Tumgik
#parmak ucu
girifit · 8 months
Text
bir demlik çay var ocakta. ev sessiz. arka sokaktan siren sesleri geliyor, bir ambulansın sireni. ben mi? ben üzerimde ince bir hırkayla oturuyorum mutfağın balkonunda. soğuktan uyuşmuş parmak uçlarım ile yakmaya çalışıyorum çakmağı. dudaklarım arasındaki sigara dişlerimin sıkılığına dayanamayıp ezilmiş. sen de mi böyle ezilmiştin ruhumun arasında? seni de mi böyle soldurup geçmiştim üzerinden? ben sana ne yapmıştım, anımsayamıyorum.
bir demlik çay var ocakta. ocağın yanında bir çerçeve. kırsan kırıkları tenini keser, kırmasan her gözüne iliştiğinde ruhun kesilir. bir tabir vardır annemin sürekli dile getirdiği 'iki ucu boklu değnek' hah, aynen öyle bir durum işte. sen bilirsin annem bu durumları, ben bu avuçlarım arasındaki ipi ne yapacağım? tenim kesildi kesilecek. bırak deme, bırakamam. bırakırsam biter bu savaş. söyle anne, ben bu ipi nereye ve nasıl..?
bir demlik çay var ocakta. alt kattan üç beş çocuk sesi yükseliyor. uyarmak gelmiyor içimden. işime bakıyorum. siktir! küllük dolmuş, paket bitmiş. ben şimdi gidecek yer bilmiyorum. buraya kadardı düşüncem. çay kaynamaya devam edecek, ben tek bardak dahi içmeyecektim. paket bitecek, küllük dolacak. sonra. sonra ne olacaktı, aynı şuan olduğu gibi bilmiyordum. şimdi, yolun sonunda olduğumu hissediyorum. çayın altında su kalmamış. komşu kapıyı çalmış ben açmamışım. babamın paketi bitmiş, küllüğü dolmuş. ben de bitmiş, ben de dolmuşum. şimdi, söyle bana. ben nereye ve nasıl, hangi güçle ve yetkiyle, kiminle veya kimsesiz. ne olacak. ellerimi koyacak yer bulabilecek miyim? peki ya, adım atacak sokaklar, ben bilmiyorum.
çayın altını kapattım. küllüğü boşalttım. biten paketi siktir ettim. soğuktan kızarmış bedenime aynadan bir göz attım. kızarmış burnum ve göz çevrem; morarmış dudaklarım. hep bir şeylerin bana ölümü çağrıştırması. sus. sustum. ilaçlar avucumda, iç. içtim. bu kadar.
gecenin koynunda duymazlar çığlıklarını.
73 notes · View notes
bilmece · 4 months
Text
İki gündür rüyalarımda gözlerimle başım dertte! Nadir hatırlarım gördüğüm rüyayı ama bunlar pek yer etti.
İlk gece kısmi körlük yaşıyorum, sağ gözüm tamamen görmez hale geliyor, sol gözümün ise sanki kalibrasyonu kaymış gibi sadece sol üst köşeye bakabiliyorum. Çok bir panik yaşamadım ama insanlara daha çok bağlı olmak, güvenmek durumunda kalmak hali garipti.
İkinci gece ise gözlerimde bir batma hissi var ve görüşüm bulanıklaşıyor, bu sefer telaşlanıyorum hemen bir aynaya gidip gözbebeğime bakmaya çalışıyorum sağa sola çevirip. Bir de bakıyorumki beyaz kısmında bir delik açılmış, içinden de kurt gibi bir şeyin ucu gözüküyor. İnanılmaz tiksiniyorum, parmak uçlarımla kurdun ucunu tutmaya çalışıyorum ve bir kısmını koparıp atıyorum. Aynısını diğer gözüm için de yapıyorum ama acısı ve batması artıyor. Göz doktoruna gidiyorum doktor çıkarıyor sözde kurtları gözlerimden, sonra görüyorum çıkmış hallerini yaklaşık on - on beş santimetre uzunluğundalar. Ürküyorum.
Körlük ne anlama gelir diye baktım gözünün önünde görmek istemediğin bir gerçek var diyorlar. Ne olabilir bilemedim, var mı başka düşüncesi olan?
21 notes · View notes
leylileyli · 3 days
Text
evvelâ her şey mucize... her şey Allah’ın mucizesi... yekûn halinde varlık ve tek tek her şey mucize... göz mucize, kulak mucize, akıl mucize, ruh mucize... iki parmak ucu arasında bir çiçeğin ipek nescini lif lif tadan duygu nedir? ne sayalım! insanın içine ve dışına doğru her şey mucize... hacim mucize, şekil mucize, renk mucize...
| necip fazıl kısakürek / çöle inen nur
7 notes · View notes
yazan-kalem-siyah06 · 1 month
Text
Tumblr media
Renkli kadınımdır ben
Siyahı giyerim baştan aşağa asalet, zerafet. Kimse bilmez yüreğime gömdüğüm düşlerimin yasını tutarım oysa...
Renkli kadınımdır ben
Pembeyi giyerim çocuk oluveririm.
Gözlerimde pamuk şekerler bir umut salıncagı akıllanmaz akıl almaz bir cimcime içimde biraz haylaz biraz yaramaz.
Düşe kalka ezberledim hayatın patika yollarını oysa. Çocuk yüreğim işte...
