Tumgik
#gezi rehberi
ozgur-ce · 5 months
Text
Bunu instagramda bi gezi sayfasında gördüm, Kanada'yı geçtim, hadi Kars'ta memleketim ama Pötürge ne alaka diye neresiymiş diye haritadan baktım 😁😅 Nemrut'un dibiymiş ya 😳 o zaman birisi beni Pötürge'ye götürge pleaseeee 😋😂😂 Şöyle de olur Götür beni Pötürge'ye 🚙 isim aşırı lirik ve uyumlu 😂😂
Siz nereye gidiyorsunuz yorumlayın bakim 😉😂😂 Mutlu Salı'laaaar 💃💃💃🎵🎶
Tumblr media
165 notes · View notes
mecnun1cinar · 2 months
Text
Tumblr media Tumblr media
23 notes · View notes
yolhikayelerim · 14 days
Text
Sen Bambaşkasın
6 notes · View notes
likyayolda · 13 days
Text
Yeşilüzümlü (Üzümlü), Fethiye, Muğla
Biz geri döndük 😊
Sezonun açılışını da, eşimin 2017-2019 yıllarında yaşadığı  ve çalıştığı Yeşilüzümlü (eski ve daha bilinen adı ile Üzümlü) ile yaptık.
Tumblr media
Burası oldukça farklı bir köy.
Köyün yerlileri burada yaşamaya devam ederken aynı zamanda fazlasıyla İngiliz ve İskoç vatandaş da köyde ikamet ediyor. Hatta birbirlieri ile evlenenler de olmuş. Bunun yanında Türkiye’nin çeşitli yerlerinden insanlar da bu köye yerleşmiş ve hatta burada küçük işletmeler de kurmuşlar.
Tumblr media
2019 yazında, eşimin de bir parçası olduğu çeşitli atölyelerin inşaası ile temelleri atılan Çocuk ve Sanat Günleri yapılmış. Devamı gelir mi bilmiyorum ancak fikir oldukça güzel. Seramik, resim gibi birbirinden farklı atöye kurulmuş önce köye. Sonrasında gönüllü öğretmenler ve katılımcılar ile eğlenceli bir süreç geçmiş.
Tumblr media
Ancak köyde 2008’de başlayan ve hala devam eden asıl etkinlik Kuzugöbeği Mantar Festivali. Bu festival oldukça geniş bir katılımcı kitlesine sahip. Haluk Levent bile sahne almış bu festivalde. Öncesinde tabii Kuzugöbeği mantarı nedir biraz ona değinmek gerekiyor.
Tumblr media
Bu mantar oldukça faydalıymış ancak maalesef hem çok az rastlanıyor hem de özellikle Türkiye’de yetişenlerde zehirli olanlarına da rastlandığı için görünce “ay ne güzel” diyip de ağza atmamak lazım. Çiğ yenilmesi de önerilmiyor, mutlaka bilen kişilerden alınmalı ve pişirilip yenmeli dendi bize. Ha zaten mantarın herhangi bir çeşidini çiğ olarak tüketen bir çılgınsanız, sözün bittiği yerdeyiz demektir, o ayrı. 😊
Tumblr media
Bu köyde ayrıca benim üniversiteden de arkadaşlarım olan dünya tatlısı bir çift de kendi kahve markalarını kurup büyüyüp gittiler (Flora & Fauna). Köydeki yerlerini artık kapattılar ve Fethiye merkeze yerleştiler ancak köydeki potansiyeli anlatabilmek için güzel bir örnek olduklarını düşünüyorum.
Tumblr media
Köyde aynı zamanda açık kütüphane de var ve bence bu tarz oluşumlar her köyde olmalı. Biz gittiğimizde köy oldukça boştu, bu nedenle çok da insanlarla konuşma fırsatımız olmadı. Fakat – ve bu tamamen benim fikrim – köydeki eski taş evlerin yanında yeni beton ve lüks villalar olması pek hoşuma gitmedi, olmamış sanki ya. Umarım köy (artık mahalle statüsünde) ilerde küçük bir Bodrum olmaz.
Tumblr media
Köye oldukça yakın bir de antik kent var. Kadyanda antik kentini de buraya yolunuz düşerse mutlaka ziyaret edin diyeceğim ancak bunu darken de yüzüm kızaracak… Çünkü biz burayı ziyaret edemedik. Bu yılki planlarımız arasında ilk sıralarda ve detaylı bir yazı da yazmak istiyorum ancak şimdilik kısaca bahsedip bu utancı sonlandırmak en iyisi olacak gibi. (Kediyle gezmenin zorlukları arkadaşlar, Likya biraz huysuzdu bu seyahatte.)
