Tumgik
#yaşanmış aşk hikayeleri
ruhsalseyler · 9 months
Text
tutkuku aşk hikayeleri
0 notes
gundemarsivi · 4 months
Text
Tumblr media
Dinci Rejimlerle Gelen Kapalı Alan Homoseksüelliği
✍🏻 Sinan Kemal
https://www.gundemarsivi.com/dinci-rejimlerle-gelen-kapali-alan-homoseksuelligi/
Bu yazımda anlatmak istediğim, gerek Osmanlı, gerek de diğer Müslüman toplumlar veya kadın-erkek arasına kaç-göç koyan toplumlardaki kapalı alan homoseksüelliğidir. Toplumda kadın ve erkeği birbirinden ayırmak, araya duvarlar örmek, libidonun hiç akmaması gereken yerlere akmasına sebep olur. Metafizik, dinsel doğmaları bırakıp, bilimin önerdiği, toplumda insanlara huzur ve mutluk veren ahlakı kurmalıyız.
Psikolojide kapalı alan homoseksüelliği, karşı cinsin bulunmadığı ortamlarda canlının, libido denen cinsel enerjisini, kendi türünün bireylerine yöneltmesidir.
Yani erkelerin bulunduğu ortamda kadın bulunmaması ya da yeterince bulunmaması, kadınların olduğu ortamda erkek bulunmaması, ya da yeterince bulunmamasıdır. Sürü ya da topluluk halinde yaşayan ve çift cinsiyetli olan hemen her canlıda olan bir durumdur. Sürü ya da topluluk, erkek-dişi dengesine tekrar kavuştuğunda, bu kapalı alan homoseksüelliği de yok olur. İnsan türü için de bu böyledir.
İnsan türünde kapalı alan homoseksüelliğini en fazla erkekler yaşar.
Kadınların toplu olarak olduğu yerlerde, en azından güvenlik için, bekçi ya da harem ağası olarak erkekler bulunurken; erkekler kadın görmeden, sesini bile duymadan yıllar geçirir. Askerlik, denizcilik (özellikle eski çağlarda), uzak şantiyeler, madenler ve hapishaneler; erkeklerin aylarca ve bazen de yıllarca kadın kavramını unuturcasına yaşadığı yerlerdir. Ülkemizde ve dünyanın pek çok ülkesinde, mahkumların yüzde seksenbeşinden fazlası erkektir. Kadın mahkumların suç hikayeleri de genellikle onları suça iten bir erkekle başlar. Pek çok tiyatro oyununda (Shakespeare’in Sezar oyunu özellikle) ve filmlerde (On İki Öfkeli Adam özellikle) hiç kadın yoktur.
Bütün bu yaşamsal sorunların üzerine bir de dinlerin kadın ile erkek arasına duvar örer.
Zaten toplumda en ciddi tabu ve yasaklar, cinsellik üzerinedir. Dinler de kendisini ahlaklı göstermek ve metafizik aleme (gayb) ulaştırmak için, bedensel zevklerden uzaklaşmayı emreder veya tavsiye eder. Yüksek dağ başlarında, ıssız çöllerdeki manastırlar ve tekkeler, dünyayı terk etmek isteyenleri çağırır. Bu çağrıya uyanlar ya da uyması beklenenler, genelde erkeklerdir. Bu tip kurumlar sık sık homoseksüel seks skandalları olur.
