Tumgik
#morina balığı yağı
tulparav · 4 years
Text
Morina Balığı (Cod) Nedir? Faydaları ve Zararları Nelerdir?
Morina Balığı (Cod) Nedir? Faydaları ve Zararları Nelerdir? 🐟
Morina Balığı Nedir Morina balığı (Gadus cinsi), Gadidae familyasına ait balıkların genel adıdır. İngilizce “Cod” olarak isimlendirilir. Soğuk denizlerde yaşarlar ve ülkemiz sularında bulunmamaktadırlar. Ekonomik açıdan önemli ve büyük deniz balıkları kategorisinde yer alır.  Morina Balığı Morina Balığı Özellikleri Suyun derinliğine göre renk değiştiren morina balığının ağırlığı yaklaşık 4,5…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
dvitaminieksikligi · 3 years
Text
D Vitamini Eksikliği Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi
Tumblr media
D vitamini diğer vitaminlerin çoğundan tamamen farklıdır.
Aslında, cildiniz güneşe maruz kaldığında kolesterolden üretilen bir steroid hormondur.
Bu nedenle D vitaminine genellikle “güneş ışığı vitamini” denir.
Bununla birlikte, güneşe maruz kalma nadiren yeterli D vitamini sağlar, bu da onu takviyelerden veya diyetinizden almayı gerekli kılar.
Ancak sadece bir avuç gıda bu önemli vitaminden önemli miktarda içerir ve eksiklik çok yaygındır
Aslında, ABD nüfusunun yaklaşık %41.6'sı yetersizdir
Bu makale, D vitamini hakkında bilmeniz gereken her şeyi açıklamaktadır.
D Vitamini Nedir? D vitamini yağda çözünen bir vitamindir, yani yağlarda çözünür ve vücudunuzda uzun süre saklanabilir.
İki ana diyet formu mevcuttur
D3 Vitamini (kolekalsiferol). Yağlı balık ve yumurta sarısı gibi bazı hayvansal gıdalarda bulunur. D2 vitamini (ergokalsiferol). Bazı bitkilerde, mantarlarda ve mayalarda bulunur. İkisinden D3 (kolekalsiferol), D vitamininin kan düzeylerini artırmada D2'den (ergokalsiferol) neredeyse iki kat daha etkili görünüyor 
D vitamini, vücudunuzun uzun süre saklayabileceği yağda çözünen bir vitamindir. İki ana formdan - D2 ve D3 - ikincisi, kanınızdaki D vitamini düzeylerini yükseltmede daha etkilidir.
Vücudunuzda Ne Yapar? D vitamininin aktif hale gelmesi için iki dönüşüm aşamasından geçmesi gerekir.
İlk olarak, karaciğerinizde kalsidiol veya 25(OH)D'ye dönüştürülür. Bu vitaminin depolanma şeklidir.
İkincisi, çoğunlukla böbreklerinizde kalsitriol veya 1,25(OH)2D'ye dönüştürülür. Bu, D vitamininin aktif, steroid hormon formudur.
Kalsitriol, vücudunuzdaki hemen hemen her hücrede bulunan D vitamini reseptörü (VDR) ile etkileşime girer.
D vitamininin aktif formu bu reseptöre bağlandığında, genleri açıp kapatarak hücrelerinizde değişikliklere yol açar. Bu, diğer steroid hormonlarının çoğunun nasıl çalıştığına benzer.
D vitamini, kemik sağlığı ile ilgili çeşitli hücreleri etkiler. Örneğin, bağırsaklarınızdan kalsiyum ve fosfor emilimini arttırır.
Ancak bilim adamları son zamanlarda, bağışıklık fonksiyonu ve kansere karşı koruma gibi diğer sağlık alanlarında da rol oynadığını keşfettiler.
D vitamini, vitaminin depolama formu olan kalsidiol'e dönüştürülür ve daha sonra aktif steroid formu olan kalsitriol'e dönüştürülür. Kalsitriol, hücrelerinizdeki D vitamini reseptörüne bağlanarak genleri açar veya kapatır.
Güneş Işığı D Vitamini Almanın Etkili Bir Yoludur D vitamini, güneşten gelen ultraviyole B (UVB) ışınlarına maruz kaldığında cildinizdeki kolesterolden üretilebilir.
Bol güneş alan bir bölgede yaşıyorsanız, muhtemelen ihtiyacınız olan tüm D vitaminini haftada birkaç kez güneşlenerek alabilirsiniz.
Vücudunuzun büyük bir bölümünü açığa çıkarmanız gerektiğini unutmayın. Sadece yüzünüzü ve ellerinizi açığa çıkarırsanız, çok daha az D vitamini üreteceksiniz.
Ayrıca, camın arkasında kalırsanız veya güneş kremi kullanırsanız, daha az D vitamini üretirsiniz veya hiç üretmezsiniz.
Ancak güneşte uzun süre kaldığınızda mutlaka güneş kremi kullanmalısınız. Güneş sağlıklıdır, ancak güneş yanıkları erken cilt yaşlanmasına neden olabilir ve cilt kanseri riskinizi artırabilir.
Güneşte uzun süre kalıyorsanız, güneş ışığına duyarlılığınıza bağlı olarak ilk 10-30 dakika güneş kremi kullanmadan gitmeyi düşünün, ardından yanmaya başlamadan önce uygulayın.
D vitamini vücudunuzda haftalarca veya aylarca depolandığından, kan seviyenizi yeterli seviyede tutmak için yalnızca ara sıra güneş ışığına ihtiyacınız olabilir.
Bununla birlikte, yeterli güneş ışığı almayan bir bölgede yaşıyorsanız, özellikle kış aylarında gıdalardan veya takviyelerden D vitamini almak kesinlikle gereklidir.
ÖZET Güneş ışığı D vitamini almanın etkili bir yoludur, ancak güneş kremi üretimini engeller. Güvenli bir şekilde güneşlenmek yeterli seviyelere ulaşmanıza yardımcı olabilirken, birçok insan yılın büyük bir bölümünde güneş ışığına erişemez.
En İyi Gıda Kaynakları İşte en iyi gıda kaynaklarından birkaçının D3 vitamini içeriği
Somon, uskumru, kılıç balığı, alabalık, ton balığı ve sardalye gibi yağlı balıklar iyi kaynaklar olsa da, yeterince almak için neredeyse her gün onları yemeniz gerekir.
D vitamininin tek mükemmel besin kaynağı, tek bir çorba kaşığında (15 ml) Referans Günlük Alımının (RDI) iki katından fazla içeren balık karaciğeri yağıdır - morina karaciğeri yağı gibi).
Süt ürünleri ve tahılların genellikle D vitamini ile güçlendirildiğini unutmayın.
Bazı nadir mantarlar da D vitamini içerir ve yumurta sarısı az miktarda içerir.
ÖZET Morina karaciğeri yağı, D3 vitamininin tek en iyi kaynağıdır. Yağlı balıklar da iyi bir kaynaktır, ancak yeterince almak için sık sık yemelisiniz.
Eksiklik Belirtileri D vitamini eksikliği en yaygın besin eksikliklerinden biridir.
Bazı insanlar diğerlerinden daha büyük risk altındadır. Amerika Birleşik Devletleri'nde, azınlıkların durumu daha kötü olsa da toplam nüfusun %41,6'sı yetersizdir - siyahların ve Hispaniklerin sırasıyla %82,1 ve %69,2'si yetersizdir.
Ek olarak, yaşlı yetişkinlerin yetersiz olma riski çok daha yüksektir.
Bazı hastalıkları olanların da eksik olma olasılığı çok yüksektir. Bir çalışma, kalp krizi geçiren kişilerin %96'sının D vitamini açısından düşük olduğunu gösterdi.
Genel olarak, D vitamini eksikliği sessiz bir salgındır. Semptomlar genellikle belirsizdir ve yüzeye çıkması yıllar veya on yıllar alabilir.
D vitamini eksikliğinin en iyi bilinen semptomu, gelişmekte olan ülkelerde çocuklarda sık görülen bir kemik hastalığı olan raşitizmdir.
Bazı gıdaların D vitamini ile takviye edilmesi nedeniyle raşitizm Batı ülkelerinden çoğunlukla elimine edilmiştir.
Eksiklik ayrıca yaşlı erişkinlerde osteoporoz, düşük mineral yoğunluğu ve düşme ve kırık riskinin artmasıyla da bağlantılıdır.
Dahası, araştırmalar düşük D vitamini düzeyine sahip kişilerin kalp hastalığı, diyabet (tip 1 ve 2), kanser, bunama ve multipl skleroz gibi otoimmün hastalıklara yakalanma riskinin çok daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Son olarak, D vitamini eksikliği, yaşam beklentisinin azalmasıyla bağlantılıdır.
Bununla birlikte, eksikliğin bu hastalıklara katkıda bulunup bulunmadığı veya düşük seviyeli kişilerin onları alma olasılığının daha yüksek olup olmadığı belirsizdir.
ÖZET D vitamini eksikliği, çeşitli sağlık sorunlarının yanı sıra düşük yaşam beklentisi ile ilişkilidir.
