gizemozyon
gizemozyon
gizemozyon
22 posts
şimdi siz düşünün ✨
Don't wanna be here? Send us removal request.
gizemozyon · 3 months ago
Text
Hiçbir şey sonsuza dek sürmez bu dünyada. Ve evet… bir gün, hepimiz bu sahneden çekileceğiz.
Belki bir sabah gözlerimizi açamayacağız, belki de en çok sevdiğimizin sesini bir daha asla duyamayacağız.
Ama tam da bu yüzden, yaşam böylesine kıymetli.
Her anı, her tebessümü, her gözyaşı… paha biçilmez bir mucize gibi.
Hayat her zaman adil değildir.
Bazen elimizden gelen her çabaya rağmen, işler yolunda gitmez.
Ve işte o anlarda, en büyük cesaret; direnmeyi bırakıp olanı olduğu gibi kabul edebilmektir.
Kırılmış kalbimizi…
Yorgun ruhumuzu…
Eksik yanlarımızı…
Kabul etmek vazgeçmek değildir.
Aksine, yeniden doğmanın eşiğidir bu.
Çünkü kabullendikçe değişiriz.
Büyürüz. Güçleniriz. Derinleşiriz.
Ve bir gün fark ederiz ki…
Ölüm bile, yaşamı daha anlamlı kılmak için vardır.
Zamanı sınırlı olan her şey değerlidir.
İşte bu yüzden, yaşamak; ertelemeden sevmeyi, korkmadan affetmeyi ve dürüstçe hissetmeyi gerektirir.
Şimdi, derin bir nefes al…
Gözlerini kapa…
Ve kendine fısılda:
“Ben buradayım. Tüm kırıklarım, umutlarım ve içimde taşıdığım hayatla…
Ve hâlâ, inatla yaşıyorum.”
Kabul et. Affet. Sev. Yaşa.
Çünkü hayat, ertelenemeyecek kadar kısa…
Ve sevmeye yetecek kadar uzun..
0 notes
gizemozyon · 3 months ago
Text
Hayat Beni Yoramaz, Ama Ben Onu Yorabilirim
Bazı günler insanın üzerine çöker ya hani, sanki dünya bir halat ve sen onun en ucundaki düğümsün. Çekiştiriyorlar, sıkıyorlar ama çözmüyorlar. Yorgunluk değil bu, hayal kırıklığının yorgunluğu. Umudun ince ince törpülenmesi. "N'apalım, hayat böyle" diyenlerin konforundan bıktığın bir yorgunluk...
Ama dur, bir nefes al.
Çünkü buraya kadar geldin. Ve buraya kadar gelebildiysen, bundan sonrası da olur. Kendini parçalara ayıranları gördün, değerini bilmeyenleri tanıdın. Hatta sırf iyi niyetinin üstüne basıp yükselenler oldu. Ama işin komiği ne biliyor musun? O yükseklik sahte. Şişirilmiş balonlarla gökyüzüne çıkmaya çalışanların en büyük korkusu, iğne gibi gerçeklerle karşılaşmak.
Şimdi, bu yazıyı okurken bir yerlerde iç çekiyorsan, bir şeyleri tekrar sorguluyorsan, bilinçaltın sana diyor ki: "Hadi, ayağa kalk."
Buna mecbursun çünkü düştüğün yerde kalırsan, düştüğünü kabullenmiş olursun. Ve sen, kabullenmek için fazla inatçı bir ruhsun.
Biliyorum, bazen öyle bir yalnızlık çöküyor ki üstüne, gökyüzü bile küçük geliyor. Ama yalnızlık kötü bir şey değil. Kimsenin yükünü taşımadığında sırtının ne kadar hafiflediğini fark ettin mi hiç? Birileri için kendini törpülemekten vazgeçtiğinde, eksilmiyorsun, tamamlanıyorsun.
