Tumgik
rebelpuppet · 7 months
Text
Herkes, her şekilde, istediği gibi yalan söyler ve hatta söyleyebilir. Sınırsız bir duygudur. Ancak ne zaman aynaya baktığınızda kendinize doğruları söyleyebilirsiniz işte o zaman o saf bencilliğinizle yüz yüze gelirsiniz...
Mümkün olmayan şeyleri beklemekten, istemekten bıktım. Etrafımda bir tane bencil insan olmaması beni bitirse de yılmadan yoluma devam edeceğim.
Beni ben yapan değerleri bırakmayacağım...
1 note · View note
rebelpuppet · 4 years
Text
Bazen kendime bile tahammülüm olmazken, kişiliği oturmamış kocaman insanlara tevazu göstermemi bekliyorlar. Sizi bilmiyorum ama benim bu dünyaya geliş amacım hastalıklı duygulara anlayış göstermek değil. Mantığımın ve kalbimin anlamlandıramadığı her şey benim için yok hükmündedir...
1 note · View note
rebelpuppet · 4 years
Text
Kendini karanlık odalarda hissettiğinde,
Çıkmaz sokaklara daldığında zihnin,
Bir ışık aradığında nefesin,
Ellerini yüreğine götür;
İşte o zaman hayat sana kalbin kadar temiz yollar sunacaktır...
                                                                     ...Bir Dost...
1 note · View note
rebelpuppet · 4 years
Text
Bazen
Tumblr media
Bir şeyler anlatmak geliyor içimden aslında ama yok bu sefer ben, o ben olmak istemiyorum. Anlatamayacağım. İstemiyorum.
Kalemim yok etrafta. Başka kalem bu. Yazmam lazım diyorum ama içim el vermiyor, beynim izin vermiyor ya da!
Şarkılar bir bir geçtikçe her birinden birer kelime alıyorum. Her kelimeyle destan yazarım diyorum! Diyorum ama sanki onu diyen benim bir parçam değilmiş gibi ÖYLESİNE geliyor geçiyor bir kulağımdan diğerine. En teğet haliyle, ne örse ne çekice dokunmadan…
ALIŞAMADIM, yalan dolanlara. Kısası uzunu fark etmiyor, mahvediyor beni.
Mutluluk ile ilgili cümleler kuramadığımı fark ettim. Alışkanlık mı yoksa bağımlılık mı? Bilmiyorum. Mutluluk kelimesini sadece kelimenin kendisinden bahsederken kullanıyorum sanırsam. Hatta öyle ki mutsuzluk için kelimeler yetmiyor, mutluluk ise tek kelime ve hiç anlam.
Ya yazmam lazım ya da kendi başıma mum ışığımda, manzaramda rakımla boğularak geberip gitmem lazım. Boğulmak daha cazip bugün…
Ama şu çalan telefon, şu arayan dost, izin vermeyecek…
Bugünün işini yarına erteledik yine…
0 notes
rebelpuppet · 4 years
Text
Arines
Tumblr media
Zamanında bir alıntı yapmıştım…
“-Ya tamam hata benim, yalan yok! Ama o da suçlu.
-O niye suçlu
-Bi insan bu kadar güzel olmamalı ya!
-Çok mu güzel?
-Hem de ne? Anlayamazsınız! Ya sana nasıl anlatayım? Böyle küçük bir oda düşün, içinde böyle yüzlerce kitap. Hani o kitapların bir kokusu olur ya, içine çekersin… Hmmmmm… Böyle içine çekersin. Sanki binlerce hayatı içine çekmişsin gibi. Türk romanlarını düşün mesela, Atilla İlhanı düşün, Ahmet Hamdi’yi, oradan gel Oğuz Atay’a, oradan da gel Orhan Pamuk’a… Geldin mi? İşte orda bir dur, mola ver. Öyle bir şey işte. Uzaktan bakınca normal biri dersin, ama yakından bakınca; çıldırırsın… Ben bunu bir kere öpmüş bulundum, bir kere! Bir kerecik ya! Üç hafta GATA’da yattım, dudaklarım yanmış, valla! Öyle bir kız işte. Daha anlatayım mı? Tamam anlatayım. Bir gözleri var; aynı Ece Ayhan. Burnu desen; İlhan Berk… Hele saçları… Sana yemin ediyorum Cemal Süreya!
-Anlaşılan siz baya seviyorsunuz bu kızı!
-Maşallah siz de şıp diye anladınız!”
