#yılke

[zemherigibisoguk]

ne yazık ki!

[karadayilovers]

“Vuracaksan vur, hiç düşünme. Yoksa ben seni vururum şüphen olmasın. ...Sen beni çoktan vurmadın mı? Tam buradan. Hepimizin hayatını söndüren bu savaşı bitireceğiz, söz veriyorum. Nasıl...?”

[soldierinthenorth]

[slytherinnpride]

[hayaller-muzik-birazuyku]

1 & 31

[eminebyrk]

[ivankaramazov88]

Ali Kemal’in Yıldız şeysiii :)

Vatanım Sensin bence en büyük hatalardan birini Cevdet’in çocuklarının yaşı konusunda yaptı.Malumunuz en büyük çocuğu Ali Kemal, aslen bir Yunan.Osmanlı’nın başına buyruk paşalarından Eşref’in bir  Yunan köyünü basması sonucu,yanan bir evde kimsesiz olarak Cevdet tarafından bulunmuş,sahiplenilmiş ve evlat kabul edilmiş. Ali Kemal nam- ı diğer Dimitri, Veronika ve Vasili’nin yıllar önce kaybettikleri en büyük çocukları,diğer çocukları ise Leonidas yani Teğmen Leon.Çocukların yaşları konusunda dizide bir karmaşa var.İlk bölüm bize 10′lu yaşlarda Ali Kemal, 9′lu yaşlarda Yıldız,ondan en fazla 2 yaş küçük olan Hilal verildi.Çocukların yaşları konusunda kesin bir rakam verilmedi Leon dışında. 11 ya da 12.bölümde kaçırılan Leon’un boynundan alınan künyesinden öğrendiğimize göre İzmir’e gelmiş genç teğmen daha 20 yaşını doldurmamış.Buna mukabil köyleri yanarken Leon’un anne karnında, Dimitri’nin ise daha bebek olduğunu biliyoruz.Bu verilere göre de Dimitri yani Ali Kemal en fazla 22 yaşında oluyor.

Bununla birlikte tarihi veri olarak bildiğimiz net rakam ise Cevdet’in Selanik’te vurulması ve Azize’nin çocukları ile İzmir’e göç etmesinin üstünden 7 yıl geçmiş.22 yaşlarında olan Ali Kemal, Selanikten ayrıldıkları gün ,aynı zamanda üvey evlat olduğunu öğrendiği gün en az 14 yaşında oluyor.Bu da bizi o gün 12 yaşlarında olan Yıldız’a ve 10 yaşlarında olan Hilal’e götürüyor.Senaristlerin yaptığı büyük hata da burada devreye giriyor.Öncelikle karakterlerin çocukluklarını oynayan çocuk oyuncular,karakterlerin sahip oldukları yaştan küçük görünüyorlar.Öte yandan bu yaş durumunun yaşatacağı bulanıklığı tahmin edemeyen senaristlerin yaş hususunda gerekli dikkati vermediklerini görüyoruz zira birazdan yazacaklarım, geçiştirilen bu yaş mevzusunun ne kadar abuk bir duruma neden olduğunu gösterecek.

Büyük Ali Kemal, kız kardeşlerinden Yıldız’a aşık, öyle söyleniyor.Öyle söyleniyor da ortada bir durum var.Yukarıda yazdığım verilerin ortaya çıkardığı gerçek var; Ali Kemal ilk ergenlik dönemine kadar yani 14 yaşında kadar Yıldız’ı öz kardeşi bilmiş,Yıldız da Ali Kemal’i.Bu durumun üstüne bir de Ali Kemal’in o evde sürekli tutulması mevzusu var.Yani Ali Kemal, aileden uzaklaşmamış, 7 yıl boyunca ailenin öz erkek evladı olarak, ailenin içinde varlığı kabul edilmiş.Eğer yatılı okula verilmiş olsa ve aile ile bağ bir nebze olsa kopartılmış olsa, durum kabul edilebilir olacak ama sevgili ex senaristlerimiz onu da yapmamış.14 yaşında üvey olduğunu öğrenen Ali Kemal , 7 yıl boyunca o evde evlat olmuş ve premier bölümünde Hacı Miyalis’in sözlerine bakılırsa, son 1 senede de içkiye falan sarılıp,agrasifleşmiş.Dizinin pilot bölümünde meyhanede geceleyen,sabah eve dönen , Yıldız’a karşı bişeyler besleyen ama açılamayan, bu nedenle de daha da kabuğuna çekilen Ali Kemal verdiler.14 yaşına kadar öz kardeşi olarak gördüğü Yıldız’ı her ne olduysa ,başka gözle bakmaya başlamış çocuk.

