Tumgik
#tanrı olmak
ezelieser · 1 month
Text
Tumblr media
"İnsanların akıllarından geçenleri asla kestiremezsin."
194 notes · View notes
ysfogzdgrz51 · 5 months
Text
İyi geceler
Seni Seviyorum Her sabah kalktığımda, Yaşamak için tek neden sen varsın. Fakat seni sevmek için binlerce nedenim var. Seni Seviyorum siyah beyaz dünyada bir tek sen varsın. Bir ressamın firçasından çıkmış gibi. Ama alalade bir renk değil, Gökkuşağının her tonunu gölgede bırakan bir renk. Seni Seviyorum Bu soğuk günde içimi ısıtan bir esinti gibisin. Hafiften esiyorsun iliklerime işleyerek. Sonrada kaybolup gidiyorsun, Daha ne olduğunu anlayamadan. Seni Seviyorum Sensiz bir yaşamı artık düşünemiyorum. Sensiz bu kuru dünyada yaşamaktansa, Ölümün soğuk nefesini öpmeyi, Bir daha seni görememektense, Hayata arkamı dönmeyi tercih ederim. Seni Seviyorum Ne zaman bir aşk şiiri duysam, Mısralardan sen akıyorsun. Ne zaman eski bir şarkı gelse kulağıma, Gitar telleri arasından süzülen notalar, Seni getiriyor bana. Seni Seviyorum Seni Seviyorum Gözlerinin içindeki binlerce yıldız, Gecenin karanlığını delip geçiyor. Sana bakarken kendimi, Yıldızlara tepeden bakıyor gibi hissediyorum. Seni Seviyorum Benliğim sana ait. Sen onu buruşturup çöpede atabilirsin, Kalbine yakın bir yerede koyabilirsin. Tanrim..! O kalbine yakın sıcak yerde olmak istiyorum. Seni Seviyorum Saçların ellerimin arasından kayıp giderken, Dünyadaki cenneti bulmuş gibiyim. Bir an elimde tutuyorum o cenneti, Bir an sonra belkide, Tamamen elimden kayıp gitmiş olacak. Seni Seviyorum. Ben hiç bir erkek için şiir yazmamıştım. Bu hep tuhaf gelmişti bana. Ama şimdi; Senin için şiir yazmamak tuhaf geliyor. Seni Seviyorum Tanrı çiçekleri yaratırken, Senide onlarla beraber yaratmış. Papatyadan güzel, Zambaktan asıl, Manolyadan Tatlı, Gülden daha güzel kokulu. Seni Seviyorum Güzelliğine melekler imreniyorlar. Dünyada ise ölümlüler arasında, Benim gibi bir iki şanslı, Onu farkedebiliyorlar. Seni Seviyorum Ölene kadar, yok olana kadar seninle olsam, Bu her halde bir ceza gibi gelir, Daha çok seninle olamadığım için. Senin tarafından sevilme fikri bile, Bir insanı hayatı boyunca mutlu edebilecek kadar güzel ve asil. Seni Seviyorum Seni anlatmak için mısralar yetmiyor, Düşünüyorum bir gece yarısı bunu yazarken, Seni Seviyorum Senin gülümsemen güneşin doğuşu gibi. İnsana her şeyi unutturuyor. Sadece seni seyredip tadına varma hıssı uyandırıyor. Seni Seviyorum Bu kadar nedenden sonra bile, Seni ne kadar sevdiğimi anlatamadım!
Tumblr media
110 notes · View notes
yasamsallik · 5 days
Text
Hintli işadamı yatırımcı, yardımsever ve Tata Sons'un başkanı Ratan Naval Tata'nın Londra'daki konuşmasından güzel satırlar
👉1.
Çocuklarınızı zengin olmaları için eğitmeyin.
Onları mutlu olmaları için eğitin.
Böylece yetişkin olduklarında eşyaların fiyatını değil değerini bilirler.
👉2.
Yiyeceklerinizi ilaçlarınız gibi yiyin.
Aksi durumda yiyeceğiniz olarak ilaçları yemek zorunda kalırsınız.
👉3.
