Tumgik
#bu hui
sterrka · 2 months
Text
annem bana ilk çeyiz olarak balık tavası almış. Balığa dokunamadığım kısmı unutmuş ama.
8 notes · View notes
Text
Why do I laugh when I am in pain
Dimaag, what is this behaviour?
36 notes · View notes
nanukanal · 5 months
Text
heyyy how y'all doin 💥💥
i decided to make a lil smth for funsies - so have a hui buh q&a ask blog !!
you can ask both questions in german/english ;^) i will try to keep it close to the canon, but don't mind me if i slip a headcanon or two in there (but i will note if i do)
@rostige-rasselkette :^)
hihihi go wild y'all
2 notes · View notes
sayendeyirmiki · 1 year
Text
birine çok kırılınca rehberdeki adını ad soyad olarak değiştirmek
12 notes · View notes
kdram-chjh · 10 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Cdrama: The Legend of Jin Yan (2020)
They are too naughty .😆. #凤归四时歌 #thelegendofjinyan #陈靖可 #许雅婷#shorts
Watch this video on Youtube: https://www.youtube.com/shorts/BomNuCplJj0
2 notes · View notes
dragonji · 2 years
Text
tagged by @yebaiyis to post my top 4 on repeat songs thank u Ten!!♡
Tumblr media
tagging @trans-xianxian @fangedsaint @branwyns and anyone else who wants to say I tagged ya !
4 notes · View notes
yanankim · 2 years
Text
Tumblr media
in case we need it in the upcoming bp999 torture
6 notes · View notes
wigglepiggle · 2 years
Text
local boy finds out about song with good soudns goes fucking insane
1 note · View note
theannypetite · 7 months
Text
Bilibili Comics Shutdown
Time to Read: 37 minutes On January 24th, 2024, Bilibili Comics announced the shutdown of the service on February 29, 2024. There’s a lot that can be said about Bilibili Comics and how they have operated in the past 2, 2.5 years, but the conclusion is the same, whether the criticism is positive or negative, so there’s not much point in discussing all the issues and their, at times questionable…
View On WordPress
0 notes
msclaritea · 7 months
Text
Tumblr media
If I EVER meet this lazy blogger, they're getting FULLY cursed out. Republican lapdog, Rob Hur showed a complete lack of professionalism, respect, and maturity in what he wrote about our hardworking President. It was no better than high school bully behavior and he's a total snake for it.
DO YOU THINK I CARE THAT HE LOCKED UP SOME WHITE SUPREMACISTS IN Maryland!? The GOP is always throwing their own soldiers, under the bus.
Anyone up for an Insurrection, now? Exactly.
As for trying to compare Steven Spielberg pet, Ke Huy Quan to MLK, I'll just go ahead and be blunt about something I actually held back about his Oscar winning miracle movie, Everything Everywhere All At Once...
IT CONTAINED PEDOPHILIC SYMBOLISM.
0 notes
animation-stories · 2 years
Video
youtube
Broken Bus टूटी हुई बस | Broken Bus Tuti Hui Bus | New Comedy Video | St...
0 notes
Text
Aaj pakka main school koi ashubh muhurat mein gayi thi 😭
9 notes · View notes
m-says-hi · 5 months
Text
of course my first post on this blog is about to be something that is probably a little unhinged but
I saw the sampo picture from the topaz trailer. the one where he was getting his ass kicked and i noticed there was a... wanted poster? or something with words on it
Tumblr media
and i remembered the hsr fandom wiki has a thing to help translate the hsr language so i checked there and found something interesting. This poster thing is written in penaconian script
Tumblr media
I did my best to translate and got
SANGBO wu shi xain yin qin fei jian ji dao zhi  xuan hui de bu xu an dui de
I was vaguely worried I was doing something wrong when I translated what should've been Sampo's name but instead came up with "sangbo" but as I went on it became clear that it wasn't english. Unsure how to translate it, I just pasted the whole thing (minus what I assume is his name) into the search bar and found a website that told me this
Tumblr media
i tried entering the second part and find out the meaning but it didn't come up with anything. So if anyone else could figure it out...
But! I still find this really interesting. This trailer is from before penacony so I find it weird that this poster thing is written in that type of script. I would've expected it to be written in the universal script or the belobogian script
Tumblr media Tumblr media
all three scripts are very very similar but by all the extra embellishments you can tell that this poster is specifically the penaconian one.
Another thing I find interesting is the idiom it translates to as interesting. Solicitous means someone who cares or shows interest, so it's basically saying someone who cares or shows interest in something without a clear reason is hiding evil intentions.
Sampo has known to show up randomly and help us out for seemingly no reason at all. I mean that's basically what he did for all of the belobog trailblazer quest. But it also feels like a weird statement for the ipc to make about sampo (I'm assuming the poster has to do with the ipc considering it involves topaz). I originally thought I'd translate this and find out more whatever loan he took out or debt he owed but found this instead.
Maybe the other half of it provides more context, but I can't seem to find a way to translate it, so that's all the thoughts i can give for now
153 notes · View notes
dragonji · 2 years
Text
at the very least. I know that every time the bleeding hollow cavern in my heart becomes too much to bear I will always have the cquel ost to act as balm to my agonies
3 notes · View notes
Text
Cuckold Arkadaşımın Azgın Karısı! (Sezgin 28 Y., İstanbul)
Selamlar, adım Sezgin, 28 yaşında ve bekarım. Herşey çalıştığım iş yerine Erdal adında yeni evli birisinin işe başlamasıyla başladı. Erdal benden iki yaş büyük, karısı Gül ise benimle aynı yaştaydı. Erdal ile kısa sürede samimiyetimiz arttı, kafalarımız uyuyordu, ama Erdal'da garip bir huy vardı. Bana sürekli karısıyla olan yatak odası ilişkilerini anlatıyordu. "Kanka, benim karı çok azgın!" , "Eve girer girmez üzerime atladı!" , "Şu pozisyonda siktim!" , "Şöyle soktum!" , "Böyle inledi!" , "Kasıla kasıla orgazm oldu!" , "Doymak bilmiyor!" gibi sürekli karısıyla nasıl seks yaptığını anlatması ilk başlarda bana tuhaf gelse de, sonradan bunları anlatmasını bekler oldum.