Kimse sana hak ettiğin değeri vermiyorsa, oturup üzülme. Kalk ve kendi değerini kendin belirle. Kimse seni anlamıyorsa, zorla anlatmaya çalışma. Sen anla kendini, yeter. Kimse beklediğin gibi değilse, beklentilerini düşürme. Sen, kendi seviyeni koru.
Unutma, hayat seni yoramaz. Ama sen onu yorabilirsin. Nasıl mı? Savaşarak.
Gülerek.
Ve en önemlisi: Umudunu kaybetmeyerek.
Çünkü en büyük zafer, "Beni yıkamadınız" diyebilmektir.
Tumblr media
0 notes
gizemozyon · 4 months ago
Text
Zamana Bırakılan Her Şey, Zamana Kalır
Hayat, bazen tutmaya çalıştığımız bir su gibi parmaklarımızın arasından akıp gider. Ne kadar sıkı sarılsak da bazı şeyleri zamana bırakmaktan başka çaremiz yoktur. Sevgiyi, özlemi, tutkuyu ve o gerçek bağı… Çünkü zaman, her şeyi yerine koyan bir terzi gibidir; acele ettiğimizde yamalar sökülür ama sabrettiğimizde dikişler sağlam olur.
Birini seversin mesela, yüreğinin en derininden, kendinden bile öte… Ama hayat bazen sevdiğini elinden alır. Mesafeler girer araya, belki de yollar ayrı düşer. O an, her şeyi düzeltmek istersin ama olmaz. İşte tam da burada sabır devreye girer. Çünkü zamana bıraktığın her şey, er ya da geç kendi yolunu bulur. Eğer sevgi gerçekse, yıllar geçse bile o bağ kopmaz. Belki yeniden kesişir yollar, belki de anılarda yaşar ama hiçbir şey kaybolmaz.
Ama unutma, bir insan gerçekten seni istiyorsa, zamanın karar vermesini beklemez. Yanında olmak, elini tutmak, ne olursa olsun kalmak ister. Çünkü sevgi, sadece zamana bırakılacak bir şey değildir; aynı zamanda cesaret gerektirir. Kararsızlık, gerçek sevginin doğasına uymaz. İnsan ya kalır ya gider ama ortada durmaz. Eğer biri seni gerçekten seviyorsa, kendine bir bahane değil, bir yol bulur.
Özlem de böyledir… Hasret, kalbin en derininde yankılanır, gözlerin uzaklara dalar. Bir mesaj, bir ses, bir dokunuş için beklersin ama bazı özlemler zamana bırakıldığında daha anlamlı olur. Çünkü hasret, özlenenin değerini en çok hissettiren duygudur.
Tutku ise zamana direnmek ister. Hep anı yaşamak, hep var olmak ister ama bazen tutkunun da sabrı öğrenmesi gerekir. İçindeki o ateş sönmeden, harlanarak yanmaya devam edebilmesi için bazen durup nefes almak gerekir. Çünkü zaman, tutkuyu köreltmez; aksine, onu en güçlü haline getirir.
Gerçek bağlara gelince… İnsan birine gerçekten bağlıysa, zaman bile bunu değiştiremez. Yıllar geçer, hayat değişir, insanlar başka yollara sapar ama o bağ hep orada kalır. Çünkü gerçek bağlar, zamana karşı koymaz; onunla birlikte güçlenir.
O yüzden ne yaşarsan yaşa, bazı şeyleri zamana bırakmayı öğren. Ama aynı zamanda unutma: Seni gerçekten isteyen, beklemek yerine karar verir ve yanında durur. Çünkü zamana bırakılan her şey er ya da geç yolunu bulur ama bazen bazı yollar, cesaret olmadan hiç kesişmez…
Tumblr media
1 note · View note
gizemozyon · 5 months ago
Text
Kalbe Dokunan İnsanlar
Bazı insanlar vardır, ruhunuza ilaç gibi gelirler. Konuşmaları, bakışları, hatta sessizlikleri bile yüreğinize iyi gelir. Yanlarında kendiniz olmaktan çekinmezsiniz, çünkü bilirler sizi olduğunuz gibi… Anlatamadıklarınızı hisseder, söyleyemediklerinizi anlarlar.