Tumblr media
Kadyanda, Likya dönemine ait bir antik kent. Kentte bir atletizm merkezi (stadyum) bulunuyor. Bunun yanında, her antik kentin ortak yapısı olan tiyatro da var tabii ki. Hamam, agora ve tapınaklar da yer alıyor. Hatta buradaki koşu yolunda koşular da düzenleniyormuş festival döneminde.
Kadyanda ile ilgili yol kenarı okumamızdan bir özet geçmiş oldum ancak dediğim gibi detaylı bir gezisini de planlıyoruz. Kendi ayrı yazısı da olacaktır diye umuyorum.
Tumblr media
Üzümlü’den bahsedip de Dastar dokumalardan söz etmezsem taşlanırım sanırım. Genelde ipek dokuması ancak pamuk ya da yünden bile yapılabiliyormuş. Düvenlerde dokunan bu kumaş, yazın serin kışın da sıcak tuttuğu için tercih ediliyormuş, ki Akdeniz ikliminde tam bir nimet diyebiliriz bence. Her bir kumaş elde dokunduğundan hepsi birbirinden farklı ve eşsiz oluyor. Eşarp ya da şal olarak da kullanılabilecek şekilde satışlar var, köy meydanında hemen göreceksiniz zaten sergilenen dastar dokumaları.
Tumblr media
Son olarak da şarap konuşacağız. Köyün içinde şaraphaneler var ve tadım yapıp satın alabiliyorsunuz veya oturup bir kadeh içip kalkabilirsiniz. Şarapları oldukça lezzetli, ev yapımı ve gerçekten bunun farkını hissedebiliyorsunuz (şaraptan anlamayan ben bile tat, koku ve dokudaki farkı hemen anladım mesela 😊)
Tumblr media
Eğer Fethiye’ye yolunuz düşerse, mutlaka Üzümlü’ye uğrayın derim. Köyün merkezinde oldukça huzur veren bir hava var. Biz yolumuzun üstü diye uğradık ancak başka bir zaman Likya’yı da evde bırakarak daha kapsamlı gezmeyi planlıyoruz. Siz bizden önce giderseniz belki sizin deneyimlerinizi de öğrenip daha bilgili bir seyahat yaparız.
Tumblr media
Herkese bu yaz bol gezmeler diliyoruz🌞
5 notes · View notes
mukofarmer · 9 months
Text
ALIŞIYORUZ...
Safakes'in Medina denen bir yerine götürdüler bizi. Bizim bit pazarlarına benziyor. Burada yemekler genel olarak ucuz fakat geri kalan şeyler çok pahalı. Asgari ücretin 495 dinar olduğu bir ülkede fiyatlar gerçek anlamda yüksek. Kendime buraya ait olan bir adet hasır şapka aldım. Arada içimdeki Arap ortaya çıkıyor işte. Pazarın olduğu mahallenin yerleri çöp dolu. İnsanlar da hayvan sevgisi denen bir şey yok. Öyle ki sokak hayvanları bile sıkıntıdan kaynaklı erkenden yaşlanmışlar. Bizdeki gelen turisti dolandırma alışkanlığı burda da geçerli. Bir çanta sorduk önce 35 dinar dediler, turist olduğumuzu görünce 55 dinara çevirdiler. İşte adamlara benzediğimiz nokta bile üç kağıtçılığımız. Daha sonra dondurma yedik. Ama burdakinin farkı, dondurmayı bizdeki açmaya benzer bir ekmeğin arasına koyup yenmesinde. Herhalde Türkiye'de bu iki şeyin uyumlu olabileceğini hiç kimse düşünmemiştir. Bir de bu ülkede şöyle bir sıkıntı var. Ters yöne giden araçlar için yolların arasında çoğu yerde şerit yok. Arabalar saçma bir şekilde aynı yolda ters yönlere beraber gitmeye çalışıyorlar. Bindiğimiz taksilerden tecrübe edindiğim kadarıyla da kasabı ehliyetten almış tabiri buradakilere cuk diye oturmuş. Sağa sola savrula savrula gidiyoruz. Sanki Sarıyer yokuşundan aşağı yuvarlanıyor gibiyiz. Çok fazla araba kazası oluyormuş zaten. İnsan canının hiçbir kıymeti yok. Hala ülkemi çok özlüyorum tabi. Kalbimdekini ayrı, arkadaşlarımı ayrı, sürdürdüğüm hayatı ayrı... Dün akşama doğru birer bira falan içmek için bir otele geçtik. Burada öyle ulu orta her yerde içki satılmıyor da içilmiyor da. Gittigimiz yer çok lüks bir mekandı. İşte zengini