Tumgik
#nasrettin hoca fıkrası
introduceofficial · 1 year
Text
En Sevilen Nasrettin Hoca Fıkrası
En Sevilen Nasrettin Hoca Fıkrası En Sevilen Nasrettin Hoca Fıkrası 1. Nasrettin Hoca ve Hayvanlar: Nasrettin Hoca, bir gün köy merkezinde dolaşırken, köyün girişindeki bir çiftliğe yaklaştı. Orada, köylülerin hayvanları vardı. Nasrettin Hoca, hayvanları gördü ve onlara yaklaştı. Birine sordu: “Ey hayvan, nereden geliyorsun ve nereye gidiyorsun?” Hayvan, “Buradan gidiyorum, oraya gidiyorum” diye…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
obilir · 1 year
Text
Ülkemin Asgari ücretlisine Allah güc kuvvet versin
Tumblr media
Bu hayat pahalılığında onları düşünmeyen hayatımızı sürdürebiliyor muyuz !
Nasrettin Hoca’nın bir fıkrası :  Hayat pahalılığından ne yapacağını şaşıran hoca, biraz tasarruf yapabilmek için eşegine verdigi yemi kısar. Önce bir avuç eksik yem verir bakar ki eşek herzamanki gibi yük taşıyor. Sonraki gün biraz daha kısar yemi daha az verir, eşek biraz halsiz ama yinede işini görüyor. Ertesi gün biraz daha az yem verir. Sabah ahıra bir bakarki eşek nalları havaya dikmiş ölmüş. Hoca çok üzgün bir şekilde Tühh Tamda hiç yem yemeden çalışmaya alışacaktı demiş. 
Halka yapılanlarda sanırım bu olayla aynı bir hesaplarsak, Allah yardımcıları olsun....
8 notes · View notes
aysinbujur · 1 year
Photo
Tumblr media
Sana ne, bana ne Benim hep oynadığım ve öğrettiğim güzel bir oyundur. Nasıl mı? Kendi sınırlarını aşmamak için "BANA NE" Başkasının sınırlarını aşmamak için "SANA NE" demeyi öğrenerek Bu konuya minik bir örnekle açıklamak isterim. Sorumluluğu bir tek bize ait olmayan bir cok görevler vardır, bazen de yardım etmek için üstlendiğimiz görevler, sonrasında tüm bu görevler bizim sorumluluğumuz haline geliyor ve istesek de artık bırakamıyoruz. Sanırım bu konuda hepimiz hem fikiriz hatta içinizde bir çok kişinin bu durumda olduğunu biliyorum ve evet dediğini duyuyorum. Hatta bir tık ileri gidip, zamanında yerine getiremedigimiz veya yapmak istemediğimiz de de eleştirilere maruz kalırız. Çünkü o bizim görevimiz olmuştur artık. Bazen bununla da yetinilmez, özel hayatımıza da mudehalenin doğal olduğu düşünülür. Altında da hep iyi niyet yatar. "Sakın yanlış anlama seni sevdiğim için söylüyorum" diyerek konuya başlanır. İSTE OYUN DA TAM BURADA BAŞLAR. Sorumluluğun her zaman sana ait olmadığı durumlarda BANA NE demeyi öğrenirsen, zorla yaptırım uygulandığında da yapmadığın için sorgulandığında da SANA NE demeyi öğrenirsen oyunu başlatmış olursun... Ve bu örnekleri çoğaltarak sınırlarını savunuyorsun sana ne ve bana ne diyerek kendi varlığını koruyorsun. Konuya bir Nasrettin hoca fıkrası ile noktalayalim. Bir gün Nasreddin Hoca eve doğru yürüyormuş, bir arkadaşı arkadan seslenmiş "aman hoca gördün mü biraz önce geçen helva kazanı ağzına kadar doluydu". Hoca istifini bozmadan "bana ne" demiş. Arkadaşı, "ama hoca helva kazanı sizin eve gidiyordu, buna ne dersin?" demiş; hoca yine istifini bozmadan "o zaman sana ne?" demiş. Kıssadan hisse... sağlıcakla