Zor zamanlarınızda sizi çekip çıkarmaya çalışmazlar belki, ama yanınızda sessizce durarak bile yükünüzü hafifletirler. Onların varlığı bile iyileştiricidir. İçinize dokunan bir kelimeyle, sıcacık bir gülümsemeyle ya da sadece orada olarak ruhunuzu sarar, size güç verirler.
Böyle insanlar az bulunur ama bir kere hayatınıza girdiklerinde, kalbinizde yerleri hep kalır. Ve siz de bilirsiniz ki, bazı insanlar unutulmaz. Çünkü onlar yüreğe iyi gelenlerdendir…
0 notes
gizemozyon · 8 months ago
Text
Bazı kararlar var o karar da öyle kolay kolay alınmaz. Koca bir süreçtir ayrılmak.. Sonra yavaş yavaş toplamaya başlar çakıl taşlarını. Ta ki artık bir kum tanesi dahi taşıyamayacak hale gelene kadar. İşte o andan sonra bir sabah uyanır ve hazır olduğunu anlar insan. Bir gece önce sorsalar hala “Onsuz yaşayamam” derken o sabah vücudundaki tüm hücreler “Gitme vaktini” haykırır ona. Çünkü ayrılık su terazisindeki o son damlayı bekler her zaman. Eğer o damla yerine varmadan karar verilirse de kalıcı olmaz çoğu zaman.
İnsan ilişkiye genelde kalbini dinleyerek başlar. Ama ayrılık kararını beyin verdirir genellikle. Hatta o kadar ki, içten içe ayrılık vaktinin geldiğini bilsende kalbine yenik düşersin bir süre. Seni.gitmen gereken yoldan alı koyar kalbin. Eski güzel günleri, zamanında birbirinizi ne kadar sevdiğini ve aslında ne kadar mutlu olabileceğini pompalar. Biraz haindir kalp bu açıdan. Anı düşünür, kendini düşünür. Kırılmaktan, tekrar sevememekten veya sevilmemekten korkar.
Halbuki ayrılık işi cesaret işidir. “Seni seviyorum ama gel birbirimize dürüst olalım, böylemutlu değiliz sevgilim” demektir bazen. Bu açıdan da her ayrılık içinde biraz hüzün taşır. Çünkü bir taraf her zaman kırılır. Ama unutma ki birini terk etmek onu sevmemek değildir..
Tumblr media
2 notes · View notes
gizemozyon · 9 months ago
Text
Gençliğime veda edip anneliğimle tanıştığımdan beri , eskisi kadar kendime bakamadığımı , uykuyu eskisi kadar sevmediğimi fark ettim .. yemek yemeyi unuttuğum günler oldu .. her akşam sadece uyku rutini bile bir saatten fazla sürüyor..bazen hem sabrım kalmıyor hem de anneliğin verdiği yüklerden sıkılıyorum .. ama sıkıldığımı kendime bile itiraf edemiyorum . Sanki sıkılırsam evladıma ihanet edecekmişim gibi geliyor .. bunlarla birlikte anneliğim ile ilgili bir sürü eleştiri duyuyorum ...
Hayatımızın bekçilerine ! Evet size sesleniyorum.
