Tumgik
#hızlı uyku
dezi-467 · 2 years
Quote
Her kelime her insan için aynı anlamı ifade etmez. Bazıları senin canını acıtan anılara sahipken karşıdaki için öyle olmayabilir. En çok şaşırdığımsa o kelimenin karşıdakini dudaklarından nasıl da kolaylıkla çıkıp bana doğru hızla süzülmesidir. Bir de o kelimeyle karşısında küçük bir çocukla oyun oynar gibi oynayabilmesi ve kelimeyle olan mutlulukları... Aynı kelime beni uyutmaz ve ne kadar hızlı koşsam bile beni her seferinde yakalar. Kötü anıların kilidi olan kelimeler... Aslında sadece kelimeler değil...
Dünyadaki bütün yoncalar beni sevse de ben asla onları sevemeyeceğim sanırım, kelimelerden daha büyük bir etkisi var bende.
9 notes · View notes
murat-o41 · 15 days
Text
YENGEM ÇILDIRMIŞ GİBİYDİ
Amcam Antalyalı bir kızla evlenmiş, Antalyaya yerleşmişti. Yengem 1.70 falan boylarında, sarışın, her şeyiyle çok güzel bir kadındı. Antalya o yıllarda çok bakir, bahçe içinde gecekondularla dolu bir şehirdi. Ev 2 odalı, Briketten örülmüş, tek katlı, bahçesinde mevsim sebzeleri ekilmiş, şirin bir gecekonduydu. Ben çok severdim yaz mevsimlerinde orada olmayı çocukluğumdan bu yana, akşamları gecekondunun önünde kilim üstünde sohbetler edilir, çaylar içilir, sonra uyku. Bazen o kilim üstünde, tentenin altında uyurdum, gökyüzünü seyrederek. Ve sabah güneşinin kavurucu sıcağıyla uyanırdım.
80'li yıllarda Amcam Arabistana çalışmaya gitti. Yengem 26 yaşındaydı, 1 yıldır çocuğuyla o gece konduda yalnızdı, ama Ailesi ve Ağabeyi de aynı mahallede oturduğundan, Amcam rahat bırakıp gitmişti onları. Yaz geldi ben 16 yaşıma gelmiştim. Lise 2 ye geçmiştim. Antalyaya gideyim dedim babamlara. Onlar, "Yalnız gitme, denize gidersin tek başına falan, biz korkarız!" dediler se de, onları ikna ettim ve Antalya'ya Yengemin evine vardım. Yengeme, "1 Haftalığına kaçtım!" dedim. Yengem çok sevindi geldiğime. Akşam oldu, yemek yedik ve çayımızı içerek biraz sohbet ettik ve yattık. Ertesi gün kalktım kahvaltı ettik, Konyaaltı plajına ineceğimi söyledim. Yengem, "Biz de gelelim senle, yalnız denize gitmiyorum!" dedi. Olur dedim ve dolmuşa binerek Konyaaltı plajına geldik. Birkaç saat güneşlendik yüzdük falan. Denizde 4 yaşında olan yeğenimle oynadım. Yeğen kıyıda denizin köpükleriyle oynarken, yengemle yüzdüm. Yengem, "İlk gün çok yanma, uyuyamazsın!" dedi.
Eve döndük, ben yemek yedim ve yürüyerek yat limanına falan gittim ve eve döndüm. Akşam olmuştu. Yengem bahçeden topladığı patlıcanlarla güzel bir yemek yaptı. Yemeğimizi yedik, çay demledi, içerken sohbet etmeye başladık. Yengem nedense konuyu yalnızlığa ve cinselliğe getirdi, Aşktan falan bahsettik. Lisede sevdiğim kıza açılamamam falan konuşuldu. Yengem arada yan taraftaki gecekonduda kiracı olarak kalan 2 Üniversite öğrencisinden birinin kendine asıldığından sözetti. Yalnızlığın zor olduğunu, ama yüz vermediğini falan söyledi. Benim aklımdan (acaba gerçekten öyle mi davrandı) diye geçmeye başladı. Ama bir şey diyemedim. Neyse yengem çocuğu ile yatak odası olarak kullandıkları odaya, bana da salon ve oturma odası olarak kullandıkları diğer odaya yere yatak sererek uykuya çekildik...
Yer yatağında üstüm çıplak, altımda sadece bir şortla uykuya daldım. Sıcak dolayısıyla üstüme sadece bir çarşaf almıştım, onu da örtmedim. Gece tatlı bir hisle uykum bölündü, yengem gelmiş şortumdan çıkardığı sikimi yalıyordu. Sikim kazık gibi olmuştu. Hasretle somuruyor, dil darbeleri atarak, tadını çıkarıyor, ara sıra yüzüme bakıyordu. Bense gözlerimi açmaya cesaret edemiyor, hiç bitmesin istiyordum. Yengem sikimi somururken, aynı zamanda amını parmaklıyordu. Aslında uyanık olabileceğimi biliyor gibiydi, ama gözlerimi açmamam onu daha çok cesaretlendirdi herhalde ki, külotunu çıkardı ve sikimin üstüne oturdu, sürtünerek inip kalkmaya başladı. Çok geçmeden ben patladım ve amını döllerimle doldurdum. Bu yengemi daha çok şehvete getirdi ve daha hızlı oturup kalkarak, şiddetli bir orgazm yaşadı. Biraz üzerimde öylece kaldı, dudağıma bir öpücük kondurdu ve kalktı. Külotu ile benim sikimi ve kendi amını sildi, şortumu giydirdi, kalktı banyoya gitti, duş aldı ve yattı.
Sabah 10 gibi uyandım. Yengem, "Kalk tembel, gören de gece çalıştın sanacak!" dedi. "Yorulmuşum yenge dün yaa!" dedim, kalktım. Yengem, "Duş al istersen, kendine gelirsin!" dedi. Banyoya girdim, soğuk su dökünerek güzelce temizlendim ve yeni şortumla çıktım. Diğer şortu da yıkayarak astım. Sikimi sevdim biraz, dün gece aklımdan çıkmıyordu. Banyodan çıktım. Yengem de ise en ufak bir belirti kalmamıştı geceye ilişkin, sanki yaşanmamış gibi davranıyordu. Kahvaltı ettik, biraz oturduk, öğleden sonra tekrar denize gittim, biraz yüzdüm ve yaya eve döndüm. Attığım her adımda aklımda gece vardı, yaşanıp bitti mi, yoksa yengem bu gece de bana ilk kez tattığım o muhteşemliği yaşatacak mıydı. Eve geldim, yine rutin yemek ve çay faslından sonra çocuk uyudu ve yengemle baş başa kaldık. Ancak ne ben, nede yengem yakınlaşmaya cesaret edemedik. Yengem, "Uykun geldi ise uyu!" dedi. "Olur!" dedim, tekrar gelir umuduyla yine şortumla ve çıplak olarak yattım yer yatağına, gözlerimi kapadım, ay ışığının şavkında beklemeye başladım.
Yarım saat sonra falan, yengem sütyen ve külotu ile geldi bu kez. Yine yavaşça indirdi şortumu, demir gibi olmuş hazır bekleyen sikim şorttan kurtulup göbeğime vurdu ve kalktı. Yengem usulca sikime dokunarak ağzına aldı yeniden ve külotunun arasından amı ile oynamaya başladı. Bir anda usulca yengemin memelerini tutarak okşamaya başladım. Yengem kafasını kaldırdı ve yüzüme baktı, göz göze geldik. Yengemi koltuk altlarından tutarak yavaşça yukarıya çektim ve dudaklarımız birleşti. Çok deneyimsizdim, bütün kontrol yengemdeydi. Yavaşça altıma doğru yattı öpüşürken, kafamı iterek memelerine getirdi. Yengemin sütyenini çıkarttım yavaşça ve memesini ağzıma aldım, memelere dil darbeleri atmaya başladım. Ordan göbeğine indim. Yengemin itmeleriyle ve kalçasını kaldırarak biraz indirdiği külotunu ayaklarından kurtarmak bana düştü...
Kafamı tutarak başımı amına gömdü. Yalamaya başladım. Biraz kalkarak döndü, ama kafamı amından çekmiyordum, yalamaya bayılmıştım. Yengem de benimkini aldı ağzına ve 69 olduk, artık o da benimkini hararetle yalıyordu. Dayanamadım, "Patlıyorum yenge!" dedim, daha çok somurmaya başladı ve ne varsa ağzına akıttım. Ama hepsini yuttu ve somurmaya devam etti. En ufak bir yumuşama belirtisi yoktu sikimde. Yengem yavaşça üstüne çekti beni ve sikim amına kaydı, girdi. Ben ileri geri pompalamaya başladım yengemin amını. Yengem altımda inliyordu. 30 dakikalık bir pompalama sonunda Orgazm oldu, kafasını çılgın gibi sallayarak ve inleyerek. İyi ki ev bahçe içindeydi, yoksa inlemelerini herkes duyacaktı...