İşte o bahsettiğim kitapların, o muhteşem yazarların hepsi kutularda… Kitapların kokusunu geçtim, artık görüntüleri bile yok!
Belki dışarıdan soğuk bir insan olarak görünüyor olabilirim ama ellerim hep sıcaktı…
Yok o kırılmasın, yok bu kırılmasın, dedim. Sonunda da; benim içimde sağlam tek bir duygu kalmasın ama onların içinde yaprak kıpırdamasın! İşte bu yüzden beni gecelerce uyutmayan şeylerin, dışarıdan bu kadar basit görünmesini kaldıramıyorum artık. Ben bu durumlardan çok yoruldum, dayanamıyorum… Benim tüm dünyaya kafa tutabilecek gücüm vardı ve onu benden koparıp aldılar. Annemin kucağına dahi kıvrılamıyorum şimdi.
Bilir misiniz bilmem ama; insan bazen neye üzüleceğini şaşırırken kendi varlığını unutur hale geliyor. Bulantı'da Sartre diyor ki; “Kendimi bırakmak, unutmak, uyumak istiyorum. Ama yapamıyorum bunu, boğuluyorum. Varoluş her tarafımdan, gözlerimden, burnumdan, ağzımdan içeri dalıyor.”.
İşte bu yüzden; saatlerce bir şeyler anlatmalarım bitti! Ben durup boşluğa bakmaların insanıyım artık.
Ve sanırsam gitmeler biriktiriyorum artık. Son şarkımı söyleyip ben de gidenlere ekleneceğim...
6 notes · View notes
rebelpuppet · 4 years
Text
Hangi Ben?
Tumblr media
Hayat denilen labirent boyunca seçtiğimiz her kapıdan, geçtiğimiz her yoldan, döndüğümüz her dönemeçten, aştığımız her engelden, karşılaştığımız her aldatmacadan sonra yolumuza hep farklı bir birey olarak devam ediyoruz. Bu durumda başlangıçtaki benlik, kişilik ile sonuçtaki benlik, kişilik arasında uçurumlar kadar fark meydana geliyor. Sonuç olarak hangisi saf kişiliğimizin veya olgumuzun karşılığı? Değişmek, evirilmek sonucunda varılan benlik mi bizi yansıtıyor yoksa başlangıçtaki saf benlik mi? Niye değişiyoruz? Hayat mı değişiyor? Bence hayır! Bilim birçok konuda net. Değişen ne peki? Aslında değişen de yok. Değişen ya da değişmeyi bize talep eden yine biziz… Annemiz söyler şöyle ol der, babamız hayal kurar bizim üzerimizden, arkadaşlarımız onu yapma bunu yap der, sevgilin zaten her şeyine karışır. Hep değişir dururuz! Peki bu durumda hangimiz hangimiziz? Hangimiz doğru biziz?
2 notes · View notes
rebelpuppet · 4 years
Video
youtube
goodbye!!!  I'm so hollow, baby, I'm so hollow.
1 note · View note
rebelpuppet · 4 years
Text
Üşüyorum yalnızlıktan... Titriyorum ağlamaktan... Ve kopuyorum bu hayattan, sırf sensizlikten...
2 notes · View notes
rebelpuppet · 4 years
Text
Acının 43.günü... Sessizliğin 10.günü... Son bir konuşma! Üzerinden daha 24 saat geçmedi... Ama her saniyesi aklımda. O son kapatış aklıma her geldiğinde gözüm doluyor, göz yaşlarımı tutamıyorum. Kalbim titreyerek atıyor, duracak sanıyorum. Dudaklarımda et kalmadı ısırmaktan... Ama hiç birisinin acısını hissetmiyorum! Gerçekten hissetmiyorum, bir gram canım yanmıyor! Neden biliyor musun? Nedensiz yere gidişinin acısını bastıramıyorum... Henüz acısız geçen bir saniyem olmadı... Nefesim kesiliyor... Yok olmak istiyorum ve sanırsam yok oluyorum...
1 note · View note
rebelpuppet · 4 years
Text
Satılık tek taş yüzük, hiç kullanılmadı...
0 notes
rebelpuppet · 4 years
Text
End of the Love...
2 notes · View notes
rebelpuppet · 4 years
Text
43 gün sonra konuştu... Telefonda... "Ben Yapamıyorum" dedi...
