Tumgik
#kendimenotlar
yanlzadamm · 2 months
Text
Aman o üzülmesin aman şunun kalbi kırılmasın diye diye kendimi mahvetmişim şimdi anlıyorum.
18 notes · View notes
hislerimdenbirben · 11 months
Text
intihardan önce ölünür,
sonra degil....
2 notes · View notes
disscrete · 9 months
Text
Sen bir evrensin. Zihnin, hayallerin ise milyarlarca evren.
Her birinin içinde farklı bir sen, her birinde senden bir parça.
0 notes
cendresfleur · 8 months
Text
Tumblr media
Kentin ortasında korku dolu bakışlar
Kaldı gömleğimde bi' karanfil lekesi, bi' karış var
Gökte sanki kara bulutlar, göklerde kırağı
Bak bu şarkı senin için bi' göğe bakma durağı
Tahtaya bi' söz de sen yaz, çorbamıza tuz at
Kavgadan uzak kalan kalır sevdadan da uzak
Ceplerimde hâlâ yasak şarkılar
Ve yaşama cüret etmenin ardında kesin bi' ilgi var
#kendimenotlar #saian #sızı
5 notes · View notes
sadeceemarsss · 3 days
Text
Kendimi alıkoyamadığım bazı doğrular var bir süredir kafamı kurcalayan. Kalmakmı yoksa gitmek mi ikisi arasında ki paralellik ve karamsarlık çıkmazı beynimi eritiyormuş gibi hissettiriyor. Bunca zaman doğru bildiğim tek şey gitmek oldu ve mutluydum kaldığım da hiç olmazsa bir düzene sahibim diyebiliyorum ama huzurlu değilim ölüden farksız gibi yaşıyormuş ama kafası bambaşka bir dünya da olan bir adam gibi sanırım bu yıpratıcı gerçeklikten uzaklaşmanın ve doğru bildiğimi yapmanın vakti geldi ve geçiyor kendini yenen yenilmezmiş derler gerçekleri ve düzeni yenmekte galiba aynı şekilde olması gereken bi zafer olacaktır
#kendimenotlar
0 notes
Text
#kendimenotlar
“Bizim için iyi olana odaklanabilmemiz adına yüzlerce parlak vaate hayır dememiz gerekir.” Steve Jobs
0 notes
ezgizler · 2 years
Text
Ve kasım kapında belirdi.
Bugün zaaflarından, seni yavaşlatan korkularından, tutunduğun insanlardan özgürleşmek için geri sayım başladı. Öyle bir enerji sarıyor ki etrafını, bunu hissettiğinde bir daha arkana bakmak istemeyeceksin. Onca yıl arzuladığın her şey hayatına akmak için bir kapının ardında, kapıyı açacak seni bekliyor. Ya kalkacaksın yerinden o kapıyı açmak için ya da bekleyeceksin. Ancak kapı yalnızca isteyene, el uzatana, temas edene, cesaret gösterene açılıyor.
Daha ne kadar durduğun yerden suçlayacaksın başkalarını, daha ne kadar bahaneler bulacaksın kendini uyuşturmak için. Açık bir zihne ve içindeki o inatçı güce ihtiyacın var. Kaybolmadın, dağılmadın sadece öyle olduğuna kendini inandırdın. 

Artık bu döngü kırılıyor ve seni yükselten bir ay başlıyor.
Hadi göster kendini Ezgi, yeterince bekledin bu anı…
#kendimenotlar
0 notes
penumbrik · 4 years
Text
Hiçbir zaman "şimdi" den daha hazır olmayacaksın. Başka bir yarın başka bir an için erteleme. Bir kupa kahve içip cesaretini toplamak zamanı. Dem bu demdir.
20 notes · View notes
arkayakalanlar · 4 years
Text
Tumblr media
Bazı olaylar, bazı insanlar kendimizde olan ya da olması ihtimal olan ama hayat meşgalesinde farketmediğimiz bazı kötü insani özellikleri hatırlatma alarmı gibi.