Sizi seven hiçbir zaman terketmeyecektir
çünkü bırakmak için 100 sebep de olsa
tutmak için bir sebep bulacaktır.
👉4.
İnsanoğlu olmakla insan olmak arasında pek çok fark vardır.
Çok azı bunu anlar.
👉5.
Doğduğunuzda sevilirsiniz.
Öldüğünüzde sevileceksiniz.
Arasını
Siz başarmalısınız...!
👉6.
Hızlı yürümek istiyorsanız yanlız yürüyün..!
Fakat
Uzun yürümek istiyorsanız beraber yürüyün..!!
Dünyadaki altı en iyi doktor;
1.Güneşışığı
2.Dinlenme
3.Egzersiz
4.Diyet
5.Kendine Güvenme
6.Arkadaşlar.
Bunları hayatın her aşamasında devam ettirin ve sağlıklı hayatın keyfini yaşayın.
Aya bakarsanız ..... Tanrının güzelliğini görürsünüz ..... Güneşe bakarsanız ..... Tanrının gücünü görürsünüz ..... Aynaya bakarsanız ..... Tanrının en iyi yarattığını görürsünüz ....
Bu yüzden kendinize inanın ..... 🙂 🙂 🙂.
Bizler turistiz Tanrı bizim bütün Yol Rezervasyonlarımızı, varış Yerlerimizi önceden belirlemiş seyahat acentamız.
Bu yüzden!
Ona güvenin & HAYAT denilen yolculuğun keyfini yaşayın ...
23 notes · View notes
ruhumbipolar · 8 months
Text
Tumblr media Tumblr media
bir veda gibiydi her şey, 20lerimdeyim kimine göre genç kimine göre daha çocuk. insanın bu yaşta çoğu şeyin farkına varması ve ona göre bir yaşam savaşı vermesi ne kadar acı. normal insanlar gibi değilim basit empati duygusu yok içimde her şeyin en derini her şeyin en duygusal olan karanlık olan tarafını taşıttırıyor bana Tanrı. nereye gitsem nerde olursam olayım o boşluğun içinde boğuyor beni Tanrı. çocuğum ya işte belki de ben anlamıyorumdur onu hak ediyordum bunu ben hak ediyordum diye sızlanıp duruyordumdur. ben doğru bir insan olmaya çalıştım hep ama neden böyle oldu diyip durdum hep. gerçi hâlâ geçerli bir sebep bulamadım bu boktan yalnızlığıma. çoğunlukla ben olmak ben olmak diyip duruyorum bu sıralar sanırım ben olmak koca bir karanlık koca bir cehennem ben dokunduğum her şeye lanetimi bulaştırıyorum güzel çiçekleri solduruyorum ben
#b
70 notes · View notes
dolunay66 · 7 months
Text
ABDAL ile APTAL
1. Dervişliğin şanındandır, abdal olan aptal olanı bağışlar.
2. Abdal, (hali) 'değişen' demektir, aptal 'değişmeyen'. O nedenle ilki evrilir, ikincisi devrilir.
3. Abdal anlamak, aptal anlaşılmak ister, oysa hakikatte ilkinin anlaşılma'ya, ikincisinin anlama'ya ihtiyacı vardır.
4. Abdal olan hazzın (güzelin) peşinden koşar, aptal olan yararın (çıkarın). Bu yüzden ilki hep acı çeker, ikincisi daima zarar eder.
5. Bazı abdallar 'aptal', bazı aptallar 'abdal' görünür. Abdal görünmek kolay, olmak zordur.
6. İyiler 'aptal' görünür, aptallar 'masum'. Abdallara gelince, onlar görünmez.