Renkli kadınımdır ben
Maviyi giyerim gökyüzü oluveririm, kuşlara özenirim kafessiz kanatlarındaki özgürlüge parmak ucu dans ederim,
bir papatya naifligiyle, mavi dolar içime.
Her nefesimde hep mavi gülümserim oysa...
Renkli kadınımdır ben
Kırmızıyı giyerim asi oluverir ruhum,
yüreği mert dili sert.
Koparılmışlığım, savrulmuşlugum hırçın bir gül edasıyla bir kül renginde, dikenlerim naif ruhumun kalkanıydı oysa...
Hikayelerin içinden geçerim, hayat tuvalimde her rengi severim, renkten renge girerim.
Biraz çocuk biraz anne biraz vefa biraz cefa biraz da sefa.
Bir hatırlı kahve
Ve bir kadeh şarap anlar beni.
Sessizliğimi, sendeleyişimi, tebessümümdeki
gizli hüzünleri...
Renkli kadınımdır oysa
Alıyla, moruyla, siyahıyla...
🐞🦋🌺❤🌸🌸🌷
10 notes · View notes
bugunbirazleylayim · 3 months
Text
Sangria cin ile yapılınca parmak ucu uyuşturuyor 😌👌
9 notes · View notes
tozluveolagan · 7 months
Text
Tumblr media
Selamlar. Oldukça yoğun birkaç hafta geçirdim. Burnumun 1. ayı bitti. Burun kanadı ödemim inse de burnu ucu kısmı epey dolgun. Üç dört ayı buluyormuş o bölgede biraz ödemin azalması. Burun masajlarına devam ediyorum. Ayrıca yüz yogasına başladım çünkü 29 yaşındayım ve ileride de genç bir yaşlı olmak istiyorum.
Müzik zevkim değişmeye başladı. Jazz ve İtalyan müziğinden hoşlanmaya başladım. Biraz da böyle takılalım.
Onun dışında Doğu Ekspresinde Cinayet tiyatro oyununa gittik. Ben beğendim ama izlediğim en iyi oyun değildi tabii ki. Şimdilik en iyisi Amadeus. Şimdilik diyorum çünkü, bir iki ay sonra Okan Bayülgen'in oyununa 2 bilet buldum. Okan Bayülgen'i pek sevmem ama tiyatroda çok iyi olduğunu duyuyorum hep çevremden. Shakespeare'in ünlü metinlerinden biri olan III. Richard oyununu sahneleyecek. Hani şu deliren kral, neyse spoiler yok.
Ve hastanedeki kızlarla birlikte internette herkesin üzerinde gördüğümüz çiçekli böcekli hırkalardan örmeye karar verdik. İp siparişi verdim, parmakla öreceğiz. Parmak örgüsünü bilmediğim için kızlar öğretecek.
Soul animasyonunu izledim, hakkında hemen fikirlerimi derleyen "yüzeysel" bir içerik oluşturdum. Çünkü araştırdıkça spirituel konular hakkında epey bir derinliği olduğunu gördüm. Ben biraz yüzeysel kalmak istedim, sıkıcı detaylara girip boğmaktansa böylesi daha iyi. İlgisini çeken olursa zaten bu tür konuları ve arkasındaki felsefi akımları araştırıp öğrenir diye düşünüyorum.
Ayrıca saçıma her gün farklı renklerde kurdedeler takıyorum, ne oldu bana, Candy falan mı olmaya karar verdim? Şimdilik güncel haberler bunlar. Öpüyorum hepinizi.
12 notes · View notes
ashabellq · 5 months
Note
makasımın ucu körelmiş, saçlarım yine sonu gelmeyen her şeyden daha çok yarım kalmıştı. zemine dökülen saç kıllarım çöpe doğru giden ve sonsuz gibi görünen bir yol oluşturmayı başarmıştı. zihnimde düştüğüm yolları tasavvur edemeden duramadım. o uçsuz bucaksız yolları anımsamak bile yorulmam için kâfiydi, hayalinin bile dizlerimi kanattığımı hissettim. kalbimdeki hiç kapanmayan o yara sızladı. bir yaranın tedavisi yoksa o yarayla yaşamaya alışman gerekirdi. özür dilerim, H. ama sen artık benim alıştığım bir acısın, tedavi edemediğim parçamsın. soğuk zemine dökülen tek şey kesilen saçlarım mıydı yani?.. H! yadsımıyorum artık. sadece saçlarımı kesmedim. kısacık kalan tek şey saçlarım değildi. zarif, nahif parmak uçlarının bir daha saçımı okşayamayacak oluşuydu. hep saçımın arasına yerleştirdiğin o çiçeklerin ömrünün sonuna yaklaşmış olmasıydı. rüzgarın artık saçlarıma uğradığı zamanın tükenmesiydi. aynada güzelleştirmek için efor sarf ettiğim, saatlerce uğraştığım saçımın zamana yenik düşüşüydü. kısalan saatler değildi, saçımdı. artık zaman, evime o bombayı atmıştı ve ben çoktan can vermiştim. elinde zafer bayraklarıyla bana tebessüm eden zaman, öyle soğuktu ki, kendi dudakları bile ölüme yakın bir mora boyanmıştı. onun da vakti gelmişti. beni yenilgiye uğrattığını görmeden ölmek istemedi sadece. bazen istediğimiz şeyin kazanmak olduğunu söyleyemezdik, bazen istediğimiz tek şey birini yenilgiye uğrattımızı görmekti. duvarıma astığım akrep ve yelkovan bunu o kadar çok görmüştü ki artık zamanı ileriye sarmak için bir sebepleri kalmamıştı. yenilmiştim. saçlarımı zamandan daha kısa hale getirmiş, hiç yaşanmamış gibi hissettiğimiz o mutlu ana denkleştirmeyi başarmıştım. H... sen gittiğinden beri sanki her şeyin fişi çekilmiş gibi. yaşamın boğazına geçirdiğin pençelerini artık çek, yarım kaldığı yerden devam etmesi gereken bir şeyler var henüz, sırası değil hayatın gözlerini karanlığa boyamanın. çünkü tamamlanması gereken bir şeyler var. seni özlemek gibi bir şey değil bu. sana hasret kalmak gibi bir şey hiç değil. bu sadece yıldızları baştan saymaya çalışmak. yeniden. tekrar. çünkü seninle beraberken hatırladığım tek şeydi unutmak.
