Tumgik
#insan performansı limitleri
treefifeniner · 2 years
Text
BEYİN DONMASI 1 - AOPA: ''ODAĞINI KAYBETME''
Kenneth Stahl, MD, FACS
Tekerlemeleri seviyorsanız, bunu üç kez hızlıca söylemeyi deneyin: "Sfenopalatin Ganglionöralji." Daha yaygın olarak "beyin donması" veya "dondurma baş ağrısı" olarak bilinen bu durum, gerçekten soğuk bir şey damağınıza değdiğinde meydana gelir. Bu bölgesel geçici bir rahatsızlık olabilir, ancak beyin donmasının diğer çağrışımı, tamamen bir şeye takılıp büyük resmi görememektir ve bu da pilotlar için gerçek bir sorundur. Bunun nasıl gerçekleştiğine ve pilotların bundan kaçınmak için neler yapabileceğine daha yakından bakalım.
Beyin donması, tünel görüşü ve görev saplantısı, strese karşı potansiyel tepkilerdir ve "tünel duyuları" olarak bilinen stresle ilişkili daha geniş bir sendromun yalnızca küçük bir parçasıdır. Beni yanlış anlamayın; bir şeye odaklanmak iyi bir şeydir, ancak çevredeki diğer her şeyi dışlamamak gerekir. Eldeki en önemli görevden başka bir şeye odaklanmanın sonuçlarını görmek için bulunduğunuz yerden ayrılmanıza gerek yok. Son zamanlarda hepimizin çok bağımlı hale geldiği cep telefonu dediğimiz oküler mıknatıslarla ilgili istatistiklere bir bakın.
NTSB, bu cihazları sevgiyle PED (taşınabilir elektronik cihazlar) olarak adlandırdı ve tehlikeleri konusunda defalarca uyardı. NTSB, son birkaç yılda yüzbinlerce araba kazasını inceledi ve PED ve cep telefonu dikkat dağınıklığının araba kazalarının yüzde 52'sini oluşturduğunu buldu. Metin mesajları göndermeye veya telefonda konuşmaya odaklanan bir sürücünün kaza yapma olasılığı, arabalarını sürmeye odaklanan sürücülerden %580 daha fazladır. Geçen yıl Amerikan yollarında günde 10 dikkat dağınıklığına bağlı ölüm vakası olduğunu (2017'de 3.450) ve bu ölümlerin otomobille ilgili ölümlerin %10'unu oluşturduğunu bildirdiler.
Kokpitte görev saplantısı veya daha geniş anlamda "tünel duyuları" da aynı şekilde kasvetli sonuçlara yol açabilir. NTSB, pilotun uçarken Facebook sayfasını güncellemesinden kaynaklanan bir kazanın nedenini belirledikten sonra PED'lere atfedilen GA ölümlerini bildirdi. Ayrıca, FAA ve NTSB bir dizi ticari havayolu felaketini bu sendroma bağlamıştır. Aslına bakarsanız, Mürettebat Kaynak Yönetimi (CRM) biliminin tamamı, en ünlü felaketlerden birine yanıt olarak geliştirildi.
Florida Everglades'te Eastern Air Lines Flight 401'in 1972 kazası. Uçuş ekibi, iniş takımı gösterge ışıklarına o kadar odaklanmıştı ki, NTSB raporunda belirtildiği gibi, "uçuş aletlerini izleyemediler" - bu tamamen araba kullanıldığı sırada mesaj yazarken yolu izlememeye benzer. NTSB, "iniş takımı konum gösterge sistemindeki bir arızayla meşgul olma, mürettebatın dikkatini cihazlardan uzaklaştırdı ve uçağın alçalmasının fark edilmeden gitmesine izin verdi" sonucuna vardı. CRM, ekibin bir veya iki üyesini tüm beyin fonksiyonlarını acil soruna adaması ve başka bir ekip üyesini büyük resmi odakta tutması için görevlendirme bilimi haline geldi, örneğin otopilotun uçağı bataklığa doğru alçalttığını fark etmek gibi.
