Tumgik
cerenkaragol · 29 days
Text
Bazen bilinmezliklerinde boğulur insan. Ne olduğunu, ne düşündüğünü bilmeden keskin bir acı hisseder yüreğinin derinliklerinde. Ne bir çare bulabilir ne de buna sebep olan seyleri. Zamana bırakır sadece hani bazı şeylerin acısı zamandır ya, işte o yüzden zamana bırakır belki düzelir umudu ile.
Sonra yavaş yavaş acının dindigini fark eder. Peki zaman mı iyileşirdi o acıyı yoksa insan mı alıştı o acıya?
Bir bilinmezlik daha...
7 notes · View notes
cerenkaragol · 4 months
Text
Mesela bir kemanın notasında buluşsa bedenlerimiz tutkuyla, gözlerine dalıp gitsem o anda.
2 notes · View notes
cerenkaragol · 4 months
Text
Ne olacak benim bu boşverişlerim
Vurdumduymazlığım umursamayışlarım
Böyle biri değildim ben
Kim, kimler nasıl soldurdu içimdeki baharı
Nasıl öldü içimde ki  çocuk?
Bilmiyorum...
Bu gecede
Bilinmezliklerimle boğuluyorum.
2 notes · View notes
cerenkaragol · 9 months
Text
Sahi sen
Hava hafif serin saat 01.12 Yine yanımda sensizlik masamda sigaram Bir kaç saat önce içtiğim şarabın çakırlığı var üstümde Sen yoksun Sahi sen uzun zamandır yoksun
4 notes · View notes
cerenkaragol · 2 years
Text
Seni güçlendiren tek şey hataların. Hatalarından ders almadıktan sonra her zaman yenilmeye mahküm olacaksın. Hayatta seni üzen seni kıran herkes aslında seni daha da güçlü biri haline getiriyor ama sen o kadar yıpratıyorsun ki kendini bunları bir türlü göremiyorsun. Hayatından çıkan her insan sana yeni bir şey öğretiyor kimseye körü körüne bağlanmaman gerektiğini öğretiyor mesela sonra kimin ardından göz yaşı dökersen dök gidenin bir daha geri gelmeyeceğini senin sevdiğin herkesin seni sevmeyeceğini öğretiyor. Neyse işte demem o ki hayatında olup bitenlere oturup üzülmek yerine çıkarabileceğin dersleri düşün senden gidenlerin aslında seni ne kadar güçlü biri yaptıklarını fark et acılarına gülmeyi dik durabilmeyi ögren...
5 notes · View notes
cerenkaragol · 2 years
Text
Bazen en olur olmadık zaman da gelir canını en çok yakan şeyler sabahın 5inde gelir mesela yatağa oturur bir sigara yakarsın ya da çıkar dışarı dolanırsın biraz, ne fark eden olur ne hisseden. Sabahın 5 inde hep yapayalnızsın...
5 notes · View notes
cerenkaragol · 2 years
Text
O GECE
Ve o gece yıldızlar küsmüştü semaya ay parlamıyor etraf zifiri karanlıktı. Ne Güneş doğmak bildi, ne Kuşlar çıktı yuvalarından. Biz de o karanlığın kurbanı olduk, ve sırt çevirdik birbirimize. Ne ay hissetti ne de Yıldızlar gördü. Sessiz Sedasız uzaklaştık birbirimizden. Geriye sadece birkaç fotoğraf ve Hatıralar kaldı.