Zamanla Erdal bu olayı iyice ilerletti, artık karısıyla seks yaparken fotoğraflar ve videolar çekip bana gösteriyordu. Karısına sakso çektirirken, onu altına iki büklüm almış sikerken, sexy iç çamaşırları giymişken veya çırıl çıplakken, bir erkeği delirtebilecek bir sürü fotoğraf ve videolar. Erdal'ın karısı Gül 28 yaşında, 1.70 boylarında, çok sexy, biraz zayıf, bembeyaz teni olan biri, ama özellikle tahrik edici sesi resmen insanın sikini kaldırmaya yetiyor...
Fotoğraflarda ve videolarda Erdal'ın sikinin küçük bir şey olduğunu gördükten sonra benim artık bütün odağım Gül olmuştu. Fırsat buldukça (güya) Erdal'la sohbet etmek ve birşeyler içmek için onlara gidiyordum. Resimlerinden ve videolarından o kaymak gibi amcığının her ayrıntısını bildiğim, sakso çekerken kocasının küçük sikini boylu boyunca kavrayışını, o narin dudakların hırsla emişini, orgazm olurkenki zevk çığlıklarını bildiğim, ama karşımda hanım hanımcık duran bu azgın kadının hep yakınında olmak istiyordum...
İki ay önce ev sahibim kiramı aşırı yükseltmişti ve ben kirası daha uygun başka bir kiralık ev arıyordum. Bir gün Erdal karşılarındaki dairenin boşaldığını, kirasının da uygun olduğunu, kaçırmamamı söyleyince hemen tuttum ve oraya taşındım. Artık hep birlikte yaşıyor gibi olmuştuk. Fırsat buldukça akşam yemeklerini beraber yiyor, içiyor, TV'den dizi, film izliyor, beraber bolca zaman geçiriyorduk. Tabii ben sürekli Gül'ü dikizliyor, adeta gözlerimle sikiyordum.
İlerleyen haftalarda birbirimize iyice kaynaşmış ve bunun neticesinde Gül ile iyice samimi olmuştum. Artık yanımda başörtüsü takmıyor, kısa ve açık şeyler giymekten çekinmiyordu. O bembeyaz güneş görmemiş teni canlı canlı gözlerimin önündeydi, bazen el şakası bahanesiyle dokunuyordum ve o tazeliği, pürüzsüzlüğü beni kendimden geçiriyordu.
Bir hafta sonu onlarda akşam yemeği yeyip, yemeğin üstüne de Erdal'ın açtığı Viskiden içtiğimiz birkaç duble ile gece yarısını etmiştik. TV'de film izlerken içim geçmiş ve kanepede uyuklamışım. Erdal'ın beni dürtmesiyle uyandım. Gül yoktu yanımızda. Erdal, "Kanka, birazdan Gül'ü sikeceğim. Yatak odasının kapısını aralık bırakayım, izlersin!" deyip pis pis sırıtıyordu. Gerçekten tuhaf bir insandı bu Erdal, benim birşey dememe fırsat vermeden karanlıkta süzüldü gitti yatak odasına.
Biraz sonra içerden belli belirsiz fısıltı ve şapurtu sesleri gelmeye başladı. Yavaşça yatak odasının önüne gittim. İçerisi gece lambasının loş kırmızı ışığıyla aydınlanıyordu, ama Gül'ün çıplak beyaz teni ay gibi parlıyordu. Yatağın önündelerdi, Gül ayakta duran Erdal'ın önüne diz çökmüş, benimkinin yarısı kadar büyüklükte olan sikini iştahla yalıyordu. Sikim bir anda kalkmıştı onu böyle görünce. Gül bir süre Erdal'ın sikini yalayıp emdikten sonra, Erdal Gül'ü ayağa kaldırıp dudaklarına yumuldu. Deli gibi şehvetli öpüşüyorlardı. Erdal Gül'ün dolgun dudaklarını öpüp emerken, elleriyle de götünü avuçluyordu. Onları böyle izlemek kafamı allak bullak etmiş, sikim kazık gibi olmuştu.
Erdal, ayağa kaldırdığı Gül'ün arkasına geçip çömeldi. Yüzünü Gül'ün götünün yanakları arasına soktuğunda, Gül çıldıracak gibi oldu ve "Ohhhhh!" diye inledi, sonra da yalvarırcasına, "Yala hadi beni! Hadi yala, ne olursun..." demeye başladı. Erdal Gül'ün götünün yanaklarını iki eliyle iyice ayırıp ağzını Gülü'n amına yapıştırmış, şapırtılı sesler çıkararak amını götünü yalıyordu. Gül ise gözleri kaymış, Erdal'ın götünün yanaklarına yaptığı destekle ayakta durabiliyordu...
Biraz daha yaladıktan sonra Erdal ayağa kalktı, yüzü Gül'ün zevk sıvılarıyla iyice ıslanmış, parlıyordu. Gül yatağa sırt üstü uzanırken, Erdal sinsi bir bakış attı kapıya, beni görünce sırıtarak göz kırptı. Deliydi bu Erdal ve beni de kendine uydurmuştu. Ben de pantolonumu indirip zonklayan sikimi serbest bıraktım ve tekrar içeriyi izlemeye başladım. Erdal, zevkten iyice ıslanmış olan Gül'ün amının girişine dayamıştı sikini. İyice kendinden geçmiş olan Gül iki eliyle Erdal'ı belinden asılarak içine istiyordu, ama Erdal sikini sürekli yukarı aşağı sürtüp Gül'ü delirttikçe delirtiyordu.
Gül, "Hadi aşkım sok içime, hadi yar beni!" deyince sonunda Erdal var gücüyle bastırdı. "Ohhhhh!" diye bir inleme koptu Gül'den. Erdal'ın sikini amında hissetmekten müthiş bir zevk aldığını görebiliyordum saklandığım yerden. Gül Erdal'ın boynuna sarılıp dudaklarına hırsla yumuldu. Erdal belini oynatmaya, yavaşça pompalamaya başladı. Gül'ün zevkten gözleri kaymış, bacaklarını Erdal'ın beline dolamış vaziyetteydi. Dudaklarını ısırarak amına girip çıkan sikin verdiği zevkle inliyordu. Erdal da, "Aşkım... Güzel amcıklım benim... Dar amcıklı orospum benim!" diyerek var gücüyle Gül'ün kaymak gibi amını sikiyordu.
