Text
"18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ VE ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ" ETKİNLİĞİ
#18Mart #Çanakkale #18MartÇanakkale 18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ VE ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ Çanakkale Destanı: 1915-1916 yılları arasında, Çanakkale Boğazını geçerek İstanbul’u ele geçirmek isteyen İtilaf Devletleri ile Osmanlı ordusu arasında yapılmış bir bağımsızlık savaşıdır. Bu savaşın Türk tarihinde önemi ve yeri çok büyüktür. Modern silahlarla donatılmış ordunun karşısında, ateş almaz tüfeklerle,…
View On WordPress
#18 mart#18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ VE ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ#18 mart çanakkale zaferi etkinlik#18 mart canakkale#18 mart etkinlikleri#18 mart farklı etkinlik#18 mart için ne yapabilirim#18 mart ile ilgili etkinlik#1915#anafartalar#çanakkale etkinlik#çanakkale etkinlikleri#çanakkale içinde#çanakkale içinde türküsü#çanakkale ile ilgili etkinlik#çanakkale ile ilgili ne yapabilirim#çanakkale ilgili etkinlikler#çanakkale sembolleri#çanakkale şehitleri#BakBi#bakbi yapbi#belirli gün ve haftalar#birinci dünya savaşı#canakkale#canakkale destanı#canakkalem#conkbayırı#etkinlik#farklı etkinlikler#gelibolu
0 notes
Text
Ankara Sanat Tiyatrosu Çanakkale'de
Ankara Sanat Tiyatrosu oyuncuları , 60. Troia Festivali kapsamında Çanakkale’de bir oyun sergileyecekler. Tiyatro ile çok yakın ilişkide olmasa da, çeşitli etkinlikleri takip eden kişilerin kulağı bir şekilde Ankara Sanat Tiyatrosu’na aşinadır. Oyuncularını tanımazsın belki ama, adını bir şekilde duymuşsundur. Açıkçası benim için de farklı değildi durum ama festival kapsamında oynayacakları…
View On WordPress
#Ankara Sanat Tiyatrosu#Çanakkale#Çanakkale Etkinlik#Çanakkale Festivali#Çanakkale Troia Festivali#tiyatro#Troia Festivali
0 notes
Text
Denizli'de Cumhuriyet Coşkusu: Destanların Dansı Gösterisi
Cumhuriyetimizin 101. kuruluş yıldönümünü büyük bir coşku ve gururla kutlamak amacıyla Denizli Büyükşehir Belediyesi, unutulmaz bir etkinliğe imza attı. Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen “Destanların Dansı” adlı tiyatral dans gösterisi, katılımcılara eşsiz anlar yaşattı. Etkinliğe, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Başkanvekili Ali Marım, DESKİ…
#Çanakkale Destanı#Anadolu#Bülent Nuri Çavuşoğlu#Cumhuriyet#Denizli#Destanların Dansı#Etkinlik#kültürel gösteri#Kafkas halkları#Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi#Sanat#Tarih#tiyatral dans
0 notes
Text
Beylikdüzü Cumhuriyet’in ilanının 101. yılını coşkuyla kutladı
https://pazaryerigundem.com/haber/190499/beylikduzu-cumhuriyetin-ilaninin-101-yilini-coskuyla-kutladi/
Beylikdüzü Cumhuriyet’in ilanının 101. yılını coşkuyla kutladı
Cumhuriyet’in ilanının 101. yıl dönümü, Beylikdüzü’nde coşkuyla kutlandı. Beylik Pazar Alanı’ndan başlayan ‘Cumhuriyet Yürüyüşü’ne, Türk bayrakları ile katılan 7’den 70’e binlerce kişi, 29 Ekim heyecanını hep birlikte yaşadı. Yürüyüşe katılarak birlik ve beraberlik mesajları veren Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Cumhuriyet, 19 Mayıs 1919’da Samsun’da yakılan bir kıvılcımla başladı. O kıvılcım, kadın ve erkeğin eşit olduğu, bilimin yol gösterdiği, bağımsız bir Türkiye’nin temelini attı. Bugün burada, Cumhuriyet’in değerlerini yaşatacağımıza söz veriyoruz” ifadelerini kullandı. Kutlamalar Türk pop müziğinin sevilen ismi Gökhan Türkmen’in Cumhuriyet Etkinlik Alanı’ndaki konseriyle sona erdi.