Bana, "Banyoya gir ve bekle, geliyorum!" dedi. Devamı vardı anlaşılan. O sırada çocuk ağlamaya başladı. Yengem kalktı çocuğunu çiş yaptırdı, o halde bile çıplaktı, ay ışığında Afrodit gibiydi. Tekrar uyuttu çocuğu ve yanıma geldi, birlikte banyoya girdik, soğuk bir duş aldık beraber. Havlu ile kurulandık ve yatağa döndük yeniden. Tekrar birleşti dudaklarımız, 69 olduk yeniden ve yengem beni sırt üstü yatırarak, sikimin üstüne oturdu, yarış atındaki Jokey gibiydi. Zıplayarak çılgınca Orgazm oldu yine. Ama benim de boşalmam gerekiyordu, üstümden alktı ve 4 ayak üstüne geldi. Yengem Kısrak gibiydi, Jokeylik sırası bendeydi artık. Ve arkadan amına girdim, kalçalarına vura vura, pompaladım yengemin amına ve tüm gücümle patladım içine. Yan yana uzandık çırıl çıplak, birbirimizi koklayarak. Yengem, "Biraz daha kal!" dedi. "Olur... Ama hamile kalırsan?" dedim. "Yok, adetim yeni bitti, kalmam! Yarın çaresine bakacağım!" dedi. Sarılarak uyuduk, çırıl çıplak...
Sabah kapı çalmasıyla uyandık. Saat 9 gibi ben hemen şortumu alarak banyoya koştum. Yengem de üstüne bir gecelik geçirerek kapıyı açtı, gelen annesiydi. "Saat kaç kız?" diyerek içeri girdi. Yer yatağını gördü, yengeme, "Kim var?" dedi. Yengem de, dün benim geldiğimi, 2-3 hafta kalacağımı söyledi. "Yenge bana bir tişört verir misin?" dedim, yengem de verdi, şort ve tişörtle salona girdim. "Günaydın!" dedim. Yengem yatağı kaldırdı, kahvaltı ettik. Annesi gitti sonra. Yengem kahvaltıdan sonra duşa girdi, "İstersen gel bir daha yıkan!" dedi. Yengem doymuyordu. "Olur!" dedim ve kapıyı sürgüleyip banyoya daldım. Banyoda ayakta bir posta daha vuruştuk ve birbirimizi yıkayıp çıktık...
Yengem, "Ben doğum kontrol hapı almaya gidecem!" dedi, beraberce çıktık. Eczaneden hapı yengem aldı. Beraber biraz dolaştık eve geldik. Yattım uyudum biraz, nede olsa akşam mesaileri vardı. Akşam annesi ve abisigiller geldiler, çay içtik, gecekondunun önünde sohbet ettik. Ama yengemin ve benim aklımda (Gitseler!) vardı sadece. Onlar gider gitmez soluğu yatakta aldık...
O yaz yengem beni seks ustası etti. Seyrettiğim, Arzu Okay ve Zerrin Egeliler filmlerini yengemde uygulama olanağı buldum. Daha sonraki 15 tatilde de 3-4 gün kaçtım Antalyaya, yengemin doyurulması gerekiyordu çünkü. Ve Amcamın Arabistanda kaldığı 4 yıl boyunca, o boşluğu hep ben doldurdum. Amcam döndükten sonra birkaç kere daha birlikte olduk yengemle, sonra yaşananların üstüne bir set çektik. Sanki hiç yaşanmamış gibi. Şimdilerde ise yengemle, 2 dost gibi birbirimizi halen severiz. Ama yaşadığımız Anılar Anı olarak kaldı. Ben evliyim, karım ve çocuklarımla onlara gideriz bazen. Yengem ise artık torun sahibi. Ama halen çok güzel bir kadın yengem
86 notes · View notes
sosyalblog · 1 year
Text
Kocamanbisite - Mega+ (3)
Kaliteli Masalların Adresi Sizi Bekliyor
Masal oku temalı siteler içinde ayrılan bir konuma sahip olan kocamanbisite.com her zaman kaliteyi önceliklendiriyor. Uzman kadro ile kaliteli içerik konusunda tavizsiz ilerlemeye devam ediyor. Masal içerikleri çocuklar için özel olarak oluşturulmuş olup keyifle okuyabilmeleri için hazırlanmıştır. Masallar ile ilgili bölümde pratik erişim için ustaca kategorizasyon yapılmış durumda. Uyku masalları, bebek masalları, zeka geliştirici masallar ve klasikler yer buluyor. Grimm ve Keloğlan masalları da unutulmamış. Çocuk masalları kısa aramasının öne çıkan sitesi çocukları bekliyor.
Çocuk masalları gibi her yerde okunmayacak önemli konularda, uzman bir portala ihtiyaç duyulmaktadır. Tüm paylaşım ve bölümlerin sürekli kontrol edilip güncellendiği bir site gereksinimi doğmaktadır. Kocamanbisite.com işte bunu temin ediyor. Kısa masallar tüm heyecanlı yönleri ve keyifli olayları ile sitede yer buluyor. Masallar oku bölümü yaşa göre ayrımlar yapılarak gerçek anlamda bir eğitmen vizyonu ile oluşturulmuş. Kısa masal oku ya da seçeneklerden dilediğini seç. Hızlı erişim ile kaliteli içerikler sitede sürekli güncellenmeye devam ediyor.
2K notes · View notes
girifit · 6 months
Text
yazdığım her satırı acı içerisinde yazıyorum. banyonun soğuk zemininde verdiğim savaşı kaybettim. öğün atlayarak geçirdiğim günlerdeyim. uyku uğramaz oldu, bedenime. ben de ilaçlara sığınmaya başladım. tekrar ve tekrar. başa döndüğümü hissetmiyorum artık biliyorum, başladığım noktanın gerisindeyim. içimdeki huzursuzluk hissi bedenimi yakıp kül ediyor. balkonda babamın paketinden çaldığım sigarayı içerken artık içimi bir korku basmıyor. geceleri gelen bir hissiyat beni kusturuyor. adımlarım artık hızlı değil. bir yerlere yetişme çabamı kaybettim. hastanede geçen günlerde kimsesizliği tanıdım. göz altlarıma bahşedilen morluklar ile kendimi bir tabloya benzettim. bir şeyler oldu ve olmaya devam ediyor, edecek de. ama ben neresinden tutacağımı bilmiyorum. ipin ucunu kaçırdım. ortasından, bir yerinden tutsam olur mu ki? ben, bilmiyorum. ne yapmam gerek veya ne yapıyorum. aynaya bakarak saatler geçiriyorum. bedenimi benimsemek adına çok savaş başlatıyorum. annem çabalamadığımı söylüyor. gülüp geçmeye çalışıyorum ama olmuyor. içime bir ateş düşüyor, çocuklar gibi ağlamak istiyorum. artık herkesten köşe bucak kaçıyorum. yeri gelince gülüyorum ama içimdeki şeytanların benimle alay edişini unutamıyorum. kimseye gel, demiyorum. gitme arzusu kapladı içimi, kalamıyorum. yaralarıma yıldızlar çizmek isterken biraz daha kanatıyorum. annem duysun sesimi istiyorum. ağzımı açtığım her an bir şeyler için suçlu bulunuyorum. annem ağlıyor. ben ölüyorum diye. ağlama, diyemiyorum. susuyorum. ben hep susuyorum. kaybediyorum. kayboluyorum. ölüyorum.
80 notes · View notes
master1wayne · 8 months
Text
Gençlik Öfkesi S1 - B5.3
BÖLÜM 5.3 SON [MASKE DÜŞTÜ]
Evin kapısına geldim, güvenlikçi koşarak geldi ve kapıyı açtı
Gk: Buyrun efendim günaydın!
Kolay gelsin.
Gk: Teşekkürler.
Arabayı otopark'a parkettim ve yavaşça evimin kapısına geldim geldiğimde kapıyı daha çalmadan Ayla açmıştı.
Günaydın Ayla?
Ay: Günaydın, Arabamın anahtarını alabilir miyim?
Sonra alırsın azıcık bekle. Kahvaltı hazır mı?
Ay: Evet.
Haydi masaya.
B/A: Günaydın oğlum neredeydin.
Duymamazlıktan gelerek masaya oturdum ve Derya abla'nın kahvaltılıkları getirmesini bekledim.
De: Günaydın Aras Bey
Günaydın Derya Hanım.
Derya abla bütün ne varsa önüme koydu ve mutfağa geçti.
Ne varsa yiyordum. Bir an kafamı kaldırdığımda herkes bana bakıyordu.
Sorun mu var?
Bunu dedikten sonra herkes kahvaltı faslına döndü.
Lokmalarımı yuttuktan sonra aileme seslendim.
Geceleyin bir film izleyelim.
Herkes bana şaşkın şaşkın bakıyordu.
A: Ne filmi oğlum?
Film hani genelde sinemada izlenir ama evden de izlenilebiliyor. Bildin?
A: Anladım.
Güzel.
Gece 9 gibi güzelce patlamış mısır cips falan ayarlayın yiyerek seyrederiz.
Neyse ben çıkıyorum odama iyi günler.
Ay: Arabam lazım arkadaşlarımla gezece-.
İzin vermiyorum, ne arabayı alabilirsin ne de çıkabilirsin. Konu tartışmaya kapalı.
Bu dediğime kimse itiraz etmemişti.
Odama çıktığımda hemen arkamdan Derya gelmişti.
De: Yakaladın mı görüntü falan?
Evet her şey apaçık çekildi yarın haber kapaklarında birinci sıra olacak.
De: Nasıl yani haber kanalında da mı?
Abla kusura bakma ama babam bundan daha kötüsünü hak ediyor.
Gene vicdanlı davrandım.
Derya bana öyle bakmıştı, kendisine biraz yakınlaştım ve yanağına elimi attım.
Merak etme kötü bir şey olmayacak.
Alışacaklar, ilk başta biraz koyacak babamın bu yaptığı anneme ama sonra alışacak elbet.
Neyse ne. Seni seviyorum abla
De: Ben de seni seviyorum.