Eastern 401'in pilotları gibi isteyerek tek bir göreve odaklanmak veya uçarken veya araba kullanırken telefonunuzu kullanmak, tünel duyuları sendromu tehlikesini gösterir. Bu sendrom, stres altında çalışırken beyninizi ele geçirebilir! Tünel duyuları beynin her bölümünü etkiler ve yakın tehlike stresi altındayken duyularınızın herhangi biri veya tamamı tünel haline gelebilir.
Talamus, dış dünyadan duyusal girdiler alır ve görsel ve işitsel stimülasyona yanıt olarak beynin etrafındaki sinir uyarılarını yönlendiren bir tür santral işlevi görür. Yakındaki bazı sinir merkezleriyle birlikte (buna ''amigdala''), beynin bu bölgesi gelen sinyallerin potansiyel tehlikesini tartar. Algılanan acil bir risk yoksa, düşünceli yanıtlar için sinyaller kortekse (beynin düşünen kısmı) yönlendirilir. Daha stresli koşullar altında, bu sinyalleri korteksten beynin eylem ve motor bölümlerine yönlendirir. Ancak talamik santral, yanıtı yalnızca şu ya da bu şekilde gönderir. Beynin tehdide verdiği tepkiden müzakere süreci çıkarıldığında, dikkat bir uyarana yönlendirilir ("süper odaklanma") ve büyük resmin geri kalanı kaybolur. Tünellenmiş duyumlar sendromuna dönüşen, tek bir kaynağa bu yoğun odaklanmadır. Beyin eldeki stres ve tehlikelerle başa çıkma çabalarını yönlendirirken, diğer her şey bloke edilir.
Stresle tünelleşen duyuların ilki ve belki de en önemlisi düşünme sürecinin kendisidir ve daha önce de bahsettiğimiz gibi buna “görev saplantısı” denir. Beynin talamik santrali, algılanan bir tehdide odaklanmak için diğer tüm duyusal girdileri engelleyebilir. Bir tehditle başa çıkmaya o kadar kilitlenirsiniz ki, diğer potansiyel güvenlik risklerinin ve daha geniş durumun genel olarak kötüleşmesinin tamamen farkında olmazsınız. Sadece çevrenizdeki diğer ipuçlarını kaybetmekle kalmaz, aynı zamanda soruna birden fazla alternatif çözüm düşünme yeteneğini kaybeder. Tehdidi güvenli bir şekilde çözmek için, daha iyi bir seçenek bulmak için bilgi ve deneyim dosyalarınızı gözden geçirmelisiniz; aksi takdirde, yanıtınız bir düşünme değil, bir tepkiden ibaret olacaktır.
5 notes · View notes
keremulusoy · 5 years
Text
Uçmak, hayatın içinde olmak ve hayatı “dolu dolu yaşamak” demektir. Bu yüzden ölmeden önce yapılması gerekenler listesinde en üst sıralarda yer almaktadır. Yamaç paraşütü, hafta sonu ne yapsam, kendime nasıl vakit ayırsam da hayatın stresiyle daha kolay başa çıksam diyen insanların sporudur.
Kalabalık stresli ortamlar yerine tabiatla iç içe olmayı tercih edenlerin ve negatif ortamlardan uzaklaşıp kendisiyle aynı zevklere sahip insanlarla güzel vakit geçirmeyi yeğleyenlerin sporudur. Yamaç paraşütü ile yeni tanışanların yaşam tarzına yeni bir boyut katacakları, sürekli yeni deneyimler edinerek birçok şeyi yeniden keşfedecekleri muhakkaktır.
