#erkeksi konuşma

[yankimesta-blog]

İlgi beni çok daraltıyo çünkü ilgilenirken ki amaçları sevgili olmak seks yapmak ya da neyse hoşuma gitmeyen şeyler

anlattığım çizdiğim şey oynadığım oyunla ilgilenilsin istiyorum

annem demişti bana görüntüsüz içerik üret filtre falan kullanınca salak gözüküyorsun demişti ve saçma anlamında değil salak anlamında zeki olduğunu bi işler başarabileceğini yaratıcı olduğunu beyninin olduğunu farkedemiyorlar anlamında

bunlara bi savaşım var

güzel kadınların salak olduğunu varsaymak nasıl bi mantık ya

makyaj falan yapmıyorum zaten beni güzel görün diye uğraşmıyorum

yayından önce ne giysem diye bakıp bol bi tshirt giymeyi seçtim yine aynısı yaşandı tshört giymek beni çirkinleştirmiyo seksiliğimi azalmıyo özellikle bıyık çizer göbeğime yastık koyar saçımı kötü yapıp göz altlarımı morlaştırcak beni erkeksi gösterecek makyaj yapsam somurtsam belki

bıktım

bundan bahsetmek yakınmak istemiyorum dedim

silip hayatıma devam edebilirim

çözüm üretmek istiyorum

hiç yüzümü paylaşmadan bi instagram hesabı yönetiyordum fena gitmiyordu

buna dönmek beni özgür kılar mı?

ben seksi bi kadınım seksi seviyorum

rastgele insanların seksi olduğumu düşünmesi umrum dışı bana bunu söylemeleri benden bişi umup beni stalklamaları bana küfür içeren buluşalım mı diyen ayıp konuşma içerek şeyler atmaları iğrenç

kimse bunu haketmez

kendimi bunu daha az hakeden birine dönüştürmeye çalışıyordum

yanlış yaklaşım

p0rno sitelerindeki yorumlar yüzün ne kdar güzelken

instada askılı giymiş kızın altında kalktı yazmaları kadınlara açılmış savaştandır

buna ergen çocuklar farkında olmadan cool gözükmek için katılıyorlar

savaşa savaşla çözüm üretemezsin güzelim sessize al

az görülmeyi para kazanmamayı göze al inzivaya çekil

still do your thing

bazen eteğini giy danset

bazen oyun yayını aç

bazen meme çiz paylaş

bazen görsel sanatlar dene

istediğinle flört et

hoşuna gitmeyenlere hoşuma gitmiyorsun demeyi kes

engelle gerekirse mental olarak gerekirse gerçekten ulaşamayacakları şekilde

internet desperate insan dolu

desperatelık karakter özelliği değildir belki uzun süre öyleysen karakterin olabilir

ama nasıl sen arada flört sitelerine giriyor ve o senin en desperate halin oluyorsa internette chatlerde dolanıp negatiflik yayan bu kişilerin durumu aşırı desperate

sen bişiyi sevmedim dediğinde seni saatlerce izleyip seni rahatsız etmeye adıyo kendini

daha iyi yapacak hiç bir şeyi yok

kimse ciddiye almamış onu daha önce

sen bunu sevmedim dedin diye aşık zannediyo seni ona , litterally.

deme.

umursamamayı seç.

kendini korumaya al fiyatı daha da arttır ve do ur thing.

[taksimtravesti]

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir - peki ya gay sesi?

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir – peki ya gay sesi?

Insanların seslerine sempati veya antipati duyuyoruz… Görmekten bahsetmiyorum… İç güdüsel bir tepkimedir sese duyduğumuz sempati veya antipati. Ses ve görüntü kişileri tamamlayan iki ayrılmaz bütün. Ve günlük hayatta veya özellikle de cinsel hayatta kişinin ses tonunun bile ilişkiler üzerinde olumlu olumsuz etkileri vardır. Ancak günlük hayatta çoğunlukla nötr davranır veya kulak ardı ederiz. …

[gayarkadasliksiteleri]

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir - peki ya gay sesi?

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir – peki ya gay sesi?