kalın... . . . #psikolojikdanışmanlık #psikolojikdestek #terapist #çiftterapisi #ilişkiler #iliskiler #ilişkilerkoçu #romantikilişkiler #hayatınafarkkat #ilişkikoçluğu #iliskikoclugu #ilişkiterapisi #kisiselgelisim #kişiselgelişimfarkındalık #farkindalik #bilinçlifarkındalık #insanpsikolojisi #seans #onlineseans #bireyselseans #mutlulukzamanı #mutluluklar #hipnoterapi #yasamkocu #bilinçaltı #bilinçaltınıngücü #bilinçaltıtemizliği #ailedanışmanı #aysinbujur #psikonero (Fıstıkağacı, Üsküdar) https://www.instagram.com/p/Cnq_Qe0Kwzh/?igshid=NGJjMDIxMWI=
2 notes · View notes
yenikibris · 1 year
Text
Birinci derece suçlu müteahhitler değil devlettir – Nidai Mesutoğlu
Nasrettin Hoca dünyaca ünlü bir mizah ustası. Hazırcevap bir kişi. Fıkraları birçok dile çevrilmiştir. Fıkraları bazen gülümsetir bazen düşündürür. Genellikle yaşamdan örneklerle ders vermeye çalışır. Fıkralar içerisinde günümüze uygun olan bir tanesi şöyledir: Testi Kırıldıktan Sonra Fıkrası Nasreddin Hoca oğlunu çeşmeye gönderiyormuş. Testiyi eline verdikten sonra yüzüne okkalı bir tokat aşk…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
netbilge · 2 years
Text
Nasrettin Hoca Fıkraları - Hem Komik, Hem Düşündürücü Birbirinden Güzel Kısa Nasrettin Hoca Sözleri
Nasrettin Hoca Fıkraları – Hem Komik, Hem Düşündürücü Birbirinden Güzel Kısa Nasrettin Hoca Sözleri
Nasreddin Hoca Fıkrası 1: Parayı Veren Düdüğü Çalar Çocuklar, pazara gelen Nasreddin Hoca’nın etrafını sarmış. “Hoca, bana düdük al!” demiş biri. “Bana da, bana da!” demiş bir diğeri. Diğerleri de sırayla: – Ben de düdük isterim! – Bir tane de bana!, demişler. İçlerinden sadece biri Nasreddin Hoca’ya düdük parası vermiş. Hoca, parayı alıp pazara gitmiş. Hoca, akşam pazardan dönünce çocuklar…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
merve-seker20-blog · 3 years
Text
Nasrettin Hoca: Yemeğin Buğusu, Paranın Sesi
#masal #hikaye #roman #love #siir #sözler #istanbul #instalike #şiirce #aşk #cemalsüraya #yahyakemal #kadin #elifşafak #duygum #instacool #elifsafak #canyücel #sözlerköşkü #pirsultanabdal #iskenderpala #şemstebrizi #siirsokak #mevlana #yunusemre #moda
Nasrettin Hoca Yemeğin Buğusu, Paranın Sesi Fıkrası Nasrettin Hoca Akşehir’de kadılık vazifesini yürütürken karşısına iki adam çıkmış. Birisi öteden beri cimriliği ile tanınmış bir aşçı, diğeri de boynu bükük bir fakir. Aşçı sözü almış : – Hocam demiş, ben bu adamdan davacıyım. Dükkanın önünde fasulye pişiriyordum. Tencerenin kenarından buğusu çıkıyordu yemeğin. Bu adam elinde somun ekmekle…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
se-a-ser · 2 years
Text
Kadınlar Günleri
kadınlar günü güzellemeleri 1 ay öncesinden başlayıp 1 ay sonrasında da devam ediyor. Nasrettin Hocamızın bununla ilgili güzel bir fıkrası var. "Hocanın zamanında kadınlar günü mü vardı" demeyin O'nun farkı bu zaten
* ** *** **** ***** **** *** ** *
Nasreddin Hoca, bir sabah evden çıkarken ‘‘Hanım canım çekti, bu akşam güzel bir ciğer yahnisi yiyelim, ben ciğeri alır sana yollatırım'' demiş.