1 note · View note
cerenkaragol · 2 years
Text
BU GECE
Bir başkayım bu gece. İçimde geçmiş senelerin kırgınlıkları ve geleceğin umutsuzluğu var. Ne zaman böyle oldu henüz anlamış değilim ama bulmak için bir hayli çaba gösteriyorum. İnsanlara göre ben mutlu ve neşe doluyum. Keşke insanların bizi gördüğü gibi devam edebilsek hayatımıza. Ama mutlaka terslikler çıkıyor hayatta. Dürüst olmam gerekirse bu tersliklerden şikayetçi değilim. Çünkü beni güçlü yapan hayattaki terslikler. Her yaşadığım sorun yeni bir anlam kattı hayatıma yaşadığım her acı dan bir mutluluk çıkardım. Her ne kadar geçen yıllarda masadan dostluklar eksilse de insanlar gerçek yüzlerini gösterdiği için tebessüm etmeyi öğrendim. Ama tabi bazı acılar vardı bırakın gülüşlerime sığdırmayı kelimelerle bile anlatamadım değil bir cümle yazmak elime kalem bile alamadım. Yer edindiler yüreğim ortasında ve kaldılar orda senelerce. Aklıma geldiklerinde bir sigara yaktım bıraktığım dumanla beraber uçup gitmeleri için ama aksine çektiğim her duman da daha çok işlendiler. Ama yine güçlü bir kadın yaptılar işte beni. Neyse işte bir başkayım bu gece.
31 notes · View notes
cerenkaragol · 2 years
Text
ANLATMA DERDİNİ DERTSİZ İNSANA
Anlatılmaz dert dertsiz insana. Anlayamaz seni, neler yaşadığını neler çektiğini. Tahmin etmeye çalışır sadece. Tahmin etmekle de olmaz bu işler zaten. Boşver geçer der ya da ağlama değmez der. Ama ne geçmeyeceğini bilir ne de ağlamanı durduramadını. Dertsiz insan sana ne rakı masasında eşlik eder ne de türküler söyler. ANLATMA derdini dertsiz insana. Tutmak istemiyorsan içinde acılarını gülüşlerine sığdıran insanlara anlat, arada bir dalıp giden ama sorulduğunda uykum var diyen insanlara, ansızın gözleri dolduğu zaman o yaşlar düşmesin diye gökyüzüne bakan insanlara anlat, bu insanlar sana ne boşver der ne ağlama. Hem sana rakı masasında türkü de açalar şiir de okurlar. Bilirler çünkü içinde kabuk tutmuş o yaranın nasıl can yaktığını. Bazen yutkunamadığını bilirler. Derdin aşksa eğer vururlar kadehe derdin dostluksa uzun uzun konuşurlar seninle ama derdin ana ya da babaysa türkülere bıraktılar kendilerini omuzunda bir el hissedersin sadece o kadar. Bilirler çünkü ana baba yokluğunun ne kadar can yaktığını..
Öyle işte anlatacaksan derdini, dert çekmiş insana anlat o da mı yok? Ağaca anlar çiçeğe anlat bir kediye ya da köpeğe anlat ama dertsiz insana dert anlatma....
25 notes · View notes
cerenkaragol · 2 years
Text
Doyasıya yaşa hayatını. Elalemin ne diyeceğini umursamadan insanların hakkında ne düşündüğünü önemsemeden yaşa. Akışına bırak çoğu şeyi. Aşık olmak için uğraşma mesela bırak akışına sen hiç fark etmeden biri giriverir hayatına. Bağıra bağıra şarkı söyle, sesin güzel olmayabilir boşver sen istiyorsan hiç bir şeyin önemi yok. Ya da dans et yağmurun altında korkma. Ya da bir direnişe katil ve mücadele et. Devrimin verdiği o coşkuyu hisset iliklerine kadar. Birini seviyorsan eğer koş söyle bunu ona illede aşk olmak zoruna değil ya, en yakin arkadaşına söyle ya da kedine anlat onu ne kadar sevdiğini. Etraftaki insanların söylediklerini dinle elbet ama cok da takma kafaya.
Sonra ne olur biliyor musun? Bir gün gelir cenazende Elalemi çok dinlerdi derler. Mezarında bile rahat ettirmezler sana. AMAAN BE YAŞA İŞTE DOYASIYA 🌙🤍
29 notes · View notes
cerenkaragol · 3 years
Text
Alıştığın insandan vazgeçmek zorunda kalmak çok can yakar. Artık onsuz bir hayat yaşamak zorunda kalmak yorar seni, ama başka çaren de yok hâlâ hayattasın ve nefes alıyorsun bir şekilde yaşaman gerek. Onunla geçirdiğin o güzel günleri unut demiyorum zaten unutmazsın ama alışman lazım. Resimlerinize bakmamaya alışman lazım, sevdiğiniz şarkıları dinlemeyi bırakman lazım onsuz bir hayat istemiyorsun belki ama başka çarende yok.