Evet ‘ihlas’ , ‘ samimiyet ‘ önemli. İnsan davranışlarındaki kalite kontrolün temel kıstası. Esas olan bu açıkları kendinde farkedebilmek, her gün defalarca niyetini hizaya çekip tazelemek. Egodan, benlikten kurtulabilmek, yaptığın hataları ‘ama’sız kabul edip tekrarının yaşanmaması için üzerine gidebilmek. İşte bunlar başkalarında görüp, kınayıp kenara çekilip oturman için değil sana ayna olması için Rabbinin sana gösterdiği şeyler. Aynayı kendine tut, nefsini temize çek.
5 notes · View notes
2154870 · 4 years
Text
Öyle, böyle ve belki biraz da şöyle
Uyandığımda öyle ile böyle sıkı bir tartışmaya tutuşmuşlardı. Bazen size de oluyor mu? Varlıklarını yıllardır bilip kabullendiğiniz kelimeler ilk kez duyuyormuşçasına yabancı geliyor mu size de?
İşte ben bugün bu yabancılık hissi ile uyandım. Yani uyandım sayılır. (“Sayılır ne yahu, bal gibi uyandın işte. Yoksa nasıl yazasın bunları?”) Amaan neyse ne.. Öyle ya da böyle uyandım işte.
Hiih, yine geldiler bak. Pattadanak!
“Öyle ya da böyle uyandım.”
Peki öyle uyanmak ile böyle uyanmak arasındaki fark ne?
..
Bilmiyorum.
Tamam, madem bu cümleden çıkaramadım, başka nasıl kullanıyorum?
(“Kelimeyi kullanıp da anlamını sonradan idrak edenini de ilk kez görüyorum doğrusu” demesine kalmadan diğer iç ses cevap verdi: “Sen bunu hep yapmıyor musun sanki?”) Amaan, bir de siz başlamayın ne olur. Konuyu sulandırmayalım lütfen. (“Lütfen ne be? Bugün pek bir kibarız.” dedi bir diğeri.)
Başkaa.. Başkaa..
“Öyle böyle değil.”
Hmm, yok bu da olmadı. Nasıl? Ve nasıl değil?
“Madem öyle, işte böyle.”
Heh, bak bu daha iyi gibi. Madem şunu şunu yaptın ben de sana bunu bunu yaparım gibi bir anlam çıkıyor. O vakit, böyle daha cana yakın gibi. Öyle ise her zaman edilgen olmasa bile uzak olan, uzakta duran sanki. Ooo, bakıyorum da mesafeli zatıâlileri.
Ee başka?
“Aralarında öylesine büyük bir fark var ki böylesine saçmalatır.”
E oldu mu bu şimdi? Ben burada ciddi bir mesele ile uğraşırken sen bana gönderme mi yapıyorsun? Hain iç ses.
Neyse..
“Öylesine büyük bir fark var ki böylesine saçmalatır. ÖYLEsine büyük bir fark var kiii BÖYLEsine..”
Heee.. Böylesine derken resmen ağız dolusu küfretmiş gibi söylüyor. O zaman böyle daha güçlü olmalı. Gücü nereden geliyor peki? Benim gözümden söylendiği için, bana yakınlığından mı geliyor? Bencileyin. (“Ne sıcak bir kelime, nasıl içten..”)
Neyse, devam edelim.
“Öylesine büyük bir farktır kiiii..”
Yani o derece, o denli büyük bir fark ki göz dolduran, devasa, böyle yer gök inleten bir fark. Ama yine işaret edilen, uzakta olduğu bilinen bir öylelik hali, değil mi?
Kafam iyice karıştı. Bir sonraki gelsin lütfen. -Sağ el havada- Şık Şık!
“Öyle dertli dertli bakma, gören olmaz, gören olmaz”
Bu şarkı sözü değil mi ya? Şimdi duygusallaşmaya ne gerek var? Uzaktan ve dertli dertli bakıyormuş işte. Ama ne bakmak.. (ı-ıhğ –boğaz temizlenir, silkinir-) Neyse geçelim. Şarkı demişken..
“İşte öyle bir şey..”
Ne uzun cümle ama.. İşte öyle’nin gözleri diyor ki: “Uzağımda neler oldu neler. Yakınıma gel diyemedim, öte git de diyemedim. Olduğu yerde, öylece oldu olacak olan.”
Böyle durur mu? Hemen işte öyle’ye teselli verirdi: “Ne diyeyim kardeş? Mukadderat.”