Insanların seslerine sempati veya antipati duyuyoruz… Görmekten bahsetmiyorum… İç güdüsel bir tepkimedir sese duyduğumuz sempati veya antipati. Ses ve görüntü kişileri tamamlayan iki ayrılmaz bütün. Ve günlük hayatta veya özellikle de cinsel hayatta kişinin ses tonunun bile ilişkiler üzerinde olumlu olumsuz etkileri vardır. Ancak günlük hayatta çoğunlukla nötr davranır veya kulak ardı ederiz. …

[gaydatingturkey]

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir - peki ya gay sesi?

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir – peki ya gay sesi?

Insanların seslerine sempati veya antipati duyuyoruz… Görmekten bahsetmiyorum… İç güdüsel bir tepkimedir sese duyduğumuz sempati veya antipati. Ses ve görüntü kişileri tamamlayan iki ayrılmaz bütün. Ve günlük hayatta veya özellikle de cinsel hayatta kişinin ses tonunun bile ilişkiler üzerinde olumlu olumsuz etkileri vardır. Ancak günlük hayatta çoğunlukla nötr davranır veya kulak ardı ederiz. …

[istanbulgaysohbet]

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir - peki ya gay sesi?

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir – peki ya gay sesi?

Insanların seslerine sempati veya antipati duyuyoruz… Görmekten bahsetmiyorum… İç güdüsel bir tepkimedir sese duyduğumuz sempati veya antipati. Ses ve görüntü kişileri tamamlayan iki ayrılmaz bütün. Ve günlük hayatta veya özellikle de cinsel hayatta kişinin ses tonunun bile ilişkiler üzerinde olumlu olumsuz etkileri vardır. Ancak günlük hayatta çoğunlukla nötr davranır veya kulak ardı ederiz. …

[gay-sohbet]

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir - peki ya gay sesi?

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir – peki ya gay sesi?

Insanların seslerine sempati veya antipati duyuyoruz… Görmekten bahsetmiyorum… İç güdüsel bir tepkimedir sese duyduğumuz sempati veya antipati. Ses ve görüntü kişileri tamamlayan iki ayrılmaz bütün. Ve günlük hayatta veya özellikle de cinsel hayatta kişinin ses tonunun bile ilişkiler üzerinde olumlu olumsuz etkileri vardır. Ancak günlük hayatta çoğunlukla nötr davranır veya kulak ardı ederiz. …

[sephmccauleys]

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir - peki ya gay sesi?

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir – peki ya gay sesi?

Insanların seslerine sempati veya antipati duyuyoruz… Görmekten bahsetmiyorum… İç güdüsel bir tepkimedir sese duyduğumuz sempati veya antipati. Ses ve görüntü kişileri tamamlayan iki ayrılmaz bütün. Ve günlük hayatta veya özellikle de cinsel hayatta kişinin ses tonunun bile ilişkiler üzerinde olumlu olumsuz etkileri vardır. Ancak günlük hayatta çoğunlukla nötr davranır veya kulak ardı ederiz. …

[slowandangry]

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir - peki ya gay sesi?

Seslendirme sempatik veya antipatik olabilir – peki ya gay sesi?

Insanların seslerine sempati veya antipati duyuyoruz… Görmekten bahsetmiyorum… İç güdüsel bir tepkimedir sese duyduğumuz sempati veya antipati. Ses ve görüntü kişileri tamamlayan iki ayrılmaz bütün. Ve günlük hayatta veya özellikle de cinsel hayatta kişinin ses tonunun bile ilişkiler üzerinde olumlu olumsuz etkileri vardır. Ancak günlük hayatta çoğunlukla nötr davranır veya kulak ardı ederiz. …

[olumsuzsozler]

Son birkaç yüzyılın iyileştirici yürüyüşü, her çağın kâfirleri tarafından başlatılmış olsa da, bir yüzyılın dindarları tarafından kafir olarak kınanan ve zulmedilen erkeklerin ve kadınların, sonraki nesillerin dindarları tarafından sık sık aziz olarak iddia edildiğini kabul ediyorum. 

