Tumgik
#ata türk
onderkaracay · 1 year
Text
Tumblr media
🗣️ Anka-RA
Ankara gök ışığın bir asır önce Anadolu'nun merkezi olarak küllerinden yeniden doğduğu yer.
Nerenin başkenti?
Türkiye Cumhuriyeti'nin.
Kim başkent yaptı?
Ata Türk
Önceden bu doğum için ismi verilmiş bu küçük kasabayı dünyaya hüküm veren bir yer olarak seçen kutalmış hakanların ortak ismi Atatürk'ün Ankara'yı başkent olarak seçmesi tesadüf mü?
Türklerde anka kuşu nedir?
Kaf dağının ardında yaşayan ve küllerinden yeniden doğan kuş olarak bilinir.
Türk efsaneleri öyle anlatır.
Türkler Anadolu'da bir asır önce bir anka kuşu gibi yeniden doğmadı mı?
Doğdu.
Ra nedir?
Yaratan güneş.
O ışık şimdi nereden dünyaya ışık veriyor?
Anıtkabir'den.
Ankara aynı zamanda ana kara yani ana dölü ve kayaların oğlu Anadolu'nun, dünyanın gemisinin kumanda merkezi.
Peki bu gerçekler ortada iken biz bu duruma neden düştük?
Çünkü gök gücün askerleri o büyük komutana kendilerini her kötülüğe karşı korur diye bir asırdır yan gelip yattılar. Bugünde bedelini ödüyorlar.
Uyuşukluk yavaş yavaş geçiyor uyanış başladı.
Bir anka kuşu efsanesi susuz tufan sonrası yeniden kendine geliyor.
Çoğunuz doğru ya biz bunu bugüne kadar neden düşünmedik diyorsunuz içinizden geçirerek.
Ne demiştik dünya dışı ilim sahibi olmak gerekir neler yaşandığını anlayabilmek için.
O ilim seçilmiş kişilere verilir.
Şimdi bundan sonra bunu milyonlarca insan yazacak, konuşacak öğrenecek ve kendine gelecek.
İstanbul'u yeniden siyona hizmet merkezine dönüştürerek inşaat çıbanları ile yedi tepesini birbirine karıştıran ve burada yaşayan milyonlarca insanı bu sömürgeye hizmet ettirenler eğer Türkiye Cumhuriyeti'ni yok edebilselerdi burayı yeniden tefeciliğin (kötülüğün) yeni bir merkezi yapacaklardı.
İstanbul'a biz kötülük ettik kim dedi?
Neden demek zorunda kaldı?
İstanbul'da yaşayanlar bugün adeta bir zulüm neden yaşıyorlar?
Burada yaşayan herkes o kötülüğü zengin etmek için gece gündüz çalışmak zorunda neden bırakıldı?
Bankalar, alışveriş merkezleri, enerji, teknoloji ve birçok sektörün onların eline özelleştirme ile geçmesi sonucu bütün ülke bir sömürgeye hizmet etmek zorunda kaldı.
Gıdayı tekelleştirerek ve tarımı paralelinde bitirecek politikaları dayatarak gıdaya muhtaç bir ülke haline neden getirdiler?
Yarın çoğu ürün ithal edilmeyecek hale gelecek.
Bize gıda ürünlerini sattırmayarak bize ayar vermeye, hedefleri şer imparatorluğunu kurmaya kalkacaklar.
Bütün dünyaya ışık saçan güneşin merkezi Ankara'da bulunan gök güç uyanan askerleri ile yeniden doğumu bu sefer sonsuza kadar gerçekleştirerek kötülüğün bütün hazırlıklarını kursaklarında sonsuza kadar bir ukte olarak bırakacaklar.
Ata Türk Ankara'yı başkent olarak seçmesinin bir başka sebebi sarayın ve kendini yaratanım yeryüzünde ki gölgesi olarak gören ve insanları yaratan yerine kendine kul eden zihniyete son vererek bir daha bu kötülüğe bulaşmasını önlemekti.
Buna rağmen ışığı unutanlar yüzünden karşı intikam yeniden Ankara'da saray yaparak kula kulluk eden bir ülke haline getirmeyi küllerinden yeniden doğacak bir yerde yapma gafleti içine düştü.
Bugün o gafletin içinden çıkarmıyorlar.
Çıkamayacaklar.