Çünkü cinsellik, yemek-içmek ve tuvalet gibi, Maslow ihtiyaç piramidinin tabanında olan bir ihtiyaçtır. Öyle yok edilmez, yok olmaz. Bir insana cinselliği hiç yaşama demek, hiç yemek yeme, su içme demek gibidir. Siyasal İslam’ın diliyle konuşursak, fıtratın bir parçası da libidodur ve illa akacak mecrayı bulur. Kadın ve erkeğin birbirine uzak olduğu toplumlar, homoseksüel ilişkileri önce yaygınlaştırmaya, sonra normalleştirmeye mahkum olurlar. Antik Yunan’dan beri bu böyle olmuştur. Afganistan’da Bacca Bazi‘nin varlığı ve Taliban rejimi ile kurumsallaşması da bundandır. Tarikatlarda sık sık duyduğumuz skandalların da sebebi budur. Benzer skandallar, Roma Katolik kilisesi tarihinde papa 16. Benedictus‘un, 2016 yılında istifasına sebep olmuştur. (Katolik kilisesi tarihindeki 2. papa istifasıdır bu). Papalığın çocuk tacizcilerini koruduğu imajı, Katolik kiliselerine bağışları yarı oranından fazla azaltmıştır. Bu da Papanın istifasına yol açmıştır.
Rıza Zelyut’un Osmanlı’da Oğlancılık adlı kitabını okuyunca, bu yazıyı yazmaya karar verdim.
Çünkü teşhisi doğru koymak ve açıkça ilan etmek lazım. Lisede bize divan edebiyatı anlatan öğretmenler yıllarca yalan söyledi. Oğlan diye genç kızlara deniliyormuş, şarap denilen aşk şarabıymış da falan filan. Oysa o şaraplar, sahici şarap. Zira Şiraz’ın şarabı olmasaydım, şair olmazdım, kırmız şarap şöyle, güç şarabı böyle diye dizeler yazıyorlar. Sevgilim, yüzünde kıl çıkmış, sen sevilmez oldun, git tıraş ol diye dizeler yazmışlar. O dizelerdeki her şey, yaşanmış olaylar ve hissedilen duygular. Kanuni ve Fatih, kendilerine içki sunan Hristiyan oğlanların güzelliğine şiirler yazmış. 2. Selim, Peçevi’nin tarih kitabının yazdığına göre, hamamda bir oğlanı kovalarken düşüp, kafasını yaralayarak ölmüştür. Google amcaya veya Yandex dayıya Osmanlı’da oğlancılık nedir diye sorarsanız, size benden çok şey anlatacaktır.
Altını çizmekte fayda var, bu yazımda anlatmak istediğim; gerek Osmanlı, gerek diğer Müslüman toplumlar veya kadın-erkek arasına kaç-göç koyan toplumlardaki kapalı alan homoseksüelliğidir. Toplumda kadın ve erkeği birbirinden ayırmak, araya duvarlar örmek, libidonun hiç akmaması gereken yerlere akmasına sebep olur. Metafizik, dinsel doğmaları bırakıp, bilimin önerdiği, toplumda insanlara huzur ve mutluk veren ahlakı kurmalıyız.
Sinan Kemal
1 note · View note
aykutiltertr · 5 months
Video
youtube
Güz Gülleri - Şevval Sam ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Kürdi 4/4 Bolero)  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ✩ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/rzo9SJ6aF88 ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Güz Gülleri - Şevval Sam ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Kürdi 4/4 Bolero) SÖZ MÜZİK: Selim Özbay Bm                            Am                         D İnan ki ağlamadım, hüzünlüyüm sadece  x2 Am                           G        Am                              Bm Gözlerimdeki yaşlar çığ gibi yağar böyle her gece   x2 G                     Bm                                   Em  D  C  Bm Güz gülleri gibiyim, hiç bahar yaşamadım                        Bm                                  Em Güz gülleri gibiyim, hiç bahar yaşamadım   Am                             G         Am                            Bm Ya sevmeyi bilmedim yıllarca ya sevince geç kaldım  x2 Bm                            Am                    D Şimdi delicesine sevmek istesem bile x2 