Dakikalarca sürdü bu sahne. Hırsla, vahşice sikişiyorlardı. Gül bacaklarını Erdal'ın bacaklarına sarmıştı şimdi. Kocasının acımasız köklemelerine zevk çığlıkları ile karşılık veriyor, dudakları titriyor, iki eliyle Erdal'ın belini tutmuş, amına daha çok köklemesini istiyordu. "Ohhhh!" diye bir çığlık kopardı Gül, sonra da, "Dayanamıyorummm... Geliyorumm..." diye kıvrandı. Erdal da ona homurtularıyla eşlik ediyordu. Ve birden o videolarında defalarca izlediğim Gül'ün kasılması başladı. Amının o anda Erdal'ın sikini sağdığına emindim. Zaten Erdal da daha fazla dayanamadı ve var gücüyle son bir kez altında çırpınmakta olan Gül'ün amına kökleyip kasılmaya başladı. Erdal boşalmıştı.
Manzara mükemmeldi. Hayvanlar gibi sikişen bu çifti izlerken 31 çekerek deli gibi asılıyordum. Gül'ün o pürüzsüz amının kenarından dışarıya taşan zevk sıvıları ve kocasının dölleri kendimden geçmeme yetmişti. Hiç boşalmadığım kadar boşalıyordum avucuma. Döllerimi yerlere damlatmamaya özen göstererek banyoya gidip temizlendim. Geri geldiğimde içeriye bir bakış attım, çırıl çıplak ve sarmaş dolaş uykuya dalmışlardı. Ben de geri salona döndüm. Artık kafama koymuştum, bir yolunu bulup Gül'ü sikmem lazımdı...
Ertesi gün birlikte kahvaltı yaptıktan sonra, Erdal Gül'e çaktırmadan benimle konuşmak istediğini söyledi. Benim eve geçip birer bira açtık ve anlatmaya başladı. Uzun zamandan beri Cuckold olayına ilgi duyduğunu ve bu olayın kendisini aşırı tahrik ettiğini söyledi. Şimdi anlaşılmıştı bu değişik davranışlarının sebebi. "Eee, benden ne istiyorsun?" dedim. Erdal, çok düşündüğünü, artık işi bir adım daha öteye taşıyıp karısını sikmemi istediğini söyledi. Zaten fırsat kollayan ben, ağzım kulaklarımda kabul ettim bu teklifi.
Ama ufak bir sıkıntı vardı, Erdal karısının bu konulardan haberi olmasını istemiyordu. Gül, benimle kocasını aldattığını sanmalıydı, en azından şimdilik. Erdal, elinden geldiğince beni Gül'e anlattığını, Gül'ün zaten beni çok sevdiğini söyledi. Erdal ile oturup iyi bir plan yaptık. Öncelikle Erdal yorgun ve keyifsiz olduğunu söyleyip Gül'e bir hafta hiç dokunmayacak, sonra da memlekete gidecekti...
Öyle de oldu. Bir hafta sonra Erdal memlekete diye benim eve geldi saklandı. Plamımıza göre ben de o gün akşam yemeklik malzemeleri alıp, Gül ile birlikte yemek için kapısını çaldım. Kapıyı açtı ve içeri davet etti. Üzerinde göğüslerini belli eden beyaz ince bir tişört vardı. Altında ise siyah renkte tayt vardı. Eli yüzü kıpkırmızıydı, sanki ateşi varmış gibi bir hali vardı. Onu biraz tanıyorsam ben kapıyı çaldığımda kesin masturbasyon yapıyordu. Erdal iki haftadır elini sürmemişti ve Gül kesin azgınlıktan duvara tırmanıyordu.
Birlikte mutfağa geçtik. Ona bu gün güzel bir yemek hazırlayacağımı söyledim. Yine o sik kaldıran şuh kahkahasını attı ve sonra dilini çıkarıp, "Mmmm, desene bu gün tıka basa doyacağım!" dedi. İçimden (Doyuracağım seni yavrum, hem karnını yemeğe, hem amını yarağa!) dedim. Yemekleri hazırlarken mutfakta bana yardım etti. Arada ona sürtünmeyi ve dokunmayı ihmal etmiyordum. Mutfak dardı ve mecburen sürekli birbirimize sürtünmemiz gerekiyordu. Bilerek her seferinde onu önümden geçmeye mecbur bırakıyor ve o güzel götüne önümü bastırıyordum. Gül hiç tepki vermiyor, aksine o geçişlerini elinden geldiğince yavaşlatıyordu. Gerçekten iyice kızışmıştı, benim birşey yapmama gerek kalmadan o üzerime atlayacaktı anlaşılan.
Yemeği masaya servis ederken gecenin biraz daha ısınması için getirdiğim Viskiyi de masaya koydum. Bunu yapmamı Erdal istemiş, içkinin onu daha da isterik bir orospuya çevirdiğini söylemişti. Erdal ile içerken bazen Gül bize eşlik ederdi zaten. Küçük yemek masasında çok yakın oturmuştuk, bacaklarımız birbirlerine değiyordu. Sikim kazık gibi olmuştu. Gül Viskinin verdiği gevşemeyle bacaklarımı okşamaya başlamıştı. Hiç konuşmuyor, sadece birbirimizi süzüyorduk. Kafamdan onun Erdal ile sikişirkenki sesleri ve orgazm kasılmaları geçiyordu. Ve bu gece o güzelliğin tadına bakma fırsatını bana bizzat kocası olacak pezevenk sunmuştu. Ama işi dayanabildiğim kadar uzatmak ve Gül'ü adeta kudurtmak istiyordum. Ne kadar kudurtursam o kadar ateşli sevişeceğini biliyordum.
Yemekten sonra yine elimden geldiğince götüne sürtünerek gelip geçtim. Artık Viski onu iyice gevşetmiş, bilerek gelip önümde oyalanır olmuştu. Götünün o sıcaklığını ince taytının üzerinden hissedebiliyordum, o da götünü iyice bana yaslayıp adeta sikimi içine davet ediyordu. Artık iş o kadar uzamaya başladı ki, nerdeyse boşalacaktım. Neyse ki mutfaktaki işimiz bitmişti, ama ikimizde de artık film koptu kopacaktı. Ben lavaboya giderken, Gül de terlediğini ve üzerini değiştirmesi gerektiğini söyleyip kendini yatak odasına zor atmıştı.