7. Abdal anlar ve susar, aptal anlamaz ama yine konuşur.
8. Derin çelişkiler karşısında, abdal olan tarafsız kalır, aptal olan kayıtsız. Kuşku irfan'ın alametidir çünkü.
9. Abdal dünyadan kurtulmaya, aptal dünyayı kurtarmaya çalışır. En sonunda abdal kendine kavuşur, aptal dünyaya.
10. Abdal yaptığı kötülükten, yapmadığı iyilikten pişman olur, aptal'sa yaptığı iyilikten, yapmadığı kötülükten.
11. Abdal düşteyken uyarılınca uyanır ve utanır, aptal ise ne uyanır, ne utanır, sayıklamaya devam eder.
12. Abdal tebessüm eder sevindiğinde, aptal sırıtır, bu yüzden, üzüldüklerinde ilki ağlar, ikincisi zırlar.
13. Abdal vasat değildir ama vasat'ta (itidal'de) durmayı bilir, aptal ise vasat'tır ama vasat'ta durmayı bilmez.
14. Abdal borçlu gibi sever, asla bedel ödemekten çekinmez, aptal ise alacaklı gibi sevdiği için en küçük anlaşmazlıkta hacze gelir.
15. Abdal durur ve düşünür, aptal düşünür ve durur. Ne ki düşünen hemen susar, ama duran susmak bilmez.
16. Abdal aşk ile mest, aptal mey ile hoş olur. Sonuçta ser-mest olan ebediyyen ayılmaz, ser-hoş olan zariflerden sayılmaz.
17. Abdal sevdiğini beğenmek, aptal ise beğendiğini sevmek ister. İlki önce içe, sonra dışa bakar, diğeri tam aksini yapar.
18. Abdallar genellikle kördür, yani gözleri dünyaya kapalıdır. Bu yüzden aptalların, yani gözü açıkların göremediklerini görürler.
19. Aptal yaptığından nadim olur, yere çöker, abdal tevbe eder, ayağa kalkar. (Aradaki farkı oluşturan, pişmanlık hissine eşlik eden bilinçtir.)
20. Aptal hep haklı olmayı marifet bilir, abdal hep haklı olmamayı.
21. Aptal bir oylama'nın sonucunun "oy birliği" ile alınmasına sevinir, abdal "oy çokluğu" ile.
22. Abdal abdal'ı bulunca susar, aptal aptal'ı bulunca aptal aptal konuşur.
23. Abdal aptal'ın yanına düşse de susar, ama aptal yine aptal aptal konuşmaya devam eder.
24. Güzel deyince aptal'ın aklına 'kadın' gelir, kadın deyince abdal'ın aklına 'güzel'.
25. Abdal sorularıyla tanınır, aptal cevaplarıyla.
26. Abdal uzak görür yakın söyler, aptal yakın görür uzak söyler. O yüzden ilkinin bikrine kanma, ikincisinin zikrine.
27. Abdal sözün hakikatinden etkilenir, aptal ise retoriğinden. Sen sen ol, ey talib, aptal olma!
28. Aptal'ın hâli bardağın içinde kaşık gibi durmak veya altında tabak gibi uzanmak, abdal'ınki ise çayın içinde şeker gibi erimek.
29. Aptal Batı'ya (Doğu'ya) ya hayranlık duyar, ya nefret eder, abdal ise ne hayranlık duyar, ne nefret eder, sadece anlamaya çalışır.
30. Abdal'a malum olur, aptal'a bir şey olmaz, başkaları bile değil, kendisi kendisine meçhuldür çünkü.
31. Günlük yaşamın seni işgal etmesini istemiyorsan ey talib, aptal gibi önemli olana değer vermek yerine, abdal gibi değerli olana önem ver!
32. Abdal mesud olmayı marifet bilir, aptal ise memnun olmayı.
33. Aptal için başarmak önceliklidir, abdal içinse denemek.
34. Abdal sık ama yumuşak bir şekilde yere düşen kar taneleri gibi sükûnetle konuşur, aptal ise hınçla yağan sert dolu taneleri gibi öfkeyle.
35. Aptal laf eder, abdal söz eder. Lafı bırak, söze kulak ver!
36. Tanrı var mı?
Teist: var (%100)
Ateist: yok (%100)
Agnostik: olabilir (%50)
Aptal yanıtları, abdal soruyu anlamsız bulur.
