Gavs-ı Sânî Şeyh Seyyid Abdülbâkî Elhüseynî hazretleri tedavi gördüğü Emsey Hastanesi'nde bugün saat 14.10 itibarıyla ahirete irtihal etmiştir. Allah rahmet eylesin, şefaatine nail eylesin bizleri.
Gavsımızın (k.s.) vefatı gönlümüzde nasıl tarifi imkansız bir yara açtı ise Şeyh Seyyid Muhammed Fettah El-Hüseyni Hazretlerinin varlığıda bir o kadar tesellimiz oldu elhamdülillah.
Şeyh Seyyid Muhammed Fettah El-Hüseyni Hazretleri buyurdular:
"İntisap edecekler Allah için yapsınlar. Fitne için yapanlar imanından korkabilirler. Çünkü bu yola zarar vermiş olurlar. Binlerce sahabe vardı hizmet için çöllere, yollara düştüler kimse kimseyi kırmadı, kimse kimsenin aleyhinde konuşmadı.
Hepsi kardeş oldular. Hepimiz kardeş olalım. Hizmetlerimizi büyütelim. Bu hizmetlere zarar vermek isteyenlerden Allah hesabını sorar. Bunun hesabı da çok ağır olur."
Abdullah ibn Mesud radıyallahu anh'tan şöyle rivayet edilmiştir;
Ahir zamanda bir kavim sultanın huzuruna varır. Sultanlar Allah’ın emriyle hareket etmezler, onlar da nehyetmezler. Allah’ın laneti işte bunların üzerine olsun.
Ramuzel Ehadis syf:518, hadis no:7
Ebu Hureyre radıyallahu anh'tan şöyle rivayet edilmiştir;
Cehennemde bir vadi vardır. Cehennem her gün, bu vadiden yetmiş defa Allaha sığınır. Allah bu vadiyi amelleriyle riya yapan, okumuş mürailer için hazırladı. Allah indinde en fazla buğza layık kullar, sultanlara, baştakilere sokulan alimlerdir.
Ramuzel Ehadis, syf:127, hadis no:2
Huzeyfe el-Yeman radıyallahu anh'ın bildirdiğine göre Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur: "Yalan söyleyip zulmedecek bir takım idareciler olacak. Onların yalanlarını doğrulayan, zulümlerine yardımcı olan bizden değildir, ben de ondan değilim. Benim yanıma Havz'ıma da gelemeyecektir. Ama onların yalanlarını doğrulamayan, zulümlerine yardımcı olmayan ise bendendir, ben de ondanım ve benim yanıma Havz'ıma yakında gelecektir.
Hadisi İmam Ahmed, Bezzar ve İmam Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-Kebir'de rivayet etmiştir. Ayrıca bk: Mecmauz Zevaid 9265
Abdullah ibn Ömer radıyallahu anh'tan şöyle rivayet edilmiştir;
Sultan ve maiyetindekilerin kapılarından sakının. Çünkü insanlardan onlara en yakın olanı, Allah’tan en uzak olanıdır. Her kim Sultanı, Allah Teala üzerine tercih ederse, Allah o kimsenin kalbinde gizli ve açık fitne yaratır. Ondan Vera'yı giderir. Ve o kimseyi şaşkınlık içinde terkeder.
Ramuzel Ehadis syf:14, hadis no:9
Tâbiînin büyük isimlerinden Said b. Müseyyeb çevresini şöyle ikaz ederdi:
“Âlimin, emîrlerin meclisine gittiğini görürseniz, ondan sakının”
Muhammed bin Seleme (radıyallahu anh) şöyle demiştir:
Pisliğin üzerine konan karasinek, şu adamların kapısında bekleşen kurralardan daha güzel ve daha hayırlıdır.
İmam Gazali, İhya-u Ulumiddin, Cilt:2 , syf.378
Mubarek Ebû Hammâd anlatıyor: Süfyân es-Sevrî’nin, Ali b es-Selîmî’ye şöyle dediğini işittim;
“… Sultanın kapısına, onun kapısına varanların kapısına ve onlarla aynı arzuların peşinde olanların yanına gitmekten sakın. Onların fitnesi Deccâl’in fitnesi gibidir. Onlardan biri sana gelecek olursa onlara karşı suratını as ve onların hiçbir şeyini önemseme. Yoksa haklı olduklarını zannederler ve sen de onlara bunda yardım etmiş olursun. Onlar beraber oldukları her bir kişiyi kirletirler…”
Ebu Nuaym el-İsbehani, Hilyetul Evliya, cilt:5 , syf: 348
El Hatib, Ömer ibn İbrahim isnadıyla şöyle rivâyet etmiştir:
Abdullah İbn Mubarek'in (Allah O'na rahmet etsin) şöyle dediğini duydum:
Ebu İsme, İmam Ebu Hanife'ye ‘Kimin rivâyetlerini dinlememi emredersin?’ diye sordu;
O (Allah O'na rahmet etsin) şöyle cevap verdi: Şia hariç, görüşünde adil olan herkesin. Çünkü onların akidelerinin temeli, Muhammed'in (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Ashabını (Allah onlardan razı olsun) sapıklıkta suçlama esasına dayanır. Bir de yöneticilere kayıtsız şartsız itaat eden alimlerin rivâyetlerini dinleme.