şimdi, gerçekten yarım kalan tek şey saçlarım mı?
özlemek mi bu? yoksa yalnızca kaçıncı yıldızda kaldığını mı merak etmek?
yıldızlar kadar parlak bir gelecek dileğiyle🌟
2 notes · View notes
hatiragulzaman · 5 months
Text
Tumblr media
💫💫💫
Mehmet Akif Ersoy.
Gitme Ey Yolcu
Gitme ey yolcu, beraber oturup ağlaşalım:
Elemim bir yüreğin kârı değil paylaşalım:
Ne yapıp ye'simi kahreyleyeyim bilmem ki?
Öyle dehşetli muhîtimde dönen mâtem ki!
Ah! Karşımda vatan nâmına bir kabristan
Yatıyor şimdi Nasıl yerlere geçmez insan?
Şu mezarlar ki, uzanmış gidiyor, ey yolcu,
Nereden başladı yükselmeye, bak, nerede ucu!
Bu ne hicrân-ı müebbed, bu ne hüsrân-ı mübîn
Ezilir rûh-i semâ, parçalanır kalb-i zemin!
Azıcık kurcala toprakları, seyret ne çıkar:
Dipçik altında ezilmiş, parçalanmış kafalar!
Bereden reng-i hüviyetleri uçmuş yüzler!
Kim bilir hangi şenaatle oyulmuş gözler!
«Medeniyet» denilen vahşete lânet eder,
Nice yekpâre kesilmiş de sırıtmış dişler!
Süngülenmiş, kanı donmuş nice binlerle beden!
Nice başlar, nice kollar ki, cüdâ cisminden!
Beşiğinden alınıp parçalanan mahlûkât;
Sonra nâmusuna kurban edilen bunca hayat!
Bembeyaz saçları katranlara batmış dedeler!
Göğsü baltayla kırılmış memesiz vâlideler!
Teki binlerce kesik gözdeye âid kümeler:
Saç, kulak, el, çene, parmak Bütün enkaz-ı beşer!
Bakalım, yavrusu uğrar mı, deyip, karnından,
Canavarlar gibi şişlerde kızarmış nice can!
İşte bunlar o felâket-zedelerdir ki, düşün,
Kurumuş ot gibi doğrandı bıçaklarla bütün!
Müslümanlıkları bîçârelerin öyle büyük
Bir cinâyet ki: Cezâlar ona nisbetle küçük!
Ey bu toprakta birer nâş-ı perişan bırakıp
Yükselen, mevkib-i ervâh! Sakın arza bakıp
Sanmayın: Şevk-ı şehâdetle coşan bir kan var
Bizde leşten daha hissiz, daha kokmuş can var!
Bakmayın, hem tükürün çehre-i murdarımıza!
Tükürün: Belki biraz duygu gelir ârımıza!
Tükürün cebhe-i lâkaydına Şark'ın, tükürün!
Kuşkulansın, görelim, gayreti halkın, tükürün!
Tükürün milleti alçakça vuran darbelere!
Tükürün onlara alkış dağıtan kahbelere!
Tükürün Ehl-i Salîb'in o hayasız yüzüne!
Tükürün onların aslâ güvenilmez sözüne!
Medeniyet denilen maskara mahlûku görün:
Tükürün maskeli vicdânına asrın, tükürün!