Charles Bradlaugh

╚► Sözler Gif:

Charles Bradlaugh Sözleri: (1833 -1891)

Ateizmin sade bir toplum formu.   Charles Bradlaugh

Özgürlüğün baş düşmanı teolojidir.  Charles Bradlaugh

Kafir kelimesi bir şeref terimi olmalı.  Charles Bradlaugh

Ateizm Tanrısızdır. Tanrı olduğunu iddia etmez.  Charles Bradlaugh

İtiraz edeceğim bir mahkeme var: kamuoyu mahkemesi.  Charles Bradlaugh

Ateist, Tanrısız, insanlığa sempati, sevgi, umut, çaba, yardım için bekliyorum. Charles Bradlaugh

Ayık düşünceye ne yazık ki müdahale ediyorlar ve beyninizle Şeytan'ı oynuyorlar.   Charles Bradlaugh

İstismar bir gün içinde ölür, ancak inkar halkın hayatını öldürür ve yarışın ümitlerini sarar. Charles Bradlaugh

‘Tanrı' sözcüğü benim için, herhangi bir berrak ya da belirgin olumlama taşımayan bir sestir.  Charles Bradlaugh

İfade özgürlüğünü reddetmekten çok, ifade özgürlüğünü bin kat kötüye kullanmak daha iyidir. Charles Bradlaugh

Bu bedenimin olabildiğince ucuza gömülmesi ve cenazemde konuşma yapılmasına izin verilmemesi.  Charles Bradlaugh

Ateist, "Tanrı yoktur," demez; "Tanrı derken ne kastettiğinizi anlamıyorum. Bende Tanrı diye bir fikir yok.  Charles Bradlaugh

İfade özgürlüğü olmadan Gerçeğin aranması mümkün değildir; ifade özgürlüğü olmadan Gerçeğin keşfi yararlı değildir. Charles Bradlaugh  

İfade özgürlüğü olmadan ilerleme kontrol edilir ve uluslar artık geleceğin insan için taşıdığı asil yaşama doğru ilerleyemez.  Charles Bradlaugh

Herhangi biri için özel bir şeref talep ediliyorsa, o zaman sapkınlık onu insan türünün en gerçek hizmetkarı olarak görmelidir. Charles Bradlaugh

Siz Hıristiyanları takip edemem; Ben ayaklarımın üzerinde yürürken, sen hayatını dizlerinin üzerinde sürünmeye çalışıyorsun.  Charles Bradlaugh

Tanrı'nın kendilerine ödüllendirdiği hayattaki çok şeyden memnun olmanın, sefillerin ve sefillerin görevi olduğu inancını azaltmak bir kazanç değil mi?  Charles Bradlaugh

Muhtemelen atlamak için iyi nedenleri vardı. Kafir bir zihin, bir elçiyi yarı denizlerde şaka yapabilir ve kafasını suyun üzerinde tutamayan havarili bir bekçiyle alay edebilir.  Charles Bradlaugh

"Tanrı" yı inkar etmiyorum, çünkü bu kelime bana hiçbir fikir vermiyor ve bana belirgin bir onaylama sunmayan ve sözde onaylayanın anlayışı olmayan şeyleri inkar edemem.  Charles Bradlaugh

Hiçbir din, hiçbir insan tarafından aniden reddedilmez; yavaş yavaş büyümüştür. Hiç kimse bir dinin öldüğünü görmez; Ölü dinler, ölü diller ve modası geçmiş gelenekler gibidir.  Charles Bradlaugh

Ben iftiraya uğradığımda, hiçbir şey fark etmezsem, dünya iftiraya inanır. Eğer dava açarsam, imtiyaz için yaklaşık yüz sterlinlik bir bedel ödemem ve ülkenin bildiği en küçük parayı tazmin etmem gerekiyor. Charles Bradlaugh

En bağnazlar dışında herhangi biri, sonsuz eziyetin insan ailesinin büyük çoğunluğunun muhtemel kaderi olduğuna dair korkunç öğretiye inanmamayı insanlığa kesin bir kazanç olmadığını iddia edecek mi?  Charles Bradlaugh

Ateistler şimdi insanlara ahlaklı olmayı öğretirlerdi, çünkü Tanrı yavaş yavaş bir teşvik ödülü olarak sunduğundan değil, erdemli eylemin kendisi anında iyilik yapana ve onu çevreleyen çevreye sigortalandığı için.  Charles Bradlaugh

