Karanlık dünyam'ın ışığı oldun. ───────────────── ──────────
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
Sevmek, aşık olmak, nefret etmek ne garip duygular ne garip hissler birini sevmek aşık olmak ve ya nefret etmek hepsi ne kdr değişik şeyler bir insani çok sevmek farkli bir insana ömrünü adamak farklı BEN ona ömrümü adadım 💘😽
2 notes
·
View notes
Text
Gönderilerim bir gün keşfedilcek
0 notes
Text
Unutulmuş sokaklar unutulmuş evler koskaca kalabaliktaki yalnızlık canının yandını bile bile yalnızsın ama bence yalnız iyi yalnızlık bize kendimizi öğretir bizim kim oldumuzu kendimizi öğreniriz bazen de yalnız kaldımızda kafayı yeriz sanki yüksek bir binanın camından zorla atliomuşsun gibi hissedersin .
0 notes
Text
Her şey üstüme üstüme geliyor. Bir ağırlık ayaklarımın ucunda, ağırlaştıkça ağırlaşıyor sanki pranga.
507 notes
·
View notes
Text
Nefret sevgiye dönüşür mü ve ya Sevgi nefrete dönüşür mü ? Bir cümle insanin boğazına düğümlenir mi ? Canını acıtır mı?
Kendine niye bir insan zarar verir ki Sevdinin kalbini niye acitasin ki Aile gibi gördünüz biri bir anda düşmana dönüşebilir. Yoruldum birileri icin cabalamaktan çok yoruldum biliyorum oralarda biryerlerde başkası için çabalayan biri var nolur bunu kendine yapma kendin için çabala ;)
0 notes
Text
Şöyle hayatima aniden gircek ve
HERŞEYIM OLCAK 🦋
2 notes
·
View notes
Text
Unultulduk. Unutuldum. Unutuldunuz. Sevilmediniz. Sevilmedik. Sevmedik. Sevemedik hiç düşündük mü neden sevilmedik neden sevemedik neden sevemiyorum bilmiyoruz çünkü çünkü öğretmemişler bize sevgiyi biz sevgi nedir bilmeyiz ki sevginin aşk oldunu sanarız oysaki sevgi bu değil sevgi bi çocu��a yardım etmek sevgi küçücük kediyi kurtarmak sevgi küçüken annemizin yanandan öpmek ama şimdi herkes tutmuş sevgi aşk sevgi sevgili öpmek sarılmak siz hiç dokunmadan sevdiniz mi ? Mesafelere rağmen ben burdayım dediniz mi ? Hiç fotoğraftan sevdiniz mi ? Acı çekerek sevdiniz mi ? Aşk iki kişinin bir birini sevmesi değil Aşk bir kişi sever okdr diğerinin sevmesi umrunuzda olmz ztn biz hep kavuşamadıklarımızı sevdik içimizdeki acı okdr büyümüş ki komik olan bişeye bile gülemiyorum gülemiyoruz kimse bilmezki bir başkasının içini kimse bilmezki bir başkası neler çekmiş kim bilir ki ?
4 notes
·
View notes
Text
Gidenlerde bir gün gelir mi ? karşılıksız sevgi bu kadar acıtır mı insanı ? Ve ya bir insana yük olduğun için ondan gittin mi ben gittim. Benim yüküm kendime yeterken onu da içine sürüklüyordum onu kurtardım ama ben hala sürükleniyorum. Hakketmediniz sevgiyi başkasında aramayın. Tüm sevenlere.
3 notes
·
View notes
Text
Yalnız insanlar yalnız değil milyonlarca yalnız var biz hepimiz biriz hepimiz birbirimizin yanındayız biz hiç yalnız olmadık ki sadece öyle hissetik bizi hissizleştiren kişiler yüzünden yalnız hissedioz oysa ki değiliz tüm yalnızların yanında ben varım.
10 notes
·
View notes
Text
X♡x
Meğer onca zaman kalbi olmayan birini sevmeye çalışmışım.