Potansiyel Sağlık Faydaları İşte D vitamininin bazı potansiyel faydaları:
Osteoporoz, düşme ve kırık riskinde azalma. Daha yüksek dozlarda D vitamini, yaşlı erişkinlerde osteoporoz, düşme ve kırıkların önlenmesine yardımcı olabilir. Daha iyi güç. D vitamini hem üst hem de alt ekstremitelerde fiziksel gücü artırabilir Kanser önleme. D vitamini kanseri önlemeye yardımcı olabilir. Bir çalışma, günde 1.100 IU'nun - kalsiyumun yanı sıra - kanser riskini % 60 oranında azalttığını kaydetti. Depresyon yönetimi. Araştırmalar, D vitamininin klinik depresyonu olan kişilerde semptomları hafifletebileceğini gösteriyor. Tip 1 diyabet riskinin azalması. Bebeklerde yapılan bir çalışma, günde 2.000 IU D vitamini alımını tip 1 diyabet riskini %78 oranında azalttı. İyileştirilmiş ölüm oranı. Bazı araştırmalar, D vitamininin çalışma süreleri boyunca insanların ölme riskini azalttığını ve bu da daha uzun yaşamanıza yardımcı olabileceğini gösteriyor. Ancak, bu sonuçların çoğu ön hazırlık niteliğindedir. Yakın tarihli bir incelemeye göre, bu faydaların çoğunu doğrulamak için daha fazla kanıt gerekiyor
ÖZET Araştırmalar, D vitamininin kanser, kemik sağlığı, zihinsel sağlık ve otoimmün hastalıklarla ilgili sayısız faydası olabileceğini düşündürmektedir. Ancak, daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.
Ne Kadar Almalısın? Eksik olup olmadığınızı bilmenin tek yolu — ve bu nedenle takviye etmeniz gerekiyor — kan seviyenizi ölçmektir.
Sağlık uzmanınız, kalsifediol olarak bilinen D vitamini depolama formunu ölçecektir. 12 ng/ml'nin altındaki herhangi bir şey eksik olarak kabul edilir ve 20 ng/ml'nin üzerindeki herhangi bir şey yeterli kabul edilir.
D vitamini için RDI aşağıdaki gibidir (39güvenilir kaynak):
400 IU (10 mcg): bebekler, 0-12 ay 600 IU (15 mcg): çocuklar ve yetişkinler, 1-70 yaşında 800 IU( 20 mcg): yaşlı yetişkinler ve hamile veya emziren kadınlar Yeterlilik 20 ng/ml olarak ölçülse de, birçok sağlık uzmanı, insanların optimal sağlık ve hastalık önleme için 30 ng/ml'den daha yüksek kan seviyelerini hedeflemesi gerektiğine inanmaktadır (40 güvenilir kaynak).
Ek olarak, birçoğu önerilen alımın çok düşük olduğuna ve insanların optimal kan seviyelerine ulaşmak için çok daha fazlasına ihtiyaç duyduğuna inanmaktadır (41güvenilir kaynak).
ABD Ulusal Tıp Akademisi'ne göre, güvenli üst sınır günde 4.000 IU (100 mcg) (42 güvenilir kaynak).
D3 vitamini takviyeleri, D2 takviyelerine göre D vitamini seviyelerini yükseltmede daha etkili görünmektedir. D3 kapsülleri çoğu süpermarkette ve sağlıklı gıda Mağazasında ve çevrimiçi olarak mevcuttur.
ÖZET D vitamini için RDI, bebekler için 400 IU (10 mcg), çocuklar ve yetişkinler için 600 IU (15 mcg) ve yaşlı yetişkinler ve hamile veya emziren kadınlar için 800 IU (20 mcg) ' dir.
Diğer Besinlerinizi Optimize Edin Besinlerin genellikle izolasyonda çalışmadığını akılda tutmak önemlidir.
Birçoğu birbirine bağlıdır ve bir besin maddesinin artan alımı diğerine olan ihtiyacınızı artırabilir.
Bazı araştırmacılar, yağda çözünen vitaminlerin birlikte çalıştığını ve D3 vitamini (43 güvenilir kaynak, 44 güvenilir kaynak) ile takviye ederken A ve K vitamini alımınızı optimize etmenin çok önemli olduğunu iddia ediyorlar.
Bu, çoğu insanın yeterince almadığı başka bir yağda çözünen vitamin olan K2 vitamini için özellikle önemlidir (45 güvenilir kaynak).
Magnezyum-modern diyette sıklıkla eksik olan bir diğer önemli mineral-D vitamini fonksiyonu için de önemli olabilir (46, 47güvenilir kaynak).
ÖZET Kanıtlar, D vitamininin sağlığı teşvik etmek için magnezyum ve A ve K vitaminleri ile çalıştığını göstermektedir.
Çok fazla alırsan ne olur? D vitamini üzerinde aşırı doz almanın kolay olduğu bir efsanedir.
D vitamini toksisitesi çok nadirdir ve sadece uzun süre çok yüksek dozlar alırsanız olur (48güvenilir kaynak).
Toksisitenin ana semptomları konfüzyon, konsantrasyon eksikliği, uyuşukluk, depresyon, kusma, karın ağrısı, kabızlık ve yüksek tansiyondur (49güvenilir kaynak).
ÖZET D vitamini toksisitesi çok nadirdir. Semptomlar konfüzyon, uyuşukluk, depresyon, kabızlık ve yüksek tansiyonu içerir.
netice D vitamini, kemik sağlığı için önemli olan yağda çözünen bir vitamindir.
Bu besin maddesindeki düşük olanlar için, artan alım da depresyonu azaltabilir ve gücü artırabilir.
Cildiniz güneş ışığına maruz kaldığında D vitamini üretir. Yağlı balık, balık yağı ve karaciğer gibi yiyecekler de D vitamini içerir — ayrıca bazı takviye edilmiş gıdalar ve Takviyeler.
Eksiklik, sınırlı güneş ışığına maruz kalma ve zengin diyet kaynaklarının küçük bir seçimi nedeniyle oldukça yaygındır.
Güneşte çok fazla zaman geçirmiyorsanız ve nadiren yağlı balık yerseniz, takviye etmeyi düşünün.
Yeterli D vitamini almak sağlığınızı artırmak için uzun bir yol kat edebilir. Detaylı bilgi için:
https://technogezgin.com/d-vitamini-eksikligi-belirtileri-nedenleri-tedavisi/
1 note · View note
Photo
Tumblr media
D V İ T A M İ N İ 🌞 Pandemi süreci boyunca sıklıkla D vitamininden bahsedildi. Gelin sizlerle D vitaminin vücudumuza olan etkilerini inceleyelim✨ •D vitamini yağda eriyen bir vitamindir✔️ •Kalsiyum emilimi, bağışıklık sistemi, bağırsak, meme, prostat ve beyin fonksiyonları da içine alan pek çok doku ve metabolik fonksiyonda işlevi olduğu bilinmektedir🧬 •D vitaminin asıl kaynağı güneş ışığı olup deride sentez edilmektedir☀️ •Deride güneşten gelen ultraviyole ışınlarıyla D vitamini aktif formuna dönüşmektedir👍 •Aynı zamanda morina karaciğeri yağı, somon, sardalya, ton balığı gibi yağlı balıklar, bazı mantar türleri ve yumurta sarısı gibi bazı besinlerde az miktarda da olsa bulunur🐋🍳 •D vitaminiyle zenginleştirilmiş süt, ekmek, yoğurt, tahıl gevrekleri, peynir ve portakal suyu D vitamini kaynakları arasında yer almaktadır🥛🧀🍞 •Çocukluk çağında raşitizme neden olmaktadır⛹🏻‍♀️🦴 •Düşük vitamin D düzeyi osteopeni ve osteoporoza neden olararak kırık riskini arttırabilir. 📌D vitamini yetersizliğinin nedenleri; •Diyet ile yetersiz alım🦈 •Kuzey enlemlerde bulunma🗺️ •Hava kirliliği, koyu cilt, güneş koruyucu kullanımı☀️ •Kapalı giyim tarz gibi yetersiz güneş ışığı maruziyeti🏞️ •Yağ emilim bozuklurı, ince bağırsak hastalıkları •Pankreas yetersizliği❗ •Kronik karaciğer hastalıkları❗ 📌 D vitamini yetersizliğini önlemek adına her gün 10-15 dakika el ve ayak bileklerimizi güneşlendirelim👍 https://www.instagram.com/p/CEFCeUPjDT4/?igshid=1ik2c67t8whog
1 note · View note
diyetz · 4 years
Text
Morina Balığı Karaciğer Yağı Ne İşe Yarar? Faydaları ve Zararları
Tumblr media
https://www.diyetz.com/morina-baligi-karaciger-yagi/
0 notes
aslanyelesimantari · 4 years
Text
Omega 3 Nedir? Faydaları ve Kullanımı
Tumblr media
Balık yağı, balık dokusundan elde edilen katı yağ veya sıvı yağdır. Genellikle ringa balığı, ton balığı, hamsi ve uskumru gibi yağlı balıklardan elde edilir. Yine de bazen morina karaciğeri yağında olduğu gibi diğer balıkların karaciğerlerinden üretilir. Omega-3 yağ asitleri inanılmaz derecede önemlidir. Vücudunuz ve beyniniz için birçok güçlü sağlık yararları vardır. Aslında, omega-3 yağ asitleri kadar kapsamlı bir şekilde çok az besin araştırılmıştır. İşte omega-3 yağ asitlerinin bilim tarafından desteklenen 17 sağlık faydası. Omega 3 ün Faydaları 1. Kalp Sağlığını Destekleyebilir Kalp hastalığı dünya çapında önde gelen ölüm nedenidir. Araştırmalar, çok balık yiyen kişilerin çok daha düşük kalp hastalığı oranlarına sahip olduğunu gösteriyor. Kalp hastalığı için birden fazla risk faktörü, balık veya balık yağı tüketimiyle azalmış görünmektedir. Balık yağının kalp sağlığı için faydaları şunlardır: Kolesterol seviyeleri: “İyi” HDL kolesterol seviyelerini artırabilir. Ancak, "kötü" LDL kolesterol seviyelerini düşürdüğü görülmemektedir. Trigliseridler: Trigliseridleri yaklaşık% 15-30 oranında düşürebilir. Kan basıncı: Küçük dozlarda bile, yüksek seviyeli kişilerde kan basıncını düşürmeye yardımcı olur. Plak: Atardamarlarınızın sertleşmesine neden olan plakları engelleyebileceği gibi, zaten sahip olanlarda arteriyel plakları daha stabil ve daha güvenli hale getirebilir. Ölümcül aritmiler: Risk altındaki kişilerde ölümcül aritmi olaylarını azaltabilir. Devamı Linkte Read the full article
0 notes
bilimdergi · 4 years
Text
Köprüden Önceki Son Çıkış: Ketojenik Beslenme mi?