Kendilerinin karşına çıkanlara ayar veren çabalarına rağmen o gaflet ve delaletin içinden yumuşak karınları sebebiyle çıkamayacaklar.
Yeniden doğum bir kez daha gerçekleştiğinde gericiliği yayan, bölücülüğe hizmet eden ve hem birlikte sömürgeye hizmet ettikleri tüm ideoloji, siyasi partiler ve tarikat ve cemaatler hepsi kapatılarak halkın kendi kendini yöneteceği partisiz yönetime geçilecek ve sonsuzluğun doğumu bir kez daha gerçekleşmiş olacak.
Bu nasıl olacak?
Hemen olmayacak. Olması mümkün değil.
Toplumun çoğunluğu hala oyunu değiştirmeden oyuncu değiştirmek peşine düştüğü için kendi aleyhine bir çaba içinde olduğunun farkında bile değil.
Bu fikirlerimi paylaştığım bazı siyasi partiler adına konuşanlar bunun bugün için mümkün olmadığını ilerisi için olabileceğini ifade ediyorlar.
Bu durumda bu sürecin bir parçası.
Acı çeke çeke çeke uslanacak insanlar.
Ankara'dan bütün Anadolu ve dünyaya yayılan ışığın frekansı titrettiği herkesi yavaş yavaş yola getirecek.
Türklerde titre ve kendine gel ne demektir?
2023 seçimlerini kim kazanır ise kazansın bunun bir önemi yok.
Ülkeyi toplumdan saklı niyeti ile yönetmesi ekonomide ki kötü gidiş dolayısıyla yönetemeyecek ve o ışığa teslim olarak o büyük devrim kararları kamulaştırma kararlarını bu toplum alarak partisiz yönetim ile yoluna 1938'de kaldığı yerden devam edecek.
2023 bu süreci hızlandıran bir süreç olacak.
Çünkü kötülük son kötülüğü yapmaya kalktığında bir anda gök ordulara kaybedecekler.
Mobbing Bank kitabımın ikinci ismi neden Türk Fırtınası olduğu o gün anlaşılacak.
] Önder KARAÇAY [
2 notes · View notes
cagrijk · 8 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
İLELEBET
NE SENDEN VAZGEÇERİZ
NE DE ESERİNDEN.
ÇOK YAŞA CUMHURİYET , ÇOK YAŞA MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
350 notes · View notes
bendeliyimhanimefendi · 2 months
Text
Tumblr media
19 notes · View notes
diyariedebiyat · 7 months
Text
10 KASIM ORATORYOSU
10 Kasım Atatürk'ü Anma Programı'nda kullanmak için çeşitli oratoryo örnekleri var. Bunlardan biri Türk gençliğinin Atatürk'e Cevabı olarak yazdığı metindir.
10 Kasım Atatürk’ü Anma Programı’nda kullanmak için çeşitli oratoryo örnekleri var. Bunlardan biri Türk gençliğinin Atatürk’e Cevabı olarak yazdığı metindir. Aşağıda çıkan bağlantıdan indirebilirsiniz. İNDİRMEK İÇİN TIKLA Bizi Takip Edin Diyariedebiyat.com ailesi olarak sunduğumuz paylaşım ve içerikleri yakından takip etmek için sosyal medyada bizi takip edin. 📌Facebook grubumuza katılmak…
Tumblr media
View On WordPress
2 notes · View notes
konyaduagrubu · 7 months
Video
youtube
10 kasım 1938 Atatürk Anma ve Saygı "Biz Yolundayız" #Şiir #Video su Link https://youtu.be/2r7smSoGNGE?si=AItNKMdW7iOsI2zr  Mutlaka İzleyin #10kasım1938 #10kasım #Atatürk #Şiir #Video #youtube #shorts #youtubeshorts #SiirSokakta #Atatürk #Ata #Türk🇹🇷
0 notes
cemyafilmarsiv · 10 months
Text
Tumblr media
1 note · View note
kagankaya · 1 year
Text
İbrahim Ata (İbragim Ata) Hoca Ahmet Yesevi’nin babasıdır. İbrahim Ata menkıbeleri ve kerametleriyle halk arasında tanınan ve saygı duyulan birisidir. Türkistan’da İslamiyet yayılırken halkı bilinçlerinden ve özellikle sınırları korumak için uç sehirlere kurulan ilim merkezlerinden biridir.