Kasaptan iki okka ciğer alıp eve göndertmiş. Hocanın hanımı, yahniyi hazırlayıp pişsin diye ocağın üstüne koymuş. O arada iki çift laf etmek için komşuya geçmiş. Ama çeneye dalmış. Ateşte yemek olduğunu unutmuş. Birden hatırlayıp telaşla eve dönmüş; bir de ne görsün, ciğer yahnisi kömür olmuş. Tabii çok üzülmüş. Üstelik kocasından laf işiteceğinden, içini bir korku almış.
Akşam hoca, daha kapıdan girer girmez ‘‘Hanım hazır mı ciğer yahnisi? Karnım da çok aç, getir de yiyelim'' diye gürleyince eli ayağına karışmış. ‘‘Hoca efendi, yolladığın ciğerleri nankör kedi yedi'' diye yalanı kıvırtıvermiş.
Hoca, durumda bir anormallik olduğunu sezinlemiş "gel pisi pisi" deyip kediyi yanına çağırmış. Sonra hayvanı ense derisinden tutup havaya kaldırmış
‘‘Hanım söyle bakalım'' demiş, ‘‘Şu havaya kaldırdığım kedi, gelse gelse iki okka gelir. Eğer elimdeki şey kediyse, ciğer nerede? Yok bu şey ciğerse, kedi nerede?''
* ** *** **** ***** **** *** ** *
çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, ütü, doğalgaz vs. olmadığı dönemde bu işleri kadınlar kendi emeğiyle yapıyordu. e şimdi eskiden analarımızın/nenelerimizin yaptığı bu işleri makineler yapıyorsa kadınların derdi ne? kadınlar yapıyorsa bu makineler ne?
oysa kadınlar boş kaldıkça daha çok dert sahibi oluyorlar. komşularla toplanıp psikoloğa gidiyorlar, diş doktoruna bile kocalarını şikayet ediyorlar
mesela reklamlarda en çok öne çıkan BEKO'nun sahibi KOÇ grubu çok düşündüğü kadınların başörtüsüyle okula gitmesinin karşısında oldu. halen daha bu insanları istihdam etmiyor bildiğim kadarıyla
9 notes · View notes
itsokayimfine · 5 years
Text
Hayat şu Nasrettin Hoca fıkrası gibi kimsenin dediğine güvenilmiyor
2 notes · View notes
haber2s · 3 years
Text
Kırklareli'de Nasrettin Hoca fıkrası gerçek oldu: Bir umut besliyoruz
Kırklareli’de Nasrettin Hoca fıkrası gerçek oldu: Bir umut besliyoruz
Kırklareli’de Nasrettin Hoca fıkrası gerçek oldu: Bir umut besliyoruz Lüleburgaz deresinin kirliliği ve kokusuna reaksiyon göstermek hedefiyle Kent Kurulu Kongre Meydanı’nda toplandı. Erdoğan Anıl Tekin Nasrettin Hoca kılığına girerek eşeğe karşıt bindi. Lüleburgaz sokaklarında “dereye maya çalmaya gidiyorum. Ya tutarsa” üzere cümlelerle topluluk eşliğinde dereye yürüdü. Lüleburgaz Kent Kurulu…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
nadirakkus · 3 years
Photo
Tumblr media
Türk mizah kahramanı Nasreddin Hoca, herkesin çocukluğunda bir yer edinmeyi başarmıştır. Birbirinden komik fıkraları ile geçmişten günümüze kadar ulaşan ve hala dillerden düşmeyen Nasreddin Hoca'nın Parayı Veren Düdüğü Çalar Fıkrası en beğenilenler arasındadır. Nasrettin Hoca fıkraları denilince belki de ilk akla gelen Parayı Veren Düdüğü Çalar fıkrası okumak ya da paylaşmak için doğru yerdesiniz. NASRETTİN HOCA PARAYI VEREN DÜDÜĞÜ ÇALAR FIKRASI Çocuklar, pazara gelen Nasreddin Hoca'nın etrafını sarmış. "Hoca, bana düdük al!" demiş biri. "Bana da, bana