Tumgik
#köşe yazısı
anka-khann · 2 years
Text
Herkesin hayatının belli kısmında olan bir insanım ben. Kimsenin hayatında sürekli olmadım.
Dile getirmediğim sürece kırıldığım anlaşılmadı, sorun var demediğim sürece herşey yolunda sanıldı, anlatmadığım sürece anlaşılmadım, hatta bazen anlattığımda bile anlaşılmadım✒️📖
Tumblr media
215 notes · View notes
cnnycl · 15 days
Text
Bayram geldi. Küslükler biter, dargınlıklar geçer mi? Genellikle geçer diyorlar. Küsler barışır, kırgınlıklar biter, yerini daha güzel umutlar alır diyorlar. Alır mı gerçekten? Sanmıyorum. Zamanla geçen tek şey zamandır sadece. Ne kırgınlıklar geçer, ne de küslükler biter...
Herkesin her şeyi bilerek ve isteyerek yaptığı bu dünyada aslında kırgınlıkları da düzeltmek tamamen kendi ellerinde olduğu için bayramı bir aracı olarak kullanmamalılar. Bilerek ve isteyerek düzeltilebilir her şey. Düzeltilmiyorsa istenmiyordur. Bu kadar açık, bu kadar net olunan bir dünyada muallakta kalmaya gerek yok ve bir şeyleri de sırf "bayram" diye affetmeye gerek yok. Bayramda barışan küsler var mı sizde? Ben tanık olmadım şimdiye kadar. Oysa tanık olmam gerekirdi örnek alabilmem için. Birilerinin bizlere çok iyi örnek olması gerekiyordu bu dünyada. Şöyle travmalarıyla savaşan, çocuklarına travma yaşatmamaya çalışan bir y kuşağıyız. Hem kendimizle savaşıyoruz, hem etrafımızla, hem de çocuklarımızla... Sırf daha iyi örnek olalım, daha iyi insan yetiştirelim, daha güzel bir dünyaya gözünüzü açalım diye. Tabii sadece benim gibi düşünen benim kuşağım değil, benim kuşağımda benim gibi düşünmeyen o kadar fazla insan var ki bundan mütevellit kırgınlıklar ortaya çıkıyor. Belki kızgınlık belki de hazmedememe durumu. Siz ismine ne söylerseniz söyleyin affedilemeyen şeyler var bu dünyada. Boğazımıza düğüm olan şeyler, yutkunduğumuzda geçmeyen, aklımızdan silemediklerimiz var. Böyle bayram gelir ellere deyip de her şeyi sineye çekemiyoruz artık. Zira şimdiye kadar o kadar çok şeyi sineye çektik ki bunu da çekmeyiverelim artık...
Bazen bana diyorlar ki o kadar kitap okuyorsun, cahil değilsin, boş ver büyüklük göster büyüklük sende kalsın. Ben de diyorum ki; aslında gerçekleri bildiğim için boş veremiyorum ve büyüklük bende kalmasın. O kadar şey bildiğim için zaten boş vermek istemiyorum. Çünkü sizin her boş vermişliğinizde bir adım ötesine geçtiğiniz zaman daha ağır bir yara almakla karşı karşıya kalacaksınız. Insanlar sizi bir sonrakinde daha kolay yaralayacaklar, daha kolay sindirecekler. Nasıl olsa bir şey demiyor saf diyecekler ve siz aslında saf olmadığınız ve her şeyin farkında olduğunuzun altında ezilerek geçireceksiniz zamanınızı. "Neden ben bu hakkı başkasına verdim" diye daha çok kırılacaksınız. Ama önünde sonunda kırılmış olacaksınız ve insanlar bunu yaparken kendilerinde hiçbir suç görmeyecekler. Çünkü buna siz izin vermiş olacaksınız. Maalesef ki günün sonunda "yapmasaydın" olacak. Bu nedenle kimse bayramın altına sığınıp da küsler barışır, kırgınlıklar hallolur demesin artık! Çünkü çağımızda bayramın hatırı bile bir avuç insanın hatırı gibi kaldı.