37. Abdal bir fikrin tarafı olur, aptalsa taraftarı. Bu nedenle ilki savunur, ikincisi savrulur.
Tumblr media
60 notes · View notes
dilara00 · 1 month
Text
okumak istersen oku ama bu manyağın birinin parmağından döküldü
Bilmiyorum muhtemelen kafayı yedim hiç birşeyden zevk almıyorum .Ne güzel havadan ne lezzetli bir yemekten nede bir kitaptan kütüphanedeki kız yanıma geldi "insanları sevmiyormusun" dedi nasıl anlamıştıki bunu "yani bi bakıma öyle dedim ben ve diğer insanlar ikinisinide sevdiğimi söyleyemem " dedim nasıl anlamıştıki" anladım "dedi biraz sohbet ettik sonra yanımdan ayrıldı garipti insanları ve kendimizi sevmek zorundamıydık yada tanrıyı sevmek zorundamıyız şöyle düşünün sevgili dostlarım kilden bir figür yaptınız diyelim daha sonra bu kilin bir şekilde canlanmasını sağladınız kile ben "senin yaratıcınım bana ibadet et ,dediklerimi yap ve sana yol göstermesi için göndereceğim kile inan ve onun yolundan git onu sev " Ah evet evet işte herşey burada başlıyor ya bizim sevgli kilimiz var olmak istemediyse ya bizim sevgili kilimiz yaratıcısına ibadet etmek istemediyse bu bir seçenek olamazmı elbet olabilir ama neden cezalandırılsınki sırf istediğini yaptığı için yaptığı yanlışmıdır ?yoksa tanrı yanlış olduğunu söylediği içinmi tanrıya itaatsizlik etmesi yanlıştır ? Kil yaratıcısını sevmelimidir sevgili dostlarım bunu zorunlu kılan nedir ?
20 notes · View notes
felsefebilim · 5 months
Text
Kalvinizm Mezhebi ve Kapitalizme Etkileri
Tumblr media
John Calvin, Papa'nın otoritesini red ederek, kul ve Tanrı arasında hiçbir aracının bulunamayacağına inanmıştır. Ona göre kanunları koyan ve anlatan tek bir kaynak vardır; o da İncil'dir.
John Calvin'in bu temelle ortaya çıkan görüşleri, detayları ile Kalvinizm adı altında bir mezhep haline gelmiş; tüm Avrupa'ya yayılmış hatta farklı toplumsal-ekonomik süreçleri de etkilemiştir.
Peki Bu detaylar Nelerdir ?
Kalvinizm, tek kaynak olarak İncil'i aldığı için Hristiyanlığın özüne dönmeyi ve özündeki kural ve dogmaları benimsemeyi amaçlar. Toplumsal ve ahlaki açıdan insanların dürüst ve çalışkan olmasına çok önem verir. John Calvin, çalışkan ve dürüst insanların Tanrı'nın gözünde bir din adamı kadar değerli olduğunu söyler. Aynı zamanda bu dünyada mütevazi bir hayat sürmek gerekir der. Çünkü lüks mallar, lüks hayat, eğlence ve sarhoşluk insanı amacından saptırır ayrıca tembelleştirir. Tembellik de başlı başına bir günahtır.
Kalvinizm, ayrıca insanları ikiye ayırır. Seçilmişler ve seçilmemişler... Seçilmiş olanlar, yaşamlarında doğru kararlar alırlar, başarı olurlar. Bir diğer deyişle seçilmiş ya da seçilmemiş olduklarını hayatlarındaki başarılarına göre anlayabilirler. Seçilmiş olan insanlar hem dünyadaki yaşamlarında hem de ahlaki yönden sürekli gelişirler. Çünkü aynı zamanda çalışkan ve dürüst insanlardır. Seçilmemiş olanlar ise doğuştan lanetlenmiş, tembelliğe düşkün kişilerdir. (Özellikle inançsızlardan ve kutsal kitaba inanmayanlardan oluşurlardı.) Kalvinizm'e göre seçilmiş ya da seçilmemiş olmak doğuştan gelir çünkü Tanrı, var etmeden önce bazı insanları kurtulmak bazılarını da cezaya çarptırılmak üzere (Adem'in işlediği büyük günah için) seçmiştir. Bu durum zamanla değiştirilebilecek bir şey değildir... Yani bu insanın kaderidir ve kader de Tanrı tarafından belirlenmiştir, özgür iradeden bağımsızdır...