Tumblr media
Koronavirüs nedeniyle evlerimizde kaldığımız bu günlerde, stresten ya da sıkıntıdan yiyip yiyip kilo almamak hatta sadece beslenme düzenimizi değiştirerek kısa sürelerde hem kilolardan kurtulup hemde sağlıkla bedenlenmemiz mümkün. İlk birkaç günde ağızdan gelen asetonumsu koku, 25 günde 9 kilo kaybetmemle çoktan unutuldu bile.
Ketojenik beslenme nedir? | Ketojenik diyette neler yenir?
Ketojenik diyet, vücudun enerji kullanmak üzere karaciğerde keton ürettiği düşük karbonhidratlı bir diyet programıdır. Karbonhidrat ağırlıklı beslendiğinizde, vücudunuz glikoz ve insülin üretecektir. Vücudunuz glikozu en kolay şekilde enerjiye dönüştürebilir. İnsülin ise, kan dolaşımınızdaki glikozu vücudun etrafına alarak işler. Glikoz birincil enerji olarak kullanıldığından, yağlarınıza ihtiyaç yoktur ve bu nedenle yağlarınız depolanır. Tipik olarak yüksek karbonhidratlı diyetlerde vücut glikozu enerji olarak kullanacağından yağ yakımı gerçekleşmez. Ancak ketojenik diyette karbonhidrat seviyesi minimum miktarda olacağı için yağ yakımı gerçekleşebilir.
Tumblr media
Özellikle kanser hastalarının bu diyete uymaları halinde birçok olumlu sonuçla karşılaşıldığını belirten İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mutlu Demiray, “Diyetin en önemli özelliği de kanda yüksek şeker düzeyinin engellenmesi.Diyete uyan kanser hastalarında kanserli hücrelerin büyümesi ve metastaz yapmasının yavaşladığı gözlemleniyor. Ayrıca kemoterapi ve radyasyon tedavisinin daha etkili olması da söz konusu” diyor. Ketojenik diyet, son dönemlerde düşük karbonhidrat diyetlerinin tiryakileri sayesinde oldukça gündemde. Ketojenik diyetin tek özelliği karbonhidrat bakımından fakir diyetlerden olması değil.
Tumblr media
Tek amacı zayıflama olmayan bu mucize diyet birçok hastalığın iyileşmesine de yardımcı oluyor. Araştırmalar, özellikle kanser hastalarının bu diyete uymaları halinde birçok olumlu sonuçla karşılaşıldığını ortaya koyuyor. Ketojenik diyete uyan kanser hastalarında kanserli hücrelerin büyümesi ve metastaz yapmasının yavaşladığının gözlemlendiğini belirten Prof. Dr. Mutlu Demiray, diyetin ayrıca kemoterapi ve radyasyon tedavisinin daha etkili olması gibi sonuçları beraberinde getirdiğini söylüyor. Ketonojik diyetin sağlık açısından sayısız faydası bulunmaktadır. Kilo kaybından ve artan enerji seviyelerine kadar birçok faydası bulunur.
Tumblr media
KİLO KAYBI
Ketonejik diyet, vücudunuzdaki yağı enerjiye çevirerek yağ yakımını hızlandırır. Ketonejik diyette insülin , (yağ depolayan hormon) seviyeleri büyük ölçüde düşer ve vücudunuzu yağ yakma makinesine dönüşmeye başlar. Bilimsel olarak, ketojenik diyet, düşük yağlı ve yüksek karbonhidratlı diyetlere kıyasla daha iyi sonuçlar göstermiştir.
KAN ŞEKERİNİ DENGELER
Ketonejik diyet, yediğiniz yiyeceklerin türüne bağlı olarak kan şekerini düşürür. Çalışmalar, ketojenik diyetin, düşük kalorili diyetlere kıyasla diyabetin yönetimi ve önlenmesi için daha etkili bir yol olduğunu bile göstermektedir.
ZİHİNSEL ODAKLANMA
Birçok insan özellikle zihinsel performansını arttırmak için ketojenik beslenmeyi kullanır.
Tumblr media
EPİLEPSİ
Ketojenik diyet, 1900'lerin başından beri epilepsiyi başarılı bir şekilde tedavi etmek için kullanılmıştır. Bugün hala kontrolsüz epilepsisi olan çocuklarda en yaygın kullanılan tedavilerden biridir.
AKNE
Ketojenik beslenme düzenine geçtiğinizde sivilce problemlerinizin ve cilt sorunlarınızın azaldığını göreceksiniz.
KETOJENİK DİYETTE NELER YENİR?
Tumblr media
KETOJENİK DİYETTE TÜKETİLEBİLEN YAĞLAR
Yağlar vücudumuz için hayati öneme sahiptir. Ancak yanlış yağların çok fazla tüketilmesi durumunda da tehlikeli olabilirler. Ketojenik diyete katılan birkaç farklı yağ türü vardır. Farklı gıdalar genellikle çeşitli yağ kombinasyonlarına sahiptir. Ancak sağlıksız yağlardan kaçınılması gerekir. Doymuş yağlar: Tereyağı ve hindistan cevizi yağını tüketebilirsiniz. Tekli doymamış yağlar: Ketojenik diyette tekli doymuş yağları da tüketebilirsiniz. Bu yağlara örnek verecek olursak zeytinyağı, avokado yağı ve fındık yağıdır. Trans yağlar: Trans yağlardan tamamen kaçınmak gerekir. Bu yağlar raf ömrünü değiştirmek için içerisine kimyasal yerleştirilmiş yağlardır. Kalp hastalığı gibi çeşitli ölümcül hastalıklara neden olan bu yağları tüketmekten kaçınmanız gerekir.
Tumblr media
KETOJENİK DİYET GIDA LİSTESİ: PROTEİNLER
Ketojenik diyet listesine başladığınızda en önemli faktörün protein alımı olduğunu unutmayın. Protein alımına ne kadar dikkat ederseniz, kilo vermenizde o kadar kolay hale gelecektir. Çünkü protein sizi tok tutacak ve sık yemek yeme ihtiyacınızı engelleyecektir. Aynı zamanda protein alımı vücudunuzdaki yağ yakımının da hızlanmasını sağlayacaktır.
KETOJENİK DİYETTE HANGİ GIDALAR TERCİH EDİLMELİDİR?
Sığır eti, tercihen biftek, dana eti, rosto, kıyma ve güveç gibi yağsız kesim olan etler tüketebilirsiniz. Tavuk, bıldırcın, ördek, hindi ve kümes hayvanları tüketebilirsiniz. Uskumru, ton balığı, somon, alabalık, halibut, morina, yayın balığı tüketebilirsiniz. İstiridye, yengeç, midye ve ıstakoz da dahil olmak üzere kabuklu deniz ürünleri tüketebilirsiniz. Karaciğer, dil, böbrek gibi sakatatları tüketebilirsiniz. Ayrıca yumurta da ketojenik diyetinizde bulunması gereken gıdalar arasındadır.