Am                       G             Am                              Bm Sonbahar sisi çökmüş üstüme, sevincim buruk yine    x2 Şevval Sam Doğum Türkdeniz Şevval Sam 11 Kasım 1973 (50 yaşında) İstanbul, Türkiye Eğitim Marmara Üniversitesi Meslek Şarkıcı, oyuncu Etkin yıllar 1993-günümüz Evlilik Metin Tekin (e. 1993; b. 1999) Çocuk(lar) Taro Emir Tekin Ebeveyn(ler) Selim Sam Leman Sam Akraba Şehnaz Sam (ablası) Resmî site sevvalsam.com.tr Türkdeniz Şevval Sam (d. 11 Kasım 1973, İstanbul), Türk oyuncu ve müzisyen. Hayatı 11 Kasım 1973 tarihinde İstanbul'da doğdu.[3] Annesi Leman Sam şarkıcı, babası Selim Sam müzisyendir.[3] Kendisinden iki yaş büyük Şehnaz adlı bir ablası vardır.[3] İlk ve ortaokulu Hasan Ali Yücel İlköğretim Okulunda okuyan Sam, liseyi İstanbul Zincirlikuyu İnşaat Teknik ve Yapı Meslek Lisesi Restorasyon Bölümünde okudu. Yüksek öğrenimini Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümünde tamamladı. 1993-1999 yılları arasında Beşiktaş'ın Sarı Fırtına lakaplı efsane eski futbolcusu Metin Tekin ile evli kaldı ve bu evliliğinden Tarık Emir adlı oğlu oldu.[3] Sam, aynı zamanda çeşitli film ve dizilerde rol aldı. Diskografi Albüm Yıl Albüm 2006 Sek 2007 Istanbul's Secrets 2008 Karadeniz 2010 Has Arabesk 2012 II Tek Tango 2015 Toprak Kokusu 2016 Nanninom 2022 Karadeniz II Single'ları Yıl Single Notlar 2017 Aşk Olsun 2019 Dinmiyor Nejat Özgür ile 2021 Sen Bu Yaylaları Kopsun Bir Fırtına Karşıya Meşe Yanar Hayat Devam Ediyi Konuk olduğu albümler Yıl Albüm Notlar 2009 Güldünya Şarkıları Aile içi şiddete son kampanyası dâhilinde "Kibritçi Kız" adlı şarkıyı seslendirdi. 2010 7 Kocalı Hürmüz Sinema filmi için "Bu Gece Lazım", "Yalnız Kullar" şarkılarını seslendirdi. 2019 Fikret Şeneş Şarkıları "Sensiz Yıllarda" adlı şarkıyı seslendirdi. Filmografisi Sinema Yıl Yapım Rol Notlar 2002 Martılar ve İstanbul Doktor Pınar 2004 Ziyaret  Kısa film 2007 Yaşamın Kıyısında  Konuk oyuncu Sen Olmak   2010 Yüreğine Sor   Siyah Beyaz Ayten Kafe  Kısa film 2015 Black Horse Memories Hemşire Fars-Türk filmi 2018 Paranın Kokusu   Televizyon Yıl Yapım Rol Kanal 1993-1997 Süper Baba Deniz / Derya atv 1996 Feride Feride Star TV 1999-2000 Aşkın Dağlarda Gezer Kajal 2002 Yıldızların Altında Türkan Show TV Karaoğlan Ece Hatun Kanal D 2002-2003 Gülbeyaz Gülbeyaz Dursunoğlu 2004 Müjgan Bey Müjgan / Müjdat Show TV 2004-2005 Çocuğun Var Derdin Var Zeynep TGRT 2005-2006 Yine de Aşığım Ayşe atv 2006 Yaşanmış Şehir Hikayeleri Ece Yıldız Kanal D 2008 Derman Derman Özersoy 2012 Acayip Hikayeler Müge Star TV 2013 Muhteşem Yüzyıl Şarkıcı 2015 Kara Kutu Adalet Kanal D 2016-2017 Bodrum Masalı Yıldız Ergüven 2018-2023 Yasak Elma Ender Çelebi FOX 2024 Yan Oda Sevgi Ersoy Star TV İnternet Yıl Yapım Notlar Platform 2022 Gönül Sefure Netflix 2024- Ru  GAİN TV programı Yıl Yapım Notlar Kanal 1994-1996 Müzik Ekspresi Müzik programı TRT 1, TRT 2, TRT 3 2001-2003 Damak Tadı Yemek programı TRT 1 2005-2006 Sanata Dair  TV8 2006-2008 Sanatla 30 Dakika Sanata Dair programının bir sonraki sezon aldığı isim 2011-? Şevval Sam'la Pazar'e'rtesi Talk show programı TRT Müzik 2022 Şarkılar Bizi Söyler Şarkı programı Kanal D Diğer 2001 - Numannet - İnternette tanışan iki kişinin aşk hikâyesinin anlatıldığı tiyatro oyunu. 2004 - Balkan Festivali 2005 - Hey Gidi Karadeniz - Konser 2006 - Broadway'den İstanbul'a Müzikaller - Ortaokul döneminde her okuldan geldiğinde kaydetmiş olduğu Singing in the Rain'ı bu müzikalde söyledi ve danslarını yaptı.