Yamaç Paraşütü Nasıl Bir Spordur?  Yamaç paraşütü son yılların en popüler hava sporudur. Herhangi bir hava aracının içerisinde kapalı olmadığınız için de uçmak hissini en yoğun yaşayabileceğiniz havacılık branşıdır. Yaygın kanı olarak kabul gören adrenalin sporundan çok, bir doğa sporudur. Her yaş ve gruptan binlerce kadın ve erkek tarafından yılın her mevsiminde yapılabilmektedir. Doğada kuşlar gibi süzülüp, yeryüzüne kuş bakışı bakmanın, bulutlara dokunmanın keyfini ancak bu sporu yaparak yaşayabilirsiniz. Yamaç paraşütü, uçaktan atlanarak yapılan bir paraşüt modeli değildir. Sporcular gerekli ekipman ile bu spor için uygun olan dağlardan, tepelerden koşarak havalanırlar. Yamaç paraşütü; aerofil yapısıyla kalkış, iniş, uçuş planlarının yapıldığı, saatlerce havada kalabileceğiniz ve yüzlerce kilometre uzağa gidebileceğiniz bir hava aracıdır.
Paraşütçü mü, Pilot mu? Belki bu soru daha önce aklınıza takılmıştır. Yamaç paraşütü kullanan insanlara neden pilot denir? Çünkü, yamaç paraşütü pilotu, helikopter ya da uçak gibi diğer hava aracı pilotlarının gördüğü teknik uçuş derslerin çoğunu görmektedir. Tıpkı onlar gibi zorlu sınav ve testlerden geçerek bu unvana sahip olmaktadır. Yaygın kanı ile bir eğlence sporu olarak bilinen yamaç paraşütü yaparak bir şehirden başka bir şehre seyahat edebilmenin yolu ancak bu bilgi ve donanıma sahip olmakla mümkündür. Hazır uzun mesafe uçuşları demişken; yamaç paraşütünde dünya uçuş rekoru 572 kilometredir ve pilot bu uçuşta 11 saat havada kalmıştır. Türkiye rekoru ise 348 kilometredir ve Pilotlar, uçuşları Suriye sınırına dayanınca yere erken inmek zorunda kalmışlardır. Bu tür uçuşları ancak ileri seviye meteoroloji, aerodinamik, seyrüsefer ve uçuş teknikleri alan bir insan başarabilir ve pilot olmayı hak edebilir.
Ertan Balkiraz-Anka Havacılık Spor Kulubü Yamaç Paraşüt Eğitmen Pilot
Necdet Çelik-Anka Havacılık Spor Klübu YP Antrenör, Yrd. Eğitmen Pilot, Kulüb Başkanı
Yamaç Paraşütü Nasıl Yapılış
En popüler yamaç Paraşütü mekanı: Ölüdeniz
İnsanoğlu Her Zaman Özgürce Uçmayı Hayal Eder
Ölüdeniz Üzerinde Bir Eğitim Uçuşu
Gökyüzü ile Buluşma Vakti
Yamaç Paraşütü Sporu Nasıl Yapılır? Yamaç paraşütünün diğer hava araçlarının sahip olmadığı bazı avantajları vardır. Kolaylıkla havalanır, yönlendirilir ve inerler; birkaç dakikada açılabilir ve toplanabilirler. Uygun bir eğitimle temel uçuş kontrolü becerisi birkaç günde kazanılabilir. Hafifliği ve küçük boyutları sayesinde rahatlıkla sırta alınıp hiçbir yola, hava alanına ya da başka bir tesise gerek duymadan kalkış noktasına tırmanıp yolları olmayan dağlardan bile kolaylıkla havalanılır. Günümüzde yamaç paraşütü; mesafe uçuşu, tandem, trike, paramotor, tırman-uç, hedef ve akrobasi uçuşları olarak branşlaşmıştır. Uçuş öncesinde modern çağın getirdiği meteoroloji tahminleri sayesinde planlama yapılır. Yapılan planlama sayesinde günün uçuş performansı konusunda kendinizi hazırlarsınız. Örneğin, mesafe uçuşunun olacağı şartlar tahmin ediliyorsa ona uygun, yiyecek-içecek, yürüyüş sopası vb ekipmanlarınızı hazırlayarak kalkış noktasına gidersiniz. Mesafe uçmanın en keyifli yanı ne kadar uçacağınızı, nereye ineceğinizi, inince kiminle karşılaşacağınızı bilmemenizdir. Mesafe uçan hiçbir pilot için bu belirsizlik endişe, kaygı ve korku kaynağı olmamıştır, bu bir macera, bu bir keşiftir. Belki bir traktörle, belki bir tır şoförüyle geri dönmeniz gerekir. Dönüş yolunda sizi merakla bekleyen dinleyicilere maceralarınızı anlatırken hepsini tekrar yaşarsınız.