İyi mi böyle ? Gözünüz üstümüzde, aklınız fikriniz hep bizde kendi hayatınızı kusursuz sanıp bizim her adımımızda kusur arıyorsunuz. yaşayamadığınız ne varsa bizde yaşamayalım istiyorsunuz.duygularımızdan habersiz, empatisiz, çoğunlukla hadsiz bir müdahale ile kendimiz olmaktan vazgeçelim istiyorsunuz. Keskin yargılar sizde , sınırsız yorumlar sizde , bitmeyen sorgular sizde , ama siz bizi gerçekten tanımıyorsunuz. Nasıl yaşayacağımıza, ne zaman girip ne zaman kalacağımıza , kimi seveceğimize, neyi seçeceğimize, doğruyu nasıl bulacağımıza, geleceğimizi nasıl kuracağımıza, siz mi karar veriyorsunuz? Niye insanları kendi hapishanenize kapatmaya çalışıyorsunuz ?
Karar merci siz, hata düzeltici siz, namus bekçisi siz. Siz bizim hayatımızı neden sürekli gözetliyorsunuz ? Hadi bizi bırak da siz kendi hayatınızı neden bu kadar sevmiyorsunuz? Sizin geçmişinizde bulamadıklarınızın telafisi değiliz, sizin yaşayamadıklarınızın suçlusu değiliz, size öğretilenlerin devamı hiç değiliz. Gün gelir içimiz isterse sizi duyarız, alacağımızı alırız ama neyin yaşanacağı varsa, hatamızı yapar hayatı öğreniriz.merak etmeyin kendi yolumuzu çizerken kimseye zarar vermemeyi, ben olmayı ararken sizi ve hayat biçiminizi yok saymamayı da biliriz. Ama sizin bildiğiniz ve olmamızı istediğiniz kişi değiliz. Biz bu dünyaya başkası olmaya hep aynı şarkıyı duymaya gelmedik. Yük taşımaya, idare etmeye gelmedik. bir yolumuz var, bir hayatımız var ve o hayatın sizin bekçiliğinize ya da gözetlemenize ihtiyacı yok.
Sıkılmakta, sabrımın tükenmesi de , anneliği en yüksekte yaşadığım anlarda ve tüm bunları hissetmek benim en doğal hakkım . Ben çok iyi bir anneyim ve üzerimde olan yüklerin de en çok ben farkındayım .
Tumblr media
4 notes · View notes
gizemozyon · 1 year ago
Text
Dünyadan uzaklaştığımız bir an var bulutların da ötesinde...
Bir insan bu kadar derin bakabilir mi ? Çok yara almıştık her ikimizde büyük bir meydan savaşı gibiydi çok kayıp yoktu belki ama büyük kayıplar vermiştik yarası yarama denkti .. o kadar tanıdıktı ki yüzünü ezbere biliyordum... yeni bir savaşa hazır değilim dercesine bakıyordu savaşmadığımızı anlaması biraz sürdü... O kadar Haklıydı ki ortalık kan gölüne dönmüştü
Derin bir nefes aldım ben adına sabır dedim o delilik .. başladım meydanı toplamaya bakma benim içinde zordu .. Bir ileri iki geri derken indirdi süngüsünü o da başladı kendi meydanını toplamaya etraf açıldıkça görüntü netlesti , sesimiz yükseldi birbirinizi duymaya görmeye anlamaya beraber gülmeye başladık..
Kim bilir belki bulutların üstünde o kimsenin bilmediği sadece ikimizin bildiği yeni bir kraliyet kurarız ?? Bunun için neler mümkün?
Tumblr media
0 notes
gizemozyon · 2 years ago
Text
Yapmak istemedim şeyler sanki gittikçe daha ağır ve yorucu olmaya başlıyor. Göz kapaklarım ve zihnim bir biriyle savaşıyor. Ellerim, kollarım ve ayaklarım ise hareket etmek isteyi kaybediyor. Benim de buna karşı gelecek güçüm yok. Şu masallarda olan sonsuz mutluluk değil de huzuru istiyorum. Elbisemle yatıp hiç bir zaman uyanmak istemiyorum. Artık yoruyor ; düşünmek, çözüm bulmak, beklemek, anlayış göstermek ve anlatmak veya anlatmak isteyip anlatamamam. Çok yoruldum.
