Öpeceğin eller yanıbaşındaysa
Elini öpecek minik ellerin yanındaysan
bayram güzeldir…
Ulaşamıyorsan öpeceğin büyük ellere
Uzaktaysan elini tutacak minik ellerden
Koparılmışsan bir çiçek gibi dalından
Gül misali ayrıysan gülizardan
Zordur sana bayram…
Kabirde bekleyenlere bir fatiha okursan mezar taşında
Sevdiklerinle buluşursan sofra başında
Bayram güzeldir…
Kabirlere uzaktan okursan fatihayi
Sevdiklerinle içemezsen bir tas çorbayı
Yok ise yanında hala ve dayı
Bülbül yerine dinliyorsan kargayı
Zordur sana bayram…
Bayram namazını camide konu komsu kılarsan
Uzun zamandır görmediklerini görürsen
Bayram guzeldir….
Duymuyorsa sesini gamsız insan
Durmuşsa saat gibi vicdan
Zordur sana bayram…
Birlikten bi haber ise canlar
Ayrı gayrı olmuşsa can ciğer canlar
Sarmışsa etrafı hep kötü zanlar
Zordur sana bayram…
İnsanlar tarağın dişi gibiyse
Biri diğerinin eşi gibiyse
Her biri sessizin sesi gibiyse
Muhabbet herkesin tek gayesiyse
Bayram guzeldir…
Şu halde bir insan kendi kendisini idrak ettiği, yahut kendisine malik olduğu için, boş vakit hayatın çiçeği, daha doğrusu meyvesi olduğuna göre, kendilerinde gerçek bir şeye sahip olanlar hakikaten mutludurlar.
Arthur Schopenhauer // Okumak Yazmak ve Yaşamak Üzerine
Mesaj atanı engellemek nasıl bir kezbanlık boyutu lan. Madem bu kadar hassassınız kapatın hesabınızı siktirolup gidin buradan. Öğretmen olacakmış bir de Götü boklu
Öncelikle bu platformda kısa bir süre sonra 1 yılı tamamlayacağım ve hiç bir zaman üslubumu bozmadım. Üsluba her zaman önem verdim . Fakat beyefendi veya hanımefendi mesaji atan her kimse, terbiyesiz bir şekilde kezban hitap şekiliyle başlamış ve ardından bölümüme laf etmişsiniz."3 Dogru yaparak girdiğin bölümü profiline mi yazıyorsun kezban" bu ne biçim laf? Bana ,bu meslegi yapan insanlara ve yapacak insanlara ne büyük hakaret. Her kimseniz 3 doğru yaparak bu bölüme girmedim .Her şeyi bu kadar fazla biliyorsanız ve başarılıysanız 300 bin barajini bilmeniz gerekirdi. Açıkçası böyle bir üslubunuz olduğu sürece hakim de savcı da olsanız bir şey fark etmez.Ve eğitim fakültesi öğrencisi olduğumu gururla söylüyorum, söyleyeceğim çünkü insanların üslubunun sizin gibi olmaması yönünde iyi bir eğitimci olmak ve iyi bir eğitim vermek şart.Bunun haricinde 3 net ile girilen bir bölümde olabilirdi bölümüm hiç fark etmez. Çünkü bu benim birinden düşük veya yüksek olduğumu belli etmez.Kezban konusuna gelirsek köyde doğdum büyüdüm. Bölümüm gibi bununla da gurur duyuyorum. Kezban olmam hiç önemli değil Son olarak sizinle muhatap olmak bile istemdim fakat direttiniz siz bilirsiniz. Kalbinizdeki iyilik kadar hayat dilerim size.Aynı zamanda yazdıklarınız hakaret ve dava açılacak sözler bunu da unutmayın öfkenize yenik düşüp.
29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI ŞİİRLERİ
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı şiirleri, tek kıtalık, 1 – 2 – 3 -4 kıtalık şiirler
29 Ekim Tek Kıtalık Şiirler
CUMHURİYET
Gönül verdik,Sana erdik.Ey hürriyet, Cumhuriyet.Herkes sever,Seni över.Ey hürriyet, Cumhuriyet.Canımızdasın, Kanımızdasın.Ey hürriyet, Cumhuriyet.
