Tumgik
#Kel Muhammed
tp-tarih · 3 years
Link
Anadolu'daki Millî Mücadele'yle bağlantılı olan Halep merkezli direniş bir anda ortak umut haline geldi. M. Kemal Paşa'nın "Halep Kuvva-yı Milliyesi'nin Islahiye vasıtasıyla tesis edilecek irtibatla yardımlaşmanın temin edilmesi" talimatının vurguladığı bu bağ doğrultusunda kurulan Halep Kuva-yı Milliyesi zamanla Lazkiye, Şam, Hama, Humus, Beyrut, Kuneytra, Trablusşam ve Amman gibi şehirlerde de şubeler açarak örgütlenmesini genişletmiştir. Türkmen, Çerkez ve Araplardan müteşekkil bu yapı içerisinde Adana'daki 2. Kolordu Komutanlığı, Halep - Hama - Lazkiye - Samandağ - İskenderun - Kırıkhan sınırının içinde kalan bölgede 5 düzenli teşkilat kurmuş ve ayrı ayrı Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerince eylemler organize edilmiştir. O dönemde ayrıyeten Halep Cemiyet-i Esâmiyesi Heyet-i Merkeziyesi (Dernekler Platformu Sekreteryası), Necât-ı Vataniye (Vatan Kurtuluşu), İstikbal Cemiyeti, Şark-ı Karîb İhtilası / İstihlası Cemiyeti (Yakın Doğu Kurtuluş Örgütü) ve Milli İsyan Partisi gibi aynı amaçlı yerel teşkilatlanmalara da tevafuk edilir.
Dr. Muhtar F. Beydili ___ Makalenin tümünü okumak için lütfen bağlantıyı tıklayın.
2 notes · View notes
delitay · 4 years
Text
Tumblr media Tumblr media
MERHUM İSKİLİPLİ ATIF HOCA BUGÜN İDAM EDİLDİ.(4 Şubat 1926)
Cennet vatanda bugün devam eden; temeli 1839 larda atılan islama düşman, hain, vatan ve millet düşmanı bir hizip devam edegelmektedir. Bunun için milyonları mağdur edip bir çoklarını idam ettiler.
Prof. Ergün Aybars'ın verdiği bilgiye göre;
7Mart 1925'ten itibaren bir yıl görev yapan Ankara İstiklal mahkemesinin iş yoğunluğunu
mesaisinin ana meşgalesini irtica ve şapkaya muhalefet oluşturmuştu.
Yer: Ankara İstiklal Mahkemesi. Tarih: 26 Ocak 1926. Başkan: Kel Ali (Çetinkaya), Üyeler: Kılıç Ali ve Reşit Galip. Yargılanan: İskilipli Atıf Hoca.
Arada “Kılıç Ali Bey" ve “Kel Ali Bey" de lafa girip sanığı suçlayıp payladıkları için S rumuzuyla soruları soran kişinin Aydın mebusu Reşit Galip olduğu anlaşılmaktadır.
Bu Reşit Galip denen adam ise andımızın yazarıdır.
30 Kasım: Maraş'ta hükümet binası önünde toplanan halk “Şapka istemeyiz" diye bağırdı. Erzurum'daki şapka protestocularından 6'sı idam edildi. (Hapis cezalarını zikretmiyoruz.) Sivas'ta 1 idam var.
7 Aralık: Erzurum'da 4 idam daha.
15 Aralık: Rize'de 8 idam ve ağır hapis cezaları.
18 Ocak 1926: Maraş'ta 5 idam ve hapisler.
4 Şubat: İskilipli Atıf ve Ali Rıza Hoca idam edildiler.
Suçları görünüşte şapkaya itiraz etmekti ve altı üstü bir başlığa itiraz etmenin en büyük suç sayıldığı dönemlerdi. Mason üstadı olup uzun süre içişleri bakanlığı da yapmış olan Şükrü Kaya bunu Şapka Kanunu çıkarken Meclis'teki bir konuşmasında ayan beyan belirtmiş zaten:
“Millet, bağımsızlığını 6.-7. yüzyılların (Asr-ı Saadet'i Peygamberimiz Muhammed aleyhisselamı kastediyor) köhne fikirlerine bağlayamaz. Biz vicdanlarda milliyet aşkını uyandırmak istiyoruz. Milli kıyafet ancak müzelerde bulunur. (…) Biz Türk milletini böyle görmek istiyoruz." Şükrü Kaya masonu; Kabirde, mahşerde, cehennemde görmeye devam et bakalım..
Bugün Boğaziçi üniversitesi başta olmak üzere her yerde bu zihniyeti görmek mümkündür.
Bu zihniyet bugün devam eden bir partinin kanatları altına yerleşmiş ve icraatlarına devam etmektedir.
Müslüman uyanık olmak mecburiyetinde olup; bu hainlerin safında bulunmamalıdır!....
6 notes · View notes
fecrimazi · 4 years
Text
SOYLU'NUN İSTİFASI VE RASULULLAH’IN (SAV) VEFATI: Bir gecenin yaşattıkları ve ibretlik iki olay
Sokağa çıkma yasağının kaldırılmasına yaklaşık iki saat kala Süleyman Soylu’nun istifa haberi basında ve sosyal medyada bir anda gündem oldu. 85-86 yıllarında okuldan arkadaşım olan, o zamanlarda hatta kardeş gibi olduğum biri de sosyal medya dan Soylu’nun istifa haberini paylaşmış. Ben de sadece “Etti mi ettirildi mi?” diye sordum. Bana Kemalistlerin Müslümanlara olan kini gibi bir yaklaşımla “Şeytanın avukatlığını yapma, kına yak, konuşma!” diye cevap yazmış. Bu ülkede öyle ya sadece samimi Müslümanların konuşmaması, fikrini söylememesi gerekiyor. Onun haricindeki her kesim, fikrini açıklamada serbesttir. Yani iktidarda Kemalistler de komünistler de muhafazakâr demokratlar da olsa durum bu. Sanki Soylu’yu ben görevden aldım ya da istifa ettirdim. Bilmiyor ki savunduğu laik demokrat kapitalist düzende biri görevden de alınır, istifada eder, eceli geldiyse de ölür. Bunlar gayet normal, olağan şeyler. Onlar için normal olan başka bir şey ise bunların savunacakları bir fikirleri olmadığından, kişiye bağlılıkları ve bu kişilerin siyaset sahnesinden çekildiklerinde dava diye bir şeylerinin kalmaması. Giden Kel Ali, gelen Ali Kel hesabı yine kişiye bağlılık. Onlar için önemli olan lider, liderin taşıdığı ve onlara bırakacağı fikrin olup olmaması değil. Sosyal medya âdeta yıkıldı bu istifa haberi üzerine. Kimi istifa ettirenlere korona virüs bulaşsın, kimi kına yakın demiş, kimi de cuma gecesi sokağa çıkanlara lanet okumuş. Kimse, kamuoyunu ve muhalefeti susturma vs. operasyonu olabilir diye bakmamış. Bu gece yaşananlar bana başka bir olayı hatırlattı. Haklı bir davada Müslümanın yaşanan bir olaya fikirleri ve davası açısından nasıl bakması gerektiğini. Peygamber Efendimiz (sav) vefat ettiğinde onu kendi nefsinden daha çok seven Hz. Ömer (ra) şöyle haykırıyordu: “Resûlullah ölmemiştir ve sağdır! Kim Muhammed öldü derse onu kılıcımla iki parça ederim.” Halkı teskin eden ve Hz. Ömer'in bu sözlerini işiten Hz. Ebubekir (ra) minbere çıkarak şöyle dedi: "Kim ki Muhammed’e (asm) tapıyorsa bilsin ki Muhammed (asm) ölmüştür. Kim ki Allah’a ibadet ve kulluk ediyorsa bilsin ki Allah, Hayy’dır, ölümsüzdür.” Ve şu ayeti okudu. “Muhammed ancak bir peygamberdir. Ondan önce de nice peygamberler gelip geçti. Şimdi o ölürse veya öldürülürse siz gerisin geriye mi döneceksiniz? Her kim geri dönecek olursa kesinlikle Allah’a bir zarar veremeyecektir.” (Âli İmran 144) Hz. Ömer (ra) diyor ki “Vallahi Ebubekir’in, bu ayeti okumasıyla yere çömelmem bir oldu, artık ayaklarım beni taşıyamıyordu. Anladım ki Rasûlullah (sav) vefat etmiş.” (Buhari – Kitabu’l-Megazi - 4454). Şimdi bu iki olaya baktığımızda Müslüman olduğunu söyleyen laik, demokratik kapitalist muhafazakâr demokratlarla Allah’ın dini hayata hâkim olsun diye, peygamber metodunu takip eden ve İslami fikirlerle davet taşıyanlar ayrı ayrı vadilerdeler. Lidere tabi olunsaydı Peygamber Efendimiz (sav) vefat ettiğinde herkes Hz. Ömer’in ilk tepkisi gibi davranırdı ve Hz. Ebubekir gibi fikir taşıyıcı bir kimse olmasaydı İslâm bu günlere kadar gelmezdi. Evet, o bir liderdi ama insanlara bir fikirle (İslâm) gelmişti ve insanlar o fikre şeksiz şüphesiz tabi oldular. Bu vahşi laik, demokratik kapitalist nizam üzerimizden kalkmadığı ve Hilâfet Devleti kurulmadığı sürece bize sevinmek yok. Yoksa sizin Soylunuz ya da bir başkası gitmiş ya da gelmiş, bizim üzüntü ya da sevinç mevzumuz olmaz. Biz Müslüman katili cani Süleymani gebertildiğinde de birileri gibi kahraman, şehit ilan etmediğimiz gibi ne kına yaktık ne de onu geberten ABD’ye teşekkür ettik. Sadece bir zalimi onun hamisi olan kâfir bir devlet eliyle öldüren Allah’a hamt ettik. (Mahşerde) insanların hepsi Allah’ın huzurunda ortaya çıkarlar da zayıf olanlar, büyüklenenlere şöyle der: “Biz dünyada iken size tabi idik. Şimdi siz, Allah’ın azabından bir şeyi bizden def edebilecek misiniz?” Onlar da derler ki: “Eğer Allah bize hidayet etseydi biz de size hidayet ederdik. Şimdi biz, sızlansak da sabretsek de birdir, bizim için kaçıp sığınacak bir yer yoktur.” (İbrahim 21) 
1 note · View note
nursinvuslatsamsun · 5 years
Text
TAŞLAR İÇİNDE YAKUT
“Muhammedün beşerun lâ ke’lbeşer.
