“ Adım kadar bildiğim fakat ömrüm kadar kaybolduğum bir şehirden yazıyorum... Yağmur yağdığında ıslanmak abdest almak kadar kutsal bir şehir duymuştum, bu şehirde ağlamak serbest yazıyormuş girişinde... Şarap içene ayyaş değil,aşık deniyormuş... Doldur saki diye nara atılmaz,koynundan usulca çıkartıp,şaraptan önce bilinmedik türkü söylemek farzmış... Yazmak özgür,okumaksa baştacı... Şehrin tepelerinde ki papatyalar,seviyor,sevmiyor diye katledilmez,zaten papatya pek kıymetli değilmiş... Kapıdan baktıran ayda,baharın müjdecisi ask elçisi “ NERGİS “ varken... Öyle bir şehir düşün ki... Hikaye anlatan sakalları gri adamlar varmış... Vedalaşmak yok,Allah’a emanet edilir sevgili,ezan vakitlerinde anlından öpüldüğünü bilirmiş emanet... Bilmediğim bir şehirden işte yazıyorum,kaybolduğum bir şehir... Sabah çiğ düşmüş çimlerde uyanmaktayım...” ( arzuhalci ) . . . #arzuhalci #mehmetonturk #siirsokakta #siir #fikrimyok #şehir #papatya #nergis #sarap #allahaemanet #abdest #ezan #yağmur #aglamak #serbest #erkanoğur #husnuarkan #iyigeceler (Izmit Sehir Merkezi) https://www.instagram.com/p/BzBvf8Rgn89/?igshid=10l083eujp4x4
Ne güzel bir Umut Türküsüdür bu.. Dost üzerine, dostluk üzerine.. Eğri-doğru, güzel-çirkin insanların zihninde kancalarıyla hadsiz haksız yaralar açarken.. Onca değerler üst üste yıkılırken.. Güzelim kavramlar gönlümüzde, belleğimizde çürürken.. İnsanlar başkalarına bu kadar vahşileşmişken.. Aynı oranda, insanlığına ve kendine bu kadar uzaklaşmışken.. Dünya'nın en Cennet'ini, izbe karanlık bir çukura dönüştürmüşken.. Bırakın en güzel duaları, ilahileri, demleri, nefesleri.. O güzelim mistik türküler yorgun bugün.. Tekrar ber tekrar kullanılmaktan canları çıkmış.. Sırtlandıkları mânaları taşımaktan çok çok acizler şimdi.. Hepsi; Asırlara, günlere, gözlere sığmışlar da; bir deli son çeyrekliğe yenilmişler.. Kaldırıma çökmüş, omuzları düşük, kamburu çıkmış.. Mavi göğe baktığında bile huzur bulamayan türden.. Kendilerine hayrı Yok..
Şimdilerde, yavaş geçen ya da askıdaki zaman Umuda müptelâ.. Üstü toz toprak içinde, kanayan dizlerini eliyle bastırıp koşma derdinde.. İşte bu yüzden bugün yaralı zamana bir el atmak niyetiyle; en sevdiğimiz dostumuzun kapısını çalıp yeniden başlamalıyız hayata..
Yeniden doğup eline günün, Yeniden duyup adını gülün…
Yeniden Başlamalı Gülpembe bahar türküleriyle Kıyıda, gölgesine oturup zeytin ağacının Ben geldim derim Eski günlerin düşelim yollarına Kanayan sevgi çiçeğinin Yeniden doğup eline günün Yeniden duyup adını gülün Yeniden Yeniden başlamalı Yeniden anlamalı Yeniden dinlemeli, o yiten türküleri Dağılır gider, kara bir bulut Dokununca bir dost eli . Nerede tükettin türkülerini Yanıyor işte ışık, o serin dost odalarında Aç kapını, çık eskisi gibi Yolunu gözlemesin kıyıda zeytin ağaçları Yeniden yürü tozlu yollara Yeniden uyan o sabahlara Yeniden Açılır dost kucağı Açılır sevgi gülü Açılınca yeniden o büyük eski kapı Dağılır gider, kara bir bulut Dokununca bir dost eli . Hüsnü ARKAN (@husnuarkan) . . . #doğa #gezi #gezgin #kamp #kampçılık #munzur #ovacık #tunceli #nature #travel #traveler #camping #camp #edebiyat #şiir #yenidenbaşlamalı #hüsnüarkan https://www.instagram.com/p/B3JymnaAXvt/?igshid=11n4yjxex9rpr