Kalvinizm Diğer Alanları Nasıl Etkilemiştir?
Max Weber'e göre Kalvinizm, iktisat ve ekonomi tarihini etkilemiş ve özellikle kapitalizmin doğuşunda önemli bir rol oynamıştır. Çünkü söylemleriyle; insanları son derece disiplinli ve tutarlı bir şekilde çalışmaya teşvik eder, zenginliği, eğlenceyi, lüksü neredeyse yasaklar ve günah olarak belirler. Bu durum da sömürü modelini güçlendirir; fakirlerin, dürüst ve çalışkanlıkla övünüp, zenginliği arzulamamasına neden olur. Hatta bu kişiler, dürüst ve çalışkanlıkları nedeniyle gerçek seçilmişlerin kendileri olduğuna inanır...
21 notes · View notes
anmarkadas · 1 year
Text
Tumblr media
Kula kul olmak var sevda yolunda,
Aşkım iman demek tanrı katında.
60 notes · View notes
kayipizge · 8 months
Text
tanrı seni bana toprak yapsın. öyle yoktan var olan topraklardan değil. yaradılışın timsali değil. adem ve havva’nın var oluşu gibi değil. sulandıkça filizlenen, filizlendikçe çiçek olan değil. tanrı seni ayaklar altında ezileceğin bir toprak yapsın. ev olduğunun çatısını yıktın. su olduğunun çölü oldun ve sen oksijeni olduğunun nefesini kestin. dünyanın tüm nefesleri bir araya gelse, içinde öldürdüğün çocuğa can veremez. o çocuğun nefesi olmak için kendi nefesimi kestim. değer mi, hiç.
24 notes · View notes
tanrininyalnizkuluu · 3 months
Text
Bu gece diğer gecelerden uzun olacak bazı geceler vardır insanın içindeki herşeyi dışarı atması için ama o gecelerde artık bana etki etmiyor tanrının yalnız kuluyken bile tanrı tarafından önemsenmiyorum küçükken hayalet olmak istiyordum şimdiyse hayalet olmayı istemiyorum oysa ne hayallerim vardı cennetten bir parça oysa şimdi öyle birisi oldumki cehennemden aşağı madem yalnız olucaktım bari yaratılmadan yalnız olsaydım….
12 notes · View notes
ufuktakalmisbirkiz · 23 days
Text
Tanrı insanlar için yedi büyük günah seçti
Ve toplum bu günahlara sekizinciyi ekledi:
Kadın olmak
7 notes · View notes
by-hulusi · 1 month
Text
***
Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır.
Güneş onu yakıp kavurur.
O da Tanrıya yakarır keşke güneş olsaydım diye.
"Ol" der Tanrı. Güneş oluverir.
Fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.Bulut olmak ister.
"Ol" der Tanrı. Bulut olur.
Rüzgar alır götürür bulutu,rüzgarın oyuncağı olur.Rüzgar olmak ister bu kez.
Ona da "Ol" der Tanrı.Rüzgar her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur
.Herşey karşısında eğilir.Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.
Ordan eser burdan eser, kaya banamısın demez!
Bildiniz, Tanrı kaya olmasına da izin verir.
Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı.
Sırtında bir acı ile uyanır.
Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır...
• Amor Fati-Nietzsche
18 notes · View notes
yasamsallik · 1 year
Text
Tumblr media
Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır,
Güneş onu yakıp kavurur.
O da Tanrı'ya yakarır, keşke güneş olsaydım diye.
"Ol" der Tanrı.
Güneş oluverir; fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.
Bulut olmak ister.
"Ol" der Tanrı.
Bulut olur. Rüzgar alır götürür bulutu, rüzgarın oyuncağı olur.
Rüzgar olmak ister bu kez.Ona da:
"Ol" der Tanrı.
Rüzgar her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur.
Her şey, karşısında eğilir.
Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.
Oradan esen buradan eser, kaya bana mısın demez!
