#kadınlara iltifat

[aslanburcuyorumu]

Aslan Erkeğinin Hoşlandığını Nasıl Anlarım?

Aslan erkeği, güçlü bir karizma ve çekicilikle doludur. Bu burç, doğası gereği liderlik özellikleri taşır ve aşık olduğunda bu özelliklerini açıkça gösterir. Peki, Aslan erkeğinin hoşlandığını nasıl anlayabilirsiniz? İşte, bu konuda dikkat etmeniz gereken önemli ipuçları.

1. Göz Teması ve İlgi

Aslan erkeği, hoşlandığı kadına bakışlarıyla birçok şey anlatır. Eğer sürekli sizinle göz teması kuruyorsa, bu onun size olan ilgisini gösterir. Göz teması, duygusal bir bağ kurmanın en etkili yollarından biridir ve Aslan erkeği bu konuda cesur davranır.

2. Cömert Davranışlar

Aslan erkeği, sevdiklerine karşı cömerttir. Hoşlandığı bir kadınla birlikteyken, onu mutlu etmek için çeşitli hediyeler alabilir veya sürprizler yapabilir. Cömertliği, onun duygularını ifade etme biçimlerinden biridir ve bu, ilgisini açıkça gösterir.

3. Sosyal Ortamlarda Dikkat Çekme

Aslan erkeği, sosyal ortamlarda dikkat çekmeyi sever. Hoşlandığı kadınla birlikteyken, genellikle en iyi versiyonunu sergilemek için çaba gösterir. Eğer onun yanında iken kendinizi özel hissediyorsanız, bu onun hoşlandığının bir işareti olabilir.

4. İltifatlarda Bulunma

Aslan erkekleri, hoşlandıkları kadınlara sık sık iltifat ederler. Eğer size sıkça güzel sözler söylüyorsa, bu onun ilgisini gösterir. İltifatlar, Aslan erkeğinin hislerini ifade etmenin en etkili yollarından biridir.

5. Fiziksel Temas

Aslan erkeği, hoşlandığı kişiye karşı fiziksel bir çekim hisseder. Eğer size dokunuyorsa, omzunuza veya belinize hafifçe dokunuyorsa, bu onun hoşlandığının güçlü bir işareti olabilir. Fiziksel temas, duygusal bir bağ kurma isteğini yansıtır.

6. Dikkatini Size Yoğunlaştırma

Aslan erkeği, hoşlandığı kadına karşı dikkatini tamamen verir. Konuşmalarınıza, söylediklerinize ve davranışlarınıza büyük bir ilgi gösterir. Eğer onun gözünde diğer insanlardan daha özel olduğunuzu hissediyorsanız, bu onun hoşlandığını gösterir.

7. Kıskanma Göstergeleri

Aslan erkekleri, aşık olduklarında kıskanabilirler. Hoşlandığı kadının başkalarıyla yakınlaştığını görmek, onu rahatsız edebilir. Kıskanma durumu, onun sizinle ilgili duygularının derin olduğunu gösterir.

8. Destek Olma Arzusu

Aslan erkeği, hoşlandığı kadının her zaman yanında olmaya çalışır. Onun başarılarına destek vermek ve ihtiyaç duyduğu anlarda yardım etmek için elinden geleni yapar. Eğer sizi destekliyor ve cesaretlendiriyorsa, bu onun hoşlandığının bir göstergesidir.

9. Geleceği Planlama

Aslan erkekleri, hoşlandıkları kadınlarla geleceğe yönelik konuşmaktan çekinmezler. Eğer sizinle geleceğe dair planlar yapıyorsa, bu onun sizinle ciddi bir ilişki kurmak istediğini gösterir.

Sonuç

Aslan erkeğinin hoşlandığını anlamak, onun davranışlarını ve tutumunu dikkatlice gözlemlemekle mümkündür. Göz teması, cömertlik, iltifatlar ve fiziksel temas gibi belirtiler, Aslan erkeğinin size olan ilgisini ortaya koyar. Eğer bu işaretleri sıklıkla gözlemliyorsanız, büyük ihtimalle Aslan erkeği sizinle ilgileniyor demektir.

[zeyneptgrl]

19.02 03:49

Not: ben yazarken dinlemedim ama dinleseydim çok daha fazlasını yazabilirdim. Siz okurken dinleyin. Ama mutlaka dinleyin. Hatta çevirisini okuyup öyle tekrar dinleyin.

lana del rey: ride/ ride monoloque

-erken kalkıcağım için uyuyamıyor olmama şaşırdık mı? Tabi ki hayır.

-son zamanlarda hissettiğim bir şey var ; mutlak hissizlik hali. Bunu da şurda farkettim; meditasyon yapıyordum aşk meşk ve telepatiyle ilgili,kesinlikle kendiliğinden açıldı. Yönlendirmelerde birini ‘bir şahsı’ düşünerek bir yaratım yapmam isteniyordu. Benim düşünecek,idealize edicek,imgelicek, ‘ah benimle olsa’ diyebileceğim tek bir ama tek bir kişim bile yoktu. Anladınız mı bilmem ama. Hayalime dahil edebileceğim bir kişi bile yoktu. O imgelediğim güzel ormanda kendi başıma gezip çiçekleri koklayıp ağaçlara bakıp gözlerimi açtım. Biraz üzmesi gerekirdi sanırım. Üzmedi. Bu mutlak hissizlik hali sanırım güvenli alan. Vardır zihnimin bir bildiği. Ulan bari eski sevgilimi falan düşüniyim dedim. Adamın yüzünü,sesini,tenini,kokusunu herşeyini tamamen unutmuşum. Asla hatırlamak için uğraşmadım. Çünkü neden uğraşaydım ki !

-yine son zamanlarda fatkettiğim bir şey var. Beni tanıyanlar bilir haftada bit aşık olabiliyorum. 1 aydır kimseye aşık değilim. geri alınabilir bir özelliğe dönüşebilir mi? Evren belki bir yardım edersin. Platonik aşık olmayı seviyodum ben :(

-bir adam vardı. Herkese ballandırarak anlattığım. Aşığım ya aşığım anlamıyo musunuz dediğim. O bile artık benim için hiçbişey ifade etmiyor. Hevesimin kaçma hızı sanırım nefes almam kadar.

-hiç bir şey hissedemeyen bir kadının aşkla alakalı yazdığı cümleleri okumak size ne kadar inanılır gelir bilmiyorum ama ‘aşk’ gerçekten hissizleşene kadar uğruna göz yaşı döktürecek kadar yoğun bir duygu. Bunun birinin sizi reddetmesi,terketmesiyle hiçbir ilgisi yok. Bitince tamamen sıfırlanarak bitiyor. Sıfır. Gerçekten. Geçiyor. Ve hiç bir anı kalmıyor.

-sonuç olarak hayatımın en boş verdiğim evresinden herkese selamlar. Artık ilginç birşey yoksa bir muhabeti bile devam ettirmek istemiyorum. Ve alkol almadığım hiç bir anda birine birşeye ve bir şahsa dokunmak istemiyorum. Diğer türlüsü bilincim yerimde olucak. Ve kusabilirim.

-insanlarla flörtleşmek çok keyifli.iki iltifat ediyorsun ve karşında kendilerini bir şey zannetmelerini izliyorsun. Oysa ki sizi öyle ‘bir şey değilken bir şey olduğunuza inandırmış olmam gerçeğini’ sadece ben biliyorum. Ve tam olarak öyle olmanın yanından bile geçemiyorsunuz. Bir de şey var ‘ben seni üzerim güzelim.’ Beni üzmeyi bırak dudağımın kenarını bile hareket ettiremezsin. Öyle bir zırh hali. Sizi kandırmak çok keyifli. Biraz psikopat olabilirim. Kabul.

-bu belki de çok sevmekle ilgili. Birini o kadar çok sevmiştim ki ! Gittiğinde 12 gün( okadar sürdü) kendimi yatalak falan sandım. Gerçek anlamda elim ayağım tutmadı. Zihnimde tek bir olumlu düşünce yoktu. Tek istediğim geri dönmesiydi. O dönem neler kaybettiğim hakkında hiç bir fikriniz yok. Hem fiziksel hem maddi dünyada servet kaybettim. Kendimi kaybettim. Sanki ölümcül bir hastalığa yakalanmış gibiydim. Ölümcül hastalığa yakalanmak bile insan içinde biraz olsun yaşama sevinci oluşturur. O bile yoktu. Eminim bu duyguyu yaşayan tek insan değilimdir. Son da olmicamdır. Ama beni yıkmıştı. Sonuç olarak ölmedim. Burdayım. Hala insanlara olan inancımla -ve sevgiye- yoluma devam edicek gibi de duruyorum. Dönüştüğüm kişilik batmandeki joker.