Hüve kel yâgûti beyne’l hacer.”
(Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimiz bir beşerdir ancak diğer beşerler gibi değildir.
Taşlar arasında yakut ne ise Allah Rasûlü de insanlar arasında öyledir.)
Ebu’l Mevâhib Şâzelî
Yeryüzünün hiç azımsanmayacak kadar büyük bir kısmını oluşturan madde taştır. Nice şairler denizlere, okyanuslara şiirler yazıp şarkılar söylemişlerdir de bu tek heceyle kendinden ağır kelimeyi düşünmekten geri kalmışlardır. Her ne kadar bu maddenin çokluğu onu değersiz görmemize sebep olsa da unutulmamalıdır ki paha biçilemez mücevherler de özünde taştır.
“Taş” üzerinde birazcık düşünecek olsak onun uzun bir süreç sonunda Allah’ın sonsuz kudretiyle yer altındaki devâsa kütlelerin eriyip oluşturduğu heybetli dağlardan meydana geldiğini göreceğiz. Sonra bir de baksak kocaman kayalardan çakıllara, kumlara hatta tozlara bölündüğünü göreceğiz. Yeryüzünde taşlar üzerinde gezindiğimizi, evlerimizi taşlar üzerine bina ettiğimizi göreceğiz. Allah korkusuyla yuvarlandıklarını, yarılıp içlerinden pınarlar akıttıklarını göreceğiz.Bazı taşların bazısına üstün olduğunu göreceğiz. Kimisine bastığımızı, kimisini başımıza kubbe yaptığımızı, kimisini mezara diktiğimizi, kimisini ipe dizip zikir çektiğimizi, kimisini yaktığımızı, kimisini ziynet diye gerdanımıza taktığımızı göreceğiz. Bu gördüklerimiz bizi Ebu’l Mevahib Şazeli Hazretlerinin beyitlerine götürecek belki.Taşlar içindeki yakutun yerini hatırlayacağız. Sonra birbirlerinden bir cüz olan taşla toprağın bağına yönelip insanı daha iyi anlayacağız.
Nice taşlar vardır ki başa atılır, nicesi de vardır ki başa taç yapılır. İşte başlarımızın tacı, taşlar içerisinde adeta bir yakut olan Efendimiz (a.s.v)’dan sonra da kıymetçe en üstün olanlar O’nun güzel ahlakına en çok benzeyen kamil mürşidler olmuştur. Onlardan sonra da Onların yolunda olan güzel ahlak sahibi insanlar olacaktır.Ancak bu süreç adeta bir taşın kıymetli bir madene dönüşmesi için gereken müddet gibi belli bir vakte ve gayrete muhtaçtır. İşte bu nedenledir ki, insanı kıymetlendirecek olan tasavvuf yolundaki seyru sülük de sabrın ve gayretin sonucunda elbetteki maksadına ulaşacaktır.
Rabbü’l alemin rızasına kavuşacak kıymete bizleri ulaştırsın; içlerinden ırmaklar fışkıran taşlar gibi, kalplerimizden aşkını akıtsın da kurak iklimlere rahmet muştusu olmayı nasip etsin.
Ve sallallahu aleyhi ve sellem.
3 notes · View notes
buzdagininsairi · 7 years
Photo
Tumblr media
1- Her işe “besmele” ile başlamak.  2- Suyu üç yudumda oturarak, kıbleye dönerek içmek. Başında “besmele” çekmek, sonunda “elhamdülillah” demek.  3- Evden çıkarken aynaya bakmak (O dönemde ayna olmadığı için Efendimiz (s.a.v.)suya bakarmış).  4- Abdest alırken kıbleye dönmek, sonunda üç yudum su içmek )bu su zemzem hükmünde olup, şifa niyetine içilmelidir).  5- Yolda önüne bakarak hızlı adımlara yürümek.  6- Selamlaştığı insana sağ elini uzatmak, işaret ve baş parmağı arasındaki boşluğu karşıdaki insanın aynı yerine temas ettirmek.  Çünkü bu yerlerde muhabbet damarları varmış.  7- Saçları gece yatmadan hemen önce ve kıbleye dönerek her gün taramak, ortadan ayırmak.  8- Yanında misvak, ayna, kesici bir alet, yakıcı bir alet, güzel koku ve tarak taşımak.  9- Gece abdestli yatağa girmek (Şayet ölüm gelirse şehit hükmünde olmak için).  10-Gece yatmadan önce “Felak-NasSureleri”ni okuyup iki elini birleştirerek üflemek ve vücudunun her yerine sürmek.  11-Tuvalete girerken sol ayakla girmek, çıkarken sağ ayakla çıkmak.  12-Tuvalete girerken “ALLAHümme inni euzü bike minerricsil habisi muhbusi mineşşeytanirraciym.” çıkarken de  “Elhamdülillahi anil eza ve afani” demek.  13-Tuvalete tükürmemek, orada konuşmamak, bir şey yememek, oradan çabuk çıkmak.  14-Def-i hacette bulunmadan önce bir miktar su dökmek.  15-Tuvalete başı kapalı girmek (idrardan çıkan asitin ilk temas ettiği yer saç kökleri olduğu için başı kapalı olmazsa  saç dökülmesine sebep olur. Bilhassa alkoliklerin kel olme sebebi budur).  16-Mutfakta bir kabı kullanmadan önce onu temiz su ile durulamak.  17-Açıkta kalan yiyeceklerin üzerini örtmek.  18-Ayakkabıları gitmeden önce ters çevirip silkelemek.  19- Kıyafetleri sağdan sağdan giyip, soldan çıkartmaya başlamak. Mesela çorap giyerken önce sağ ayakla giymek,  çıkarırken de sol ayağı çıkarmak (böyle yapıldığı taktirde kıyafetler eskimezmiş).  20-Sofraya oturmadan hayalen mideyi üçe bölmek 1/3 su, 1/3 yemek, 1/3 hava.  21-Acıkmadan sofraya oturmamak ve doymadan sofradan kalkmak.  22-Uykudan kalkınca elleri en az üç defa yıkamadan yiyecek kabına daldırmamak.  23-Akşam üzeri önce perdeyi çekmek, sonra ışığı açmak.  24-Banyodan son çıkma sırasında ayaklara soğuk su dökmek.  25-Tabakta hiçbir şey kalmayacak şekilde yemek tabağını sünnetlemek. Sonra bir miktar su koyup onu kaşıksız içmek.  26-Tek sayıyı tercih etmek. Mesela, misafirlikte şeker ikramında bir ya da üçü tercih etme gibi.  27-Cuma günleri farz olmasa bile gusül abdesti almak (şartlar müsait değilse hiç olmazsa saçı yıkamak), güzel  koku sürünmek, sadaka vermek, beyaz giyinmek, tırnak kesmek(orta, serçe, baş, yüzük, işaret parmağı sırası  takip edilerek kesildiğinde görme bozukluklarının azalacağını Peygamber Efendimiz( s.a.v.) bizzat söylemiştir).  28-Yatarken yatağa çarşaf sermek.  29-Gece, günlük kıyafetleri çıkarınca katlamak.  30-Sabah namazı vakti çıkınca ilk 45 dk (Keraat vakti) ve akşam ezanının okunmasına 45 dk kala uyumamak  (bu vakitlerde uyumak cüzzam hastalığına, bel ağrıların sebeptir).  31-Güneş tam tepede iken yani öğle vakti bir miktar uyumuak, uyuyamıyorsa bile 10 dk gözleri kapatmak  (Bu uykuya kaylule denir ve uyuyanların yüzüne güzellik gelir).  32-Gece yatmadan önce 3 defa toz sürme çekmek (Göz hastalıklarına şifadır).  