(“Kelimenin kadercisini de ilk kez görüyorum.” dedi bir diğeri.)
Sonraki örnek nedir peki?
“ Böyleyken böyle..”
Peh! Bu bana pek fitne fücur geldi ya. Sanki tüm yapıp ettiklerini bir bir anlatmış, karşısındakini darlamış bezdirmiş;  kendini haklı gören ve bahsi geçen zat-ı muhteremi gömen ve sonra hiiiiç bir şey olmamış gibi masumiyet karinesi ile kendini düze çıkarmış mazlum savunması!
( “Ne oluyorsun kuzum? Birden hiddetlendin?” dedi.) Ne o dilini yuvarlayıp nostaljik Türk filmi ses tonuyla konuşmalar filan? Sinirlendim işte, ne bileyim. Ne biçim sabah lan bu? Yeniden başlat tuşu yok mu bazı sabahların?
Tamam, yeter bu kadar tantana.
Kahvemi alıp şööyle dingin bir müzik açayım da aydınlanmayan günüme ışık sızsın biraz.
“Kahvemi alıp şöyle..”
Aaaa, bir de şöyle vardı değil mi? (“Olur tabii. Tekil ve çoğul şahısların birincisi, ikincisi ve üçüncüsü oluyor da bu yavrucakların neden olmasın?”) Daha diğerlerine yer bulamamışken onun yeri nere ola ki?
..
.
.
İç ses lügatı:
Şöyle = Öyle’den önce ve böyle’den sonra olan.
Öyle = Uzağı yakın edemeyen böyle olma hali.
Böyle = | | |
1 note · View note
olumyadigarlari · 4 years
Photo
Tumblr media
📝•335/365• • • • • #365GünProjesi #365dayproject #kendimenotlar #illüstrasyon #illustration #çizim #drawing #özgeçalışkan  (Istanbul, Turkey) https://www.instagram.com/p/CIQ9ubJpcfs/?igshid=j0m9gapw9hm1
0 notes
little-s-blog · 4 years
Text
Gitmem gerek. Yeni hayallere, günlere, mutlu anlara tutunmam gerek. Fakat yavaş yavaş olduğu yerden ayrılmaya başlayan ruhum ile kalbim arasında ince bir çizgi var. Ayrıldığı yeri bırakmak istemeyen, bunun için hevesli olmayan bir yan... Bu ince çizginin bir tarafı içi buruk fakat yoluna devam edip içten gülen birinin yolu, diğer tarafı ise istediğinden vazgeçmeyen mutsuz gülücükler saçan birinin yolu. İki yönde de nihai son ya mutsuzluk ya da mutlulukla sonuçlanacak. İki yönün de garantisini veremem kendime ama sanki bir yanım mutsuz olan yolun sonunun mükemmel bir mutluluğa çıkacağına inandığından o çizgiden atlamak istemiyor, bir yanım ise sessiz sedasız çizginin diğer tarafına geçiyor gibi. Zorla o yöne itiliyormuşum gibi...
0 notes
disscrete · 9 months
Text
Bir İki Serseri Elektron
İnsan beyni bir sürü nöronun elektrik ve kimyasal aktardığı bir kablo yumağı ise tüm düşüncelerimiz , hislerimiz de yalnızca sinyallerden ibaret.
Bir şeyi düşündüğümde aklımdan geçenler yalnızca beynimden kayıp giden elektrik sinyalleri ve bazı hormonlar. O zaman bizler organik birer bilgisayarız. Bakır kablolarımız değil proteinden nöronlarımız , damarlarımız, metalden değil etten pistonlarımız var.
Bilim insanlarının tasarlamaya çalıştığı o organik bilgisayar zaten mevcut, bizleriz. Ve o zaman her his gibi o çok anlam yüklediğimiz sevgi de yalnızca bir kaç milivolt elektrik, etrafta gezinen bir iki serseri elektron.