Yani bebişler aşık olunca ölünmediği gibi ‘ben seni üzerim’ beylik laflarınız sizin yaşadıklarınızın çoğunu en derinden yaşayan çoğu kadın için sinek vızıltısı. Siz bi salın. Biz biliriz bize neyin iyi geleceğini. Siz bizi düşünmeyin o yarım aklınızla. Biz çoktan düşünmüşüzdür.

Terkedilen ve eskiye dair içinde nefret bile besleyemeyen tüm kadınlara ithafen… iyi sabahlar.

[operasyon]

Kadınlara iltifat etmeyi neden bilmem, bilmiyorum.

Sevdiğim hatunlar oldu tabii, birine bi güzel söz söylememişimdir. İltifatın yalan olmasına gerek yok. Hiç mi iyi bir vasıfları yoktu da dilime gelmemiştir?

Güzel bulduklarım, seksi bulduklarım oldu. Cesur bulduklarım dürüst yada bilgili yada çok yetenekli bulduklarım oldu ama bunlar bir hayranlık yada takdir sözüne dönüşmemiştir benim dilimde.

Ama zaten ihtiyaç da olmadı sanırım. Kimseye etkili sözler söylemesem de çevremde olmasını istediğim insanlar çevremde oluyordu.

Zaten sözle de söylesem hangi duyguyu anlatabilirdim ki?

Yine de keşke böyle bir yeteneğim olsaydı. Yakın mesafede ne işe yarar bilemesem de belki sosyal medyada işe yarardı.

Yalnız bu fikir ne zaman aklıma gelse kendimi 7 numara'nın yusuf güdükü gibi hissediyorum. Benim iltifatım "aslanım gıraliçem" gibi bir komiklikte olurdu. Hatta belki aynısı olurdu. Aklıma bi şey gelmez ki.

Bence özellikle de sevgiyi sözler anlatamaz ve anlatılmasına da gerek yok.

Davranışlar anlatır. Davranışlar söze gerek bırakmaz.

[morkedisblog]

Seçim erteleme ohal sonra yazarım keyfim yok ama bazı habercilere(!?)cilere Allah vicdan ve akıl versin deprem veya afet görmüş insan ATATÜRK -PEYGAMBER bile ziyaretine gelirse sevinip iltifat edip teşekkür etmez kendisi ve ailesi sağ kalmışsa bile gördüğü felaket ona şok yaşatır enkazdan çıkarılan kişinin yakını mutluluk kahkası atmaz çevresinde onca ölü ve çaresiz insan dururken,üstüne alınan şikayet etsin isim vermiyorum herkes olabilir😴 bir hanımefendi almış eline altın mikrofonu makyajlı/saçı taranmış/uykusunu alıp karnı doymuş belli fıkır fıkır, yanına birkaç kişi toplamış hahaha hihihi yapıyor arkasında enkaz var bir de bebekleri kucağına alıp fotoroman pozları vermişti insaf diyorum çevresindekileri de nereden getirdilerse ekrana bakıp sırıtıyorlar neymiş enkazdan bir can kurtulmuş iyi de o tuhaf sevince ne gerek vardı yabancı kurtarma ekipleri 7 kişi kurtarıyorlar bırak sırıtmayı duygulanıp ağlıyorlar insanlık öyle birşey işte biraz örnek alın?ortamı sirke dönüştürmek rezilliktir birisine türban örtüyorlar diğerine mendil veriyorlar karşılama övgüleme yaptırıyorlar sonra kim oldukları meydana çıkıyor😤😠😈8-9 yaşlarımdayım İran'da şiddetli deprem oldu tv haberlerinde tiyatro görüntüler var bölgeye giden şah pehleviye depremzedeler sevgi gösterip eteğini öpüyorlar kendi acizliklerini unutup gülümseyip şahın sağlığına dua ediyorlar elini tutmak için yalvarıp ağlaşıyorlar şahın karısı farah bebekleri sevip kadınlara sarılıyor gözyaşlarını siliyor sonra meydana çıktı ki onlar şahın uçağında bölgeye götürülen figüranlar ve yetkililerin yakınları-hizmetçileriydiler İran halkının gerçek hali içler acısıydı o vicdansız gösteri şahın sonunu hazırladı (79 devrimi daha beteri humeyni iktidar oldu)bu haberci(!?)bayanı görünce o günler aklıma geldi bayat numaralar hepsi,ayıp insan biraz utanır diğer tarafta gerçek haberciler var gözleri uykusuzluktan kızarmış makyajları silikleşmiş saçlar dağınık erkekler traş olamamışlar, hiç birimiz aptal değiliz enkaz altındaki kendi ailesi çocukları kocası olsa o süsü de yapamaz öyle kakarakikiri duramaz YAZIKLAR OLSUN BİR SÖZ VARDIR"İNSANIN PUŞTUNA RAST GELDİK"olup bitenler o hesap😢

View this post on Instagram

A post shared by unutmabenikedisi2020 (@unutmabenikedisi2020)

[huseyinerol3453]

Değerli dostlar, İyilik te, kötülük te, Sevgi, merhamet ve hoşgörü de, Nefret, zülüm ve ön yargı da, Aydınlık yarınlara ulaşmak ta, karanlık yarınlara mahkum olmak ta bize bağlı. Kısaca ne ekersek onu biçeceğiz. Değerli dostlar, Bu güzel ve anlamlı yoruma genelde katılıyorum. Değerli dostlar, Kadınlar genelde çok duygusal, kırılgan ve alıngandır. Bence her kadın kendini birazcık prenses gibi görmek ister. Adeta hassas ve çok değerli çiçek gibi ilgi ve bakım ister. Hem her konuda güvenmek hem İltifat edilmek, hem de güvenilmek ister. Peygamberimiz, bir hadisinde : Kadınlara çok zorlamayın, onları kırabilirsiniz. Dilerim her şey gönlümüzce, Hakça, sevgi ve huzur dolu olsun. Amin İnşaAllah. En içten dileklerimle selam, sevgi 💓, saygı 🙏 ve dua ile 👐. https://www.instagram.com/p/ClEvt-sKoLx/?igshid=NGJjMDIxMWI=

[sonugelmeyendusler]

Güzel olmayan ve bunun farkında olan kadın var. Mesela ben. Bir de güzel olup buna takıntılı olan kadınlar var. Toplum bu ikisini her türlü ortamdan ayrıştıyor. Çocukluğumda güzellik ya da çirkinlik kavramını tam olarak anlayamıyordum. Sadece bana olan bakış açısının farklı olduğunu biliyordum. Bir müddet bu durumu anlayamadım. Sevilmedigimi düşündüm. Bir bakıma da öyle aslında. Toplum çirkin kadınlardan şunu bekliyor. Eğer dış görünüşü iyi değilse, o kadın mükemmel derece de polyanna olmak zorunda. Her şeye boyun eğmek zorunda. Herkesten daha çok değer vermek zorunda. Diğer kadınlara oranla kendinden daha çok feragat etmek zorunda. Bunu istemese bile. Çünkü güzel kadınlara oranla daha çok dezavantajı var. Aslına bakarsan yok sayılan, ama iş düşülünce o da bir köşede dursun muhakkak denilen, hayata 4-0 geriden başlayan kadın. Bu yüzden direnci tüm arşı delmiş yorgun savaşçılardır. Onlara klişeler çok boş gelir. İltifat edildiğinde bunun ciddi olmadığını, kadın, erkek ilişkilerinde boşa çıkmamak için yapıldığını bilir. Ama bu zamana kadar kendimle ilgili farkına vardığım şey ise şu insanlar benim düşündüğüm kadar beni umursamıyor değil. Umursuyorlar, fakat bu umursama çoğu umursamadan farklı. Kendilerine eğlenecek bir kaç muhabbet bulmak için. Ne kadar güzel değil mi? Son zamanlarda gerçekten şanslıyım ki insanların hakkımda gerçekten ne düşündüğünü öğreniyorum. Çelik gibi bir sinirim var artık. Hakkımda neler söylenebileceğini az çok tahmin edebiliyorum. Böyle anlarda görünmez olmayı istemiyor değilim. Göze güzel gelmeyen bir kız için neden bu kadar çok yorum yaparlar ki? Saçımın renginden, suratıma sürdüğüm allıktan, kiloma kadar yorum yapıyorlar. Herhalde insanların bana şımarma deme biçimleri bu şekilde. Gereksiz bir enerji var üstümde farkındayım. İnsanları umursamıyor gibi. Bir bakıma da umursamıyorum eski halime oranla. Sadece bazen çok sıkılıyorum. Potansiyelimi, kafa yapımın hepsinin üstünde olduğunu biliyorum. Canımı sıkan, sırf insanlar daha güzel diye kendilerini benden daha üstün sanmaları. Bir bakıma emellerine ulaşmış gibiler. Ama bunu neden bana mal ediyorlar. Güzel olmadığım için neden bu kadar üstüme geliyorlar. Sanki bu benim suçummuş gibi. Böyle olduğum için üzgün değilim. Olduğum kişiyi yaş aldıkça daha çok seviyorum. Sırf dış görünüşüm böyle olduğu için karaları bağlayacak değilim. Hatta dürüst olayım, bazen böyle olmak hoşuma gidiyor. Özellikle ilişkilerde. Birisinin dış görünüşüme bakıp bana aşık olmayacağını biliyorum. Çünkü seviyorsa beni karakterim için sevecek. Ya da dostlarım. Benim yanımda popüler olmak için değil, bana gerçekten değer verdikleri için kalacaklar. Öyle dostlarım var da. Onlar sayesinde kendimi çok kalabalık hissediyorum. Herkesin bir gün beni anlamasını çok isterdim. Bu bakış açısı insana çok şey katıyor. Umarım herkes bir gün kendisini gerçekten tanır ve bu dünyada dönüp biten her şeyin geçici olduğunu anlar.