Tanrı kaya olmasına da izin verir.
Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı.
Sırtında bir acı ile uyanır.
Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır.
.
Kaderini sev, belki seninki en iyisidir.
Friedrich Nietzsche
70 notes · View notes
dilara00 · 9 days
Text
Ben mi çok düşünüyorum insanlar mı çok düşüncesiz benim le niye iletişim kurmaya çalışır ki insan ben kendimle konuşmak istemez dim açık olmak gerekirse çok düşünüyorum,modum hızlı değişiyor bugün bir yazarla tanıştım fikirlerini sevdiğim bir insan olur kendi si sohbet ettik iyi günler diledik iki dk sonra konuştuğuma pişman oldum ben bence insanlarla konuşmamalıyım berbat düşüncelerimi zihnimde saklamalıyım yani kim benim kadın hakları ile ilgil düşüncelerimi okumak istesin yada egomu tatmin ettiğimi düşündüğüm yazılarımı kendimdem bahsetmek egomu tatmin etmek gibi geliyor tanrı beni seviyor mudur acaba kafeini azaltsam iyi olacak sanırım nasıl da konudan konuya atlıyorum kitaplıkta bir desteye yakın okunmamış felsefe kitapları var ben tumbrlde kendi kendime konuşuyorum aslında burada olmasaydım duvarla konuşacaktım bugün 3 saat yaptığım gibi .
Okuma inan bana aptal düşüncelerimin sana hiç faydası olmaz
7 notes · View notes
doriangray1789 · 3 months
Text
İSLAM VE YAHUDİLİK
Tarih, Araplar ve Türklerin birbirlerini o kadar da sevmediğini söyler (kaynak - Zekeriya Kitapçı, Türkistan'ın Müslüman Araplar Tarafından Fethi, - Ebu Müslim Horasani 2. Cilt, "Emeviler devrinde Alevilerin Maveraünnehir ve Horasan'a sürgün edilmesi) Peygamberden sonra meydana gelen Siffin savaşının ardından başlayan Emeviler döneminde İslam daha çok Arap milliyetçiliği ekseninde gelişmekte olan bir din olmuştur. İslam Devleti yeni fetihlerle oldukça genişlemiş, Alevi ve Şiilerin Türk desteğiyle yerleştikleri Maveraünnehir'e kadar ulaşmıştır. Bu ve benzeri nedenlerle Türkler İslam’ı araplardan ziyade Farslardan ve Yahudilerden öğrenmiştir.
(bir kaç örnek -Havva’nın Adem’in kaburga kemiğinden yaratıldığı Kuran’da yazmaz, Havva adı bile geçmez, Tevrat’ta yazar bunlar. -Miraç kandili, yani önemli kişinin bir hayvanın sırtında göğe yükselme günü kutlaması Zerdüştlük’te Ahura Mazda’dan gelir. -Erkek çocuklarının pipisini kesenler Yahudilerdir. Kuran’da yazmaz, Tevrat’ta yazar.
yom kippur > berat kandili çarşaf giymek bir tesettür alternatifi olarak peruk takmak. adetli, regl dönemindeki kadının ibadet edememesi, pis addedilmesi. turşu kursa bile tutmayacağı inancı. bkz: yahudilerde hayız halindeki kadın murdar sayılmaktaydı. bu sebeple hayızlı kadının dokunduğu her şey murdar sayılmaktaydı. kur'an'da, tevrat ve incil'in değiştirildiğine dair bir söz bulunmaz. koskoca şekilde "allah kitabını korur" diye bir ayet vardır. kur'an; eski ve yeni ahitin arap kültürüyle yorumlanışıdır. kurban etmek yahudiliğinin şanındayken hıristiyanlık'ta kurban yoktur çünkü yesu mesih bütün insanlık için kurban olmuştur. islâmda ise kurban ibadeti farzdır. sünnet antik mısır kökenlidir. yahudilikte adem-havva'dan gelen insanlık günahını temizlemek için erkeklere farzdır. hıristiyanlık'ta bu olay hem dişi, hem de erkeğin günahtan kurtulması için onun yerine vaftiz gelmiştir. islâm dininde sünnet farz değildir, o coğrafyanın kültürlerinde gelenektir. mısır'da bulunan koptik hıristiyanlar sünnet olur. oruç ibadeti yahudilik, hıristiyanlık ve islâm'da vardır. farkları gıda kısıtlamaları ve gün sayısıdır. fakat amaç aşağı yukarı aynıdır.