harbi zengin fakiri harbi fakir bir ülke. Normal yerlere ödeyeceğimizin üç katı kadar hesap ödedik. Ama bir yere gidiyorsanız o bölgenin hem en iyi hem en kötü yerinde bir defada olsa takılmanız gerektiğine inanan bir insan olarak bunu çok önemsemedim. Ek bir bilgi olaraksa burada erkeklere özel barlar falan var. Türkiye'de çoğu erkek bara karşı cins için gider. Biz de olsa böyle bir yer batar herhalde. Akşamına geleneksel bir festivale katıldık. Ülke o kadar gelişmemiş ki görevliler bilet kontrolünü bileti yırtarak sağlıyorlar. Bizdeki gibi QR okuma sistemi falan yok yani. Müzikleri bizimkilere göre çok daha sakin. Ama bulunduğun yerin dilini bilmemek gerçekten büyük problemmiş. Ana temasının çok önemli olduğunu hissettigim bir festivali anlamamak koydu biraz açıkçası. Çok farklı bir bilgi ama burdaki tek bir insan en az iki üç tane dil biliyor; Arapça, Fransızca, Türkçe, İngilizce gibi. Festivalde Tunuslular gibi dans etmeyi öğrendim. Tam o sırada çok garip bir olay oldu. Festivalin ortasında elektrikler kesildi . Ya bu kadar önem verdiğiniz bir etkinliğin ortasında da elektrikler gitmez, hadi gitse de jeneratör falan olur yedekte. Jeneratörü bilmiyor değillerdir umarım diye dua ediyorum. Burda bu kadar dua etmekten kaybolan imanım geri yerine geldi yeminle. Festivalin son yarım saati nasıl olduysa kendimi uyurken buldum, tepemde bangır bangır müzik çalarken. Uyandıktan sonra da eve döndük zaten.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
9 notes · View notes
turizzm · 29 days
Text
5 yıldızlı İzmir transfer
İzmir transfer firmalarının çoğaldığını görmekte olduğumuz Adnan Menderes hava limanı 5 yıldız gibi en yüksek puana sahip olan İzmir havalimanı transfer firmamıza ev sahipliği yapmaktadır. Türkiye'nin en büyük 4. hava limanı olan İzmir hava limanı ayda 10.000.000 yolcu kapasiteli bir hava limanı olmasına rağmen sadece 291 bin 267 metrekareye sahiptir. Orta doğu gibi büyük bir Kıta'nın parlayan yıldızı TÜRKİYE son zamanlar gezilecek görülecek yerleri ve Osmanlı mutfağı ile Dünya'nın dikkatini üzerine çekmektedir. Turizmde büyük bir paya sahip ege bölgesi egenin incisi tabiriyle İzmir Dünya'nın 7 harikası ödülüne laik bir şehir olmanın gururunu taşımaktadır. Bu güzel şehre gelmeyi planlayanlar için İzmir transfer önerisinde bulunmak isteriz , hem uygun fiyat ile konforun zirvesinde bir yolculuk sizi bekliyor . Aileniz ile yaz tatili planınız bir parçası olan İzmir transfer 2024 yazında sizleri bekliyor. Sabit kur politikamız ile Türkiye'de bir ilke imza atan İzmir transfer firmamız artan enflasyon'dan müşterilerini korumayı hedeflemektedir , siz değerli misafirlerimize güzel bir tatil için beklemekte olduğumuzu bildirmekten onur duyarız. Çok yakında hizmet alanımızı tüm Türkiye geneline taşıma hedefimizi gerçekleştirmek adına çıktığımız bu yolda sizlerinde desteğinizi bekliyoruz.
3 notes · View notes
uncolore · 3 months
Text
Tumblr media Tumblr media
…🌳…🌊…☁️
3 notes · View notes
gezibilgi · 4 months
Photo
Tumblr media
(Antalya Gezilecek Yerler – GeziBilgi.Com gönderdi)
2 notes · View notes
antalyakampalanlari · 2 years
Text
Antalya Kamp Alanları
Antalya Kamp Alanları
Tumblr media
Antalya Kamp Alanları – Antalya ilimiz Akdeniz ‘in incisi olarak bilinmekte olup, Akdeniz bölgesinin batısında bulunmaktadır. Ülkemizin Turizm Başkenti olan bu şehir, yabancı turistlerin oldukça ilgi gösterdiği bir şehir olma özelliğini taşımaktadır.