Azıcık uyuyayım ben.
De: Tamam canım!
Bütün yorgunluk, yatağıma uzabınxa ortaya çıkmıştı.
Selin ile yaşadığım sex babamın peşinden koşmaca derken yorulmuştum.
[Saat 21.03]
Ayla odama gelmiş beni dürtüyordu.
Ay: Aras kalk, haydi film hazır.
Gözlerim uyku perdesini aralamış odamın lambasının parlaklığı gözümü alıyordu.
N'oldu?
Ay: Film dedin ya hani.
Ha tamam geliyorum.
Ay: Ben gidiyorum?.
Gidebilirsin.
Yavaşça kalktım ve odam'daki lavaboya gittim.
[Suyu açar]
Soğuk suyu yüzüme çarptım ve suyu kapatıp çıktım.
Merdivenlerden aşağı inerken masa kurulmuş film hazırlanmıştı.
Herkes beni bekliyordu.
Bir baktım ki Derya abla da oradaydı ve evine gitmemişti.
Herkese merhaba hane halkı.
Ee ne var film olarak.
B: Gerard Butler'ın bir filmi aksiyon içerikli, bilir misin?
Hayatımda izlediğim belki de ilk film olacak. Fikrim yok iyi mi kötü mü.
B: Başlatıyorum?
Başlat bakalım.
Direk Ayla ile Derya'nın ortasına oturmuş ve ışıkları kapatmıştım.
Film ilerlerken hepimiz merakla izliyorduk. Derya abla birazcık kayıtsız kalıyor, bu tür filmleri pek sevmezdi.
Kafasını omzuma attı ve öyle izlemeye devam etti.
Bir süre sonra Derya Abla filmi izlerken uyuya kalmıştı. Ben de hiç rahatını bozmadım öyle devam ettim.
İçimdeki şeytan beni uyarıyor süt gibi parlak bacaklarını ellememi söylüyordu.
Yavaşça elimi bacaklarına attım ve masaj yapar gibi okşamaya başladım.
Okşarken bacak kasları iyice yumuşamıştı Derya abla belki uyanık olabilirdi.
Birazcık daha ileri gitmek istedim. Tepkisi ne olacaktı acaba, yavaşça elimi eteğinin altına soktum elimi biraz ilerlettim.
Ekim külotuna ulaşmıştı. Yavaşça elimle külotu kenarına çektirdim ve parmaklarımı içeri doğru soktum.
Artık elim direk amına temas ediyordu.
Bu esnada Derya abla'nın nefes alıp vermeleri çoğalmıştı. Hızlı hızlı nefes alıyor ama inlemiyordu.
Parmaklarımı amı'nın kıvrımları'nda dolaştırıyor amı'nın girişine parmağımın ucunu sokup çıkarıyordum.
Bir süre sonra Derya abla elini koluma atınca yüzümü ona çevirdim.
Gözlerinde bitmiş bir hâl vardı kısık bir sesle "lütfen şu an olmaz, burada olmaz" demişti.
Kendime inanamıyordum, en sevdiğim kadın benim ona olan hareketlerimi daha doğrusu ilgimi kabul etmişti.
Yavaşça elimi içeriden çıkardım ve amı'nın içine hafifçe soktuğum parmağımı hiç tereddüt etmeden yaladım.
Derya abla beni öyle görünce tatlı bir gülüş attı ve kafasını tekrar omzuma
dayadı.
Kendi kafamda beni kabul ettiği için kalbimde nasıl tabir etsem bir ferhalama olmuştu.
Kendimi şu an pek bir şey başarmasam bile bir şey başarmış gibi hissetmiştim.
Derya abla elini elime attı ve sımsıkı tuttu, kalan yarım saat boyunca da hiç bırakmadı.
Film bittikten sonra Derya abla müştemilat'a döndü ve ben de odama çıktım ve telefonumu kurcalamaya başladım.
[5 dakika sonra]
-Gelen sesli mesaj var-
L: Merhaba Aras Bey ben Leyal hani birlikte geçenlerde ııı yani anladınız siz. Acaba yarın bu haberi paylaşsak olmaz mı? Mesajı görünce dönüş yaparsanız sevinirim.
Sesli mesajı dinledikten sonra Leyal'i aradım.
Merhaba Leyal hanım geç saat oldu biliyorum ama müsait misiniz?
L: Evet, sorun yok müsaitim.
İyi güzel, öncelikle haber işini biraz erteleyelim.
L: Neden ki?
Yarın büyük bir işim var ama söz size salı günü haber vereceğim.
L: Ne gibi bir işiniz var?
Sizi ilgilendirmeyen türden Leyal hanım iyi geceler.
Telefonu direk yüzüne kapattım, hayır hepsi gelir bana hesap sorar anlamadım gitti.
Tekrar uyumama gerek yoktu, hemen bir siteye girdim ve nasıl mal varlığı üstüme geçirilir baktım.
1 buçuk saatlik araştırma sonunda, istediğim şeyleri kendime göre sıralamıştım.
Sabaha kadar uğraştım ve istediğim planı kurdum.
[Kapı tıklatması]
De: Aras?
Evet abla gel içeri.
Derya girdiği gibi ayağa kalktım ve kendisine yürüdüm.
De: Ne ara uyandın?
Oldu baya abla, nasılsın dün nasıldı?
Böyle sorunca yüzü kızardı, küçük bir gülücük atarak yere doğru kafasını çevirdi.
De: Aras.
Evet!
De: Dün yaptığın normal şartlarda yanlış bir şey ama ben de biliyorum ki sana karşı bir şey hissetmeye başladım.
De: Ama sen benim kardeşim gibisin nasıl sana yakınlaşır nasıl seninle..
Seninle ne yani?
De: Yani yeri gelecek seninle cinsel ilişki yaşamak isteyeceğim aynı evime geldiğinde olduğu gibi ama kendi kafamda bir şey beni tutuyor senden uzaklaştırıyor.
De: Sana olan sevgim çok fazla ama nasıl bunu yapabiliriz birbirimizi aşıklar gibi nasıl sevebiliriz bilmiyorum, anlayamıyorumda hem.
Abla otur şuraya gel hadi.
Ben bu eve ilk geldiğinden beri sana hayranlık duyuyorum, seni her gördüğümde mutlu oluyorum, senin kokunu içime çektiğimde dünyadan bütün dertlerden uzaklaşıyorum.
Yani anlayacağın ne kadar bana ablalık etsen bile ben hep seni çok sevdim.
Keşke dedim kendime hep. Keşke Derya abla beni sevse ama kardeş sevgisi değil gerçek olması gereken sevgi aşk ile başlayan sevda ile devam eden hani.
Ben hep öyle baktım dün de öyleydi.
Seni çok seviyorum lütfen anla beni.
Sen benim için çoğu şeyden önemlisin, lütfen bana bir şans ver.
(Hayatta yalvardığım ve yalvaracağım belki de tek insandı ve bir tek ona yalvarmıştım şu an)
Derya Abla'ya dudaklarımı yaklaştırdım bu sefer o beni öpecek mi diye bekledim.
Gözlerinde bir istek vardı ama acaba pişman olur muyum diyen bir hali de var gibiydi.
Bekledim öylece durdum. Derya abla gözlerini kapattı ve ıslak dudaklarını, dudaklarıma değdirdi.
Artık aşık olduğum gerçek kadına sahip olmuş gibiydim.
Kafasını çekti ve gülerek. "Haydi artık kahvaltıya bekliyorlar bizden şüphelenmesinler" dedi.
Bunun sevinci ile güm güm atan kalbim bildiğin vücuduma adrenalin pompalıyordu. Hızlıca kahvaltıya şarkı söyleyerek indim.
Ev halkı halime şaşırmıştı.
Ne oldu şarkı söylüyordum?
A: Yok bir şey sadece alışık değiliz.
Eğer ki boyun eğseydim bunları yaşamazdık zaten annecim.
Ha bu arada baba seninle şirkete geliyorum.
B: Neden, ne oldu?
Hiç sonuçta bir aile şirketi bu aile de ben de varım.
Bunu söylediğimde herkesin suratı bozulmuştu özellikle de ablamın.
Maalesef ki başına geleceklerden haberdar değildi kendisi daha ama yakında bütün bana ne yaşattıysa hepsinden çektire çektire alacaktım intikamımı.
[yemek sonrası]
Hazırlık yapıp arabaya binmiştik.
Araba da ikimizde ayrı taraflara oturmuştuk.
Babam bir an gizlice telefonda birine mesaj yazıyordu. Farkettiğimi anlayınca bir şey olmamış gibi telefonu cebine koydu ve yolu seyretti.
Şirkete varınca kapıda bizi babamın metresi karşıladı.
A.R: Aras Bey. Hoş geldiniz!
Hoş buldum Alya Hanım.
Babam şirkette odasına geçmek için asansöre bindi Alya ise bana etrafı gezdirmek istiyordu.
Bu isteğini kırmadım, önümde yürüyen Alya götünü bir orospu gibi kıvıra, sallaya gidiyordu.
30 dakikalık bir gezmenin ardından telefonumu açtım.
[Kapıyı tıklatır]
Gelebilir miyim?
B: Gel oğlum! Nasıl Oğlum şirket beğendin mi, Alya hanım seni iyi gezdirdi mi.
Gezdirdi sağ olsun.
Teşekkür ederim Alya hanım.
Fakat baba bir şey sormak istiyorum.
B: Ne soracaksın?
Alya hanım oturur musunuz lütfen.
