Tumgik
#Kanser Koruma
Text
Yabani Sarımsak
Yabani Sarımsak
Tumblr media
#Antioksidanlar, #BağışıklıkSistemi, #BaharatBitkileri, #Beslenme, #BitkiÇayları, #BitkiselÇözümler, #BitkiselTakviyeler, #BitkiselTedavi, #CadıSoğanı, #ÇingeneSarımsağı, #DişSağlığı, #DoğalAntiEnflamatuarlar, #DoğalAntibiyotik, #DoğalBeslenme, #DoğalŞifa, #GelenekselTıp, #İltihapAzaltma, #KalpSağlığı, #KanserKoruma, #OrmanSarımsağı, #Romatizma, #SağlıkFaydaları, #SağlıklıYaşam, #ŞifalıBitkiler, #SolucanSarımsağı, #TıbbiBitkiler, #YabanGülü, #YabaniOtlar, #YabaniSarımsak https://is.gd/wRhVrz https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/bitkiler/yabani-sarimsak/
Yabani sarımsak, soğangiller familyasından gelir ve özellikle ılıman iklimlerde kendiliğinden yetişen, inanılmaz derecede faydalı bir bitkidir. Doğanın bu hediyesi, sağlık için sayısız faydası olan bir bitki olarak yıllardır kullanılmaktadır.
Nemli çayırlarda, orman tabakasında, gölgeli bölgelerde ve çalılıkların altında kendiliğinden yetişen, bir sarımsak türüdür. Ülkemizde doğal olarak yetişebilen ve ağır bir sarımsak kokusuna sahip olan nadir bitkilerden biridir.  Yabani sarımsak, nemli çayırlarda, gölgeli yerlerde, orman tabakasında ve çalılıkların altında kendiliğinden yetişen, ağır sarımsak kokusu ile başka bitkilerle karıştırılması pek mümkün olmayan ve ülkemizde yetişebilen önemli bir bitkidir.
Öyle ki, şuan için Tunceli yöresinde yetişen yabani sarımsakların koparılması ağır para cezasıyla cezalandırılmaktadır. Aynı zamanda ilk baharı müjdeleyen bitkilerden birisidir. Kış uykusundan uyanan ayıların bu bitkisini aramaları ve iştahla yemelerinin sebebinin, kış uykusu sırasında kirlenen kanlarının ve bağırsaklarının temizlenmesi amacı taşıdığı söylenir. Ayıların bu ilgisi nedeni ile bu yabani sarımsak türüne ayı sarımsağı adı verilmiştir.
Yabani sarımsak, soğanlı bir bitkidir. Yaprakları ve soğanları sarımsak gibi kokar. Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika’da yaygın olarak bulunur. Yabani sarımsağın yaprakları ve soğanları, çeşitli rahatsızlıkların tedavisinde kullanılır. Yapraklar, C vitamini, A vitamini ve mineraller açısından zengindir. Soğanlar ise allisin, flavonoidler, saponinler ve polifenoller gibi çeşitli etken maddeler içerir.
Yabani Sarımsağın Faydaları
Yabani sarımsak, sağlık açısından sayısız fayda sunar. İşte bu mucizevi bitkinin bazı sağlık yararları:
Bağışıklık Sistemini Güçlendirir: İçerdiği yüksek C vitamini sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olur. Soğuk algınlığına ve grip gibi hastalıklara karşı vücudu korur.
Kansere Karşı Korur: İçerdiği antioksidanlar ile kansere karşı koruyucu etkilere sahiptir. Özellikle bağırsak ve mide kanserine karşı olumlu etkileri vardır.
Kalp Sağlığını Destekler: Kalp sağlığını iyileştirmeye yardımcı olan bileşenler içerir. Kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olur ve kan basıncını kontrol altında tutar.
İltihapları Azaltır: İltihaplanma ve eklem ağrılarına karşı doğal bir çözüm sunar. Romatizma gibi iltihaplı hastalıkları hafifletmeye yardımcı olabilir.
Diş Sağlığını Destekler: Ayrıca, diş sağlığını da teşvik eder. Diş etlerini güçlendirir ve dişleri beyazlatmada yardımcı olabilir.
Yabani Sarımsak Nasıl Kullanılır?
Yabani sarımsak, taze yaprakları tüketildiğinde en etkili şekilde faydalarını sunar. Genellikle yemeklerde baharat olarak veya çiğ olarak salatalarda kullanılabilir. Ayrıca yabani sarımsak kurutularak veya özü çıkarılarak takviye olarak da alınabilir.
Yaprakları, salata, çorba ve yemeklerde kullanılabilir.
Soğanları, çay, şurup ve krem şeklinde kullanılabilir.
Çay, soğanın ince dilimlenip kaynar suda demlenmesi ile yapılır.
Şurup, soğanın ince dilimlenip şekerle kaynatılması ile yapılır.
Krem, soğanın ezilmesi ve krem haline getirilmesi ile yapılır.
Yabani Sarımsağın Yan Etkileri
Yabani sarımsak, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu nedenle, kullanmadan önce doktorunuza danışmanız önerilir. Çeşitli faydaları olan bir bitkidir. Ancak, yan etkilerinden kaçınmak için dikkatli kullanılması gerekir.
Yabani sarımsak, doğanın bize sunduğu şifalı bir bitki olarak sağlık için birçok fayda sunar. Bağışıklık sistemini güçlendirir, kansere karşı korur, kalp sağlığını destekler, iltihapları azaltır ve diş sağlığını teşvik eder. Ancak, herhangi bir bitkisel takviye veya tedaviyi kullanmadan önce mutlaka bir sağlık profesyoneline danışmanız önemlidir. Doğal şifalı bitkilerin yanı sıra dengeli bir beslenme ve sağlıklı bir yaşam tarzı da sağlığınız için çok önemlidir.
1 note · View note
ahmet-34 · 1 month
Text
Allah gani gani rahmet eylesin 1990 yıldı Bakırköy de tanıştım İstanbul vali yardımcısı Ümüt esmer,Sarıyer belediye başkanı ihsan Yalçın Yabancıları koruma müdürü Hasan Özkan Bakırköy’de Taşan otelde bir süre kaldı kanser tedavisi görüyordu Hanedan restoranda oturuyorduk çok acılar yaşamış anlatırdı muhteşem bir insandı ruhu şad olsun ✍️
Tumblr media
5 notes · View notes
mavihayaller · 2 months
Text
orkide kokulu bir buhranın pençesindeyim. aklımın sınırlarını çok zorluyorum. radyoda wicked game çalıyor, chris isaak.
bizim gibiler saplantıları ile büyümüş gençler, otuzlu yaşlardan sonra elbet saplanır, balçığa. güneşle sıvanır, sıvanmaz mı... ben bilemem, artık dil bilimciler, manifaturacılar, seyyar ciğer satan dayılar ve arkeologlar bu konuda bir fikir birliğine varmalı. terapileri reddediğim sürece, birilerini terapi gibi görmeye devam edeceğim. bu bir paraşütün açılmayı reddedip, rüzgarın merhametine güvenmesi gibi bir şey. daha önce de söylemiştim, düşünsenize kapısınız ve hiç bir duvara bağlı değilsiniz. şu an bu metni yoğun bir sinir harbi ve ince bir gülümsemeyle yazıyorum. neye kızgın olduğumu unuttum, neye güldüğümü bilmiyorum. benim hissettiklerimi anlatacak kelimeler tükendi, çekebilirse bir iranlı yönetmen çeksin beni. çünkü ben artık yazdıklarımı da, beynimi de çekemiyorum.
yıllardır kendimi koruma içgüdüsü ile, mavi bir fanusta, geniş bir konfor alanında yaşıyordum. kalkanım hep elimdeydi, gardımı tyson’dan öğrendim, hep havadaydı. sadece bir kere kalkanı indirdim, sadece bir kere gardımı çektim; bizonlar tarafından saldırıya uğradım, nefis yeşil bir sol kroşe yedim. ama hala düşmedim, yani yatay olarak düşmedim. beynim düştü, aklım düştü, iç organlarım düştü ve kara şahin düştü.
size muhteşem bir tavsiye vereyim, işine yarayacak olanlar bira ısmarlayabilir; tutunacak dal diye bir şey yoktur. kırılmak üzere olduğu için size doğru uzanan dallar vardır. sizin onu tutabilmiş olma sebebiniz, o dalın kırılmadan önce, bir şeyleri daha kırmak istemeleridir. bunu canlı bomba eğitimi alan bir kanser hastası ile bağdaştırabilirsiniz.  dünyaya ve tanrıya ofansif bir şaka gibi... o yüzden bir yerden ya da birinden düşmeye karar verirseniz, tutunmadan düşün. çünkü tutunmadan düşenler, kalkmak için el aramaz. zaten düşerseniz, sizi el aramaz, ararsa belki anneniz...
orkide kokulu bir buhranın pençesindeyim. aklımın sınırlarını çok zorluyorum. radyoda wicked game çalıyor, chris isaak.
allahım midemdeki kaygı seviyesini bir sondaj makinesi ile alabilir misin? ülserim azdı...
4 notes · View notes
aklsimmer · 2 years
Text
Glutatyon Nedir?