Diğer yanda ise daha çocukken güzelliğinin farkında olan,bununla küçük kız kardeşini ezen, 10 yaşına kadar Ali Kemal’i öz ayabey bilen ve büyüyünce Ali Kemal’in ilgisinin farkında olup,bunu kaşımaktan çekinmeyen ama engin hayalleri için ihtişamlı bir evlilik yapmayı hedefine koyan Yıldız’la diziye merhaba dedik.Yıldız, dizide güzel... güzel işte.Hayatını kurtarma yolu olarak güçlü bir erkeğin maddi ve namevi himayesi altına girmeyi seçen,kendinden başka etrafında olan olaylara pek aldırış etmeyen,flörte açık, erkek tavlama konusunda usta bir genç kadın.Fikirsel olarak bazı konularda çağının ilerisinde düşünceleri var ama sadece varlar :) Düşüncelerini eyleme geçirme gibi bir niyeti yok.Yıldız, zengin bir adamla evlilik yapıp, saygın bir hayata kavuşmak arzusunda.Daha sonra aile ile ilgili bir gerçek öğreniyoruz.Evin en küçüğü Hilal erken doğmuş ve ebeveynler haliyle üzerine titremişler.Zaten ilk bölüm cepheden eve dönen Cevdet’in kızlarına sarılırken özel olarak Hilal’in ismini zikretmesi,gece çocuklarını kontrol ederken kızı Hilal’le kurduğu diyalog da bunu gösteriyor.Büyük Hilal, Yıldız’ın aksine kendine ülkü edinmiş, bu uğurda üreten ve çarpışan bir karakter.Yıldız’ın sözlerine bakılırsa da Hilal’e itimad tam ama Yıldız konusunda aile daima şüpheci.Bu da beni çocukluktan beri üzerine titrenilen Hilal’e fallik dönem öfkesini biriktiren ve ne kadar sevse de kardeşi ile yarış içinde olan, kardeşinin vasıflarına sahip olmadığı için kardeşini sahip olduğu tek vasıf güzellik ile ezen Yıldız’a götürdü. Dönelim yine Ali Kemal’e,cinsel uyanış döneminin ilk etkinlik yıllarında üvey olduğunu öğrenen Ali Kemal, yaşadığı kimlik bilinmezi ile yine kendini cezalandırmak için sanırım ilk cinsel figür olarak en yakınını Yıldız’ı seçmiş bence.Buna bir de baba figürünün yerini doldurması için erkek olarak hanede tutulan Ali Kemal’in,küçük kardeş Hilal’e olan bağlılığı ve Hilal’in odak noktası olmasından dolayı öfkeli olan Yıldız’ı eklediğimiz zaman ortaya tek sonuç çıkarıyorum ben şahsen. Ali Kemal’in cinsel uyanış döneminde, Ali Kemal’i kendine bağlayacağı en etkili vasfı güzelliğini kullanan Yıldız’a  karşı Ali Kemal’in kayıtsız kalamaması ama ailedeki öz kabullenme durumunun verdiği vicdan yükü ile Ali Kemal’in Yıldız’a dokunanaması.Bu döngünün en nihayetinde Yıldız’ı Ali Kemal için yasak elma pozisyonuna sokmasıdır. Figüre dokunamama , tatmin edilmeyen dokunma arzusu, duyulan vicdani öfke ve bocalama ile elimizde Yıldız’a “çok güzelsin beeee “ demekten başka hiçbir anlam yükleyemeyen Ali Kemal kalıyor. Uzun sözün özü , Ali Kemal’in Yıldız şeysi ruhani anlamda aşk’tan ziyade ilk cinsel uyanış döneminin ilahi figürü Yıldız’a dokunamamanın verdiği tatminsizlik duygusundan öteye gitmiyor. Bu da bizi Yıldız’a temasta tatmin sağlayan Ali Kemal’in, doygunluğa ulaşınca ,gerçek anlamda duygusal  vasfı başka bir kadında bulma olasılığına götürüyor.O kadın kim mi ? Baş harfi Eleni ;)

editt:izleyicinin bir kısmı Ali Kemal - Yıldız ilişkisini Sabahattin Ali’nin Kuyucaklı Yusuf’una benzetiyor.En nihayetinde Yusuf ta Muazzez’in ardından hemen yeni hayatına alışmıştı ;)

[negatifhayaller]

[turkdizi]

Vatanım Sensin

[dizi-tahmincisi]

[endoplazmikusengecbirkulum]

“Bir insanı sevmeyen memleket sevdasını bilmezmiş. Memleketi sevmek kadar acıtmaz mı insanın canını bir insanı sevmek?”

[byroncarter]

Unpopular Wounded Love/Vatanım Sensin 1x23 opinion:

So I've seen the episode and I have read that letter Hilal wrote (and read to us) in the extras. And I really can't understand why people are... upset about this episode and that letter?!?!?! This is going to be an unpopular opinion, as it seems, but I'd really like to share my thoughts: This. Show. Is. Not. Just. Hileon. And yet, people are LOSING THEIR MINDS because it seemed like Hilal and Leon were not in the centre of happenings in this episode. Guys, please sit down and decide what you want. You want Hileon, you want the liberation war to start, you want Tevfik to lose, you want Cevdet to win, you want to see what the writers have planned for that Yıldız-character... But you're... expecting all this to happen in like... THE SAME EPISODE!?!?!?!? Can we please chill out a little bit and enjoy what we have? Compared to the last three episodes that weren't the best... this episode was AWESOME. Are you taking the AMAZING talent of the actors of this show for granted? Or don't you see it? That way Cevdet put that gun to his head had me in TEARS. That scene; the way he screamed to God to kill him, to take his life, had me in TEARS. That scene in the hospital, where that woman talked about all those things her people went through, had me in TEARS. That scene where Azize gathers all those people, and all of them come together for one cause and do what they can, even if it's so much less than is needed and so much more that they can afford... Had. Me. In. Tears. Not only that. We saw CHARACTER DEVELOPEMENT in many different scenes and in many different characters in this episode (I'm not talking about Yıldız, so calm down). I'm talking about the fact that Leon stepped in front of his parents and said: "You have lost one son, but if you continue like this, you will lose your other son, too." I'm talking about the fact that Leon finally STOOD UP to his father and disobeyed for the first time and said: This is not my fault. This was your doing. And I REFUSE to take responsibility for that. I'm talking about the fact, that Veronica said: "Everything I did was only to make you happy." And that Leon's answer to that was: "Everytime you do something to make me happy, I get more miserable." You can say what you want, we saw A LOT of Leon in this episode. Maybe not in relation to Hilal, but in terms of his VERY troubled relationship to his parents which is a very IMPORTANT plotline, too. And then Tevfik. The fact that he opened up to Azize about his feelings. Even though I HATE Tevfik, I admired Onur Saylak's performance in that scene. And I'm happy that Azize knows one more thing about Tevfik now. She needed to hear this. This was important. Every information she gets about this man, will be another piece for the puzzle that will reveal Tevfik's true self, in the end. And now... about that letter in the extras: Of course it would have been NICE to see all these things in the show, too. But one episode is over 120 minutes and a few things more than HILEON need to happen in these +120 minutes. This is a fact. Up until now, we had 3-minute-scenes with Hilal and Leon. And those were enough to establish the relationship between them. As their feelings get deeper, we're getting longer scenes with them. We see how they fall for each other and can't help it. We see the depth of their feelings and devotion. But as much as they love each other, THESE TWO AREN'T READY TO EXCHANGE LOVE LETTERS YET. This show -- SCRIPT-wise -- is simply not ready to include the exchange of love letters between those two, yet. The days WILL come, guys. But please accept the fact that Hilal is not ready to reveal to Leon what she is barely starting to accept herself. She is not ready to let him know how much he means to him. Yet. So, as there are no room for these letters in the script... the makers of the show are doing us the favour of giving us glimpses of the THOUGHTS of these characters. Things they do "behind the scenes", so to speak. They are giving us "deleted scenes" of Leon and Hilal writing about each other. I think we all need to realize that these TEXTS those two are writing about their beloved ones... aren't actually LETTERS. These two are writers. Writers cope with their feelings (be it positive or negative) THROUGH WRITING. THAT'S what these texts ARE. It's Leon and Hilal, trying to deal with the CHAOS they are feeling inside. It's basically what you all write in your fanfictions. And now, the makers of the show are giving us these extras in form of CANON and you guys... complain?? Of course it will be wonderful when we see these texts in the hands of their true owner, one day. But right now, this is all they can give us, so please... Stop. Bitching. About this show. And its makers. This is truly not fair. As fans, we should also stand behind this show for once. I thought this episode was wonderful. I loved the Hileon scene (Hilal did hug Leon back and Leon knows that. But she needed to let go because it fucking HURTS to know that they love each other but will probably NEVER HAVE EACH OTHER in Hilal's eyes, so she Let. Go. Leon knows why she did it and he knows this doesn't have to do with the fact that she loves him). And I loved most other scenes. Most of us have been waiting for YılKe to start. It is starting now. It was going to start, EVENTUALLY. So stop bitching about that, too. Nobody complained when we saw Hileon from episode 9-19 and NO YılKe whatsoever for the sake of it... But now, you're complaining that Hileon was a bit off the centre so that YılKe could have a few scenes? Come on. Grow up. I'm not happy about that sudden developement in Yıldız' character. But I won't talk about that right now. All I will say is: I never wanted Yıldız to die or become a traitor. The way she behaved in 1x23, was it a bit sudden? Yes. But did I like to see developement and finally a bit of YılKe in 1x23? Hell yeah. So please stop being unfair to this show. And FOR ONCE... be happy. Let's all get rid of this pessimist, miserable and ungrateful perspective and let's just ENJOY the show. Just because they make one or two mistakes, doesn't make everything else about the show worthless. Thinking that, would mean insulting all the actors and everyone else who is a part of this project.

[karadayilovers]

Yabancı bir devletin koruyup kollayıcılığını kabul etmek Türk milletinin şeref ve haysiyetine yakışmaz. Manda ve himaye asla kabul edilmeyecektir. Türk milleti hürdür. Ya istiklâl ya ölüm. 

[soldierinthenorth]

"Ben, sen bizi bırakma diye sakladım işte o dürbünü." "İyi yapmışsın Yıldız."

[slytherinnpride]

[hayaller-muzik-birazuyku]