Hele İ'lanı zamanında şu mel'ul harbin,
"Bize Efkar-ı umumumiyesi lazım Garb'ın";
Oda ALLAHI bırakmakla olur herzesini,
Halka iman gibi telkin ile, dinin sesini
Susturan aptalın idrakine bol bol tükürün
Yine hicran ile çılgınlıgın üstünde bu gün,
Bana Vahdet gibi bir yar-ı musaid lazım
Artık ey yolcu bırak, ben yanlız ağlayayım
6 notes · View notes
simgearc · 1 year
Text
Uzun zamandır yazamıyorum. Yanımda olmanın, günlerimin seninle dolu dolu geçmesinin tadını çıkarıyorum. Dertlerimize rağmen yanyana olmanın huzuru var bende. bende bi sen var ki keyfimi kimse kaçıramıyor o tatlı seni alamıyor. Seviyorum her halini ve hepside gülen yüzünü gösteriyor herşeye rağmen herşeye inat seni yaşıyorum senin de dediğin gibi avuçlarımda parmak uçlarımda tenimde gözlerimde. Hissediyorum kokunu derinlerimde eve geliyorum sonra ellerim sen kokuyor bakıyorum seni görüyorum yatıyorum seni bekliyorum sonra dayanamıyorum kokunu sıkıyorum yastığıma boynuma kapatıyorum gözlerimi ve hayal kurarken uyuyorum. Sonra bazen rüyama giriyorsun o güzel gözlerinle beni yalnız bırakmıyorsun inanıyorum beni yalnız bırakmayacağını. Gözlerinin hep böyle sıcacık bana gülümseyeceğini beni isteyeceğini. Sonra bana bakıp gözlerini bi anlık sıkıca kapatıp iç çekeceksin ya bu anı hep yaşayacağımı biliyorum. Ya da sana kızdığımı bildiğin anlarda kapatacağımız sırada son bi "bakkk biii" diyişlerinin bitmeyeceğinide biliyorum. Arabada yolda otururken birden elimi öpeceğini enseme boynuma elini dokunduracağını ve bunların bitmeyeceğini biliyorum.basımı alıp gögsüne yaslayıp kızım diye sevişlerinin de bitmeyeceğini biliyorum. Geceleri msj atmadan yattığımda tuvalete kalkıp göremezsen eğer uyuyamayacağını ağladıysam üzgünsem yerinde duramayacağını biliyorum.Basıma bisey geleceğinden korktuğun anda bile kendini nasıl direttiğini biliyorum.Seni bildiğimden beri kendimi bilmiyorum ama beni bilen bi sen varken kendimi bilmeye ihtiyaç duymuyorum sana hayranlığım hiç birşeyle boy ölçüşemez. Sana olan hislerimin adı sadece herkesin yaşadığına inandığı 3 harflik aşk kadar basit olamaz. çok daha anlatılması yoğun kelimelere ihtiyacı olan hatta onlarında anlatamayacağı kimsenin tadamayacağı yaşamayacağı bi hazla sadakatle tutkuyla seviyorum. Beni gözleri ile doyuran adama diyeceğim şu ki yanında yaşlanmak istiyorum heryerde ilk gördüğün ilk istediğin olmak seni kendime ayırmak kimseyle paylaşmamak istiyorum.
iyiki hayatımdasın diyorum,uyandığım her güne ayrı şükrediyorum. Sevmek,sevilmek. Seni sevmek.. Hediye gibi sanki. Tanrının en güzel hediyesisin sen bana, öyle bir anda geldin ki. Nefes almakta zorlanıyordum, hayattan zevk almıyordum senden önce,griydi her şey, herkes aynıydı. Sen geldin, nefes aldım ben. Nefesim oldun. Sen geldin her şey tatlanmaya başladı,sen geldin hayatıma hiç bilmediğim renkler girdi benim. Sen geldin her şeyin bir anlamı oldu,sen geldin ama ne güzel geldin. Dinleyip anlam veremediğim şarkılar anlam kazandı şimdi,içimde adını koyamadığım yepyeni çiçekler açtı. Senin için yaşıyorum sanki. Senin varlığın yaşatıyor beni. Gidersen nasıl nefes alırım bilmiyorum. Gitme.
Biliyorum ki, beni seviyorsun. Gözlerinden anlıyorum, bakışlarından. Güzel seviyorsun, en bal yerinden. Ben de seni seviyorum.
Ben kimin için yaratıldım bilmiyorum sevgilim,inan bilmiyorum. Ama sen benim için yaratılmışsın. Bunu omuz boşluğumda olduğunda daha iyi anlıyorum. Bana hiç bırakmak istemiyor gibi sarıldığında daha iyi anlıyorum. Kimseyi umursamadan yolun ortasında beni öptüğünde daha iyi anlıyorum. Beni mutlu etmek için elinden geleni yaptığında daha iyi anlıyorum. Ve anladıkça daha da aşık oluyorum sana. Daha da kalbime işliyorsun. Bir gün gelirde kalbimden silmek zorunda kalırsam,yinede izin kalacak adım gibi biliyorum. Ama söz verdik ya birbirimize,ne olursa olsun bırakmayacağız birbirimizi,vazgeçmeyeceğiz. Sevgimiz asla tükenmeyecek,her geçen gün dahada çok seveceğiz. Çünkü yaşayacak bir sürü şeyimiz,gerçekleştireceğimiz bir sürü hayalimiz var. Ben senden hiç vazgeçmedim,vazgeçemem. Bırakamam seni. Bırakırsam ölürüm. Kalp atışlarını dinleyerek uyumadan,ölmeyeceğim. Seni uyurken izlemeden ölmeyeceğim. Sensiz ölmeyeceğim. Hep sen olacaksın. Hep birlikte olacağız. Hep aşık kalacağız,gerçekten ölene kadar.