Glutatyon, vücudumuzda doğal olarak bulunan bir antioksidan maddedir. Bu madde vücudumuzda hücrelerin hasar görmelerini önler ve hücrelerin normal işleyişini sağlar. Glutatyon, vücudumuzda çeşitli enzimler tarafından üretilir ve aynı zamanda sebzeler, meyveler ve et gibi gıdalarla da alınabilir.
Tumblr media
Glutatyon, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir ve hücrelerin oksidatif hasarını azaltır. Ayrıca, glutatyon, kansere karşı koruma sağlar ve enflamasyonu azaltır. Glutatyon, aynı zamanda cildin sağlıklı görünmesini de sağlar ve cildin yaşlanmasını yavaşlatır.
Glutatyon, ayrıca kalp sağlığını koruyan bir maddedir ve kalp hastalıklarının riskini azaltır. Ayrıca, glutatyon, böbreklerin sağlıklı işleyişini sağlar ve böbrek hastalıklarının riskini azaltır.
Glutatyon, aynı zamanda diyabet gibi metabolik hastalıklara karşı koruma sağlar ve metabolizmayı düzenler. Glutatyon, ayrıca beyin sağlığını da koruyan bir maddedir ve beyin fonksiyonlarını düzenler.
Glutatyon, vücudun sağlıklı işleyişi için önemlidir ve vücudun ihtiyacı olan miktarda alınması önemlidir.
6 notes · View notes
ekipsaglik · 21 hours
Text
Çinko ve Selenyumun Sağlığa Faydaları
Tumblr media
Çinko ve selenyum, insan sağlığı için hayati öneme sahip olan iki temel mineraldir. Vücudun bağışıklık sistemi fonksiyonlarından cilt sağlığına, üreme sağlığından metabolik süreçlere kadar birçok alanda rol oynayan bu mineraller, dengeli bir diyetin ayrılmaz parçalarıdır. Çinko ve selenyum eksiklikleri ciddi sağlık sorunlarına yol açabilirken, yeterli alım sağlığın korunmasına ve çeşitli hastalıkların önlenmesine yardımcı olur. Bu yazıda, çinko ve selenyumun sağlığa faydaları ve hangi besinlerde bulunduklarını ele alacağız.
Çinkonun ve Selenyumun Sağlığa Faydaları
Tumblr media
Çinkonun ve Selenyumun Sağlığa Faydaları Çinko: Bağışıklık ve Cilt Sağlığında Kilit Rol Çinko, bağışıklık sistemi fonksiyonlarının düzenlenmesinde önemli bir rol oynar. Vücudun enfeksiyonlarla savaşma yeteneğini artıran bu mineral, aynı zamanda yaraların hızlı iyileşmesini sağlar. Çinko eksikliği, bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve hastalıklara karşı daha savunmasız hale gelmesine neden olur. Özellikle grip ve soğuk algınlığı gibi enfeksiyonların önlenmesinde çinko takviyesi oldukça etkilidir. Çinko, cilt sağlığı üzerinde de büyük bir etkiye sahiptir. Akne tedavisinde yaygın olarak kullanılan çinko, cilt hücrelerinin yenilenmesine yardımcı olur ve cildin elastikiyetini korur. Ayrıca egzama, sedef hastalığı gibi cilt rahatsızlıklarının tedavisinde de çinkonun olumlu etkileri vardır. Daha sağlıklı bir cilt ve güçlü bir bağışıklık sistemi için çinko, günlük olarak mutlaka yeterli miktarda alınmalıdır. Selenyum Nedir? Selenyum, vücudun kendiliğinden üretemediği, bu nedenle dışarıdan besin yoluyla alınması gereken önemli bir mineraldir. DNA sentezinde kilit bir rol oynayan selenyum, eksikliği durumunda üreme sağlığı ve tiroid fonksiyonlarında ciddi sorunlara yol açabilir. Bu mineral doğal olarak toprakta, suda ve bazı gıdalarda bulunur. Selenyuma yalnızca küçük miktarlarda ihtiyaç duyulsa da, metabolizma ve genel sağlık üzerinde önemli etkileri vardır. İlginizi Çekebilir; Multivitaminlerin Bağışıklık Üzerindeki Uzun Vadeli Etkileri Selenyumun Görevleri Nelerdir? Selenyum, selenoprotein adı verilen enzim ve protein gruplarının yapısında bulunur. Bu bileşenler DNA sentezini destekler, tiroid bezinin sağlıklı çalışmasına yardımcı olur ve üreme fonksiyonlarını düzenler. Ayrıca, selenyumun oksidatif hücre hasarına karşı koruma sağlaması ve enfeksiyonlarla mücadelede vücudu desteklemesi gibi hayati işlevleri vardır. Bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkileri bulunan bu mineral, metabolizmanın da düzgün çalışmasını sağlar. Çinko ve Selenyum Eksikliğinin Sonuçları Çinko ve selenyum eksiklikleri ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Çinko eksikliği, bağışıklık sistemini zayıflatarak enfeksiyon riskini artırır ve yaraların daha yavaş iyileşmesine neden olur. Ayrıca, çocuklarda büyüme geriliği ve cilt problemleri çinko eksikliği ile doğrudan ilişkilidir. Daha güçlü bir bağışıklık sistemi ve sağlıklı bir gelişim için çinko eksikliğinin mutlaka önüne geçilmelidir. Selenyum eksikliği ise, tiroid fonksiyonlarında bozulmalara, yorgunluk, kas zayıflığı ve bağışıklık sistemi problemlerine neden olabilir. Aynı zamanda, selenyum eksikliği oksidatif strese ve dolayısıyla kanser riskinin artmasına yol açar. Selenyum eksikliği vücudun savunma mekanizmasını zayıflatarak hastalıklara karşı direnci düşürür. Çinko ve Selenyumun Üreme Sağlığına Etkisi Çinko ve selenyum, üreme sağlığı açısından da kritik öneme sahiptir. Çinko, özellikle erkeklerde sperm üretimini artırır ve sperm kalitesini iyileştirir. Çinko eksikliği, erkeklerde kısırlık sorunlarına neden olabilir. Aynı zamanda, hamilelik döneminde çinkonun yeterli miktarda alınması, bebeğin sağlıklı gelişimini destekler ve doğum kusurları riskini azaltır. İlginizi Çekebilir; Multivitaminlerin Enerji Üzerindeki Uzun Vadeli Etkileri Selenyum da erkek üreme sağlığı için önemlidir. Selenyum, sperm hareketliliğini artırarak erkek doğurganlığını destekler. Kadınlarda ise selenyum, hormonal dengeyi koruyarak sağlıklı bir adet döngüsüne katkıda bulunur. Dolayısıyla, üreme sağlığını korumak ve doğurganlığı artırmak için çinko ve selenyum içeren besinlerin düzenli olarak tüketilmesi gerekir. Hangi Besinlerde Çinko ve Selenyum Bulunur? Çinko ve selenyum, çeşitli hayvansal ve bitkisel gıdalarda bulunur. Çinko açısından zengin besinler arasında kırmızı et, tavuk, hindi, deniz ürünleri (özellikle istiridye), kabak çekirdeği, badem ve nohut yer alır. Bu besinler, günlük çinko ihtiyacını karşılamak için idealdir. Selenyum ise özellikle Brezilya cevizinde yüksek oranda bulunur. Ayrıca, ton balığı, sardalya, karides, tavuk, hindi ve yumurta gibi hayvansal gıdalar da selenyum açısından zengindir. Bitkisel kaynaklar arasında tam tahıllar, brokoli ve ıspanak da selenyum açısından iyi birer kaynaktır. Günlük Alım Miktarları Çinko ve selenyumun vücut fonksiyonları üzerindeki etkilerini göz önünde bulundurduğumuzda, bu minerallerin günlük alım miktarları büyük önem taşır. Yetişkin bir bireyin günlük çinko ihtiyacı ortalama 8-11 mg arasındadır. Selenyum için ise önerilen günlük alım miktarı 55 mcg’dir. Dengeli bir diyetle bu miktarlar rahatlıkla karşılanabilir. Ancak, bazı durumlarda çinko ve selenyum takviyeleri gerekebilir. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler, cilt problemleri yaşayanlar ya da tiroid bozuklukları olanlar doktor tavsiyesi ile takviye kullanabilirler. Takviyeler, yalnızca sağlık profesyonellerinin önerisi ile kullanılmalıdır. Çinko ve selenyum, sağlığımızı korumada vazgeçilmez mineraller arasındadır. Güçlü bir bağışıklık sistemi, sağlıklı bir cilt, düzgün çalışan bir tiroid ve üreme sağlığı için bu minerallerin yeterli miktarda alınması büyük önem taşır. Çinko ve selenyum eksiklikleri ciddi sağlık sorunlarına yol açabilirken, dengeli bir diyetle bu eksiklikler kolaylıkla önlenebilir. Bu nedenle, çinko ve selenyum açısından zengin besinleri diyetinize dahil etmek, uzun vadede sağlığınızı korumanın en iyi yollarından biridir. İlginizi Çekebilir; Sağlıklı Beslenme İçin Zaman Yönetimi İpuçları Dioksijenil ve Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Vitaminler Kas Gelişimi İçin Gerekli Vitamin ve Mineraller Read the full article
0 notes
medisaglik · 18 days
Text
Herkes İçin Ücretsiz Sağlık: SHM ile Destek Alın!