Sporun en bilinen uçuş şekli tandem uçuşudur. Tandem, iki kişiyi taşıyacak kadar büyük kanat ve yedek paraşütle yapılmaktadır. Yolcu ve pilot harness’i bir terazi sistemi ile kanata bağlanarak uçulmaktadır. Ağırlık limitleri ve uçuş aerodinamiği özel olarak tasarlanmaktadır. Günümüzde uçuş tekniği eğitimlerinde ve ticari uçuşlar kapsamında kullanılmaktadır. Tandem uçacak yolcunun özel bir bilgiye ihtiyacı yoktur, sadece pilot tarafından verilecek kısa bir brifing ile uçuşa katılabilir. Tandem uçuş, uzun ve teknik bir eğitim süreci gerektirmediği için herkesin bu sporu yapabilmesine ve uçuş keyfini tatmasına imkân vermektedir.
Yamaç Paraşütü Sporunda Yaş, Cinsiyet Farklılıkları Yamaç paraşütü sporunu ilk uygulayanlar arasında kadınlar bulunmasına rağmen, bu spor dalındaki kadın sayısı zamanla giderek azalmıştır. Belki yanlış bir fikir olarak kadınların bu sporu yapmasında fiziksel bir yetersizlik varmış gibi algılanabilir. Oysaki daha geniş bir perspektiften görebilmek ve termalleri daha iyi hissetmek bakımından erkeklere oranlara bazı avantajları bile mevcuttur. Belki biraz daha cesaretlendirilmeye ihtiyaçları vardır diye düşünüyorum. Günümüzde kilometrelerce uçan, tandem ve akrobasi pilotluğu eğitmenliği, yapan ve yarışlarda derece alan kadınları görmek de mümkündür. Sporun popülaritesinin artması bakımından kadın yamaç paraşütü sporcularının sayısının çoğalması gerekmektedir.
Yamaç paraşütü sporunda yaygın çekincelerin en başında şüphesiz ki güvenlik konusu gelir. Doğası gereği yerden çok yükseklerde yapılan bir spor olmasından dolayı başımıza bir kaza gelir mi, sorusu yeni başlayanların akıllarındaki ilk sorudur. Yamaç paraşütü yaparken yaşayabileceğimiz tehlike, otomobille trafikte giderken, kayak yaparken ya da halı sahada futbol oynarken karşılaşabileceğimiz tehlikelerden daha azdır. Bu sporda sürekli öğrenmek ve kendini geliştirmek hem potansiyel riskleri azaltacak hem de hedeflerinize ulaşmamızı sağlayacaktır. Her ne kadar yamaç paraşütü kazalarının internet videoları ve sosyal ağlardaki paylaşımı insan algısında bu sporun tehlikeli olduğu kanısını yaratsa da objektif gerçeklik başlama cesaretimizi artıracak bilgilerle doludur.