33-İşrak namazı kılmak.  34-Konuştuğu kimseye bedeniyle dönerek konuşmak.  35-Yemek tabağına düşen sineği tamamen batırıp geri çıkarmak ve o yemeği yemeye devam etmek  (çünkü sineğin bir kanadında zehir diğer kanadında panzehir vardır).  36-Kapıyı üç kez bekleyerek çalmak (4 rekat namaz vakti kadar).  37-Kapıyı çalarken kapının ya sağında ya da solunda beklemek, karşısında durup da içeriyi  izlememek (kapı ilk açıldığında ev sahibinden izinsiz içeriye bakmak haramdır).  38-Baş kıbleye gelecek şekilde sağ el sol yanak altında, sol el iki diz arasında, dizler de  karın bölgesine bükülü vaziyette yatmak. Bu vaziyette yatınca üstten bakıldığında arapça olarak  “MUHAMMED” yazısı görülecektir. Aynı zamanda kıbleye karşı ayak uzatıp da yatanlar sabah kalktıklarında  yorgun olarak kalkarkar, sebebi ise ekvatorun kıbleden geçmesidir.  39-Başı ağrıdğıda tülbent ile sıkıca sarmak.  40-Yemeğe tuz ile başlamak (Tuz dişlere kayganlık sağladığı için yemeklerin yapışması  önlenmi olur ve temizleme kolaylığı oluşur).  41-Yemeği ayrı tabaklarda değil de ortak tabakta yemek, yerken önünden almak, yemeğin ortasına dokunmamak.  42-Misafire bir bardak su bile olsa ikramda bulunmak, mümkünse etli yemek ikram etmek.  43-Çörek otu yemek(ölümden başka her derde deva olduğuna dair sahih hadisler vardır).  44-Sofrada yeşillik, evde sirke bulundurmak.  45-Sofrada sol ayak kalçanın altında, sağ ayak karın bölgesine kırılmış vaziyette oturmak,  bağdaş kurmamak (sofrada ayak değiştirmek doymanın alametidir).  46-Kur’an-ı Kerim’i hüzünle, mümkünse ağlayarak okumak.  47-Yemekten önce ve sonra elleri yıkamak (yemeğin bereketi buradadır).  48-Hastayı üçüncü gününden sonra da iyileşmezse ziyaret etmek. Hastanın olduğu yerde çorba pişirmek.  49-Kabak yemek.  50-Hapşurunca “elhamdülillah” diyene “yerhamukellah (bayan ise “yerhamukillah”) demek.  Aynı kişinin diğerine “yehdina ve yehdikümullah” demesi.  51-Kahkaha atmamak, gülümsemek. Efendimiz (s.a.v.) hiçbir zaman dişleri göreülesiye gülmemiştir.  52-Kına yakmak  53-(erkekler için) Eve gelmeden önce hanımına geleceği zamanı bildirmek.  54-Hediyeleşmek (hediyeleşmek muhabbeti artırır).  55-Sabah namazının sünneti ve farzı arasında sağ tarafına uzanığ bir miktar uyumak.  Fıkhi kaidelere göre, sadece bu uykunun haricinde uyku abdesti bozar. Namaz vakti çıkmadan  uyanıp farzı eda etmek.  56-Namazı cemaatle kılmak.  57-Dua ederken elleri birleştirmek ve kaşları hizasına kaldırmak (baş ağrısını giderir).  58-Tesbihi parmak ile çekmek.  59-Kapıya geleni durumu ne olursa olsun boş çevirmemek bir hurma tanesi bile olsa.  60-Sofradan kalkacağı zaman sağ tarafındaki şahıstan izin isteyerek kalkmak.  61-Ezan-i Muhammedi okunurken onu müezzinden sonra tekrar etmek.  62-Ezan-i Muhammedi okunurken bir pozisyon da olsa hal değiştirmek.  63-Orucu su veya hurma ile açmak.  64-Bir yere misafirliğe giderken tatlı xötürmek.  65-Eve, camiye girerken sağ ayakla girip, sol ayakla çıkmak.  66-Yolda giderken ayağa takılabilecek veya ona benzer şeyleri kenara çekmek.  67-Meyvenin çekirdeğini sol elle çıkarmak.  68-Yüzme öğrenmek, ok atmak.  69-İnsanları yüzlerine karşı övmemek.  70-Yemek yerken başkalarının yemeğine bakmamak.  71-Cuma günleri beyaz elbise giyinmek.  72-Topluluk içinde yanındaki kişiyle fısıldaşmamak.  73-Yemekten sonra tatlı yemek  74-Hergün yüz defa “estağfirullah” demek.  75-Güler yüzlü olmak kusurları af ile karşılamak.  76-Selam vermek, yemeği iki öğün yemek.  77-Kötülük edene iyilik etmek.  78-Tane tane konuşmak, anlaşılmayınca üç defa tekrarlamak.  79-Gusülden sonra iki rekat namaz kılmak. 80-bunu  duyur.!             — Hz. Muhammed ( S.A.V ) —
1K notes · View notes
sirrihafi · 5 years
Text
Tumblr media
Sunneti seniyyeden bazilari 1- Her işe “besmele” ile başlamak. 
2- Suyu üç yudumda oturarak, kıbleye dönerek içmek. Başında “besmele” çekmek, sonunda “elhamdülillah” demek. 
3- Evden çıkarken aynaya bakmak (O dönemde ayna olmadığı için Efendimiz (s.a.v.)suya bakarmış). 
4- Abdest alırken kıbleye dönmek, sonunda üç yudum su içmek )bu su zemzem hükmünde olup, şifa niyetine içilmelidir). 
5- Yolda önüne bakarak hızlı adımlara yürümek. 
6- Selamlaştığı insana sağ elini uzatmak, işaret ve baş parmağı arasındaki boşluğu karşıdaki insanın aynı yerine temas ettirmek. 
Çünkü bu yerlerde muhabbet damarları varmış. 
7- Saçları gece yatmadan hemen önce ve kıbleye dönerek her gün taramak, ortadan ayırmak. 
8- Yanında misvak, ayna, kesici bir alet, yakıcı bir alet, güzel koku ve tarak taşımak. 
9- Gece abdestli yatağa girmek (Şayet ölüm gelirse şehit hükmünde olmak için). 
10-Gece yatmadan önce “Felak-NasSureleri”ni okuyup iki elini birleştirerek üflemek ve vücudunun her yerine sürmek. 
11-Tuvalete girerken sol ayakla girmek, çıkarken sağ ayakla çıkmak. 
12-Tuvalete girerken “ALLAHümme inni euzü bike minerricsil habisi muhbusi mineşşeytanirraciym.” çıkarken de 
“Elhamdülillahi anil eza ve afani” demek. 
13-Tuvalete tükürmemek, orada konuşmamak, bir şey yememek, oradan çabuk çıkmak. 
14-Def-i hacette bulunmadan önce bir miktar su dökmek. 
15-Tuvalete başı kapalı girmek (idrardan çıkan asitin ilk temas ettiği yer saç kökleri olduğu için başı kapalı olmazsa 
saç dökülmesine sebep olur. Bilhassa alkoliklerin kel olme sebebi budur). 
16-Mutfakta bir kabı kullanmadan önce onu temiz su ile durulamak. 
17-Açıkta kalan yiyeceklerin üzerini örtmek. 
18-Ayakkabıları gitmeden önce ters çevirip silkelemek. 
19- Kıyafetleri sağdan sağdan giyip, soldan çıkartmaya başlamak. Mesela çorap giyerken önce sağ ayakla giymek, 
çıkarırken de sol ayağı çıkarmak (böyle yapıldığı taktirde kıyafetler eskimezmiş). 
20-Sofraya oturmadan hayalen mideyi üçe bölmek 1/3 su, 1/3 yemek, 1/3 hava. 