Rusya ve Almanya vatandaşlarının %90 kadarı tatillerini Antalya’da geçirmektedirler. Turistlerin yanı sıra ülkemiz vatandaşları, hemşerilerimiz de çeşitli illerden buraya tatil yapmak için gelirler. Yerli nüfusu 2.5 Milyon Kişi olan bu şehir,  Yaz aylarında (Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül) gelen turistler ile 10-12 Milyon kişiye ulaşmaktadır. Antalya Kamp Kültürü gelişmiş en popüler şehirlerden bir tanesidir. Olumsuz hava koşullarından uzak, yaz ve kış aylarında oldukça sıcak havaları ile bilinen bu şehirde kamp yapmak adeta bir ihtiyaç haline gelmiştir. Yerli halk bile her fırsatında kamp yapmaya kaçmaktadır. 
Bu makalemizde değerli okuyucularımıza Antalya Kamp Alanları hakkında önerilerde bulunacağız.
Beşkonak Milli Parkı ve Kanyonu
Listemizin en başında Beşkonak milli parkı bulunmaktadır. Beşkonak, Antalya Şehir Merkezine 70 Kilometre uzaklıkta olup, Manavgat ilçesi sınırlarında bulunmaktadır. Bu bölgede Rafting aktivitesi popüler olup, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken yerlerin başında gelmektedir. Doğa içerisinde bulunan bu bölgede ağaçların arasında akan bir akarsu bulunmaktadır. Rafting sporu da bu suda yapılmaktadır.
Bu suyun kenarında Kamp yapmak, Çadır kurmak oldukça keyiflidir. Bölgede Ücretli Kamp yapabileceğiniz işletmeler de bulunsa da , biz Antalya Kamp Rehberi olarak ; Beşkonak’ın buz gibi suyunun yanında kamp yapmayı size öneriyoruz. Bu deneyimi inanın başka hiçbir yerde bulamazsınız 😊
Olimpos Antik Kenti
Olimpos Antik Kenti, Antalya Kamp Alanları listemizin 2.sırasında bulunmaktadır. Bu antik kent, çok eski zamanlardan beri UNESCO tarafından korunmaktadır. Antik Kent’i belirli bir ücret karşılığında veya Müze Kartınız ile giriş yaparak gezebilirsiniz. Fakat belirtmeliyiz ki Antik Kent içerisinde Kamp yapmak kesinlikle yasaktır.
Antik Kent çevresinde adeta bir ayrı bir kasaba bulunmaktadır. Olimpos !
Burada oteller, çeşitli bungalov evler, Kamp alanları ve diğer konaklama alanları bulunmaktadır. Kafeler, Büfeler ve aklınıza gelebilecek birbirinden farklı işletmede burada hizmet vermektedir. Olimpos bölgesi genellikle genç kısmın tercih ettiği bölgelerden bir tanesidir. Olimpos Sahilinde ücretsiz olarak konaklayabilir veya bölgede bulunan kamp alanlarını tercih ederek ücret karşılığı kamp aktivitenizi gerçekleştirebilirsiniz. Biz Antalya Kamp Alanları Rehberiniz olarak sizlere birkaç işletmeyi önereceğiz. İşte bunlar ;
Antalya Kamp Alanları
Tumblr media
Korsan Kamping
Korsan kamping, Olimpos’un hemen girişinde konumlanmakta olup denize 3 dakikalık bir yürüme mesafesinde bulunmaktadır. Burada dilerseniz kendi çadırınız ile, dilerseniz de işletmeye ait çadırlar ile kamp deneyimi yaşayabilirsiniz. Kendi çadırınız ile konaklamak isterseniz bunun bedeli 75 Türk Lirasıdır. İşletmeye ait çadırlarda konaklamak isterseniz de 150 Türk lirası ödemeniz gerekiyor. İşletmede temel ihtiyaçlarınızı sağlayacak imkanlar bulunmaktadır. Bunlardan bazıları ise şunlardır ;
Duş
Elektrik ve priz
Büfe ve Restoran (Ücretli)
Mutfak (Ortak)
Çamaşır Makinesi
Buraya gelmek isterseniz Google üzerinden işletmeye kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
Selim’in Kamp Alanı
Bu işletme tamamen ücretsiz bir şekilde hizmet vermektedir. Bölgenin en popüler kamp alanlarından bir tanesi olarak bilinmektedir. Burası bir işletme, nasıl ücretsiz olabilir ? dediğini tahmin edebiliyoruz..
Selim Bey bu işletmeyi bir barınak edası ile kurmuş. Kimsesiz ve Sokak hayvanlarının bakımını burada bizzat kendisi üstleniyor. Biz değerli kamp severlere de burada ücretsiz konaklama imkanını bazı şartlar ile sunuyor. İşte bu şartlar şunlar ;
Burada bulunan hayvanları kendi evladınız gibi önemsemeniz.