2K notes
·
View notes
Text
Kestirir saçımı kendimi avuturum
EN sevdiğim şarkı 🦋
2 notes
·
View notes
Text
🦋
insanın hayatını değiştiren anların önceden tahmin edilemediğini düşünürüm hep. demek istediğim hayatı iyi ya da kötü anlamda değiştiren anlar aslında ansızın gelir. o günlerde ne içinde bir sıkıntı olur insanın ne de sevinç. sessizlik de, fırtınanın öncesindeki sessizlik değildir. hani çizgi filmlerde olur ya kahramanımız karşıdan karşıya geçmek için yolun iki tarafına bakar ve kimsenin gelmediğine emin olup adımı atar; adımını attığı anda da nereden çıktığı belli olmayan bir aracın altında kalır. işte hayatı alt üst anlar da öyle geliverir bence. ertesi gün telefonuma bakmadın. mesajlarıma cevap vermedin ve bir süre sonra ben hala sana ulaşmaya çalışırken telefonunu hayatımda sesini hiç duymadığım, yüzünü görmediğim bir adam açtı ve seni kaybettiğimizi söyledi. ölüm garip bir şey… o an o şokla algılayamadığım şeyi aradan bir yıl geçmesine rağmen hala algılayamıyorum. sanırım beyin kabul etmedikçe ölüm, ölüm olmuyor. bir de asla tek kişilik bir şey değil. giden mutlaka beraberinde sevdiklerinden de parçalar götürüyor yoksa geride kalanlar bu kadar eksik olmazlardı. ama sana bir şey söyleyeyim mi sevgilim? mutluluk, ölümden daha garip bir şey; çünkü saatler sonra, kilometrelerce yol tepip seni o masada yatarken gördüğümde hissettiğim tek duygu buydu. her gün görüşmeye ya da saatlerce konuşmaya alışmış, uyurken bile hiç ayrılmadığım adamın üç aydır sadece sesini duyabilmiştim ve cehennem azabı gibiydi. ama şimdi sana dokunabiliyordum! oysa belki de en az bir senemiz vardı görüşmemize. o güzel yüzün ellerimin arasındaydı gene ve sanki kulağına eğilip “kalk hadi” desem benimle gelecek gibiydin. o ana kadar ağlarken o anda sustum ve yüzümde gülücükler açtı. sonrası? açıkçası pek hatırlamıyorum. içim hala ilk anlardaki gibi çok yansa da şimdilerde sahip olduğum acı giderek bir boşluğa dönüşüyor. ve hiçbir şey doldurmuyor o boşluğu. anlamsız gözlerle izliyorum hayatı. oysa ne çok anlamı olduğunu düşünürdüm hayatımın. hatta dünyanın en şanslı insanlarından olduğumu da düşündüğüm olmuştu zamanında, biliyorsun.. ilk başlarda uzunca bir zaman yataktan hiç çıkmadım ve hep uyudum; çünkü rüyamda sürekli sen vardın. kimilerinde gene ulaşamıyordum sana ve yeniden yaşıyordum kaybını ama genelinde mutluyduk. biliyor musun şimdi aklıma geldi, beraberken de bazen bu tür rüyalar görürdüm. rüyamda yanımda olmazdın ve ben deli gibi seni arardım etrafta. ağlardım. bağırırdım. sonra uyandığımda yanımda olduğunu gördüğüm her seferinde derin bir nefes alır, kendime gelir ve gene sana sarılarak uyumaya çalışırdım. sence o rüyaları o zamandan dikkate almalı mıydım? bir yıl sonra aynada kendime baktığımda gördüğüm kadını sevemiyorum. senin tanıdığın o güler yüzlü, neşeli, zarif kadın yok artık. asabi, kaba, tahammülsüz, önyargılı bir insan var onun yerinde. biliyorum böyle olmamı istemezdin ama elimden bir şey gelmiyor ki! sevdiğin kadın da gitmene dayanamayıp peşinden gitmiş. nasıl gitmesin ki? en sevdiği arkadaşını, dostunu, sevgilisi, eşini, ailesini en önemlisi yol arkadaşını kaybetti o kadın. adamının peşinden gitmeyip de ne yapacak? hem sırf o mu? çocuklarım da yok ve hiçbir zaman da olmayacaklar… insanlarla ilişkilerimi de kestim. kimseyle uğraşacak gücüm yok. aptalca şeylere kafa yoran insanlarla uğraşmak istemiyorum işten, paradan, taksitten, hayattan, aşktan hiç mutlu olamadıklarını anlatanlardan, pireyi deve yapanlardan bıktım! tamam herkesin sorunu kendine büyük ama kimi şeyler bu kadar da büyütülemez ki! inan bana imkansız bir şeyi başarıyorlar insanlar. bir tek senin sevdiğin, sevmediğin ve bana seni hatırlatan insanlara ilgi duyuyorum hala. insan sevgilisinin eski sevgilisini sever mi? ben seviyorum işte hem de çok! çünkü o kadına bakınca sana bakıyorum ben. onun gözlerinde seni görüyorum. senden bana kalan bir parça o. nefret ettiğin o teneke sesli şarkıcıya bayılıyorum! her dinleyişimde sen geliyorsun aklıma; sana o kişinin sözleriyle sesleniyorum. kimseye ağlamıyorum artık. sonu yok ağlamanın ve insanların kafasını şişirmek istemiyorum. basit bir şey değil ki bu! ne diyecek beni teselli etmek için karşımdaki? bir de ne zaman ağlasam karşımdaki de ağlıyor. bu sefer de ben onu teselli etmek zorunda hissediyorum ve ağlayamadığımla kalıyorum. insanlar da garip.. oysa