da!" demiş bir diğeri. Diğerleri de sırayla: – Ben de düdük isterim! – Bir tane de bana!, demişler. İçlerinden sadece biri Nasreddin Hoca'ya düdük parası vermiş. Hoca, parayı alıp pazara gitmiş. Hoca, akşam pazardan dönünce çocuklar etrafını sarmış. Her biri düdüğünü istemiş. Cebinden bir düdük çıkaran hoca, parayı veren çocuğa vermiş. Diğer çocuklar hep bir ağızdan bağırmış: – Hani bizim düdüğümüz? Nasrettin Hoca gülerek, – Parayı veren düdüğü çalar, demiş NASREDDİN HOCA KİMDİR? Nasreddin Hoca, çoğu kişinin çocukluğunda büyük etkisi olan, Türk kültüründeki mizahı farklı bir boyutta ele alan Anadolu Selçuklu dönemlerindeyken Akşehir ve Hortu çevresinde yaşamış efsanevi kişilik ve karakter olarak bilinir. Gerçekten de yaşayıp yaşamadığı hakkında farklı görüşler bulunurken, gerçekte yaşamış olduğuna dair çeşitli belgeler de bulunmaktadır. Türk mizahı ve kültüründe oldukça büyük öneme sahip Nasreddin Hoca hazır cevap kişiliği ile de bilinmektedir. Bilge olarak aksettirilen, tarihi kişilik olan Nasreddin Hoca'nın gerçekten yaşadığına dair belgeler ve bilgiler kaynaklarda yer almaktadır. Edinilen bilgilere göre; 1208 yılında Hortu köyünde doğmuş ve temel eğitimini de burada aldıktan sonra Sivrihisar'da medrese eğitimi görmüştür. Babasının ölümü üzerine memleketine dönüp köy imamlığı görevini üstlenmiş ve bir süre dönemin tasavvufi düşünce merkezîlerinden Akşehir'e göç etmiştir. Nasreddin Hoca'nın pek çok eseri bulunmakla birlikte 1996 yılı UNESCO tarafından tüm dünyada Nasreddin Hoca Yılı olarak kutlanmış olup günümüzde de yarışmalar ve bilimsel toplantılar düzenlenmektedir. KAYNAK: SABAH GAZETESİ (Nadir Akkuş Design / Leiurus Wooden Art) https://www.instagram.com/p/CJ_-PeBAL8_/?igshid=1ablxlnvk8abp
0 notes
2019bestdiyideas · 4 years
Text
Nasrettin Hoca ve Çocukları Fıkrası
Tumblr media
Nasrettin Hoca ve Çocukları Fıkrası
Bir zamanlar Nasrettin Hoca’nın iki oğlu varmış. Büyük oğlu, civar köylerin birinde çömlekçilik yapıyormuş. Bir gün Nasrettin Hoca büyük oğlunun yanına gidince:
– “ Baba, bütün sermayemi şu çömleklere yatırdım” demiş. “ Hava güneşli olur da, tez zamanda hepsi kurursa zengin olacağım. Ama olur da yağmur yağarsa anam ağlayacak!”
Nasrettin Hoca onun yanından ayrılıp, diğer köydeki küçük çocuğun yanına gitmiş.
Küçük oğlu : – “ Baba, varım yoğum şu tarlada, vaktinde yağmur yağarsa, ekinlerim bol gelecek, zengin olacağım. Olur da kuraklık gelirse anam ağlayacak” demiş.
Hoca Nasrettin eve dönmüş, canı çok sıkkınmış.
Hanımı : – “Hayrola hoca, canın bir şeye mi sıkkın? Neden yüzün asık” demiş.
– “Benimki bir şey değil hanım” demiş Hoca,
“asıl en kendi halini düşün. Yağmur yağsa da, yağmasa da bizim oğlanlardan birinin anası ağlayacak”.
Fıkradan çıkarılan ders: Tedbirin önemi anlatılmak istenmiştir. Tedbir olmadan işlerimizi tesadüflere bırakmamalıyız. Başarının sırrı her ne kadar çalışmakta da olsa, bir diğer sırrı ise işimizi yaparken tedbirli olmalıyız.