Türkiye’de Yamaç Paraşütü Uçuşları Ülkemizin dağlık yapısı ve uygun iklimi sayesinde uygulanma alanı noktasında son derece uygun koşullar oluşmuştur. Ülkemizde bilinen en popüler yamaç paraşütü mekânı Fethiye ilçesine bağlı Ölüdeniz beldesidir. 1969 metre yüksekliğindeki Babadağ’da her yıl yerli ve yabancı on binlerce insan yamaç paraşütü yaparak uçuş deneyimi yaşamaktadır. Ölüdeniz’de daha çok ticari tandem uçuşları yapılmaktadır. Bölgenin bu spor için oldukça uygun olan yapısı nedeniyle ülkemizde yamaç paraşütünün sadece Ölüdeniz’de yapıldığı yanlış kanısı oluşmuştur. Gerçekte, neredeyse tüm bölgelerimizde, il ve ilçelerimizde yamaç paraşütü yapılabilecek uygun alanlar bulunmaktadır. Örnek vermek gerekirse Ankara/Ayaş, Kayseri, Denizli, Adana, İzmir, Sakarya, Eskişehir, Kahramanmaraş Tekirdağ gibi pek çok ilimizde binlerce pilot ve kulüp tarafından bu spor yapılmaktadır.
Gökyüzü İle Buluşma Vakti İnsanoğlunun macera ve adrenalin tutkusu her zaman özgürce uçmayı hayal etmesini sağlamıştır. Uçuş hayallerimizi ertelememek, keşke deneseydim dememek adına atılabilecek ilk adım yamaç paraşütüne başlamak olsa gerek. Modern zaman insanlarının önceliği mutluluğu yakalamak, ruh ve beden sağlığına kavuşmaktır. Yamaç paraşütü, bunların hepsini insana sunan çok özel bir spor dalı olarak karşımızda duruyor. Size tavsiyemiz, şimdi ilk uçuşunuzu planlayın bu özgürlüğe ilk adımı atın. Aracınızla yapacağınız ilk seyahatinizde yollarda dikkat kesilin, size otostop çeken bir paraşütçüyü aracınıza alın ve maceralarını dinlemeye başlayın. Gökyüzünde görüşmek dileğiyle.
Türkiye’de Yamaç Paraşütü Yapılan Yerler
NOT
Dünyada İlk Yamaç Paraşütü Sporu Ne Zaman Yapılmıştır? Yamaç paraşütünün ilk mucidi NASA da çalışan “David Barish” dir. David uzay kapsüllerinin güvenli inebilmesi için icat ettiği paraşüt prototipi ile 1965’te tepelerden havalanarak bu sporun ilk fikrini ortaya atmış oldu. 25 Haziran 1978’de paraşüt kulübü d’Anemasse (Haute-savoie, Fransa) üyeleri, Alpler’de yer alan Mieussy Perthuiset Dağı’ndan paraşütleriyle uçuş denemelerine başladılar. İsviçre’de “Ailes de K” şirketi 1985’te “La Randonneuse” adlı verilen ilk endüstriyel yamaç paraşütünü üretti.
Türkiye’de Yamaç Paraşütü Türkiye’de yamaçtan koşarak uçuş denemeleri, 1985’te ilk olarak serbest atlayış paraşütleri ile Erzincan Çakırman’dan yapılmıştır. 1990’dan itibaren Ölüdeniz Babadağ’dan yamaç paraşütleri ile yabancı sporcuların uçuşları ile bilinir hale gelmiştir. 1991 yılında ODTÜ Havacılık ve Uzay Topluluğu Türkiye’de kurulan ilk kulüptür. 1996 yılında THK tarafından yamaç paraşüt branşı açılarak ilk resmi eğitimler verilmeye başlanmıştır.
Yamaç Paraşütü Pilotu En iyi yamaç paraşütü pilotu, bu sporu uzun süre sağlıklı bir şekilde yapan, meteoroloji ve malzeme bilgilerini ve tecrübelerini günbegün artırarak riskleri minimuma indiren pilottur. Sporun risklerini en aza indirmek için uçuş güvenliği, pilot yeteneği, teknik yeterlilik ve güvenli ekipman şarttır. Sonuç olarak yamaç paraşütü, diğer tüm spor dalları gibi kurallar ve limitler dâhilinde yapıldığında son derece güvenlidir.