0 notes
gunaydinimol-blog · 7 years
Text
Veda Busesi - 3
Veda Busesi – 3
Her Veda Bir Başlangıçtır…
Elindeki kağıtlar ile evden hızlı bir şekilde çıkan delikanlı kazandığı üniversiteye kayıt yaptırmak için ilerliyordu.Artık kimsesi yoktu.Kendi toparlamış ve emin adımalarla ilerliyordu kazandığı okula…Kaydını yaptırdı,Okuluna başladı.Zaman zamanı kovalıyor hızla okula alışmış,arkadaşları ile çok canlı ilişkiler kurmuştu.Ailesinin acısına alışmış arkadaşlarıda…
View On WordPress
0 notes
alis987 · 4 years
Text
Ayaküstü Yaşanmış Aşk Hikayeleri
bildiğim kendimi bildim bileli aşık olduğum,
bildiğim ancak aşıkken var olduğum...
işte bu yüzden, benim için aşık olmak;
çoktandır hasretine katlandığım yokluğum.
'eğer aşktan söz edildiğini duymamış olsalar
hiçbir zaman sevemeyecek olan insanlar vardır,
demiş La Rochefoucauld
benimse hep böylelerini severek başladı vurgunum...
her durakta ölümsüz bir aşk edineceğim
bir bakıştan, bir duruştan,
çağrışımın sonsuz hızından
unutulmaz bir sevgili daha bırakacağım ardımda.
belki de yaşanabilecek en güzel serüveni
terk edeceğim
daha otobüsün ilk basamağında.
kim bilebilir ki?
sonrayı, sonrasını kim bilebilir?
gizli gizli veda edeceğim ona; görmeyecek
ve bu duyguyla burkulmuş yüreğim
otobüs camına bağrında bir ok ile
bir aşk levhası çizecek, ah min-el!
bu da ötekiler gibi,
kendisini ölesiye sevdiğimi bilmeden
yaşayıp gidecek..
şimdi hemen kalksam buradan
hemen çıksam uzun sokaklardan birine
kiminle karşılaşabilirim
kime vurulurum ölesiye, eve dönmeden
geceme kuzguni bir cehennem gibi eklenen
bir ölümcül sevda hangi köşe başında
keser yolumu
bir tenhaya ulak olan
o suret avı
bırakır mı yakamı
haracı ödenmeden
bırakır mı yakamı
bir suretten, bir şiirden, bir hüzünden
ak kağıda düşürülmüş
imzasını görmeden
bırakmazlar yakamı, bilirim, ben ölmeden
hangi aşk mümkündür aşığı öldürmeden
her aşk, her şiir
ardından uzun uzun bakılan adı bilinmedik sevgilerden,
küskün omuzlu terk edilmişliklerden,
perspektifinde hep bir sokak taşıyan
o sessiz
o faili meçhul cinayetlerden
resim altı sözcüklerden
aşk mümkün olsa idi ah, aşığı öldürmeden
bırakır mı yakamı kağıdın ölüm beyazı sureti
elle bilenmiş sözcükler,
yüreğime sokulan serüvenin hançer tadı
nabzımın atışına ayak uyduran vezninde
gece adımları şiirlerimin
bırakır mı yakamı yaşadıklarımı
dökmeden imgelerin giysilerine
hayatın maskelenmiş gerçekliğine
upuzun bir mesafeyle yeniden sokulmak için
yeniden ve yeniden.