Babam ve Alya birbirine bakıp ne diyor bu çocuk der gibi bakıyordu.
Aslında bu çocuk çok şey derdi ama anlatmasına ne gerek vardı ki, video da her şey ayrıntılıydı.
Babam eli ile koltuğu gösterdi.
A.R: Tamamdır oturayım.
Telefonumun sesini sonuna kadar açtım ve videoyu başlattım.
Video da ilk baş arkadan çekilmiş bir kadını gördüğünü düşünüyorlardı eve arkadan dı fakat kim olduğunu unutmuştu.
B: Oğlum Hanımefendi'nin yanında böyle video mu açılır ayıp değil mi?
Alya Hanım özür dilerim.
Aaa ama yapmayın böyle bu sıradan bir video değil ki.
Siz hani ******* evde beraber sex yaptınız geçen gün bu o işte!
Bunu söylediğimde babamın ve Alya'nın beti benzi atmış dilleri tutukluk yapmıştı.
A: Na-nasıl?
B:...
Nasıl mı bence size sormak lazım? Ne zamandır sikişiyorsunuz?
B: O-oğlum lütfen sil o-...
Şşş ikinizde susacaksınız. Konuşma sırası bende.
Yıllardır beni ezdin hayatımı mahvettin annemi ne kadar sevmesemde onu aldatman hoş bir durum değil, sana olan bağlılığının farkında mısın?
B:...
Anca öyle sus!
Şimdi al bakalım şu kağıdı.
Cebimde çıkardığım kağıtla babamın ve şirketin bazı arazi ve yurt dışı yatırımlık arazi VS ne varsa bir kısmını yazdım.
B: Bunlar ne böyle?
18 yılın borcu, ya bunları üstüme geçirir ve o parayı geçen ay açtığım banka hesabıma geçirirsin ya da bunu sadece anneme gösteririm.
Babam yutkunuyor ve boğazını kaşıyordu.
A.R: Yalvarırım ne istiyorsa ver yoksa mahvolacağız. Zaten başımızda Siber suç ve para aklama da var.
Vay be siz neler yapıyormuşsunuz.
Şimdi anlat bakalım baba bu para nasıl aklanıyor ve Siber suça karıştınız.
B: Parayı kurduğum şirkete karşı kurduğum bir paravan şirkete yatırıyorum.
B: Bir kaç tane de kurduğum bahis siteleri ile hepsini kaybediyor gibi gözüküyorum ama vergi vermeden bütün parayı himayemde saklıyorum sistemi o kadar büyüttüm ki herkese yapıyorum.
(Bu olanları aslında ses kaydına da alıyordum)
Hm, siz baya büyütmüşsünüz işi neyse benim istediklerimi veriyor musun yoksa ben anneme yollayayım mı bu videoyu.
Hangisi sen seç?
B: Yapamam.
Tamam o zaman anneme yolluyorum.
Tam yollama tuşuna basacakken...
B: Durr tamam tamam yapma.
Haydi geçir bakalım bunların hepsini, parayı da istiyorum.
Babam bilgisayardan girdiği siteyle her şeyi 40 dakika içinde benim hesabıma aktardı ve bazı arazileri üstüme geçirdi.
B: Tamam artık bitti geçirdim lütfen sil videoyu.
Bir süre video duracak sana güvenmiyorum. Sakın bunun hakkında da konuşma kadının gözü önünde döverim seni.
Şimdi kalkıyorum ve evime gidip yeni zengin hayatımın sefasını sürüyorum.
Görüşürüz baba, görüşürüz kaltak!
Hemen çıktığım gibi babamın özel aracına kendim bindim ve Leyal Hanım'ın yanına gittim.
[Ofise girer]
Merhaba Leyal!
L: Merhaba Aras Be-...
Bey demene gerek yok, siz biz falan biraz gereksiz.
L: Tamam o zaman Aras nasılsın neden geldin.
İyiyim ve şunu vermek istiyorum.
Artık ses ve video kaydı tamamen sende bende bunların bir kopyası var zaten.
Yarın bomba bir haber ile bunu bütün Türkiye duyabilir mi?
L: Duyacak merak etme babanın ne kadar şerefsiz biri olduğunu herkes görecek.
Bu da Emniyet'e gidecek ama yarın kendim vereceğim.
L: O ne?
Yarın karakolda ol öğreneceksin.
[2 saat sonra]
Tamam videoda ki tehdit ettiğim yerleri sildim sonunda yeni kopya Emniyet'e verilmeye hazır.
[Telefon çalar]
Efendim Leyal?
L: Ya Aras bunu verdin ama bu kasedi nerede yayınlayacağız?
Xxx (uygulama) *** bu adamı bul o sana yardım eder bana çok yardımı dokundu dışarıda ki hayatımda.
L: Emin misin?
Hem de çok!
Telefon kapanır.
Akşam olmuş babam işten gelmiş ve benim yüzüme bakamaz halde karşımdaydı annem bir şey olduğunu anlamıştı ama sormuyordu. Fakat dayanamadı.
A: Sorun mu var hayatım?
B: Y-yok bir şey sadece yorgunum!
Babam yemeğini yediği gibi kalktı ve yatağına gitti.
Sonra ablam la annem kalktı ve ben Derya ile kaldım.
De: Bir şey mi oldu?
Artık bitti Derya yarın babam yok!
De: Nasıl yani?
Yarın bütün olanları gözünle göreceksin ben bir şey anlatmayayım.
De: Aras.
Evet ab.
De: Seni seviyorum. Gerçekten seviyorum.
Ben de seni seviyorum.
Bunu dedikten sonra orada kendimi tutamadım ve Derya'nın dudaklarına yapıştım.
Derya karşılık veriyor büyük zevk alıyordum.
AA dur.
De: Ne oldu.
Yarın önemli bir işim var sabah erkenden kalkıp polise gideceğim.
Beni uyandırır mısın?
Güldü ve "olur aşkım" dedi.
Senin dilini yerim ben bitanemsin.
Ben şimdilik odama çekilsem olur mu?
De: (gülerek) Tamam tamam izin verdim.
Teşekkürler matmazel.
Odamda yatağıma yattığım gibi rahatlıkla uyumuştum.
Sabah Derya beni erkenden kimse uyanmadan uyandırdı bunu fırsat bilerek hemen merkez'e gittim ve ses kaydını verdim artık babam tescil edilmiş bir suçluydu.
Tek bir şart istedim 1 saat sonra gelmeleriydi.
Eve tekrar döndüğümde herkes uyanmış son kez bu masada babam oturuyordu.
Ablam masada otururken gp haber sitesinden aldığı bildirim ile sarsıldı
"ünlü iş adamı Ahmet Şura eşini aldattığı ortaya çıktı görüntüler telegram kanalında"
Ay: Baba bu ne demek?
B: Ne oldu kızım?
Ay: Baba bu video da ne?
Ayla telefonu babam'a uzatınca babam videoyu görüldüğü gibi telefonu elinden masaya düşürdü.
A: O ne?
Hemen ayağa kalktım ve telefonu anneme uzattım "al anne kendin bak" dedim.
Annem gördüğü video karşısında şok oldu babamın yüzünü görünce gözlerinden bir damla yaş süzüldü ve ayağa kalktı.
A: Nasıl yaparsın bunu bana, nasıl ya nasıl. Ne demek bu? Beni aldattın demek ha, neden Ahmet neden?
Babam sadece susuyordu.
A: Senin için her şeyi yaptım sana iki çocuk verdim sana olan sevgimden Aras'a yaptıklarına göz yumdum, bu video ne şimdi!
B: Söz vermiştin Aras?
Ben öyle bir şey hatırlamıyorum da bilmiyorum da ne sözü?
[kapı çalar]
De: Ahmet Bey polis geldi.
A.C: Sayın Ahmet Şura karapara aklama ve siber suçtan tutuklusun avukat hakkına sahipsin.
Babam'ı iki polis kolundan tuttu ve kelepçeleyip ekip otosuna götürdü...
Annem ve ablam ağlıyor ben ve Derya seviniyorduk.
A.C: Delikanlı
Evet amirim.
A.C: Yanlış adamın çocuğuymuşsun ama ona benzemiyorsun ve umarım benzemezsin!
Benzemeyeceğim Amirim söz veriyorum.
Amir kapıdan çıktıktan sonra kapıyı kapattım ve kahvaltı masasına geri döndüm ve babamın oturduğu yere oturdum.
Artık bu evde tek bir Adam vardı o da bendim ve benim intikamım daha yeni başlıyordu...
-HERKESE İYİ OKUMALAR AMINA KOYAYIM-
26 notes · View notes
1sairbisikletle · 25 days
Text
Meursault'la Konuşmalar 38
Yine uzun bir ara oldu. Her gün yazmak aklıma geliyor aslında ama erteliyorum. Büyük oranda keyifsizliğimden. Geçen hafta seansım vardı. Doktora buraya döndüğümden bahsettim, çok iyi yapmışsın dedi. Hissettiklerimizi karşımızdakine anlatamıyorsak ya da anlattığımız halde anlaşılmıyorsak onu başka bir şekilde dışarı atmak her zaman tavsiye ettiğimiz bir şeydir, yazmak bunun en sağlıklı yollarından biri dedi ardından da. Yazalım bakalım.