0 notes
baranahmet · 4 years
Photo
Tumblr media
Komşularım Selam 👋🏻 . Umutla konserler başlar diye çantamı düzeltirken aklıma bir anektot geldi sizlerle paylaşmak istedim 💼 . Yurt dışında konser vermeye başladığım ilk yıllarda kartvizit pek önemliydi 🔖 . Çünkü seyahatlerinde menejerin, asistanın vb. birileri olmadığı için kendi bookingini kendin yapman gerekiyordu 🙋🏻‍♂️ . Bir çok Avrupa ülkesinde ve özellikle Latin Amerika’da konser sonunda kulise, enstrümanınızı tanımak isteyen yetenek avcıları ve müzisyenler gelip Cd ler, katologlar, kartvizitler dağıtırdı🤵🏻 . Henüz sosyal hesaplarımızın olmadığı yıllarda, “Ya kart yanımda yok ama kalem varsa benim numarayı da yazar mısınız ehe ehe” 😨 Pek profesyonelce duyulmadığı için kartvizit bastırmak istedim 😅 . Kanun şeklinde renkli renkli kartvizitler tasarladık çok hoşuma gitmişti ama unvan kısmına bir şey yazmak istemediğim için “Tarkan mısın abi sen” diye tasarımcı arkadaşımızın benimle dalga geçtiğini hatırlıyorum 😑 . Israrcıydım çünkü hala inandığım, kartvizitin altını değil, üstünü yani kendi isminin içini doldurmanın gerekliliği 👍🏻 . Başarı her birimize göre çokça göreceli, tasarımcı arkadaş silikon vadisinde çalışmaya başladı mı bilmiyorum ama, günün sonunda kartvizitime ünvan yazmadan tanınacağım bir kariyer benim için büyük başarı olacak ✌🏻 . Kıssadan güzel bir akşama olsun canlar🤗 Sevgim ve dostluğumla 🙏🏻💐 #komşular #kendimenotlar #emolojiksohpetler #derindeliler (Kendime notlar) https://www.instagram.com/p/CBnypxGphPw/?igshid=qphj5836n4go
0 notes
Text
*İnsanın kimsenin hayatında çok da önemli olmadığını hissetmesi çok garip bir şey. Hoşlandığım adamlara bakıyorum, hayatlarında tutku dolu aşklar, unutamadıkları güzel kadınlar, bir şeyler uğruna terk ettikler kadınlar falan var. Birilerinin uğruna acı çekmişler, çekiyorlar ve gerçekten onları sevmişler seviyorlar. Bense arada muhabbet edilen önemsiz insanım. Akıllarına geldiklerine mesaj atabilecekleri ya da mesaj atarsam cevap verecekleri insanım. Biraz değersiz hissediyorum demek isterdim ama sadece yabancı ve silik hissediyorum aslında. Sanki herkes beni çoktan elemiş ama ortalıklarda gezinmem de sorun değilmiş gibi. 
*Bütün arkadaşlarım hayatlarında bazı değişimler yaşıyorlar, sanki herkes bir şekilde ilerliyor. Ben parkta amaçsızca koşturup saçma şekiller çizerek koşan çocuk gibiyim, ilerlemiyorum sadece bir şeyler yapıyorum öyle. 
*Bir insan bana neden hayran olur anlayamıyorum. Hele de senin kadar başarılı ve yakışıklıyken. Hayat çok ilginç
*Tıbbiyeyi seçerken büyük bir sorumluluk altına gireceğimi biliyordum ama sonra bunu kimsenin umursamadığını fark ettim ama aslında sadece herkesin yanlışına ortak olmakmış bu. Evet sorumluluklarımı abartmam lazım, hayır üniversite hayatında gevşek olmamam lazım ve gerçekten de bir gün insanlar benim hatalarım yüzünden ölebilir. Bu stabil olmayan ruh hallerim ve sorumsuzluğum birinin evladını, annesini, babasını, hayatının aşkını, tek dayanağını elinden alabilir. Beyaz önlüğün hakkını veremeyeceksem giymemeliyim.
*Hayat hem zor hem kolay gibi ya, her şey insan için diyorlar ya öyle cidden. Bir şekilde hayat devam ediyor ama genellikle tatmin edecek şekilde değil.
1 note · View note
merveslibrary · 4 years
Photo
Tumblr media
“Kendime not: Gerçek güzelliği görmemiş,tanımamış, tatmamış, hissetmemiş insanların yargıları; ne kulağında ne de kalbinde yer etmesin.”
0 notes