ben sandım
7 notes
·
View notes
bu aralar öyle sinirim bozuk ki dürüm yaptırmaya indim az önce iki kelimeyi bir araya getirip sipariş veremedim adamlar anlamaya falan çalıştı bakıyolar suratıma
2 notes
·
View notes
Ben bir türlü matematik çalışamıyorum
2 notes
·
View notes
toparlanıyor muyum dağılıyor muyum bilmiyorum ama çabalıyorum sürekli
590 notes
·
View notes
toparlanıyor muyum, dağılıyor muyum bilmiyorum ama çabalıyorum bir şeyler için
629 notes
·
View notes
Bir şey var adını koyamadığım, kırılmaktan öte, parçalanmak gibi. toplamaya çalıştıkça, dağılıyor. dağılıyorum, bir şeyler var, halledemiyorum.
228 notes
·
View notes
"ben de insanım" diye bağırmak istedim. "ben de insanım ve benim de duygularım var. robot gibi görünüyorum, biliyorum ama değilim. yemin ederim değilim. şurada bir nokta var, her bir sözünüz oraya çarpıp dağılıyor. beni de dağıtıyor. ben de insanım, benim de kalbim var. benim de şımarma hakkım var, yok mu? bir kez de ben şımaramaz mıyım?" diye bas bas bağırmak istedim.
275 notes
·
View notes
ıssız bölgede filizlendirdiğin kır çiçeklerinin arasında varoluşumun portresi için poz verdiğimde, şakaklarımın kıvrılmasına zar zor razı oldum. yüzümde sert doktrinin içerdiği bir güzellik arzusunun denizindeyim. ağzım göze çarpıyor, ama kulaklarım görünüyor. tanrı korkusu bir zincir gibi yüzümü çevreliyor. karanlık gözlerinde bir bahçe görmeseydim üzücü bir portre olurdu diye uzaklara dalarken, her şey birer birer dağılıyor. ben yardım isteyemiyorum. ağlayıp içimi dökemiyorum. iyiymişim gibi davranıyorum. disforik ruh hâlim beni ele geçiriyor. göğsümü açmak ve tüm çöküşleri göstermek istiyorum. damarlarımın çizgilerini işaretleyen kusurları göğe uzanıyor. yıldızların gökyüzüne ait olduğu kadar ben de kaosa aitim. boğazımda alkol, sol elimde çakmağımla bitiş çizgimdeyim. yük omuzlarıma değil, omurgama binmeye başladı. kemiklerim artık dünyanın bana yüklediği ağırlığı taşıyamaz hâle geldi. kelimelerin yokluğunda sessizlikle oynuyorum. aklımı karıştıran her varoluşsal krizle ölmek istemiyorum. bazen birkaç günlüğüne kendimden çıkmak, enkazın ötesinde bir şeyler görmeyi düşlüyorum. kaotik gecelerin ortasında yapayalnızlığın sahnesi olmaktan yorulduğumun farkındayım. derimi yüzmek, bu işe yaramaz bedenden kurtulmak istiyorum. belki sürekli bir uçuruma düşme hissini atlatabilirim. kendimi biliyorum. bi’ çöküşün eşiğindeyim. iliklerime kadar işlediğin çiçeklere ve şiirlere kapılsam da, seni kendime çekip birlikte uçurumdan düşmek istemiyorum. beni kurtarmak zorunda değilsin. çünkü ben kimsenin denizinde çığlık atan kazazede değilim. bazı insanlar için zaten bir kasırga gibiydim. kırılgan gövdemin okyanusunda, şeytanlar derimin altında sakince yürüyor. ben duygusal felaketlerin hesaplanamaz bir hatasıyım. sessizliğime dalmaya çalışıyorum, ama kafamdaki sesler umutsuzca boşluk diye bağırıyor. gecenin karanlığı, ruhumun karanlığına karışıyor. bedenimin bilinmezliğine batmış bir varoluş yaşıyorum. gerçeklik beni içerisine çekiyor. düşüncelerimde, cehennemin senfonisiyle dans ediyorum. ruhum, bedenime hapsolmuş bir kuş gibiydi. bulunduğu hapishaneye alıştı.
137 notes
·
View notes
“bir şey var, adını koyamadığım. kırılmaktan öte, parçalanmak gibi. toplamaya çalıştıkça dağılıyor, dağılıyorum. bir şey var, halledemiyorum...”
83 notes
·
View notes
Bir şey var, adını koyamadığım. Kırılmaktan öte, parçalanmak gibi. Toplamaya çalıştıkça dağılıyor... Dağılıyorum. Birşey var, halledemiyorum.
101 notes
·
View notes
toparlanıyor muyum dağılıyor muyum bilmiyorum ama çabalıyorum sürekli
63 notes
·
View notes
Bir şey var adını koyamadığım, kırılmaktan öte, parçalanmak gibi. toplamaya çalıştıkça, dağılıyor. dağılıyorum,bir şeyler var, halledemiyorum.
turgut uyar.
73 notes
·
View notes
yeni kararlar alındı
1 note
·
View note
Toparlanıyor muyum dağılıyor muyum bilmiyorum ama çabalıyorum sürekli
38 notes
·
View notes
Bir şey var adını koyamadığım,
Kırılmaktan öte, parçalanmak gibi.
Toplamaya çalıştıkça, dağılıyor.
Dağılıyorum,
Bir şey var, halledemiyorum.
-Turgut Uyar
32 notes
·
View notes
bir şey var, adını koyamadığım. kırılmaktan öte, parçalanmak gibi. toplamaya çalıştıkça dağılıyor, dağılıyorum. bir şeyler var, halledemiyorum.
46 notes
·
View notes