Değişen pek bir şey yok. Mutsuzum genel olarak. Sık sık gereksiz tartışmalara giriyoruz evde. Ablam patlamaya hazır bomba gibi. Teze sadece bir gün baktım, o da seanstan önceki gündü. Doktorda da her gün 1-1,5 saat bakma kararı almıştık ama bir kere bile uygulamadım. Gitmiyor elim. Zorunlu işler dışında hiçbir şeye gitmiyor. Zorunluları da hızla halledip kurtulma dürtüsüyle yapıyorum. Bugün de geceye kadar bitirmem gereken bir son okuma var ama onu yapabilirim sanırım, bugün biraz daha iyiyim.
Bu hafta pazar sırası bende. Sonrasında dışarı çıkıp çalışmak için pazara erken gittim, nispeten daha az kalabalıktı. Pazarda ışkın buldum, reyhan aldım falan. Neredeyse eski Erva gibi. Uzaktaki bir dosta selam eder miktarda çok hafif mutluluğumsu bir his verdi. O gazla pazar alışverişini hızlı hızlı değil olabildiği kadar aheste yapabilmeyi denedim, biraz oldu. Daha önce de söylemiştim, eskiden hayata tutunduğum bir daldı pazar alışverişleri çünkü keyif alıyordum, yapmayınca azar işitmiyor laf yemiyordum vs. vs. Zaten hayata tutunma isteğim de kalmadı bu süreçte. Zorunlu olduğum için yapıyorum iki haftada bir. Geçen yıl düşüp burnumu kırana kadar nefret ede ede her hafta yapıyordum bir de. Hatırlamak bile sinirimi bozuyor.
Pazardan aldığım reyhandan fidelik kırdım, geçen sefer fesleğeni yapmıştım hatırlarsanız, bayramdan döndüğümde köklenmiş buldum, anneannemden getirdiğim çileklerle birlikte ektim. İnşallah tutar hepsi. Şimdi sırada nane ve reyhan var. İnşallah güzel köklenirler.
Tumblr media
Dün her şeyi bırakıp 1,5 aydır tahrir yapmamı bekleyen tabağımı tahrirledim. Elim yabancılaştığı için çok hatalı oldu, sinirlerim bozuldu. Kenarlarını yapmadan tahrirledim o yüzden. Belki de hiç yapmam kenar süsünü. Oysa bu bir reprodüksiyon, tam olması gerekir. Neyse.
Tumblr media Tumblr media
Şimdi kalkıp abdest alıp hazırlanacak ve dışarı çıkacak gücü bulmam lazım kendimde ki geçen her dakika yapmayacakmışım hissi daha çok artıyor. Direnebilecek miyim göreceğiz.
Update
On dk daha oyalanıp hazırlandım ve evden çıktım. Son okumanın ilk ve en önemli aşamasını hallettim, tekrarlayan hataları düzeltmeyi bitirdim. Şimdi okumayı bitireceğim, onun da 100 sayfası falan var, gerçi toplamda 140 sayfa zaten ama olsun. Çok güzel bir meyveli ıslak kek yedim bu da bonus. Hadi bakalım.
Update 2
İlk updatei yazıp okumaya başladıktan beş dk sonra annem aradı. Eve gelebilirsin artık dedi. Öyle olunca 2-3 sayfa daha okuyup eve gittim. Yemekte bir türlü yiyemedim, çorbadan sonra kalktım koltuğa uzandım güya iki dk uzanıp kalkıp yemek yiyecektim ama kaldım orada. Sonra anneannemler aradık günlük görüntülü görüşmemizi yaptık ben biraz daha koltukta yatar vaziyette telefonda takıldım sonra saate bi baktım 21.46. Benim geceye bitmesi gereken bir okumam ve 100 sayfam var ben hayırdır ben aklımı mı yitirdim diye düşünerek fırladım ve bilgisayarı kaptım. Yaparken sürekli “bu kesin gece yarısını geçecek, tam da uyku düzenim oluşuyor gibiydi” şeklinde düşüncelerle doluydum ama ilginç bir şekilde 23.30’da bitti. Ki aralarda sürekli whatsapp yazışması yapmam da gerekti. Ama bu işi yayıncı arkadaşımın işi görülsün, darda kalmasın düşüncesiyle almıştım, herhalde o niyetimin bereketini gördüm. Neyse çok şükür ki mazeret bildirmeme gerek kalmadan vaktinden de önce bitirdim.
Bitirdikten sonra kalktım tenekeden bal doldurdum. Annem bir haftadır söylüyor ben de her seferinde ona iki sağlıklı insan gerekiyor tek yapamam diyorum. Asla müsait anlarımız denk düşmüyor ama ben sürekli laf yemeye devam ediyorum. Çay sofrasında da aynı muhabbet oldu, 10 sayfam kaldı bitsin beraber dolduralım dedim. Bitince kalktım anneme haber verip tenekenin yanına geçtim. Teneke dediğim en büyük boy, 5 lt değil yani. Bekledim gelmedi. Mecbur kaldırdım tenekeyi dolduruyorum ama belim boynum bacaklarım bitti. İkinci kabı tenekenin altına o vaziyette geçirmem imkansız. Seslendim içeri. Kendi gelmek yerine ablamı gönderdi. Sadece bir kabı alıp diğerini koydu parmağının ucuyla bile destek vermedi tenekeye tabii ki. Sonra da tenekeyi iyi sil diye talimat verip gitti. Harika. Neyse en azından laf yemeyeceğim daha fazla.
Tatil dönüşü kardeşimin gözü enfeksiyon kapmıştı, gözleri şişti, aktı, korkunçtu. Sonra ablam oldu ama o evdeki ilaçları kullandığı İçin hafif atlattı. Şimdi de annemin gözü olmuş ve benim de gözüm kaşınıyor. İnşallah benimki alerjiden kaşınıyordur. Yüzümü bu düşüncelerle temizledim, kremlerimi sürdüm. Temizlik+krem rutinini buraya ilk yazdığım günden beri hiç kırmadım hamdolsun. İnşallah devamında da kırmam ve bu rutine yeni adımlar ekleyebilirim. Ve şimdi inşallah güzel bir uyku çekebilirim.
6 notes · View notes
bipoloji · 10 months
Text
10 Adımda Özgüven Sorununuzu Bitirin
Tumblr media
Özgüven, hayatımızın her yönüne etki eden önemli bir özelliktir. İş hayatında, kişisel ilişkilerde ve genel olarak sosyal hayatta kendine güveni olan bireyler, daha başarılı ve mutlu bir yaşam sürdürürler. Ancak, özgüveni düşük olan insanlar kendilerine ve hayatlarına dair sürekli şüphe içindedirler ve bu da onların mutluluğunu ve başarısını olumsuz yönde etkiler. Bu makalede, özgüven geliştirmenin 10 adımını ele alacağız ve özgüveninizi arttırmak için neler yapabileceğinizi öğreneceksiniz.
Adım 1: Kendinize gerçekçi hedefler belirleyin
Kendinize gerçekçi hedefler belirlemek, özgüveninizi arttırmak için önemli bir adımdır. Amaçlarınızı belirlerken, kendinize adım adım ulaşabileceğiniz hedefler belirlemeye özen gösterin. Böylece hedefinize ulaşmanız kolaylaşacak ve kendinize olan güveniniz artacaktır.
Adım 2: Kendinize karşı dürüst olun
Özgüven geliştirmenin bir diğer önemli adımı, kendinize dürüst olmaktır. Kendinizi olduğunuz gibi kabul etmek, kendinize olan güveninizi arttırır. Kendinize karşı dürüst olmak, hayatınızın her alanında size yardımcı olacaktır.
Adım 3: Kendinizi tanımak için fırsatlar oluşturun
Kendinizi tanımak, kendinize olan güveninizi arttırmak için önemlidir. Kendinize karşı dürüst olun ve zayıf yönlerinizi belirleyin. Bu zayıf yönlerinizi geliştirmek için çaba gösterin ve kendinizi daha iyi hissettiğinizi göreceksiniz.
Tumblr media
Adım 4: Geçmişinizden öğrenin ve ders çıkartın
Geçmişinizden öğrenmek, özgüveninizi arttırmak için önemli bir adımdır. Geçmişteki hatalarınızı ve başarılarınızı değerlendirin. Bu değerlendirme, gelecekteki kararlarınızda size yardımcı olacak ve özgüveninizi arttıracaktır.
Adım 5: Yeni beceriler edinin
Yeni beceriler edinmek, özgüveninizi arttırmak için harika bir yoldur. Kendinizi sürekli geliştirmeye çalışın ve yeni şeyler öğrenin. Bu, kendinize olan güveninizi arttıracak ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Adım 6: Kendinize iyi bakın
Kendinize iyi bakmak, özgüveninizi arttırmak için önemlidir. Sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyin, düzenli olarak egzersiz yapın ve yeterli uyku alın. Kendinize iyi bakmak, kendinize değer verdiğinizi hissetmenizi sağlayacak ve özgüveninizi arttıracaktır.
Tumblr media
Adım 7: Olumlu düşünün ve sorgulayın
Olumlu düşünmek, özgüveninizi arttırmak için önemli bir adımdır. Olumsuz düşünceler yerine, olumlu düşüncelere odaklanın. Kendinize güvenli hissetmenizi sağlayacak olumlu düşüncelerinizi sık sık tekrarlayın.
Adım 8: Kendinize güvenin ve istikrarlı olun
Kendinize güvenmek, özgüveninizi arttırmak için önemlidir. Kendinize güvendiğinizde, daha özgür ve rahat davranabilirsiniz. Kendinize güvenmek, kararlarınızı daha kolay ve hızlı bir şekilde vermenizi sağlayacaktır.