Sağlıklı Hayat Merkezleri ile Sağlığınızı Korumak Artık Daha Kolay
Türkiye’deki Sağlıklı Hayat Merkezleri (SHM), ücretsiz sağlık hizmetleri sunarak bireylerin sağlığını koruma konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Yılda 10 milyonun üzerinde kişi bu merkezlerden faydalanmakta, sağlıklarını güçlendirmek için çeşitli danışmanlık hizmetlerine yönelmektedir.
SHM’nin Sunmuş Olduğu Hizmetler
Sağlıklı Hayat Merkezleri, geniş bir hizmet yelpazesine sahiptir. Danışmanlık hizmetleri arasında beslenme, kronik hastalıklar, kadın ve üreme sağlığı, kanser erken teşhisi, ruh sağlığı, çocuk ve ergen sağlığı gibi konular bulunmaktadır. Ayrıca tütün ve madde bağımlılığı ile enfeksiyon kontrol hizmetleri de sunulmaktadır. Bu çeşitli hizmetler, bireyleri sağlık risklerinden korumak ve toplumda sağlıklı yaşamı teşvik etmeyi amaçlamaktadır.
Hizmetlerin Erişilebilirliği
Türkiye'nin dört bir yanındaki Sağlık Müdürlükleri bünyesinde faaliyet gösteren Sağlıklı Hayat Merkezleri, her yaştan bireyin yararlanabileceği ücretsiz sağlık hizmetleri sunarak erişimi kolaylaştırmaktadır. Örneğin, Ankara, Antalya ve Bilecik gibi illerde yer alan merkezler, toplumun farklı kesimlerine hitap etmektedir.
Karşılaşılan Sorun: Bilgi Yokluğu
Çoğu birey, Sağlıklı Hayat Merkezleri’nin sunduğu hizmetler hakkında yeterli bilgiye sahip değildir. Bu durum, hizmetlerden faydalanmayı engellemektedir. Problemin çözümü, bu merkezlerin daha fazla tanıtım ve bilgilendirme çalışması yaparak halkı bilgilendirmesidir.
Sağlıklı Hayat Merkezleri, sağlık alanında atılacak önemli bir adımdır. Ücretsiz sunduğu hizmetlerle, toplumun sağlık seviyesini yükseltmeyi hedeflemektedir. Bu merkezlerden yararlanarak sağlığınızı koruyabilir, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsiyebilirsiniz. Daha fazla bilgi için medihaber.net adresini ziyaret edebilirsiniz.
Sağlıklı Hayat Merkezleri: Ücretsiz Hizmetlerle Sağlığınızı Koruyun
0 notes
pazaryerigundem · 3 months
Text
Muğla'da HPV aşı uygulaması çalışmalarına başlandı
https://pazaryerigundem.com/haber/181679/muglada-hpv-asi-uygulamasi-calismalarina-baslandi/
Muğla'da HPV aşı uygulaması çalışmalarına başlandı
Tumblr media
Muğla Büyükşehir Belediyesi ücretsiz Rahim Ağzı Kanseri aşı uygulaması için çalışmaları başlattı.
MUĞLA (İGFA ) Türkiye’de önemli bir halk sağlığı sorunu olan HPV (İnsan Papilloma Virüsü) virüsü kaynaklı kanser vakaları son yıllarda artma eğilimi göstermesinden dolayı Muğla Büyükşehir Belediyesi 9-30 yaş aralığındaki kız çocuklarına ve kadınlara yönelik rahim ağzı kanseri aşısı yapmak için çalı- şmaları başlattı.
HPV Aşısı ilk etapta Muğla il sınırları içinde ikamet eden, ekonomik yoksunluk içinde bulunduğu için sosyal yardım alan ailelerin ve yüzde 40 üzeri engelli raporu bulunan  9-26 yaş aralığındaki kız çocuklarına ve kadınlara yapılacak. Aşı için başvurular 5 Temmuz-31 Temmuz arasında https://mugla.bel.tr/hpvasiformu adresinden yapılabilecek.
“HPV AŞISI, HEM BİREYSEL HEM DE TOPLUM SAĞLIĞI İÇİN ÖNEMLİ BİR KORUYUCU TEDBİRDİR.”
Muğla Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı doktorlarından Ozan Ziya Sayın HPV aşısı ile ilgili şunları söyledi; “HPV aşısını neden yaptırmalıyız. HPV rahim ağzı kanseri başta olmak üzere, anüs, penis, vajina, vulva ve orofaringeal (boğaz) kanserlere neden olabilir. HPV aşısı, bu kanser türlerinin büyük çoğunluğuna karşı koruma sağlar. HPV, genital siğillere de neden olabilir. Aşı, bu siğillere karşı da koruma sağlar. HPV, cinsel temas yoluyla kolayca yayılabilir. Aşı, virüsün yayılmasını engelleyerek toplum sağlığını korumaya yardımcı olur. HPV aşısı, en etkili şekilde 11-12 yaşlarında, cinsel aktivitenin başlamasından önce yapıldığında koruma sağlar. Ancak, daha ileri yaşlarda da faydalı olur. Araştırmalar, HPV aşısının güvenli ve etkili olduğunu göstermektedir. Aşı, dünya genelinde milyonlarca insana uygulanmıştır ve ciddi yan etkileri bulunmamaktadır. HPV aşısı, hem bireysel hem de toplum sağlığı için önemli bir koruyucu tedbirdir. HPV aşısını 9-26 yaş arasındaki kız çocuklara ve kadınlara öneriyoruz. Emziren kadınlar yaptırabilir. Bununla birlikte hamile kadınlara önermiyoruz.” dedi.
HPV NEDİR?
HPV (İnsan Papilloma Virüsü) insandan insana bulaşan bir virüstür. HPV virüsü deri ve mukoza zarlarını etkileyen birden fazla virüs türünden oluşan bir ailedir. HPV’nin çeşitli varyasyonları vardır ve bazıları enfeksiyonlara sebep olabilirken, bazıları ise hiçbir şikayete neden olmayabilir. En yaygın belirtisi genital bölgede oluşan siğillerdir. Bununla birlikte bazı türleri ciddi anlamda kanserojen olup, özellikle kadınlarda rahim ağzı gibi kanser türlerinin en önde gelen sebebidir. Ayrıca anüs kanserine, erkeklerde penis kanserlerine sebep olabilmektedir. Hatta yapılan çalışmalarda sebep olduğu kanser türlerinin genital bölge ile sınırlı kalmadığı; baş ve boyun kanserleri ile boğaz kanserine de yol açabildiği gözlenmektedir.
HPV NASIL BULAŞIR?
Cinsel Temas: Cinsel yolla bulaşan HPV tipleri genellikle cinsel temas sırasında bulaşır. Virüs, cinsel organların derisi veya mukoz membranları yoluyla temasla geçer. Cinsel ilişki sırasında deri teması, HPV’nin yayılmasına neden olabilir.
Cilt Teması: HPV’nin bazı tipleri, cilt teması yoluyla bulaşabilir. Bu, özellikle genital bölge dışındaki ciltte meydana gelen siğillerle ilişkilidir. Siğillerin olduğu bölgelere dokunmak veya temas etmek, virüsün bulaşmasına yol açabilir.
Doğum Sırasında: Bir HPV taşıyıcısı anne, doğum sırasında virüsü bebeğine geçirebilir. Bu durum genellikle doğum kanalındaki enfekte dokuların bebeğin gözleri, ağızı, boğazı veya cildiyle temas etmesi sonucunda gerçekleşir.
Cinsel Siğiller: HPV’nin düşük riskli tipleri cinsel siğillere neden olabilir. Cinsel siğillerin olduğu bölgelere dokunmak, virüsün bulaşmasına sebep olabilir.