Adeta bir parçamsın. Ben artık beni sensiz düşünemiyorum. Sen ucu olmayan bir kalemi ne yaparsın ki? Sensiz işte o kadar gereksiz hissediyorum kendimi.Uzun bir yolculuğa çıkalım. Sadece sen ve ben. Tüm kötü düşünceleri geride bırakalım, sadece ellerini tutayım. Saçma sapan hareket edelim, fotoğraflar çekinelim, uzanalım yere gökyüzünü seyredelim bulutları şekilden şekile sokalım. Bulutlara çıkalım. Hayaller kuralım. Mutluluğun nirvanasına ulaşalım. Tüm korkularımı al götür. Tüm endişelerim yok olsun sen yanımdayken. Beraber kahve içelim, daha yakın olmak istersek eğer çay içelim. Omzunda uyuyayım. Senden önce uyanıp nefes alışverişini dinleyim, kirpiklerinin güzelliği içime huzur versin. Yüzünün her karışını ezberleyeyim. Gözlerimi kapattığımda korku olmasın içimde, gidecek korkusu olmasın. Sımsıkı sarıl bana, hiç bırakma. Yan yana yürürken aynı şeyleri düşünelim mesela. Aynı anda konuşalım, kahkahalar eşlik etsin yolumuza. Öptüğün zaman içimde o minik şeylerden binlercesi olsun. Gittiğimiz her yer sana hayran kalsın. Benim kadar kalamasalar da, kalıversin hatırlarında.
Hayatımda o kadar büyük bi yerin var ki,sen yokken nasıl mutlu oluyormuşum ben acaba. Bu sene geçsin,üniversitede beraber olalım. Aynı şehre gidelim. Yıllarımız beraber geçsin. Hep çok sevelim,hep çok mutlu olalım. Kavgalarımız olsun,ama bana bir sarıldığında her şeyi unutayım istiyorum. Benden vazgeçmemeni istiyorum. Seninle bir sürü anılarımız olsun istiyorum. Herkes gibi olma istiyorum. Hep farklı ol,hep benim ol istiyorum.....
her şey yapılabilir 
bir beyaz kağıtla 
uçak örneğin uçurtma mesela 
altına konulabilir 
bir ayağı ötekinden kısa olduğu için 
sallanan bir masanın 
veya şiir yazılabilir 
süresi ötekilerden kısa 
bir ömür üzerine....
bir beyaz kağıda 
her şey yazılabilir 
senin dışında 
güzelliğine benzetme bulmak zor 
sen iyisi mi sana benzemeye çalışan 
her şeyden 
bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor 
belki tabiattadır çaresi 
senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin 
ve benim 
bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim 
anlarım bitkiden filan 
ama anlatamam 
toprağın güneşle konuşmasını 
sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla 
sen bana ışık ver yeter 
bende filiz çok 
köklerim içimde gizlidir 
gelen giden açan soran bere budak yok 
bir şiir istersin 
“içinde benzetmeler olan” 
kusura bakma sevgilim 
heybemde sana benzeyecek kadar 
güzel bir şey yok 
uzun bir yoldan gelen 
tedariksiz katıksız bir yolcuyum 
yaralı yarasız sevdalardan geçtim 
koynumda bir beyaz kağıt boşluğu 
her şeyi anlattım 
olan olmayan acıtan sancıtan 
bilsem ki sana varmak içindi 
bütün mola sancıları 
bütün sahte arkadaşlıklar 
daha hızlı koşardım 
kosa gelirdim 
gözlerinin mercan maviliğine ormanındaki yesilliğine
ve sana bakmak 
suya bakmaktır 
sana bakmak 
bir mucizeyi anlamaktır 
sağa sola bakmadan yürüdüğüm yollar tanıktır 
aşk sorgusunda şahanem 
yalnız kelepçeler sanıktır 
ne yazsam olmuyor 
çünkü bilenler hatırlar 
hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar 
bahçıvanlar değil tüccarlardır 
sen öyle göz 
sen öyle toprak ve güneş ortaklığı 
sen teninde cennet kayganlığı iken 
sana şiir yazmak ahmaklıktır 
bir tek söz kalır 
dişlerimin arasından 
ben sana sarmasığım derim :)
ömrüm uzamaya başlar 
verdiğim bütün sözler 
sende kalsın isterim 
ben sana sarmasığım derim 
yaralarımı sardığın için ölümsüz 
yazdığım bütün şiirler 
sana başlayan bir kitap için önsöz 
sana bakmak 
bir beyaz kağıda bakmaktır 
her şey olmaya hazır 
sana bakmak 
suya bakmaktır 
gördüğün suretten utanmak 
sana bakmak 
bütün rastlantıları reddedip 
bir mucizeyi anlamaktır 
sana bakmak 
bildiğim tüm olmazları oldurmaktır
kirpik uclarına kadar hayran olduğum adam uykulu gözlerinden öpüyorum tatlı rüyalar :)
külkedin
18 notes · View notes
henuzvakitvarkensev · 10 months
Text