Maliyeti Ne Kadardır? Peki bu spora başlamak pahalı mıdır? Başlarda sadece 1.500-2.000 TL’yi bulabilen eğitim maliyeti vardır. Malzemelerin ekonomik ömrü kullanıma bağlı olarak 3 ile 10 yıl arasında değişmektedir. Tam takım uçuş ekipmanın (kanat, harness, yedek paraşüt, telsiz, kask, varyometre, GPS) fiyatı 12.000-18.000 TL arasındadır.  Tabii ülkemizde avro kurunun yüksek olması ekipman fiyatlarını biraz yükseltmiştir. Ancak gökyüzünde özgürce gerçekleştirilen uçuş mutluluğunun karşılığının maddi ölçüsü olmayacağı da muhakkaktır. Ayrıca uygun fiyata ikinci el malzemelerin yanında, uçuş kulüplerin malzemelerinden sadece üyelik aidatı ve malzeme kullanım parasını ödeyerek faydalanma imkânları bulunmaktadır.
Yazan: Ertan Balkiraz / Fotoğraf: Necdet Çelik- Mustafa Öztürk 
*Bu yazı Marmara Life 2019 / Temmuz-Ağustos sayısında yayımlanmıştır.
Uçmak Özgürlüktür Uçmak, hayatın içinde olmak ve hayatı “dolu dolu yaşamak” demektir. Bu yüzden ölmeden önce yapılması gerekenler listesinde en üst sıralarda yer almaktadır.
0 notes
kadincaozel-blog · 6 years
Text
Sporda Bir Devrim: Yeteneğiniz Genotipinizde Gizli!
Tumblr media
İyi bir sporcu olmak için muhakkak ki öncelikle yetenekli olmak ve sonra çok çalışmak gerekiyor.
Peki ya genetik faktörler? 2001 yılında insan genom projesinin açıklanması ve çağımız gelişen bilim ve teknolojisi ile insanoğlunun gen haritası ve genetik şifre dizimi çözüldü. Bu genlerden bazıları sportif performansla direk bağlantılı. Kas ve kardiyovasküler yapıya göre güç, kuvvet, dayanıklılık gibi bir çok etkenin “Spor Genetiği” olarak adlandırılan genler ile belirlendiği olimpik ve profesyonel seviyedeki başarıların ana temel faktörünün öncelikle branşa uygun genetik özellikleri taşımakla ilintili olduğu kanıtlandı. Bu özellikler tıpkı diğer genetik özellikleriniz gibi siz doğduğunuz anda belirlenir ve zaman içerisinde değişmez. Dünyanın farklı ülkelerinden 15 bilim insanı, en iyi 555 zamana sahip, 356 olimpik sprinter üzerinde yaptıkları DNA analizlerinde genetiğin spor branşı ve performansını etkilediğini onaylıyor.
Tumblr media
Genetik Test Sonuçları Sayesinde, Bahsettiğimiz bu genler hangileridir? ACTN-3 ve ACE genleridir. ACTN-3 hızlı güç elde edilmesinden sorumlu hız genidir. ACE ise sizin kardiyovasküler kapasitenizi belirleyen gendir. ACTN-3 geni için hemen şöyle bir örnek verelim; Bir tarafta kurşunsuz benzin yakan araba ile diğer tarafta dizel yakan iki arabayı kıyaslayalım. Hangisi sizce 100 kilometre hıza daha çabuk ulaşır? Genetik farklılıklarımızı bilerek doğru branşı seçmek, bu branşı icra ederken doğru mevki seçimi, doğru antrenman süresi, doğru antrenman hacmi, doğru antrenman şiddeti ve sporcunun rejenerasyon süreçleri gibi çok önemli detayları doğru belirleyebilmek sportif performansımıza çok büyük katkı sağlar. Kısaca kardiyovasküler dayanıklılık geni diye bahsedilen ACE geninin anne ve babadan gelen her iki kopyasının da delesyon / delesyon (kalıtsal olarak kısa gelmesi) olması durumu bu kişilerin yüksek şiddetli ve kısa süreli eforlarda başarılı olamayacağının göstergesidir. Moleküler "DNA" analizi sporcuların taşıdığı genetik kardiyak risklerini de belirlemede faydalı olur. Kişilerin aşırı efor sarfetmeleri durumunda damarların daralması ve kan basıncının ani ve aşırı yükselmesi sonucuyla karşılaşılabilir.Ancak bu duruma genetik yapılarından dolayı bazı kişilerde rastlanmaz. Sportif performansa yönelik genetik testi neden yaptırmalıyız?