murathan mungan
Tumblr media
0 notes
mankenkiz · 6 years
Text
Hayat Hikayeni Gönder Kendini Anlat İçini Dök
Hayat Hikayeleri, Hayat hikayeni yaz bize gönder. Acılarını anlat. sevinçlerini paylaş. Pişmanlıklarını söyle. Kimseyle paylaşmadığın sırlarını anlat. İçinde olan ama kimse ile paylaşamadıklarını yaz bize. Bizimle paylaş. Hayat hikayeni yaz. Derdini hüznünü kelimelere dök.
Her insanın 1 dönüm noktası yaşarken olmuştur. İşte bu dönüm noktalarını bize yazın gönderin Biz de sitemizde yer verelim. Pişmanlıkların nelerdir. Sırlarım Var mı. Hayata küskün müsün. Kim seni üzdü. Herkese anlatamadığın ama içine oturan sırlarımı var. Yaşanmış hikayelerini bizimle paylaşır mısın. Hiç pişman oldun mu. Birine Platonik aşk mı besliyorsun. Herkes anlatamadığın dertlerin’mi var. Hayatta seni en çok üzen ne oldu. En büyük pişmanlığın neydi. Sevdiğinle sorunların mı var kimseye anlatamadığım.
  En son ne zaman mutlu oldun. Seni mutlu eden neydi. Kimden darbe yedim işlerin mi bozuldu eşinle problemlerin mi var kimseye anlatamadığın.  Sevgilinden ayrıldın. Ya da sevgilin seni terk etti üzgünsün dertlerini bize yazar mısın. Acılarla mutluluklarını sevdiklerinizi anlatır mısın. Kısacası hayat hikayeni Sitemiz’de paylaşır mısın.
Hayat hikayenizi paylaşmanız için uymamız gereken kurallar nelerdir.
Isimler gizli tutulmalıdır. İsim verirken. Rumuz kullanmalık mecburidir yaşadığınız şehri söyleyebilirsiniz. Kimseye hakaret küfür aşağılayıcı kelimeler kullanmayınız.
Bize yazmak yerine kendiniz de sitemize üye olarak kendiniz’de yazabilirsiniz.  Bu yazınıza resim eklemek istiyorsanız resimde ekleyerek sitemizde onaydan geçtikten sonra yayını alabiliriz. Detaylar için sitemizin iletişim bölümünden bize yazarak veya cep telefonundan bize ulaşarak detaylı bilgi isteyebilirsiniz.
Hayat Hikayeni Gönder Kendini Anlat İçini Dök
0 notes
kur-antalebesi · 7 years
Text
Psikoloji Bilimine küçük yaşta başlayan güçlü bir ilgi ve eğilimim var. Yaşadığımız bu alem sırlarla dolu evet ve bizlerde bir sınırı, hududu olan varlıklar olduğumuz için, insan beynini tüm yönleriyle çözüp kavrayabilmemiz ütopik bir hayal. Büyük büyük dehaların bile kenarına köşesine kadar ilerleyebildiği bu yolda, benim cüret ettiğim 'yangından ne kadar mal kaçırırsan kardır' düsturu ile elimden geldiğince anlayıp, öğrenmeye çalışmak. Bu güçlü eğilimimin tohumları içime ilk kez 2002 yılında İrvin D. Yalom'un ”Aşkın Celladı ve Diğer Psikoterapi Öyküleri” kitabı ile ekildi. İsmine aldanıp sakın bir aşk romanı olduğunu sanmayın. Tamamen yaşanmış öykülerden oluşan bu eser, bilimsel bir gerçekliğe sahip. Güçlü bir kalemi olan yazar İrvin D. Yalom, aynı zamanda da ünlü ve başarılı bir Psikanalizci (ruh bilimcisi) Kitabın içeriği, yazarın tedavi ettiği 10 hastanın hikayesini anlatıyor. (ki kendisi hasta kelimesini kullanmaktan hoşlanmaz) Bu hikayeleri okurken sizin de içinizde birşeylerin nasıl iyileştiğini göreceksiniz. #İrvinDYalom 📚📋☕️👌🏼