Kişisel Temas ve Ortak Kullanım: HPV’nin bulaşma riski, kişisel temas ve ortak kullanılan eşyalar yoluyla minimaldir. Ancak bu yollarla bulaşma olasılığı sıfır değildir.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
yankimesta-blog · 3 months
Text
FEMİNİST vs. ANTİ-FEMİNİST şunu
izliodum ilk sorusu kadınlarla erkeklerin her alanda eşit olması gerektiğine katılıyor musun
aklımdan geçen "hayır"
ama yaşam biçimini kendine yakın gördüğüm feministle ters cevabı vermiş kendime çok uzak bulduğum antifeministle ters cevabı vermiş oluyorum peki durum öyle mi
ikisi de değilim ben feminist değilim başlıklı videom yutubumda
eşitsizlikler eşitsizlikle eşitlenir
yani bacağı tekerlekli sandalyedeki bi insan için de sokağa çıkma şartı yaratmalısın ama onun engelsiz sağlıklı insanlar gibi yürümesini bekleyemezsin
bu kötü bi örnek engellilerle kadınları aynı kefeye mi koyuyosun dicekler ama ben onlar için yazmıyorum beni anlayan anlayacak
bi de amannnn nese devam
şuan erkeklere göre dizayn edilmiş bir toplumdayız bu düzende kadınların iş bulması çalışması güç elde etmesi yönetmesi zor
onlara çalışabilmeleri için imkan yaratmak teketlekli sandalye rampası koymak gibidir
evet antifeminist hukuk anlamında eşitiz sadece dedi değiliz ve olmamalıyız fıtrat dedi yaratıcı dedi ben bu kadınla aynı görüşte de değilim
erkeklerle rekabete girmek istemem dedi katılıyorum
feministler slogan veriyor dedi cahilce garip en sevdiğimize düşman oluyormuşmuşuz?
böyle insanlar beni feminizme yaklaştırıyo
ama yine de değilim
devam
bunu izleyip tepki videosu vermek isterdim ama en son youtubeum izlediğim videodan uyarı yedi bu da benim şansım yeni risk almadm
evet bu antiler beni feministliğe yöneltiyo o kadar cahilceki diğerinden *10 cahilce kadının fıtratında çalışmak yoktur gibi şeyler diyo ne alaka hocam
feministler kadınlara ev işi yapma kocanda yapsın diyormuş
eskisi gibi bütün her şeyi halleden erkek olsun ev işini ful ben yapıyım ama hem ben de para kazancam etçem hem ev işini hep ben yapçam mümküm değil bana da yaptırmasın temizlikçi tutacak zenginlikte olsun plan artık tşk
fıtrat nemiş diye baktım yaratılış ben de öyle biliyodum islami bi anlamı da varmışmış da banane hocam dünyada herkes müslüman mı bu şekil anlatıyorsun bilinen şey gerçeklik kadınların adet olduğu doğurduğu vucüt yapısının erkeklerinkinden farklı olduğu
bunlar kadının ayın ya da yılın her günü aynı şekilde çalışamayacağını bazen daha fazla dinlenmeye ihtiyaç duyabileceğini belirtir bize ama bu bilgiler bir kadın ya da bir erkeğin daha iyi doktorluk yapabileceğini belirtmez daha çok dinlenmeye ihtiyaç duyuyorsa da daha çok sorumluluk sahibi daha epmatili daha dikkatli gibi özellikleriyle dengelerler bunu
ayy erkeği evinden attırmak dedi yaa ezberletilmiş sloganlar bunlar ablacım kim öğretti sana bunlar bilmiyorum ama feminist değilken feminist yapıcan beni
kadının eşiyle cilveleşmesi güçmüş yani öyle de kusçam be gülüm neyi savunuyon cilveleşmeyen kadınlar güçsüz o yüzden dövülmeyi hakediyo der gibisin herkes evlenmek zorunda der gibisin o empati güçlü yanımız yumuşaklığımız derken sen de onu görmüyorum
bunu yapmayanlar kanser oluyormuşmuş
benim gördüğüm tüm kanserler yaşadıklarıyla sessiz yüzleşmeye çalışanlar asla kavga etmeyip dertlerini içine atanlar
al işte dediğin gibi kavga etmiyo ama cilveleşmiyor da nolsun istiyorsun bu insana
sadece sevmediğim şeylere cevap vermek beni üzdü sevdiğim şeyler hakkında konuşmak isterdim ama sevdiğim şeyleri söyleyen biri var zaten haklı mı diyim kendi cümlelerimle mi yazıyım edebiyat dersi mi bu belki olmalı belki o yüzden o edebiyat derslerini aldık
bu kadınişko beni feminist yapıcak cidden kocayı evden attırmak diyo ya nerde yaşıon ne gördün anlat da bilelim sonsuza kadar bakıcam koruycam sevicem sözünü veren kişi kocadır sözünü tutamaya döven abuse eden kişi abuserdır. Kimseyi evden attırma durumu yoktur bu durumda suçluyu yakalama mağduru koruma durumu vardır.
bir şeyi nasıl ifade ettiğin önemlidir
evde kocana bağlıysan işte patrona bağımlısın dio patron kadın hayal edemiyo- sakin ol: kendime diyorum-
erkek yatamaz diyo knk yatıolar dövüyolar içiyolar aldatıyolar kşk yapamasalar sen nerde yaşıyosun
ideali anlatıosun anlıyorum ama idealde yaşamıyoruz sen bunu anlıyor musun?
bak başında dedim kocam bütün evin parasal derdini halletsin tabiki mutlulukla yemek yaparım
daha ideali bana iş yaptırtmayacak kadar çok kazansın ben kazanıyorum o da kazansın ben elimdekileri bırakıp azla mutlu olmayacağım benim seviyemde birini arayacağım tabi ki
eski karısını geçindirsin derdindeymişmiş abim söz vermek göt vermeye benzemez o imza boşuna mı atılıyor minnak inançlı antifeminist kocam boşasa sni napçan cilve yaparsın boşamaz bu mu
kadın cahilliğiyle beni feminist yaptı agam
0 notes
elazigsurmanset · 4 months
Text
Güvensiz Gıda Hastalıkları: Küresel Bir Tehdit
Tumblr media
Dünya Gıda Güvenliği Günü'nün altıncısında, Birleşmiş Milletler'in teması "Beklenmeyene Hazır Olun" uyarısıyla gıda güvenliğinin önemi bir kez daha vurgulanıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), gıda işletmelerinin, hükümetlerin ve tüketicilerin gıda kirliliği ve gıda kaynaklı hastalıklarla mücadelede birlikte hareket etmesi gerektiğini belirtiyor. Gıdanın her aşamasında koruma hayati önem taşıyor. DSÖ ve FAO, gıda kaynaklı hastalıkların küresel yükünü azaltmak için uluslararası düzeyde farkındalık yaratmaya çalışıyor. Özellikle Doğu Akdeniz Bölgesi, bu hastalıklardan en çok etkilenen bölgelerden biri. Bölgede her yıl 100 milyon kişi gıda kaynaklı hastalıklara maruz kalıyor ve bu vakaların 32 milyonu 5 yaş altı çocuklardan oluşuyor. Bu hastalıklar yılda yaklaşık 37.000 kişinin ölümüne neden oluyor. Gıda kaynaklı hastalıklara sadece mikroplar yol açmıyor. Doğal toksinler ve kimyasallar da gıdalarda hastalığa neden olabiliyor. Kanser, organ yetmezliği ve üreme bozuklukları gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyorlar. İklim değişikliği ve insani krizler de gıda güvenliğini tehdit ediyor. Gıda güvenliği, sadece yetkililerin değil, hepimizin sorumluluğudur. Güvenli gıdaya erişim, sağlıklı bir yaşam için temel bir haktır. Tüketiciler olarak, gıda alışverişlerimizde dikkatli olmalı ve gıdaları güvenli bir şekilde muhafaza etmeliyiz. Yetkililer ise gıda kontrol sistemlerini güçlendirmeli ve gıda işletmelerini denetlemeli. Uluslararası Gıda Güvenliği Otoriteleri Ağı (INFOSAN) gibi girişimler, gıda kaynaklı hastalıkları önlemede ve hayat kurtarmada önemli rol oynuyor. Bu ağ, gıda güvenliği olayları hakkında bilgi alışverişini kolaylaştırıyor ve risk yönetimi önlemlerinin zamanında uygulanmasını sağlıyor. Güçlü ulusal gıda kontrol sistemleri ve güvenli gıda işleme uygulamaları, gıda kaynaklı hastalıklarla mücadelede en önemli araçlardır. DSÖ Doğu Akdeniz Bölge Ofisi, bölge ülkelerini bu konuda desteklemeye devam ediyor. Hepimiz birlikte çalışarak gıda güvenliğini sağlayabilir ve daha sağlıklı bir dünya oluşturabiliriz. Unutmayalım: Beklenmeyene hazır olmak, gıda güvenliğinde de hayati önem taşır. Read the full article
0 notes
teknolojihaber · 4 months
Text
Dövmeler kanser riskini yüzde 21 artırıyor
Tumblr media
Yeni bir çalışmaya göre dövme yaptırmak, boyutu ne olursa olsun lenfoma gelişme riskini artırıyor. Araştırmacılar, insanları mürekkep almaktan caydırmaya çalışmadıklarını, sadece prosedürün güvenli olduğundan emin olmak istediklerini söylüyorlar.