Boğazımızda oturan ne çok yumrularınız var tahmin edebiliyorum. Yutkundukça geçmiyor. Bazen en mutlu anınızda aklınıza geliyor, bazen durup dururken. Hep sorunu kendinizde arıyorsunuz. Aslında gerçek şu ki evet sorun bizde. Sınırlarımızı çizmeyi bilmediğimiz için ihlal edilen kurallarımız var. Çok katı olmasına gerek yok pamuk ipliği kadar narin bir sınırımız olmuş olsaydı kimse bize bunları yaşatmamış olacaktı ya da çok fazla kırılmamış olacaktık. Şimdi nasıl iyileşiriz çarelerini ararken bakın bir bayram daha geldi. Affedebilir miyiz sizce olanları ya da affetmeli miyiz? Affet ve yoluna devam et değil işte bazı şeyler. Kim neyi hak ediyorsa orada cevabını vermeliyiz. Gerekiyorsa affetmeden gerekiyorsa kırıldığımız kadar kırarak. Günün sonunda başımızı yastığa koyduğumuzda vicdanımız rahatsa doğru yoldayız demektir. Yani bunun bayramla seyranla hiç alakası yok. Ben ne kadar mutluyum ve vicdanım ne kadar rahatsa o kadar iyi bir insanım demektir. Hepimize iyi insan olabilmeyi ve nice bayramlar görmeyi nasip etsin Rabbım. Gerisi her zaman söylediğim gibi hallolur. :)
2 notes · View notes
Text
Anlatmıyor, susuyorum. İletişim kurmayı reddediyorum. Bana göre toplum kitle araçları gereksiz. İnsanlar birbirini dinlemek için var olmuyor aksine kendi ihtiyaçları ve bencil tutumları yüzünden seninle iletişim kurmayı seçiyor. Biriyle güzel vakit geçirmek bana göre konuşmadan iyi hissettirmek çok değerli bu yüzden biriyle iletişim kurmak istediğimde kendimle kuruyorum iletişimimi, biliyorum ki beni benden iyi kimse tanımıyor, anlayamaz da. Bu yüzden kendinle bağ kur ve kendini SEV. Bak burası çok önemli.
Sevgiyle kalın.
6 notes · View notes
sonukbirmum · 2 years
Text
Tumblr media
biraz yorgun, biraz korkak,
bir insan sevmek biraz.
34 notes · View notes
cerenaskin · 1 year
Text
Sana
Hasretim ben sana Senin bilmediğin yerlerde Senin kokunun gelemediği yerlerde Aşkının erişemediği yerlerde Sana esir olmadığım yerlerde
Sürgünüm ben sana Aşkının beni saramadığı yerlerde Beni esir edemediğin duygularda Uzak olduğun yerlerde Bir o kadar yakından
Farketmeksizin sana kapılırken Bu sarhoşluktan çıkamazken Yenilgimi yediremiyorken İçinde kayboluyorken Tutsağım ben sana sen bilmiyorken
Ceren AŞKIN
13 notes · View notes
mevann · 2 years
Text
Hayırlı bayramlar
Sevdiklerinizle güzel bir bayram geçirin.
🍭🍫🍬🐦
14 notes · View notes
elbetunuturuz · 2 years
Text
Gün geçtikçe kendimi kaybettiğim bedenlerde sarhoş oluyorum. Biraz öpücükle, biraz sevişmeyle dağıtıyorum kafamdaki düşünceleri. Bazı geceler elim gidiyor komidinin üstünde bekleyen tabancaya. “Yapma” diyorum kendime, “kirletme kendini. Kafanı dağıtmak istiyorsan al tabancayı sık beynine” diyorum. Yapamıyorum. Karşımda duran boylu ayna buna engel oluyordu. Bu evide odayı da bir an önce değiştirmem gerekiyordu. Aslında engel olan ayna değil yansıyan görüntümdü. Anneme benziyor oluşumdu. Kıyamıyordum kendime ama bir o kadar soyut zararlar veriyordum bedenime. Dudakların değdiği her uzvum acıyordu. Tenime değen her el ruhumu acıtıyordu. Her sevişmenin sonunda bu gerçekle yüzleşmek beni daha da ölüme sürüklüyordu çünkü hiç bir sevişme tahmin ettiğim gibi yaralarımı sarmaya yetmiyordu
7 notes · View notes
wnoriex · 2 years
Text
Doğru hisseden, dürüst düşünen bir insan, dünyadaki kötülük ve adaletsizlikten rahatsızsa, gayet doğal olarak bunun önce kendine dokunan kismini düzeltmeye çalışmalı,yani kendini. Bu zaten bir ömür sürer.
•Huzursuzlugun Kitabl, Fernando Pessoa
2 notes · View notes
caginmumineleri · 2 years
Text
Tumblr media
Bir Kalp Hastalığı
İnsan görebildiğimizden çok daha derin bir varlıktır. Bizler yalnızca bedenlerimizi görüyoruz, oysa insanın göremediğimiz yönleri daha etkileyicidir. Haset etmek görünmeyen yönlerden biridir. İnsanın içerisinde bir hastalık misali, kemirir durur.