Kağan Kaya
1 note · View note
ceyhunbaki · 1 year
Photo
Tumblr media
Masa Üzeri TÜRK Bayrağı ve Atatürk Silüeti https://www.urunkap.com/ #Türk #TürkBayrağı #Ata #Atatürk #Ahşap #masa #masaüzerihediyelik #masaüstühediyelik #antiksan #ürünkap #yeni #sitil #stil #tarz #dekor #doğal #yaşam #bugün #Cuma #günaydın #günaydınTürkiye #hayat #renk #sevda #ccc #ordu #muğla #Türkiye🇹🇷 (Muğla) https://www.instagram.com/p/CnWIjCjNB4U/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
sdkhaber · 2 years
Text
Edebiyatımızın çağdaş manada denemelerin öncü ismi: Nurullah Ataç
Edebiyatımızın çağdaş manada denemelerin öncü ismi: Nurullah Ataç
Yeni eklenen Edebiyatımızın çağdaş manada denemelerin öncü ismi: Nurullah Ataç son dakika haberini aşağıda okuyabilirsin. Gerçek ismi Ali Nurullah Cet olan Nurullah Ataç, 21 Ağustos 1898’de İstanbul Beylerbeyi’nde dünyaya geldi. Ataç, Hammer’in Osmanlı tarihine dair meşhur yapıtının kıymetli bir kısmını Devlet-i Osmaniyye Tarihi ismiyle Türkçeye çeviren Maliye nazırlarından Mehmed Cet Bey’in…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
onderkaracay · 1 year
Text
Tumblr media
〽️ Ata Türk kutalmış hakanların ortak ismidir.
3 notes · View notes
cagrijk · 8 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN. BUGÜN EN BÜYÜK BAYRAMDIR ♥️🇹🇷 YAŞASIN CUMHURİYET YAŞASIN MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
45 notes · View notes
turkudostu61 · 2 years
Text
Tumblr media
0 notes
yagmurun-sesii · 9 months
Text
Tumblr media Tumblr media
BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ ?
CAHİT SITKI
Küçükken yaramazlık yaptığı için babası tarafından pencereden aşağı sarkıtılmıştır.
O günden sonra ölümden korkmuş ve eserlerinde hep “ölüm” temasını işlemiştir.
NAZIM HİKMET
Nazım Hikmet’in en değişik özelliği devamlı beyaz pantolon giymesiydi. İlham geldiğinde aklındaki sözleri hemen beyaz pantolonuna
not alıyormuş. Tüm dünyanın tanıdığı bir şair olmak, böyle değişik özelliklere sahip olmaya bağlıdır belki de.
Bursa cezaevinde ıslak ıslak çok dayak yediği için onun en büyük korkusu su olmuştur.
ÖZDEMİR ASAF
"R" leri söyleyemeyen şair...
Bir gün matbaadan çıkıp Karaköy’e gitmek
için bindiği taksinin şoförü sorar:
“Neğeye biğadeğ?” Utancından “Kağaköy” diyemez, “Eminönü” der. İner.
Oradan Karaköy’e kadar yürür.
YAHYA KEMAL
Hiç evi olmamıştır. Ölene kadar otelde yaşamıştır. Nazım Hikmet’in annesine aşık olmuştur.
TEVFİK FİKRET
Aynı zamanda iyi bir ressamdır. Evinin planını da kendisi çizmiş ve evine isim veren ilk şairimiz olmuştur. En büyük takıntısı: Sol tarafında kimseyi yürütmemek.
AHMET HAŞİM
Hastalık derecesindeki takıntısı ise:
Toprak yemesidir. Haşim’in şiirlerinde hep
gün batımı, gece, ay ışığı, hüzün olmasının sebebi çirkin olmasından derler.
TOMRİS UYAR
Üç büyük şairi ( Turgut Uyar, Cemal Süreya, Edip Cansever) kendisine tutsak eden kadın… Bahsi geçen güzel.
CEMAL SÜREYA
Sevgili Cemal soyismindeki iki y’den birini bir iddia sonucu kaybetmiştir.
Evet, soyismi tek “y” ile yazılıyor.
ORHAN VELİ
Ölümü belediyenin açtırdığı bir çukur yüzündendir. Çukura düşmesi sonucu başından yara almış ve ölüm sebebi bu olmuştur.