Tumblr media
KETOJENİK GIDA LİSTESİ
KARBONHİDRATLAR Sebzeler Düşük karbonhidrat ve nişastalı sebzeleri kullanmaya özen gösterin. İlk olarak yeşil yapraklı sebzeleri tercih etmeniz gerektiğini unutmayın. SEBZELER Süs lahanası, ıspanak, isviçre pazısı, marul, brüksel lahanası, brokoli, soğan, biber, kuşkonmaz, kereviz, salatalık, kabak, karnıbahar MEYVELER Meyveler yüksek şeker içeriğine sahip oldukları için sınırlı ve çok az miktarda tüketilmelidir. Meyveleri yediğiniz zaman, aşağıdaki gibi düşük şeker içeren meyvelerden tüketmeniz gerekir. Meyveler: Çilek, yaban mersini, ahududu, kiraz, kızılcık, dut
BAHARATLAR
Hazır satılan baharatlar ve soslar, ketojenik diyete uygun değildir. Mümkün olduğunca kullanmaya özen göstermelisiniz. Bu nedenle ketojenik diyette bitkiler ve baharatlar en iyi dostunuzdur. Baharatlar: Zerdeçal, fesleğen, kekik, maydanoz, biberiye, zencefil, kişniş, kırmızı biber, biber tozu, kimyon, tarçın, limon veya misket limonu suları, tuz ve karabiber Kaynak: Prof. Dr. Mutlu DEMİRAY Read the full article
0 notes
cevremalzemeleri · 5 years
Text
Maven Anı: Yedi Balıkların Ziyafeti
Tumblr media
Bana göre, 1960'larda bir İtalyan-Amerikan olarak büyüyen yılın en unutulmaz gecesi Noel Arifesi idi. Noel sabahından daha çok, önceki gece, “The Vigil” adlı hediyeler muhteşemdi. Özellikle büyükanne Jennie sorumluyken. The Vigil sırasında, bir İtalyan-Amerikan evinde, Yedi Balıkların Ziyafetini yedi balık yemeği ile kutlamak gelenekseldi. Ve büyükanne hayal kırıklığına uğratmadı! Genellikle patatesli kalamar, hamsi makarna, ringa balığı, bir veya iki karides yemeği (bir kızartılmış ve bir tabak scampi tarzı) ve baccalà (kullanmadan önce günlerce emmek zorunda kalan tuzlu morina) gibi yemekler servis etti. Noel arifesinde domuz yağı veya tereyağı gibi et veya hayvansal yağlar yemedik. Bu ve diğer deniz ürünleri yemeklerinin yanı sıra, Büyükanne dolma enginar ve ev yapımı tatlılar gibi birçok sebze tarafına servis yaptı. Yemek için Brooklyn evine gelen 15 artı aile üyeleri kraliyet ailesi gibi yemek yediler. Bugünlerde, büyükanne ve Mamma gittiğinde, ailem çok küçük ve genellikle Noel için büyük bir kalabalık yok. Peki Yedi Balıkların Ziyafet geleneğini yemek israf etmeden nasıl sürdüreceğim? Genellikle benim için, kendim için yaptığım bir imza yemeği: makarna alici (hamsi, sarımsak ve cevizli makarna). Bu yemeğin kokusu bana Noel Arifesini hiç olmadığı gibi hatırlatıyor. Ayrıca balık çorbası (yedi farklı balık türü veya yedi adet balık kullanarak), balık güveç ve bazı farklı balık türlerini kullanarak bazı şaşırtıcı makarna yemekleri için bazı mükemmel tarifler buldum (buna frutti di mare - meyveler denir deniz). Bu yemeklerin birçoğu kendi başlarına harika bir Balık Cuma yemeği yapacaktı. Çevresel etkinizi en aza indirmek için sürdürülebilir deniz ürünleri satın aldığınızdan emin olun. Yedi Balık Bayramı için aile Noel Arifesi toplantılarımızla ilgili anılarım için çok minnettarım. En güçlü ve en sevdiğim anılarım arasında yer alan bu lezzetli yemekler, eti azaltmamda da yardımcı oluyor, bu da çevre üzerindeki etkimi azaltmaya yardımcı oluyor. Dünya Günü Ağı, Yiyecek İzinizi Azaltmak İstiyor İnsanlar yardım etmek için neler yapabileceklerini düşündüklerinde ... 25 Haziran 2019 Karadaki Balık Çiftlikleri Gıda Güvenliğini Artırabilir mi? 7.6 milyar kişilik küresel nüfusu ile ... 28 Şubat 2018 Etsiz Pazartesi? Sadece Marinate Üzerine Diyetlerimizi değiştirmek sadece belimize değil, aynı zamanda ... 22 Ekim 2014
0 notes
kasveguc · 5 years
Text
Dukan Diyeti İle Kilo Vermek ve Zayıflamak
Tumblr media Tumblr media
Her yaz dönemi öncesinde göbek eritme, kilo verme, zayıflama, yağ yakma gibi farklı isimler adı adı altında hayalinizdeki vücuda kavuşmak için farklı yöntemler diyet programları deniyor olabilirsiniz. Dukan diyeti ise amaçlarınıza ulaşmak için aradığınız yöntem olabilir. 4 aşamadan oluşan bu beslenme programını başarılı bir şekilde uygularsanız fazla kilolarınızdan kurtulabilirsiniz. Kilo vermek ve zayıflamak istiyorsanız diye size defalarca uyarıda bulunan kişilere Dukan diyeti ile gereken cevabı vermek elinizde ! Bu içeriğe göz atın: Yağ Yakıcı Diyet Programı İçin 7 İpucu
Dukan Diyeti Nedir?
Dukan diyeti olarak bilinen beslenme programı ilk kez Doktor Pierre Dukan tarafından 2000 yılında Fransa'da ‘Je ne sais pas maigrir’ (Nasıl kilo vereceğimi bilmiyorum) ismiyle yayınlanmıştır. Pierre Dukan tarafından ortaya konulan beslenme programı temel olarak yüksek protein-düşük karbonhidrat yaklaşımını temel almaktadır. Yayınlandığı tarihten itibaren de dünya çapında ünlenen diyet programı ile birçok kişi fazla kilolarından kurtulmuştur. Pierre Dukan tıp kariyerine aslında nöroloji alanında başlamış ancak daha sonra beslenme üzerine çalışmalarına devam etmiştir. Kendisi için bu dönüm noktasını sağlayan ise kilo vermekte zorlanan bir arkadaşına önerdiği yüksek protein-düşük karbonhidrat temelli beslen programını. Hatta Kate Middleton bile kraliyet düğününde giyeceği gelinlik bu diyeti uygulamış ve iki beden incelmiştir. Pierre Dukan'ın diyet kitabı ise günümüze kadar dünya çapından 10 milyonun üzerinde satılmıştır. Dukan diyeti de diğer birçok diyet programı gibi birçok kişi tarafından eleştirilmektedir. Söz konusu eleştiriler ise çoğunlukla önerilen beslenme programının son derece dengesiz olduğu yönündedir. Özellikleri bakımından karbonhidrat tüketimini azaltması ve protein ile yağ ağırlıklı olan beslenme programı ile katojenik diyetle benzerlik gösteren Dukan diyeti 2 tanesi kilo vermeden 2 tanesi de indiğiniz kilo seviyesini korumanızı hedefleyen 4 evrede oluşmaktadır. Diyet programının beslenme listesinde ise istediğiniz kadar yiyebileceğiniz 100'e yakın besin bulunmaktadır. Doğal proteinleri temel alan bu yaklaşım günümüzde tüm dünyada yaygın olarak uygulanan diyet programlarının başında gelmektedir. Bu içeriğe göz atın: Vücut Geliştirme İçin Diyet Programı Nasıl Planlanır?
Dukan Diyetinin Evreleri Nelerdir?
Vücudun enerji kaynağı olan karbonhidratların alınması ile birlikte glikojen depoları dolacaktır. Ancak kilo vermek ve zayıflamak Dukan diyetini uyguladığınızda vücut enerji ihtiyacını karşılayamayacağı için yağları yakarak enerji ihtiyacını giderme yoluna gidecektir. Dukan diyeti çeşitli hedefleri olan 4 farklı evreden oluşmaktadır. Her evrede kilo verme hedefinize uygun olacak şekilde farklı bir beslenme programı ve miktarı uygulamanız gerekebilir. Dukan diyetinin evrelerinin kaç gün süreceği kilo verme hedefinizde bağlıdır.
Tumblr media
1. Atak Evresi
Dukan diyetinin ilk aşaması olan atak evresinin süresi vermek istediğiniz kilo miktarına göre genellikle 2-5 gün arasında değişmektedir. 5 kg vermek istiyorsanız: 1-2 gün 6-15 kg vermek istiyorsanız: 3-5 gün 15 kg ve üzeri vermek istiyorsanız: 7 güne kadar Atak evresi süresince sadece doğal saf protein içeren yiyecekleri tüketebilirsiniz. Bu amaçla var olan yaklaşık 68 hayvan proteinini istediği kadar tüketebilirsiniz.  Hatta yapılan bazı çalışmalarda Dukan diyetinin doyurucu ve tok tutucu etkisinin olduğu da belirlenmiştir. Dukan diyetinin bu aşamasında protein alımı ile birlikte vücuttaki fazla su atılarak hızlı bir kilo verme süreci gerçekleştirilir. Bu dönemde yüksek miktarda protein alınacağı için günde en az 1-5 litre su tüketilmesi gerekmektedir. Günlük ihtiyaç duyular lif alımı ise yulaf türü ekmeklerden sağlanabilir. Bu sayede az da olsa bir miktar karbonhidrat alınmış olunacaktır. Atak evresi sırasında yavaş yavaş hareketlenmeniz de gerekmektedir. Bu sürece kısa yürüyüşler ile başlayabilirsiniz. Egzersizler yağ yakımına katkı sağlayacağı için bu süreçte son derece önemlidir. Bu amaçlar her gün 30 dakikalık yürüyüşler yapabilirsiniz.
2. Seyir Evresi
Bu evre Dukan diyetinin ikinci aşamasıdır. Bu evrede proteinlere ek olarak beslenme programınıza sebzeleri de dahil edebilir ve günlük yiyeceğiniz besin miktarı çeşitliliğini 100'e kadar çıkabilirsiniz. Dukan diyetinin bu evresinin amacı ise düzenli olarak kilo kaybına hedef kilonuza ulaşana kadar devam etmenizdir. Bu evrede ortalama olarak 3 günde yaklaşık yarım kilo verebilirsiniz. Özellikle bu evrede vücuttaki yağlardan kurtulmaya başlarsınız. Bu evrede tüketebileceğiniz besin türü ve sayısının artması ile birlikte vücudunuzun ihtiyacı olan vitamin, mineral ve lif alımını da arttırmış olacaktır. Dukan diyetinin bu evresinde de atak evresinde olduğu gibi günlük yürüyüşlerinize devam edebilirsiniz.