Dövmeler birkaç on yıl öncesine göre çok daha yaygın. Pew Araştırma Merkezi'ne göre ABD'li yetişkinlerin 'sinde bir tane var, 'sinde ise birden fazla var. Artık sosyal olarak daha kabul edilebilir olduğu düşünüldüğünde, pop yıldızlarından politikacılara kadar herkes dövme yaptırıyor. Dövmelerin popülaritesindeki küresel artışla birleştiğinde, lenfatik sistem kanseri olan malign lenfoma vakalarında büyük ölçüde açıklanamayan bir artış oldu. Yeni bir çalışmada İsveç'teki Lund Üniversitesi'nden araştırmacılar, bir bağlantı olup olmadığını görmek için vakaları inceledi. Lund Üniversitesi epidemiyoloji doçenti ve çalışmanın lideri ve ilgili yazar Christel Nielsen, "Nüfus kayıtları aracılığıyla lenfoma tanısı alan kişileri belirledik" dedi. "Bu bireyler daha sonra aynı cinsiyet ve yaştaki ancak lenfoma olmayan bir kontrol grubuyla eşleştirildi. Çalışmaya katılanlar, dövme yaptırıp yaptırmadıklarını belirlemek için yaşam tarzı faktörleriyle ilgili bir anketi yanıtladılar." Lenfatik sistem bağışıklık sisteminin bir parçasıdır. Vücut sıvı seviyelerini dengede tutar ve enfeksiyonlara karşı koruma sağlar. Lenfatik sistemi etkileyen iki ana kanser türü vardır: tüm lenfomaların yaklaşık 'ını oluşturan Hodgkin olmayan lenfoma (NHL) ve Hodgkin lenfoma. NHL'nin, büyüme ve yayılma hızlarına göre farklılık gösteren yaklaşık 40 alt tipi vardır. NHL , ABD'de en sık görülen kanserlerden biridir ve her yaşta ortaya çıkabilir. Çalışmaya 11.905 İsveçli dahil edildi; bunların 2.938'inde 20 ila 60 yaşları arasında lenfoma ("vaka") vardı. Bu katılımcıların 'ü dövmelerle ilgili anketi yanıtladı; Kontrollerin 'si (lenfoması olmayanlar) aynısını yaptı. Dövme prevalansı vakalarda , kontrollerde ise idi. Nielsen, "Sigara içme ve yaş gibi diğer ilgili faktörleri hesaba kattıktan sonra, dövme yaptıranlarda lenfoma gelişme riskinin daha yüksek olduğunu gördük" dedi. "Sonuçların artık diğer çalışmalarda doğrulanması ve araştırılması gerekiyor ve bu tür araştırmalar devam ediyor." Nielsen, "Bunun neden böyle olduğunu henüz bilmiyoruz" dedi. "Bir dövmenin, boyutu ne olursa olsun, vücutta düşük dereceli bir iltihabı tetiklediği ve bunun da kanseri tetikleyebileceği yönünde yalnızca spekülasyon yapılabilir . Dolayısıyla resim başlangıçta düşündüğümüzden daha karmaşık.” Önceki çalışmalar , dövme mürekkebi parçacıklarının ve aslında dövme iğnesinin kendisinden gelen metal nanopartiküllerin lenf düğümlerine gidebildiğini buldu . Nielsen, "Dövme mürekkebi cilde enjekte edildiğinde vücudun bunu orada olmaması gereken yabancı bir şey olarak yorumladığını ve bağışıklık sisteminin harekete geçtiğini zaten biliyoruz" dedi. "Mürekkebin büyük bir kısmı deriden lenf düğümlerine taşınıyor ve burada birikiyor." Araştırmacılar şimdi dövmeler ile diğer kanser türleri ve iltihaplı hastalıklar arasında bir bağlantı olup olmadığını inceleyecekler. Aşağıdaki tavsiyeyi sunuyorlar. Nielsen, "İnsanlar muhtemelen kimliklerini dövmelerle ifade etmeye devam etmek isteyecekler ve bu nedenle toplum olarak bunun güvenli olduğundan emin olmamız çok önemli" dedi. "Birey için, dövmelerin sağlığınızı etkileyebileceğini ve dövmenizle ilgili olabileceğini düşündüğünüz belirtilerle karşılaşırsanız sağlık uzmanınıza başvurmanız gerektiğini bilmek iyidir." Çalışma eClinical Medicine dergisinde yayınlandı . Read the full article
0 notes
drtubakavala · 6 months
Text
Tumblr media
Ozon Tedavisi Kaç Seans Uygulanır?
Ozon tedavisi uygulamasının sıklığı, hastanın genel tedavi programına ve hastalığına göre değişmektedir. Ozon tedavisi, haftada 2 ila 3 uygulama şeklinde gerçekleştirilebildiği gibi 10 ila 15 seans da olarak da uygulanabilmektedir, buna uzman doktor karar verecektir. Tedavinin tamamlanmasının ardından ayda bir koruma seansı uygulanabilir.
Tedavi süresi ortalama 15 ila 20 dakika sürmektedir.
DEVAMI...
📌Bu içerik bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedavi için lütfen doktorunuza başvurunuz.
☎ +90232 290 36 46
📱+90545 290 36 46
🖥 www.drtubakavala.com
🖱️https://linktr.ee/drtubakavala
#drtubakavala #izmir #ozontedavisi #alsancakozontedavisi #ozonetherapy #ozonbakım #kanozon #ozontorbası #izmirozontedavisi #damartıkanıklığı #kalphastalıkları #hastalıklardaozontedavisi #ozontedavisiizmir #kronikyorgunluk #kendinimiyorgunhissediyorum #yorgun #zihinselyorgunluk #kanser
📷Talatpaşa Bulvarı Nazar Apt. No:23 Daire:1 (Gazi Orta Okulu Karşısı) Alsancak / İZMİR
0 notes
mitrasuaritma · 8 months
Text
Tarçınlı Su İçmenin Sağlığa Faydaları
Tarçınlı su faydaları gün boyu vücudunuzun yararlanabileceği şekilde tüketmenin bir yoludur. Tarçınlı suyun sağlığa faydaları arasında şunlar yer almaktadır:
Metabolizmayı hızlandırır. Tarçın, termojenik bir maddedir, yani vücut sıcaklığını artırarak metabolizmayı hızlandırabilir. Bu da kalori yakımını artırarak kilo vermeye yardımcı olabilir.
Kan şekerini düzenler. Tarçın, insülin direncini azaltarak kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olabilir. Bu da diyabet hastaları için faydalıdır.
İştahı bastırır. Tarçın, iştahı bastırmaya yardımcı olabilir. Bu da kilo vermenize yardımcı olabilir.
Antioksidan görevi görür. Tarçın, serbest radikalleri nötralize ederek hücreleri hasara karşı koruyan antioksidan özelliklere sahiptir. Bu da kanser, kalp hastalığı ve diğer kronik hastalıklara karşı koruma sağlayabilir.
Bağışıklık sistemini güçlendirir. Tarçın, bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olan antibakteriyel ve antifungal özelliklere sahiptir.
Kötü kolesterolü düşürür, iyi kolesterolü yükseltir. Tarçın, kötü kolesterol (LDL) seviyelerini düşürmeye ve iyi kolesterol (HDL) seviyelerini yükseltmeye yardımcı olabilir. Bu da kalp sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabilir.
Tarçınlı su yapmak için 1 bardak suya 1/2 çay kaşığı tarçın ekleyin ve kaynatın. Kaynadıktan sonra 5 dakika daha pişirin ve ardından ocaktan alın. Tarçın taneciklerini süzün ve suyu içebilirsiniz. Tarçınlı suyu günde 1-2 bardak tüketebilirsiniz.
Tarçınlı suyun sağlığa faydaları konusunda yapılan araştırmalar henüz sınırlıdır. Ancak, yapılan araştırmalar tarçınlı suyun sağlığa faydalı olabileceğini göstermektedir.
1 note · View note
sagliklitabaklar · 9 months
Text
Limon, C vitamini ve potasyum kaynağı olarak bilinir. Ancak limonun bilinmeyen faydaları da var. Bu videoda limonun stresi azaltma, kanser riskini düşürme, kolesterolü düşürme, diş sağlığını koruma, cilt sağlığını iyileştirme gibi faydalarını öğreneceksiniz.
0 notes
psikologline · 11 months
Text
HPV Nedir? HPV Belirtileri
Tumblr media
HPV (Human Papillomavirus), insanlarda cilt ve mukoza zarlarında enfeksiyonlara neden olan geniş bir virüs ailesidir. 200'den fazla farklı HPV tipi bulunmaktadır ve bunlar farklı vücut bölgelerini etkileyebilir. Bazı HPV tipleri ciltte veya genital bölgede siğillere yol açarken, diğerleri ağız veya boğazdaki dokuları etkileyebilir. Özellikle HPV 16 ve 18 tipleri, rahim ağzı kanseri ile güçlü bir şekilde ilişkilendirilmiştir. Enfeksiyonlar çoğunlukla cinsel yolla bulaşır ve dünya çapında oldukça yaygındır. HPV enfeksiyonlarının çoğu vücut tarafından kendi başına temizlenir ve herhangi bir semptoma neden olmaz. Ancak, enfeksiyonun vücuttan atılamaması durumunda, bazı HPV tipleri kansere neden olabilir. HPV enfeksiyonlarını önlemenin bir yolu HPV aşısıdır. Aşı, özellikle genç yaşlarda uygulandığında, HPV enfeksiyonlarını ve HPV ile ilişkili kanserleri önleyebilir. Erkekler ve kadınlar için etkili bir koruma yöntemi olan bu aşı, dünya genelinde geniş çapta kullanılmaktadır. Herhangi bir belirti veya semptom gösteren bir HPV enfeksiyonu olduğundan şüpheleniyorsanız, bir sağlık profesyoneli ile görüşmelisiniz. Doktorunuz, durumu değerlendirmek ve uygun tedaviyi önerebilmek için gerekli test ve muayeneleri yapacaktır.