21-Acıkmadan sofraya oturmamak ve doymadan sofradan kalkmak. 
22-Uykudan kalkınca elleri en az üç defa yıkamadan yiyecek kabına daldırmamak. 
23-Akşam üzeri önce perdeyi çekmek, sonra ışığı açmak. 
24-Banyodan son çıkma sırasında ayaklara soğuk su dökmek. 
25-Tabakta hiçbir şey kalmayacak şekilde yemek tabağını sünnetlemek. Sonra bir miktar su koyup onu kaşıksız içmek. 
26-Tek sayıyı tercih etmek. Mesela, misafirlikte şeker ikramında bir ya da üçü tercih etme gibi. 
27-Cuma günleri farz olmasa bile gusül abdesti almak (şartlar müsait değilse hiç olmazsa saçı yıkamak), güzel 
koku sürünmek, sadaka vermek, beyaz giyinmek, tırnak kesmek(orta, serçe, baş, yüzük, işaret parmağı sırası 
takip edilerek kesildiğinde görme bozukluklarının azalacağını Peygamber Efendimiz( s.a.v.) bizzat söylemiştir). 
28-Yatarken yatağa çarşaf sermek. 
29-Gece, günlük kıyafetleri çıkarınca katlamak. 
30-Sabah namazı vakti çıkınca ilk 45 dk (Keraat vakti) ve akşam ezanının okunmasına 45 dk kala uyumamak 
(bu vakitlerde uyumak cüzzam hastalığına, bel ağrıların sebeptir). 
31-Güneş tam tepede iken yani öğle vakti bir miktar uyumuak, uyuyamıyorsa bile 10 dk gözleri kapatmak 
(Bu uykuya kaylule denir ve uyuyanların yüzüne güzellik gelir). 
32-Gece yatmadan önce 3 defa toz sürme çekmek (Göz hastalıklarına şifadır). 
33-İşrak namazı kılmak. 
34-Konuştuğu kimseye bedeniyle dönerek konuşmak. 
35-Yemek tabağına düşen sineği tamamen batırıp geri çıkarmak ve o yemeği yemeye devam etmek 
(çünkü sineğin bir kanadında zehir diğer kanadında panzehir vardır). 
36-Kapıyı üç kez bekleyerek çalmak (4 rekat namaz vakti kadar). 
37-Kapıyı çalarken kapının ya sağında ya da solunda beklemek, karşısında durup da içeriyi 
izlememek (kapı ilk açıldığında ev sahibinden izinsiz içeriye bakmak haramdır). 
38-Baş kıbleye gelecek şekilde sağ el sol yanak altında, sol el iki diz arasında, dizler de 
karın bölgesine bükülü vaziyette yatmak. Bu vaziyette yatınca üstten bakıldığında arapça olarak 
“MUHAMMED” yazısı görülecektir. Aynı zamanda kıbleye karşı ayak uzatıp da yatanlar sabah kalktıklarında 
yorgun olarak kalkarkar, sebebi ise ekvatorun kıbleden geçmesidir. 
39-Başı ağrıdğıda tülbent ile sıkıca sarmak. 
40-Yemeğe tuz ile başlamak (Tuz dişlere kayganlık sağladığı için yemeklerin yapışması 
önlenmi olur ve temizleme kolaylığı oluşur). 
41-Yemeği ayrı tabaklarda değil de ortak tabakta yemek, yerken önünden almak, yemeğin ortasına dokunmamak. 
42-Misafire bir bardak su bile olsa ikramda bulunmak, mümkünse etli yemek ikram etmek. 
43-Çörek otu yemek(ölümden başka her derde deva olduğuna dair sahih hadisler vardır). 
44-Sofrada yeşillik, evde sirke bulundurmak. 
45-Sofrada sol ayak kalçanın altında, sağ ayak karın bölgesine kırılmış vaziyette oturmak, 
bağdaş kurmamak (sofrada ayak değiştirmek doymanın alametidir). 
46-Kur’an-ı Kerim’i hüzünle, mümkünse ağlayarak okumak. 
47-Yemekten önce ve sonra elleri yıkamak (yemeğin bereketi buradadır). 
48-Hastayı üçüncü gününden sonra da iyileşmezse ziyaret etmek. Hastanın olduğu yerde çorba pişirmek. 
49-Kabak yemek. 
50-Hapşurunca “elhamdülillah” diyene “yerhamukellah (bayan ise “yerhamukillah”) demek. 
Aynı kişinin diğerine “yehdina ve yehdikümullah” demesi. 
51-Kahkaha atmamak, gülümsemek. Efendimiz (s.a.v.) hiçbir zaman dişleri göreülesiye gülmemiştir. 
52-Kına yakmak 
53-(erkekler için) Eve gelmeden önce hanımına geleceği zamanı bildirmek. 
54-Hediyeleşmek (hediyeleşmek muhabbeti artırır). 
55-Sabah namazının sünneti ve farzı arasında sağ tarafına uzanığ bir miktar uyumak. 
Fıkhi kaidelere göre, sadece bu uykunun haricinde uyku abdesti bozar. Namaz vakti çıkmadan 
uyanıp farzı eda etmek. 
56-Namazı cemaatle kılmak. 
57-Dua ederken elleri birleştirmek ve kaşları hizasına kaldırmak (baş ağrısını giderir). 
58-Tesbihi parmak ile çekmek. 
59-Kapıya geleni durumu ne olursa olsun boş çevirmemek bir hurma tanesi bile olsa. 
60-Sofradan kalkacağı zaman sağ tarafındaki şahıstan izin isteyerek kalkmak. 
61-Ezan-i Muhammedi okunurken onu müezzinden sonra tekrar etmek. 
62-Ezan-i Muhammedi okunurken bir pozisyon da olsa hal değiştirmek. 
63-Orucu su veya hurma ile açmak. 
64-Bir yere misafirliğe giderken tatlı xötürmek. 
65-Eve, camiye girerken sağ ayakla girip, sol ayakla çıkmak. 
66-Yolda giderken ayağa takılabilecek veya ona benzer şeyleri kenara çekmek. 
67-Meyvenin çekirdeğini sol elle çıkarmak. 
68-Yüzme öğrenmek, ok atmak. 
69-İnsanları yüzlerine karşı övmemek. 
70-Yemek yerken başkalarının yemeğine bakmamak. 
71-Cuma günleri beyaz elbise giyinmek. 
72-Topluluk içinde yanındaki kişiyle fısıldaşmamak. 
73-Yemekten sonra tatlı yemek 
74-Hergün yüz defa “estağfirullah” demek. 
75-Güler yüzlü olmak kusurları af ile karşılamak. 
76-Selam vermek, yemeği iki öğün yemek. 
77-Kötülük edene iyilik etmek. 
78-Tane tane konuşmak, anlaşılmayınca üç defa tekrarlamak. 
79-Gusülden sonra iki rekat namaz kılmak.
1 note · View note
hicfakir · 7 years
Quote
1- Her işe “besmele” ile başlamak. 
 2- Suyu üç yudumda oturarak, kıbleye dönerek içmek. Başında “besmele” çekmek, sonunda “elhamdülillah” demek. 
3- Evden çıkarken aynaya bakmak (O dönemde ayna olmadığı için Efendimiz (Salat ve selam O'nun üzerine olsun. ﷺ) suya bakarmış). 
4- Abdest alırken kıbleye dönmek, sonunda üç yudum su içmek )bu su zemzem hükmünde olup, şifa niyetine içilmelidir). 
5- Yolda önüne bakarak hızlı adımlara yürümek. 
6- Selamlaştığı insana sağ elini uzatmak, işaret ve baş parmağı arasındaki boşluğu karşıdaki insanın aynı yerine temas ettirmek. 
Çünkü bu yerlerde muhabbet damarları varmış. 
7- Saçları gece yatmadan hemen önce ve kıbleye dönerek her gün taramak, ortadan ayırmak. 
8- Yanında misvak, ayna, kesici bir alet, yakıcı bir alet, güzel koku ve tarak taşımak. 
9- Gece abdestli yatağa girmek (Şayet ölüm gelirse şehit hükmünde olmak için). 
10-Gece yatmadan önce “Felak-NasSureleri”ni okuyup iki elini birleştirerek üflemek ve vücudunun her yerine sürmek. 
11-Tuvalete girerken sol ayakla girmek, çıkarken sağ ayakla çıkmak. 
12-Tuvalete girerken “ALLAHümme inni euzü bike minerricsil habisi muhbusi mineşşeytanirraciym.” çıkarken de 
“Elhamdülillahi anil eza ve afani” demek. 
13-Tuvalete tükürmemek, orada konuşmamak, bir şey yememek, oradan çabuk çıkmak. 