[muzikgrubu2018]

Sağlayacaktır Bunu karı koca uzerinden..

Sevgiliniz için söyleyebilecek güzel sözleriniz mutlaka olmalı, ancak ona daha farklı olduğunu hissettirmek istiyorsanız hiç kimsenin söylemediği ve bilmediği sözleri söylemeniz gerekiyor. Çünkü kadınlar kendilerine iltifat edilmesinden güzel sözler söylenmesinden her zaman mutlu olmuşlardır. Yüzyıllardır bu yaşamın değişmeyen bir kuralı olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadınlara söylenen güzel sözler sizin yaşamınız içinde önemli bir katkı sağlayacaktır. Bunu karı koca üzerinden anlatacak olursak eşinize söyleyeceğiniz güzel sözler sizinde evliliğinizin de mutlu olmasına imkân sağlayacaktır. Eşlerin birbirine güzel sözler söylemesi sadece beklentiler doğrultusunda olmaması gerekiyor. Yani sevgiliye iyi geceler mesajı uzunca yazdığınızda onun kendisini daha iyi hissetmesini ve size bakış açısını da gözden geçirmesini sağlayabilirsiniz. Ya da sevgiliye doğum günü mesajı uzunca yazdığınızda onun hayatında vazgeçilmez birisi olarak kalacağınızı bilirsiniz.

sevgiliye uzun mesaj göndermek mantıksızca bir şeyler yazmak anlamına gelmiyor. Önemli olan ona onu anlatan, sevginizi anlatan ve içten gelen güzel sözler söylemektir. Çünkü kendinizi ne kadar iyi hissederseniz bunun yaşamınıza psikolojik olarak olumlu sonuçları da olacaktır. her insan güzel söz duymak ve özellikle sevdiği kişi tarafından onura edilmek ister. Kendisini seven bir insanın ona güzel sözler yazması ya da söylemesi onun gün içerisindeki verimini de artıracaktır. Kısacası güzel sözler mutlaka sevdiğiniz kişiye karşı esirgenmemelidir. Ne kadar çok güzel söz söylerseniz onun sevgisini de o kadar çok artırmış olursunuz.

[aslanburcuyorumu]

Aslan Erkeğinin Hoşlandığını Nasıl Anlarım?

Aslan erkeği, Zodyak’ın en dikkat çekici ve karizmatik burçlarından biridir. Kendine güvenen, cesur ve lider ruhlu olan Aslan erkeği, aşık olduğunda veya hoşlandığında bunu belli etmenin çeşitli yollarını kullanır. Bu makalede, Aslan erkeğinin hoşlandığını anlamanın ipuçlarını, davranışlarını ve işaretlerini inceleyeceğiz.

1. Göz Teması Kurma

Aslan erkeği, hoşlandığı kişiye yoğun bir ilgi gösterir ve bu ilgiyi göz teması ile destekler. Gözler, duyguları ifade etmenin en güçlü yollarından biridir. Eğer Aslan erkeği sizinle sık sık göz teması kuruyorsa, bu onun hoşlandığını gösteren önemli bir işarettir.

2. Sıcak ve Cömert Davranışlar

Aslan erkeği, sevdiklerine karşı cömerttir. Hoşlandığı bir kadınla birlikteyken, onun mutlu olması için çaba gösterir. Hediyeler alabilir, sürprizler yapabilir veya sadece zaman ayırarak ona değer verdiğini gösterir. Cömertliği, onun duygularını ifade etme biçimlerinden biridir.

3. Sosyal Ortamlarda Öne Çıkma

Aslan erkeği, sosyal ortamlarda dikkat çekmeyi sever. Eğer hoşlandığı kadının yanında bulunuyorsa, genellikle en iyi versiyonunu sergilemeye çalışır. Başkalarının onu nasıl gördüğüne önem verir ve bu nedenle hoşlandığı kadını etkilemek için özel bir çaba harcar.

4. İltifatlarda Bulunma

Aslan erkekleri, sevdiklerine iltifat etmeyi sever. Hoşlandıkları kadınlara karşı sık sık güzel sözler söyleyerek onların kendilerini özel hissetmelerini sağlarlar. Eğer Aslan erkeği size sıkça iltifat ediyorsa, bu onun ilgisini ve hoşlandığını gösterir.

5. Fiziksel Temas

Aslan erkeği, hoşlandığı kişiye karşı fiziksel bir çekim hisseder. Eğer size dokunuyorsa, omzunuza hafifçe dokunuyor veya sizi kucaklıyorsa, bu onun hoşlandığının güçlü bir işaretidir. Fiziksel temas, onun duygusal bağ kurma isteğini yansıtır.

6. Dikkatini Sizin Üzerinize Yoğunlaştırma

Aslan erkeği, hoşlandığı kadına karşı dikkatini tamamen verir. Konuşmalarınıza, söylediklerinize ve davranışlarınıza büyük bir ilgi gösterir. Eğer onun gözünde diğer insanlardan daha özel olduğunuzu hissediyorsanız, bu onun hoşlandığını gösterir.

7. Kıskançlık Göstergeleri

Aslan erkekleri, aşık olduklarında kıskançlık gösterebilirler. Hoşlandığı kadının başkalarıyla yakınlaştığını görmek, onu rahatsız edebilir. Kıskanma durumu, onun sizinle ilgili duygularının derin olduğunu gösterir.

8. Destek Olma Arzusu

Aslan erkeği, hoşlandığı kadının her zaman yanında olmaya çalışır. Onun başarılarına destek vermek ve ihtiyaç duyduğu anlarda yardım etmek için elinden geleni yapar. Eğer sizi destekliyor ve cesaretlendiriyorsa, bu onun hoşlandığının bir göstergesidir.

9. Geleceği Planlama

Aslan erkekleri, hoşlandıkları kadınlarla gelecek hakkında konuşmaktan çekinmezler. Eğer sizinle geleceğe yönelik planlar yapıyorsa, bu onun sizinle ciddi bir ilişki kurmak istediğini gösterir.

Sonuç

Aslan erkeğinin hoşlandığını nasıl anlarım diyorsan eğer onu anlamak, onun davranışlarını ve tutumunu dikkatlice gözlemlemekle mümkündür. Göz teması, cömertlik, iltifatlar ve fiziksel temas gibi belirtiler, Aslan erkeğinin size olan ilgisini ortaya koyar. Eğer bu işaretleri sıklıkla gözlemliyorsanız, büyük ihtimalle Aslan erkeği sizinle ilgileniyor demektir.