HPV'nin Genel Tanımı
HPV Tip Çeşitliliği HPV, 200'den fazla farklı virüs tipini içeren geniş bir ailedir. Bu virüsler, ciltte ve vücudun mukozal yüzeylerinde enfeksiyonlara neden olabilir. Bazı HPV tipleri yaygın cilt siğillerine sebep olurken, diğerleri genital bölge, ağız ve boğazda enfeksiyonlara yol açabilir. HPV'nin Yayılımı ve Bulaşma Yolları HPV, cilt-cilt teması yoluyla bulaşır, ancak en sık olarak cinsel ilişki sırasında yayılır. Virüs, enfekte olmuş bir kişinin cildi veya mukozal yüzeyleri ile temas ettiğinde bulaşabilir. Bu, genital, anal veya oral seks yoluyla olabilir. HPV'nin Potansiyel Etkileri ve İlişkili Hastalıklar HPV enfeksiyonları genellikle zararsızdır ve kendi kendine iyileşebilir, ancak bazı durumlarda enfeksiyonlar ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bazı HPV tipleri genital siğillere neden olabilir, diğerleri ise kansere yol açabilir. Rahim ağzı kanseri en sık rastlanan HPV ile ilişkili kanser türüdür, ancak virüs aynı zamanda vulva, vajina, penis, anüs, ağız ve boğazdaki kanserlere de neden olabilir.
Tumblr media
HPV Enfeksiyonunun Belirtileri ve Teşhisi
HPV Enfeksiyonunun Belirtileri Çoğu HPV enfeksiyonu belirtisizdir ve vücut tarafından fark edilmeden temizlenir. Ancak, bazı durumlarda virüs ciltte veya mukozal yüzeylerde siğiller oluşturabilir. Genital siğiller tipik olarak küçük, yumrulu büyümeler olarak görülür ve kaşıntıya neden olabilir. Risk Faktörleri ve Korunma Yöntemleri HPV enfeksiyonu riski, cinsel aktivite, yaş ve bağışıklık sisteminin durumu gibi faktörlere bağlıdır. HPV'den korunmanın en etkili yollarından biri aşılanmadır. Ayrıca, bariyer yöntemleri kullanmak ve cinsel partner sayısını sınırlamak da riski azaltabilir. HPV Teşhisi ve Tarama Testleri HPV enfeksiyonunun teşhisi genellikle siğillerin görsel muayenesi veya rahim ağzı hücrelerinin incelenmesi ile yapılır. Rahim ağzı kanseri taraması, düzenli Pap smear testleri ve HPV DNA testleri kullanılarak yapılabilir.
HPV'nin Tedavisi ve Önlenmesi
HPV Tedavi Seçenekleri Çoğu HPV enfeksiyonu tedavi gerektirmez ve kendi kendine geçer. Ancak, siğiller veya diğer sağlık sorunları meydana geldiğinde tedavi gerekebilir. Tedavi seçenekleri arasında topikal ilaçlar, kriyoterapi (dondurma), lazer tedavisi ve cerrahi bulunmaktadır. HPV Aşısı ve Aşılamanın Önemi HPV aşısı, özellikle genç yaşlarda yapıldığında, HPV enfeksiyonları ve ilişkili kanserlerin önlenmesinde etkili bir araçtır. Aşı, özellikle yüksek riskli HPV tiplerine karşı koruma sağlar ve dünya genelinde milyonlarca insanı korumaktadır. HPV Enfeksiyonundan Korunma Yöntemleri HPV enfeksiyonundan korunmanın en iyi yollarından biri aşılanmadır. Ayrıca, bariyer kontraseptif yöntemleri kullanmak, cinsel partner sayısını sınırlamak ve düzenli sağlık kontrolleri yapmak da önemlidir.
Tumblr media
HPV ve Rahim Ağzı Kanseri HPV enfeksiyonları, özellikle HPV 16 ve 18 tipleri, rahim ağzı kanserinin ana nedenidir. Virüs, rahim ağzındaki hücrelerin anormal şekilde büyümesine ve bölünmesine neden olarak kanseri tetikler. Rahim ağzı kanseri, erken aşamalarda genellikle belirtisizdir, ancak düzenli tarama testleri ile erken teşhis edilebilir. HPV aşısı, bu tipteki enfeksiyonları ve dolayısıyla rahim ağzı kanserini önlemede etkili bir araçtır. Diğer Kanser Tipleri ve HPV HPV, sadece rahim ağzı kanserine değil, aynı zamanda vulva, vajina, penis, anüs, ağız ve boğazdaki kanserlere de neden olabilir. HPV 16 tipi, baş ve boyun kanserlerinin önemli bir nedenidir ve özellikle erkeklerde orofarengeal kanser riskini artırır. HPV aşısı, bu kanser tiplerini önleme potansiyeline sahiptir. HPV ve Kanser Taraması Rahim ağzı kanseri taraması, düzenli Pap smear testleri ve HPV DNA testleri ile yapılabilir. Bu testler, anormal hücre değişikliklerini veya enfeksiyonu erken aşamada tespit edebilir, böylece erken müdahale mümkün olur. Diğer HPV ile ilişkili kanser türleri için rutin tarama yöntemleri mevcut değildir, ancak risk altındaki bireyler için klinik değerlendirme ve takip önemlidir.
HPV Hakkında Yaygın Mitler ve Gerçekler
HPV'nin Bulaşma Şekilleri Hakkındaki Yanılgılar HPV'nin yalnızca cinsel yolla bulaştığına dair yaygın bir yanılgı bulunmaktadır. Ancak HPV, cinsel aktivitenin yanı sıra cilt-cilt teması yoluyla da bulaşabilir. Ayrıca, virüs, enfekte bir anneden doğum sırasında bebeğe de geçebilir. HPV Aşısının Güvenliği ve Etkililiği HPV aşısının güvenliği ve etkililiği konusunda bazı yanılgılar bulunmaktadır. Geniş çapta yapılan araştırmalar, HPV aşısının hem güvenli hem de etkili olduğunu göstermektedir. Aşı, özellikle genç yaşlarda verildiğinde, yüksek riskli HPV tiplerine karşı güçlü bir koruma sağlar. HPV ve Cinsel Sağlık HPV, cinsel sağlık üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir. Virüs, genital siğiller gibi rahatsız edici belirtilere neden olabilir ve bazı HPV tipleri cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar arasında en yaygın olanıdır. Bu nedenle, cinsel sağlığını korumak ve HPV ile ilişkili riskleri azaltmak için korunma yöntemlerinin kullanılması, düzenli sağlık kontrolleri ve aşılanma önemlidir.
Tumblr media
Sıkça Sorulan Sorular
HPV olunca ne oluyor?HPV enfeksiyonu, çoğu zaman herhangi bir belirtiye neden olmaz ve vücut tarafından kendi kendine temizlenir. Ancak bazı durumlarda, özellikle yüksek riskli HPV tipleriyle enfeksiyon durumunda, genital siğiller gibi belirtilere veya rahim ağzı, anüs, penis, vulva, vajina ve boğazda kanserlere yol açabilir.HPV virüsü olduğu nasıl anlaşılır?HPV enfeksiyonu çoğu zaman belirtisiz olduğu için kişi virüsü taşıdığının farkında olmayabilir. Ancak, bazı HPV tipleri genital siğillere veya rahim ağzında anormal hücre değişikliklerine neden olabilir, bu durumlar bir doktor muayenesi veya rutin rahim ağzı tarama testleri ile tespit edilebilir.HPV virüsü neden bulaşır?HPV virüsü, enfekte bir kişinin cildi veya mukozal yüzeyleri ile direkt temas yoluyla bulaşır. En yaygın bulaşma yolu cinsel aktivite olsa da, virüs cinsel ilişki olmadan da, özellikle cilt-cilt teması yoluyla geçebilir.HPV virüsü kadına nasıl bulaşır?HPV virüsü, enfekte bir partnerle cinsel temas yoluyla kadınlara bulaşabilir; bu vaginal, anal veya oral seks yoluyla olabilir. Ayrıca, virüs cilt-cilt teması yoluyla da geçebilir, bu nedenle tam bir cinsel ilişki olmasa bile bulaşma riski vardır.Tek eşli kadınlarda HPV olur mu?Evet, tek eşli kadınlarda bile HPV enfeksiyonu görülebilir çünkü virüs çok yaygındır ve geçmişteki cinsel partnerlerden bulaşmış olabilir. Ayrıca, partneri enfekte olan bir kadın, partneri başka biriyle cinsel ilişkiye girmese bile, uzun süre boyunca virüsü kapabilir.HPV oldum ne yapmalıyım?HPV teşhisi konduğunda, doktorunuz enfeksiyonun türüne ve potansiyel etkilerine bağlı olarak bir tedavi planı önerir. Rahim ağzı, vulva, vajina, penis veya anüs bölgesinde anormal hücre büyümesi veya siğiller fark ederseniz, düzenli takip ve gerekirse tedavi için bir doktora başvurmalısınız. İlginizi çekebilecek diğer yazılar; - Dikloron Nedir? - Kadıköy Psikolog - D Vitamini Eksikliği Read the full article
0 notes
fiyatinedir · 11 months
Text
Deniz Patlıcanı Fiyatları
Tumblr media
Deniz patlıcanı, Ege Denizi'nde yetişen bir deniz canlısıdır. Deniz hıyarı olarak da bilinen bu canlı, yüksek besin değeri ve faydaları nedeniyle özellikle Uzak Doğu'da çok popülerdir. Deniz patlıcanının faydaları arasında; bağışıklık sistemini güçlendirme, cilt sağlığını koruma, sindirim sistemini düzenleme ve kansere karşı koruma sayılabilir.