ağlamak istiyorum deli gibi. bağırmak, çağırmak, kırıp dökmek istiyorum her şeyi. birileri beni anlasın istiyorum gerçekten ve alsın acımı istiyorum ama olmuyor!! ben de içimdeki fırtınaları bastırıyorum işte.. bir bakıma da bayağı bir kanıksadım onları. normalim oldular. araftayım tam anlamıyla. ne buradayım ne oradayım. vücudum burada ama ruhum orada, yanında. hiçbir yere ait olmayınca insan nasıl davranacağını bilemiyor. hâlbuki biliyorum yanım senin yanın. hep öyle oldu ama ee? kim dinliyor beni? neden ayrıyız? neden bölündük? sana layık olamadığımı düşünüyorum kimi zaman. nasıl böyle düşüncelere kapılıyorum bilmiyorum ama kapılıyorum işte! sürekli siyah mı giymeliyim başkaları gibi diye düşünüyorum ya da kapamalı mıyım kendimi odama diye. salakça değil mi? ama beyin onun salakça olduğunu düşünmüyor. beni görüyor musun diye düşünüyorum. görüyorsan ne düşünüyorsun diye düşünüyorum. nasıl olduğunu merak ediyorum. iyi misin? keyfin yerinde mi? niye artık rüyalarıma girmiyorsun diye düşünüyorum. yanımda olsaydın ne yapardık diye düşünüyorum. kısacası sadece düşünüyorum! kimse sana benzemiyor biliyor musun? kimse senin gibi sıcak bakmıyor ve dostça gülümsemiyor ve muziplikler yapmıyor. tanıdığım her yeni insanda senden bir parça bulmaya çalışıyorum. onları senmişsin gibi güzelliyorum ve sana bakarmış gibi bakıyorum ama nafile… kimi zaman yolda elim yumruk yapıp yürüyorum ya da durup dururken sağıma ya da soluma dönüp gülümsüyorum sanki sen varsın gene gibi hissetmek istiyorum. görenler garipsiyor haliyle davranışlarımı. yattığın yerse dünyadaki en sevdiğim yer. orada seninle konuşuyorum. sana sarılıyorum. mutlu oluyorum. sevdiğin o kadın oluyorum yeniden. bitki falan da yok. ekmedim. çıkan otları da her seferinde temizliyorum çünkü aramıza set çekiyor gibi geliyor. sana sarılmamı engelliyorlar. oysa ben sana daha doyamadım ki! ölmek de istedim. denedim de ama olmadı; çünkü benim çektiğim acıyı başkaları da çeksin istemedim. onların da her gün benim gibi içleri yansın istemedim. gene de izini taşıyorum. oysa dışarıdan baksan bir sorunum yok ve çok hareketliyim. sürekli bir yerlerden bir yerlere yetişmeye çalışıyor, aynı anda bir sürü işi birden yapmaya uğraşıyorum; çünkü beklemek çok acı verici bir şey ve ben ne kadar yoğun olursam zaman o kadar çabuk geçer diye düşünüyorum. şöyle görüyorum hayatı: sevgilime kavuşmak için harcamam gereken süre! ve hala ölmeye yatıyorum her gece… aslında ölümden de korkuyorum biliyor musun? bu da yeni çıktı. nedeni basit ya ölünce aslında yok oluyorsak ya da kavuşamazsak? çünkü şimdi bir umudum var; ölünce sevdiğimi kavuşacağım diye ve o umudun da ölmesini istemiyorum. bu yüzden tanrı’ya inanmak istiyorum tamamen ve bizi kavuşturacağına ama okuduğum onca şey kafamı aslında daha da çok karıştırıyor ve beni çıkmaza sürüklüyor. kesinlik arıyorum ama her şey inşallah ile bağlanınca daha da bok oluyor! bilsem her şeyin sonunda sana kavuşacağım vallahi de billahi de tek kelime etmem. susar ve beklerim. ne kadar gerekirse o kadar süre beklerim. gıkım çıkmaz. gene de iyi ki bu acıyı ben çekiyorum diye düşünüyorum hep; çünkü senin çekmene dayanamazdım. hayatımdan çok insan çıktı. bir sürü arkadaşımı, dostumu kaybettim ama onlar bu kadar koymuyor. galiba nedeni de istersem onlarla yeni anılar yaratabilecek olmam. oysa sende var olanlarla yetinmem gerekiyor ve gerçekte tek korktuğum şey de doğal olarak alzheimer. gülüşünü, kokunu, sıcaklığını, insanlığını, sesinin tonunu, kahkahanın tınısı, bakışlarını, bana hissettirdiğin duyguları unutmaktan çok ama çok korkuyorum. hayatımdaki en değerli şey seninle olan anılarım gerisi umurumda değil! onları unutursam ben yok olurum. cidden anlamı kalmaz hiçbir şeyin. bu yüzden acıma biraz da minettarım. insan hatırlamadığı bir şeyin ardından acı çeker mi? öyle işte sevgilim gördüğün üzere genelde dibe vursam da vurup da çıkamasam da, çıkmak da istemesem de umudumu yitirmemeye çalışıyorum. çalışıyorum ama gene de tori amos’ın o çok sevdiğim şarkısı a sorta fairytale’in sözleri bir türlü aklımdan çıkmıyor; i didn’t think we’d end up like this.. bize yazdığım son, çok farklıydı şimdikinden… seni seviyorum. çok özledim. her şeyin sonunda, buluşmak ve sanki hiçbir şey olmamış da kötü bir rüya görmüşüz gibi hayatımızı devam ettirmemiz dileğiyle.
361 notes
·
View notes
Text

Herşeyden uzakta 🦋
1 note
·
View note