Tanrı olan Dört İncil'in İsa'sı çarmıhta haykırdı Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin? Tanrı kendini terk edemez, İsa Tanrı'nın kendisiydi. Yine de Tanrı İsa'yı terk etti ve İsa neden terk edildiğini öğrenmek için haykırdı.   Charles Bradlaugh

İsa'nın öğretilerinde ona birinci derecede yer verdiği erdemlerin başında ruh yoksulluğu mudur? Hatta bir erdem mi? Kesinlikle hayır. Ruhun erkeksi, ruhun dürüstlüğü, haklı amacın doluluğu, bunlar erdemlerdir; ruh yoksulluğu bir suçtur.  Charles Bradlaugh

Son birkaç yüzyılın iyileştirici yürüyüşü, her çağın kâfirleri tarafından başlatılmış olsa da, bir yüzyılın dindarları tarafından kafir olarak kınanan ve zulmedilen erkeklerin ve kadınların, sonraki nesillerin dindarları tarafından sık sık aziz olarak iddia edildiğini kabul ediyorum.  Charles Bradlaugh

………………………………………  ╚► Twitter: https://twitter.com/pusula1sozler ╚► Pinterest: https://tr.pinterest.com/szler/ ╚► Site arşiv: https://pusulasozler.tr.gg/ ╚► Sözler Gif: https://i.ibb.co/DQmpqWV/Charles-Bradlaugh-S-zleri.gif ……………………………………    

[vuruncaherseycalisir]

melisa konuşma tarzımın çok itici ve erkeksi olduğunu düşünüyorum ne yapabilirim sence

Diksiyon dersi alabilirsin hazır evdeyken online olarak araştır mesela bu süreci iyi değerlendirirsen büyük bir gelişim sağlarsın bir de adım Melissa ya artık Melisa demeyin bana bozuluyorum sklslsşps

[netbilge]

Feri Cansel kimdir? Feri Cansel Ölümü nasıl oldu?

Feri Cansel kimdir? Feri Cansel Ölümü nasıl oldu?

Feri Cansel kimdir? Feri Cansel Ölümü nasıl oldu? Feri Cansel, 7 Temmuz 1944’te dünyaya geldi. Kariyerine önce daha normal filmler ile başladı. Sinemanın seks filmleri furyasına girmesi ile birlikte erotik filmlerin aranan yüzü oldu. Erkeksi tavırları, küfrün eksik olmadığı konuşma tarzı ile dikkat çeker ve bu tarzı nedeniyle Kasımpaşalı Emmanuelle olarak adlandırılır. 2 Eylül 1983 günü…

[scenesafterscenes]

"Nüve hâli Mösyö Grimm'e ait olan bir gözlem bize, dilin oluşumunda bireylerin fitratlarına ve yeterliklerine bağlı olarak değişen katkılarının izini gösterir. Bir dil ne kadar eskiyse dişil ve eril çekimler onda o kadar belirgindir; hiçbir şey bunu, bizim için açıklanamaz kalan ve ilk halkları cansız şeyler de dâhil olmak üzere bütün varlıklara bir cinsiyet tah sis etmeye götüren eğilimden daha iyi kanıtlamaz. Çağımızda şekillenmiş bir dil, erkeğin ya da kadının söz konusu ol duğu haller dışında cinsi silecek ve hatta artık onun üzerin de bile durmayacaktır: Bu bakımdan Ingilizce en üst basit leştirme seviyesine ulaşmıştır ve Fransızcanın da Lâtincedeki daha önemli mekanizmaları terk ettiği hâlde dişil ve eril özellikleri hâlå koruması şaşırtıcıdır. Mösyö Grimm bundan, dilin yaratılmasında kadınların, erkeklerinkinden farklı bir faaliyet gerçekleştirmekte kaldığı sonucunu çıkarır. Medeni yetin gitgide erkeklerinkine yaklaştırma eğiliminde olduğu kadınların yaşam tarzı, kökeninde tamamen ayn idi ve kadınların bir araya gelme şekli, erkeklerin entelektüel ilişki formu altında bir araya gelmelerinden çok farklıydı. Günü müzde birçok dilde, birinci tekil şahista cinsiyetle ilgili hiç bir iz taşımadığından, bir kadının konuşma tarzı bir erke ginkinden gramatikal açıdan ancak, kendinden bahseder ken kullandığı sıfatların ve ortaçların dişil olmasıyla farklılaşır. Ama kökeninde, bugün bazı Afrika ülkelerinde hålå olduğu gibi, farklılık daha keskin olsa gerekir. Erkeğin bir kadına hitap ederken veya kadınlar hakkında konuşurken özel çekimler kullanmak zorunda olduğuna inanması için, kadının kendi kullanımına bazı çekimler getirmekle başlaması gerekir. Keza eğer kadın ilk önce, diğerlerine kıyasla birtakım çekimleri tercihen kullandıysa ve kendisine hitap edenlere de bu çekimleri telkin ettiyse, bu, onun telaffuz alışkanlıklarına ve de kendi bakış açısından edinilen hislere daha uygun olduğundandır. Böylece, Hindu dramalarında, erkekler Sanskritçe konuşur, kadınlarsa Femprakritçe. Şayet a ve i bütün dillerde dişil karakterdeki ünlüler ise, bu şüphesiz ki a ve i ünlülerinin dişil telaffuza, o ya da ou erkeksi seslerinden daha uygun düşmesindendir. Manou'nun III. kitabının V. bölümünün 10. kısmının, kadınlara sadece hoş ve tatlılık ile anlam bağı olan isimler verilmesini tavsiye ettiğini açıklayan bir Hintli yorumcu, kadın isimlerinin özellikle de bol miktarda a sesi içerenler arasından seçilmesini salık verir."