[zorunluluktan-prenses]

Ayrıca papatya sıradanlık değil, ayrıcalıktır. Evet doğada çok bulunur fakat herkes sevip sevmediğini öğrenmek için bir papatya koparır. Evet herkes gül'ü sevdi bülbül de gül'e aşıktı ama uğruna şarkılar yazılan : incelik ve narinlik bakımında kadınlara iltifat olarak kullanılan da papatya idi..

-🌼 >Zorunluluktan-prenses✔️

[kur-an-ve-risalei-nur]

⭐⭐⭐⭐⭐

Her Müslüman kadının en büyük isteği Resulullah sallahu aleyhi vesellem'in ahlakıyla ahlaklanan bir eşinin olmasıdır. Çünkü Resulullah aleyhisselâm, peygamberlik vazifesi bir yana bir insan olarak, bir erkek olarak, bir eş olarak mükemmel bir insandı.

O, kadınları çok iyi tanıyan, kadın ruhundan çok iyi anlayan biriydi. Hz. Hatice Radiyallahu anha ile başlayan ve Hz. Meymune radiyallahu anha ile nihayetlenen evlilik hayatı boyunca iyi-kötü, hiçbir günde, hiçbir hanımına el kaldırmak bir yana, kalplerini kıracak, onları gücendirecek bir sözü ve hareketi bile olmamıştır.

Bazen onlarla şakalaşır,

bazen sohbet eder,

bazen istişare eder,

bazen yarışır,

bazen de ev işlerinde yardımcı olurdu. Bütün insanlığın Ondan öğrenecek o kadar çok şeyi var ki…

Yazılan kitaplar, ortaya konulan tezler, hiç birisi Resulullah sallahu aleyhi vesellem’in bu konudaki davranışlarının çeyreği bile olamaz.

Sahabelerden birileri bir gün Resulullah aleyhisselam’ı yemeğe davet etmişlerdi. O ise “Eğer hanım da gelirse olur.” diye cevap vermişti. (Müslim)

Kadınlar kendilerine iltifat edilmesinden, güzel lakaplarla çağrılmaktan hoşlanırlar.

Veda Haccı için yol alırlarken, güzel sesiyle şiirler okuyan ve Hz. Peygamber’in eşlerini taşıyan bu esnada develerin hızlanmasına, dolayısıyla da hanımların tedirgin olmasına sebep olan Enceşe isimli köleye şöyle seslenmişti ALLAH’ın Resulü sallahu aleyhi vesellem;

“Enceşe, aman kristalleri kırma! Dikkatli taşı!”

Yine Hz. Aişe için;

“Dininizin yarısını bu Hümeyra’dan alınız” diyerek iltifat etmiştir.

Sahabe, ALLAH Resulü’nün bu hassasiyetinin farkındaydılar ve şöyle diyorlardı:

“Peygamberimiz zamanında eşlerimize çok iyi davranmaya başladık. Korktuk ki kadınlar hakkında ayet iner de, biz erkekler mahvoluruz diye…”

Şimdi soruyorum evli olan ağabeylerime yahut kardeşlerime...

"Siz de Efendimiz sallahu aleyhi vesellem'in kadınlara gösterdiği hassasiyetin onda birini sizler eşlerinize, kızlarınıza gösteriyor musunuz?

Yahut şöyle sorayım sahabelerimizin korkusunun onda birini siz yüreğinizde hissediyor musunuz?

________________°🌺💞🌸°_________________

🎀

[hurtworld]

TUMBLRDAKİ EN UZUN SORU LİSTESİNİ YAPAYIM DEDİM SİZ ÜŞENGEÇLER İÇİN BİRİNİ TANIMAK İSTİYOR FAKAT NE SORACAĞINIZI BİLE BİLMİYORSANIZ BUYRUN BURADAN ANONİM OLUN ^^

   İsmin nedir?

   Kaç yaşındasın?

   Hangi burcun insanısın?

   Kendini tanımlayacak olsan hangi cümleleri yazardın?

   Boy ve kilon kaç?

   Hangi şehirde yaşıyorsun?

   Kendine aynada baktığında neler hissediyorsun?

   Sevgilin var mı?

   Sevgilin yoksa nasıl bir sevgili isterdin? Özelliklerini yazabilir misin?

    Hangi burcun insanını çekici buluyorsun, neden?

    Hangi burcun insanından nefret edersin, neden?

    Aşkın hayatında yeri nedir?

    Sevgilin olduğu halde başka karşı cinslere mavi boncuk dağıttın mı?

    Hiç aldatıldın mı?

    Sanal sevgiliye bakış açın nedir?

    Hangi müzik türlerinden hoşlanıyorsun?

    Hangi dini inanca sahipsin?

    Sosyal misin yoksa asosyal mi?

     Günlük yaptığın aktiviteler arasında en çok zevk aldığın hangisidir?

    Hayatın boyunca yapmam dediğin bir şeyi yaptın mı?

    En büyük pişmanlığın neydi?

    Bugüne kadar kaç tane sevgilin oldu?

    Kendini dış görünüş olarak yeterli buluyor musun?

    Nasıl bir karaktere sahipsin?

    Herhangi bir şeye zaafın var mı?

    Herhangi bir fetişin var mı?

    Cinsellik aşkı öldürür mü?

    Senin için karşı cins neyi ifade ediyor?

    İnternetsiz bir yaşam düşünebilir misin?

    İç güzellik mi daha önemlidir yoksa dış güzellik mi?

    Hangi yabancı dizileri izliyorsun?

    Anime izleyen insanlar hakkında ne düşünürsün?

    Favori bir animen var mı?

    Evcimen misin yoksa gecelerin kuşu mu?

    Nasıl bir hayatın var?

    Evlilik ve aşk bir kader midir?

    Oyun bağımlısı mısın?

    Hiç cinsel ilişkiye girdin mi? Evetse, pişman mısın?

    Evliliklerde en büyük zorluk nedir?

    Hayatında hiç öpüştün mü?

    Uzak mesafeli bir aşk zor mudur?

    Bunca insan yalnızken, neden herkes yalnızdır?

    Evcil hayvan besliyor musun? Evetse, hangisi?

    En sevdiğin yemek, meyve, sebze ve atıştırmalıklar nelerdir?

    Sanal arkadaşlıklara bakış açın nedir?

    Dış güzellik, aşk için etkili bir silah mıdır?

    Seni sana anlatan bir film var mı?

    En son okuduğun kitap nedir?

    Takıntılı bir insan mısın?

    Kıskançlık dozun hangi seviyedir?

    Karşı cinse güvenebilir misin?

    Sosyal medyada abazaların çok olmasının altında yatan sebebi nedir?

    Hangi sosyal medya sitelerini ve uygulamalarını kullanıyorsun?

    Sanaldan tanıştığın birine cep telefon numaranı verdin  mi?

    Duygusal bir insan mısın yoksa mantıksal mı?

    En son ne zaman ağladın?

    Zorluklara karşı mücadeleci biri misin?

    Annen ve baban sağ mı?

    Garip fobilere sahip misin?

    Yapmaktan zevk aldığın hobilerin nelerdir?

    Senin için Tumblr ne anlama geliyor?

    Sosyal medya, aşkı tehlikeye götüren bir tuzak mıdır?

    Whatsapp kullanıyor musun?

    Tumblr’da tanıştığın kişiler var mı?

    Tumblr’da genellikle soru soran mısın yoksa cevaplayan mı?

    Hayallerin nelerdir?

    Zengin insanların mutlu olduğuna inanıyor musun?

    Gerçek aşkı yaşayabilmek için nelerden fedakarlık ederdin?

    Maddiyata önem verir misin?

    Maneviyata önem verir misin?

    Herhangi bir şeye karşı korkun var mı?

    En sevdiğin hayvan hangisidir? Neden?

    Türkiye’de en büyük sorun sana göre nedir?

    Hayatında gerçek dostum diyebileceğin kişiler var mı?

    Hangi siyasi partiyi kendi görüşlerine yakın buluyorsun?

    Tumblr’da reblog yaptın mı?

    Burçlara inanır mısın?

    Kahve falına inanır mısın?

    Küçük şeylerden mutlu olabilir misin?

    Yabancı dilin var mı? Varsa, hangileri?

    Türk erkekleri/Türk kadınlarını   kelime ile özetleyebilir misin?

    Senden nasıl bir anne/baba olurdu?

    Evlenmeyi düşünüyor musun?

    Duygusal insanları sever misin?

    Gizemli insanları çekici bulur musun?