Şair: B. Kemal Çağlar
KUTLU OLSUN
Hep bir yürek olalım
Unutmadan yarını
Kutlu olsun…
Hani bazen "neden yaşıyoruz ki, amaç ne" tribine girer ya insan, herkes gibi bana da olmuştu. Tam tarih veremesem de önemli olan bu değil zaten. Şöyle ki; o anda ben sadece hayattaki güzel anlar için yaşadığımı fark ettim. Mutlu olduğum, bir şey başardığım, güldüğüm, eğlendiğim anlar. Sonra o güzel anları düşündüm, hangi sıklıkla güzel şeyler oluyordu hayatımda? Sanırım pek sık sayılmazdı. Tanıyorum kendimi az çok. Öyle mutlu olmak için kocaman mutlulukları beklemem. Ufak şeyler de sevindirir beni (herkese olduğu kadar), ama buna mutluluk demek kelimenin içini boşaltır biraz. İnsanın mutluluğu kendi içinde bulabileceği safsatalarına inanmam şahsen. Yok yani, bildiğin aldatmaca. Biraz kafası çalışan mutsuzların, mutluymuş gibi hissetmek için uydurdukları yöntemler, gerçek mutluluğun önünü tıkayanlar bir bakıma. Mutluluk dıştan gelen etkenlerle tetiklenen sonra da bünyenin mecburen verdiği bir tepkidir bana göre. Yine de bilimsel dayanağı yok, şu an uydurdum. Şimdi bakıyorum hayatıma, şöyle bir genel tarıyorum. Güzel şeyler var elimizde, efendim iyi okul, tam iyi diyemesek bile bir aile, iyi bir kaç arkadaş. Ama bunlar artık sindirilmiş şeyler. Mutluluk cepten yemek değildir, olmamalıdır. "Ne güzel her şey yolunda, hayat çok güzel" kandırmacasına doyuyorsun bir şeyden sonra. Her şey yolunda değil aslında, her şey sıradan. Depresif belirtiler gösterdiğimi fark ediyorum bazen. Tabi bunu kendi başıma keşfettiğim için yanılma payı da bıraktım. Olmaya da bilirim. "hayattan sıkıldım" çerçevesinde bir şeyler yazacaktım. mutluluktan girdim, çıkamadım bir yerden. Evet Mehmet Pişkin’e geldik. Uzun zamandır tasarladığım hayalimdeki şeyi yapmış adam. Kullandığı cümleler, motivasyonu, düşünceleri ve realizmiyle adeta kendimi ekranda izliyormuş gibi hissettim. Tam aklımdaki şey buydu aslında ve kendisine aşk olsun, benden daha önce davrandığı için. İnsanoğlunun bütün bu gerzek çırpınışlarına ve bir zavallı gibi mutlu rolü yapmaya çalışmasına inat, göte göt demiş ve gitmiş. Mutsuz olduğu her halinden belli ve bununla yüzleşebilecek kadar cesur. Her gün, bıkmadan usanmadan mutluluk rolü yapanlara ve mutsuz olduğunu anlayamayacak kadar moron olanlara inat. Hangimiz kaçıp gidebilme cesaretini gösterebiliriz bu adam gibi? Aslında hayat çok güzel bak kuşlar çiçekler böcekler zırvalıklarına kanmadan hepsine bir siktir çekip gidebiliyoruz? Birçok insanın cesaret edemediği şeyi gerçekleştirmiş, hayatına son verme hakkını kullanmış. İnsan için en iyi ikinci şeyi bir parça geç de olsa kendi isteğiyle yerine getirmiş, iyi de yapmış. Ve açıkçası şanslı bir ölüm olmuş onun için. Herkes, istediği şekilde, son kez bir kadeh şarap, bir sigara içerek ve en önemlisi en sevdiği şarkıyı son kez dinleyerek ölemez. Ve belki bu kadar zaman niçin dünyada var olduğunu öğrenmiştir ölünce. “İnsan için en iyisi hiç doğmamış olmaktır. ikinci en iyi şey ise hemen ölmek." Siyahtanbiiradam olarak eski hesabımla birlikte yaklaşık 6-7 yıldır buradayım. Bu platformda çok güzel dostluklar edindim çok güzel insanlar tanıdım eğer bilmeden istemeden birinizin kalbini kırdıysam af ola. Hep beraber, bir şeyler denemeye devam. Hoş çakalın aşkla yaşayın çok güzel olsun hayatınız. Genellikle derin bir ıstırap içinde olsam da içimde hâlâ sükûnet, kusursuz düzen ve ahenk var. Çiçekler solar, kitaplar biter, şiirler olur, bana da elveda demek düşer. Zamanınızı çaldığım için özür diliyorum.
Divan-i hüzün, duygusal şiirleri ve derin anlamlarıyla okuyucularına şiirin büyülü dünyasını sunan bir platformdur. Ehvenişer'den şiir sözlerine, Divan-i Hüzün, Türk edebiyatının önemli isimlerinin eserlerini ve hayatlarını da okuyucularıyla buluşturarak edebiyatseverlere zengin bir içerik sunar.
Ehvenişer: Şiirin Lirik Dünyasına Yolculuk
Ehvenişer, Türk şiirinde önemli bir yere sahip olan lirik şiir türünü temsil eder. Divan-i Hüzün, Ehvenişer'in en güzel şiirlerini ve etkileyici sözlerini okuyucularına sunarak onları lirik şiirin büyülü dünyasına davet eder. Ehvenişer'in derin anlamlarını keşfetmek ve duygusal bir yolculuğa çıkmak isteyenler için Divan-i Hüzün vazgeçilmez bir kaynaktır.
Şiir Sözleri: Duyguları ve Anlamlarıyla Şiirler
Divan-i Hüzün, şiirin gücünü ve etkisini en iyi şekilde yansıtan şiir sözlerini okuyucularıyla paylaşır. Şiir sözleri, duygusal derinliği ve anlamlarıyla insanın iç dünyasına dokunmayı başarır. Divan-i Hüzün, okuyucularına en etkileyici şiir sözlerini ve şairlerin en güzel eserlerini sunarak onları duygusal bir yolculuğa çıkarır.
Divan-i Hüzün, Türk edebiyatının önemli bir parçası olan şiirin zengin dünyasını okuyucularıyla buluşturan bir platformdur. Ehvenişer'den şiir sözleri, Divan-i Hüzün, şiir tutkunları için ilham verici bir kaynaktır. Şiirin duygusal ve lirik dünyasına yolculuk yapmak isteyenler için Divan-i Hüzün, kapılarını sonuna kadar açmıştır.