Dilin Kökeni Üzerine, Ernest Renan

[53errewr-blog]

Aradığın aşkı bulamadıysan

Güzel, çekici ve dahası zekisiniz. Peki neden hala yalnızsınız? Hatayı hiç kendinizde aradınız mı? Uzun zamandır hayatınızda biri yoksa veya ilişkileriniz bir türlü uzun soluklu olmuyorsa, aşağıdaki ihtimallerden birinin sizde bulunup bulunmadığını düşünmeye ve olumlu adım atmaya ne dersiniz? Güzel, çekici ve dahası zekisiniz... Peki neden hala yalnızsınız? Hatayı hiç kendinizde aradınız mı? Uzun zamandır hayatınızda biri yoksa veya ilişkileriniz bir türlü uzun soluklu olmuyorsa, aşağıdaki ihtimallerden birinin sizde bulunup bulunmadığını düşünmeye ve olumlu adım atmaya ne dersiniz? Geçmişte Yaşanan Kötü Deneyimler Belki geçmişte yaşadığınız olumsuz olaylardan dolayı; ya da deneyip deneyip istediğiniz mutluluğu bulamamış olmanızdan dolayı yitirmiş olabileceğiniz umudunuz da yalnızlığınızın önemli sebeplerinden biri olabilir. Şunu düşünün: bu hayatta herşey pozitif ilerleseydi, yaşamanın ne gibi bir heyecanı olurdu? Ağlamak, üzülmek gibi kelimeler var olduğuna ve bir anlama sahip olduklarına göre; bunları yaşamanın da bir anlamı var demektir. Hayalkırıklıkları yaşanmadığı sürece bazı şeylerden ders almak ve daha güzelini yaşamak imkansız. Bunları hiçbir zaman unutmayın ve umudunuzu asla kaybetmeyin! Pes etmeyin ve kendinizi yalnızlığa mahkum etmeyin. Fazlaca Arkadaş Gibisiniz Nasıl ki birçok kadın karşısında hafif maço bir erkek görmekten hoşlanır; aynı şekilde erkekler de karşılarındaki kadının dişiliğini görmekten etkilenir. O yüzden neden yalnız olduğunuzu bulmaya çalışmadan önce durup bir geçmişe dönün. Daha önceki ilişkilerinizde şunları yapıyor muydunuz? Sevgilinize eski ilişkilerinizden bahsetmek, onun eski ilişkilerini dinleyip bir dost gibi yorum yapmak, onunla erkek muhabbeti yapıp 'kanka' moduna bürünmek, vs... Bu davranışlar ilişkinizi aşk boyutundan çıkarıp dostluk boyutuna sokacak ve her şeyi bitirecektir. Elbette ilişkinizin temelinde dostluk da olacak; ama bu dostluğu 'erkeksi' tavırlar yerine dişiliğinizi koruyacak şekilde kurmanızı tavsiye ederiz. Sevgilinizin Aradığınız İnsan Olmadığını mı Düşünüyorsunuz? Burada iki ihtimal olabilir. Birincisi; yaşadığınız bazı tatsız deneyimlerden dolayı karşı cinsten ve ilişkiden soğumuş olmanız... İkincisi ise kendinizi fazla üstün, karşı cinsi ise fazla aşağıda görmeniz ve bir arada olmak için hiçbir çaba harcamamanız... Birinci durumda yapmanız gereken her zaman geçmişi geçmişte bırakıp, yaşananlardan elbette ders almış şekilde, yepyeni bir sayfa açmanız. Unutmayın, geçmişinizdeki bir ilişkide yaşadıklarınızı bir sonraki sevgiliniz aynen uygulayacak diye bir şey yok. Siz dersinizi aldığınız müddetçe, bir sonraki ilişkiniz çok daha sağlıklı ilerleyecektir zaten. Eğer durum ikincisi gibiyse, bu kadar yukarıdan bakmamanızı tavsiye ederiz ve hatırlatırız: Nerede yaşarsanız yaşayın, hayata nasıl bakarsanız bakın sizin de bir ruh eşiniz var ve sizi bir yerlerde sizi beklemekte.. Erkeklere İtici Gelen Davranışlarınız mı Var? İtici davranışlar neler mi? Erkeksavar diyebileceğimiz bu davranışlar sürekli çocuk gibi konuşma, evi baştan aşağı pembeyle dekore etmeye çalışma, onu sevmediği tarzda müzik yapan sanatçıların konserlerine götürmek için çabalama, aile albümleri hazırlayıp çocuk baskısı yapma olabilir... Veya daha gerçekçi baktığımızda sürekli nerede ne yaptığını sormak, sıkça onu sevdiğiniz söylemek veya mesaj atmak, aşırı kıskançlık yapmak, ona sürekli eski defterleri açtırmak, bazı konularda baskı yapmak... Siz siz olun bu tip davranışlarınız varsa onlardan kurtulmaya bakın!