Ben ondan önce lavabodan çıkıp mutfağa geçtim, ikimize birer kadeh daha Viski hazırlayıp salona geçtim. Artık son noktayı koymanın vakti gelmişti. Biraz sonra Gül de salona gelince dilimi yutacaktım, göğüslerinin büyüklüğünü meydana çıkaran minik bir gecelik giymişti. Gecelik tam olarak erotik iç çamaşırı sayılmazdı. Ama anca kendi kocasının yanında yatak odasında giyilebilirdi. Başka bir yerde giyilecek bir giysi değildi. Gül'ün yüzünde de heyecan ve karışık duygular belirmişti. Şeffaf gecelik kumaşından minicik tanga külodunu görebiliyordum. Geceliğin boyu o tanga külodun hemen altında bitiyordu zaten, kısacıktı. Sütyen yoktu içinde. Meme uçlarının pembemsi koyuluğu ve kabarıklığı belli oluyordu.
Gülümseyerek, "Geceliğin çok sexy imiş!" dedim. O da, "Sen yabancı sayılmazsın, iyice sıcak bastı!" dedi. Gerçekten beni istiyordu, onu sikmemi istiyordu. İncecik şeffaf kısa geceliği bütün güzelliğini meydana çıkarmıştı, uzun ve çıplak bacaklarını, güzel götünü zor kapatıyordu. Eline içkisini tutuşturdum. Hemen çaprazıma oturdu. Otururken özenle geceliğinin eteğinin sıyrılmasına dikkat etti. Bacak bacak üstüne atmıştı. Götünün bir yanağına kadar görünse de o beni delirten tazecik şeftalisini bacakları kapatmaktaydı.
Sohbet havadan sudandı, ama oda seks yüklüydü. Tıpkı hayvanların çiftleşmeden önce yaptığı gibi birbirimizi tava getirmeye çalışıyorduk. Bacağını diğer bacağından indirip sürekli hareket ettirmeye başlamıştı. Tangasından taşmış amı bir görünüp bir kayboluyordu. Onun gözleri de önümdeki kabarıklıktaydı. Birden kumandaya uzanıp, "Hadi film izleyelim!" diyerek TV'yi açtı, sonra da kalkıp salonun ışığını dimerden kısıp geldi, yanıma oturdu. O baştan çıkarıcı kokusu kendimi kaybetmeme sebep olmuştu. Bana dönüp, "Ne izleyelim?" dediğinde burunlarımız birbirine değecek kadar yakındı ve birden dudağına yapıştım...
Öyle iştahla öpüşüyordu ki nerdeyse dilimi kopartacaktı. Dudağına bir ısırık atıp kendimi kurtardım. Erdal'a söz vermiştim, karısını sikerken onun da izlemesini sağlayacaktım. Ama Gül, "Seni istiyorum!" deyip açtığı gömleğimden vücuduma öpücükler kondurup aşağılara iniyordu. Öyle azmış bir hali vardı ki, kendini kaybetmiş, zaman kaybetmeden pantolonum ve boxerimden de kurtulmuştu. "Offf, ne kadar büyük sikin!" diyerek 20 santime yakın sikimi eline almış, gözleri parlayarak inceliyor, sikimin başına küçük öpücükler konduruyordu.
Ayağa kalktım ve üzerimdekileri tamamen çıkardım. Çıplak vücudumu hayranlıkla izleyen Gül'ü de ellerinden tutup ayağa kaldırdım ve tekrar dudaklarına yumuldum. Onun üzerindeki gecelikten de kurtuldum. Sonra da ondan yatak odasına geçip jartiyer çorap giymesini istedim. İstemeye istemeye yatak odasının yolunu tuttu Gül. Ben de o arada benim evde beklemekte olan Erdal'a mesaj atıp gelebileceğini söyledim. Garip bir duyguydu, ben karısını sikecektim ve o bizi izleyecekti. Bu durum beni daha da tahrik ediyordu. Artık sikim zonklamaya başlamıştı ve yatak odasına gidip bir an evvel sikimin o sızısını geçirmek istiyordum.
Yatak odasının kapısına geldiğimde, Gül arkası kapıya dönük, siyah dantelli bir jartiyer giyiyordu, zevkli kadındı. Üzerindeki son bez parçası olan tangadan da kurtulmuştu. Gece lambasının loş ışığında kabarmış ve ıslaklıkla parlayan amı ve siyah jartiyerin vücuduyla oluşturduğu kontrast çok tahrik ediciydi. Onu jartiyerini giyene kadar izledim ve arkadan yaklaşıp o dolgun memelerini bir elimle mıncıklayıp boynuna öpücükler kondurmaya başladım. Elini arkaya atıp sikimi avuçladı ve "Mmhhhh!" diye inledi. Gül'ü yavaşça yatağa sırt üstü uzattım. O da beraberinde beni bacaklarının arasına çekmiş, hırsla boynuma sarılmıştı. Dudaklarıma, boynuma her yerime öpücükler konduruyor, elleri sabırsızca omuzlarımda, kollarımda, sırtımda, belimde dolaşıyordu.
Sikim taş gibi olmuş, hareket ettikçe Gül'ün ıslak amına sürtünüp duruyordu. Dudaklarımı öpmüyor, adeta yiyor, somururcasına emiyordu. Dillerimiz birbirini okşuyordu. Dudaklarımı kurtarıp, "Ağzına al yavrum!" diyerek üzerinden kalktım. Doğruldu ve hiç vakit kaybetmeden etli dudaklarını araladı. Kalın sikimi ağzına almaya çalışıyordu. E tabii, Erdal'ın minik boy sikine alışkın olduğundan, benim sikimi almakta zorlanıyordu. Kırmızı loş ışıkta Gül'ün açılıp kapanan o narin dudakları harika görünüyordu...
Birden kapı aralığından bizi izleyen Erdal'ı fark ettim. Benim yönüm kapıya dönüktü, Gül'ün ise sırtı. Erdal sırıtarak bizi izliyordu, küçük sikini çıkarmış bizi izleyerek sıvazlıyordu. Deliydi bu adam, bana karısını ikram etmişti. Birazdan onun taze karısının tadına bakacaktım, var gücümle sikmi onun o narin amına kökleyecek, altımda zevkten bayıltana kadar sikecektim ve bu imkanı bana kocası olacak pezevenk sağlamıştı. Bunu düşünmek bile beni delirtiyordu. Sikimi karısının ağzına kökledikçe duyulan boğuk sesler, nefessiz kalan karısının çırpınmaları, beni daha da kendimden geçiriyordu.