3. Güçlenme Evresi
Dukan diyetinin 3. evresi olan güçlenme evresinde artık kilo verme döneminin sonuna gelirsiniz. Bu evrenin amacı ise hedef kilonuza ulaşmanızın ardından bu kiloda kalmanızı sağlamaktır. Hedef kilonuza ulaşana kadar her 5 günde yaklaşık yarım kilo kaybetmeniz gerekmektedir. Vücudunuzun tekrar kilo almaya karşı hala zayıf olduğu bu dönemde kendinizi bu riske karşı güçlendirmeniz gerekmektedir. Aslında bu evrede gelecekte daha sağlıklı ve dengeli besleneceğiniz bir dönemin temelini atmanız gerekmektedir. Bunun içinde adım adım hareket etmelisiniz. Enerjisi daha yüksek olan besinleri aşamalı olarak beslenme programınıza eklemeli ve kilonuzu da sürekli takip etmelisiniz.
4. Koruma Evresi
Bu evrede artık hedef kilonuza ulaştığınız için tüm hayatınız boyunca uygulayacağınız bir beslenme programını uygulamaya başlamalısınız. Bunun için günlük yürüyüş ve koşularınıza devam etmelisiniz. Hatta evde ve iş yerinde asansör yerine merdivenleri tercih etmeli ve toplu taşıma araçlarında 1-2 durak önceden inmeyi düşünebilirsiniz. Bu şekilde hayatınıza getireceğiniz hareketin faydasını mutlaka göreceğinizi unutmayın. Nelere Dikkat Etmeliyim? Dukan diyetinde 72 adet saf protein içeren ve 28 sebzeyi de sınırsız ve yasaksız tüketebilirsiniz. Bunların yanında da günlük olarak almanız gereken bir miktar yulaf kepeğini de unutmamalısınız. Bununla birlikte de hayatınıza bir miktar hareket getirmeli ve bunu da düzenli hale getirmelisiniz. Ayrıca Dukan diyetine uygun şekilde beslendiğiniz sürece perşembe günleri de sadece saf protein tüketmeyi unutmayın ! Bu içeriğe göz atın: 1 Haftada Göbek Eritmek ve Kilo Vermek İçin 7 Öneri
Dukan Diyeti'nde Neler Yiyebilirim?
Kilo vermek ve zayıflamak için yapılan Dukan diyetinde temel olarak yenilebilen besinler "100 izinli besin" olarak adlandırılmaktadır. Oluşturacağınız beslenme programında bunları temel almanız gerekmektedir. Atak evresinden itibaren tüketebileceğini 72 hayvansal protein; Yağsız etler: Dana pirzola, dana eskalop, bonfile, sığır filetosu, dana ciğeri, sığır dili, dana böbreği, rozbif, rumstek, sığır bifteği, kurutulmuş et Kümes hayvanları: Bıldırcın, hindi, ciğer, hindi ve tavuk jambon, güvercin, beç tavuğu, tavuk, devekuşu bifteği, horoz eti Balıklar: Levrek, morina, barlam, çipura, imparator, kılıç, trança, mezgit, kömür, pisi, fener, uskumru, derinsu mezgiti, orfoz, tekir, vatoz, barbun, sardalya, somon, dil, surimi, ton, kalkan Deniz ürünleri: Deniz salyangozu, kalamar, midye, deniz tarağı, yengeç, karides, ıstakoz, istiridye, kerevit, deniz kestanesi, ahtapot, mürekkep balığı, pavurya Bitkisel proteinler: tofu, yulaf kepeği ekmesi Yağsız süt ürünleri: Doğal ve aromalı yağsız yoğurt, az tuzlu peynir, süzme yoğurt, kaymaksız süt, prebiyotik yoğurt, yumurta Bitkisel kaynaklı besinler (Sınırsızca yiyebilirsiniz) Enginar, kuşkonmaz, patlıcan, pancar, brokoli, havuç, kereviz, mantar, brüksel lahanası, lahana, alabaş, karnıbahar, palmiye kalbi, salatalık, kabak, yabani marul, ıspanak, rezene, taze fasulte, marul, semizotur, soğan, pırasa, dolmalık biber, bal kabağı, turp, soya, domates Yağ Asitleri Zeytin yağı veya kolza yağı
Dukan Diyeti İçin Örnek Beslenme Programı
Dukan diyeti yaparak kilo vermek ve zayıflamak için birçok örnek beslenme programı mevcuttur. Hem beslenme programı için hem de Dukan diyeti ile ilgili daha detaylı bilgilere sahip olmak için Pierre Dukan tarafından yazılan kitaplardan birini satın alabilirsiniz.
Kahvaltı (Saf Protein ve Atak Günleri)
1 Haşlanmış yumurta ve sınırsız yumurta beyazı Maydonozlu, dereotlu veya yağsız lorlu omlet 1-2 dilim hindi, tavuk,dana jampon 2 dilim suda haşlanmış küçük sosis 1.5 yemek kaşığı yulaf kepeği ile yapılan krep veya ekmek 1 kase light yoğurt yada 1 bardak light süt Çay, kahve, bitki çayları Soda 1.5 litre su (içine limon dilimi, nane, tarçın vb aroma katabilirsiniz). Yukarıdaki listelerden istediklerinizi seçebilirsiniz.
Ara Öğün (Saf Protein ve Atak Günleri)
1-2 dilim hindi, tavuk, dana jambon 1 kase light yoğurt 1 bardak light süt Çay, kahve, bitki çayı Soda 1.5 litre su (içine limon dilimi, nane, tarçın vb aroma katabilirsiniz. Yukarıdaki listelerden istediklerinizi seçebilirsiniz.
Öğle ve Akşam Yemekleri (Saf Protein ve Atak Günleri)
Çorbalar: Tavuk, et, balık Izgara: Dana, bonfile, kuşbaşı, kıyma, et, tavuk, hindi (kanat ve deri hariç) her türlü sakatat, köfte Hardal, 3 minik salatalık veya biber turşusu Yağsız lor peyniri, süzme yoğurt Sabah yenmediyse omlet 1 dilim yulaflı ekmek Sütlü tatlılar Çay, kahve, bitki çayları Soda Ayran, kefir 1.5 litre su (içine limon dilimi, nane, tarçın vb aroma katabilirsiniz). Yukarıdaki listelerden istediklerinizi seçebilirsiniz.
Kahvaltı (Protein + Sebze Günleri)
1 domates, 1 salatalık, 2 biber 4 zeytin Bol maydonoz, dereotu 1 haşlanmış yumurta ve sınırsız yumurta beyazı 1-2 dilim hindi, tavuk,dana jampon 2 dilim suda haşlanmış küçük sosis 1.5 yemek kaşığı yulaf kepeği ile yapılan krep veya ekmek 1 kase light yoğurt yada 1 bardak light süt Çay, kahve, bitki çayları Soda 1.5 litre su (içine limon dilimi, nane, tarçın vb aroma katabilirsiniz. Yukarıdaki listelerden istediklerinizi seçebilirsiniz.
Ara Öğün (Protein+Sebze Günleri)
1 salatalık, 1 havuç 1-2 dilim hindi, tavuk, dana jambon 1 kase light yoğurt 1 bardak light süt Çay, kahve, bitki çayı Soda 1.5 litre su (içine limon dilimi, nane, tarçın vb aroma katabilirsiniz. Yukarıdaki listelerden istediklerinizi seçebilirsiniz.
Öğle ve Akşam Yemekleri (Protein+Sebze Günleri)
Çorbalar: Tavuk, et, balık Izgara: Dana, bonfile, kuşbaşı, kıyma, et, tavuk, hindi (kanat ve deri hariç) her türlü sakatat, köfte Sebze Yemekleri: 1 soğan ve 1 yemek kaşığı salça ile yapılan kıymalı, etli zeytinyağı ile pişirilen sebze yemekleri Hardal, 3 minik salatalık veya biber turşusu Yağsız lor peyniri, süzme yoğurt Sabah yenmediyse omlet 1 dilim yulaflı ekmek Sütlü tatlılar Çay, kahve, bitki çayları Soda Ayran, kefir 1.5 litre su (içine limon dilimi, nane, tarçın vb aroma katabilirsiniz). Yukarıdaki listelerden istediklerinizi seçebilirsiniz. Bu içeriğe göz atın: İsveç Diyeti İle Kilo Verin ve Zayıflayın Dukan Diyeti İle Kilo Vermek ve Zayıflamak içeriği ile ilgili değerlendirmelerinizi ve aklınıza takılan soruları yorum bölümü aracılığı ile paylaşabilirsiniz. Not: Tüm antrenman programları, diyet programları, egzersizler ve hareketler tamamen öneri amaçlıdır. Spor yapmadan önce mutlaka bir uzmana danışılması gerekir. Read the full article
0 notes
bilimveteknoo · 5 years
Photo
Tumblr media
https://www.bilimvetekno.com/d-vitamininin-saglik-uzerine-etkileri-nelerdir/
D Vitamininin Sağlık Üzerine Etkileri Nelerdir?
D Vitamini Nedir?
D vitamini, çocuklar ve yetişkinler için bedensel ve ruhsal olarak yararlar sağlayan önemli vitaminler arasındadır. Vitamin olarak adlandırılmasına karşın güneş ışığı hormonu olarak bilinen bir sterol grubudur. Tıp dilinde kalsiferol olarak anılan yağda eriyen bu vitamin 2 tip olarak karşımıza çıkmaktadır. D2 ve D3 olarak adlandırılır. Besinlerden ve daha çok güneşten alınan bu vitamin karaciğer ve böbrekte daha işlevli hale gelir.
D Vitamini Ne İşe Yarar? Eksikliğinde Hangi Hastalıklar Görülür?