Burada bulunan canlıları belirlenen saatlerde gönüllü olarak beslemeniz
Son olarak, ömrünüz boyunca hiçbir hayvana zarar vermeyeceğinizi belirterek söz vermeniz.
Bu basit ve insanlık için önemli şartları yerine getirmeniz halinde Kamp Alanı ücretsiz olarak hizmetinizde olacak. İşletme içerisinde başka yerlerde bulamayacağız birbirinden farklı olanaklar bulunmakta.
Çocuklarınız için animasyon hizmeti
Çocuklar için sınırsız Pamuk Şeker ve Elma  şekeri
Yüz boyama
Yetişkinler için Alkollü ikramlar
Kamp ateşi ve sınırsız marshmelow
Açık hava sineması
Duş, Elektrik, Yeme – İçme, Mangal Alanı, Çadır alanı gibi bir çok hizmet
Burada ücretsiz olarak sunulmaktadır. Burayı şiddetle siz değerli kamp severlere tavsiye etmekteyiz.
Akseki Güzelsu Köyü
Tumblr media
Antalya’nın Akseki ilçesine bağlı olan Güzelsu Köyü, ülkemizin en gelişmiş köylerinden bir tanesidir. Okuma yazma oranı oldukça fazladır. Torosların tepesinde 1200 Rakımda bulunmaktadır. Antalya Şehir merkezine 142 Kilometre, Manavgat İlçesine ise 60 Kilometre uzaklıkta bulunmaktadır. Hiçbir yerde kamp alanı olarak bu köyü duyamazsınız. İlk yazan ve ilk kaleme alan kesinlikle biziz.
Bu köy Yaz aylarında oldukça popülerdir. Eski Roma’dan kalan kalıntılar bu köyde bulunmaktadır. Güzelsu Köyü halkı oldukça misafir severdir. Kışın 50 kişilik bir nüfusa sahip olan bu köy, Yaz aylarında 1500 kişiye kadar çıkmaktadır. Farklı şehirlerde yaşayan köyün sakinleri, Yaz aylarında büyüklerini ziyaret etmek adına köye gelirler.
Siz de yaz aylarında bu köyde konaklayabilir, Şehrin gürültüsünden ve sıcağından uzak bir kamp deneyimi yaşayabilirsiniz. Bu köyün gençleri oldukça moderndir ve çalışkandır. Hepsi iş güç sahibidir. Oraya gitmeniz halinde, sizleri kendi misafirleri gibi ağırlayacaklardır. Hatta şunu da belirtelim, Çadırda kalmanıza içleri el vermeyip evlerine bile davet edebilirler. Kayacık adı verilen bir tepe seyir terası bulunmaktadır. Kayacık ‘ a çıkarak Deniz Manzarasını bile izleyebilirsiniz 😊 Akseki bölgesinin en yüksek noktalarından olan bu köyde bulunan çobanlardan Bal satın alabilirsiniz.
Bu köyün adı neden güzelsu diye merak edenler de olacaktır. Antalya Kamp Alanları
Köy merkezinde 3 adet Su çeşmesi, Hayrat bulunmaktadır. Bu çeşmelere sular dağ tepelerinden gelmektedir. Kışın yağan karlar eriyerek bu çeşmelerin su depolarını doldurmaktadır. Bu çeşmelerden su içerek şifa bulabilirsiniz.
Konyaaltı Sahili
Konyaaltı sahili; Antalya’nın, Türkiye’nin ve hatta Dünya’nın en ünlü plajlarından bir tanesidir. Türkiye’nin ilk mavi bayraklı plajıdır. Oldukça temiz ve masmavi suları ile bilinmektedir. Bu bölgede dilediğinizce yüzebilir, ücretsiz plajlarda ücretsiz ve keyifli bir kamp keyfi sürebilirsiniz.
Ücretli plajlarda ise belirli bir ücret karşılığı şezlong kiralayabilir ve kamp keyfini sürebilirsiniz.
Antalya’da kamp için nereye gidilir? Bu soru için verilebilecek yanıt seçeneği oldukça fazladır. Yeşilliklerin ortasında yer alan Gökdere bu seçeneklerden sadece 1 tanesidir. UC32 ve KC06 numaralı otobüsler ile bölgeye rahat ve kolayca ulaşmanız mümkündür. 
Dere kenarında ve orman arasında konumlanan bu alanı keşfe çıkabilir,  sunduğu birbirinden farklı olanakları deneyim edebilirsiniz. Çadır ve Karavan kampçılığı için uygun olan bu bölgede yiyecek ve içecek ihtiyaçlarınızı kamp alanına yakın olan Gökdere Köyü’nden alarak temin etme edebilirsiniz. Her ne kadar alışveriş tesisleri bu köyde bulunsa da , bölgeye gitmeden önce alışveriş yapmanızı ve tedbirinizi almanızı öneriyoruz.