Nasrettin Hoca ve Çocukları Fıkrası
0 notes
dersim-dgnysk · 5 years
Text
Tumblr media
USB mizi kaybettik
kafam allak bullak,
hava desen çok sıcak
birde yetmezmiş gibi eski müşterim geldi dukkana.
kocası sandığım adam meğer kocası değilmiş, nasıl iş lan bu?.. Evine arızaya gittiğim bayan, zili calmama rağmen kapıyı açmamıştı,
TLF da görüştüğümde evdeyim demiş ti oysa;
neyse huyum değil kapıda beklemek.
ama o gün bekledim yaklaşık 20 dk..
evde biliyorum ama... !? Dustadir, felan gibi masumane mantiklar yürütüyorum.
Camdan çıktı saç baş dağınık
belli ,
neyse kapıyı açtı bi koşu çıktık yukarı,
soluk soluğa , içerden çıkan bay da soluk soluğa, işe geç kalan emekçi arkadaş misali...😁
Biz arızayı hallettik işimize batık ve aradan zaman geçti
Konu unutuldu tabii... (2 yıl felan önce)
Derken az evvel "Askim cicim" gibi edayla dükkana gelen kadın o gün olayın konusu olan kişi....
Eğer kocası buysa;
O gün içerden çıkan kim, yada;
Kocası o gün içerden çıkan adamsa, dükkandaki "canım aşkım" nedir.
Kim bu adamlar... Evlendi boşandı belki diyelim
ve orispu polyanacilik oynayalım... Oynayalım da ; kadın 2 sefer gözlerini dikip bana bakınca , ahanda tanıdı galiba dedim,
uzemrindeki Şortla turist taklidi yaptım..
Kadının yasak aşkı yine gizli kaldı , konunun benle alakası yok.... kadın kiminleyse banane.
Demem o ki; ne oldu öteki adama yahu.!!! Doğan yüksek;
Nasrettin hoca nin kedi ciğer fıkrası gibi...
0 notes
byerr0r · 7 years
Text
Kavgayı pizzayla ayırdı! Nasrettin Hoca fıkrası gibi
Kavgayı pizzayla ayırdı! Nasrettin Hoca fıkrası gibi
Kaynak adres : http://www.internethaber.com/kavgayi-pizzayla-ayirdi-nasrettin-hoca-fikrasi-gibi-video-galerisi-1772696.htm
View On WordPress
0 notes
gazeteege · 4 years
Text
Çeşme Plastik Atıksız Şehirler Ağı’na katıldı!
Çeşme, WWF- Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) ve İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında imzalanan Plastik Atıksız Şehirler Ağı (Plastik Smart Cities) protokolü kapsamında pilot ilçe oldu. Çeşme Belediyesi bu adım ile 2 yıl içinde plastik kirliliğini yüzde 30 azaltmayı taahhüt etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi, plastik kirliliğini önleme konusunda önemli bir adım atarak WWF’in (Dünya Doğayı Koruma Vakfı), “Doğada Plastiğe İzin Yok” kampanyasına tam uyma vaadinde bulundu. WWF’in “Plastik Atıksız Şehirler Ağı”na katılma kararı alan İzmir Büyükşehir Belediyesi, böylelikle İzmir’in 2025 ile 2030 yılları arasında bir tarihe dek plastik atıkların doğaya karışmadığı bir şehir olacağını duyurdu. Türkiye, WWF raporlarına göre Akdeniz’i plastik atıklarıyla kirleten ülkeler arasında ön sıralarda yer alıyor. Her geçen gün artan atık miktarları sonucunda da az atık oluşturan üretim çeşitlerinin araştırılması, geri dönüşüm ve geri kazanım süreçlerinin daha fazla kullanılması gerekiyor. Mavi bayraklı plajları ile Çeşme, sahillerinin doğal güzelliğini korumak için bu adımı atmaya ve pilot ilçe olmaya hazır. Çeşme bu adımı atarak 2 yıl içinde plastik kirliliğini yüzde 30 azaltmayı taahhüt etti.   Alavya Otel örnek davranışıyla fark yarattı Öte yandan Alavya Hotel, Alaçatı’da 2018 Haziran’ından bugüne kadar her Pazartesi devam ettirdiği ve şimdiye kadar 950 gönüllü ile 9 ton çöp toplanan etkinliğini 100. kez geniş bir katılımla gerçekleştirdi. Sürdürülebilirlik projesini 100 haftadır sürdüren, Plastik Atıksız Şehirler Ağı’nda Çeşme’nin pilot bölge seçilmesinin duyurulmasına ev sahipliği yapan Alavya Otel örnek davranışıyla fark yarattı. “Pilot ilçe olmanın gururunu yaşıyoruz”
Çeşme’nin Plastik Atıksız Şehirler Ağı’nda pilot ilçe seçilmesinden mutluluk duyduğunu belirten Çeşme Belediye Başkanı M. Ekrem Oran, “Çeşme, denizi, kumu, güneşi, rüzgarının yanı sıra, doğal ve tarihi güzellikleriyle de Türkiye’nin incisi, Ege’nin gözbebeği bir kentimiz. Mavi bayraklı plajlarımızla, sahillerimizin doğal güzelliklerini korumak için özveri ile çalışmaya devam ediyoruz” dedi.