65 notes · View notes
cerenkaragol · 3 years
Text
Yapayalnızız
Yanındayım...
Son nefesimizi verene kadar çok duyacağız bu kelimeyi. Ben senin yanındayım bana istediğin derdini anlatabilirsin ben sana destek olurum. Aslında duyunca kulağa ne kadar güzel geliyor değil mi güven veren huzur veren cümleler bunlar. Hemen hemen herkesin duymak isteyeceği sözler. Söylemesi iyi hoşta eyleme geçirirken çok kaçıyor insanlar. Sonra bize mutluluk veren o cümleleri keşke hiç duymasaydık diyoruz. Çünkü güveniyoruz sırtımızı yaslayacağımız bir dostumuz varmış diyoruz ve tam ona ihtiyacımız olduğu anda birden yok oluyor söylediği onca kelime verdiği onca söz onunla birlikte toz olup gidiyor. Bizde işte her zamanki gibi gecenin bir yarısı pencerenin kenarında sokak lambasıyla baş başa kalıyoruz. İçimizden attığımız çığlıklar boğmaya başlıyor bizi. Sessiz sessiz ağlamalarımız daha çok zarar veriyor kalbinize yani yaşadığımız onca şey yetmezmiş gibi birde bize söylenen yalanların acısını çekiyoruz koca dünyada aslında yapayalnız olduğumuzu insanların sadece sözde dost olduğunu öğreniyoruz. Kime güveneceğim diye düşünürken birden bir ışık vuruyor cama göz yaşlarımızı silerken mutluluk maskemizi takma vaktimizin geldiğini görüyoruz. Ve o gece hiç bir şey olmamış gibi güne başlıyoruz.
Ama en azından artık biliyoruz yapayalnızız...
22 notes · View notes
cerenkaragol · 3 years
Text
Anılar Yorar Bazen
Çalan bir şarkı önünden geçilen bir park ya da uzaklardan gelen bir parfüm kokusu onu hatırlatır bazen sana. Üstünden ne kadar zaman geçmiş olursa olsun kalbinin derinliklerinde kalır her zaman onunla geçirdiğin günler ama bunu bir türlü kabullenmek istemezsin. İnsanlara söylediğin Unuttum yalanına kendi kendini inandırmaya çalışırsın fakat bir türlü beceremezsin bunu zamanla yorulmaya başlarsın. Önceden bugünü gülümseyerek hatırlayacağım dediğin anıları artık hatırlamak istemezsin.
Anılar yorar bazen insanı...
35 notes · View notes
cerenkaragol · 3 years
Text
İnsan Neden Değişir
Hiç kimse ilk tanıştığınız günkü gibi kalmaz. Mutlaka değiştirir kendini. Hatta öyle bir noktaya gelirsiniz ki kendinizi onun yanında bir fazlalık gibi hissetmeye başlarsınız. Kullanılıyormuş gibi hissedersiniz ya da gerçekten de kullanıldığınızı fark edersiniz. Zaten genelde insanlar çıkarları bitince değişirler. Artık sizden alacak bir şeyleri kalmaz çalınacak zamanınızın olmadığını fark eder ve değişmeye başlarlar. En çok bu yakar zaten canınızı; nasıl zamanında fark etmedim diye kendinize kızıp durursunuz.
Sahi neden değişir insanlar. Neden önce değer veriyormuş gibi yapıp da sonda fazlalıkmış gibi hissetmemize sebep olurlar. Acaba kendileri hiç yaşamadı mı bu durumları. Hep mi iyi insanlar çıktı karşılarına. Neden ilk tanıştığımız gibi kalmaz ki kimse. Hiç tanışmasına vesile olduğunuz arkadaşlarınızın yanında kendinizi bir hiçmişsiniz gibi hissettiniz mi sanki yanlarında fazlalıkmış gibi hep kaçtınız mı Ben kaçtım... Biride gelip kolumdan tutup neden gidiyorsun demedi. Çünkü tanıştılar ve benim işi bitti... Yani sanırım öyle düşünüyorlar.