Tam dokuz gün olmuş bugün nasılsın ,dikkat ediyor musun kendine havalar çok soğudu ,kalın giyiniyorsun demi ,hasta olursun sen çünkü yavaş yavaş ,önce gözlerin kızarmaya başlar ,uykum var o yüzden dersin sen ,sonra iki kez hapşırmaya başlarsın bazen de sadece haprışcam deyip bir kere hapşırırsın, sonra ne kadar soğuk olursa hava tenin hep sıcak olur montunu çıkartırsın çok sıcak oldu diye ,bende giy diye ısrar ederdim olsaydım yanında ama onu da dinlemezdin ya sen ‘ ya bir dur ‘diye adımla seslenirdin ,sonra ellerin üşümeye başlardı sen farketmezsin ama parmak uçların soğuk olurdu ellerimi tuttuğunda en çokta onu severdim ya içimde ki küçük çocuğun dudaklarının kenarları kıvrılırdı ,sonra yavaş yavaş burnunu çekmeye başlardın birşey yok derdin üşüdüğüm için derdin ama hasta olduğun net belli olurdu yüzünden yanakların al al olurdu burnunun ucu hafif kızarırdı gözlerin de bir kaç tane kan damarı olurdu ,gözlerinin altı hafif morarır şişerdi ,çok uyuyorum ondan oluyor derdin ama hasta olduğunda böyle canın birşey istemezdi pek huysuzlaşırdın kaç ayrı noktadan sana baktığımı bilmiyorsun ama ben senin nasıl uyuyup uyandığını bile bilirdim ,geceleri üstünü açarsın sen sıcak oldu dersin o yorganı aramazsın ama alırdın ayaklarının arasına titrerdin , sen uyurken sana sarıldığımda uyurken tebessüm ediyordun uyandığında yüzünde yastık izi kıpkırmızı böyle melül melül bakardın dudakların böyle büzmüş bir şekilde şaşkın şaşkın bakardın oturur her bir anını yazarım yüzün öyle ezberimde ama sen kaç farklı pencereden sana baktığımı bilmezsin o yüzden dikkat et kendine …
2 notes · View notes
doriangray1789 · 2 years
Text
Aklımda kaç ölü vardı Teslim olduğum zamandı, oysa benim yarınlarımın dünlerimin tekrarıydı. Kırılgan anılarımı bin defa hatırlamak onları daha hüzünlü yapıyordu. Kimi affetsem bir başkası çıkıyordu çocukluğum içinden. Ve ben büyümüş olarak kimseyi affedemiyordum. Aklımda kaç ölü vardı. Ellerimde ne kadar kan bilmiyorum. Arınmam küçük bir ihtimal bile değildi. Simdi bir inzivanin köse basindayim Gitmislige en yakin yerdeyim ince ve uzun bir yoldan geldim Varacagim bir yer yok... Maviliğini griye devretmek üzere olan bir gökyüzünün altındayım. Saati bilmiyorum. Kimileri için sıradan bir akşamüstü, kimileri için balçık bir gecenin hemen öncesi. Kafamı yukarı çeviriyorum. Ara ara çatlak beyazlıklar dans ediyor tepemde, gök yarılıyor, yalnız ıslanmalarımın kaydını yapacak sanki. Başımın üzerindeki bu şamatanın bir ucu başka bir ülkeye hatta başka bir evrene uzansın istiyorum. Birileri de benimle birlikte ıslansın der gibiyim. Dünyanın tutulmuş bütün yaslarının ağıdı ve karanlığı dökülüyor yeryüzüne…Etrafta siyah şemsiyeli insanlar koşturuyor. Ben duruyorum. ne garip onca yağmura rağmen tek bir damla dahi üzerime düşmüyor, sesini duyuyorum, nemin kokusunu alıyorum hissediyorum ama ıslanmıyorum...yağmurdan saçak altlarına kaçan insanları gördükçe garip bir korku duyuyorum geçmişten beri uzanan... Zamanın ucundan düşmeye başlamıştım bir vakit, her şey ile anlaşmak lazım dediler. Serbest verilmiş ömürlere topraktan sınırlar koydular. Bir de tabela diktiler mavi. Kimine göre bir umuttan başka umuda geçişin rengi oldu, kimine göre bekleyişin demlenmiş laciverti. Bir şeylerin sonuydu sanırım tam hatırlamıyorum , akşamın kızıllığından içirdiler su niyetine kana kana, bir ödeşme şarttı; gecenin siyah gözlerine, ıslak gözlerimi feda ettim ben de. Bundan sonra geceler siyah ağlarsa sebebi bendendir bilin istedim. Çatılarınızdan zift akarsa katran katran, acılarımdan arta kalandır. Yaşamak için olan bütün yeltenmelerim sızıya dönüştü parmak uçlarımda. Parça parça tüm eksikleri birleştirdim bir bütün etmedi. Tamamlanamayan hayatlar hatıra kalıyordu geriye…Eli yüzü düzgün bir şeye benzemeliydi insan. Eşsiz bir heykele, kimsenin aklına gelmemiş bir şiire, şifası keşfedilmemiş bitkiye belki de. Her nefesi bin kuşkunun ardından alırken kabaran göğüs kafesimin çektiği ızdırabın hesabını kime sorabilirdim ki? Beni, kemirgen bir solukla cezalandıran hayat başkalarına da bu ağırlığı pay etse idi biraz hafifler miydi yüküm? Yalnızlık ince bir zarın seni sarması sanki içinden geçen sessiz harfler, kendi sesine kırk kat yabancı gibi bir tercihin en korkunç sınırı aslında elinin yüzünde bıraktığı derin izler de ne? gidilmemiş uzaklardan dönülmemiş yakınlar yorgunuyuz Yaralı bir kalpten ne kaldıysa geriye farkındaydık yalnızlığımızı acımıza banmayı hep biliyorduk aslında şimdi yetinmeliyim tavırları öğrettiler bir de dudağının kenarında biraz mahçup biraz korkak bir büküş ben nerdeyimin en zavallı haliden mağrur bir gurura evrilme çabası ruhumuzun eline
sever miyiz? önce kendimizi sonra ne kadar siz varsa hepinizi ölüme yaklaşırken yaşamaya geç kalmanın hangi renk olur ki tablosu? ya da umutsuzluğun fotoğrafı hangi saatte daha çok  umutsuz çıkar ki? ölümü kafasına taç yapan Nilgün Marmara'yı anlıyor olmayı istemezdim kahretsin ki seni anlıyorum "Hayatın neresinden dönülse kardır." demiş kimi satırlarında bu sefer yaşamak yanıldı Nilgün Marmara ... bu sefer yaşamak  yanıldı.