14-Def-i hacette bulunmadan önce bir miktar su dökmek. 
15-Tuvalete başı kapalı girmek (idrardan çıkan asitin ilk temas ettiği yer saç kökleri olduğu için başı kapalı olmazsa 
saç dökülmesine sebep olur. Bilhassa alkoliklerin kel olme sebebi budur). 
16-Mutfakta bir kabı kullanmadan önce onu temiz su ile durulamak. 
17-Açıkta kalan yiyeceklerin üzerini örtmek. 
18-Ayakkabıları gitmeden önce ters çevirip silkelemek. 
19- Kıyafetleri sağdan sağdan giyip, soldan çıkartmaya başlamak. Mesela çorap giyerken önce sağ ayakla giymek, 
çıkarırken de sol ayağı çıkarmak (böyle yapıldığı taktirde kıyafetler eskimezmiş). 
20-Sofraya oturmadan hayalen mideyi üçe bölmek 1/3 su, 1/3 yemek, 1/3 hava. 
21-Acıkmadan sofraya oturmamak ve doymadan sofradan kalkmak. 
22-Uykudan kalkınca elleri en az üç defa yıkamadan yiyecek kabına daldırmamak. 
23-Akşam üzeri önce perdeyi çekmek, sonra ışığı açmak. 
24-Banyodan son çıkma sırasında ayaklara soğuk su dökmek. 
25-Tabakta hiçbir şey kalmayacak şekilde yemek tabağını sünnetlemek. Sonra bir miktar su koyup onu kaşıksız içmek. 
26-Tek sayıyı tercih etmek. Mesela, misafirlikte şeker ikramında bir ya da üçü tercih etme gibi. 
27-Cuma günleri farz olmasa bile gusül abdesti almak (şartlar müsait değilse hiç olmazsa saçı yıkamak), güzel 
koku sürünmek, sadaka vermek, beyaz giyinmek, tırnak kesmek(orta, serçe, baş, yüzük, işaret parmağı sırası 
takip edilerek kesildiğinde görme bozukluklarının azalacağını Peygamber Efendimiz (Salat ve selam O'nun üzerine olsun. ﷺ) bizzat söylemiştir). 
28-Yatarken yatağa çarşaf sermek. 
29-Gece, günlük kıyafetleri çıkarınca katlamak. 
30-Sabah namazı vakti çıkınca ilk 45 dk (Keraat vakti) ve akşam ezanının okunmasına 45 dk kala uyumamak 
(bu vakitlerde uyumak cüzzam hastalığına, bel ağrıların sebeptir). 
31-Güneş tam tepede iken yani öğle vakti bir miktar uyumuak, uyuyamıyorsa bile 10 dk gözleri kapatmak 
(Bu uykuya kaylule denir ve uyuyanların yüzüne güzellik gelir). 
32-Gece yatmadan önce 3 defa toz sürme çekmek (Göz hastalıklarına şifadır). 
33-İşrak namazı kılmak. 
34-Konuştuğu kimseye bedeniyle dönerek konuşmak. 
35-Yemek tabağına düşen sineği tamamen batırıp geri çıkarmak ve o yemeği yemeye devam etmek 
(çünkü sineğin bir kanadında zehir diğer kanadında panzehir vardır). 
36-Kapıyı üç kez bekleyerek çalmak (4 rekat namaz vakti kadar). 
37-Kapıyı çalarken kapının ya sağında ya da solunda beklemek, karşısında durup da içeriyi 
izlememek (kapı ilk açıldığında ev sahibinden izinsiz içeriye bakmak haramdır). 
38-Baş kıbleye gelecek şekilde sağ el sol yanak altında, sol el iki diz arasında, dizler de 
karın bölgesine bükülü vaziyette yatmak. Bu vaziyette yatınca üstten bakıldığında arapça olarak 
“MUHAMMED” yazısı görülecektir. Aynı zamanda kıbleye karşı ayak uzatıp da yatanlar sabah kalktıklarında 
yorgun olarak kalkarkar, sebebi ise ekvatorun kıbleden geçmesidir. 
39-Başı ağrıdğıda tülbent ile sıkıca sarmak. 
40-Yemeğe tuz ile başlamak (Tuz dişlere kayganlık sağladığı için yemeklerin yapışması 
önlenmi olur ve temizleme kolaylığı oluşur). 
41-Yemeği ayrı tabaklarda değil de ortak tabakta yemek, yerken önünden almak, yemeğin ortasına dokunmamak. 
42-Misafire bir bardak su bile olsa ikramda bulunmak, mümkünse etli yemek ikram etmek. 
43-Çörek otu yemek(ölümden başka her derde deva olduğuna dair sahih hadisler vardır). 
44-Sofrada yeşillik, evde sirke bulundurmak. 
45-Sofrada sol ayak kalçanın altında, sağ ayak karın bölgesine kırılmış vaziyette oturmak, 
bağdaş kurmamak (sofrada ayak değiştirmek doymanın alametidir). 
46-Kur’an-ı Kerim’i hüzünle, mümkünse ağlayarak okumak. 
47-Yemekten önce ve sonra elleri yıkamak (yemeğin bereketi buradadır). 
48-Hastayı üçüncü gününden sonra da iyileşmezse ziyaret etmek. Hastanın olduğu yerde çorba pişirmek. 
49-Kabak yemek. 
50-Hapşurunca “elhamdülillah” diyene “ yerhamukellah (bayan ise “yerhamukillah”) demek. 
Aynı kişinin diğerine “yehdina ve yehdikümullah” demesi. 
51-Kahkaha atmamak, gülümsemek. Efendimiz (Salat ve selam O'nun üzerine olsun. ﷺ) hiçbir zaman dişleri göreülesiye gülmemiştir. 
52-Kına yakmak 
53-(erkekler için) Eve gelmeden önce hanımına geleceği zamanı bildirmek. 
54-Hediyeleşmek (hediyeleşmek muhabbeti artırır). 
55-Sabah namazının sünneti ve farzı arasında sağ tarafına uzanığ bir miktar uyumak. 
Fıkhi kaidelere göre, sadece bu uykunun haricinde uyku abdesti bozar. Namaz vakti çıkmadan 
uyanıp farzı eda etmek. 
56-Namazı cemaatle kılmak. 
57-Dua ederken elleri birleştirmek ve kaşları hizasına kaldırmak (baş ağrısını giderir). 
58-Tesbihi parmak ile çekmek. 
59-Kapıya geleni durumu ne olursa olsun boş çevirmemek bir hurma tanesi bile olsa. 
60-Sofradan kalkacağı zaman sağ tarafındaki şahıstan izin isteyerek kalkmak. 
61-Ezan-i Muhammedi okunurken onu müezzinden sonra tekrar etmek. 
62-Ezan-i Muhammedi okunurken bir pozisyon da olsa hal değiştirmek. 
63-Orucu su veya hurma ile açmak. 
64-Bir yere misafirliğe giderken tatlı götürmek. 
65-Eve, camiye girerken sağ ayakla girip, sol ayakla çıkmak. 
66-Yolda giderken ayağa takılabilecek veya ona benzer şeyleri kenara çekmek. 
67-Meyvenin çekirdeğini sol elle çıkarmak. 
68-Yüzme öğrenmek, ok atmak. 
69-İnsanları yüzlerine karşı övmemek. 
70-Yemek yerken başkalarının yemeğine bakmamak. 
71-Cuma günleri beyaz elbise giyinmek. 
72-Topluluk içinde yanındaki kişiyle fısıldaşmamak. 
73-Yemekten sonra tatlı yemek 
74-Hergün yüz defa “estağfirullah” demek. 
75-Güler yüzlü olmak kusurları af ile karşılamak. 
76-Selam vermek, yemeği iki öğün yemek. 
77-Kötülük edene iyilik etmek. 
78-Tane tane konuşmak, anlaşılmayınca üç defa tekrarlamak. 