1 note · View note
rebelpuppet · 4 years
Text
09.12.2020-Bugün 10'uncu gün bitti sesini duymayalı... 43 gündür yalvarıyorum, arama diyordu... Aramadım, 10 gün bitti aramadı! Yine çiğniyorum kendimi, yine eziyorum prensiplerimi, yine bitiriyorum tüm karakterimi... Aradım, meşgul... Aradım, açmadı... Dönmedi! Dönmüyor! Aramıyor!!!
1 note · View note
rebelpuppet · 4 years
Text
Senin için olan çabalarım, emeklerim, derdini dert edinişlerim beni sev diye değildi. Seni seviyorum diyeydi... 43.-10.
0 notes
rebelpuppet · 4 years
Text
08.12.2020 Yok aga uyku muyku tutmuyor... Benimle "Virüs var" bahanesiyle görüşmeyen ve benden soğuduğunu söyleyen sevgilim iş arkadaşlarıyla yemeğe gidiyor! Ama anksiyetesi bozuk olan ben oluyorum, kendimden soğutan da benimdir büyük ihtimalle!!!
0 notes
rebelpuppet · 4 years
Video
youtube
Turn my head Off Forever Turn it off Forever Off forever  Turn it off forever Ever blind ...
0 notes
rebelpuppet · 4 years
Text
Bir ki!
Tumblr media
Yalvar yakar doldurttuğumuz kasetler vardı. Walkman’in pili bitmesin diye kaseti koparıp walkman dan kalemle sarardık. Dinlemek için en ala şarkıyı ya da şu an iki parmak hareketi yetiyor kafamdan geçen şarkı için, her hangisiyse o, o kalemin getirdiği bant arası kadar kıymetli değil. Hep böyle olacak işte birader hep böyle öyküneceksin eskiye. Sana plağın iniltisi der bi önceki nesil misal.
En eskiye gidince, bir payda eşitlemesi şart değil mi? Kendine yaklaştırmak için belki, geneli, belki de olması gerekeni.
Şarap yalnız bir şeye benzer.
O da yalnız kuruyunca. Ne sandın?…
Kan.
Evet. Kan ve güç sarhoş edicidir der DOSTO. Yüce insan. Burda bi gönderme mi koymuştur şaraba yoksa hakikatte ermiş midir yüce yazar?
Bence direk bir cümledir ve şunu vurur yüzüne zamanenin ama ses çıkmaz. Ses bile utanır burada yankılanmaya, zira, alkol ve zinadan kendini soyutlayabilen beden temizdir günümüzde. Kan dökebilir insan katledebilir, her türlü harama bulaşabilir. Ama şarap kurur ise bağırsaklarında onun döktüğü kan yanında yenilir yutulur bir günah değildir ki o. olmaz olası. kadınların elini bile sıkmazsın zira her temas bir orgazm ellaam. Onlarla temas etmezse Aklanır insan. Ne kolay değil mi azizem namus? Düşüncede nerdesin teyyare müteasısı betonsever.
İnsanlığa dini şöyle ezberlettiniz muhterem: çalın çırpın çırpının madde peşinde işte ibadet bunun için affedilmek için her tür hayin piç puşt göt duruşu affettirmek için yahut tozdan korumak için serilen çarşaf gibi möbleye. Din bu mu lan lavuk.
Göte göt denmez de ne denir sayın hakim.
Hakim? Hakim misin la herşeye? Kaç masken var üst üste? Başka sorum yok sayın ZALİM.
Adalet Bukalemunun temelidir. Renk ayırmaz papatyam bu memleket.
Zemin neyse uyarız sıfır sıkıntı.
Sen çalabilirsin ey ruh, çöpten ekmek ayıklarken senin insanın; ekmeğini yetersiz bulan beslemeleri beslemeye devam edebilirsin misal. Amma aman alkol alma tamam şekerim. Ama amman kapasız kapılar önünde sevişme. Ulu orta yaşama aşkın, feryat etme aşkından.
Hayyam olma, tevfik hiç olma neyzen olansan.
Beton ve demir sana eğer zul çağrıştırmıyorsa.
Sen yoksa sen?? Tam tahmin ettiğim gibi:
Bir iki alkolikten biri misin??
Ustam ben piçim biraz. Piçlik maalesef fırlamalık gibi bir ihtisas alanı değil. Sahipsizlik biraz, biraz  başı boşluk, biraz umursanmazlık.
Sahte ilgi. Olmasa daha ala.
Ne demiştik mürit??
o kadar güvensizim ki.
Mürid hangi kökten türemişse, işte ona takıldım da teslim olamadım.
0 notes