CEMİL MERİÇ
En ünlü sözleri kitap okumak üzerine olan Cemil Meriç gözlerinde oluşan bir rahatsızlık nedeni ile yazıları okumayacak duruma gelmiştir. Gözleri göremez duruma geldiğinde ise yakınlarının yardımı ile yazmaya devam etmiş hatta en verimli eserlerini gözlerinin görmediği dönemlerde kaleme almıştır.
SABAHATTİN ALİ
Sabahattin Ali su gibi Türkçesi ile kitaplarını kaleme almıştır. Kısacık ömründe hayata her daim pozitif düşüncelerle bakan Ali diksiyon takıntısına sahipmiş. Yanlış telaffuz edilen bir söz duyduğunda hemen bunu düzeltme girişiminde bulunurmuş. Hatta bu durumundan eşi Aliye Hanım oldukça rahatsızmış olur bunu da kendisine söylermiş. Sabahattin Ali bu olayı arkadaşlarına “ Aliye hanım bana bu yüzden fena içerliyor. Karı koca ağız tadı ile kavga edemiyoruz. Kavganın ortasında tutup diksiyon yanlışlarını düzeltiyorum” diye anlatırmış.
AHMET ARİF
Türkçeyi en iyi kullanan şairlerimizden Ahmed Arif aynı zamanda Zazaca, Arapça ve Kürtçe dillerini de biliyordu. Ata binmeyi daha küçük yaşlarda öğrenen Arif şahlanmayan ata binmezdi. Yaşamının büyük bir bölümünde günde 4 paket sigara içen Ahmed Arif tam bir sigara tiryakisiydi.
HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR
Kulağa sevimli gelen bir alışkanlık! Unutulmaz filmlerden olan Gulyabani filminin esinlenildiği aynı ismi taşıyan kitabın yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar temizlik hastasıymış. Öyle ki, bu özelliğinden dolayı hiç evlenmemiş ve devamlı eldivenleri ile gezmiş. Kendini sosyal ortamlardan soyutlayan büyük yazar evde örgü örmekten çok hoşlanır. Yurtdışından yeni örgü modelleri getirtirmiş. Aynı zamanda örmediği ve yazmadığı zamanlarda mutfağına kapanır
ve ev reçelleri yaparmış.
YAŞAR KEMAL
Yaşamı boyunca Türk edebiyatına sayısız eser bırakan usta kalem Yaşar Kemal çocukluğunda pek bir talihsiz olaylar yaşamış. Babası Van’dan göç ettiği sırada yanına aldığı Yusuf isimli bir çocuğu kendi çocukları ile birlikte büyütmüş. Yusuf’un camide namaz kılarken babasını kalbinden bıçaklayarak öldürülmesine tanık olan Büyük yazar 12 yaşına kadar kekeleyerek konuşmuş. Sağ gözündeki durum ise daha küçük yaşlarda eniştesinin kurban kesmesini izlerken bıçağın bir anda fırlayarak Yaşar Kemal’in gözüne gelmesi ile kör olmasına neden olmuş.
ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN
Söylenenler göre Ümit Yaşar yirmi üç kez, kendi sözlerine göre de üç kez intihara kalkışmıştı.
1973 yılında Ümit Yaşar Oğuzcan’ın on yedi yaşındaki oğlu Vedat Oğuzcan, Galata Kulesi’nden aşağı atlayarak intihar eder.
Rivayet odur ki, cansız bedeni yerde yatarken avucundaki kağıtta bir not yazılıdır: “Baba intihar öyle edilmez, böyle edilir!..
124 notes · View notes
ay-misali · 10 months
Text
"Türk,ata bindiğinde Alparslan'dır, Yavuz'dur. Attan indiğinde ise Mevlana'dır, Yunus'tur…"
Tumblr media Tumblr media
Ümidim, hayalim, sevgili ülküm Sen bensin, ben senim Seni varlığım sayıyorum Seni sevmek suç olsa da, Aşkımı dünyaya haykırıyorum
Muhsin Yazıcıoğlu
79 notes · View notes
Text
Körpe Stefaniyi Üvey Abisi Sikiyormuş! (Erdoğan 46 Y., Ohlenberg / Almanya)
Selam sevgili Seks Hikayeleri okurları. Almanya'ya gelişimin henüz üçüncü haftasıydı. Ve ben kararımı verdim. En kısa zamanda Almancayı öğrenmeliydim. Bu böyle olmuyordu. Neden mi? Birincisi, o zaman daha henüz bu kadar Türk yoktu, derdimizi anlatamıyorduk. İkincisi de, etrafımız am kaynıyor, biz sikimiz elimizde abaza abaza, çaresiz dolaşıyoruz, Almanca bilmediğimizden. Üçüncüsü de, İşyerinde daha başarılı olmanın yolu söyleyeni anlamaktan geçiyor. Bunu anlamıştım en azından. Öyle de yaptım. Kendi kendime öğrenmeye karar verdim, çünkü burası küçük bir kasaba. Kurslar büyük yerlerde var, ve bana uzak.