Raşitizmli bir bebek bacağı
D vitamini raşitizm tedavi eden faktör olarak geçmektedir. Bu hastalık daha çok kuzey kesimlerde görülmektedir. Güneş ışığından mahrum yerlerde besinlerle ve supplement takviyesiyle yeterli D vitamini ihtiyacını karşılamak oluşabilecek komplikasyonlar açısından önem arz eder. Raşitizm çocuklarda görülen bir hastalıktır. Hastalık uzayan kemiklerde eğrilikler, kemiklerde gelişim bozukluğu, göğüs kafesi üzerinde tesbihler(raşitik tesbih) olarak kendini göstermektedir.
Kadınlarda menopoz sonrası osteoporoz (kemik erimesi) görülme olasılığı D vitamini eksikliğinde artış göstermektedir. Menopoz dönemi yakın olan kadınların bir hekime başvurup kan tahlili sonuçlarına bakılarak D vitamini eksikliği varsa önüne geçilmesi menopoz sonrası dönem için oldukça önem arz etmektedir.
D vitamini eksikliğinin sebep olduğu hastalıklardan bir diğeri de osteomalasidir. Çocuklarda görülen raşitizm hastalığına benzer bir tablo karşımızdadır. Burada yetişkinlerin D vitamini yetersizliğine bağlı olarak kemiklerde eğrilik, kırık gibi durumlar gözlenebilir. Osteomalasinin sebeplerinden birisi sık doğum olarak karşımıza çıkmaktadır.
D vitamini eksikliği olan kişilerin şikayetlerine bakıldığı zaman genel olarak şu ifadeler yer alır ” son zamanlarda çok halsizim, yataktan kalkamıyorum, sebepsiz yere depresyondayım, sabah uyanmakta çok zorlanıyorum,…” Bu tarz cümleler duyduğumuz zaman bireye önerimiz bir kan tahlili sonucunda D vitamini eksikliği var mı onun kontrolünü yapılmasıdır. Ülkemiz güneş alma açısından şanslı ülkeler arasında yer almasına karşın D vitamini eksikliği toplumda sık görülmektedir. Doğru güneşlenmeyi bilmek ve doğru beslenmek sabah uyanırken bile bireyin rahat etmesine yardım sağlamaktadır.
D Vitamini Beyin İşlevi İçin Yararlı Mıdır?
Yapılan araştırmalara göre D vitamini bir tek kemikten sorumlu olmaksızın bazı kanser türleri, MS olarak bilinen Multiple Sklerosis, hipertansiyon, obezite gibi hastalıklar üzerinde de etkili olduğu gözlemlenmektedir.
Deride gereksiz hücre çoğalması sonucu oluşan sedef hastalığının D vitamini tedavisi ile iyileştirilmesi,
Otoimmün hastalıklar olarakta bilinen iltihaplı romatizma ve MS gibi hastalıkların tedavisinde D vitaminin faydalı olması,
Bunlara bakıldığı zaman bedende yeterince D vitamini bulunması beyin işlevlerini de iyileştirebilir.
D Vitamininin Obeziteyle İlişkisi:
D vitaminin obeziteyle ilişkisi kalsiyum minerali ile ilintilidir. D vitamini eksik alımına bağlı olarak kalsiyum minerali emilimi azalır. Buna bağlı olarak yağ uzaklaştırılmasında azalma görülür neticede obezite tablosuyla karşı karşıya gelinebilir.
D Vitamini Kaynakları? D Vitaminini Nasıl Sağlarız?
Doğal besinlerle kişinin D vitamini gereksinimini karşılamak oldukça zordur. Besinler insanın D vitamini ihtiyacını karşılayacak düzeyde D vitamini içermezler. Ancak bakıldığı zaman besinler arasında doğal balık yağı ve karaciğer D vitamini açısından zengin besinlerdir. En çok D vitamini içerek besin olarak Morina balığı karaciğer yağından bahsedilebilir.
D vitaminin asıl kaynağı güneştir. D vitaminin öncüsü insan derisinde bulunur ve güneşte bulunan UV ışınları deriye temas ettiğinde bu öncü moleküller D vitamini sentezler. Deride D vitamini oluşumunu sağlamak adına düzenli olarak baş, kol, yüz gibi bölümleri güneşle temas ettirmek gerekir. Fakat güneşlenmenin de bir ölçüsü olmalıdır. Fazla güneşlenme D vitamininin etkisini yitireceğinden her gün yarım saat güneşlenme yeterli olacaktır.
Kaynak >>> https://www.bilimvetekno.com/d-vitamininin-saglik-uzerine-etkileri-nelerdir/
0 notes
denizlihaberim · 7 years
Link
Dinç ve içten besin, böylece pozitif sağlık sorununun önüne geçmesi için zorunlu olduğu değin kemik yapısı için de ciddi derecede önemlidir. Özellikle kemik kırıklarının, çoğunlukla ileri yaşta ortaya çıkan kemik erimesini engellemek ve kemiklerin güçlendirilmesi için kalsiyum, magnezyum, potasyum, Vitamin D, omega-3 bakımından zengin besinler alınması gerek.
İşte dinç kemikler için olmazsa olmaz 7 vitamin…
Kalsiyum: Kemikler için lokomotiftir. Kalsiyum içeren besinler ise; süt ve süt ürünleri, soya fasulyesi, fıstık, ceviz, badem, lahana, brokoli, koyu yeşil yapraklı sebzeler, balık, kurutulmuş meyveler, kuru baklagillerdir.
A vitamini: Kemik gelişimine ve büyümesine katkısı epeyce yüksektir. A vitamini yönünden varlıklı besinler; turuncu renkli besinler, süt, yumurta, balık, karaciğer, brokoli, kivi, erik ve incirdir.
Magnezyum: Kemik gelişimine önemli katkı maddesi sağlar. Kuru baklagiller, yağlı tohumlar, rafine edilmemiş tahıl taneleri ve koyu yeşil yapraklı sebzeler kayda değer magnezyum deposudur.
Çinko: Dinç kemik gelişimi için olmazsa olmazdır. Çinko içeren besinler deniz ürünleri, kırmızı et, mantar, ceviz, badem, fındık, fasulye, bulgur ve bezelye olarak sıralanabilir.
Potasyum: Kemikler için oldukça önemlidir. Günlük tüketilmesi gereken potasyum miktarı 3,5 gramdır. Potasyumdan zengin besinler; koyu yeşil yapraklı sebzeler, kabuklu patates, kuru kayısı, sakız ve somon balığı, yoğurt, avakado.
D vitamini: Kemik sağlığı için önemlidir; balık yağı, süt ve süt ürünleri, morina balığı yağı, sardalya, uskumru, somon, ton balığı, yumurta sarısı, tereyağı, yulaf ezmesi gibi besinlerde D vitamini bakımından zengindir.
K vitamini: Kemik dostudur; yeşil yapraklı sebzeler, ıspanak, bürüksel lahanası, maydanoz, şalgam, pancar yaprağı, bamya, marul, brokoli, kuşkonmaz, tahıllar, tereyağı, peynir, yumurta, karaciğer, soya fasulyesi, yeşilçay, kivi, yaban mersini, kuru erik, havuç K vitamini taşıyan besinler içerisindedir.
Son Dakika Sağlık Haberleri için aşağıda doğr kaydırın.
The post Sağlıklı Kemikler İçin Olmazsa Olmaz 7 Vitamin! appeared first on Denizli Haberim.
0 notes
dustylipscom · 7 years
Text
Omega-9 Yağ Asitlerinin Faydaları Ve Riskleri
Çoğumuz, omega-3 yağ asitleri ve belki omega-6 yağ asitleri hakkında bilgi sahibidir ancak omega-9 yağ asitleri ve bu tip yağların faydaları hakkında ne biliyoruz? Omega-9 yağ asitleri, sebze ve hayvansal yağlarda yaygın olarak bulunan doymamış yağlardan oluşur. Bu yağ asitleri oleik asit veya tekli doymamış yağlar olarak da bilinir ve genellikle kanola yağı, aspir yağı, zeytinyağı, hardal yağı, fındık yağları ve badem gibi fındıklarda bulunur. Bununla birlikte, omega-3 ve omega-6 yağ asitlerinin aksine, omega-9 yağ asitleri vücut tarafından üretilebilir, bu da takviye ihtiyacının popüler omega-3 kadar önemli olmadığı anlamına gelir.
Omega-9 Faydaları
1. Kardiyovasküler Hastalık ve İnme Riskini Azaltmaya Yardım Eder
Araştırmalar, omega-9 yağ asitlerinin kardiyovasküler hastalık ve inme riskini azaltmaya yardımcı olduğunu gösterdi. Omega-9’un kalp sağlığına faydası vardır çünkü omega-9’ların HDL kolestrolünü (iyi kolestrol) arttırdığı ve LDL kolesterolü (kötü kolesterolü) düşürdüğü gösterilmiştir. Bu, kalp krizi ve inmelerin nedenlerinden biri olarak bildiğimiz arterlerde plak birikimini ortadan kaldırmaya yardımcı olabilir. Örneğin kanola yağı, tekli doymamış yağ açısından yüksek, doymuş yağ oranı düşük ve sıfır trans yağ içerir ancak, GDO olmayan kanola yağı almak gerçekten zor. Endüstri değişirken, evde yiyecek hazırlamak en iyisi olabilir. Diğer omega-9 bakımından zengin gıdalar avokado ve bademdir. ABD Gıda ve İlaç Dairesi geçenlerde, Kaliteli Sağlık Talebi’ni onayladı ve günlük yağ alımının, doymamış yağ içeriği nedeniyle koroner kalp hastalığı riskini azaltabileceğini düşündürdü. Aynı zamanda günlük alımı hafif olması önerir.