    Sosyal medyada profil resminde kendi fotoğrafını kullanmayan insanlar hakkında ne düşünüyorsun?

    Sanalda birisine aşkını itiraf ettin mi?

    Yasak aşklara bakış açın nedir?

    Cinsel fantezilerin var mı?

    Türkiye’de yaygın olan fetiş türü sana göre nedir?

    Yasakların olduğu yerde sapıklıkların çoğalması doğru mudur?

    Türk toplumu baskıcı bir yapıya mı sahiptir?

    Türk kahvesi sever misin?

    Çay sever misin?

    Sigara içer misin? Evetse, hangi marka?

    Hayalindeki araba markası nedir?

    Sana göre en büyük zenginlik nedir?

    Türkiye’deki sanatçıları samimi buluyor musun?

    Sosyal medyada fenomen olmak ister miydin?

     Nasıl bir giyim tarzın var?

     Ayak numaran kaç?

     Makyaj yapmayı sever misin?

     Hayatında genel olarak mutlu bir insan mısın yoksa mutsuz mu?

     Alışverişte keyif aldığın mağazalar neresidir?

     Hangi markalara takıntılısın?

     Dış görünüşü iyi olan insanların karakteri de düzgün müdür?

     Kadınlar neden p*ç erkekleri daha çok severler?

     Sevgilisinden izinsiz hiçbir şey yapmayan erkek, kılıbık mıdır yoksa gerçekten değer mi veriyordur?

     Sevdiğin insanın ayağını yıkar mıydın?

     Hoşlandığın bir masaj yeri var mı?

     Sevgiline kendini rahatça ifade edebilir misin?

     Hiç kimsenin bilmediği bir sırrın var mı? İtiraf edebilir misin?

     Tumblr’da gizliden gizliye stalkladığın birisi var mı?

     Hiç tanımadığın birisini stalkladın mı? Neden?

     Alkol kullanır mısın?

     Sosyal aktivitilerin nelerdir?

     Toplu taşıma araçlarında en çok sikayetçi olduğun konu nedir?

     Türkiye’de kadın ve erkek eşit midir?

     Maddi durumun nasıldır?

     Masturbasyon yapar mısın?

     Ne tür rüyalar görürsün?

     Genellikle kaç saat uyursun?

     Hayalindeki meslek nedir?

     Özgüvenli misin?

     Hayatından genel olarak memnun musun?

     Ne kadar sıklıkta duş alırsın?

     En sevdiğin oje rengi nedir?

     Teknoloji ile aran nasıldır?

     Kadına para ödetmeyen erkek, cool mudur?

     İlk buluşmalarda karşı cinste neyine dikkat edersin?

     Nasıl ayakkabılar giymeyi seversin?

     Köprücük kemiği, adem elması, bel gamzesi veya gamzesi olan insanlar çekici midir?

     Şeytan tüylü olduğuna inanıyor musun?

     Hayatında aldığın en ilginç iltifat nedir?

     Haksız yere suçlandığın oldu mu?

     Oyun konsoluna sahip misin?

     Hangi tür video oyunlarını oynamayı seversin?

     En sevdiğin yabancı dizi nedir?

     İmrendiğin bir insan var mı?

     Ölümden sonraki yaşama inanıyor musun?

     Sana göre cennet ve cehennem nasıl bir yerdir?

     Herhangi bir yeteneğin var mı?

     Sanal seks yaptın mı?

     Skype kullanıyor musun?

     Arkadaşlık ilişkilerinde nasıl bir yol çizersin?

     Depresyonda mısın?

     Canın sıkıldığında ne yaparsın?

     Sağlığına dikkat eder misin?

     Çikolata seni mutlu eder mi?

     Nargile içer misin?

     Kişilk bozukluğuna sahip misin?

     Yazı yazmayı sever misin?

     Üşengeç bir insan mısın?

     İyilik yaptığın halde kötülük gördüğün durumlar yaşadın mı?

     Kendini    yıl sonra nerede görüyorsun?

     Hiç intihar etmeye teşebbüs ettin mi?

     Hiç bir yerlerini kestin mi?

     Türkiye’nin en büyük sorunu nedir?

     Öğrenci misin?

     Kendini yeterince ifade edebiliyor musun?

     Tuvalete giderken cep telefonunu yanına alır mısın?

     Ne tür kitaplar okursun?

     Gündemi takip eder misin?

     Hayatında hiç cin cağırdın mı?

     Doğruluk mu Cesaret mi?

     Kadınlara ayrımcılık yapıldığını düşünüyor musun?

     Kadına şiddet ve tacizin önüne geçilmesi için nasıl önlemler alınmalıdır?

     Ailende en iyi anlaştığın insan kimdir?

     Hiç birisini aldattın mı?

     İlişkilerin kısa süreli olmasının temel sebebi nedir?

     Kardeşin var mı?

     Hangi ülkede yaşamak isterdin?

     Mars’ta yaşamın olacağına inanıyor musun?

     Tumblr’da konuşmaktan çekindiğin insan var mı?

     LGBT hakkında ne düşünüyorsun?

     Doğallıktan mı yanasın yoksa makyaj yapmaktan mı?

     Bekaret konusunda ne düşünüyorsun?

     Ten uyumu nedir?

     Sevdiğine karşı ne kadar dürüst olursun?

     İç dünyanda sakladığın acılar var mı?

     Kadın olmak mı zordur erkek olmak mı?

     Tumblr’da günlük kaç tane soru alıyorsun?

     Çirkin şansı var mıdır?

     İltifat edilmesinden hoşlanır mısın?

     Erkekler mi daha yalancıdır yoksa kadınlar mı?

     Tumblr bloğunda genellikle nasıl paylaşımlar yapıyorsun?

     Karşı cinsten ‘‘Seni Seviyorum’‘ cümlesini duyduğunda inanıyor musun?

     Kırık bir kalbe sahip misin?

     Hayattan bazen kaçasın geliyor mu?

     Yalnız görünmek güçlü bir ruha sahip olduğunu gösterir mi?

     Duygusuz insan var mıdır?

     Tumblr bloğuna özel temalar tasarladın mı?

     Anonim olarak Tumblr’da soru sordun mu?

     Bebek sahibi olmak ister miydin?

     Nasıl bir evlilik hayal ediyorsun?

     Karşı cinste en çok yaşadığın sorun nedir?

     Hiç reddedildin mi?

     İnsanların bilmediği ama yapmaktan zevk aldığın bir iğrençlik var mı? ( Örneğin; burnunu karıştırmak, tırnak yemek, pırt yapmak gibi

     Dünya’da en güçlü ülke hangisidir?

     Ülke seçme şansın olsaydı, hangi yerde doğmak isterdin?

     İç güzelliğe önem veriyorum diyen insanlar, dürüst müdür?

     Yalan söylemeyi sever misin?

     Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olsaydın ne yapardın?

     Zengin insanlar mutlu mudur?

     Ölmeyi diledin mi?

     Kuran ı Kerim, Tevrat veya İncil okudun mu?

     Oruç tutar mısın?

     Namaz kılar mısın?

     En büyük hayalin nedir?

     Bir insana karşı ruhunu nasıl anlatırsın?

     Porno izledin mi?

     Selfie çekmeyi sever misin?

     Fotojenik misin?

     En sevdiğin özlü söz nedir?

     Hiç suç işledin mi?

     Sık sık kabus görür müsün?

     Korku filmleri psikolojini bozar mı?

     Sabahları erken kalkmaktan nefret eder misin?

     Hayalindeki meslek nedir?

     En nefret ettiğin öğün nedir?

     En sevdiğin Fast Food nedir?

     En büyük zenginlik, senin için nedir?

     Görünmez olsaydın kimi gözetlerdin?

     İleri yıllarda teleport teknolojisi gelir mi?

     En sevdiğin çizgi film karakteri nedir?

     İnternetsiz kaldığın zamanlarda hayata küsüyor musun?

     Telefonsuz kaç gün yaşayabilirsin?

     Telefonun %   batarya alarmı verdiğinde tepki veriyor musun?

     Telefonda konuşma süre rekorun kaçtır?

     İnternet üzerinden alışveriş yapar mısın?

     Televizyonda izlediğin en saçma reklam neydi?

     Türk dizileri, insanların ahlakını bozuyor mu?

     Hemcinsinden sana sarkan oldu mu?

     Kızlar/Erkekler evde tek başına kaldığında neler yapar?

     Tikin var mı?

     Hangi bölgeden gıdıklanırsın?