“Eğer bu savaşı kazanırsak kaybedeceğiz” Doğanın büyüleyici bir bütünlük içinde olduğunu ifade eden Başkan Oran, “Barınma, gıda, enerji gibi vazgeçilmez ihtiyaçlarımızın karşılanması için ormanlarımızı, nehirlerimizi, tarım alanlarımızı heba ediyoruz. Nasrettin hoca fıkrası gibi bu tutumumuzla adeta bindiğimiz dalı kesiyoruz. Sosyal medyada sıkça rastladığım ve çok sevdiğim bir sözdeki gibi; ‘Doğaya karşı bir savaş halindeyiz. Eğer bu savaşı kazanırsak, kaybedeceğiz.” diye konuştu. “Binlerce yıllık bir birikimin üzerinde yaşıyoruz” Bu bilince katkı koymak için Alavya otel öncülüğünde 100. kez çöp toplama etkinliği düzenlediklerini belirten Başkan Oran, sözlerine şu şekilde devam etti: “Başka sivil toplum kuruluşları ile kirliliğe dikkat çekmek için kıyı ve deniz temizliği etkinlikleri düzenliyoruz. Biz burada, binlerce yıllık tarihi bir birikimin üzerinde yaşıyoruz. Ildırı’da sürdürülen kazılarda tiyatro, tapınak, liman kalıntıları gibi zengin bir kültüre ev sahipliği yaparken bizlerden 500 yıl sonra yapılacak arkeolojik çalışmalara bebek bezi, pet şişe, plastik poşet miras bırakamayız. Denizlerimizin, ormanlarımızın, kuşlarımızın, balıklarımızın, sofralarımızın, tarlalarımızın, bahçelerimizi zenginleştiren Çeşme yarımadasına özgü yüzlerce endemik bitkilerimizin, çocuklarımızın temiz, sağlıklı yarınları için atacağımız bu imza başta Çeşme ve Çeşmeliler olmak üzere tüm insanlığa hayırlı olsun. “Çeşme’nin başarı öyküsünü tüm dünyaya anlatacağız!” WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Bayar ise İzmir’in WWF’in Plastik AtıksızŞehirler Ağı’na Amsterdam ve Nice’in ardından katılan üçüncü şehir olduğuna dikkat çekti. Bayar konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Şimdi de Çeşme’nin bu çalışmanın pilot ilçesi olmak için önemli bir adım atıyor. Sahillerinin doğal güzelliğini korumak için Çeşme’nin bu adımı atarak pilot ilçe rolünü üstlenmesinin, doğa koruma açısından da çok isabetli olduğunu düşünüyoruz. Kendilerine bu adımı attıkları için huzurlarınızda bir kez daha teşekkür etmek isterim. Böylesine bir yeryüzü cennetinin bu programa, Plastik Atıksız Şehirler Ağı’na katılması bizim motivasyonumuzu daha da artıran bir gelişmedir. Temennim 27 Temmuz 2022’de yine burada bir araya gelip, plastik kirliliğini %30 azaltma hedefini fersah fersah aşan Çeşme’nin başarı öyküsünü dinlemek, sonrasında da bu öyküyü hep birlikte Türkiye ve dünyaya anlatmak.”    Read the full article
0 notes
radyobalfm · 4 years
Text
İkinci el otomobil fiyatları neden uçtu! Sebebine bakın Nasrettin Hoca fıkrası gibi
İkinci el otomobil fiyatları neden uçtu! Sebebine bakın Nasrettin Hoca fıkrası gibi
Sıfır otomobile gücü yetmeyen vatandaşın yöneldiği ikinci el otomobilde fiyatlar el yakmaya başladı. Bu duruma neyin sebep olduğunu piyasanın nabzını tutan uzmanlar açıklayınca ilginç gerçek ortaya çıktı.
