"Birini güzel olduğu için sevmezsin ki.. Sen sevdiğin için güzeldir o. Sırf sen seviyorsundur diye herkesten farklıdır. Herkesten başka bakar gözleri... Onu özel kılan sensin, Senin sevgin..."
boş ver bunları. konuşuruz, konuşuruz da. sana anlatmak istemediğim şeyler daha çok. onlarla ne yapacağımı bilmiyorum sadece. kuş yaparım belki. göğünde gezerler. göğsünde gezerler. belki kış, üşürsün. ah belki göğ. yorgunuz. belki de hiçbir şey yapamam. belki de yalnızca ellerinin varlığını bildiğim bir odada uyumak istiyorum. bir evde senin sesin varken sabahları kuş seslerine siktir çekerdim belki. senin beni sevmen karşılığında her şeyin ve herkesin benden nefret etmesine hazırlanabilirdim yataktan kalkıp. ve sonra saçların karşılığında önünde diz çökmeye yenilgilerin. ölümlerin.
birinin sana kendisini unutturmaması zulümdü. çözümün ondaydı ama sana dert olan da oydu. sana yara olarak gelmeyi seçen bir insandan ne bekleyebilirdin ki, bencillikten başka. huzurunu kovarlardı. onu sevdikten sonra başka hiçbir şeyi sevmene izin vermezlerdi. baharı özlesen soğuğa alıştırırlardı. gökyüzüne dokunmak istesen ayaklarının altındaki yeri bile çekerlerdi, çok görürlerdi, düşürürlerdi. cenin pozisyonunda kalırdın, daima. o anda kalırdın. zihninde diri tuttuğun tek şey, hayatının artık senin kararlarınla şekillenmeyen bir hayat olduğunu fark ettiğin o an olurdu. dokunmak istediğin, adım atmak, hava almak az da olsa, istediğin her şeyde bir tereddüt seni çepeçevre sarardı. hatalarınla yüzleşemezdin. aksine hatalarının üstünü örtmek için daha çok hata yapardın. artık kim olduğunun bir önemi kalmazdı. düşmeden önceki, gökyüzüne dokunmak isteyen o kimliğine duyduğun özlem yanı başında dururdu, öylece. öylece çürüyüp giderdin, kimliğinden silinir ve kim olduğunu önemsemeden. bir can bulacağını söyleseler bile umursamazdın. sürekli eskiye gitmek isteyen ayakların, zamanla yarışır kaybederdi. ve sen artık dünde kalırdın. yarınlar sana uzak gelirdi, yarınlar senin mezarına gelirdi. fısıldar fısıldar ve artık orada olmadığını söylerlerdi. haklılardı aslında; sen çoktan dünde ölüp giderdin. fark etmeden. fark edemeden, sen sen olmaktan çıkar ve yaralar dolusu kemikten bir ten oluverirdin. bir ölüden daha canlı ve “o yaşıyor!” demeye bin şahit ister hâldeydin.
ben kendimi daha once hic bu kadar degersiz hissetmemistim. degersiz, kaybolmus ve bombos.. beni sevmen icin cok ugrastim. hayatinda kalabilmek icin cok ugrastim. beni birakmaman icin cok ugrastim. aslinda bir an basardigimi sandim biliyor musun ? ama senin bir kalbe sahip olmadigini unutmusum. seni oylesine saf duygularla severken beni kullandigini nasil anlayabilirdim ki? askimdan gozum kor olmus gibiydi. tek gordugum sen ve senin o kahve gozlerindi. beni sevdigini sandim. beni hic birakmayacagini sandim. aslinda birakmadin biliyor musun.. hala benimlesin ama bir o kadar da degilsin de. opuyorsun, sariliyorsun. ama ben seni hissedemiyorum. benim bedenime dokunuyorsun, ruhuma degil. en aci olan da ne biliyor musun? her seyin farkinda olmama ragmen susmam..
ben kendimi daha once hic bu kadar degersiz hissetmemistim. degersiz, kaybolmus ve bombos.. beni sevmen icin cok ugrastim. hayatinda kalabilmek icin cok ugrastim. beni birakmaman icin cok ugrastim. aslinda bir an basardigimi sandim biliyor musun ? ama senin bir kalbe sahip olmadigini unutmusum. seni oylesine saf duygularla severken beni kullandigini nasil anlayabilirdim ki? askimdan gozum kor olmus gibiydi. tek gordugum sen ve senin o kahve gozlerindi. beni sevdigini sandim. beni hic birakmayacagini sandim. aslinda birakmadin biliyor musun.. hala benimlesin ama bir o kadar da degilsin de. opuyorsun, sariliyorsun. ama ben seni hissedemiyorum. benim bedenime dokunuyorsun, ruhuma degil. en aci olan da ne biliyor musun? her seyin farkinda olmama ragmen susmam..
bekliyorum belki geleceksin diye. bekliyorum elbet seveceksin diye. bekliyorum. gel. bekliyorum sev. özle beni. özle çünkü bir insan öyle ortada bırakılmaz. içimin acısı uyutmuyor, her sabaha kırgın uyanıyorum. seviyorum seni. böyle yapılmaz. böyle gidilmez. elimden hiçbir şey gelmiyor. beni bu sevgisizliğin çok yaralıyor. bana da yazık. sana da yazık. bizim yeniden bir araya gelmeye ihtiyacımız var. sevdiğim senin beni sevmeye ihtiyacın var. beni sevmen gerek.
Herşeye ramen hiçbir suçum yokken özür diledim, elini öptüm, af diledim senden baba. Hiçbir suçum yoktu biliyorum. Gururum onurum yapma dedi ama dinlemedim. Neden biliyor musun, baba? Çünkü her şeye rağmen hayatta en çok seni sevdim. En çok sana sığınmak istedim. Senin sözüne itaat ettim daima. Şimdi gideceğim. Ve senin benden nefret edişinle gitmek istemiyorum. Telefonda sesimi duymak istemezsin, inat edersin biliyorum. Ve ben, aptal ben, özlerim seni baba. Çok özlerim... bu yüzden gururu inadı kenara attım. Senden nefret edemedigim için sığındım beni sevmen umuduna. Bi sarılmanla bana dünyaları bahşettin ama sen bu sevgimi bilmesen de olur...