Tumblr media
Deniz Patlıcanı Kilosu
Deniz Patlıcanı Fiyatları
Deniz patlıcanı fiyatları, yüksek talep ve arzın az olması nedeniyle oldukça yüksektir. 2023 yılı itibarıyla deniz patlıcanının kilosu yaklaşık 150 dolar civarındadır. Bu da Türk Lirası cinsinden yaklaşık 4500-5500 TL'ye denk gelmektedir. Deniz PatlıcanıFiyatlarıDeniz Patlıcanı Fiyatı150 Dolar -170 DolarDeniz Patlıcanı Fiyatları Deniz patlıcanı, Türkiye'de avlanması yasak olan bir canlıdır. Bu nedenle, deniz patlıcanı genellikle kaçak yollarla avlanmakta ve yurt dışına ihraç edilmektedir. Deniz patlıcanı, şeffaf deniz hıyarı olarak da bilinen bir türdür. Bu tür, diğer deniz patlıcanlarının aksine şeffaf bir gövdeye sahiptir. Şeffaf deniz hıyarı, genellikle Çin ve Japonya'da tüketilir.
Tumblr media
Deniz Patlicanı
Deniz Patlıcanı Fiyatı Hakkında Sıkça Sorulan Sorular?
Deniz Patlıcanı için araştırma yaparak en uygun fiyattan yararlanmayı istemektesiniz. Uygun ve ucuz Deniz Patlıcanı Fiyatları hakkında araştırmanıza bizde katkı sağlamak için güncel Deniz Patlıcanı Fiyat listesini paylaştık. Yorumlar kısmından eksik veya hatalı gördüğünüz kısımları bize bildirebilirsiniz. Deniz Patlıcanı Fiyatları hakkında merak edilen, sıkça sorulan soruları sizler için derledik inceleyebilirsiniz. Güncel ve detaylı fiyat listelerine sitemizi takip ederek ulaşabilirsiniz Fiyatinedir.net Deniz Patlıcanı Fiyatları bilgisini sizler için araştırdı ve yayınladı. Bu yazımızı takibe alarak güncel Deniz Patlıcanı Fiyatı nedir bunu öğrenebilirsiniz. Unutmayın sitemiz üzerinde diğer konulara bakarak güncel fiyatları sürekli takip edebilirsiniz. DENİZ PATLICANI FİYATI GİBİ MERAK EDİLEN BİR DİĞER FİYAT LİSTESİDE: Deniz Tarağı Fiyatları LİSTESİDİR. DİLERSENİZ BU YAZIMIZIDA İNCELEYEBİLİRSİNİZ. Deniz Patlıcanı Nedir? Deniz patlıcanı, derisidikenlilerin Holothuroidea sınıfından omurgasızlara verilen genel ad. Vücutları, ağızla anüsten geçen eksen yolunda uzamış olup, sosis veya hıyara benzer. Ağız ve anüs karşılıklı iki uca yerleşmiştir. Deniz patlıcanları, dünyanın her okyanusunda, kıyılara yakın sığ sularda ve derin denizlerde yaşar. Çeşitli şekil ve boyutlarda olabilirler. Bazı deniz patlıcanlarının uzunluğu birkaç santimetre iken, bazıları 1 metreye kadar büyüyebilir. Deniz patlıcanlarının beslenme şekli, türlerine göre farklılık gösterir. Bazı deniz patlıcanları, deniz yosunu ve diğer bitkilerle beslenirken, bazıları küçük omurgasızlarla beslenir. Deniz patlıcanları, deniz ekosisteminin önemli bir parçasıdır. Denizdeki besin döngüsünde önemli bir rol oynarlar ve denizin temizlenmesine yardımcı olurlar. Deniz patlıcanları, özellikle Uzak Doğu'da çok popüler bir gıdadır. Çin, Japonya ve Kore'de deniz patlıcanı ile çeşitli yemekler yapılır. Deniz patlıcanının yüksek besin değeri ve faydaları nedeniyle, son yıllarda dünya çapında popülaritesi artmaktadır. Deniz patlıcanının faydaları - Bağışıklık sistemini güçlendirir. - Cilt sağlığını korur. - Sindirim sistemini düzenler. - Kan basıncını düşürür. - Kalp sağlığını korur. - Kanser riskini azaltır. Deniz patlıcanı, Türkiye'de avlanması yasaktır. Bu nedenle, deniz patlıcanı genellikle kaçak yollarla avlanmakta ve yurt dışına ihraç edilmektedir. Deniz patlıcanı nasıl yenir? Deniz patlıcanı, genellikle çiğ olarak veya pişirilerek tüketilebilir. Çiğ olarak tüketildiğinde, önceden iyice yıkanmalıdır. Pişirildiğinde, genellikle haşlama veya buğulama yöntemi kullanılır. Deniz patlıcanı Türkiye'de yasak mı? Evet, deniz patlıcanı Türkiye'de avlanması yasaktır. Bu nedenle, deniz patlıcanı genellikle kaçak yollarla avlanmakta ve yurt dışına ihraç edilmektedir. Deniz Patlıcanı Fiyatları kaç lira? Deniz Patlıcanı fiyatları güncel zamlarla beraber Fiyatı 150 Dolar'dır. Güncel Deniz Patlıcanı Fiyatı 150 Dolar'dır. Bu fiyat yazı tarihindeki son zamlarla yükselen fiyattır. Sürekli gelen zamlar Deniz Patlıcanı Fiyatını da etkilemektedir. Bundan dolayı sitemiz Deniz Patlıcanı fiyat listesini haftalık ve aylık periyotlar halinde güncellemektedir. Sizde yorumlar kısmından bize bilgi vererek Deniz Patlıcanı fiyat bilgisinin güncellenmesini sağlayabilirsiniz. Deniz Patlıcanı fiyatı gibi güncel fiyat listesine sitemizi takip ederek ulaşabilirsiniz. Ayrıca eklenmesini istediğiniz fiyat listesini iletişim bilgilerimizden bize iletebilirsiniz. https://www.youtube.com/watch?v=ybmZm7cpd1Q Deniz Patlıcanı Fiyatları Zamlanacak mı? Deniz Patlıcanı fiyatları hatta diğer ürün ve hizmetlerin hepsi maalesef döviz ve yakıt fiyatlarına orantılı olarak zamlanmaktadır. Bu neticede dövizdeki hareket veya yakıttaki, benzindeki zamlanma direk Deniz Patlıcanı Fiyatı listesine yansıyacaktır. Bununla beraber Deniz Patlıcanı Fiyat listesi de zamlanacaktır. Bizler normalde haftalık veya aylık olarak konuları güncelliyoruz. Fakat döviz ve yakıt zamlanması gibi etkileyen hızlı durumda fiyat listemiz 1-2 gün eski kalabiliyor. Anlık zamlarda bizlere yorumlar kısmından bildirim de bulunarak fiyatın güncellenmesine katkı sağlayabilirsiniz. DENİZ PATLICANI FİYATI GİBİ MERAK EDİLEN BİR DİĞER FİYAT LİSTESİDE: Uskumru Fiyatları LİSTESİDİR. DİLERSENİZ BU YAZIMIZIDA İNCELEYEBİLİRSİNİZ. Deniz Patlıcanı Fiyatı doğru mu? Deniz Patlıcanı fiyat bilgisi doğru ve günceldir. Fiyat listelerini oluştururken özellikle mağazalardan, firma iletişim bilgilerinden ve internet mecralarındaki fiyat listeleri, kullanıcı yorumlarından yola çıkarak Fiyat tablosu oluşturuyoruz. Bu neticede fiyat listesini haftalık periyotlar ile güncelliyoruz. Doğal olarak sizlere güncel fiyat listesini ulaştırmış oluyoruz. Deniz Patlıcanı fiyat bilgileri zamlarda güncellenerek sizlere ne güncel haliyle sunulmaktadır. Fiyatı nedir, fiyat araştırma platformunda bulunan bütün konularımız haftalık veya aylık periyotlar ile güncellenmektedir. Sizlerde sitemizi takip ederek güncel fiyat bilgilerine ulaşabilirsiniz. Ayrıca sitemizde bulamadığınız bir fiyat listesi olursa iletişim bilgilerimizden bize bildirim açabilirsiniz. Ortalama 1-2 iş günü içerisinde fiyat listesi eklenir veya güncellenir. Deniz Patlıcanı Fiyatı gibi GENEL FİYATLAR kategorimizde yer alan diğer konulara da ilgili kategoriden ulaşabilirsiniz. Deniz Patlıcanı Fiyatı Hakkında Sizlere hazırladığımız Deniz Patlıcanı Fiyatı hakkında genel bilgilerde vermiş olduk. Sitemizde güncel fiyat bilgileri yer alır. Sitemizi takip ederek marketlerden tutun ürünlere kadar her alanda fiyat bilgilerini araştırabilir bilgi sahibi olabiliriniz. Özellikle son dönemlerdeki piyasa hareketliliği Deniz Patlıcanı fiyat listesi gibi fiyat listelerini sürekli araştırma ihtiyacı sunmaktadır. Sizde sitemizden güncel fiyatlara ulaşabilirsiniz. Peki Deniz Patlıcanı Fiyatı bilgisine nasıl mı ulaştık? Mağazalardan, çağrı merkezlerinden ve internet kanallarından araştırma yaparak güncel ve doğru Deniz Patlıcanı Fiyatı listesini hazırladık. - Paylaştığınız Deniz Patlıcanı Fiyat bilgisi ne kadar güncel? Deniz Patlıcanı Fiyat bilgisi gibi sitemizde yer alan bütün Fiyatların listesi haftalık veya aylık periyotlar ile güncellenerek sizlere güncel olarak sunulmaktadır. Fiyatinedir.net Bilgilendirme Metni Fiyatinedir.net web sitesi sizlere güncel fiyat bilgisi sağlamak üzere kılavuz görevi gören bir platformdur. Bu noktada Deniz Patlıcanı fiyatı gibi diğer tüm konularımızda yer alan fiyat bilgileri sadece kılavuz olması için yayınlanmaktadır. - Mor Patates Fiyatları - Gül Fiyatları - Künefe Fiyatları - Alyans Fiyatları Read the full article
0 notes
ekipsaglik · 2 days
Text
Multivitaminlerin Bağışıklık Üzerindeki Uzun Vadeli Etkileri
Tumblr media
Bağışıklık sistemi, vücudun hastalıklara karşı ilk savunma hattıdır. Sağlıklı bir bağışıklık sistemi, vücudu enfeksiyonlara, bakterilere, virüslere ve diğer zararlı mikroorganizmalara karşı korur. Modern yaşam tarzı, stres, yetersiz beslenme ve çevresel faktörler bağışıklık sistemini zayıflatabilir. Bu noktada, multivitaminler uzun vadeli bağışıklık sağlığı için önemli bir rol oynar. Ben Gizem, bu yazıda, multivitaminlerin bağışıklık üzerindeki uzun vadeli etkileri hakkında bilgiler vereceğim.