0 notes
sizekitap · 7 years
Text
Türkiye Hikayelerini Anlatıyor
Türkiye Hikayelerini Anlatıyor Murat Gülsoy Can Yayınları
Nazım Hikmet, başyapıtı Memleketimden İnsan Manzaraları’nda 1908’den 1945’e kadar uzanan bir  zaman diliminde üç yüzden fazla karakter üzerinden Türkiye’nin hikayesini anlatır. 70 yıl aradan sonra, Nazım’ın insan manzaralarından esinlenerek Açık Radyo ve Boğaziçi Üniversitesi Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Araştırma Merkezi işbirliğiyle gerçekleştirilen proje  kitapta,  bu sefer insanlardan kendi hikayelerini anlatmalarını istedik. Türkiye Hikâyelerini Anlatıyor tıpkı Paul Auster’ın Babamın Tanrı Olduğunu Sandım’da topladığı radyo hikayeleri gibi radyoda seslendirildi. Aile hikayeleri, aşk ve delilik üzerine hikayeler, toplumsal-kültürel-etnik kimlik hikayeleri, hayvanlara, köye, taşraya ve şehre dair hikâyeler, yaşam ve ölüm, toplumsal ve siyasal olaylar, yardımlaşma, dostluk, yoksulluk hikayeleri… Hepsi de Türkiye’nin hikayeleri. Gerçekten yaşanmış ya da Oğuz Atay’ın deyişiyle, “hayat-ı hakikiye hikayeleri”. Yaşandılar, yazıldılar. Anlatıldılar, anlaşıldılar. Şimdi sıra paylaşılmalarında…
devamı burada => https://goo.gl/G59hDU
0 notes
suanneokuyoruz · 7 years
Photo
Tumblr media Tumblr media
(Dikkat spoiler içerir☺) Kitapsız günüm geçmesede uzun zamandır paylaşım yapmaya fırsat bulamıyordum. Bu sessizliğimi şüphesiz gelmiş geçmiş en büyük yazarlardan olan Dostoyevski ile bozmaya karar verdim. Kitap 4 beyaz gecede yaşanmış derin bir aşk hikayesini anlatıyor. Sokakta tesadüf eseri tanışan ve birbirlerine yakın hikayeleri olan iki genç arasında geçen bu aşk hikayesi beni “gerçek aşk ” hakkında düşünmeye itti. Kahramanımızın büyük ama karşılıksız aşkı benim gibi aşk a inancı pek olmayan birini bile etkileyecek cinstendi doğrusu bu yüzden İçten içe sinir oldum Nestenka ‘ya . Ah be Nestenka ne var ulan sevseydin!!! (Nestenka… ne güzel isimmiş)
13 notes · View notes
gunaydinimol-blog · 7 years
Text
Veda Busesi - 2
Veda Busesi – 2
Başlangıçtaki Yok Oluş…
Göremiyordu kızı sürekli onu düşünüyor sürekli onu görmek için uzaktan da olsa geçtiği sokakta bekliyordu.Her şey çok hızlıydı onun hayatında bir süre sonra başarılar başarıları kovaladıkça kızı silip atmıştı hayatından,kalbinden,aklından…Ailevi durumları yetersiz olduğundan çok istediği askeriye sınavlarına girememişti yine bir hüzün kaplamıştı içerisini ama bilemezdi…
View On WordPress
0 notes
sevgiyesusuz · 9 years
Link
Aşk Hikayeleri, aşk makaleleri, yaşanmış aşk hikayeleri, ayrılıkla biten aşklar, kavuşamayan aşıklar, ayrılık mektubu, sevgi aşk makaleleri, sevgi aşk yazıları
0 notes