79-Gusülden sonra iki rekat namaz kılmak. 80-bunu duyurmak. — Hz. Muhammed ( (Salat ve selam O'nun üzerine olsun. ﷺ) ) —
424 notes · View notes
yokbiseey · 7 years
Text
"Muhammedun beşerun la kelbeşer, -Bel hüve kel yakuti beynel hacer" “Hazreti Muhammed (s.a.v) bir beşerdir, lakin diğer insanlar gibi değildir.. -Taşların arasında yakut ne ise, Allah Rasulü de insanlar arasında öyledir”
18 notes · View notes
rsahiner-blog · 4 years
Text
7. SINIF 4. ÜNİTE ALLAH’IN KULU VE ELÇİSİ: HZ. MUHAMMED KAFİRUN SURESİ VE ANLAMI KELİME SIRALAMA OYUNU
7. SINIF 4. ÜNİTE ALLAH’IN KULU VE ELÇİSİ: HZ. MUHAMMED KAFİRUN SURESİ VE ANLAMI KELİME SIRALAMA OYUNU @resulsahiner
7. SINIF 4. ÜNİTE ALLAH’IN KULU VE ELÇİSİ: HZ. MUHAMMED KAFİRUN SURESİ VE ANLAMI KELİME SIRALAMA OYUNU
7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ 4. ÜNİTE ALLAH’IN KULU VE ELÇİSİ: HZ. MUHAMMED KAFİRUN SURESİ VE ANLAMI KELİME SIRALAMA OYUNUyap. Bilgini test et. Kafiru Suresi ve anlamı konusundaki bilginizi test edebileceğiniz eğlenceli bir online oyun daha. Derslerinizde öğrencilerinize…
View On WordPress
0 notes
byerr0r · 7 years
Text
Ünlü oyuncu Gökhan Keser hastaneye kaldırıldı! Sağlık durumu nasıl?
Ünlü oyuncu Gökhan Keser hastaneye kaldırıldı! Sağlık durumu nasıl?
İzmir Mavi Bahçe AVM ve Forum Aydın’da gerçekleşen özel gösterimler öncesi ‘Atçalı Kel Mehmet’ filminin oyuncuları, seyirci ile kısa söyleşiler gerçekleştirdi. Ceren Kaplakarslan, Mehmet Polat, HASAN Yalnızoğlu, Muhammed Cangören, Hülya Şen, Şule Sarıca ve Veysel Bulut’un katıldığı söyleşi ve gösterimlerde, oyuncular sevenleriyle bol bol fotoğraf çektirdi. Filmin başrol oyuncusu Gökhan Keser,…
View On WordPress
0 notes
birturkolog-blog · 7 years
Text
Çağatay Türkçesinin Ses & Biçim Özellikleri ve Çağatay Türkçesi’nde Görülen Sözlükler
SES ÖZELLİKLERİ
1. İlk hecede yaygın bir e>i değişmesi vardır:
min<men, sin<sen, ni<ne, kil-<kel-, biyik<bedük, dik<teg, kiç-<keç-, siv~<sew-.
2. İkinci hecede ü bulunması hâlinde ilk hecedeki e, ö’ye döner:
öçkü<eçkü (keçi), öksük<eksük, ösrük<esrük, örük<erük, töşük<teşük.
3. Harezm Türkçesinde dudak ve diş-dudak ünsüzlerinden sonra görü¬ len yuvarlaklaşmalar Çağatay Türkçesinde yoktur: anamnuŋ değil anamnıŋ, sabrum değil sabrım, tapup değil tapıp, imâmluk değil imâmlık.
4.Çağataycada sadece v ile biten fiil köklerinden ve -av ses grubu bulunan Arapça kökenli kelimelerden sonra yuvarlaklaşma vardır: kavup, kavuş-, sivdüm, sivün-, cavruŋ, davruŋuz, şavkum. Nevâyî’den itibaren üç kelimede p>f değişmesi vardır:
tofrak<toprak, yafrak<yaprak, ofrak
5. Karahanlı Türkçesindeki çift dudak v’si (w) Çağataycada diş-dudak v’si olmuştur:
iv<ew, tavard- değişmesi olmuştur: dagı<takı (ve, dahi), di- <ti-, dik
6. Diş arası d, y olmudigrü/tigrü<tegürü (-A kadar), diginçe/digünçe (-A kadar), -dur/durur
7. -AgU ses grubu -Av olmuştur: kırav<kıragu, birev<biregü, altav
8. Birden fazla heceli kelimelerin sonundaki ince ve kalın g’ler tonsuzlaşıp k olmuştur:
uluk<ulug, sank<sang, katık<katıg, boyluk<boylug, ölük<ölüg, yüzlük<yüzlüg.
9. Bazen -k’ler de -g’ye döndüğünden sondaki g-k konusunda Çağataycada bir karışıklık ortaya çıkmıştır:
ayak~ayag, ak~ag, bulak~bulag.
BİÇİM ÖZELLİKLERİ
1. İlgi hâli ekinde yalnız düz biçimler vardır: yolnıŋ, köŋlümniŋ. 2. -nln yanında -nl ilgi hâli eki de vardır: Afrâsiyâbnı oglı. 3. Hâl eklerinden önceki zamir «’si kullanılmamaktadır: başıda, başıdın, atasıga. 4. menim, bizim yerine meniŋ, biziŋ kullanılır, maŋar (bana), saŋar, muŋar gibi r’li biçimler kalkmıştır. 5. İsim çekimi m in, sin, dur/tur, biz, siz, durlar/turlar ile yapılır. 6. -dAçI, -dUk, -glI Sıfat-fiil ekleri kullanımdan kalkmıştır. 7. -mlş sıfat-fıil ekinin yerini -gAn almıştır. 8. -yU zarf-fıil eki -y olmuştur: diy<tiyü, yıglay<ıglayu (ağlayarak). 9. Zarf-fıil eki -glnçA, yuvarlaklaşarak -gUnçA olmuştur. 10. -mAdln zarf-fıil eki -mAyln veya -mAy olmuştur. 11. -sUn, -sUnlAr yanında, sık kullanılmayan -dik, -dikler emir eki de ortaya çıkmıştır: aldik (alsın), sordikler (sorsunlar). 12. -A, -y + dur + şahıs eki kuruluşunda şimdiki zaman kipi oluşmuş¬ tur: aladur min, başlaydur sin. 13. -(X)p + (dur/tur) + şahıs eki kuruluşunda geçmiş zaman kipi oluş¬ muştur: körüptur min (gördüm), okup sin (okudun). 14. -(X)p + i(r)di (olumsuzda -mAy + dur + irdi) kuruluşunda öğreni¬ len geçmiş zamanın hikâyesi oluşmuştur: kılıp irdim (kılmıştım), kalmaydur irdi (kalmamıştı). 15. Yeterlik fiili al- ve bil- ile kurulur: okuy almas (okuyamaz), köre bilmedi (göremedi).
ÇAĞATAYCA SÖZLÜKLER
Ali Şir Nevayî ile Çağatay Türkçesinin kazandığı itibar, özellikle onun eserlerini anlamak üzere sözlükler düzenlenmesine de yol açtı. Türkistan, Hindistan, İran, Azerbaycan ve Anadolu’da birçok sözlük yazıldı. Ahmet Caferoğlu, “bu lugatler sayesinde Ali Şir Nevaî’nin “Orta Asyalılıktan” çıkıp “yakın Şark ülkeleri Türklüğünün en mümtaz düşünürü” hâline geldi­ğini belirtir. Caferoğlu’na göre bu sözlükler bir ekol oluşturmuştur ve bu ekolün adı “Çağatay Türkçesi Leksikografı Mektebi’dir (Caferoğlu 1984: 223).
Çağatay Türkçesi leksikografı (sözlükçülük) mektebinin özelliklerini Caferoğlu şöyle sıralar:
“Her sözün kendi öz manası dışında, muhtelif Çağatay şairlerindeki nüanslarını ve semantik manalarını belirtmek”; bunun için de “mukayeseli metoda başvurmak”;
Arapça, Farsça kelimelere yer vermemek;
Zaman zaman “Anadolu Türkçesinden, Azerbaycan’dan, Türkmenceden örnekler almak.
Caferoğlu, “estetik bakımdan” da “Çağatay lugatlerinin en ağır basan noktası”nın “Mir Ali Şir Nevaî’nin şiir ve lugat dehasını” belirtmek olduğu­nu bunlara ilâve eder (Caferoğlu 1984: 223-224).
Başlıca Çağatay sözlükleri şunlardır:
Abuşka Lugati
16. yüzyılın başlarında Anadolu’da yazılmıştır. Yazarı belli değildir. İlk maddesi abuşka (yaşlı kadın) olduğu için bu adla tanınmıştır. “Lugat-ı Nevaî” olarak da bilinir. Pek çok nüshası bulunmaktadır. En eski nüsha 1560 tarihlidir (Caferoğlu 1984: 224-225). 2000 kadar kelime ihtiva eder (Eckmann 1996: 189). 1862’de A. Vambery tarafından, örnekleri konul-maksızın Macarcaya (Budapeşte) çevrilmiş; 1868’de Vel’yaminov-Zernov tarafından Türkçe metnin tamamı Fransızcaya çevrilerek St. Petersburg’da yayımlanmıştır.
Eserin ilmî neşrini Türkiye’de Besim Atalay yapmıştır: Abuşka Lugati veya Çağatay Sözlüğü, Ankara 1970.