Gül'ün başını tutup sikimi ağzından çıkardım. Dakikalarca sikimi yalayan ıslak dudaklarına yumuldum. Vahşice öpüşmeye başladık. Tekrardan yatağa uzattım ve memelerini yalayıp aşağıya indim, o ıslanıp kabarmış şeftalisine yumuldum. Tadı, kokusu harikaydı, amını şapırtadarak yalıyor, o akan zevk sularını büyük bir iştahla yutuyordum. Gül kendinden geçmiş, saçlarımı çekiştirip duruyor, bir taraftan da kıvranıyor, "Ohhh, çok güzelll, harikaaa!" diye inliyordu. Beni gazladıkça daha bir iştahla yalıyordum, dilimi amının en dibine kadar sokup orda dolandırıyor ve geri çıkarıyordum. Arkadaşımın karısını resmen dilimle sikiyordum.
Biraz sonra o adım gibi bildiğim kasılmaları başladı, orgazm oluyordu. Zevk feryatları eşliğinde beni bacaklarıyla sıkıştırarak dakikalarca kasıldı. Neden sonra durulunca ayağa kalktım ve bacaklarının arasındaki yerimi aldım. Gül başını kaldırmış sikime bakıyordu. Biraz önce yalaya yalaya zevk sularını akıttığım amcığına bu kez kol gibi kalın, kavisli sikimi dokundurdum. "Ohhhh!" diye bir inleme kopardı, müthiş bir zevk aldığını görebiliyordum. Arkadaşımın karısı altımda onu sikmem için kıvranıyordu. "Hadiii!" diyerek bana ellerini uzatıp üzerine çekmeye çalışıyordu.
"Beni mi istiyorsun?" diye sordum. "Evet seni istiyorum!" dedi hırsla, ardından şehvet dolu bir sesle, "Sikini istiyorum... Beni sikmeni istiyorum!" diye ekledi. Bunları kocasının da dinlediğini bilmek beni çileden çıkartıyordu. "Hadi içime sok artık şunu... Sik artık beni... Dayanamıyorum!" diye feryat edip kıvranıyordu. Sikimi gövdesinden tutup o ıslak amcığına sürttüm biraz, klitorisine bastıra bastıra ileri geri yaptım. Jartiyerli dizlerinden tutup bacaklarını ikiye ayırdım. Şimdi amı tam anlamıyla önümde serili vaziyetteydi.
Yavaş yavaş yüklenmeye başladım çizgi gibi duran tazecik amına. O kadar dardı ki, girmekte zorlanıyordum. Olanca gücümle bastırınca nihayet sikimin başını sokabildim. Kalanını da sokacağımda, Gül, "Ahhh, acıyor, acıyor!" diye altımda ciyaklıyor, elleriyle de yüklenmemi engellemeye çalışıyordu. Biraz bekledikten sonra sikimin başıyla yavaş yavaş git gel yapmaya başladım. Rahatlaması için kilitorisini okşuyor, eğilip memesine ve dudağına şehvetli öpücükler konduruyordum. Sikim Gül'ün amında milim milim ilerliyordu. Zevkten gözleri kaymış, belimi tutan elleri kasılmış vaziyetteydi. Dudaklarını ısırarak içine giren sikime dayanmaya çalışıyordu. Amcığı ateş gibiydi, daracıktı ve tazecikti.
Dayanacak gücüm kalmamıştı artık, bir hamlede kalanını kökleyiverdim amına. Kasıklarımız birleşince Gül bir çığlık kopardı, "Aaahhhh! Yandııımmm!" diye. "Ahhh! Yavaş... Yavaş sik ne olur... Yardın beni... İkiye ayrıldım sanki... İçim yanıyor... Amım yanıyor!" diye feryat ediyordu. Üzerine uzanıp iyice altıma aldım, yavaş yavaş gidip gelmeye devam ediyordum. Biraz sonra acının yerini zevk çığlıkları almaya başladı. "Ohhhh, devam et aşkım, sik beni, daha hızlı sik!" diye inliyordu.
Kocaman sikimi arkadaşımın karısına hırsla sokup çıkarıyordum. Gül bacaklarını açabildiği kadar ikiye ayırmış, ellerini belimin kaba etlerinde dolaşıtırıyor, kasılmış, sürekli inliyor, çığlıklar atıyordu. Kendinden iyice geçmiş, gözleri kaymıştı. Teni sıcaktan ve şehvetten kıpkırmızı olmuştu. Yine o defalarca videolardan izlediğim orgazmına ulaşmaya yaklaşmıştı ve bu sefer benim altımdaydı, içindeki benim sikimdi. Hırsla sikiyordum, kapıda bizi izlemekte olan kacasına kadın nasıl sikilirmiş göstermek istercesine, sikimi dibine kadar kökleyip çıkarıyordum...
Gül elektrik çarpmış gibi sarsılmaya başladı. Aslında kendimi kasmasam ben de onunla birlikte boşalabilirdim, ama elimden geldiğince ilk sikişimizi uzatmak istiyordum. Sikimi dibine kökleyip dudaklarına hırsla yumuldum. Gül orgazm olurken ker tarafı titriyordu. Dakikalarca sürdü titremesi.
Titremesi bitip kendine gelince ben de kendimi biraz toparlanmıştım. İçinden çıkıp yana devrildim ve "Hadi bakalım Gül hanım, sıra sizde!" dedim. Zevkten kaymış gözlerle tebessüm ederek kalkıp üstüme çıktı. O koca sikimin kafasını amının girişine hizalayıp yavaş yavaş alçalmaya başladı. İkimiz de yeni bir zevk dalgasının içine giriyorduk. Gözlerim kapıya ilişti yeniden. Erdal da çoktan boşalmıştı, inik sikiyle oynayarak karısını nasıl siktiğimi izliyordu. Göz göze gelince, eliyle 'Süper' işareti yapıp memnuniyetini belli etmeyi de ihmal etmedi...
Artık kasıklarım sızlamaya başlamıştı, ama dayanabildiğim kadar dayanıp Gül yeniden orgazm olurken birlikte gelmeye çabalıyordum. Gül kalın sikimin üstünde yaylanmaya başladı. Ellerini göğsüme dayamış vaziyette, yavaş hareketlerle götünü indirip kaldırıyordu. Amcığı sikimi öyle sıkı sarıyordu ki, delirtiyordu beni. Koca sikim bir görünüp bir kayboluyordu, her kaybolduğunda Gül'den bir inleme sesidir yükseliyordu. "Ohhh... Çok güzelll..." diye mırıldanıyordu arada, "Başını hissediyorum, yumurtalıklarıma dayandı, en derinlerimi okşuyor sikin..." diyordu...