0 notes
gizemozyon · 2 years ago
Text
Tumblr media
Beni üzen, beni kıran, canımı yakan herkesi tamamıyla ve özgürce affediyorum ve onlara gönülden uyum, sağlık, huzur ve hayatın tüm lütuflarını diliyorum.Hayatın ve sevginin vuku buluşunun beni iyileştirdiğini biliyorum. Aradığım şey affetme duygusuymuş özgür bırak 🙏🏻 yol senin....Yolu kendime yük etmemeyi, portakal ağacından armut beklememeyi o portakal ağacı armut verse de portakaldaki tadın olmayacağını biliyorum 🙏🏻 ben o tohumdan ağaca kadar uzanan yoldaki gücü,yeşerme umudunu ve harikuladeligi seçiyorum🙏🏻
0 notes
gizemozyon · 2 years ago
Text
Bir insan kaç kere terk edilir bu hayatta doktor !!!
Kaç kere ? Bir mi iki mi on mu kaç ??
Bir sayısı var mı? Kaç keere daha kırılır aynı yerden?? aynı acıyı kaç kere daha yaşar ?
Sordukça ağlıyor ağladıkça sesi yükseliyordu..
Neden diye soruyordu hep ..
Kötü biri değildi oysa tüm hayatını iyi biri olmak için sarf etmişken neden terk ediliyordu ...
Ölüm dedi doktor o da bir terk ediliş elinde değil yani sen ben o hepimiz hep terk edileceğiz dedi..
Ama o ölmedi dedi...
Senin için öldü kabul et dedi ...
9 notes · View notes
gizemozyon · 2 years ago
Text
Biraz yürürsem geçer dediğim o his beni sokak ortasında ağlattı.
1 note · View note
gizemozyon · 3 years ago
Text
Ölümü kabul ettikten sonra insan kimin ne yaptığını, ne kadar yara aldığını, seni nasıl üzdüğünü, verilen ama tutulmayan sözleri, ihaneti çokta takmıyor.. proje yetişmemiş, bu gün yemek pişmemiş, kahvem soğumuş , restoran yavaş hizmet vermiş, faturalar birikmiş , dün yanında olan bu gün elmiş pekte sallamıyor .. ölümü kabullendikten sonra herkes yaptığı ile kalıyor .. senin odak noktan değişiyor teşekkür ediyorsun herşey için hayata tüm öğreti ve dersleri alıp kabul ediyorsun.. affetmiyorsun ama kabul ediyorsun.. sonra kaç çiçek daha görürüz? Kaç gün daha güneşle ısınır kar ile üşürüz? Dökülen yapraklar yerine çıkanları görür müyüz? Kaç sarılma kadar vaktimiz var ? Kaç öpücük kaldı? Kaç giymediğin kıyafet var ? Kaç görmediğin tablo ? Kaç tablo daha yapabilirsin? kaç anı daha toplarsın heybene sevdiklerinle ? Belki bu son masaya beraber oturuşun ? Rüzgarı ne kadar daha hissedersin teninde ? Büyüdüğünü görecek misin o minik kalbin ? Yada ne kadar yürürsün onunla bu yolda ?
Ölümü kabul ettikten sonra başlıyor aslında her şey .. göz bandını çıkarttığında, o hiç tanımadığın yeni tanıdığın koku ile karşılaştığında ve seninle birlikte ölümü kabul eden insanlar ile yürümeye başladığında pembe daha güzel bir pembe , mor en güzel mor, rüzgar en hissedilebilir rüzgar , yemek en lezzetli an en güzel ve vakit kısalırken aslında çok uzun geliyor...