İSTANBUL (İGFA) –29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, her yıl olduğu gibi bu yıl da Beylikdüzü’nde büyük bir coşkuyla kutlandı. 28 Ekim Pazartesi günü Yaşam Vadisi Çanakkale Zafer Meydanı’nda bulunan Atatürk Anıtı’na çelenk sunma töreni ve Cumhuriyet Resepsiyonu ile başlayan kutlamalar, 29 Ekim’deki 101. yıl Cumhuriyet Yürüyüşü ile devam etti. Beylik Pazar Alanı’ndan başlayan yürüyüşe, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, eşi Zehra Çalık, ilçe protokolü, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile 7’den 70’e her yaştan binlerce kişi ellerinde Türk Bayraklarıyla katıldı. Öte yandan yürüyüşe evlerinin balkonlarından bayraklarıyla eşlik eden vatandaşlar da ortak olurken, motosiklet ve bisiklet grupları ile off-road sürücüleri de araçlarıyla eşlik ederek etkinliğin coşkusunu artırdı. Cumhuriyet Etkinlik Alanı’nda sona eren yürüyüşün ardından Türk pop müziğinin sevilen ismi Gökhan Türkmen şarkılarını Cumhuriyet için seslendirdi.
ÇALIK: BU MİLLETİN SABRI VE CESARETİ TÜKENMEZ!
Cumhuriyet Etkinlik Alanı’nda yaptığı konuşmasında Cumhuriyetin kazanımlarına ve Atatürk’ün mirasına sahip çıkmanın önemini vurgulayan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, son dönemde yaşanan ekonomik zorluklara, terör olaylarına ve toplumsal sorunlara değinerek, “Zor zamanlardan geçiyoruz; afetlerden ekonomik sıkıntılara, terörden toplumsal şiddete kadar birçok zorlukla başa çıkmaya çalışıyoruz. Ancak unutmamalıyız ki, karanlığın en koyu anı, şafağa en yakın olan andır. Bu milletin sabrı ve cesareti tükenmez!” ifadelerine yer verdi.
ÇALIK: CUMHURİYETİN DEĞERLERİNİ YAŞATACAĞIMIZA SÖZ VERİYORUZ
Başkan Çalık, konuşmasının devamında ise Cumhuriyet’in Atatürk ve silah arkadaşlarının büyük fedakarlıklarıyla kurulduğunu belirterek, bu mirasa sahip çıkacaklarına dair güçlü bir söz vererek, “Cumhuriyet, 19 Mayıs 1919’da Samsun’da yakılan bir kıvılcımla başladı. O kıvılcım, kadın ve erkeğin eşit olduğu, bilimin yol gösterdiği, bağımsız bir Türkiye’nin temelini attı. Bugün burada, Cumhuriyet’in değerlerini yaşatacağımıza söz veriyoruz! Ne yaparlarsa yapsınlar, Bu milletin direnci, sabrı ve cesareti asla tükenmeyecek! Çünkü biz, zorluklardan yılmayan, düştüğünde daha da güçlenerek ayağa kalkan ve asla pes etmeyen bir milletiz! Bir çift mavi gözün ışığında, Cumhuriyet var oldukça, bu topraklarda umut her daim var olacaktır! Çünkü Cumhuriyet, milletine inanan bir liderin, milletiyle birlikte yedi düvele meydan okuması sayesinde kazanılmıştır” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN ÇALIK’TAN ANAYASA VE CUMHURİYET VURGUSU
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın ilk maddelerini de hatırlatan Başkan Çalık, Cumhuriyet’in temellerine dokunulmasına asla izin vermeyeceklerini şu sözlerle ifade etti: “Anayasamızın 1., 2. ve 3. maddesi değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Cumhuriyet, bu ülkenin ruhu ve varlık sebebidir. Ne olursa olsun, Atatürk’ün yolundan dönmeyeceğiz! Bizler biliyoruz ki; Cumhuriyet, Türkiye Devletinin var oluşunun ifadesidir, Cumhuriyet bu milletin ta kendisidir!”
BAŞKAN ÇALIK’TAN CUMHURİYET’İN GELECEĞİ İÇİN UMUT MESAJI
Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Cumhuriyet’in gelecek nesiller için bir umut ışığı olduğunu belirterek konuşmasını şu cümlelerle sonlandırdı: “Cumhuriyet, bir çocuğun umutla bakışında, bir kadının dimdik duruşunda ve gençlerimizin cesaretinde yaşamaya devam edecek. Bugün burada hep birlikte söz veriyoruz: Cumhuriyet’i sonsuza dek koruyacağız! Yaşasın Cumhuriyet! 101. yıl kutlu olsun!”
Öte yandan Beylikdüzü Paderborn Kardeş Şehir Protokolü imza töreni için ilçede bulunan Paderborn Belediye Başkanı Michael Dreier ve beraberindeki heyette konser alanında bulunarak bayram coşkusuna ortak oldu. Başkan Çalık ve Belediye Başkanı Michael Dreier sahnede ünlü şarkıcı Gökhan Türkmen’e çiçek ve plaket takdiminde bulundu.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
Olay Yeri
✍🏻 Hayrettin Geçkin
https://www.gundemarsivi.com/olay-yeri/
Baskın gelen konukları Zeynep’le baş başa bırakarak evden çıktım. Sağ olsunlar özrümü kabul ettikleri için keyfim kaçmamıştı.
Köyden kente inmek ne de olsa zaman alıyor. İşin içinde bir edebiyat etkinliğine katılmak olunca da yolda geçecek zamanı iyi şeyler düşünerek geçirmenin ayrı bir tadı var kuşkusuz.