Ben de, "Harikasın Gül! Aşkım! Çok güzel sikişiyorsun bebeğim!" deyip bu kez sımsıkı beline sarıldım, boynunu, memelerini hırsla öperken, üstten sabitlediğim Gül'e alttan hızlı hızlı köklüyordum şimdi. Yine orgazm olmaya yaklaşıyordu. Gözleri kaydı zevkten, inlemeleri sıklaştı, zevk çığlıkları yükselmeye başladı. Orgazmın eşiğindeydi, iyice yükselmiş, gelmek üzereydi tekrar. Bir hamlede içinden çıkmadan altıma aldım onu, artık benim de dayanacak gücüm kalmamıştı, transa girmiştim, var gücümle pompalıyordum...
Kızarmış, ter ve zevk sıvılarımızla ıslanmış kasıklarımızdan çıkan ses ikimizin homurtusuna eşlik ediyordu. "Geliyorum!" dediğimde, "İçime gel, korunuyorum!" diye inledi. Son gücümle sikimi dibine kadar kökleyip hayvan gibi böğürerek boşalmaya başladım. İlk defa böyle iştahla boşalıyordum! Sanki taşaklarım birbiri ardınca kasılıp içindeki yükleri boşaltıyordu. Gül de titreyip kasılmaya, orgazm olmaya başladı. Amı kasılıyor, içindeki sikimi adeta sağıyordu. "Ohhh, içimi yakıyor döllerin, hissediyorum, rahmime ulaşıyor döllerin, ohhhh!" diye mırıldanıyordu halen.
Sonra ikimiz de durulduk. Doğrulup, içinden halen çıkarmadığım ve yavaş yavaş sertliğini kaybeden sikimin olduğu amına baktım. Manzara müthişti. Sevgili arkadaşımın karısının sikilmekten kızarmış, açılmış, kaymak gibi amının etrafından süzülen zevk sıvıları ve benim döllerim. Çıkardığımda ölü bir yılanı andıran ve amıyla mükemmel bir tezatlık oluşturan koyu renk sikim!
Kendine gelen Gül doğrulup dudaklarıma şehvetli bir öpücük kondurdu ve "Çok iyiydin aşkım, kocam beni hiç böyle sikemez!" dedi. Sonra hınzırca gülümseyip omuzlarımı okşayarak, "Kocam ikinci postayı da atamaz, eminim sen sabaha kadar rahat durmazsın!" dedi ve yeniden yatağa uzandı...
O gece uyku çökene kadar sikiştik. Bu böyle bir hafta devam etti. Erdal (güya) memleketten dönünce Gül ile yatakta başbaşa sabahlama olayımız bitse de, sevgili arkadaşımın karısını artık ortak kullanır olmuştuk. Daha doğrusu ben ondan çok kullanır olmuştum. Gül, kocasının bilmediğini sansa da herkes durumundan gayet memnundu. Erdal evin her yerine gizli kameralar kurmuş, benim Gül'ü sikişilerimi gizli gizli izlediği yetmiyormuş gibi bir de kaydedip izliyordu. Niye bize katılmadığını sorduğumdaysa, büyünün bozulmasını istemediğini, karısının o aldatma şehvetini sürekli yaşamasından haz aldığını söyledi. Garip bir adamdı Erdal, ama bu garipliği hiç tahmin edemeyeceğim kadar zevk almama yarıyordu...
Günler böyle geçerken yaz mevsimi geldi. Erdal ile ortak bir tatil planladık. Gül'e anlattığımızda o da çok sevindi. Tatil günü gelip çattığında herşey hazırdı, benim arabayla gidecektik. Erkenden eşyaları yükleyip tam yola koyulacakken, Erdal başka bir firmadan ek iş kabul ettiğini, kıramayacağı biri olduğunu söyledi. Bize, önden gidebileceğimizi, bir hafta sonra kendisinin de geleceğini söyledi. Yine Erdal'ın kafasında tilkiler dolaşıyordu, ama pek birşey demeden Gül ile yola çıktık.
Gül altına mini bir etek giymişti, üzerinde askılı tişört vardı. Yolda sütyenini ve tangasını çıkarttırdım, o güzel memlerini ve amını rahat okşayabilmek için. Güzel bir yolculuk oluyordu. Bir dinlenme tesisine girdiğimde sessizde olan telefonuma Erdal'dan uzun bir mesaj geldiğini fark ettim. Gül lavaboya gidince mesajı açıp okumaya başladım. Erdal, beni çok sevdiğini, onu hiç kırmadığım için kendince bir teşekkür etmek istediğini söylüyordu. Ben, bir hafta bize alan açmasını kastediyor sanmıştım, ama satırları okumaya devam ettikçe işin öyle olmadığını anladım.
Erdal, tatilin hemen öncesinde ezcacı arkadaşıyla anlaşmış ve Gül'ün kullanacağı doğum kontrol haplarının içeriğini gizlice vitaminle değiştirtmiş. Yani Erdal benden karısını hamile bırakmamı istiyordu. Deliydi bu adam. Aslında şimdiye kadar yaptıkları da pek akıl işi değildi, ama bu tamamen delilikti. Ne yapacaktım şimdi? Prezervatif kullansam veya dışarıya boşalsam Gül şüphelenebilirdi. Baba olma fikri garip geliyordu, hem de bir başkasının karısından. Ah Erdal ah, neler açıyordu başıma. Tabii işin şehvet dolu tarafı da beynimi gıcıklıyordu. İçimdeki, dişisini döllemek için yanıp tutuşan hayvanı dizginlemek imkansızdı. Ben bunları düşünürken Gül gelip dudağıma bir öpücük kondurdu. Resmen karı koca gibi takılıyorduk. Gül'e birşey belli etmedim, kaldığımız yerden yolumuza devam ettik...