     Hiç birisini peşinden koşturdun mu?

     Gıcıklık olsun diye görüldü yapıp cevap vermemezlik yaptın mı?

     Eski sevgilini halen takip eder misin?

     Çorap giymeyi sever misin?

     Kadınların giyimi üzerinden ahlak bekçiliği yapan insanlar hakkında ne düşünüyorsun?

     Çamur banyosu yaptın mı?

     Hiç eve kız arkadaşını/erkek arkadaşını davet ettin mi?

     En sevdiğin seks pozisyonu nedir?

     Aseksüel insan var mıdır?

     İnsanlığın halen var olduğuna inanıyor musun?

     Gece gece mezara gidebilir misin?

     Korku evine hiç gittin mi?

     Yaşına göre olgun musun yoksa çocuk musun?

     Cevabını bulamadığın bir soru var mı? Varsa, nedir?

     Video oyun bağımlısı bir kadın/erkek ile sevgili olabilir misin?

     Güzel kadınlar neden yalnızdır?

     Dengesiz bir insan mısın?

     Hislerine ne kadar güveniyorsun?

     Tarot falına ilgi duyar mısın?

     Hiç cin çağırma girişiminde bulundun mu?

     İntihar eden insanlar hakkında ne düşünüyorsun?

     Yasak olan şeyler neden çekici gelir?

     Kadınların dişiliğini/erkeklerin adamlığını gösteren detaylar nedir?

     Günlük kaç mesaj alırsın?

     Sahiden iyi mi geceler?

     Uykun tutmadığı zaman neler yaparsın?

     Gece atıştırmalık bir şeyler yer misin?

     Diyet yapmaya niyetlendiğinde, başarısız oldun mu?

     Şeker vücuda giren tatlı bir zehir midir?

     En sevdiğin gün hangisidir?

     Sosyal medya insanları sosyalleştiriyor mudur?

     Hiç tanımadığın bir insanla neden sohbet edersiniz?

     Senin için güzellik anlayışı nedir?

     Ayak fobin var mı?

     Radyo dinler misin?

     Yaşın ne olursa olsun, peluş ayıdan vazgeçmem diyen kızlardan mısın?

     En sevdiğin çiçek hangisidir?

     Birisine sarıldığın zaman ne hissediyorsun?

     Hayatta vazgeçilmez insan var mıdır?

     En çok korktuğun ölüm türü nedir?

     Hastalıktan korkar mısın?

     Gece vakti yalnız başına dışarı çıkar mısın?

     Sevgilisi olanlar mı daha mutludur sevgilisi olmayanlar mı?

     Espri yeteneğin var mı?

     Ciddi bir ortamda kahkaha atasın geliyor mu?

     Su içen insana yılan bile dokunmaz mı?

     İş hayatına girmekten korkar mısın?

     Sorumlulukların bilincinde olan bir insan mısın?

     Büyük şehirde yaşamak mı güzeldir yoksa küçük şehirde mi?

     Aslen nerelisin?

     Burcun seni yansıtır mı?

     Dondurmayı ısırarak mı yersin yoksa yalayarak mı?

     Vejeteryan bir insan mısın?

     Yurtdışına çıktın mı?

     Bakir erkek var mıdır sence?

     İlişki sırasında verilen sözlerin gerçeklik payına inanıyor musun?

     Kadınların yaşamaktan korktuğu en büyük olay nedir?

     Cennet, neden annelerin ayağı altındadır?

     Annelik doğuştan, babalık sonradan öğrenilen bir iç güdü müdür?

     Hayvanlarla konuşma yeteneğin olsaydı neler hakkında konuşurdun?

     En nefret ettiğin isim?

     En sevdiğin hava olayı nedir?

     Hangi mevsimin insanısın?

     Hayatında hiç sarhoş oldun mu?

     Mutsuz olduğun zamanda Nutella krizine girer misin?

     Genellikle gördüğün rüyanı hatırlar mısın?

     Evlendiğinde eşine karşı davranışların flört dönemindeki gibi olur mu?

     Kadınlar erkeklere neden odun der?

     Ön sevişmeye mi önem verirsin yoksa seks sırasında fantezilere mi?

     Kaç saat uyumadan dayanabilirsin?

     Saç rengin nedir?

     Minyon kadınlar mı daha çekicidir yoksa uzun boylu kadınlar mı?

     Erkeklerin doğal görünümlü kadınlar mı ister?

     Kadınlar erkeklerden ne bekler?

     Erkekler kadınlardan ne bekler?

     Evinde en sevdiğin odan hangisidir?

     İlaç kullanmayı sever misin?

     Gözlük kullanıyor musun?

     Hayatta bir gayesi olmayan insanlar hakkında ne düşünürsün?

     Hayatında kendini gereksiz yere yaratılmışım diye hissettin mi?

     Paraya ne kadar önem verirsin?

     Tırnağını yer misin?

     Herhangi bir kişilik bozukluğuna sahip olduğunu düşünüyor musun?

     Görüntülü konuşma yapar mısın?

     En sevdiğin Youtuber kimdir?

     Yabancı erkek/kadın ile türk erkek/kadın kıyaslaması yaptığında ne gibi farklılıklar vardır?

     Centilmenlik doğuştan mıdır?

     Kadınlardaki panda sevgisi nereden gelmektedir?

     Kedi besleyen insanlar asosyal midir?

     Köpek besleyen insanlar dışa dönük kişiler midir?

     Sıkılmaktanda sıkıldığın oldu mu?

     Hangi siyasi lideri seversin?

     Bir insanı sahiplendiğin zaman ne tür kıskançlık krizlerine girersin?

     Sevgilinin telefonunu kurcalar mısın?

     Sevgilinle ortak sosyal medya hesabı açar mısın?

     Bilgisayar başında kaç saat vakit geçirirsin?

     Bağımlı olduğun yemek, alışkanlık, hobi ve benzeri şeyler var mı?

     Sinir bozucu insan tipleri sana göre nasıldır?

     Sevgilini ayağında sallamak ister miydin?

     Saçlarının okşanmasından hoşlanır mısın?

     Bakışlar insanı etkileyebilir mi?

     Yükselen burcun nedir?

     Ay burcun nedir?

     En nefret ettiğin ders nedir?

     Gizemli insanları çekici bulur musun?

     Kadınları seksi gösteren yer neresidir?

     Erkekleri seksi gösteren yer neresidir?

     Cep telefonunda kaç saat vakit geçirirsin?

     Ses tonunu beğeniyor musun?

     Sarışın kadınlar/erkekler itici midir?

     Yalnız başına kaldığında ağladığın oluyor mu?

     Dedikodu yapmayı sever misin?

     Hiç erkekleri gözlerinle süzdün mü?

     Hiç kadınları gözlerinle süzdün mü?

     Erkekler mi daha çok aldatır kadınlar mı?

     Sosyal medyada sevgilisi olduğu halde ilişkisi yok ibaresini kullandığını görseniz ne yapardınız?

     Karşı cinse karşı empati kurabilir misin?

     Anne ve babasız büyüyen insanlara karşı nasıl davranırsın?

     Hayatınıza alacağınız kişide aradığınız   önemli kriter nedir?

     Sosyal sorumluluk kapsamında bir proje yapmak isteseydiniz konusu ne olurdu?

     İnsanları sınıflarına göre ayırmayı doğru buluyor musunuz?

     Aşkta yaş farkına takılır mısınız?

     Metal tarzı müzik dinleyen insanlara neden satanist gözüyle bakılır?

     Kendinizi beğenmek ile ego arasındaki fark nedir?

     Kendisini çirkin bulan insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

     Sosyal medya ortamlarda bir insanın dış görünüşü yani profil resmine göre bakarak konuşur musunuz yoksa sohbeti mi önemlidir?

     Yalnızlık ömür boyu sürdürülebilecek bir arkadaş mıdır?

     Enerji içeceği ile alkolü karıştırarak içtiniz mi?

     Nasıl bir ölüm seni mutlu ederdi?

     Karşı cinste olmazsa olmazınız nedir?

     Sevdiğiniz veya hoşlandığınız bir insana kolayca açılabilir misiniz?

     Kadınlar evlilik teklifi edebilir mi?

     Çilleri olan erkekleri/kadınları çekici bulur musun?

     Bir insanı kusurlarına rağmen sevebilecek kalbe sahip misin?

     Kötü espri yapar mısın?

     Yaz aşklarına bakış açın nedir?