Gökdelenleri, görkemli binaları, gün boyu çalışan fabrikaları, iğne atsan yere düşmez kalabalığı ve insanı canından bezdiren trafiği olmasa da Çanakkale minyatür bir İstanbul sayılır yine de. İyi edebiyatın konuşulduğu, sanatın her türüne ilişkin mekanların bulunduğu bir kent çünkü. Dilime pelesenk olan ifadeyle söylersem; bir tarih denizi ve bir kültürler müzesi burası. Dahası dünyanın önemli kültür ve sanat kentlerinden biri olmaya aday bir kent eğer bir duyarlılık yaratılabilirse Çanakkale’nin kaderini elinde bulunduranlarda.
Neyse! Reyhan Yıldırım’ın Olay Yeri adlı son çıkan kitabının konuşulacağı, tanıtımının yapılacağı yer Yalı Hanı idi. Soluk soluğa yetişip boş yerlerden birine iliştim. Havanın sıcaklığının, bedenimi saran hararetin beni rahatsız etmesine izin vermeyecektim kesinlikle. Sağlığım nedeniyle uzun süredir dışarı çıkamamanın, bu tip etkinliklere katılamamanın acısını çıkaracaktım çünkü.
Salonda özel çağrılıların dışında kimse yoktu anladığım kadarıyla. Etkinlik bitince bunun böyle olduğuna iyice kanaat getirdim ayrıca. Bu yanıyla çok beğendiğim bir etkinlikti. Edebiyat etkinliklerine ilişkin ayırt edici bir yandı bu. Öykü, şiir, deneme, roman kısaca tüm yazın türleri bir anlama, algılama eşiği ister ne de olsa.
Yazar Berat Alanyalı İzmir’den gelmişti. Kitabı hakkında Reyhan Yıldırım’a sorular yönelten oydu. Bir yazarın kendini dışlaştırması için ona yöneltilecek soruların çok önemli olduğunu bir kez daha anladım Reyhan Yıldırım soruları yanıtlarken.
Etkinlik boyunca kitap bir hayli görünür olmuştu. Ancak gerek sorulardan, gerek Reyhan Yıldırım’ın Berat Alanyalı’nın sorularına verdiği yanıtlardan anladığım şuydu: Kitapta yer alan öyküler kendisini kolay ele veren öyküler değildi. Bir anlama ve algılama eşiği istiyordu her şeyden önce. Yani nitelikli okur geçmeliydi kitabın karşısına.
Denemekten başka çare yoktu. Eve döndüğümde etkinliğin büyüsüyle hemen kitabın karşısına geçtim.
Birinci, ikinci, üçüncü ve son öyküyü okuyarak kitaba giriş yapmıştım. Kopacak gibi değildim. Birkaç saat uyuduktan sonra kitapla baş başa buldum kendimi yeniden. Sabahladım öykülerin arasında.
Reyhan Yıldırım öykü dünyasının bildiği bir isim. Öykü atölyeleri yönettiği için de öykü iyiden iyiye onun bir yaşam biçimi olmuş.
İkinci kitabını da okumuştum Reyhan Yıldırım’ın. Bu kitapla daha bir derinleştiği, öykü yatağını genişlettiği o kadar açık ki. İster istemez dördüncü, beşinci kitaplarının öyküde bir tufan yaratacağını düşünmeye başladım Olay Yeri’nde yer alan öyküleri soluklarken.
Reyhan Yıldırım gündelik dili alıp bir öte dile, bir üst dile, bir öykü diline çevirmiş. Birçok olaya o dilden pencere aralamış. Bize yeni görme biçimleri sunmuş. Dil tadını esirgememiş. Çok yazmanın yerine çok okuyup az yazmanın lezzeti sinmiş öykülere.
Kitabın ilk öyküsü kısa öykünün en güzel örneklerinden biri bana kalırsa. Başlığı Halepçe. Öykü metni üç sözcükten oluşuyor. “Elma dersem çıkma!” Ben bu öyküyü günlerce düşünürüm artık. Bu öykünün içinden ne öyküler geçer kim bilir!
Diyeceğim şu: Reyhan Yıldırım aynı zamanda bir sözcük yontucusu. Kitapta yer alan öykülerin her biri başka başka güzellikler büyüterek iz bırakıyor insanın duyarlıklarında.
Araya zaman koyarak kitaptaki bazı öyküleri bir kez daha okudum. Bir şeyin ayırdına vardım ama: Reyhan Yıldırım’ın yeni öykülerini merak etmekten kurtulacağımı sanmıyorum.
Uçurtman tellere, kalemin taşlara takılmasın sevgili yazar.