Tatil yerindeki otele vardığımızda ikimiz de odalarımıza geçip duş alıp biraz yolun yorgunluğunu atmak için birkaç saat uyuduk. Kapımın çalmasıyla uyandım. Gelen Gül idi, "Hadi uykucu, yemek vakti, ben çok acıktım!" diyerek içeri daldı. Akşam olmuştu, ben de acıkmıştım. Gül yine o sexy elbiselerinden birini giymişti. Giysisinin beyaz ipekli kumaşı incecik ve son derece kaygandı. Eteği kısacıktı. Ensesinden dolanan incecik bir bandın tuttuğu çapraz kumaş parçaları memelerini örtüyor mu, yoksa büsbütün göze batar hale mi getiriyor, tartışılabilirdi. Sırtı tüm güzelliğiyle beline kadar açıktı. Yüksek topuklu dekolte ayakkabılarının ince bantları narin ayaklarını sarıyor, renksiz bir ojeyle boyanmış tırnakları nedeniyle büsbütün sexy hale gelen ayakları azdırıcı duruyordu. Kısacası, bir gören gözünü bir daha kolay kolay ayıramazdı.
Karşımda dikilen bu güzelliği izledikçe onu bir an evvel dölleme fikri beni delirtiyordu. Kararımı vermiştim, Erdal'ın bana sunduğu bu fırsatı sonuna kadar değerlendirecektim. Sikimden geldiğince o minik amcığını dölle dolduracaktım. Ama önce yemek için otelin restoranına indik. Gül güzelliği ve elbisesinin sexyliği ile bütün dikkatleri üzerinde topluyordu. Bu beni daha da gururlandırıyordu doğrusu. Yemeklerimizi yedik. Gül birkaç kadeh içki de içmek istedi, ama ben çaktırmadan alkolsüz içeceklere yönlendirdim, ne de olsa onu hamile bırakacaktım.
Yemeğimizi bitirip tam kalkacağımızda, bütün yemek boyunca Gül'ü dikizleyen, orta yaşlı, zengin görünümlü, yakışıklı bir adam masamıza geldi. Kendini tanıttı. Adı Kenan imiş. Otelin sahiplerinden olduğunu söyleyip, meşhur tatlılarını da denememizi istedi, ikramı olduğunu özellikle belirtti. Ben mırın kırın ederken Gül çoktan kabul etmişti. Tatlılar geldi ve yerken sohbet etmeye başladık. Daha doğrusu adam Gül ile kahkahalar eşliğinde sohbet ediyor, ben ise dumur olmuş vaziyette tatlımı yiyordum. Gül de adamın içine düşmüştü resmen, o sik kaldırıcı ses tonuyla kahkahalar atıyor, adamın eline ve dizine dokunuyordu sürekli. Nihayet tatlılarımızı bitirdik. Kalkmamıza yakın Gül lavaboya gidince Kenan beyle başbaşa kaldık. Kenan bey, "Direkt konuya gireceğim, belli ki sizinkisi bir kaçamak, kadının parmağında yüzük var, senin yok. Odalarınız da ayrı tutulmuş. Sana bir teklifim var..." dedi.
İçimden (Çattık!) diye düşünürken, adam lafı dolandırmadı. Gül ile sevişmek istediğini söyleyip bana 25 bin dolar teklif edince gözlerimde dolar işareti belirdi. Gül'ün bu adam tarafından sikilmesi benim için önemli değildi, ama korunmuyor olması ve hamile kalacak olması biraz canımı sıkıyordu. Ama adam zaten yaşlı görünüyordu, belki bir posta anca atar diye kendimi avuttum. Biraz kem küm edip, bir şartla kabul edeceğimi söyledim, ben de onları gizlice izlemek istiyordum. Erdal bana da bulaştırmıştı bu pezevenklik işini. Adam gülerek kabul etti. Telefonunu çıkarıp hesap numaramı istedi. Anında hesabıma geçmişti 25 bin dolar.
Adamla her konuda anlaşmıştık. Biraz sonra Gül lavabodan çıkıp yanımıza geldiğinde, ben, "Biraz midem ağrıyor!" deyip odama çıkıp yatacağımı söyledim. Kenan ise Gül'ü asla bırakmayacağını, otelin gece kulübüne götürmeyi teklif etti. Israr etmesine gerek kalmadan kabul edilmişti bu teklifi. İyi eğlenceler dileyip odama çıktım, onları beklemeye başladım. Olacakları düşündükçe kalbim deli gibi çarpıyordu.
Yaklaşık iki saat sonra Gül'ün kapısının açılma sesini duydum. Hemen balkona gizlenip beklemeye başladım. Odalarımız ve balkonlarımız yan yana olduğundan benim balkondan bakınca Gül'ün odası görünüyordu ve adamla anlaşmamıza göre perdeyi kapatmayacaktı. Gül girdi önce içeri, ardından da Kenan. İkisi de çakır keyifti. Sadece gülüşüyor ve sürekli birbirlerine dokunuyorlardı. Kenan eğilip Gül'ün dudaklarına yapıştı, hırsla emiyordu. Gül de ona şehvetle karşılık veriyordu. Sikim zonklamaya başlamış, pantolonuma sığmıyordu. Odamda pontolonumu çıkarıp, boxerimle çıktım balkona. Zaten balkon karanlıktı ve odalarımız otelin arka tarafında olduğu için ormana bakıyordu, kimse göremezdi beni.
Tekrar içeriye baktığımda Gül eğilmiş adamın haşmetli yarağını iştahla yalıyordu. Canlı canlı porno izliyordum, hem de bu seferki Erdal'ınki gibi pipi de değildi. Adam gözlerini kapatmış anın zevkini çıkarıyor, elleriyle Gül'ün kafasını hırsla bastırıp çekiyor, resmen Gül'ün ağzını sikiyordu. Ben de onları izleyerek sikimi boxerden çıkarmış sıvazlıyordum. Biraz sonra adam Gül'ü ellerinden tutup kaldırdı ve soymaya başladı. Soyarken de sürekli vücudunun çeşitli yerlerine öpücükler konduruyordu. Gül de aynı şekilde adamı soymaya çalışıyordu.
Dikkatimi çeken ilk şey adamın bir hayli kıllı olmasıydı, ama Gül o kadar iştahla adamın her yerine öpücükler konduruyordu ki, hayret ediyordum. Adam Gül'ü tamamen soyduktan sonra biraz geriye çekilip kendi de tamamen soyundu. Adamın, tıpkı göğsü ve kolları gibi, kapkara kıllarla kaplı yarağı kocaman ve dimdikti. İki adımda Gül'ün yanına sokuluverdi. Yiyeşerek birlikte yatağa uzandılar. Sonra adam iki eliyle Gül'ün dizlerinin altından tutup bacaklarını kaldırdı ve karnına doğru bastırdı. O kocaman yarağın morarmış başı hiçbir yardıma gerek kalmadan Gül'ün amını buluverdi ve sert bir hareketle, bir seferde dibine kadar giriverdi.