1- Haset Nasıl Başlar?
Bu hastalık çoğu zaman insanın yaratılışına razı olmayışından kaynaklanır. Kendi yüzünü, bedenini veya sahip olduğu imkanları beğenmeyen insan, bir başkasının sahip olduklarına dikkat kesilir. İşte haset burada başlar.
2- Haset Hastalığından Kurtulma
İnsan, sahip olduğu her şeyin Allah Subhanehu Teâlâ tarafından kendisine verildiğini, kendisine nasip olan veya olmayan her şeyin de Allah’ın dilemesiyle olduğuna iman ederse bu hastalıktan kurtulabilir.
İnsan, Allah’a tevekkülü öğrenirse başkasının konumu ve imkanlarını kendisiyle kıyaslayıp bunalıma girmez, kimseye haset etmez. Ancak Rabbinin kendisi için dilediklerine razı olursa, huzura kavuşur.
3- Gıpta Edebilirsin Ama Haset Etme!
İnsan çevresindeki insanlara gıpta edebilir. “Ne kadar güzel giyinmiş”, “Ailesine karşı ne kadar saygılı.”, “Maşallah ne kadar çalışkan.” gibi düşüncelerde hiç bir sakınca yoktur. Hatta ona imrenerek, ondaki güzel hasletlere ulaşmak için çalışmak da gayet yerinde olacaktır.
4- Hasede Uğramaktan Korunma Yolları
Hayatımızı ve sahip olduklarımızı insanların önüne serercesine yaşamaktan vazgeçmeliyiz. Bizim sahip olduğumuz ve bize normal gelen ufacık bir şeyden başkaları mahrum kalıyor olabilir.
Felak Sûresinde geçtiği üzere “… haset ettiği zaman hasetçinin şerrinden” Allah’a sığınırız. Yani haset ve hasetçi şerli olabilir. Öyleyse kıskanılacağını düşündüğümüz şeyleri kendimize saklamalıyız.
Gösterişsiz bir hayat yaşatmamıza rağmen yine de çocuklarımıza ve kendimize Fatiha suresi, Ayetü’l-kürsi, İhlas suresi, Felak-Nas surelerini her sabah kalktığımızda ve akşam yatarken okumalıyız. Her türlü şerden ancak Rabbimize sığınırız.
5 notes · View notes
ncdtgrsy · 2 years
Link
Tumblr media
2 notes · View notes
haberolacom · 2 years
Link
Tumblr media
2 notes · View notes
anka-khann · 2 years
Text
Hiç kimse için çok fazla uğraşma.
Kim birinin kendisi için çok uğraştığını görse,onu elinin altında zannediyor. Unutma, elinin altında görenler hiç bir zaman değer göstermezler.
Senin için ne kadar çabalıyorsa, sende o kadar çabala. Her şeyin fazlası zarar bu hayatta. Yani kimden ne beklediğine dikkat et.
Tumblr media Tumblr media
Sevmeyi bilmeyenden sevilmeyi, iç huzuru olmayandan sana huzur vermesini,kalbinde kötülük barındırandan senin yaptığın iyiliklerin değerini bilmesini bekleme, çünkü başımıza ne geliyorsa yanlış insanlardan doğru şeyler beklediğimiz için geliyor. ✒️📖
182 notes · View notes
kitapkurdudertli · 2 years
Text
"Bize hiçbir şeyi yaşamayı hak görmeyen herkese bir çiçeğin bataklıkta da doğabileceğini göstereceğiz."
~Beyza Alkoç
3 notes · View notes
Text
Kaç kere çabaladın, kaç kere hüznünü kalbine gömdün, gülümsedin ve yaşamaya devam ettin. Yaşamda onca emek, onca yüce sevgilerin ardında elinde sadece geçmişte kalan bir anı olması.. insanın cehennemi budur belki.
2 notes · View notes
cnnycl · 2 years
Text
2 notes · View notes
haberurfa · 1 year
Text
Tumblr media
- Sohbet ederken eşinle dostunla arkadaşınla akrabanla vs örnekler çoğalır; Nelere onay veriyorsun farkında mısın? bilmiyorsan öyleyse bu yazı tam da senin için... ✨️Melike Büyükfırat yazdı.. https://www.haberurfa.com/ne-dusundugunuze-ne-soylediginize-dikkat-etmeli-makale,134.html
0 notes