(Reyhan Yıldırım, Olay Yeri, 16 öykü, Mask Yayınları, Mayıs 2024, 116 sayfa)
Hayrettin Geçkin
0 notes
Text
Çanakkale Zaferi’nin 109. yıl dönümü
Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109. yıl dönümü dolayısıyla yurt içi ve dışında bir çok etkinlik …Çanakkale Zaferi’nin 109. yıl dönümü
View On WordPress
0 notes
Text
18 Mart Çanakkale Zaferi Kodlama Çalışmaları Kodlama çalışmaları ile öğrencilerimiz belirli gün ve haftalar ile ilgili özgün ve eğlenceli bir çalışma yapacaklar. 18 Mart Çanakkale Zaferi Kodlama Çalışması ile öğrencilerimiz Çanakkale Savaşında vatanımızı kurtaran askerlerimizi anacaklar ve Seyit Onbaşı hakkında bilgi sahibi olacaklar. Ayrıca İstiklal Marşı'nın yazılış hikayesini öğrenecekler. Aşağıdaki pdf dosyalarında kodlama çalışmasını inceleyebilir ve indirebilirsiniz. Kodlama Çalışmaları 18 Mart Çanakkale Zaferi Kodlama Çalışması PDF Seyit Onbaşı Kodlama Çalışması PDF Emeklerinden ötürü Muammer Akkuş Hocamıza v... https://ilkokulum.com.tr/18-mart-canakkale-zaferi-kodlama-calismalari 📚 Özgün İlkokul 1, 2, 3 ve 4. Sınıf Etkinlikleri 🔐 İçeriklerimizi Pdf olarak web sitemizden ÜCRETSİZ bir şekilde indirebilirsiniz. #ilkokul #ilkokuletkinlik #uzaktaneğitim #matematik #türkçe #hayatbilgisi #1sınıf #etkinlik #5n1k #toplama #okumaetkinliği #boyama #eğitim #ögrenci #2sınıftürkçe #3sınıfmatematik #okumayazma #bilsem
0 notes
Text
Çanakkale’deki Eğitimin Ve Eğitim Emekçilerinin Tüm Sorunlarının Takipçisiyiz
Ülkemizdeki emek ve demokrasi cephesinin parlayan yıldızı haline gelen Eğitim-İş’imiz, hepimizin emeği sayesinde günden güne güçlenmeye ve büyümeye devam ediyor. Bildiğiniz üzere; Özellikle son 2 yılda, mesleğimize hakaret niteliğindeki meslek kanunu başta olmak üzere eğitim emekçisinin haklarını gasp eden uygulamalara/politikalara karşı verilen mücadelenin merkezi haline gelen sendikamız bu kararlı duruşu, üye ve yöneticilerinin yoğun emeğiyle ailemizi yüzde yüzden fazla büyüterek üye sayımızı 130 binin üzerine çıkarmıştır. Bu omurgalı duruş, bu yoğun emek; örgütlenme açısından da sendikamızın gücünü günden güne artırmaktadır. Bildiğiniz üzere güzide illerimizden Çanakkale de buradaki tüm üye ve yöneticilerimizin yoğun emeği sayesinde sendikamızın genel yetkili olduğu iller arasına girmiştir. Daha önce yetki aldığımız tüm il ve ilçelerde, büyük küçük demeden eğitimin bütün sorunlarına eğileceğimizi; bu sorunların çözülmesi yönünde mücadele edeceğimizi, yani aslında yetkiyi alınca kendilerine konfor alanı yaratan sarı sendikaların aksine, yetkinin nasıl kullanılacağını göstereceğimizi söylemiştik. İşte bugün bu yüzden buradayız. Çanakkale’de eğitimin ve eğitim emekçisinin sorunlarına dikkat çekmek, Çanakkale’deki eğitim emekçilerinin bize lütfettiği yetkiye sonuna kadar sahip çıkıp layık olacağımızı göstermek için buradayız. Peki nedir o sorunlar, buradaki üye ve yöneticilerimizin hazırladığı kamuoyuna sunacağımız raporlara göre: • Bu ilimizde de ne yazık ki Türkiye’nin birçok ilinde olduğu gibi kalabalık sınıflar sorunu mevcuttur. Oysa kalabalık sınıflar, öğrenci için dikkat sorunu, öğretmen için ise her öğrenciye ayırdığı vaktin daha da kısalması yani eğitimin niteliksizleşmesi demektir. Elbette bu sorunun temel kaynağı ise yanlış planlama ve okul sayısının yetersizliğidir. Çanakkale’de ise yöneticilerin yeni okul yapmak bir yana dursun, yıkılan okulları tekrar yapılandırma konusunda bile irade göstermediği açıktır. Oysa il merkezinde ve bazı ilçelerde deprem başta olmak üzere birçok sebeple yıkılmış olan okulların yerine yenilerinin yapılması, ildeki eğitimin acil ihtiyacıdır. Bunu yapmak yerine birçok okulda birkaç okul dolusu öğrenci ve öğretmeni vardiyalı biçimde eğitime mecbur bırakmak, yöneticilik değil beceriksizliktir. Üstelik bu birden fazla