youtube
15 notes · View notes
enderinlere · 1 year
Text
Tumblr media
detaylar: beyazlar iç çamaşırı, ufak dövmeler, çıkmaya başlayan tüyler, boynumda durduğunda kendime çok yakıştırdığım ojeli tırnaklı ayaklar ve ufak bir kanepe.
sanrılar: ıslanmaya başlayan kasıklar, bluzdan çıkarılan memeler, iki parmak giren vajinalar, ağızla ıslatılmış baş parmakla buluşan klitorisler, öpüşmekten ve heyecandan hızlı hızlı burundan alınan nefesler.
gerçekler: orgazm sonrası bastıran sıcaklığın yorgunluğu ve kanepenin iki ayrı ucu, soğuk bir duş ve sonrasında güzel bir müzik eşliğinde güzel bir yemek.
6 notes · View notes
aynodndr · 2 years
Text
Tumblr media
O kadar çok istedim ki
Gururumu bir kenara itip
Sana o kadar çok yalvardım ki..
Küçücük bir şey
Belki bir parmak ucu
Belki bir iğne ucu kadar
Kalbinde küçücük bir yerim
Olsun istedim ...
Her şeye razıydım oysa
Her şey senin
İstediğin gibi olsun dedim...
Umrunda Bile değildim oysa
Sonra kendi kendime
Peki dedim..
Ne oldu biliyor musun
Sonra senden vazgeçtim ..
Arık tüm kalbini değil
Tüm gökyüzünü versen
Bir Kıymeti yok....
Cengiz Yavuz✍🏻
#AyrılıklarınŞairi
7 notes · View notes
s-o-n · 1 year
Text
Neymiş parmak ucu sızlıyormuş, allahh allahh ambulans mı çağırsak!
4 notes · View notes
icsesimmm · 2 years
Text
Yaktığım her sigaradan en fazla üç fırt çekerek yazıyorum, öyle meşgul, öyle kapılası bir sıkıntıdayım, şaşırmıyorsunuz biliyorum, zaten her yazdığım bir bokun ilki oluyor, unutulamazsın efkarımın her hangi bir anında, vicdanıma sigara bastım, gürültülü bir soluk çektim içime, içim seninle iş birliğinde, ben buyum, buyur ağlat beni yada bağla, umursamadığım bütün uzuvlarımdan, senin uykusuz geçen o uzun gecelerine denktir benim uyandığımda yaktığım sigaranın zehri, ben affedince melek olmuyor hiçbir şeytan, her şey kötü, ben kötüyüm, sen kötüsün, onlar kötü, ihtimalsizleriz bizler, birbirini tanımayan, birbirinden habersiz binlerce genç, yaşlı, hastayız, kimisi kadın, kimisi erkek, yanlış okullar, evlilikler, anne babalar derken hepimiz aynı oluvermişiz böylece, ne yazık ki hayat devam ediyor, iki nakaratlık bir şarkı dindiriyor kanımızı, bir babaysak eğer sevişen küçük kızlarımız var, bir anneysek şayet annelere küfür eden erkek evlatlarımız, ne yapıyorum ben böyle, ne bu sosyal mesaj olayları, kendimi bozmaya başladım son zamanlar, zaman diyorum ama benim zamanım sizlerden biraz farklı, yani hepinize göre hızlı işliyor, son zaman dediğim kısım sadece bir kaç dakika öncesidir, bu bir sorunsa eğer siz bana uyun, uymazsanız uyuyun, okumanız bana hiçbir şey kazandırmıyor, buna fakirliğim ve hiçliğim şahittir, zarif bir parmak ucu hareketiyle taciz ettim cam buharını ve ikimizin ismini yazarak suyunu akıttım pervazına kadar, ne kadar zordur bir kezlik bilir misin, bir kez kelimesi acizliğin daniskasıdır, istek ne olursa olsun, açıklandıkça derinleşen bir yanım var, ben o yanımın tozlarını üflediğim de çıkıyor bu yazılanlar, kızmayın bana, çünkü hepinizin de öyle iğrenilecek yanları varken ben hiçbirinizi umursamıyorum, kamçıladığım bir fahişeden tanıyorum azgınlığı, alt dudağımı kanatan acemi kızdan değil, mümkünse inadınızı yatıştırın, çünkü canım yanıyor lunapark ışıklandırması gibi, tembel bir zannettim döküyorum gelmemişliğinin kapı çalınmasına ve her hangi bir kulak çınlamasına, bukle bukle saçlarını ayırıyorum dudaklarımla teker teker, buna boş zaman derdi babam olsa, annem ise gençlik işte der geçer, ben ise artık aşkın tümüne seni elde edebilirliğimin oyalanması diyorum, sonucu biraz kan akıtıcı, menopoza girmek istemeyen bir kadın gibiyim, isterim ki kanım uyuşup uyuyuncaya kadar aksın, sınadığın ben değildim ve benim sınadıklarim ise sizlersiniz, uykum var, sarhoşum ve uyuyorum, ha unutmadan, ben öyle yüksek bir yerdeyim ki hepinizin ayakkabı numarasını bile biliyorum. Benim adımı biliyorsun.