Uzatmayalım, benden seneler evvel gelmiş bir arkadaşla tanıştım. Adı Çetin. Komşu kasabada bir beton fabrikasında çalışıyor. Sürekli onun yanına gidip geliyordum. Bu iki kasaba arasında 'Tauchsee' adında büyük bir göl var. Çok ta şirin bir göl. Bir köşesini yüzmeye açmışlar, diğer taraflarında Kuğular ve Ördekler dolaşıyorlar. Sonradan öğrendim, buradan görülmeyen gölün altında da, sazlıkların arkasında çıplak yüzücüler için bir köşe var. Millet daltaşak, am, göt meydanda, çalkalaya çalkalaya, kimisi yüzüyor, kimisi kumlara uzanmış güneşin tadını çıkarıyor. Yedisinden yetmişine kadar her yaşta insan var, erkeği, kadını. Alışmak benim için zordu, ama orada olmak için benim de daltaşak dolaşmam lazımdı. Bu da başlarda benim işime gelmiyordu...
İlk zamanlar o çıplakların yakınına gidip, az mı 31 çektim, kana kana, dolu dolu. Oradakiler alışmışlar anlayışla karşılıyorlardı, ama hayli bir mesafe bırakmak şartıyla. Yakınlarında yasak tabii. Çok zaman sonra ben de onlardan biri oldum. Sikimi sallaya sallaya aralarında dolaştım, laf attım, karı ayarladım. Hele bir seferinde, hemen oracıkta, az ilerde ağaçların altında ayarladığım karıyı bir sikişim var ki, kanırta kanırta. Birkaç seyircim bile vardı. Fark etmez. Biraz yaşlıydı, ama ne yapalım. Fazla seçici olma şansımız yoktu. Am olsun da, çamurdan olsun diyorduk o zamanlar.
Fakat bir defasında tamamen tersi oldu. Oltama bir taze yakalanmıştı. Kızın adı Stefani. Yaşı da daha henüz 16, çok taze. Öyle ki, memeler daha tomurcuk, am şeftali tüylü. Stefani yaşından beklenilmeyen bir beceride sikişiyordu, hiç unutamam. O yaşta, önce erkek arkadaşına siktirmiş kendisini, sonradan da üvey abisine. O kadar güzel yarak yalamasını da üvey abisinden öğrenmiş zaten. Ben hayatına giren üçüncü erkek idim. Her haftasonu Cuma günleri üvey abisi işten dönünce, Stefani de okuldan gelmiş oluyormuş. Analığı ve babası çok sonra geliyorlarmış eve. Üvey abisi duşunu o zamandan beri artık Stefani'siz almıyormuş. Önce yarağını ağzına veriyor, bir güzel yalatıyormuş duşun altında, sonra domaltıp bir güzel geçiriyormuş o tazecik amcığa. Ama pompalama çok kısa sürüyormuş ve Stefani bundan memnun değil. Esas sikişi asıl bende görmüş.
Hele bir defasında eve attım bunu. Her ikimiz de ter içersinde kalmamıza rağmen, çeşitli variyasyonlarda onu amdan sikmeme rağmen, üçüncü sikişimde bir türlü gelemiyordum. Aklıma götü geldi, hoş o güzel ve tazecik taş gibi göt zaten hiç aklımdan çıkmıyordu. Ama götünden de acır diye siktirmiyordu bizim yavru. Üvey abisi de götünü sikmeyi birkaç defa denemişse de başaramamış. Ama durumu o da görüyordu: Yan yatırdım amdan siktim olmadı, köpekçe domalttım amdan siktim olmadı, hoppa hoppa ata bindirir gibi bindirdim yarağıma, amını siktim olmadı. Bir türlü boşalamıyordum. Götünden sikmek tek çareydi. "Üzgünüm Stefani, götünü bügün siktireceksin bana, başka çare yok!" dedim...