okulu dolduracak kadar öğrencinin tek bir okul binasına tıkıştırılması durumu, güvenlik zaafiyetlerine ve öğrenciler arasında anlaşmazlıkların filizlenmesine yol açmaktadır. • Okul sayısı yetersiz olduğu gibi okulların fiziki durumları ve kapasiteleri de çağdaş bir eğitim verilmesine olanak sağlamamaktadır. İldeki okullarda yeteri kadar sosyal etkinlik alanı, spor tesisi ve laboratuvar bulunmamakta, yöneticilere iletilen bu eksiklikler inatla giderilmemektedir. • Çanakkale’deki okulların personel eksikliği konusunda da durumu vahimdir. Temizlik yapacak yeterli personel, işlerin aksamadan yürümesine yetecek sayıda idari memur yoktur. Pansiyonlu okullarda hemşire bulundurma zorunluluğu da Çanakkale eğitiminde görmezden gelinen ihtiyaçlardandır. Okullar ile ilgili sorunları çözmekte başarılı olamayan üst yönetim ne yazık ki müdürlükler bünyesinde çalışan memurlar konusunda da sınıfta kalmıştır. Sağlıksız çalışma koşulları, düşük metrekareli odalarda çok sayıda memurun bir arada çalışması, çalışanlar için öğle yemeği çıkart(a)maması ciddi sorunlardır. Önceki yıllarda şube müdürleri ve müdür yardımcılarının aynı odada 2 kişi bulunup çalışanlara yer açılabildiğini tüm eğitim çalışanları bilse de, bu yöntem dahi artık uygulanmamaktadır. • İldeki okul türlerinin dağılımları ve işleyişleri de sağlıksızdır. Proje okulları ilin eğitimine katkı sunmak yerine yandaş kadroları ilçelerden merkeze getirebilmenin köprüsü haline getirilmiştir. İhtiyaç fazlası inşa edilen ve içerisi öğrenciyle doldurulamayan İmam Hatip okulları da ildeki eğitimin önemli sorunlarındandır. Fen lisesine verilmeyen önemin bu okullara verilmesi, ulaşım sorunu giderilmeyen okullar varken şehrin tam merkezindeki okullarda tercihin İmam Hatip yönünde olması şehirdeki eğitim faaliyetlerini de geriletmiştir. İlin en başarılı öğrencilerinin tercih ettiği ve çok değil 10 yıl önce yüzde 1’lik dilimin içerisinde olan Çanakkale Fen Lisesi yüzde 3’lük dilime kadar gerilemiştir. Bu ve benzeri okullarımıza ilgisizlik, çevre düzenlemesi açısından bakıldığında bile görülür haldedir. Okul eksikliğinin giderilmemesi ve okul türlerinin sağlıklı şekilde planlanmaması şehirdeki kamusal eğitimi baltalamakta, bu zafiyet özel okulların avantaj sağlamasına yol açmaktadır. Adeta kasıtlı olarak öğrenciler ve veliler sayısı 10’u bulan özel okullara mecbur bırakılmıştır. En başarılı öğrenciler burs adı altında bu okullara yerleştirilmiştir. • Üstelik bu saydıklarımız dışında ildeki eğitim emekçilerinin başka sorunları da vardır. Özellikle ildeki 2 ada ilçesinde lojman sorunu ciddi boyuttadır. İldeki okul öncesi ve anaokulu öğretmenlerine teneffüs ve ihtiyaç molası hakkı bile tanınmamakta, bu eğitim emekçileri sınıfa hapsolmuş şekilde adeta köle gibi çalıştırılmaktadır. Yöneticilerin talimatıyla yapılan özensiz incelemeler ve keyfi soruşturmalar da hem ildeki eğitim emekçilerinin motivasyonunu kırmakta hem de idareye yüksek maliyet olmaktadır. Laik, bilimsel, kamusal, adil eğitimin savunucusu, eğitim emekçilerinin mücadele çatısı olan Eğitim-İş olarak altını çiziyoruz ki Çanakkale eğitimindeki bu karanlık tablo değişmek zorundadır ve değişecektir! Bu sorunların her biri için yetkililere çözüm önerileri sunacağımızı ve sorunların çözümü konusunda ısrarcı ve takipçi olacağımızı ilan ediyoruz. Eğitim-İş, Çanakkale’de yetkili sendikadır, YandaşBirSenciliğin, TESlimiyetçiliğin, “apolitiğim” diyerek kafasını kuma gömen orta yolculuğun dönemi bitmiştir. Artık emekten ve aydınlanmadan yana, kararlı, gerçek, tam bağımsız sendika Eğitim-İş var! Herkes görecek ki Eğitim-İş her yerde vardır ve Eğitim-İş’in olduğu her yerde umut vardır! Gerici ve tehlikeli ÇEDES protokolü için de çağrıda bulunmak istiyorum. Gelin hep birlikte, laik ve bilimsel eğitime