Multivitaminlerin Bağışıklık Sistemi Üzerindeki Doğrudan Etkileri
Tumblr media
Multivitaminlerin Bağışıklık Sistemi Üzerindeki Doğrudan Etkileri Multivitaminler, bağışıklık sistemi için gerekli olan temel vitamin ve mineralleri içerir. Bu bileşenler vücudun düzgün çalışmasını sağlarken, bağışıklık sisteminin güçlü kalmasına katkıda bulunur. Vitamin C, Vitamin D, çinko, selenyum gibi vitamin ve mineraller, vücudun enfeksiyonlarla savaşma yeteneğini artırır. Vitamin C, antioksidan özellikleri sayesinde serbest radikallerle savaşarak bağışıklık sistemini güçlendirir. Vitamin D, özellikle T hücrelerinin etkinliğini artırarak vücudu enfeksiyonlara karşı daha dirençli hale getirir. Multivitaminlerin Uzun Vadeli Bağışıklık Sağlığına Katkıları Multivitaminlerin düzenli kullanımı, bağışıklık sistemini sürekli olarak destekler. Bu takviyeler, vücudun gereksinim duyduğu besin maddelerini eksiksiz almasını sağlar, böylece uzun vadede hastalıklara karşı direncin artmasına yardımcı olur. Multivitaminlerin içindeki çinko, akyuvarların üretimini desteklerken, selen ise antioksidan özellikleriyle hücre zarlarını korur. İlginizi Çekebilir; Yorgunlukla Savaşan Vitamin ve Mineraller Multivitaminler düzenli tüketildiğinde, vücudun enfeksiyonlara karşı doğal savunma mekanizmasını güçlendirir. Özellikle yaşlanma sürecinde, vücut daha fazla vitamin ve minerale ihtiyaç duyar. Bu yüzden multivitamin takviyesi, yaşlandıkça bağışıklığın zayıflamasını önler. Araştırmalar, düzenli multivitamin kullanan bireylerin enfeksiyonlara daha az yakalandığını ve hastalıkların daha hafif seyrettiğini göstermektedir. Multivitaminlerin Bağışıklık Hücreleri Üzerindeki Rolü Bağışıklık sisteminde görev alan hücrelerin doğru çalışabilmesi için vitamin ve minerallere ihtiyacı vardır. Multivitaminlerin içeriğindeki B grubu vitaminler, bağışıklık hücrelerinin enerji üretimini artırarak, bağışıklık tepkilerini hızlandırır. B6 vitamini, beyaz kan hücrelerinin üretimini artırarak, vücudun enfeksiyonlara karşı daha hızlı yanıt vermesini sağlar. A vitamini ise mukozal bariyerleri koruyarak, enfeksiyonların vücuda girişini zorlaştırır. Bu vitamin, vücudun patojenlere karşı ilk savunma hattı olan mukozal zarların korunmasında kritik bir rol oynar. Multivitaminler ve Kronik Hastalıklara Karşı Koruma Uzun vadeli multivitamin kullanımı, sadece bağışıklık sistemini güçlendirmekle kalmaz, aynı zamanda kronik hastalıklara karşı da koruma sağlar. Bağışıklık sisteminin güçlenmesi, vücudun iltihaplanma süreçlerini daha iyi yönetmesine olanak tanır. Özellikle antioksidan vitaminler olan C ve E vitaminleri, hücre hasarını azaltarak kronik hastalıklara karşı korunmayı sağlar. Multivitaminlerin uzun vadeli etkileri arasında, kanser, kalp hastalıkları ve diyabet gibi ciddi sağlık sorunlarına karşı koruma da bulunur. Güçlü bir bağışıklık sistemi, vücudu bu tür kronik hastalıklara neden olabilecek hasarlardan korur. Multivitaminlerin içerdiği antioksidanlar, serbest radikallerin neden olduğu hücre hasarını önleyerek, kronik hastalık riskini düşürür. İlginizi Çekebilir; Bağışıklık Güçlendiren Multivitaminler: Hangi Formüller İşe Yarıyor? Multivitaminlerin Bağışıklık Belleği Üzerindeki Etkileri Bağışıklık sistemi, vücudu daha önce karşılaştığı patojenlere karşı korumak için bir hafızaya sahiptir. Bu bağışıklık belleği, vücudun aynı patojeni tekrar tanıyıp daha hızlı bir yanıt vermesini sağlar. Multivitaminler, bu belleği güçlendirerek bağışıklık sisteminin tepkilerini daha verimli hale getirir. Özellikle Vitamin D, bağışıklık hafızası üzerinde önemli bir rol oynar. Bu vitamin, bağışıklık sistemindeki T hücrelerinin işlevini destekleyerek, vücudun daha önce karşılaştığı patojenlere karşı daha hızlı tepki vermesini sağlar. Ayrıca, çinko da bağışıklık belleğini güçlendiren önemli bir mineraldir. Çinko, hücre yenilenmesini destekler ve enfeksiyonlara karşı vücudun verdiği yanıtları hızlandırır. Multivitamin Kullanımında Doğru Seçim Yapmak Bağışıklık sistemini uzun vadede güçlendirmek için multivitamin seçimi yaparken, kaliteli ve doğru içeriğe sahip ürünler tercih edilmelidir. Her multivitamin formülasyonu aynı değildir. Vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri tam olarak karşılayabilen formüller tercih edilmelidir. Ayrıca, biyoyararlanımı yüksek olan formların seçilmesi önemlidir. Bu, vücudun vitamin ve mineralleri daha etkili bir şekilde emip kullanabilmesi anlamına gelir. Multivitamin takviyeleri kullanırken dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise dozajdır. Gerekenden fazla alınan vitamin ve mineraller vücutta birikerek olumsuz etkilere yol açabilir. Bu yüzden, günlük dozajlar mutlaka dikkate alınmalı ve uzun vadeli kullanımda sağlık profesyonellerine danışılmalıdır. Multivitaminler, bağışıklık sistemini güçlendirmenin yanı sıra vücudu uzun vadeli olarak hastalıklara karşı korur. Doğru miktarda ve düzenli kullanıldığında, multivitaminler bağışıklık sistemini destekler, enfeksiyonlarla mücadele yeteneğini artırır ve vücudu kronik hastalıklara karşı korur. Özellikle yaşlanma sürecinde, multivitaminlerin bağışıklık üzerindeki etkileri daha da önem kazanır. Bağışıklık sisteminizin sağlığını korumak ve hastalıklardan korunmak için multivitaminleri düzenli olarak kullanmak, sağlıklı bir yaşamın anahtarıdır. İlginizi Çekebilir; Asterocoll ve Bağışıklık: Dioksijenil ile Sağlıklı Yaşam Bitkisel Enerji Takviyeleri: Hangi Ürünler İşe Yarıyor? Glutensiz Beslenme: Kimler İçin Gerekli? Read the full article
0 notes