Tumblr media
4 notes · View notes
gizemozyon · 3 years ago
Text
Yeni yaşım nasıl mı geldi işte böyle ✨
Kendime bolca teşekkür ettim ben ben olduğum için 🥂
Sonra masadaki her bir dostum için 🌺
Doğum günlerine önem veren bir ailede büyüdüm ben. Özenli, imkanları dahilinde bizleri hiçbir şeyden, en çok da ve iyi ki de sevgiden, ilgiden mahrum bırakmadıkları, vicdanı merhameti aşıladıkları bir aile ortamımız oldu, hala da öyle. ❤️
Sonra iyi ki doğdun annneeeeeaaa diye kapıyı açan bak sana pasta aldık diye direkt pastaya koşan tüm gün o anı sabırsızlıkla beklediğini öğrendiğim miniğim için şükrettim 🙏
Yeni yaşımda daha huzurluyum, gönülden karşılığını beklemeden uzattığım elimi, her tutanla daha güçlü hissediyorum. Daha çok insana elimi uzatmak istiyorum çıkarsız, daha çok vesile olmak istiyorum. Çünkü biliyorum ki, ruhumdaki defoları silecek olan bu 💜
Şimdiye kadar hayatımın odağına başkalarını koyan ben, artık kendime de alan açmam gerektiğinin farkındayım. Bu konuda bir parça daha şefkatliyim, adilim kendime karşı sanki.🥂
Gizem olarak, şimdiye kadar yaptığım hatalarımla, eksiklerimle, seçimlerimle, dibe vuruşumla, en güçlü hissettiğim halimle, öfkemle, kırgınlıklarımla, sevgimle, heyecanımla, inancımla, merhametimle, vicdanımla, şaşkınlığımla, katlandıklarımla, utancımla, kısacası her halimle kendimi çok seviyorum 🎉
Özetle bu yaş bana çok yakıştı iyi ki geldin 30 !
Tumblr media
9 notes · View notes
gizemozyon · 3 years ago
Text
Bir noktada anlamalısın ki ;
bazı insanlar kalbinde kalabilir
ama
hayatında değil
ve hiç sorun değil
Çünkü bazen ne hissettiğini unutmalısın
ve
neyi hak ettiğini hatırlamalısın
Tumblr media
1 note · View note
gizemozyon · 3 years ago
Text
Vazgeçilmeyecek şeylerden çat çat vazgeçmek güçlendirir sanmıştım hissizleştirdi.
3 notes · View notes
gizemozyon · 3 years ago
Text
Ait olduğum yeri bulmama yardımcı olan bütün ait olmadığım yerlere çok teşekkürler.
185 notes · View notes
gizemozyon · 3 years ago
Text
Demeter bize de kucak açar mı ? diye sordu küçük kız .. neden açmasın diye cevap verdi annesi o doğanın, bereketin ve mevsimlerin tanrısı ..
"Ama kendi çocukları ölüyor " dedi yerdeki kuru yaprağı tutarken ..
Önce düşündü sonra başladı anlatmaya "ağaçlar dedi tohumdan fidan olur , fidandan ağaç, ağaçlar büyür yaprakları önce yeşerir sonra sararır sonra kararır ve dökülür.. ama sonra yeniden yeşerir buna yaşam denir ... "
"Hepimiz bir döngünün içindeyiz güzel kızım"
"Hayır" dedi küçük kız.bu cevaba çok sinirlenmişti yerden topladığı kuru yaprakları ağaçlara yapıştırmaya çalıştı kabul etmiyordu.
Yavaş ve sakince eğildi annesi ve kulağına fısıldadı "şimdi kabul etmek istemeyebilirsin ama kar yağdığında o yapraklar çok üşüyecek ve donacaktı demeter yaprakları ağaç kışı geçirsin diye aldı...
Kaybettiklerine üzülme küçüğüm her kayıp seni bir sonrakine hazırlar buna yaşam döngüsü denir "
Annesini anlamış olacaktı ki sakinledi küçük kız ve bir daha kuruyan yapraklar için üzülmedi çünkü artık biliyordu kalıcı olan ağaçtı... kıştan sağlam çıkmak için ölü yapraklardan kurtulmak gerekiyordu ...
Tumblr media
4 notes · View notes