[dream-story-time]

game of thrones gibi, harry potter gibi, hunger games gibi, hatta scrubs gibi ve hatta hatta asmalı konak gibi uzun metrajlı rüya gördüm.

rüyanın en başında bir kabile (bunlar biraz Hollywood tarzı arap gibiler. sorry racism:/) başka bir kabileye saldıryor (bunlar  Dothraki ya da türk gibiler ama giysililer). kaçan kabile ormana doğru kaçıyor ve ormanın derinliklerine doğru, ağaçların baya sıklaştığı kısma doğru gidiyorlar. kovalayan kabile tabi bu ormana yabancı olduğu için ilk kabile kadar hızlı ilerleyemiyorlar. en sonunda büyülü bir göle geliyorlar. gölün ortasındaki saray gibi ya da eski zamaların şehirleri gibi, lake town gibi yere yüzerek gidiyor. diğer kabile suya giremiyor. (en azından buraya kadarını gördüm, gerisi spekülasyona açık) bu rüyanın sonradan rüya içinde rüya olduğunu anladım. bu küçük kızın rüyası idi.

rüyanın devamı daha ziyade world building ve 1. act gibiydi. (baya world building’e eğilen bir rüya idi.)

bir halk ya da kabile var, bunlar biraz ilkçağ ortaçağ zamanı gibi ama avrupa değil (nalet olsun eurocentrism). bir ormanın yakınında yarı-yerleşik bir hayat sürüyorlar. bu halkın bir lideri var. esmer, kavruk tenli ve baya yakışıklı (khal drogo?). karısı da esmer ve baya baya güzel bir kadın. rüyada ben bu kadının kankisiyim ya da en büyük kızlarıyım. Öyle bir 3rd party observer gibi. 