Adım 9: İnsanlarla etkileşim kurun
İnsanlarla etkileşim kurmak, özgüveninizi arttırmak için harika bir yoldur. Kendinizi başkalarının yanında rahat hissetmeye çalışın ve sosyal ortamlarda bulunun. İnsanlarla etkileşim kurmak, kendinize olan güveninizi arttıracak ve sosyal becerilerinizi geliştirecektir.
Tumblr media
Adım 10: Başarılarınızı kutlayın
Başarılarınızı kutlamak, özgüveninizi arttırmak için önemlidir. Kendinize bir hedef belirlediğinizde ve onu başardığınızda, kendinize ödül verin ve bu başarınızı kutlayın. Bu, kendinize olan güveninizi arttıracak ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Tumblr media
Sonuç
Özgüvenli bir insan olmak, hayatta başarılı olmanın önemli bir yönüdür. Kendinize güveninizi arttırmak için 12 adımdan oluşan bu rehberi uygulayabilirsiniz. Kendinize değer verin, olumlu düşünün, kendinize güvenin, insanlarla etkileşim kurun, başarılarınızı kutlayın, olumsuz düşüncelerle başa çıkın, yeni deneyimler yaşayın, kendinize karşı dürüst olun, kendinize zaman tanıyın ve kendinizi sevin. Bu adımları uyguladığınızda, kendinize olan güveniniz artacak ve hayatta daha başarılı olacaksınız.
Sıkça Sorulan Sorular
- Bu adımları uygulamak ne kadar zaman alır? - Bu adımların uygulanması, kişinin kendisine bağlı olarak değişebilir. Ancak, düzenli olarak uygulandığında olumlu sonuçlar alınabilir. - Kendine güven, başarıya nasıl etki eder? - Kendine güveni olan insanlar, hayatta daha başarılı olma eğilimindedirler. Kendine güveni olan insanlar, karar verme sürecinde daha rahat ve hızlı davranabilirler. - Olumsuz düşüncelerle nasıl başa çıkabilirim? - Olumsuz düşüncelerle başa çıkmak için, bu düşüncelerin nedenlerini anlamak önemlidir. Olumsuz düşüncelerin gerçekçi olup olmadığını sorgulayın ve olumsuz düşüncelerinizin yerine olumlu düşünceler koymaya çalışın. - Kendime nasıl değer verebilirim? - Kendinize değer vermek için, kendinizi olduğunuz gibi kabul edin ve kendinize saygı duyun. Kendinize zaman ayırın ve kendinizi sevin. - Bu adımlar herkes için geçerli midir? - Evet, bu adımlar herkes için geçerlidir. Herkes kendine güvenini arttırabilir ve daha başarılı bir hayat sürdürebilir.   Read the full article
8 notes · View notes
oguzatayinruhu · 4 months
Text
Tumblr media
Ocak24
Kronik hatalar zincirinin kırılması için çabalamak istediğim bir yılın ilk ayını bitirdim.
Hiç fena bir ay olmadı. Üçler basamağında bir adım daha yukarı çıkarken, yirmili yaşımın ortasında kurduğum krallıkta darbe oldu geçen yılın son düzlüğünde. Unuttuğum çöküş en savunmasız yerimden vurunca, canım bir hayli dağılmıştı.
Yıkılan bildimsandığım düzende, yabancı bir kaç enkazı da kaldırma fırsatı bulmuşken, yeniden tutkularımı, geleceğimi ve düzensizliği inşa etmeye çalışacağım.
Tumblr media
Bilinçli kişisel tarihimin ilk günlerinden beri sıkılmadan sürdürdüğüm yegane zevk, kitap almak. Bu hem mekana sığmayan raflar hem öncelikleri insan tatminine göre ayarlamak yüzünden sekteye uğramıştı. Hoş son 10 yılda o kadar çok taşındım, o kadar mekana ayrıldım ki kitapları tek bir eve bile 23ün sonunda kavuşturabildim.
Neyse. Bu yılın son aylarında orduya katılan son kitaplarla birlikte hem biriktirme hem de okuma tutkum geri döndüm. Elime geçen en ufak bir ben saatini okumaya ayırdım, nicelik olarak güzel bir sayı yakaladım ama esas olarak nitelik olarak mental sağlığa iyi gelecek satırlarla yattım kalktım. Okuma serüvenimin tıkanan hızını bu ay kırdım.
Hiç bir zorunluluk ve emir bende huzurlu bir eyleme dönüşmüyor. Hem ötekiler hem de kendim bir şeyi yap, şu kadar yap, şöyle yap şeklinde emirlerle bana gelince benim bahane bulma, erteleme hızım ışık hızına çıkıyor. Bunu kırmak için küçük adımlarla bu tutkuyu büyüttüm. Hem okuma sürekliliği için güzel bir okuma buddy edindiğim için bu süreçte motivasyon kaybı yaşanmadı.
Memlekete gidip hızlı geçen bir kaç günde biraz sekteye uğrasa da ritmi yeniden bulmak kolay olacak.
Tumblr media
Profesyonel yaşama geçince, kaygı ve stres artıyor. Net. Okula gidiş, okulda geçen süre, eve dönüş derken günün oniki saati geçiyor, min 6 saat uyku desek son üç yıldır kendime 6 saat kalıyor. Haftasonları hem kendinin hem insanların beklentilerinin çakışması yüzünden daha da isteksiz geçiyor.
Bu kaygı ve stresin de aydınlık ömrümüze bir sis perdesi çektiğini farkedince canım sıkıldı. Sadece eleştirip, çözüm bulmayan toplum gibi davranmak yerine, iş ve ben arasına perde çekecek bir yöntem bulmak şart oldu. Böylelikle işin ve ekonominin verdiği yorgunluk bir hayli azaldı, uykunun sıcak koynunda daha az vakit geçirip ben saatlerini artıracak yöntemler geliştirmiş olduk. Bu da rahatlamış bir beden ve desarj olmuş bir zihinle birlikte hem kişisel hem profesyonel yaşamda verimi getirdi. Günün nasıl geçti sorusuna verilen kaygılı cevaplara da pozitif ve yapıcı yanıtlar verebilir konuma getirdim kendimi.
Hoş yeni benin bu sakin net ve durup düşünerek cevap veren halleri evde ve çevrede yadırganıyor hala ama hem kendime daha az yüklenmek için hem de en yakından en uzağa insanlarla sınırların ardında iletişim kurmak için bu şart.
Tumblr media
Aktif bir yaşam, hayatımın her döneminde vardı. Bağ bahçe işleriyle uğraştığımız için bu kaçınılmazdı, bir odada bir kaç demir parçasıyla spor yapmak bana hep saçma geldiği için bir kaç düzensiz deneme sonrası bu işi raf kaldırmıştım. Koşmak, yürümek gibi daha aktif sporlarla ilgilenirken hem vanın Unutulmuş bir köyünde geçen yıllar hem pandemi vucudu tembelleştirmişti. Eee yaş da bi yerde artık fizyolojiyi etkilemeye başladığı için, hem koşmaya hem de kısa ve efektif spor düzenini de bu ay oturttuk. Bakalım nasıl Gidicek bu tutku da.
Ayrıca ilk gençlikten öğretmen olana kadar voleybolu amatör takımlarda oynamış ve antrenman olsun maça çıkmak olsun bana iyi gelen uğraşlardı. Bunu yeniden hatırlayınca bir organizasyon bulup düzenli voleybola yeniden başlamaya çalıştım.
Zaten bir kaç kavga sonrası gitmediğim halısahaya Ankara semalarına indim ineli tekrar devam ediyorum ama voleybol ve spor daha da iyi gelecek. Oyna devam.
Tumblr media
çok eski yıllarda sürdürdüğüm günlük rutinimi bu yıl yeniden başlatmaya karar verdim. Hem yaşanan olayları fotoğraflardan değil yazıdan takip etmek hem de anlık değişen duyguların takibini rahat yapabilmek için bu güzel olabilir
Eski günlükleri bulsam iyiydi hazır nerde neyi yanlış yaptığımı ararken bana referans olurdu da neyse.
Tumblr media
Netflix gibi servislerin yaygınlaşması, o kadar uzun süre odaklanma problemi ve birlikte izleyecek film bulma sorunları yüzünden sinemanın iyi işlerini takip edemiyordum. Bu sene bu tutkuya da geri dönüp, kaliteli yapımlar izlemeye devam edeceğim.
Bu ay fena geçmedi bazılarını zaten paylaştık. İzlemeye, anlamaya daha çok vakit ayırmak için saatler yaratıyorum.
Tumblr media
Kompleks bir hal almış düşünce hatalarım, sorunlarım ve iletişim problemlerim üzerine çalışmaya devam. Kişisel beklentiler üzerine değil de kendi huzurum için bana iyi gelecek şeyler yapmaya çalışıyorken, öte yandan bu karakteri de kabul ettirmeye çalışıyorum.
Dengesiz bir dengeye getirdim kendimi. Genel olarak memnun olmasını istediğim insanlar bu durumdan memnun. Sevdiklerimize sert, ele nazik olan tavırları tam tersine çevirmeye çalışırken kurum tutmuş duygu borularını da temizliyorum.
Fena bir ay olmadı, erteleme yada öteleme davranışı da azaldı.
Önümüzdeki ay bakalım neler yaşayanacak.
2 notes · View notes
arieslexa · 1 year
Text
beyin dalgaları
beyin dalgaları nedir?