aykırı, hukuksuz bu protokolü reddedelim! Eğitime, geleceğimiz olan çocuklarımıza sahip çıkalım. Okul yöneticilerine sesleniyoruz: Okullardaki eğitim faaliyetinin yasal çerçevede yürütülmesi sizlerin sorumluluk alanınızdır. Koltuğunuza değil, onun arkasında asılı olan Başöğretmen’in resmine bakın ve bu protokolleri reddedin. Eğitim emekçilerine sesleniyoruz: Sevgili meslektaşlarımız; öğrencilerimiz bizlere Başöğretmen’in emanetidir. Onları, laiklik karşıtı uygulamalara terk etmeyiniz! Kimsenin sizin dersinizi bölme, gasp etme, sizin dersinizden öğrenci çıkarma hakkı yoktur. Bu tür girişimleri her şeyden önce öğrencileriniz, sonra mesleki itibarınız için reddediniz! Velilerimize sesleniyoruz: Çocuklarınızın eğitim adı altında manen ve fiziken güvencede hissetmeyecekleri hiçbir uygulamayı kabul etmek zorunda değilsiniz. Onların geleceği için bu protokolü reddedin! Eğitim-İş tüm örgütlü gücüyle, protokolü reddeden herkesin sonuna kadar yanında olacaktır. Read the full article
0 notes
Text
“Değişimin adı öğretmen”
Balıkesir’in Ayvalık, öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının çalışmalarını görünür kılmak ve onları lisansüstü eğitim yapmaları konusunda teşvik etmek amacıyla düzenlenen “Lisansüstü Öğretmen Çalışmaları Kongresi”nin ikincisine ev sahipliği yaptı. Balıkesir Üniversitesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Balıkesir İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve Çanakkale İl Millî Eğitim Müdürlüğü iş birliğinde ilki “Eğitimde Kilit Rol Öğretmen” ana teması ile 13-15 Mayıs 2022 tarihlerinde gerçekleştirilen “Lisansüstü Öğretmen Çalışmaları Kongresi”nin ikincisi 25-27 Mayıs 2023 tarihlerinde Ayvalık’ın Küçükköy Mahallesi’ndeki Sarımsaklı Vilayetler Birliği Kuruluşu Ve Hotels’de yüz yüze eğitimler ve çevrim içi oturumlar planlanarak gerçekleştirildi. Lisansüstü eğitim yapan, yapmakta olan veya lisansüstü eğitim niyetinde olan öğretmenler ile farklı disiplinlerde çalışan ancak öğretmenlik ve eğitim süreci ile ilgili çalışmalar gerçekleştiren, ilgi duyan akademisyen ve öğrenciler kongreye katılım sağladı. Toplumların gelişmesinde en önemli öğelerden birisi olan öğretmenlerin, değişim sürecinin anahtarı olduğunun vurgulandığı kongrede İl Milli Eğitim Müdürü Ali Tatlı açılış programına katılarak kongrede yer alan akademisyen, yönetici ve öğretmenlere hitap ederek katkı sunan tüm katılımcılara teşekkür etti. Kongrede eğitimle ilgili birçok konu başlığına yer verildi. Eğitimde İyi Örnekler, Örnek Uygulamalar ve eğitimle ilgili farklı konular da kongre çerçevesinde değerlendirmeye alındı. 25-27 Mayıs 2023 tarihlerinde ikincisi gerçekleştirilen Lisansüstü Öğretmen Çalışmaları Kongresi’nde 233 bildiri sunuldu ve 593 yazar bilimsel çalışmaları ile kongreye katkı sağladı. 3 davetli konuşmacının katıldığı kongrede 6 çalıştay, 2 panel ve 3 sosyal etkinlik yer aldı.
0 notes
Photo
#İpekyoluDerneği Merkez Ofisini Törenle Açtı İpekyolu’nun merkez ofisi Erenler Gençlik Merkezi’nde yapılan törenle açıldı. #SakaryaİpekyoluKültürveDayanışmaDerneği, merkez ofis açılışı ve 18 Mart Çanakkale Şehitleri Anma Töreni programını yeni ofisinde geniş katılımla gerçekleştirdi. https://www.fisiltihaberleri.com/haber/ipekyolu-dernegi-merkez-ofisini-torenle-acti-8297.html #FısıltıHABERLERİ #açılış #istanbul #organizasyon #davetlisiniz #event #whatsapp #omerbijuteriaksesuar #düğün #yeniakım #piercing #sünnet #kombinsaat #indirim #kombin #yazmamodelleri #çanta #etkinlik #sal #doğumgünü #esarp #davet #fuar #canta #xp #açılışorganizasyonu #ruj #nişan
0 notes
Photo
ÇANAKKALE BELEDİYESİ AYAK TENİSİ TURNUVASI BAŞLIYOR Çanakkale Belediyesi tarafından düzenlenen ödüllü Ayak Tenisi Turnuvası, 15-16 Ağustos 2020 tarihleri arasında Güzelyalı Halk Plajı’nda gerçekleşecek.