bunların 5 tane çocukları var. isimlerini duymadım ama soy isimleri bambi.  bu ailenin sanırım sondan bir büyük çocuğu, aşırı sevimli ve zeki bir kız çocuğu bir sonraki lider olarak seçilmiş. seçilmiş dediğim burda ruhani gibi büyülü gibi bir durumlar var. çocuk rüyasında sorunlara çözümler üretiyor. oradan anlıyoruz sıradaki liderin o olduğunu. çocuğun rüyasında, bir diğer halk/kabile bizimkilere saldırıyor. bu nedenle diğer kabile gelmeden bizim kabile ormanın derinliklerine doğru ilerliyorlar. ve orada mükemmel bir göl buluyorlar (ya da bunu küçük kız yaratıyor, ya da ruhani başka bir güç yaratıyor.) bizim kabile de bu gölün üzerine bir şehir kuruyor. çünkü diğer kabile çölde yaşıyor ve yüzme bilmiyorlarmış. ya da en azından öyle ormanlık ve sulak bir bölgede savaş kazanma şansları daha azmış.

kızın rüyası üzerine baba (lider adam --kıral adam) gerçekten böyle bir tehdit var mı, ve gerçekten ormanın derinliklerine doğru göç etmeleri mantıklı mı diye düşünmüyor, çünkü büyü olm bu sor-gu-la-ma-ya-cak-sın. hemen adamlarını alıp hazırlıklara başlıyor.

ama babadan önce annenin tepkisine bakalım. lider adamdan önce lider olan aslında bir kadınmış, bu yüzden kızının sonraki lider olması anneyi şaşırtmıyor. ama aynı aileden üst üste iki tane lider çıkması pek alışılagelmiş bir durum değil. bu toplum/halk/kabile (artık ne boksa) baya eşitlikçi bir toplum, o yüzden lider olmanın aslında pek bi getirisi yok, o yüzden kimse karşı çıkmaz aslında diye akıl yürütüyor, AMA o sırada çocukların da kaldığı yatak odasına giriyoruz. (sanırım anne baba da burada kalıyor ama o zaman beş çocuğu nasıl yaptınız lo, burada sadece 1 yatak var) odanın ortasında kocaman bir yatak var. tüm çocuklar biz odaya girdiğimizde yatağın üstünde en küçük kardeşleriyle (bebek) oynuyorlar. sonra ikinci kardeş (büyülü olan) büyükçe musluk gibi bir şeyi açıyor ve oradan akan su odayı doldurmaya başlıyor. biraz bu ispanyadaki saraylarda falan olan tarzda düşünelim. çocuklar çığlık çığlığa suya atlıyor. ben de atlıyorum ve orada fark ediyorum ki büyülü kardeş baya iyi yüzüyor ve hatta suyun altında nefes alabiliyor hatta suyu mu kontrol edebiliyor nedir, su baya hızlı akmaya başlıyor. diğer kardeşlerini de ellerinden tutuyor ve hep gülümsüyor, kız çok tatlı. (bu arada lilo & stich’teki lilo’ya benziyor kız ama ondan daha baya zayıf)

buradan anlıyoruz ki, bu kız diğer kabile saldırırsa falan suyla bi büyüler bişiler yapıp kabilesini kurtarabilecek. ama buradan şunu da anlıyoruz, bunların kaldığı oda baya havuzlu, duvarlar falan da altın vs. gibi, yani durumlar o kadar da eşit değil. bu durumda sıradaki lider de aynı aileden (aile bambi) çıkarsa, sanki bu aile az da olsa diğer kişilerden daha iyi olan zenginlik ve nufüzü ellerinde tutmak için bunları yapmış gibi oluyor. (bu ilerde konflikte sorun çıkarabilir)