Beyin dalgaları beyinde gerçekleşen elektriksel aktiviteler ile ortaya çıkan ritmik ve tekrarlayıcı paternlerdir. 5 tane beyin dalgamız vardır.
Beta dalgası:14 ve 30Hz arasında değişen bir frakanstır.beta dalgaları uyanıkken üretilir ve odaklanma,akıl yürütme özelliğine bu frekansta sahip oluruz.
Teta dalgası:4-8 Hz arasında değişen frekanstır. genel olarak müzisyenlerin,ressamların vs.eserleri bu frekanstan yararlanıp ortaya çıkar.
Alfa dalgası: Alfa Frekansları 8-13 Hz arasında değişen frekanslardır. Bu frekans uykudan yeni uyandığımızda ve uyumadan hemen önce salgılanan dalgadır.Hatta genel olarak bize olumlamalarımızı veya subliminallerimizi bu durumdayken dinlememiz önerilir.Oyüzden zihninizi programlamanız için harika bir frekanstır.
Delta dalgası:Delta dalgaları 0-4 Hz arasında değişen  en yavaş beyin frekansıdır.rüyasız / derin uyku ve meditasyon sırasında ortaya çıkar.
Gama dalgası: Beynin en hızlı dalgası olan gama 30-100Hz arası değişir.Beynin  gama frekansı ile yüksek zeka seviyesi, iyimserlik ve duygusal zeka artışı ve daha iyi duyuş, görme, tatma, dokunma ve koku alma gibi beş duyu farkındalığına ulaşılır.
11 notes · View notes
estellamila · 1 year
Text
Abim doğum günümde akıllı saat almış dün geldi eve ve gece de taktım ben sadece uyuduğum süreyi ölçüyor sanmıştım namussuz saat derin uyku, hafif uyku, hızlı göz hareketi süremi filan da ölçmüş benim için aşırı yeni bir teknoloji bu ve bir tık creepy yakın zamanda acaba rüyaları kaydeden hâli de çıkar mı aslında Bluetooth kulaklıkla birleşse çıkarabilir belki ama sanki o gelişmeye daha çok var :(
Off eski rüyalarım muazzamdı şimdi yine derbeder şeyler görüyorum ama iki üç kez gördüğüm bir bahçe vardı, bir kere lucid rüyaya benzer bir şey gördüm. Onları hâlâ hatırlıyorum ama işte keşke ilk gördüğüm zamanki gibi kaydedebilmiş olsaydım :(
10 notes · View notes
waysenur · 6 months
Text
şimdi uyuyorsundur sen, saçların dökülüyordur anlına, huzurlusundur,belki bı kaç mırıtı çıkartıyorsundur,belki de yorganın kenarına veya bı yatstığa sarılıyorsundur.
özlüyorum inan çok özledim sevgilim, biz yanyanaydık seninle aynı yatakta sarılarak uyuduk birbirimize, dünyanın en huzurlu aynıydı benim için. hatırlıyorum da sabaha doğru uyanmıştın beni mi izliyordun? emin değilim, üşümüştüm "üstümü örter misin" dedim uyku sersemiyle gözlerimi bile açmamıştım, gülmüştün:) bana sesini duydum sonra tekrar uyuya kalmışım. keşke uyanıp bende sana baksaydım bilmiyordum sevgilim bilmiyordum bu kadar kısa süreceğini, zamanın bu kadar hızlı geçeceğini bilmiyordum. tekrar dönebilsem o ana inan bana uyanırdım sarılırılırdım sana gözlerinden öperdim, yüzünü ellerimin arasına alırdım sevgilim bilemedim işte.
6 notes · View notes
mistikyol · 9 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
İNCİLERDEN SANA EN GÜZEL GÖRÜNENİ SEÇ! İNCİ içindeki saf, kendine has ve yüksek enerjiyi temsil ediyor. Çekim duyduğun inci duyman gereken ruhsal mesajları verecek.
BİRİNCİ İNCİ: KARANLIKTAN AYDINLIĞA ÇIKIYORSUN Evet oldukça zorlayıcı günler geçirdin ama iyi haber; aydınlık günlere çok yaklaştın. Yaşam stilinde ve özellikle diyetinde bir değişiklik yapma zamanın geldi. Daha hafif beslen ve uyku düzenine dikkat et. Parasal sıkıntılar güzel bir haberin gelmesiyle azalıyor ve bununla beraber içinde daha önce hissetmediğin bir huzur ve güvenlik hissi oluşuyor. Yakınındaki bir kişiye içerlemek yerine kendi içinde uzlaşmayı denemelisin. Doğru iletişim her şeyi düzeltecek.
İKİNCİ İNCİ: DEĞERİNİN FARK EDİLMESİ SENİ MUTLU EDİYOR Öyle bir çıkış yakalayacaksın ki içindeki değerin görünür olmasını sağlayacaksın. Bu seni çok mutlu edecek. Emeklerinin karşılığını alma zamanın geldi. Zihninde olumsuz senaryolar yazmaktan vaz geçersen fırsatların ayağına daha hızlı gelmesini sağlarsın. Şüpheci düşünce yapın bazen seni belirsizlikte tutuyor. En sevmediğin şey ise belirsizlik. Sözünün eri insanları hayatına çekeceksin ve hayal kırıklıkları sona erecek. Gönül yorgunluğun sona eriyor.
ÜÇÜNCÜ İNCİ: KENDİN İÇİN DOĞRU OLANI YAPMAYA KARAR VERİYORSUN Hep başkaları için yaşayan ve onların ihtiyaçlarını kendinden önde tutan birisi oldun. Şimdi ise kendini onurlandırma dönemin başlıyor. Kendini olduğun gibi sevmeye ve takdir etmeye başlıyorsun. Aynı zamanda kendi adına doğru kararlar alıp bunları uygulamaya başlıyorsun. Daha düzenli ve disiplinli bir yaşam düzenini seçerek hedeflerine çok daha yakın olacaksın. Sana çıkarları doğrultusunda değil gerçek değerini fark ettiği ve derinden sevdiği için çekilecek insanlar hayatına giriyor. Kendi değerini önemsemen her şeyi değiştiriyor.
DÖRDÜNCÜ İNCİ: KALBİNİN TEMİZLİĞİ İYİLİKLERİN YOLUNU AYDINLATMASINI SAĞLIYOR Saflık kalbinin öz değerini korumandan kaynaklanıyor. Günümüz dünyasında nadir bulunan özelliklere sahipsin. Sadakat, asalet ve incelikle dolu düşünceler. İşte böyle olduğun için yolun hep açık olacak ve tüm dileklerin gerçekleşecek. Özel bir şey yapmana gerek yok. Sadece niyetini kalpten istemen yeterli. Onu hayatına çekeceksin. Hakkında olumsuz düşünenler kendilerini yansıtıyorlar ve kısa dönemde canını sıksalar bile uzun vadede kendilerine zarar veriyorlar. Merak etme; melekler senin yanında ve seni koruyorlar.
BEŞİNCİ İNCİ: HAYATIN SANA HEDİYELER SUNMA DÖNEMİ BAŞLIYOR Hep çok çabayla ve zahmetle bir şeyleri elde etmeye alışmış gibisin ama bu böyle olmak zorunda değil. Çabalamak tabi ki bazen gerekli oluyor ama zorluklardan ders çıkarma dönemin sona eriyor. Artık hayatın sana su gibi güzellikleri akıttığı yeni bir sayfa açılıyor. Yorulmadan ve akış içinde kalarak da her şey yolunda gidebilir. Bunu fark etmek tüm yaşamında önemli bir değişimi başlatıyor. Artık çok daha rahat, çok daha pozitif ve çok daha sakinsin. Hak ettiğin güzelliklere ulaşmak üzeresin.
ALTINCI İNCİ: BOLLUK VE BEREKETİN KAPISI SANA AÇILIYOR Maddi akışında zorluklar ve bazı gereksiz kayıplar yaşadın ama bu dönem nihayet sona eriyor. Şimdi tam aksine maddi ferahlığın oluşacağı bir döneme başlıyorsun. Biriken borçlarını ödeyebileceksin ve sonunda artıya geçeceksin. Bunun nasıl mümkün olacağını hayatın akışına bırak. Sadece kendini tüm olasılıklara açık tut ve gün içinde moralini yüksek tutmaya çalış. Sonuçta enerji düzeyini yüksek tutmak asıl değişimi yaratacak olandır. Fiziksel olarak daha hareketli olmak titreşimini de yükseltecektir.
YEDİNCİ İNCİ: ÇOK DAHA KONFORLU BİR YAŞAMA DOĞRU İLERLİYORSUN Yaşadığın yerde ve zamanını en çok geçirdiğin mekan her neresi ise orada bazı değişimler yapacaksın. Bu değişimler ruhuna çok iyi gelecek ve kendini daha pozitif hissedeceksin. Kendini daha konforlu bir düzende yaşarken bulacaksın. Sana fazlalık gibi gelen psikolojik yüklerinden de arınıyorsun. Bazı insanların negatif enerjisini taşımak zorunda olmadığını fark ediyorsun. Neşelenmek, gülmek ve eğlenmek seni hakkın ve lütfen kendine böyle zamanlar geçirmek için izin ver. Keyifli bir insan olmak sana yakışıyor.