Saklıkent Kamp Alanı
Kayadibi Köyünün Yayla palamut mevkisinde bulunan Saklıkent, Antalya kamp için nereye gidilir diye merak edenler için gayet uygun bir bölgedir. Fethiye 45 kilometre , Antalya’ya ise 50 kilometre uzaklıktadır. Otogardan kalkan otobüsler ile kolaylıkla ulaşmanız mümkündür. Otobüs yolcuğunun zevki bir başkadır 😊
Kanyonlar arasından usul usul akan suları, çamur banyosu keyfini ve rafting sporu seçeneğiniz ile her kesime uygun farklı aktivite ve fırsatları yer bulunmaktadır. Çadır kampı için gayet uygun bir noktadır. Fakat belirtmeliyiz ki Karavan kampı için buraya giriş oldukça zordur. Karavanların girmesi için yeterli genişlikte yol bulunmamakta olup, Park edebileceğiniz alanlar bulunmamaktadır.
Cennet Koyu Kamp Alanı
Cennet Koyu Kemer ilçesinin Çamyuva mevkisinde konumlanmaktadır. İlçe merkezine 18 Kilometre ve  Antalya Merkez e 59 kilometre uzaklıktadır. Kemer-Tekirova yolu üzerinden bu kamp alanına ulaşmanız mümkündür.
Dağlık ve yeşillik bir alanın içinde bulunmaktadır Cennet Koyu. Büyüleyici bir manzaraya sahiptir. Çadır ve Karavanınız ile bu alanda kamp yapabilirsiniz. Ayrıca bura koy Tekne kampına da müsaittir. Tekneleriniz ile veya kiraladığınız tekne turları ile buraya ulaşım sağlayabilirsiniz. Bu koya giriş ücretsizdir. Kontrollü olarak ateş ve mangal yakabilirsiniz. Denize girebileceğiniz alanlar bulunmaktadır.
30 notes · View notes
ilkergunes · 10 months
Text
Tumblr media
Polonya’yı geziyoruz 🇵🇱🇹🇷
3 notes · View notes
gezirehberi52 · 2 years
Text
Antalya Gezi Günlüğü
https://selimcanci.xyz/antalya-gezi-gunlugu/
Antalya Gezi Günlüğü isimli makalemizi inceleyin.
7 notes · View notes
mecnun1cinar · 2 months
Text
Tumblr media
Ortaköy ✨
21 notes · View notes
yolhikayelerim · 4 days
Text
2 notes · View notes
likyayolda · 10 months
Text
Şeytan Sofrası
Tumblr media
1500’lü yıllarda Osmanlı egemenliğindeki Ayvalık (antik çağdaki adı ile Kidonia), çoğunluğu Rumların yaşadığı bir bölgeydi. Rivayete göre, burada Penelope isimli bir Rum adam yaşıyor. Penelope, kilise ile arayı açınca, papazlar “Bu adam Şeytandır.” diyerek halkı galeyana getiriyor. Penelope de, halk arasında Şeytan lakabı ile anılmaya başlıyor.
Tumblr media
Ayvalık bölgesinde yaşanan bir kuraklık döneminde, (tabii halk Tanrı’ya mı kızsın...) kilise hemen sebep üretip bu kuraklığa neden olarak Penelope’yi işaret ediyor. Halk, Şeytanı linç etsin diye Papazlar propaganda yapmaya başlıyor. Penelope, bu dönemde kendisine şeytan gözü ile bakan halktan uzak, şu an Şeytan Sofrası dediğimiz tepede yaşıyor. İnsanlar, Papazlardan ve kiliseden aldıkları gaz ile Penelope’yi öldürmek için bu tepeye yola çıkıyorlar.
Tumblr media
Bunu duyan Penelope de, yaşadığı tepede çok zengin bir sofra hazırlıyor. Öyle bir sofra ki, bir kuş sütü eksik (o kuraklıkta bir Şeytan’ın yüzü gülmüş anlaşılan 😊).
Kuraklık nedeniyle zaten aç olan insanlar sofrayı görünce Penelope, Şeytan falan unutup sofraya gömülüyor. Onlar yiyip içerken, fırsattan istifade Penelope kaçıyor tabii.
O zamandan sonra da bu tepeye Şeytan Sofrası deniyor. Sofranın hikayesi bu şekilde.
Peki nedir bu ayak izi olayı?