     Seksi ve güzel bir kadın erkeğe her istediğini yaptıracak güce sahip midir?

     Ailene sevgilinin olduğunu rahatlıkla anlatabilir misin?

     Nasıl bir bebeğe sahip olmak isterdiniz?

     Spor yapmayı sever misin?

     Kısa saçlı kadınları beğenir misin?

     Minyon kadınlar mı daha çok tercih edilir uzun boylu kadınlar mı?

     İlgisiz bir sevgiliye karşı tepkiniz ne olurdu?

     Sevgiliyle çıkılan tatil mi daha eğlencelidir yoksa arkadaşlarınla mı?

     Yalnız başına evdeyken çıplak gezer misin?

     Kıskançlık, aşkta güvensizliğin belirtisi midir?

     Sosyal medyada fotoğrafınızı paylaşıp başka insanların fikirlerini önemser misiniz?

     Hayatında unutamadığın ve halen sevdiğin birisi var mı?

     Mavi en sıcak renk midir?

     Hemcinsine duygusal yönden yaklaşımın oldu mu?

     Kaybetme korkusunu kadınlar mı daha çok yaşar yoksa erkekler mi?

     İlişkileri kadın mı yönetmeli yoksa erkek mi?

     Hesap ödetmeyen erkek çekici midir?

     Lunaparka giden, pamuk şeker yemeyi seven çocuksu bir erkeği annesi gibi sevebilir misin?

     Hayat dolu bir insan mısın?

     Mars’a gitmek ister miydin?

     Platonik aşk yaşadın mı?

     Ruh eşinin olduğuna inanıyor musun?

     Bekarlık sultanlık mıdır?

     Tek eşliliği savunur musun?

     İlişkinizin heyecanı yitirildiğinde yapacağınız ilk hamle ne olurdu?

     Sürekli video oyun oynayan bir sevgilinize karşı nasıl bir taktik izlerdiniz?

     Regl olduğunu rahatlıkla sevgiline veya yakın erkek arkadaşına söyleyebilir misin?

     Erkekler ağlamaz mı?

     Kadınlar mutsuz olduklarında neden saçlarını değiştirirler?

     Trip atan kadınlardan hoşlanır mısın?

     Maço erkek çekici midir?

     Saplantılı bir sevgiliniz oldu mu?

     Eski sevgilini gördüğünde ne hissediyorsun?

     Köle olmak isteyen erkekler hakkında ne düşünüyorsun?

     Geç cevap yazan insanlara sinir olur musun?

     Her kadın aldatılmayı tadar mı?

     Tumblr’a üye olmanızın amacı nedir?

     Bir kadını seksi gösteren detaylar nelerdir?

     Bir erkeği yakışıklı gösteren detaylar nelerdir?

     Karşı cinsiniz hiç olmadık bir yerinize iltifat etseydi nasıl tepki verirdiniz?

     Söylediklerinizle yaptıklarınız çelişir mi?

     Sevgiliniz ayak fetişişti olsaydı ayrılır mıydınız?

     Cinsel hayatınız durağan mıdır yoksa aktif mi?

     En nefret ettiğiniz ülke hangisidir?

     Irkçı mısınız?

     Kalabalık ortamlarda girişken misiniz yoksa utangaç mı?

     Sağ tarafına baktığında ne görüyorsun?

     Sol tarafına baktığında ne görüyorsun?

     Yalnız başınıza tatile çıkabilir misiniz?

     Sanaldan tanıştığın bir kişiyi görmek için onun şehrine gider misin?

     Ne kadar sıklıkla duş alırsınız?

     Duş alma süreniz ne kadardır?

     Kalbini kırdığınız bir insanın gönlünü nasıl alırsınız?

     Pijama partisi yaptınız mı?

     Yaşın ilerdikçe yaşama isteğin azalıyor mu?

     Toplum baskısı yüzünden evlenmek zorunda olduğunu düşünüyor musun?

     Cep telefonunda oynadığın oyunlar nelerdir?

     Hangi üniversite mezunusun?

     Herhangi bir işte çalışıyor musun?

     Bir erkeğin bir kadına ömür boyu sadık kalacağına inanır mısın?

     El ve ayak bakımını ihmal eder misin?

     Topuklu ayakkabı, kadının dişiliğini ortaya koyan bir giyim aksesuarı mıdır?

     Erkekler regl olsaydı nasıl tepkileri olurdu?

     Karısından korkan erkek onu seviyor mudur yoksa şiddete mi mağruz kalmıştır?

     Sevmekten korkar mısın?

     En sevdiğin şarkı sözü nedir?

     En sevdiğin şarkı nedir?

     Diş bakımına dikkat eder misin?

     İtiraf etmek istediğin gizli sırların var mı?

     Hiç kadın olarak sevgilinizi emzirme hayali kurdunuz mu?

     Uzun boylu erkekler kısa boylu kadınları mı sever?

     Araba sürmeyi sever misin?

     Senin için internetin önemi nedir?

     Evlilik ve aşk kader midir?

     Nasıl bir ölümden korkarsın?

     Dışarıya çıktığında müzik dinler misin?

     Kendin hakkında özeleştiri yapsaydın neler olurdu?

     Canan Karatay’ı gördüğünüzde iştahınız kapanır mı?

     Çalar saatsiz erken kalkabilirim diyebilir misiniz?

     Sizi gözleriyle süzen bir karşı cinse nasıl tepki verirdiniz?

     Erkek dediğin nasıl olmalıdır?

     Kadın dediğin nasıl olmalıdır?

     Fazla ilgi insanı boğar mı?

     Sevgilini kendine nasıl bağlayabilirsin?

     Etrafındakiler evlendiğinde sen hala bekarsan nasıl bir ruh haline bürünürsün?

     Bayram tatillerini sever misin?

     İş arkadaşlarından dostluk oluşur mu?

     Sevgilinle aynı iş yerinde çalışmak ister miydin?

     Bir erkeğin aldatmasını nasıl anlayabilirsin?

     Depresyona girmen kolay mıdır?

     Seni mutlu etmek zor mudur?

     Ne tür hediyelerden hoşlanırsın?

     Yaz mevsiminin sıcaklığında nasıl serinleme yöntemin vardır?

     Aşık olduğunda vücudunun fizyolojik tepkileri nasıl olur?

     Bekarlığın avantajları ve dejavantajları nedir?

     Evliliğin avantajları ve dejavantajları nedir?

     Marvel mi DC mi?

     En sevdiğiniz korku film karakteri kimdir?

     İlk adımı atan kadın itici midir?

     Kezbanlığın tanımı nedir?

     Türk kadınları cinselliği tabu olarak mı görüyor?

     Emoji kullanmayan insan itici midir?

     Ölene kadar kaç yaşında olmak isterdin?

     Pamuk şeker sever misin?

     Oyuncak reyonlarını gezer misin?

     En sevdiğin mağaza hangisidir?

     Çabuk aşık olur musunuz?

     Kumar oynar mısın?

     Ego ile özgüven arasındaki fark nedir?

     Sevgilin gece vakti dışarı çıkabilir mi?

     Günlük kaç adım atıyorsun?

     Tez canlı mısın yoksa ağır canlı mı?

     Karşı cinse hediye almak mı zordur hemcinsine mi?

     Oyun oynamayı seven kadın çekici midir?

     Erkekler arasında ne konuşurlar?

     Kadınlar arasında ne konuşurlar?

     Efendi erkekler neden hep kaybeden taraf olurlar?

     Öfkeniz çabuk parlar mı?

     File çorap giyen kadın seksi midir?

     İlişkilerinizde burç uyumuna dikkat eder misiniz?

     Her gün olsa yemekten sıkılmam dediğiniz yemek var mı?

     Şanslı bir insan mısınız?

     Ders çalışmayı sever misiniz?

     Beden dilinizi konuşurken kullanır mısınız?

     Bir kişinin sevgilisi olup olmadığını anlayabilir misiniz?

     Türkiye’nin yüzde kaçı erkek ve kadındır?

     Eski sevgilinizin evlendiğini duysanız nasıl hissedersiniz?

     Karşı cins ile arkadaş kalabilir misin?

     Yabancı müzik dinlerken sözlerini anlamaya çalışır mısın?

     Tumblr bloğunda arka planda müzik çalar mı?

     Yazı yazmayı sever misin?

     Matematikle aran limoni midir?

     Geceleri mi daha hüzün ağır basar yoksa sabah vakitlerinde mi?