Ama şunu kabul etmem gerekir ki bu benim suçum insanlara ne kadar fazla iyi niyet gösterirsen o kadar kırarlar seni o kadar kullanırlar. o yüzden bazı durumlarda biraz taş kalpli olmak gerekiyor. Gecenin bir yarısı pişmanlık yaşamamak için. Bir insanı tamamen tanımadan ona güvenmemek ona değer vermemek gerekiyor. kendini fazlalıkmış gibi hissetmemek için...
112 notes · View notes
cerenkaragol · 3 years
Text
Alıştığınız insanlardan vazgeçmek zorunda kalmak bazen yorar sizi. Senelerinizi verdiğiniz mutluluklarınızı hatta acılarınızı paylaştığınız, size o çok iyi gelen insanlar bir bakarsınız ki artık sizi yormaya kırmaya başlamıştır. O kadar senenin hatrına hep affedersiniz susarsınız bazen de görmezden gelirsiniz. Ama içden içe eriyorsunuzdur ve bunu çok geç fark edersiniz. Sonra istemesenizde vazgeçmek zorunda kalırsınız. Tabi başlarda zor olur bu masada bir sandalye hep boşta kalır. Bir bardak bir tabak artar hep masada onum yokluğu can yakar. Mutluyken onu aramak için telefonu elinize aldığınızda eliniz tam arama tuşuna giderken durakalırsınız. Onun canının sıkkın olduğunu duyduğunuz zaman ona sarılmak istersiniz ama size yaşattıkları engel olur buna yapamazsınız. Ondan uzaklastiginiz için kahrolursunuz ama onun yanındayken daha çok acı çektiğinizi bilirsiniz.. söylediği yalanlar arkanızdan çevirdiği işler hep gelir aklınıza geceleri onlarla boğuşursunuz. Karşınıza alıp neden niye hesap sormak istersiniz ama, onu kırmaktan korkutunuz için yine susarsınız. Ondan uzaklaşmaya çalışırken bile yine onu düşünürsünüz.. Ama sizi düşünen kimse yoktur.
Öyle ya da böyle zaman geçer onsuz bir hayata alışmışsınızdır. Artık ismi eski bir arkadaş olmuştur...
7 notes · View notes
cerenkaragol · 3 years
Text
Kalbimi Güzel Seven Bir İnsana Verin
“Hayır olamaz bu böyle bitemez”
sürekli bunu tekrarlıyordu genç adam sağa sola büyük adımlarla yürüyor iki üç adımda bir elini başına götürüyordu. Ne olduğunu sormaya korkuyordum çünkü biraz sinirliydi biraz kırgın birazda üzgün. Ama bilmiyordum kırgınlığına mı kızmıştı yoksa kızgın olduğu için mi kırgındı bilmiyordum .Hemen yanımızdaki ağacın gölgesine oturdu yasladı başını ağacın büyük gövdesine Siyah ceketinin cebinden sigarasını çıkartıp dudaklarının arasına götürdü sigarasını yakmasını bekledim ve ona bir çakmak uzattım önce bana baktı sonra çakmağa sonra tekrar bana.. yakmadı sigarasını sonra biraz o sustu biraz ben sadece rüzgarın salladığı ağaç yapraklarının sesi vardı o kadar sessizdi ki etrafımız sanki ölüm sessizliği vardı...    “Gitti beni bir başıma bırakıp gitti. Gitmek sevdaya dahil değildi demişti bana giden insan sevmemiştir demişti Ama o gitti bir başıma kaldım. Madem sevmemişti neden bana bunları söyledi. Aşkı bana öğreten oydu şiir gibi gözleri vardı neden böyle evlenecektik biz söz vermişti neden durmadı sözünde” Soruyu bana mı sormuştu yoksa kendi kendine mi konuşuyordu anlayamadım gerçi bana sorsa bile ne cevap verebilirdim ki terkedilmiş bir adama ne denebilirdi ki? Sigarası hala yanmıyordu dayanamadım neden yakmadığını sordum “Kalbimde