SEKİZİNCİ İNCİ: DUALARIN VE NİYETLERİN KABUL OLDU BİLE! Son dönemlerde niyet ettiğin bazı net hedeflerin için ettiğin duaların kabul olduğunu bilmeni isterim. Zihninde isteklerin için net hedefler koyarsan başarı hep seninle olur. Zihnindeki dağınıklıktan kurtulmalı ve bunun için düzenli meditasyon yapmalısın. Zamanını doğru değerlendirirsen ve ertelemeden yapman gerekenleri motivasyonunu kaybetmeden yaparsan başarı sana hep yakın olur. Konsantrasyonunu üzerinde tuttuğun şeyi kendine çekme yeteneğin çok güçlü. İçsel isteksizliğini yenersen her şeyi başaracak güçtesin. Kendine güvenini hep güçlü tut.
mistikyolyoutube #mistikyol #ruhsalmesaj #incilerdenbiriniseç #mistikyolruhsalmesaj #kişiselgelişim #ruhsalgelişim #meditasyon #olumlama #çekimyasası #düşüncegücü #didemçiloğlu #cemçiloğlu
6 notes · View notes
musfika-hanim · 2 years
Text
yaşadığımız an'lar daha önce de yaşanılan bazı anılara şahitlik edip, bizi alıp taaa o günlere götürüyor.. şu anda da ondan oldu.. gece 02.50
bir kere büyük kızım havale geçirmişti.. henüz yirmi üç yaşındayım, büyüğü iki, küçüğü on aylık iki kız çocuğum var. ailem uzakta ben gurbette. evde yalnızım. eşimi göreve gönderdim, kızım hafif rahatsız gibiydi "bugün yemek telaşına girme, çocukların yanından ayrılma rahatsız gibi onla ilgilen" dedi. sanki içine doğmuş gibi. onlar koltuğun üzerinde oynarken mutfağa bir şey almaya gittim geçmiş gün hatırlamıyorum. odaya geldim. büyük kızım koltukta uzanmış vaziyette, gözleri tavanda sabit, kaskatı (şu an yazarken o günün telaşı ve korkusunu yaşıyorum çok tuhaf 🥺) yanına gittim, aklıma ilk olarak asla gelmiyor havale geçirdiği. şaka yapıyor falan sanıyorum. ama yok bir tuhaflık var. yere yatırıyorum, hareket ettirmeye çalışıyorum yok hiçbir şey değişmiyor. en fazla iki dk olmuştur olayı yaşayalı. sonra bir anda ağzından köpükler çıkmaya başladı :( telefona koştum komşunu aradım "Esma ablaaaa R. ölüyor lütfen koş, havale geçiriyor sanırım" diye.. apar topar geldiler, o sırada eşimi de aradım malum cep telefonunun olmadığı zamanlar. ulaştım ona, siz hastaneye gelin bende çıkıyorum yolda yakalarım sizi dedi. ama ben, ahhh içimdeki korkuyu Allah bilir. apar topar, kış günü başımda tülbent, ayağım çorapsız kapıda bulduğum terliklerle çıktım evden. küçük kızımı komşunun kızına bırakarak. hastaneye yaklaşırken eşim yolda yakaladı, kızımı aldı 🥺 kucağına yatırdı, bir yandan sağanak yağmur koştura koştura acil kapısına yetişti. doktorlar hemen mudahale ettiler, diyazemdi sanırım bir iğne yaptılar, müşahede altında tuttular bir süre sonra eve gönderdiler. ve gece uyumamamızı onu kontrol edip başında beklememizi istediler. sabahladık. Bir o bir ben nöbetleşe sabah ettik. şükür ki olumsuz bir etkisi olmadı ona, belki zamanında yetiştirdik diye Allah korudu. şimdi küçük kızçem "anne kalbim çok hızlı atıyor, biraz da ağrıyor" diyince bunu hatırladım. anneler için uykusuz geceler bir alışkanlıktır, ufak blr ateşlenme, küçük bir üşütme vs uyku tutmaz onları. şimdi de uyku tutmadı, beni uyanık gördü anne bekleme uyu diyor. uykum yok gelirse uyurum dedim.
nerede şifa bekleyen kulun varsa ona şifa ol Allah'ım. günlerini, gecelerini hastane odalarında, koridorlarında geçiren annelere, babalara, kardeşlere, hasta yakınlarına kolaylık ver. sağlıkla imtihan bizleri. amin.
22 notes · View notes
1sairbisikletle · 1 month
Text
Meursault'la Konuşmalar 37
Sabah müthiş bir baş ağrısıyla uyandım. Gece boyu dişlerimi sıktığım için böyle. Zaten uykuda da sürekli hissediyorum. Asla derin uyku fazına geçemediğim için gece benim için iç ve dış dünyamın gözüm kapalı gözlemlenmesi gibi geçiyor. Arada minik sızmalarla da uyku ihtiyacım karşılanıyor. Bu da beni delirtiyor.
Dün akşam işlerimin yarısını hallettim. Valizi boşaltmakla kalmadım dolabımı da düzelttim. Çekmecelerde tamir edilmeyecek şekilde eskimiş bir sürü tişörtü tutuyormuşum. Neden bilmiyorum. Geri dönüşüm için ayırdım hepsini. Epeyce bir yer açıldı. Bu yeni tişört almam gerektiği anlamına da geliyor. Sonra gelir-gider dengem niye tutarsız.
Uzun zaman sonra bir yapılacaklar listesi yaptım. Yarısını hallettim. Kalan yarısını da bugün yapacağım inşallah. Hava güzel, dışarı çıkacak gücüm olsun istiyorum. Çini dersim de vardı ama gitmedim. Tabağımı hala tahrirlemedim çünkü. Haftaya kadar halletmem lazım. Bir de delme kalemimin ucu kırıldı yenisi alınacak. Bir tane karomu da sırlanması için vermiştim bir ayı geçti almaya gitmedim. O da zihnimin bir köşesini işgal ediyor.
Konya'ya gideceğim sabah bilgisayarımın usb dönüştürücüsü aniden kırılmıştı. Nedenini çözemedim ama onun da yenisi alınacak. Geçen yıl 12 liraya almıştım amazon'dan. Amazon boykot ve kim bilir kaç liraya yükseldi fiyatı. Bıktım bu enflasyon düzeninden.
Deadline'ı dün sandığım iş bugüneymiş, sonradan hatırladım. Şimdi onu yapıyorum. Başlatacağımız bir kavram okulunun logosunu ve syllabus kitapçığını yapacaktım. Logo bitti, sıra kitapçıkta. Annem dışarı çıkıp vakum poşeti almamı istiyor. Bugün çok yoğun olacağımı söylemiştim halbuki. Şimdi gidip onu alacağım sonra da kitapçıığı yaparım artık. Şarjım da aşırı az. Böyle ani planları hiç sevmiyorum. Mecbur gideceğim çünkü Cumartesi günü peynir yaptık Kepsut'ta, onların vakumlanması gerekiyor. Bugünlük bu kadar Meursault. Sıkıcı ve yoğun hayatıma hızlı bir başlangıç oldu. Dışarı çıkacağım için muhtemelen akşam da çalışmam gerekecek. Çok hoş.
4 notes · View notes
dumduzyazi · 1 year
Text
23 şubat 23
8 gibi uyandım. bir perşembe günü. boş günüm.
mutlulukla dolu bir şekilde uyanmadım. kasvetli de değildi. 10 üzerinden 4-5 gibi bir uyanmaydı. uyku sersemi beynimde ilişki problemleri, yalnızlık ve biraz sıkışmışlık hisleriyle uyandım. gördüğüm nihilist ve yıkık rüyanın kalıntıları vardı.
odam yan yana iki tane tek kişilik yatağın sığacağı kadar. metrekare hesaplarını pek anlamıyorum. kutu gibi bir yer. bir yatak, bir dolap, bir masa ve sandalye. hepsi bu. siyah perdeyi açıp dışarı baktım, sadece aşırı soğuk havalarda ortaya çıkan pastel turuncu-pembe bir gökyüzü vardı. google'dan baktım, eksi sekiz dereceymiş.
ailemden ayrı, yalnız ve üzgün bir şekilde başka bir ülkede hayallerime koşuyorum. hayallerime doğru sürünüyorum demek daha doğru.
ailemden uzak olmama da çok fazla üzülmüyorum. zaten hiç yanımda olmadılar. var ama yoktular. istedikleri gibi olmamıştım. tuhaf komşudan gelen, sevilmeyen bir patlıcan musakka gibiydim. ama bu yıllar önceydi. herkes büyüdü ve yaşlandı. ben de bunları atlatmış gibi davrandım. şimdi, buradaki garip ve hüzünlü hayatımda rutinlerim var. beni depresyona girmekten koruyan minik yan görevler. işe gitmek, spora gitmek, markete gitmek, kızla görüşmek.
kız. bu kız nasıl benim kız arkadaşım oldu? bilmiyorum. sarışın, bomba gibi ama bozuk psikolojili öfkeli bir kız. baştan beri ilişki istemediğim söylemiştim ama ne o ne de ben de yalnız kalmak istemiyorduk. bir şekilde kabul ettirdi. ben zayıftım, o da bunu biliyordu. düşe kalka gidiyoruz işte. hayat her zaman mükemmel olmuyor.
hayatımı düzeltebilir miyim, düzelttiğimden daha hızlı bozulur mu, hayallerime sürüne sürüne varacak vaktim var mı? kim bilir? ama sürünmeye devam ediyorum. belki bir gün yürürüm, belki koşarım. bugün sürüngenlik günü.
görüşürüz
10 notes · View notes
uzaymetodu · 1 year
Text
Ağlamak hızlı uyku getiriyor okula gidenler için yararlı bir bilgi daha nerden biliyorsun demeyin
8 notes · View notes