namaz, gözlemlediğim kadarıyla ortodoks hıristiyan inançta vardır. yahudilerde de varmış. islâmda daha da önemli hale gelmiştir. o üç semavi din tek tanrılı, monoteist olarak da adlandırabileceğimiz dinlerdir. hıristiyanlık'ta bulunan üçleme "üç tanrı" değildir, o üçlülük durumu tanrı'nın tezahürleridir; yaratan ve kadim olan tanrı, tanrı'dan gelen ruhun ete kemiğe bürünmüş, günahsız tek peygamber olan yesu mesih, tanrı'nın evreni ve evrenin içinde bulunan dünya'nın işleyişini etkileyen ruhül-kudüs. ruhül-kudüs'ü kabaca tasvir etmek gerekirse islâm'da bulunan cebrail meleğinin komplike halidir. istavroz çıkarılırken türkçe'ye şu şekilde çevrilebilecek söz söylenir; "baba, oğul, ruhül-kudüs, bir allah'ın adıyla amin" şimdi semavi dinlerler, başta sümer dinleri olmak üzere destan ve efsanelerden de etkilendiğini de sen araştır...bu örnekleri çoğaltmak mümkündür)
752 Talas savaşıyla islamla tanışan Türklerin islama geçiş süreci de uzun olmuştur.... Türklerin İslam'a geçişi, Türklerin İslam dininden önce mensup oldukları Tengricilik inancından vazgeçip dinlerini değiştirmeleridir. Yaklaşık 10. yüzyıla kadar Tengricilik dini Türkler arasında en yaygın din olmuştur. Türklerin İslam diniyle ilk teması Şii ve Alevilerin dördüncü İmam olarak kabul ettikleri İmam Zeynel Abidin'in Türkler tarafından Kerbela'da koruma amaçlı Horasan'a götürmeleriydi. İslamiyet öncesi Türkler ile Müslüman Arapların ilk karşılaşması 7. yüzyıl döneminde Hilafet-İmamet çekişmeleriyle gerçekleşmiştir (Kaynak-Alevi Devletleri - Muharrem Uçan, Horasan'dan Anadolu'ya Horasanlı 90.000 Alevi Türkmen Erenleri ve Tarihi, Can Yayınları, 2. Baskı --Türkler, Cilt I, Editörler: Hasan Celal Güzel, Prof. Dr. Kemal Çiçek, Prof. Dr. Salim Koca, Yeni Türkiye Yayınları)
Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi (Semavi dinler) olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer.
Hz.Muhammed Mekke'de dini yayarken, "ehl-i kitap" olarak adlandırdığı Hristiyanlar ile Yahudileri, öğretilerinin temel ilkelerini paylaştığı doğal müttefikleri olarak görmüş, onay ve desteklerini vermelerini beklemiştir. O dönemde, Müslümanlar da tıpkı Yahudiler gibi ibadetlerinde Kudüs'ü kıble alıyordu.
10 notes · View notes
andreytarkosvky · 2 months
Text
Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır. Güneş onu yakıp kavurur. O da Tanrıya yakarır keşke güneş olsaydım diye. “Ol” der Tanrı. Güneş oluverir. Fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz. Bu kez bulut olmak ister. “Ol” der Tanrı. Bulut olur. Rüzgâr alır götürür bulutu, rüzgârın oyuncağı olur. Rüzgâr olmak ister bu kez. Ona da “Ol” der Tanrı. Rüzgâr her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur. Her şey karşısında eğilir. Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar. Oradan eser buradan eser, kaya bana mısın demez! Bildiniz! Tanrı kaya olmasına da izin verir. Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı… Ama sırtında bir acı ile uyanır... Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır!
8 notes · View notes