daha sonra anne ve ben çocukları bırakıyoruz, koridorda baba ve adamları ile karşılaşıyoruz. onlar bir okul gibi bir yere gideceklermiş bu diğer kabile hakkında biraz araştırma yapmak için. biz de gidiyoruz. bu okul dediğim yer, selçuklu mimarisini veya andülüs mimarisini andırıyor (akp’nin binalarını ya da sevilla’daki modern sanat mizesini düşün). orada sanki biri konuşma verecek ama, konuşamdan önce bu diğer kabilenin mansuplar (ya da en azından tip olarak onlara benzeyen adamlar) tuhaf davranıyor. lider adam karısını ve beni bulup, siz burdan çıkın çaktırmadan diyor. biz de şl gibi bir şeyle kafalarımızı ve yüzlerimizi örtüp, çıkıyoruz binadan. ama tam çıkarken bizim kabileden birini görüyoruz. o kişi anlamıyor neden bizim şalları taktığımızı. benim şalım bordo. ve o kişi, ooo süper renk, çok yakışmış, hanımlar yakıyosunuz valla ayarında bişiler diyo bize. ama bizim vaktimiz yok, alelacele teşekkür edip (rüyada bu kişi erkek ama erkeksi lezbiyen gibi bi kadın yapıp, benimle belki bir aşk ilişkisi vs gibi olabilir. spekülasyon tabi bu rüyada yok). neyse avluya çıkınca tabi sik gibi ortaya çıkıyoruz. o zaman koşmaya başlıyoruz ama 2-3 tane karşı kabile tipi bizi takip ediyo, kovalıyo falan. orada uyandım.

bir de rüyanın tam neresinde olduğunu hatırlayamadığım, lider adamdan önceki lider, yaşlı lider teyze var. beyaz uzun saçlı falan -tipik (pokahantas’ın ağaçtaki büyük annesi gibi).

bir de rüyanın belli bir aşamasında uyandım, ve “woow film gibi rüya biraz daha uyuyayım da devamını göreyim, görürken de senaryoyu geliştireyim, kadın-erkek eşitliği ve sosyal sınıf gibi konulara değineyim.” dedim. sonra george r.r. martin’e senaryoyu/rüyayı anlattım. o da “hmm evet mantıklı, dotraki gibi ama daha gelişmiş, hmm” falan diyo. ben de “evet, ve hemen hemen hiç beyaz kişi yok” diyorum.

çekim yerleri için, kaya evler, kapadokya, karadeniz, bursadaki falan selçukludan kalan külliyeler, sevilla’daki saray ve modern müze gibi yerler olabilir. 

anne rolü için scrub’daki karla, ya da o tarz bir esmer güzeli, baba için de mehmet güsnru’u düşündüm. ama tabi belli olmaz.

iyi geceler dilerim.

[korelim]

Cuma günü stajım bitti. 5 hafta göz açıp kapayıncaya kadar geçti sanki. Aklımda kalan tek şey 'Elfida' oldu. Fabrikanın ayıklama bölümünde çalışan bir hanım kızımız. Burada ondan kız diye bahsettiğimi görse alınır belki. Erkeksi yanı ağır basıyor, muhtemelen trans birey. Hal ve hareketlerinden, giyim tarzından, twitterda yazdıklarından anlaşılıyor. Orda çalışanların neredeyse hepsiyle bir muhabbetim oldu, bir tek onunla selamlaşmadık. Dikkat çeken biri, yüzü çok hoş falan ama bir süre sonra benim için fazla "erkek" olduğunu düşündüm, bir de yaşı küçük. Böyle diye diye staj boyunca kendimi ondan uzak tutmaya çalıştım. Ama sürekli bakıştık, tebessüm de etmiyor, sadece bakıyordu. İki gün önce staj bittikten sonra sosyal medyadan takip ettim, mesaj atıverdi. Konuştuk biraz. Onu beğendiğimi söyledim. Konuşurken heyecan sardı her yanımı, birden hayallere kapıldım nasıl olduysa. Onunla konuşmak bana haz verdi, çok hoşuma gitti. Görüşelim demesini çok istedim fakat olmadı. "Göz göze geldiğimizi söylemeden edemeyeceğim" gibi bir cümle kurdu, o cümleden sonra umutlanmak çocukça mı oldu acaba? Ah kalbim... Bir sonuca varamadık işte. Bir şekilde bitti konuşma. Dün akşam delirecek gibi oldum, neden söyledim diye. Sanki hiç konuşmamışız gibi geliyor şimdi de. Bir anlam ifade etmiyor. Belki de bir heyecan aradım kendime, yoksa duygulara kapıldığımdan falan değil. Sadece adını bildiğin birinden nasıl hoşlanacaksın ki? Dış görünüşünden etkilenmişim besbelli. İçimi döktüm gidiyorum şimdi hadi eyv.