Bedâyiü’l-Lugat
Hüseyin Baykara zamanında İmanî mahlâslı Tâlî tarafından yazılmıştır. Petersburg Devlet Kitaplığında bulunan tek nüshası 1705-1706 yılında istin­sah edilmiştir. Borovkov tarafından 1961’de Moskova’da tıpkıbasımıyla birlikte yayımlanmıştır (Caferoğlu 1984: 225).
Fazlullah Han Lugati
17. yüzyıl başlarında Hindistan’da yazılmıştır. Yazarı, Babürlü haneda­nına mensup Fazlullah Handır. Eserine Lugat-ı Türkî adını vermesine rağ­men sözlük, yazarının adıyla tanınmıştır. Sözlüğün birinci kısmı fiiller, ikin­ci kısmı isimler, üçüncü kısmı sayı, hayvan, bitki vb. kavramlara ayrılmıştır. 1825’te Kalküta’da basılmıştır (Caferoğlu 1984: 225).
Kitâb-ı Zebân-ı Türkî
Çağatayca-Farsça bir sözlük olup 17. yüzyılda Hindistan’da yazılmıştır. Yazarı Muhammed Yakup Çingî adlı bir bilgindir. Eserde gramer bölümü de vardır. Tek nüshası Londra’da British Museum’dadır (Caferoğlu 1984: 226).
Senglâh Lugati
Mirza Mehdî Han tarafından 1758-1760 yılları arasında yazılmış Çağa­tayca-Farsça sözlüktür. Mirza Mehdî Han, Nadir Şah’ın vak’anüvisidir. Ba­şında Mebâniül-Luga adlı bir gramer de bulunan eserin dördü Londra’da, biri Paris’te, biri Tahran’da altı nüshası vardır. Sadece gramer kısmının biri Tahran’da, biri Süleymaniye Kütüphanesinde olmak üzere iki nüshası daha vardır. Sözlükteki kelime sayısı 6000 civarındadır (Eckmann 1996: 187-189). Mirza Mehdî Han’ın Heratlı Talî, Feragî, Tahir Herevî, Nasr-Ali, Mir­za Abdülcelil Nasirî gibi Çağatay sözlüğü yazanlardan bahsetmesi (Caferoğlu 1984: 226) önemlidir. Demek ki Nevaî devrinde yazılmış olup bugüne ulaşmayan birçok sözlük vardır. Yukarıdaki isimlerden sadece Heratlı Tali’in sözlüğü bilinmektedir.
Senglâh Lugati’nin gramer kısmı olan Mebâniü’ l-Lugat, Denison Ross tarafından 1910’da Kalküta’da yayımlanmıştır. Aynı bölümü 1942-1947’de, Budapeşte’de J. Eckmann da işlemiştir. Besim Atalay ise Mebâniü’l-Luga’nın Süleymaniye nüshasının tıpkıbasımını 1950’de yayımlamıştır. Gramer bölümünü 1956’da Karl Menges de işlemiştir.
Senglâh Lugatini tam olarak neşreden Sir Gerard Clauson’dur: A Persian Guide to the Turkish Language by Muhammad Mahdî Xan, London 1960. Çalışmada giriş, tıpkıbasım ve indeks vardır.
Hulâsa-i Abbasî
Mehmed Hoyî tarafından 19. yüzyılın ilk yarısında yazılmış ve İran şahı Fethali Kaçar’in oğlu Abbas Mirza’ya ithaf edilmiştir. Üç nüshası vardır (Caferoğlu 1984: 227).
El-Tamga-yı Nâsirî
19. yüzyılın ikinci yarısında yazılmış Farsça-Türkçe sözlüktür. Nasirüddin Şaha (1849-1896) ithaf edilmiştir (Caferoğlu 1984: 227).
Fethali Kaçar Lugati
Fethali Kaçar Kazvinî tarafından 1862’de yazılmış Farsça-Türkçe söz­lüktür. İran sahasındaki Çağatayca sözlüklerin en büyüğüdür. İki nüshası bilinmektedir (Caferoğlu 1984: 227-228).
Eser, Jozsef Thury tarafından “Behcetü’l-Lugat” adıyla 1903’te Buda­peşte’de yayımlanmıştır.
Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmanî
Özbekler tekkesi şeyhi Süleyman Efendi tarafından yazılmış ve 1882’de İstanbul’da yayımlanmış Çağatayca-Osmanlı Türkçesi sözlüktür.
7000 kadar kelime ihtiva eden (Eckmann 1996: 190) sözlük, I. Kunos tarafından kısaltılarak Almancaya çevrilmiş ve 1902’de Budapeşte’de ya­yımlanmıştır (Eren 1950: 146).
Üss-i Lisân-ı Türkî
Mehmed Sadık tarafından hazırlanmış ve 1897-1898’de İstanbul’da ya­yımlanmıştır. Martin Hartmann tarafından ilâvelerle Almancaya çevrilmiş ve 1902’de Heidelberg’de yayımlanmıştır.
0 notes
jadwalmajelis · 7 years
Photo
Tumblr media
@Regrann from @majelisarrisalah_official - 📢📢📢EVENT AKBAR !!! Peringatan 💞HAUL AL IMAM AL ARIF BIHUBBILLAH MAULANA SYEKH MUHAMMED ZAINUDDIN ABDUL MADJID AL MASYHUR KE-20💞 Yang Insyaallah Akan dilaksanakan pada ; Hari ; Ahad malam Senin Tanggal :23 April 2017 Waktu ;Ba'da Isya' - Selesai Tempat :Ponpes AS Sholatiyyah (NW) Jl.Sumur mangga.prof Dr Hamka Rt 001/01. Kel Gaga, Larangan Selatan Tangerang Insyaallah Akan Dihadiri Oleh : 🔹 Al Habib Taufiq Assegaf 🔹Al Habib Luthfi bin Yahya 🔹 Al Habib Jindan bin Novel Jindan 🔹Al Habib Ahmad bin Novel Jindan Qori: ⚫Aidin Rajbi Baihaqi Acara terbuka untuk umum Bagi jama'ah yang mempunyai keluangan waktu di harapkan ke hadirannya. Mari kita pererat tali silaturahim serta istiqomahkan diri dalam menggapai keridhoan Allah swt. Wassalamualaikum wr wb =============================== #kampunggaga #nahdlatulwathan #remajaislam #pencintarasullulahsaw #istiqomah https://www.instagram.com/p/BTLTnSOFBMB/
0 notes
therightnewsnetwork · 8 years
Text
Muhammed Art Attack Conspirator Gets 30 Years
The only known, living terrorist connected to the May 2015 attack at the Muhammad Art contest in Texas, Abdul Malik Abdul Kareem, has been sentenced to 30 years in federal prison. Prosecutors had been asking for a life sentence. Kareem, whose given name is Decarus Thomas, is a former Baptist who converted to Islam. As reported by Breitbart Texas, Kareem was found guilty by a federal jury in Phoenix, Arizona, in March 2016. The jury took less than three days to render a verdict for helping to plan the attack. He and the terrorists who traveled to Garland attended the same mosque in Phoenix. Prosecutors charged that Kareem provided the firearms to the two Islamic terrorists and that he trained and housed them. He took them to the desert to practice marksmanship.
United States District Court Judge Susan R. Bolton presided over the case. Kareem told the judge he “had nothing to do with this crime,” reported the BBC. The prosecutor was reported to say that the converted Muslim played a very active role in helping to plan mass murder.
The indictment alleged that “the three men became interested in violent jihad and the foreign terrorist organization the Islamic State of Iraq and the Levant (ISIL).” It also stated, “The three men watched and read ISIL-related videos and other materials relating to ISIL and violent jihad and expressed their support for the terrorist organization.”
“On or about 2014” the three “began conspiring to support ISIL.”
Kareem was indicted in December 2015 on five counts: (1) Conspiracy; (2) Interstate Transportation of Firearms with Intent to Commit a Felony; (3) Making False Statements; (4) Felon in Possession of Firearm; and (5) Conspiracy to Provide Material Support to a Foreign Terrorist Organization.
Prosecutor Joseph Koehler accused Kareem, telling the jury, “He was a motivator. He was a bankroller. He was a trainer and an intended participant.” The two men had a photo of an ISIS flag that they brought to Texas.
The two Islamic terrorists who traveled to Texas, Kareem’s co-conspirators, were shot and killed within 15 seconds after they reached the Curtis Culwell Center in Garland, Texas, as reported by Breitbart Texas. The terrorists arrived at the gun-free zone armed with Kel-Tec Sub-2000s and grenades. The Curtis Culwell Center is part of the Garland Independent School District. Breitbart Texas reported that the officer who fought off the two Islamic terrorists received the Public Safety Officer Medal of Valor from President Obama in May. The terrorists were firing Kel-Tec Sub-2000s and wearing body armor. The officer who killed them, Garland Police Officer Gregory Stevens, was armed only with a pistol, a .45 caliber Glock.