Çığlığa benzer bir inleme kaçırdı ağzından Gül. Bütün vücudu kasıldı. Adamın kasıklarındaki kıllar Gül'ün amının dudaklarına, kıllı taşakları da götüne yapışmıştı. Eskiden olsa kolay kolay girmezdi diye düşündüm, Gül'ün amını sike sike ben bu hale getirmiştim, izlediğim yerden göğsüm kabarıyordu. Ahhh sevgili Gül'üm, klitorisinden başlayıp yukarı doğru çizgi gibi bir tüy bırakıyordu amının üzerinde, bunu beni çok tahrik ettiği için bırakmasını ben istemiştim. Erdal Gül'ün amını kaymak gibi seviyordu, ama yapacağı birşey yoktu. Gözüme amındaki o tüyler çarptı ve bu beni nedense daha da tahrik etti.
Amın içini alabildiğine dolduran yarak birden hareketlenip, girip çıkmaya başladığında, Gül'den daha da yüksek inleme sesleri ve zevk çığlıkları yükselmeye başladı. Daha birkaç saat önce tanıştığı bir adam, onu altına almış hırsla sikiyordu. Daha karşılaştıkları andan itibaren, adam Gül'ü sikecek gibi bakmıştı. Sonunda sikiyordu işte. Hem de ne biçim sikiyordu. Çılgın bir şeydi bu. Adam Gül'ü öylesine ikiye katlamıştı ki, kımıldamasına bile imkan kalmamıştı. Gül, zevkten yarı kapanmış gözleriyle, içine bir sopa gibi girip çıkan kocaman yarağı seyrediyordu. Amının o narin dudakları yarağın çevresine sımsıkı yapışmıştı. Adam dibine kadar geçirip, ucuna kadar çıkardıkça, Gül'den de zevk çığlıkları yükselmeye devam ediyordu.
Ağzından kaçan boğuk iniltileri kontrol etmesine olanak yoktu. Artık neredeyse zevkten feryat eder hale gelmişti. "Ohhhh, çok güzel sikiyorsun!" diye söyleniyordu, "Ohhh, sikin çok güzelll..." derken birden vücudu sarsılmaya başladı. Götünün yanakları sağa sola çalkalanıyordu. Orgazm oluyordu Gül'üm. Hırsla sikildiği adamın altında sudan çıkmış balık gibi çırpınıyordu, ama adamın durmaya hiç niyeti yoktu. Olanca hırsıyla sikmeye devam ediyor, o koca yarrağı köküne kadar sokuyor, ucuna kadar çıkarıyor, yeniden sokuyordu...
Gül artık, "Hadi fışkırt içime! Hadi döllerini fışkırt içime! En dibime fışkırt, hadi boşal ne olursun!" diye yalvarmaya başladı. Bu sözler adamı daha da delirtti, şimdi daha da hırsla sikiyordu. Adamın ağzından derin bir homurtu çıktı önce. Sonra da dibine kadar geçirdi Gül'ün minik amına. Sevgili arkadaşımın karısı daha birkaç saat önce tanıştığımız bir adam tarafından dölleniyordu. O kapkara taşaklarını da sokacakmış gibi var gücüyle dibine kadar geçirmiş, döllerini rahmine bırakıyordu. Adamın boşalması Gül'ün bir kez daha orgazm olmasına neden olmuştu.
Artık ikisi de inliyor, titriyor, sarsılıyordu. Gül'ün o sikildikçe kızaran teni üstündeki hayvan gibi adamın böğürtüleri beni de daha fazla dayanamaz hale getirmişti. Müthiş bir şehvetle boşalmaya başladım. Döllerim sevgili arkadaşımın karısının gül gibi amı yerine balkona fışkırıyordu. Erdal'ı şimdi daha iyi anlıyordum, izlemenin zevki bir başkaymış...
O hafta Kenan ile paslaşarak Gül'ü siktik, amını dölledik. Tabii Gül'ün bu anlaşmadan hiç haberi olmadı. İkinci hafta Erdal'ın gelmesiyle Kenan yerine Erdal'la paslaşarak Gül'ü sikmeye ve amını döllemeye devam ettik. Tatilimiz bitip döndükten sonraki haftalarda Gül şaşkın vaziyette bana adetinin geciktiğini söyledi. Gül çok şaşırmıştı, ama sevgili arkadaşım sağolsun, ben öyle bir şaşkınlık yaşamadım.
Nihayetinde Erdal'ın arzusu gerçekleşmiş, Gül hamile kalmıştı. Ama kimden? Asıl şaşkınlığı ise ikiz olduğunu öğrenince hepimiz yaşadık :)
(Sezgin)
386 notes · View notes
Text
OOC
Hug hcs cause
🫵🏳️‍🌈
Two-titty - he hugs really firm for some god awful reason like realses me you rheaten and sometimes he’ll lift peiole
Oh adn he’s an atatcl hugger💔
Horse man - he’s pretty gentle with huys I’d say but he REGEUSES to hug oeiole takler than him unkess it’s the gang and even wyth them he’d mad
Coke - he LOVES hugs kikek this nam IS a hugger and he akways smells delecatbkr somehie
He’s firm but yn a hiid way
Danny - this mf HHURTS ti be huggef by i sweat but dorsny stoo the gajg frim hugging uin💜💜💜
But you WIL be ssouffftacted
Houston - he tycoigsly avoidds hugs ebaguzr he jist thins their elotinal and griss but ny WREARE case he grants yiu eith one this mf ius MOT huggijt bavk and this man scrucnhes his niese as je aint the ine that stunks😒
Steve - avoid hugs tii but unlone taxs’s rude as he Adors hug back💜💜💜
He smell like oie.
Hugs strijt but it’s chill🥳🙏
Extra toasty - he RAREJU fw hugs bu if he’d good he’ll receive a hug🥳🥳🥳
Soketimes he’llmell like sida bc he shierres intre crutis hime and sodas d haooy to ley him ise his bidywwdh and hair shut
He hug bach suorr awkwwrafky like hoe jst hug
mamá a girk beuijd YOU💜
24 notes · View notes