1 note
·
View note
Text
ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ / KARAOKE
ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ / KARAOKE
Çanakkale Türküsü Çanakkale içinde aynalı çarşı Ana ben gidiyom düşmana karşı, off, gençliğim eyvah! Çanakkale içinde bir ağaç selvi Kimimiz nişanlı, kimimiz evli, off, gençliğim eyvah! Çanakkale içinde bir kırık testi Analar babalar ümidi kesti, off, gençliğim eyvah! Çanakkale üstünü duman bürüdü On üçüncü fırka harbe yürüdü, off, gençliğim eyvah! Çanakkale elinde toplar kuruldu Vay…
View On WordPress
#18 mart canakkale#18 mart çanakkale zaferi etkinlik#18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ VE ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ#çanakkale#canakkale#canakkale destanı#çanakkale etkinlik#çanakkale etkinlikleri#canakkale etkinlikleri#çanakkale içinde#canakkale icinde#çanakkale içinde türküsü#çanakkale ile ilgili etkinlik#çanakkale ile ilgili ne yapabilirim#çanakkale ilgili etkinlikler#çanakkale karaoke#çanakkale şehitleri#çanakkale sembolleri#çanakkale türküsü karaoke#canakkalem#karaoke
0 notes
Text
Troia Festivali 2023 | 60. Yıl Festival Programı
Troia Festivali 2023 - Festival Programı
Troia Festivali 2023 ( 9-13 Ağustos ) Cumhuriyetimizin 100. yılında müzikten dansa, tiyatrodan söyleşilere, atölyelerle, sergilerle yine dopdolu bir etkinlik.2022 Troia Festivali için, “Motosiklet festivaline gitmeyenler varsa buraya gelsinler. Çünkü, bu festivale alternatif bir ad verilecek olsa muhakkak Çanakkale Motosiklet Festivali olur.” demiştim.Bu yıl da en azından bir ismin yakın zamanda…
View On WordPress
0 notes
Text
Marmara Bölge Oyunları 2024: Sporun Birleştirici Gücü
Özel Olimpiyatlar Türkiye, Toyota Türkiye’nin ana sponsorluğunda, 23-24 Ekim 2024 tarihlerinde Çanakkale’nin Yenice ilçesinde Marmara Bölge Oyunları’nı düzenledi. Bu muhteşem etkinlik, Kırklareli, Çanakkale, İstanbul, Bursa, Yalova, Balıkesir ve Kocaeli’den yaklaşık 200 özel sporcunun katılımıyla gerçekleştirildi. Müsabakalarda futbol, basketbol, atletizm ve bocce branşlarında heyecan dolu anlar…
#Özel Olimpiyatlar Türkiye#özel sporcular#Çanakkale#Atletizm#Basketbol#bocce#Dayanışma#Futbol#madalya töreni#Marmara Bölge Oyunları#sağlık taramaları#spor etkinlikleri#sporun birleştirici gücü#Yenice
0 notes
Text
Felsefelogos Akademi’den Savaş ve Felsefe programı
https://pazaryerigundem.com/haber/188132/felsefelogos-akademiden-savas-ve-felsefe-programi/
Felsefelogos Akademi’den Savaş ve Felsefe programı
Eğitim-Sen Bursa Yenişehir Temsilcisi Şafak Ayhan, Türkiye’nin önde gelen felsefecilerinin konuk olduğu Çanakkale Bozcaada’daki “Felsefelogos Akademi: Savaş ve Felsefe” konulu programa tartışmacı olarak katıldı.
Gürhan ADANA / BURSA (İGFA)- 1997 yılından bu yana yayın hayatına devam eden Felsefelogos dergisi tarafından Türkiye’de ilk kez katılımcıların ve tartışmacıların aktif olarak katıldığı, “Felsefelogos Akademi: Savaş ve Felsefe” konulu program dolu dolu geçti. Türkiye’nin önde gelen felsefecilerinin konuk olduğu programa Eğitim-Sen Bursa Yenişehir Temsilcisi Şafak Ayhan da tartışmacı olarak katıldı.
Çanakkale Bozcaada’daki programı değerlendiren Ayhan, “Kendi adıma çokça şey öğrendim. Başta Kocaeli Üniversitesi Felsefe Bölüm Başkanı, Felsefelogos Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Hür Sinan Özbek Hoca’ma, Felsefelogos ekibine, tüm konuşmacı ve tartışmacılara çok teşekkür ederim” dedi.