Son birkaç aydır ikinci el otomobil fiyatlarındaki fahiş artış sıfır araç alamayıp ikinci el otomobil alma düşüncesinde olan vatandaşların canını sıkıyor. Aniden olan bu fiyat yükselişin sebebi…
View On WordPress
0 notes
vatankocaeli-blog · 5 years
Text
Nasrettin Hoca Kimdir?
Son Dakika https://is.gd/jeAAxt
Nasrettin Hoca Kimdir?
Nasrettin Hoca, 1200’lü yılların başında, Eskişehir’in Sivrihisar yöresinde doğmuştur. Türk yazın ve mizah tarihinin en önemli karakterlerinden biri olan Nasrettin hoca; komik hikayeleri, hazır cevaplığı, özlü sözleri ve tabi ki fıkralarıyla biliniyor olsa da, aynı zamanda felsefi ve ruhani yönü de olan bir kişiliktir.
Sadece Türkiye’de değil, Osmanlı İmparatorluğu’nun hakim olduğu tüm coğrafyalarda tanınan ve sahiplenilen Nasrettin hoca; Afgan’lardan İranlılar’a, Özbek’lerden Araplar’a kadar pek çok halk tarafından sahiplenilir ve Nasrettin Hoca, Nasreddin Hoca, Hoca, Molla, Hacı, Efendi gibi lakaplarla anılır.
Nasrettin Hoca’nın ismi, alfabenin arap harfleriyle yazıldığı dönemde Nasreddin olarak yazılmış, fakat çağdaş Türkçe’ye daha uygun olması ve telaffuz kolaylığı nedeniyle harf inkılabından itibaren kaynaklarda Nasrettin Hoca olarak, t harfi ile yazılmıştır. Hoca, en meşhur fıkralarından birinde bahsedildiği gibi; eşeğe ters binmiş şekilde betimlenen görsel ve heykellerle yaşatılmaya devam etmektedir.
Nasrettin Hoca fıkralarının en önemli özelliği, eğlendirici olduğu kadar öğretici de olmalarıdır. Toplumda gelenek olduğu için kabul görmüş olan ama aslında faydasız olan tabuları yıkmaya yönelik eylemleri, Nasrettin Hoca’nın ideolojik olarak da ele alınmasına sebep olmuş, üniversitelerde bir çok araştırma ve teze de konu olmuştur.
Nasrettin Hoca’nın en ünlü fıkraları, göle yoğurt çaldığı “Ya Tutarsa!”, insanların maddiyat hırsı nedeniyle bozulduğunu anlatan “Kazan Doğurdu” fıkrası ve insanların kişiliğinden çok giyim kuşamına itibar edilmesini hicvettiği “Ye Kürküm Ye” fıkralarıdır.
Her sene Temmuz ayının ilk yarısında, hayatının büyük bir bölümünü geçirdiği Akşehir’de Nasrettin Hoca adına bir festival düzenlenir.
Nasrettin Hoca’nın 1275-76 veya 1285-86 yılları civarında Akşehir’de vefat ettiği, kabri olduğu tahmin edilen ve daha sonra da kabir olarak düzenlenmiş mezarı da burada bulunmaktadır.
Orta Asya’da Efendi lakabıyla bilinen Nasrettin Hoca’nın Özbek, Azeri veya Uygur kökenli olduğu düşünülmektedir.
Evrensel ve zaman tanımaz fıkra ve hikayeleriyle Nasrettin hoca insan ilişkilerine yaptığı mizahi vurgularla yalnızca Türk değil dünya edebiyat tarihinin önemli bir figürü olup 1996-1997 yılları UNESCO tarafından Uluslararası Nasrettin Hoca yılı ilan edilmiştir.
0 notes