Tumblr media
Ayak izinin hikayesi ise Yunan Mitolojisine dayanmakta. Yunan Tanrılarının kralı Zeus (Göklerin ve şimşeklerin Tanrısı), Şeytanı cennetten kovması için Selene (Ay Tanrıçası) ile konuşur ve Selene, Zeus’un talebi üzerine Şeytanı cennetten kovar (tanrı sayısı fark etmeksizin, her dinde bu Şeytan bir tur cennetten kovulmuş fark ettiyseniz).
Cennetten kovulan Şeytan ise, kaçarken bir ayağını Şeytan Sofrası dediğimiz tepeye, diğer ayağını ise Midilli adasına basar ve koşarak cennetten kaçar. 
O sırada bıraktığına inanılan ayak izi ise, şu an demirlerle çevrili olarak korunuyor.
İlginçtir ki insanlar bu çukura bozuk para atarak dilek diliyorlar, bu dilekler Şeytan’a mı yoksa Selene’ye mi iletiliyor emin değilim. En son gidişimizde, çitlere dilek çapulları da bağlandığını gördük. Yine de çok zor durumda değilseniz, Şeytan’la iş birliğine girmeyin derim. 😊
Mükemmel bir manzara, harika gün batımı ve çok güzel fotoğraflar için mutlaka en geç gün batımına 1 saat kala gidip, güneşi batırmadan dönmemeniz gereken bir yer.
Tumblr media
Tecrübeyle Sabit:
Arabanızı sofraya kadar çıkarmayıp 200 metre önce yol kenarına park ederseniz 40 TL* cebinizde kalmış olur (*Haziran 2023 fiyatı).
İçeriye yiyecek içecek alınmıyor yazısı var ancak suyunuzu vs atmayın. O kadar da yasak değil, çünkü zaten oraya restaurant için gitmeyen bir sürü insan olacak.
Alkol ile giriş yasak, biranızı bitip girmeniz gerekecek.
Güneş, giriş kapısının sol tarafından (batıdan yani 😊) batacak. O taraflara doğru yer kapmaya bakın, yoksa kaçırırsınız.
Mümkün olduğunca önünüzde insanların dikeleceği bir boş yer kalmamasına dikkat edin, masaya oturuyorsanız mutlaka önünüze insan gelmesini engelleyin, kalabalıkta siz para verip masanıza oturmuşken, insanlar bir anda önünüze geçip manzaranızı kapatabilir.
Hatta bence masaya oturmayın, önünüzün kapanmayacağı bir yer bulup tadını çıkarın.
Restaurant self servis.
Tumblr media
9 notes · View notes
mukofarmer · 9 months
Text
MEDENİYET Mİ DEDİNİZ...
Zorluklar, yaşamlar, alışkanlıklar... Farklı kültürlerin olduğu bu coğrafyada bana hiç uygun olmayan, yadırgayacağım kadar abartılı bir yaşam tarzıyla karşı karşıyaydım. Bir de uçakta kadınlar Türkiye'nin durumuna laf etmişlerdi. Öyle bahsedince ben de kendimi medeni bir yere geliyorum zannetmiştim. Sabah uyandığımda düne nazaran daha iyi durumdaydım. İdrak etmeye çalışıyordum sadece. Hem çok karmaşık hem çok basit geldi her şey. Buradaki Aiesec ekibi yazdı hemen, buluşalım dedi. Bu hayattaki en sevdiğim şeydir zaten sürekli yeni yerler görmek ve yeni insanlarla tanışmak. Hollandalı, Tunuslu, Faslı birçok insanla tanıştım. Hepsi inanılmaz sıcak insanlar. Buraya adapte olmamı kesinlikle kolaylaştırıyorlar. Erkekler... Aaah ah bazılarınız her yerde mi aynısınız. Anneme ilk günden Tunuslu iki tane damat adayı buldum. Ablam biz Tunuslu istemeyiz, oralar cok uzak, veremem seni ama zenginse iç güveysi olarak gelebilir diye dalga geçti benimle. Ya çocuğun biri geldi adını söylemeden açık açık dedi ki: Are you single? O an boşluğuma geldi, yes dedim. Demez olaydım. Sonra soruyor mutlu musun bu durumdan diye. Çok mutluyum ayağı yaptım başımdan gitsin diye. Ama başladı kendisinin yalnızlıktan kaynaklı ne kadar mutsuz olduğunu anlatmaya. Banane aq. O gün Meryem ve Arca diye iki kişi daha geldi Türkiye'den. Evde Meryem'de bizle kalmaya başladı. Üç yataklı eve dört kişi tıktılar bizi. Bu halis mi? Yusuf diye bir çocukla tanıştık, Tunuslu. Biraz fazla yakın davranan erkeklerden. Arca'ya mukaddesi beğendim, tatlı