2. Enerjiyi Artırır, Öfkeyi Azaltır ve Ruh Halini Güçlendirir
Omega-9 yağ asitleri, oleik asitte bulunur, enerji arttırmaya, öfkeyi azaltmaya ve ruh halinizi arttırmaya yardımcı olabilir. Klinik bir araştırma, Batı diyetinde doymuş yağ asitlerinin tekli doymamış yağ asitlerine oranının düşürülmesinin, fiziksel aktiviteyi ve kullanılan enerji miktarını etkileyip etkilemeyeceğini belirlemeye odaklandı. Fiziksel aktivite ve ruh hali değişiklikleri, yediğimiz yağ türünün bilişsel işlevleri değiştirebileceği anlamına gelebilir.
3. Alzheimer Hastalarına Yardımcı Olabilir
Erüsik asit, hardal yağı gibi yağlarda bulunan tekli doymamış bir omega-9 yağ asididir. Araştırmalar, adrenal bezleri, omuriliği ve sinir sistemini etkileyen ciddi bir genetik bozukluk olan X’e bağlı adrenoleukodistrofi (ALD) çeken hastaların beyinlerinde çok uzun zincirli yağ asitlerinin birikimini normalleştirebileceğini gösteriyor. Hardal yağı kognitif fonksiyonu güçlendirir, dolayısıyla hafıza zayıflığını güçlendirir. Normal farelerde hafıza performansı, Farmakoloji, Biyokimya ve Davranış bölümünde yayınlanan bir çalışmada test edildi ve erüsik asitin Alzheimer hastalığı gibi bilişsel kusurlarla ilişkili hastalıklar için terapötik bir madde olabileceğini gösterdi.
Omega-9,  Omega-3 ve Omega-6 Gıdalar
Omega-3 ve omega-6 yağ asitleri, vücutlarımız bunları tek başına üretemediğinden daha sık aranır, bu yüzden “gerekli” oldukları söylenir. Genellikle, bitkilerden ve balık yağlarından türemiştir. Yeni yapılan bir araştırmaya göre, tüketilen tüm takviyelerin yüzde 10’u balık yağı takviyesinden alınan omega-3’lerdir. Vücudumuzun kendi başında omega-9 yağ asitleri ürettiğini unutmayın, bu yüzden aşırıya kaçmaya gerek yoktur, ancak zaman zaman diyetinizdeki diğer yağların bir kısmını bunlarla değiştirebilirsiniz. Omega-9 yağ asitleri, bir oleik asit, zeytinyağı, zeytin, avokado, ayçiçek yağı, badem, susam yağı, antepfıstığı, kaju fıstığı ve fındık birkaç örnek olarak görülebilir. İşte omega-3, omega-6 ve omega-9 gıdalar hakkında biraz daha bilgi:
En Yüksek Omega-3 Gıdalar
• Uskumur • Keten tohumu yağı • Somon balığı • Sardalye • Keten tohumu • Morina karaciğeri yağı • Ceviz • Chia tohumları • Atlantik somon balığı • Ringa balığı • Ton balığı • Beyaz balık
En Yüksek Omega-6 Gıdalar
• Aspir • Üzüm çekirdeği • Ayçiçeği yağı • Haşhaş yağı • Mısır yağı • Ceviz yağı • Pamuk yağı • Soya yağı • Susam yağı
En Yüksek Omega-9 Gıdalar
• Ayçiçeği • Fındık • Aspir • Macadamia fıstığı • Soya yağı • Zeytin yağı • Kanola yağı • Badem yağı • Avokado yağı
Yağ Asitleri ve Trigliseridler
Yağ asitleri genel olarak vücudumuz için birkaç farklı şey yapar. Depolanmış yağın temel bileşenidirler, hücre membranlarının önemli yapı taşları olarak görev yaparlar ve inflamatuar süreçleri düzenlemeye yardımcı olurlar. Yağ asitleri önemli yakıt kaynaklarıdır, çünkü metabolize olduklarında büyük miktarda adenosin trifosfat verirler ve bu bize bize enerji verir. Birçok hücre türü, bu amaçla glikoz veya yağ asitleri kullanabilir. Doymuş ve doymamış olarak adlandırılan iki ana yağ asidi türü vardır. Tekli doymamış yağlar olarak sınıflandırılan doymuş yağlar oda sıcaklığında katıdırlar ve hayvanlarda ve tropik bitkilerde bulunurlar. Bunlar omega-9 yağ asitleri. Çoklu doymamış yağ olarak sınıflandırılan doymamış yağlar genellikle oda sıcaklığında sıvı olup, sebze, tohum ve en yaygın yağlı balı bulunur. Omega-3 ve bazen omega-6 yağ asitleri olarak bildiğimiz budur. Yağ asitlerine biraz daha derine girelim. Bazı diyetler yağları en aza indirmeyi önerir; ancak doğru olanları seçerseniz yağlar sağlığında önemli bir rol oynamaktadır. Diyetteki yağ, yağ asitlerine ve kolesterol gibi diğer bileşikler haline dönüştürülür. Bu yağ asitlerinin bazıları, özellikle fazlalık halinde bulunursa, enerjiyi depolamak için kullanılabilen trigliseridlere dönüştürülür. Trigliseridler kanında bulunan bir yağ türüdür ve bu tür çok miktarda yağ bulundurmak koroner kalp hastalığı riskini artırabilir. Bir kan testi trigliseridinizi kolesterolünüz ile birlikte ölçebilir. Aşırı kiloluluk, fiziksel aktivite eksikliği, sigara içme, aşırı alkol kullanımı, çok yüksek bir karbonhidrat diyeti, bazı hastalıklar ve ilaçlar ve bazı genetik bozukluklar gibi trigliserid düzeylerini artırabilecek birkaç faktör vardır. Bunun yağ asitleri ile ne ilgisi var? Bu trigliseridler, enerji talebi olduğunda vücut tarafından kullanılır ve serbest yağ asitleri içersinde bulunurlar. Bu serbest yağ asitleri, peptid hormonu salgısı ve iltihabı gibi metabolik işlevler için kritiktir ve vücut enerjisinin düzenlenmesi olan enerji homeostazına katkıda bulunur. Özellikle, son çalışmalar glikoz metabolizmasını ve sistemik metabolik bozuklukları iyileştirdiklerini göstermiştir. Sonuç olarak enerji metabolizmasını düzenlemeye yardımcı olurlar. Bu yağ asitleri bedenlerimiz için çok önemli iken, bu enerjinin dengesindeki üzüntü, gıda alımının aşırı olması, obezite ve diyabet gibi hastalıklara neden olabilir.
Omega-9 Riskleri
Omega-9’un en üst kaynağı olan hardal yağı iç kullanımı üzerinde çok tartışmalar yaşanmaktadır. Fox news, hardal yağı içerisinde bulunan bir bileşeni olan erusik asidin toksisitesinden ötürü ABD’de tüketim için satılan bir ürün olarak yasaklandığını bildirdi. Birçok mağazada masaj yağı olarak bulunabilir. Şefler hardal yağı düzenli olarak kullanıyor olsa da, hardal yağı veya diyetinizde yeni bir şey kullanmadan önce işlevsel tıp doktorunuza veya pratisyene danışın. Omega yağlarının dengelenmesi de çok önemlidir. Özellikle çok fazla omega-6s zararlı olabilir. Egzema, sedef hastalığı, artrit, şeker hastalığı veya meme hassasiyeti gibi spesifik koşulları olan insanlar herhangi bir omega-6 takviyesine başlamadan önce doktorlarına danışmalıdır. Hem hodan yağı hem de akşam çiçeği yağı nöbet eşiğini düşürdüğü bildirildi, bu nedenle, antikonvülzan ilaç tedavisi isteyen bireyler dikkatli davranmalı ve doktorlarıyla görüşmelidir. GLA gibi bazı omega-6 yağ asitleri bazı ilaçların etkilerini artırabilir ya da azaltabilir. Buna ek olarak, çok fazla omega-6 tüketimi ve yetersiz omega-3 tüketimi, yağ asidi dengesini bozabilir.
Facebook | Twitter | Instagram | Pinterest | Youtube
The post Omega-9 Yağ Asitlerinin Faydaları Ve Riskleri appeared first on DustyLips.com.
Kaynak: http://ift.tt/2AQWRtm
0 notes
blogcuturkcom-blog · 7 years
Text
Balık Yağının Faydaları Nelerdir ?
Balık Yağının Faydaları Nelerdir ?