Stefani kaç defa orgazm oldu bilmiyorum, ama ben daha henüz boşalmamama rağmen, ikinci sikişimden arda kalan döllerim ve onun amının suyundan, amı vıcık vıcık olmuştu. Onları parmaklayıp parmaklayıp götüne taşıdım. Götüne önce bir, sonra iki, sonra üç parmakla girebildiğim kadar derinliğe girip çıkabildim en sonunda. Buna rağmen sikimin kafasını bile sokmayı başaramadım götüne. Götünü sikme uğraşım uzun sürdüğünden olacak, benimki de sertliğini kaybetmeğe başlamıştı. Çaresiz tekrar ağzına verdim. Önce bir yaladı, yanlardan başlayıp sikimi kafasına kadar, sonra gırtlağına kadar aldı ağzına. Ohhh! Unutulmaz bir zevk. O küçücük ağızda girip çıkmaları sadece seyretmesi bile bir zevk. Ağzının o sıcaklığı ve ıslak sürtünüşü, benim malafatı tekrar kısa zamanda formuna soktu. O da bundan zevk almış olmalı ki, belki de orgazm oldu bilmiyorum, amı bir o kadar sulanmıştı...
Canım çekti, önce amına bir girdim, birkaç pompaladıktan sonra götünün ağzına dayadım yarrağımı. Artık kararlıydım girmeye bu güzel ve tazecik göte. İkinci yüklenişimde kafasını sokabildim yarrağımın. Stefani'nin 'Ahhh!' çığlığı ortalığı yardı. Ev sahibi gerçi en üst katta oturuyor ama, hani yandaki komşular ona aktarabilirlerdi. Çaresiz ağzını kapattım bir elimle ve kökledim sonuna kadar. Çığlıkların bini bir para. Biraz bekledim, ama çığlıkların sonu gelmiyordu. Çaresiz ağzını kapıyordum sol elimle. Önce yarrağımı biraz geriye çektim, sonra tekrar kökledim. Üçüncü, dördüncü vargelden sonra artık kafasına kadar geriye çekip çekip köklemeye başladım. Götünün içi ateş gibi yanıyor ve o kadar dar ki, vantuz gibi emiyordu yarrağımı adeta. Buna can mı dayanır. Saatlerce amında gidip gelememe rağmen, bu daracık büzük beni 8-10 vargelden sonra bitirdi. Hemde nasıl bir bitiriş, iliğime kadar aldı döllerimi içine. Kesik kesik titremeler ve yarrağımın kafasının hareketi beni yerlere serdi. Nefes nefese kalmıştım...
Yaa işte böyle sevgili okurlar. Ancak abisine falan yakalanma tehlikesi çok büyük olduğundan, 2-3 hafta sonra mecburen ilişkiyi bitirdim. İki sene sonra tesadüfen dışarda karşılaştığımızda, bana yüz vermedi. Onu unutamadığımı ve çok arzuladığımı söylememe rağmen, bir türlü sikişmeye ikna edemedim.
[Erdoğan]
107 notes · View notes
nefretim-kazand · 8 months
Text
Tumblr media
CUMHURİYET
O çelik süngülerde yılmaz erler var olsun
Canla ödendi diyet... Var olsun Cumhuriyet
Hedef Akdeniz diyen parmak bize kar olsun
Damarlarda Hürriyet ...Var olsun Cumhuriyet
Biziz bu memleketin kanı, iliği eti
Haçlı zihniyetinin bellidir her niyeti
Bellidir tunç siperli Türk lerin zihniyeti
Var olsun medeniyet... Var olsun Cumhuriyet
Sakarya Dumlupınar Kocatepe sesinde
Atatürk ten var olan uygarlık nefesinde
Birlik terazisinde Milliyet kefesinde
Bitmez asil zihniyet...Var olsun Cumhuriyet
Yüzüncü yıla girdik kim kimdir demedik biz
Milli mutfaktan ayrı lokmalar yemedik biz
Milletin hamurunda ayrılık bilmedik biz
Sevgi saygıdır niyet ...Var olsun Cumhuriyet
Can kurban olsun bize bu vatanı bırakan
Şühedayı gaziyi rahmetlean
Ata ya bitmeyen aşk ile sunarken şükran
O Bayrakta fazilet o uygar medeniyet
O Kimlikte haysiyet var olsun Cumhuriyet
12 notes · View notes