In July 2015, Pamela Geller, the art exhibit’s organizer, wrote an article revealing information about the terrorists’ mosque in Phoenix, as well as other mosques that have been attended by terrorists. Geller said Ibrahim (formerly Elton) Simpson and Nadir Soofi, the two terrorists who attempted the attack in Garland, were members of the Islamic Community Center of Phoenix.
Geller wrote that Simpson’s friend Courtney Lonergan remembers, according to the Arizona Republic, that “Simpson would never waver from the teachings he picked up in the mosque and elsewhere.” Lonergan said, “He was one of those guys who would sleep at the mosque. The fact that he felt personally insulted by somebody drawing a picture had to come from the ideological rhetoric coming out of the mosque.”
After the terror attempt in Garland, ISIS claimed credit for the attack, as reported by Breitbart Texas. They called the terrorists “soldiers of the caliphate” and promised more violence. The message was transmitted in an audio statement through the group’s Al Bayan radio station, according to an AP report published on the ABC13 News website. It was not clear if the shooters were acting under direct orders from the Islamic State, or if they pledged their allegiance to ISIS and then acted on their own. One day after the attack, Breitbart News reported that approximately 200 Muslims in Pakistan held a gathering to honor the Garland jihadis.
The attack has been referred to as a “jihad against free speech,” as reported by Breitbart News.
Source: Breitbart.com
The post Muhammed Art Attack Conspirator Gets 30 Years appeared first on Tea Party Tribune.
Powered by WPeMatico
from http://www.therightnewsnetwork.com/muhammed-art-attack-conspirator-gets-30-years/
0 notes
Text
Muhammed Art Attack Conspirator Gets 30 Years
New Post has been published on http://www.therightnewsnetwork.com/muhammed-art-attack-conspirator-gets-30-years/
Muhammed Art Attack Conspirator Gets 30 Years
The only known, living terrorist connected to the May 2015 attack at the Muhammad Art contest in Texas, Abdul Malik Abdul Kareem, has been sentenced to 30 years in federal prison. Prosecutors had been asking for a life sentence. Kareem, whose given name is Decarus Thomas, is a former Baptist who converted to Islam. As reported by Breitbart Texas, Kareem was found guilty by a federal jury in Phoenix, Arizona, in March 2016. The jury took less than three days to render a verdict for helping to plan the attack. He and the terrorists who traveled to Garland attended the same mosque in Phoenix. Prosecutors charged that Kareem provided the firearms to the two Islamic terrorists and that he trained and housed them. He took them to the desert to practice marksmanship.
United States District Court Judge Susan R. Bolton presided over the case. Kareem told the judge he “had nothing to do with this crime,” reported the BBC. The prosecutor was reported to say that the converted Muslim played a very active role in helping to plan mass murder.
The indictment alleged that “the three men became interested in violent jihad and the foreign terrorist organization the Islamic State of Iraq and the Levant (ISIL).” It also stated, “The three men watched and read ISIL-related videos and other materials relating to ISIL and violent jihad and expressed their support for the terrorist organization.”
“On or about 2014” the three “began conspiring to support ISIL.”
Kareem was indicted in December 2015 on five counts: (1) Conspiracy; (2) Interstate Transportation of Firearms with Intent to Commit a Felony; (3) Making False Statements; (4) Felon in Possession of Firearm; and (5) Conspiracy to Provide Material Support to a Foreign Terrorist Organization.
Prosecutor Joseph Koehler accused Kareem, telling the jury, “He was a motivator. He was a bankroller. He was a trainer and an intended participant.” The two men had a photo of an ISIS flag that they brought to Texas.
The two Islamic terrorists who traveled to Texas, Kareem’s co-conspirators, were shot and killed within 15 seconds after they reached the Curtis Culwell Center in Garland, Texas, as reported by Breitbart Texas. The terrorists arrived at the gun-free zone armed with Kel-Tec Sub-2000s and grenades. The Curtis Culwell Center is part of the Garland Independent School District. Breitbart Texas reported that the officer who fought off the two Islamic terrorists received the Public Safety Officer Medal of Valor from President Obama in May. The terrorists were firing Kel-Tec Sub-2000s and wearing body armor. The officer who killed them, Garland Police Officer Gregory Stevens, was armed only with a pistol, a .45 caliber Glock.
In July 2015, Pamela Geller, the art exhibit’s organizer, wrote an article revealing information about the terrorists’ mosque in Phoenix, as well as other mosques that have been attended by terrorists. Geller said Ibrahim (formerly Elton) Simpson and Nadir Soofi, the two terrorists who attempted the attack in Garland, were members of the Islamic Community Center of Phoenix.
Geller wrote that Simpson’s friend Courtney Lonergan remembers, according to the Arizona Republic, that “Simpson would never waver from the teachings he picked up in the mosque and elsewhere.” Lonergan said, “He was one of those guys who would sleep at the mosque. The fact that he felt personally insulted by somebody drawing a picture had to come from the ideological rhetoric coming out of the mosque.”
After the terror attempt in Garland, ISIS claimed credit for the attack, as reported by Breitbart Texas. They called the terrorists “soldiers of the caliphate” and promised more violence. The message was transmitted in an audio statement through the group’s Al Bayan radio station, according to an AP report published on the ABC13 News website. It was not clear if the shooters were acting under direct orders from the Islamic State, or if they pledged their allegiance to ISIS and then acted on their own. One day after the attack, Breitbart News reported that approximately 200 Muslims in Pakistan held a gathering to honor the Garland jihadis.
The attack has been referred to as a “jihad against free speech,” as reported by Breitbart News.
Source: Breitbart.com
The post Muhammed Art Attack Conspirator Gets 30 Years appeared first on Tea Party Tribune.
Powered by WPeMatico
http://www.therightnewsnetwork.com/muhammed-art-attack-conspirator-gets-30-years/ %cats%
0 notes
huvene · 8 years
Quote
buda mı heykel?
buda mı tanrı?
burda mı o?
Yoksa buda bir peygamberdi de, insanlar Hz İsa as’ma -haşa- Allah’ın oğlu dedikleri gibi, Buda’ya da tanrılık mı bağışladılar?
o kel kafacıklar hani masumdu? müslümanlar katlediliyor! dünya iyi bir yer değil. Muhammed Ali gibi şahaneleri ömürde bir görüyoruz. Peki biz bu mekanda neredeyiz?
SORULAR.. SORULAR.. SORULAR.. HİÇ DÜŞÜNMÜYOR MUSUNUZ NE AZ DÜŞÜNÜYORSUNUZ İNSAN NANKÖRDÜR OKU ... HİÇBİR ŞEFAATÇİNİN FAYDA VERMEYECEĞİ GÜNDEN HABERDAR ET SEVDİKLERİNİ! UYAR HERKESİ.. VALLAHİ ÖLÜM VAR VE BİZ YAŞADIĞIMIZ HAYATTAN MESULÜZ! MESULÜZ AİLEMİZDEN! SEVDİKLERİMİZDEN.. Hiçbir koyun kendi bacağından asılmaz.. Sürüsünü kaybedenin kaderi mutlaktır. O halde sürüdekiler çobanlarına dikkat etmeli.. Bunlar benim değil.. Ben de mesülüm.. Mükemmellik Allah’ın. .. Vesselam..
0 notes
rsahiner-blog · 5 years
Text
4. SINIF 4. ÜNİTE HZ. MUHAMMED’İ TANIYALIM BİR DUA TANIYORUM SALLİ VE BARİK DUALARI VE ANLAMLARI KELİME SIRALAMA OYUNU
4. SINIF 4. ÜNİTE HZ. MUHAMMED’İ TANIYALIM BİR DUA TANIYORUM SALLİ VE BARİK DUALARI VE ANLAMLARI KELİME SIRALAMA OYUNU @resulsahiner
4. SINIF 4. ÜNİTE HZ. MUHAMMED’İ TANIYALIM BİR DUA TANIYORUM SALLİ VE BARİK DUALARI VE ANLAMLARI KELİME SIRALAMA OYUNU
4. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ  4. ÜNİTE HZ. MUHAMMED’İ TANIYALIM BİR DUA TANIYORUM SALLİ VE BARİK DUALARI VE ANLAMLARI KELİME SIRALAMA OYUNU oyna.  Bilgini test et. Salli Barik duaları ve anlamları konusundaki bilginizi test edebileceğiniz eğlenceli bir online oyun…
View On WordPress
0 notes