gördü valih ü hayran oldu Veli demi aşk ille evvel bahara benzer

Kaygusuz Abdal ~Bu Dünyanın Misali Muazzam