hala o varken ben ona isteye isteye zarar veremem Ceren ben bu sigarayı her çektiğimde onun canı yanacak ben bile bile onu öldüremem” dedi Ne kadar ince bir düşünceydi bu kalbindeki insana zarar vermemek için yakmıyordu sigarasını canı yansın istemiyordu. “Hadi gel seni ona götüreyim” dedi şaşırdım terk edilmişti neden yanına gidiyordu soru sormadım takıldım peşine evinin yakında ki mezarlığa girdik o an ki duygularımı anlatamayacak kadar farklı duygular içindeydim. Bir mezarın önünde durduk önce su döktü sonra anlatmaya başladı
“Çok güzeldi melek gibi etrafına hep neşe saçardı şarkılar söyler çiçeklerle konuşur hayvanları beslerdi. Saçlarıyla oynanmasını çok severdi hep saçlarıyla oynardım bazen bilerek saçlarını bozar hadi topla derdi ne kadar yorgun olsamda kıyamazdım ona toplardım her zaman saçlarını. Bana sevilmenin ne kadar güzel bir duygu olduğunu o öğretti. Sonra bir gün Ah o lanet gün kanser olduğunu öğrendim. En yakın arkadaşı söylemişti bunu bana. Üzülmemi  istemediği için saklamıştı benden aslında kızmıştım ona ama belli etmedim kıyamadım melek yüzlüme. Her şey iyi gidiyordu aslında ama sonra işte saçları yavaş yavaş dökülmeye başladı o çok sevdiği ipek gibi upuzun simsiyah saçları gözümün önünde yok oluyordu ve ben buna engel olamıyordum. Her zaman yanında olmaya çalıştım saçlarımı kazıttım ona şarkılar söyledim onu sevdim. Sonra  3 ay önce doğum gününde pasta aldım ona kapısını çaldım açan kimse olmadı yaşlı bir teyze gelip hastaneye kaldırdılar dedi koşarak hastaneye gittim bana Onun öldüğünü söylediler o an yıkıldım bende ölmek istedim sonra çok kızdım ona beni terkettiği için geri gel diye yalvardım. Gelmedi sonra burdayım işte ben burdayım o da toprağın altında..”  
Kalktı bana hiç bir şey söylemeden biraz oturdukdan sonra eve gittim bende. Aradan 3 gün geçti genç adama hiç ulaşamadım mezarlıkta olduğunu düşünüp oraya gittim mezarlığın önü kalabalıktı ne olduğuğunu sorduğumda gencin biri mezarlığın başında kafasına sıkmış dediler. 
Güzel kalpli adam kavuşmuştu melek yüzlü sevdasına. Ama erkendi... Çok erkendi..  Hatta bellki erken gittiği için  Melek yüzlü sevdası onu affetmeyecekti... Bir mektup yazmış intihar etmeden önce Kalbimi güzel seven bir insana verin diyerekten.. Yine sevdasını düşünmüştü....
26 notes · View notes
cerenkaragol · 3 years
Text
Ölmüşken Nefes Almayı öğrenirsin
Bazen koca kalabalığın içinde yapayalnız hissedersin kendini çünkü o yoktur değer verdiğin çok sevdiğin o varıdır. Çevrendekiler sana seni sevdiklerini söyleseler bile mutlu olamazsın çünkü O sana seni sevdiğini söylememiştir. Doğum günün de sana onlarca kişi mesaj atar ama sen onun atması için sabahlara kadar uyumazsın. 
Zaman öyle böyle geçer sen onu beklersin o başkası için yaşar başkasının ellerini tutup başkasını sever sen onun için sayfalarsa yazılar upuzun şiirler yazarsın o ise başkasına uzun mesajlar atar. Kısaca o seni sevmez sen de ölmüşken nefes almayı öğrenirsin..
Sonra gün gelir sana gelir ama sende ne onu sevebilecek cesaret kalmıştır nede alacak bir nefes..
9 notes · View notes