kız, ben de zaten Türkiye'ye okumaya gelicem demiş. Allahın manyakları ya. Sanırım hep böyle yaptığım için Allah beni cezalandırıyor şu an karşılıksız olan sevgimle. "I have someone in my heart" diyemedim çocuklara da. Bu arada cidden ben ilk defa bu kadar çok hoşlanıyorum sanırım birinden. Şairin aklımda hep sen varsın dediği yerdeyim. Neyse sizi aşk hayatımla boğmayayım. Tunusluların şavurma diye bir yemeğini yedik. Bizim dönerli dürümlere benziyor fakat açıkçası daha güzel. Ama bunlar her şeye inanılmaz derecede acı koyuyor. Adamların tuvaletteki hallerini hayal bile edemiyorum. Sonuçta o acının bir yerlerden çıkması gerekiyor. Damak tadımıza çok uzak değil lezzetleri ama çoğu zaman hijyeninden şüphe ediyorum. Ona da yapacak hiçbir şey yok artık. Zehirlenip ölmediğim sürece her şey okey benim için. İlginç gelen şey, ülkede kocaman Atatürk isimli bir cadde var ve sahip oldukları Türk restaurantının adı Atatürk. Bizim liderimize bizden daha çok sahip çıkmışlar resmen. Assil diye bir çocukla tanıştık. Bence o asla diğerleri gibi değil. Buraya aitte değil. Çocuk hem dj, hem fotoğrafçı, hem doktor. Btw Türkiye'de veya herhangi bir yerde doktorluk garanti meslek olarak görünse de burda durum böyle değil. Sağlık sistemi kötü olduğu için çoğu zaman doktorlar iş bulamıyorlarmış. Çocuk o yüzden ekstra işlerde de çalışıyor. Sağlık sistemi berbat durumda. Ölmediğin sürece hastaneye gitme yani. Sağ girersin hastalıklı çıkarsın o kadar söyleyeyim. Boşuna sağlık sigortasına o kadar para döktük bir de. İnsanların anlattıklarından anladığım kadarıyla burda inanılmaz derecede Türk dizileri izleniyor. Bu nasıl bir hayranlık anlamadım. Bizden daha çok Türk dizisi izleyip, Türk ünlü tanıyorlar. Eve döndük daha sonra. Meryem evi görünce çıldırdı. O hepimizden daha titiz biri. Buraya alışması daha fazla zaman alacak gibi. Kız gelirken kendi tarhanasını, salçasını, şehriyesini, tuzunu, domates kurusunu bile getirmiş zaten. Değişik...
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
9 notes · View notes
turizzm · 1 month
Text
Türkiye'nin en güzel şehri İzmir
Tumblr media
Türkiye'nin 4.5 milyonluk en kalabalık 3. şehirleri arasında olan İzmir, doğası, tarihi mekanları, çarşıları, sokak yemekleri ile son yıllarda Türkiye'de gezilecek şehirlerin başında yer alıyor. Bu şehri keşfederken sizi yalnız bırakmıyoruz. İzmir Adnan Menderes hava limanı transferi ile başlayarak sizi İzmir transfer konusunda yalnız bırakmıyoruz. İzmir vip transfer hizmeti ile İzmir'in tüm gezilecek mekanlarını konforlu şekilde ziyaret etmeniz için 7 / 24 tüm İzmir transfer hizmetinizi gerçekleştiriyoruz. Bu 30 ilçesi ile 3000 yıldan fazla tarihi olan mükemmel şehri İzmir transfer hizmeti ile kısa sürede uygun fiyatlı İzmir transfer ayrıcalığı ile beraber keşif edebiliriz. çeşme havalimanı transfer ile Ayios Haralambos Kilisesi, Çeşme Çarşısı, Çeşme Kalesi ve Müzesi, Alaçatı, Erythrai Antik Kenti gibi mekanları gezebilirsiniz. Delikli Koyu,Ilıca Plajı, İzmir Altınkum Plajında masmavi suların keyfini çıkarabilirsiniz. Alaçatı sokaklarında taş evler sizi büyülerken mükemmel ege kahvaltısı, kumru, boyoz, taze ve nefis balık çeşitlerini tatmayı'da unutmayın. İzmir transferi ile efes Antik Kenti, Meryem Ana Evi , Artemis Tapınağı, Milet Antik Kenti, Saint Jean Kilisesi, Demeter Tapınağı,Kuşadası Marina, Zeus Mağarası gibi tarihi mekanları ve bir çok koy ve körfezi ile 100 kadar noktayı, İzmir transfer ile güvenli konforlu şekilde İzmir vip transfer ayrıcalığı ile ziyaret edebilirsiniz.
2 notes · View notes