Tumblr media
Bunu üç grupta listeleyebiliriz; Genetik özelliğe göre doğru spor branşının seçiminde; En sağlıklı şartlarda spor yapma koşullarının belirlenmesinde; Profesyonel sporcuların en üst düzeye taşınmasında; Genetik test sonuçları sayesinde Aktif spor yapan kişiler hangi mesafede, kategoride veya mevkide daha verimli olacaklarını, hangi ek gıdaları tüketmeleri gerektiğini öğrenmektedirler. Profesyonel sporcular ise; maksimum performans elde etmek adına yapması gereken antrenmanlarına ait tüm detayların yanında kas tipi, kardiyovasküler sistem kapasitesi, kas kasılma hızı ve elastikiyeti, yumuşak doku direnci, yüksek efora karşı kardiyak riskler, genetik olarak taşıdıkları sakatlık riskleri, glikojen ve kreatin depo kapasitelerini veya yağ kapasitelerini kullanıp kullanmadıklarını öğrenirler. Ayrıca normal beslenme sürecinin yanında ek besin kullanılmalı mı kullanılmamalı mı? Kullanılması gerekiyorsa miktarı ne olmalı ve bu ek besin ne zaman alınmalı? Gereksiz alınan takviye gıdaların performansı düşürebileceği hatta sağlık risklerini daha da arttırabileceğini göz önünde tutularak bu testi yaptırabilirler.
Tumblr media
Belli Bir Yaş Sınırlaması Var mı? Bu Testi Kimler, Nasıl Uyguluyor? Bu testi özel eğitimli Genetik Eğitmenler yapıyor. Testin uygulanması ise çok kolay. Kulak çubuğunu andıran özel bir pamuklu çubuk yardımı ile bir dakika boyunca yanak içerisindeki bukkal bölgeden doku alınarak yapılan uygulama genetik laboratuvara yollanıyor. Sonuçlar on beş gün içersinde genetik eğitmen tarafından kişiye özel analiz ediliyor. Belli Bir Yaş Sınırlaması Var mı? Nasıl ki genlerimiz tıpkı göz ve saç rengimiz gibi biz doğduğumuz an belirlenmiş ve asla değişmez ise bu genler de henüz yeni doğmuş bir çocuktan dahi analiz edilebilir. Herhangi bir yaş sınırlaması yok.   Belki de Çocuğunuz Bir Şampiyon Olarak Doğdu! Muhakkak ki çocuğumuzun bir spor dalında başarılı olmasını etkileyen yaş, yetenek, kondisyon, beslenme gibi daha birçok değişken etkenler vardır. Ama çocuğumuzun genetiği hiç bir zaman değişmez. Çocuklarımızın hangi sportif performansa uygun genetikte olduklarını bilmek, ve bu branşlardaki eğitim sürecini de yönlendirir. Antrenörünün eğitimindeki çocuğu onun performans limitleri içerisinde yönlendirilmesi gerekir. Bu bilgilerin çocuğa daha küçük yaşta empoze edilmesi ileride o çocuğun fiziksel, kişisel ve psikolojik gelişimini de muhakkak ki güçlendirecektir. Sağlıklı Yaşam İçin Takip Edin! Sosyal medya kanallarım aracılığı ile genetik faktörlerin ne kadar önemli olduğunu ve hayat tarzınızı nasıl değiştirebileceğini sizlere daha net sonuçlarla açıklıyor olacağım. Takipte kalın. Asha Özbey Genetic Eğitmen / Kaliteli Yaşam Uzmanı www.instagram.com/asha_fitstyle [email protected] Read the full article
0 notes