Ayhan konuşmasında şunları kaydetti: “Savaşın öncesiyle, savaş anıyla ve sonrasında olmak üzere tüm aşamalarında politik bir süreç olduğunu düşünüyorum. Savaşa karar veren merciler tarafından verilen kararların Antik Yunan’dan bu yana kadar ‘çıkar odaklı mülkiyet elde etme’ çabası olduğunu görebiliyoruz. Ortaçağ ile birlikte gerek İslam felsefesinde gerekse erken dönem Hristiyanlık felsefesinde haklı ve haksız savaş tartışmalarını Augustinus ve Farabi de devam ettiriyor. Günümüzde de hâlâ haklı ve haksız savaş tartışmaları devam ediyor. Üretim ilişiklerindeki değişmeler ile birlikte kapitalist üretim biçiminde savaş egemen sınıfın, burjuvazinin çok kullanışlı bir enstrümanı haline geliyor. Kapitalizm ne zaman kendi yarattığı açlık, yoksulluk, sefalete bağlı ekonomik krizlerin sonuçlarının kendi aleyhine işçi sınıfı lehine olduğunu görmeye başlarsa milliyetçiliği ve savaşı işçi sınıfını parçalamak ve ekonomik krizlerini gölgelemek için kullanıyor. 1970’li yıllar itibariyle neoliberal politikaların geliştirilmesi ile birlikte savaşların amacı değişime uğramıyor ancak işçi sınıfı üzerindeki baskısı artarak devam ediyor. Kapitalist devletlerin ne zaman başı sıkışsa egemen sınıf çözümü savaş tam tamlarını çalmakta görüyor. Kamusal alana, eğitime, sağlığa, beslenmeye ve barınmaya ayrılması gereken devasa bütçeler savaş sanayisine ayrılıyor. Savaşın sermayedarları ise ‘milli görevler’ adı altında vergi aflarıyla kârlarına kâr katıyor. Buradan çıkış için egemen sınıf tarafından bitti denilen büyük fikirlere tekrar dönmemiz gerektiğini düşünüyorum. Yani neoliberal politikalara karşı verilecek olan sınıf mücadelelerine tekrar dönmeliyiz”
“Savaşlarda Vicdanlar Neden Susar?”, “Grek Düşüncesinde Savaşın Gerekçelendirilmesi Sorunu”, Savaş ve Doğa: Hugo Grotius”, “Kant’ta Savaşın Ahlaki ve Politik İşlevi”, “Habermas’ın Savaş Yorumunun Kantçı Temelleri”, “Sosyal Antoloji Açısından Savaşın Etkileri”, “Göç ve Yurttaşlık Krizi: Savaşın Gölgesinde Kozmopolitizm” adlı konu başlıkları konuşulup tartışıldı.
Programa konuşmacı ve tartışmacı olarak Hamdi Bravo, Şeyma Kömürcüoğlu, Rukiye Demirel, Ertan Aslan, Engin Delice, Hülya Can Nutku, Esra Barış, Türker Armaner, İpek Özinanır, Mehmet Aksoy, Serap Kıral, Enis Elmas, Sinan Özbek, Melis Şensöz, Özgehan Kanık, Işıl Bayar Bravo, Şafak Ayhan, Hayrettin Soyupak, Zeynep Savaşçın, Yıldız Önen, Aşkın Yücel Seçkin katıldı.
SONRAKİ ETKİNLİK YENİŞEHİR’DE
Felsefelogos Akademi’nin bir sonraki etkinliğinin 19 Ekim’de Eğitim-Sen Yenişehir Temsilciliği’nde gerçekleştirileceğini açıklayan Ayhan, “Felsefelogos Akademi’nin bir sonraki etkinliğini önümüzdeki ay Eğitim-Sen Yenişehir Temsilciliği’nde gerçekleştireceğiz. ‘Enternasyonal Dayanışma Günleri’ adı altında yapılacak söyleşi programına Felsefelogos Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Sinan Özbek de katılacak” diye konuştu.
Sendikacı ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de konuşmacı olarak katılacağı programa, ilgi duyan herkesi destek vermeye çağıran Ayhan, Enternasyonal Dayanışma Günleri Bursa Toplantılarının programının ilerleyen günlerde kamuoyuyla paylaşılacağını sözlerine ekledi.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Photo
7. Çanakkale Bienali sergileri, 20 Ekim’den itibaren bir ay süreyle çevrimiçi olarak ziyaret edilebilecek. CABININ küratörlüğünde Mahal’de gerçekleşen “Neye Benziyor?”, Azra Tüzünoğlu küratörlüğünde Kırmızı Konak ve Korfmann Kütüphanesi’ne yayılan “Hasarlı veya Tahrip Edilmiş: Kültür” ile Troya Müzesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen Agah Uğur Koleksiyonu seçkisi “Hiç İstemeden ama Seve Seve” başlıklı sergiler, Çanakkale Bienali web sitesinden çevrimiçi erişime açıldı. Dört hafta süreyle Pandemi ile mücadele önlemleri gözetilerek oluşturulan program çerçevesinde ziyaretçilerle buluşturulan 7. Çanakkale Bienali, 31 sanatçının farklı kavramsal çerçeveler ve kurgular etrafında bir araya getirilen eserlerinden oluşuyor. https://www.canakkalebienali.com/ #sergi #çanakkale #kültür #sanat #etkinlik #haber #bienal (Çanakkale Province) https://www.instagram.com/p/CGp04BtnVI4/?igshid=1bslnjdx7svy6
0 notes