Morina, pisi, ringa, somon, uskumru, kefal, ton balığı, lüfer, sardalya, alabalık ve balina şeklinde balık türlerini yoğun oranda omega-3, vitaminler, mineraller ve proteinler ihtiva eder. Bazı insanların vücudu balıktan yarar sağlayamaz. Kısaca vücut balıktan alması ihtiyaç duyulan vitamin, mineral ve proteini vücutta üretemez. Bu durumda insanoğlu birçok balıktan yarar sağlamak için balık yağı…
View On WordPress
0 notes
cevremalzemeleri · 5 years
Text
Maven Anı: Yedi Balıkların Ziyafeti
Tumblr media
Bana göre, 1960'larda bir İtalyan-Amerikan olarak büyüyen yılın en unutulmaz gecesi Noel Arifesi idi. Noel sabahından daha çok, önceki gece, “The Vigil” adlı hediyeler muhteşemdi. Özellikle büyükanne Jennie sorumluyken. The Vigil sırasında, bir İtalyan-Amerikan evinde, Yedi Balıkların Ziyafetini yedi balık yemeği ile kutlamak gelenekseldi. Ve büyükanne hayal kırıklığına uğratmadı! Genellikle patatesli kalamar, hamsi makarna, ringa balığı, bir veya iki karides yemeği (bir kızartılmış ve bir tabak scampi tarzı) ve baccalà (kullanmadan önce günlerce emmek zorunda kalan tuzlu morina) gibi yemekler servis etti. Noel arifesinde domuz yağı veya tereyağı gibi et veya hayvansal yağlar yemedik. Bu ve diğer deniz ürünleri yemeklerinin yanı sıra, Büyükanne dolma enginar ve ev yapımı tatlılar gibi birçok sebze tarafına servis yaptı. Yemek için Brooklyn evine gelen 15 artı aile üyeleri kraliyet ailesi gibi yemek yediler. Bugünlerde, büyükanne ve Mamma gittiğinde, ailem çok küçük ve genellikle Noel için büyük bir kalabalık yok. Peki Yedi Balıkların Ziyafet geleneğini yemek israf etmeden nasıl sürdüreceğim? Genellikle benim için, kendim için yaptığım bir imza yemeği: makarna alici (hamsi, sarımsak ve cevizli makarna). Bu yemeğin kokusu bana Noel Arifesini hiç olmadığı gibi hatırlatıyor. Ayrıca balık çorbası (yedi farklı balık türü veya yedi adet balık kullanarak), balık güveç ve bazı farklı balık türlerini kullanarak bazı şaşırtıcı makarna yemekleri için bazı mükemmel tarifler buldum (buna frutti di mare - meyveler denir deniz). Bu yemeklerin birçoğu kendi başlarına harika bir Balık Cuma yemeği yapacaktı. Çevresel etkinizi en aza indirmek için sürdürülebilir deniz ürünleri satın aldığınızdan emin olun. Yedi Balık Bayramı için aile Noel Arifesi toplantılarımızla ilgili anılarım için çok minnettarım. En güçlü ve en sevdiğim anılarım arasında yer alan bu lezzetli yemekler, eti azaltmamda da yardımcı oluyor, bu da çevre üzerindeki etkimi azaltmaya yardımcı oluyor. Dünya Günü Ağı, Yiyecek İzinizi Azaltmak İstiyor İnsanlar yardım etmek için neler yapabileceklerini düşündüklerinde ... 25 Haziran 2019 Karadaki Balık Çiftlikleri Gıda Güvenliğini Artırabilir mi? 7.6 milyar kişilik küresel nüfusu ile ... 28 Şubat 2018 Etsiz Pazartesi? Sadece Marinate Üzerine Diyetlerimizi değiştirmek sadece belimize değil, aynı zamanda ... 22 Ekim 2014
0 notes
dacederki-blog · 7 years
Text
D Vitamini Yönünden Zengin Besinler
Herkese merhaba 😊
Güneş'e çıkıldığında vücut kendiliğinden D vitamini üretebilir. Bu yüzden 'gün ışığı vitamini' de denir. Bunun dışında D vitamini alınabilecek en sağlıklı besinler; balık yağı, ciğer, peynir, yumurta sarısı ve bazı mantarlardır.
D vitamini; hücre büyümesinde, kemiklerin gelişiminde ve bağışıklık sisteminde oldukça etkilidir. Eksikliğinde savunmasız bir bağışıklık sistemi, yüksek kanser riski, sağlıksız saçlar, güçsüz kas ve kemikler gözlenir. Fazla alındığında ise kalp krizi riski artar ve böbrek taşına sebep olur.
🐟 Özellikle Morina balığı ciğerinin yağı çok faydalıdır. 100 gramı günlük D vitamini ihtiyacının yaklaşık 16 katı D vitamini içerir.
🐋 Ton, somon ve uskumru gibi balıklarda D vitamini yüksek oranda bulunur.
🐚 İstiridye de D vitamini kaynağıdır. B12, çinko, demir, manganez, bakır gibi mineraller açısından da zengindir.
🥛 100 gram soya sütü, günlük D vitamini ihtiyacının %20'sini karşılar.
🍳 Protein kaynağı yumurtanın bir tanesi günlük D vitamini ihtiyacının %4'ünü karşılar.
🥛 Bir bardak tam yağlı süt günlük D vitamini ihtiyacının %13'ünü karşılar. Kalsiyum açısından da zengindir. Süt ürünleri de tüketebilirsiniz.
🍄 100 gram az pişmiş düğme mantarı günlük D vitamini ihtiyacının %7'sini karşılar.
Yeni bir blog yazısında tekrar görüşmek üzere 🤗
0 notes
bezendra-blog1 · 7 years
Text
Kilo Vermenin En Pratik Yolu
Kilo vermek için aslında birden fazla yol bulunmaktadır. Bu yüzden insanlar neler yapacağını her defasında şaşırır. Sizler için bu konuyu araştırdım ve bakın ne buldum. En kolay ve partik şekilde kilo verme yöntemi. Hemde sağlıklı bir şekilde kilo vermenizi sağlayacak. Nasıl mı? Çok basit. Tek yapmanız gereken dikkatlice okumak.
Balık yemek kilo vermenizi basit hale getiriyor
Norveç'in Bergen Üniversitesi beslenme ve beslenme fizyolojisi uzmanlarından Lise von Krogh, yapılan araştırmalara göre balık içeren diyetler ile kilo vermeyi basitlaştığını belirterek, "Kilo vermek istediğinizde, tercihen haftada bir kaç kez balık yiyin. Birden çok araştırma, balık içeren diyetlerle daha basit kilo verildiğini göstermiştir. Bu durum, hem morina/kod balığı gibi yağsız balık hem de somon gibi yağlı balıklar için geçerlidir” şeklinde konuştu. Lise von Krogh, "İspanya, Portekiz, İzlanda ve Hollandalı bir grup araştırmacı tarafından yapılan araştırmalara göre, kalori miktarı aynı olduğu halde balığın dahil olduğu diyetlerde kilo vermenin daha basit olduğu görüldü. Daha sık balık yiyerek, daha basit kilo verebilirsiniz. Bunun nedeni, balık proteinlerinde bulunan bir aminoasit olabilir. Hem yağlı balığın, hem de yağsız balığın bulunduğu diyetler ile daha basit kilo verebilirsiniz” dedi.
Krogh, yapılan araştırmanın ayrıntılarını şu şekilde anlattı:
"Nutrition, Metabolism & Cardiovascular Diseases tarafından 2009 yılında yayınlanan 'Aşırı kilolu gençler ve obez erişkinler için 8 haftalık enerjisi azaltılmış diyette morina balığı tüketimi' araştırmasında, içinde deniz ürünü bulunmayan diyetlere kıykatiyen, balığın bulunduğu diyetlerde kilo vermenin daha basitlaştığı görüldü. Araştırmanın ilgi çekici yönü, az yağ ve Omega-3 bulunan balıkla, çok yağ ve/ya da Omega-3 yağ asiti bulunan balığın, diyet içinde aynı etkiyi vermiş olması.  Sekiz hafta süren araştırmada 20 ila 40 yaş arasında 324 aşırı kilolu erkek ve kadın dört gruba ayrılıyor. Gruplar, yalnızca ayçiçek yağı kapsülleri yiyen yalnız deniz ürünü yemeyen, haftada üç kez 150 gr. morina balığı yiyen, haftada üç kez 150 gr. somon balığı yiyen ve yalnızca balık yağı kapsülleri alan ama deniz ürünü tüketmemiş olanlar biçiminde ayrılıyor. Araştırmaya katılanlar arasında, balık veya balık yağı alan erkeklerin kadınlara nazaran daha iyi kilo verdikleri görülüyor.  Morina, somon veya balık yağı tüketen erkekler, sekiz hafta içinde 6,5-7 kilo verdi. Bu sonuç kadınlar ve erkekler arasında bulunan doğal ayrımlara yüklenebileceği gibi, genel kalori alımının kadınlar için daha az olmasına da yüklenebilir”
Daha çok balık yiyen daha çok kilo verdiYenilen balık miktarıyla verilen kilo arasındaki bağlantıya dikkat çeken Krogh, şu örneği paylaştı:"International Journal of Obesity'nin 2007 yılında yayınlamış olduğu 'Genç erişkinler için balık ve balık yağı içerikli kilo verme diyetleri' araştırmasında da, haftada 5 defa balık yiyenlerin, haftada yalnızca 3 defa balık yiyenlere nazaran daha iyi kilo verdikleri görülmüştür” dedi.Balıktaki amino asit kilo vermeye yardımcı olabilirDiyetin balık içermesi yardımıyla verilen kiloların, yalnızca Omega-3 yağ asitlerine veya genel olarak proteine bağlanamayacağını, yalnızca balık yağı kapsülleri alanların da daha iyi kilo verdiğini vurgulayan Krogh, şu şekilde devam etti:"Araştırmacılar, balık içeren diyetlerin başarılı olmasının, balık proteinin sağladığı tokluk hissi ile bağlantılı olabileceğine ve balığın, bilhassa morinanın "taurin” diye adlandırılan bir özel amino asitten çokca içermesinin önemine işaret ediyorlar.  İnsanlar ve hayvanlar üzerinde "taurin” ile yapılan deneylerin, henüz nedeni tam anlamıyla belirlenemeyen bir kilo kaybı sağladığını belirleme ediyorlar. Balık sağlıklıdır ve çoğu kez yağlı balığın daha çok Omega-3 içerdiği için daha sağlıklı olduğu söylenir. Bu doğrudur, ama yağsız balık ile kombinleyerek tüketmek, arada değiştirmek gerekir” dedi.
0 notes