Ben Senim.
žø
Tumblr media
3 notes · View notes
satinala · 1 month
Text
Amazon' da Yenilikçi ve En Tuhaf 4 Ürün!
Tumblr media
Amazon' da Yenilikçi ve En Tuhaf 4 Ürün; Amazon' da en tuhaf 4 ürün hobiler dahil farklı kategorilerdedir. Yenilikçi dekorlar, geçici dövme aparatları veya mutfak aletleri ilginç ürünleri oluşturmaktadır. Akıllı konut teknolojileri de bu bölüme dahildir. Hem hayatınızı kolaylaştıran hem de evinize farklılık katan ürünleri Amazon web sitesinde bulabilirsin.
Tumblr media
Amazon' da Yenilikçi ve En Tuhaf 4 Ürün
Plastik Parmak Çubukları
Online alışveriş sitelerinde birbirinden ilginç ürünler satılmaktadır. Bunlar arasında oyuncular için yeniden kullanılan tembel yardımcı çubuklar bulunur. Plastikten üretilen ürün plastik parmak çubukları olarak da bilinir. Tuhaf olmasına rağmen ürünün çeşitli faydaları vardır. Ürünü baş parmaklarınıza takıp kullanmanız gerekmektedir. Ürünü incele... Öncelikle ürün sağlığa zararsız ve çevre dostu materyalden üretilir. Gıda güvenliğine uygun çubuklar dayanıklıdır. Atıştırma esnasından kullanılan ürünle telefonunuzu rahatça tutabilirsiniz. Elleriniz kirlenmeden patates cips vb. yiyecekleri tüketirsiniz. Hatta elin kirlenmediğinden bilgisayar oyunlarınız yarıda kalmaz.
Tumblr media
Amazon' da Yenilikçi ve En Tuhaf 4 Ürün Raflar için Dekoratif Figür, Küçük Okuyan Kadın Heykeli Raflar için dekoratif figür, küçük okuyan kadın heykeli ilginç dekorlar arasındadır. Tuhaf ürünle ev dekorunuz eğlenceli bir dokunuş yaparsınız. Zarif figür, arkadaşlara hediye de edilebilmektedir. Yazılarla kaplı heykel aynı zamanda dayanıklıdır.  Masaüstü raflara koyulan ürününün eşsiz ve sade   tasarıma sahiptir. Kolayca ilgi çeken ürünü koleksiyonunuza ekleyebilirsiniz. Kişiliğinizi yansıtan heykelle evinize ruh katarsınız. Ürünü incele... Benzersiz heykelin üretiminde reçine kullanılmaktadır. Çevre koruması ve yüksek kaliteli ürünle ev sıcak bir havaya bürünür. Oturma odasından çalışma odasına değişik yerlere koyabilirsin. Doğum günü, evlilik yıl dönümü vb. özel günlerde ilginç bir hediye olur. Üst düzey işçilikle üretilen heykelin yüzeyi pürüzsüzdür.
Tumblr media
Amazon' da Yenilikçi ve En Tuhaf 4 Ürün LED Video Işığı Şarj Edilebilir Fotoğraf Dolgu Işığı LED Video ışığı şarj edilebilir fotoğraf dolgu ışığı ilginç ürünler bölümündedir. Led boncuklarının sayısı 140 adettir ve yüksek parlaklık sunar. Mini video ışığıyla harika çekimler yapabilirsiniz. Farklı aydınlatma efektleri hızla ilham yaratmanıza yardımcı olur. Ürünü incele... Sıcak veya soğuk modda kullanabilir, kademesiz ayarlama yaparsınız. Karışık ışık elde etme imkanı da ürünle sunulur. Yirmi farklı özel ışık erekti yaratabilirsin. Yangın alarmı, mum, RGB flaş, parti, havai fişek vb. uygulamalar vardır. Kolay şarj edilen ürününün pili lityumdur. Hızlı şarj sağlayan kabloda ürün paketine dahildir.
Tumblr media
Amazon' da Yenilikçi ve En Tuhaf 4 Ürün 5 adet Karanlık Alacalı İplik Hobi ürünleri de tuhaf ürünler bölümünde yer alabilir. 5 adet Karanlık Alacalı İplik te buradaki listededir. Aydınlık iplik iki renktir ve el sanatlarında sıkça kullanılır. Kıyafetleri farklılaştırma, küçük çantalar yapar veya hayal ettiğiniz her şeyi yaratırsınız. İple yaptığınız ürünler normalden iki kat parlamaktadır. Geceleri uzun süre yayılan ışık farklı renkler barındırır. Ürünün parlaması için gündüz güneşte kalması gerekir. Polyesterden üretilen ürün fazlasıyla dayanıklıdır. Nefes alır, deforme olmaz ve kullanımı da kolaydır. Ayrıca el sanatları harici birçok alanda kullanabilirsiniz. Kolye ucu, dekor amaçlı şapkalar yapılmaktadır. Ürünü incele... Amazon’ un benzersiz ürünlerine web sitesinden ulaşırsın. Sevdiklerine farklı hediyeler almadan https://www.amazon.com.tr/ref=nav_logo adresini ziyaret etmelisin. Read the full article
0 notes