     Sevgilini gece vakti arzuladığın olur mu?

     Nasıl bir şekilde uyuma stilin vardır?

     Aynada baktığında ay ben ne kadar tatlıyım dediğin oluyor mu?

     Kendini beğenmişliğin var mıdır?

     Kinci bir insan mısın?

     Kış mevsiminde dondurma yiyebilir misin?

     Hiç öğretmenine aşık oldun mu?

     Renkli gözlü insanlar çekici gelir mi?

     Enes Batur hakkında ne düşünüyorsun?

     Kadınlar birbirlerini neden kıskanır?

     Hangi takımı tutuyorsun?

     Temizlik konusunda hassas mısındır?

     Böceklerden korkar mısın?

     Domuzlar neden eşlerini kıskanmazlar?

     İlişkide kurallar olmalı mı?

     Sizce mutluluk nedir?

     Orgazm olman kolay mıdır?

     Kalbinizi kolayca birisine emanet edebilir misiniz?

     Tumblr’da hiç tuhaf bir mesaj aldın mı?

     Hiç birisine çıplak fotoğrafını attın mı?

     Damarları belli olan ellere zaafın var mı?

     Günlük kaç litre su tüketirsiniz?

     Lahmacun aşk mıdır?

     Sosyal medyadan sevdiğiniz biri tarafından engel yediniz mi?

     Sosyal medyada tanımadığın insanlarla konuşmaktan çekinir misin?

     Kullandığın telefonun markası nedir?

     Hamile olma hayali kurdun mu?

     Dik kafalı biri misindir?

     En sevdiğin spor ayakkabı markası nedir?

     Türk insanlardaki ön yargı neden vardır?

     Aşı olmaktan korkar mısın?

     Karşı cins sana neden aşık olmalıdır?

     Sebepsiz yere mutsuz olduğunuz zamanlar oldu mu?

     Kuran ı Kerim’i okudun mu?

     Canın sıkıldığında neler yaparsın?

     Karşı cinste en çok neyi merak edersin?

     Sosyal medyada gerçek kişiliğini mi gösterirsin yoksa olmak istediğin kişiliğini mi?

     Gelecekte mutlu olacağına inanıyor musun?

     Sana göre en büyük zenginlik nedir?

     Dövmeleriniz var mı?

     Piercing kullanır mısın?

     Makyaj yapan erkekler hakkında ne düşünüyorsun?

     Farklı bir inanca sahip olan insanla aşk yaşar mıydınız?

     Sigara içen kadın itici midir?

     Sigara içen erkek itici midir?

     Olgunluğa hangi yaşta adım attığınızı düşünüyorsunuz?

     Annen ve baban senin hakkında düşünceleri nedir?

     Hayatında kendi paranı kazandığında ilk ne alacaksın?

     Başına bela almayı sever misin?

     Başardığınız en zor şey neydi?

     Başınıza gelen ve kötü olduğunu düşündüğünüz bir olayın olumlu sonuçlandığı oldu mu?

     Çocukluğunuzla ilgili en çok özlediğiniz şey nedir?

     Otobiyografinizi yazsanız adı ne olurdu?

     Hayatınız bir film olsaydı, türü ne olurdu?

     Piyangoyu kazansanız, yapacağınız ilk şey ne olurdu?

     Adınızı değiştirebilecek olsanız, hangi isimle değiştirirdiniz?

     Hayali bir kahraman olsanız, kim olmak isterdiniz?

     En çok sevdiğiniz ses nedir?

     Vücudunuzun en çok sevdiğiniz bölgesi nedir?

     En sevmediğiniz ulaşım aracı nedir?

     Günün en sevdiğiniz anı/haftanın en sevdiğiniz günü/yılın en sevdiğiniz ayı hangisidir?

     En çok dinlediğiniz şarkı nedir?

     En çok keyif aldığınız iç mekan/dış mekan aktivitesi nedir?

     En çok sevdiğiniz özlü söz nedir?

     Tumblrdaki arkadaşlarını gerçek arkadaşlarından daha çok seviyor musun?

     En sevdiğin makyaj markası?

     En sevdiğin koku nedir?

     Kadın da erkeğe çicek hediye etse mutlu olur muydu?

     En sevdiğin renk hangisidir?

     İlişkilerin temel problemleri nelerdir sence?

     Aşka inanıyor musun?

     Rahatlamak ve kafanı boşaltmak için ne yaparsın?

     Hangi ülke veya şehirleri gezdin?

     Seni ne heyecanlandırır?

     Kadınlar erkeklerden daha çabuk mu pes eder hayata karşı?

     Toplu taşıma araçlarında en büyük problem nedir?

     Ter kokusundan rahatsız olur musun?

     Dişçiye gitmekten korkar mısın?

     Lunapark’a gittiğinde en sevdiğin makine hangisidir?

     Denize kıyısı olmayan şehirlerde yaşayan insanlar itici midir?

     Başkalarının kusurlarını saklar mısın yoksa ifşa mı edersin?

     Güvenilir bir insan mısın?

     Sabah uyandığında ilk yaptığın şey nedir?

     Cep telefonun hiç bozuldu mu?

     En sevdiğin kelime nedir?

     Birini aramadan önce ne söyleyeceğini kendi kendine tekrar ediyor musun? Neden?

     En son ne zaman kendi kendine şarkı söyledin?

     Nasıl öleceğin hakkında gizli bir önseziye sahip misin?

     Birlikte olduğun kişi ile ortak nokta olarak nitelendirebileceğin   şeyin neler olmasını isterdin?

     Arkadaşlık sözcüğü sana ne ifade ediyor?

     Sevgiline onu özel hissettirmek için tek bir cümle söyleme şansın olsaydı, ona ne söyleyebiliyor olmak isterdin?

     Arkadaşların senin hakkında ne derler?

     İyi adamlar yalnızlıktan ölüyor, iyi kadınlar ise kötü adamların balkonundan gökyüzüne bakarken..“ demiş Dostoyevski, bu söz hakkında ne düşünüyorsun?

     Futbolla ilgilenen kız çekici midir?

     Kalbinizi en son kim kırdı?

     Yaşamakla var olmak arasındaki fark ne?

     Hatalarımızdan ders çıkarıyorsak neden hata yapmaktan korkuyoruz?

     Dünyaya nasıl bir iz bırakmak istiyorsunuz?

     Hedefiniz gerçekten erişilemez konumda mı, yoksa siz ona ulaşmak için yeterince çaba harcamıyor musunuz?

     Eğer hayat çok kısaysa neden sevmediğimiz bir sürü şeyi yapıyoruz ve neden yapmadığımız bir sürü şeyi seviyoruz?

     Bugün hayatının son günü olsaydınız, yine bugün için yapmayı düşündüklerinizi yapmak ister miydiniz?

     Amacınıza ulaşamadıysanız kaybedecek neyiniz var?

     Hayatınızdaki kaç arkadaşınıza gerçekten güveniyorsunuz?

     Sizi geride bırakan korkunuz ne?

     Kendinizden memnun musunuz?

     Paranızın büyük bir kısmını nasıl harcıyorsunuz?

     Kendinizle gurur duymadığınız ne yaptınız?

     Şu anda neyi erteliyorsunuz?

     Ne konuda kendinizin en büyük düşmanısınız?

     Sizi sevmeyen birini sevdiğinizde ne yaparsınız?

     İçinizdeki ses son zamanlarda ne diyor?

     Ölümden daha kötü ne var?

     Cennete gitmenin en kolay yolu nedir?

     Sizi sevmeyen ölsün mü?

     Vücudun en geri zekalı organı hangisidir?

     Beni yıka şeklinde bir yazı gördüğünüzde tepkiniz ne olur?

     Sevgilinle beraber duşa girmek ister miydin?

     İkinci kez dünyaya gelseniz ve seçim şansınız olsa, nasıl bir hayat yaşamak isterdiniz?

     Öldüğün zaman mezar taşında ne yazmasını istersin?

     Kristal bir küre seninle, hayatınla, geleceğinle ya da herhangi bir şeyle alakalı gerçeği söyleyebilseydi neyi bilmek isterdin?

     Bu cümleyi tamamla: “Keşke _________ paylaşabildiğim biri olsa.”

     Hakkında şaka yapılamayacak kadar ciddi bir şey varsa nedir?

     Aşk ve sevgi senin için ne kadar önemlidir?

     Psikologların psikolojisi bozulmaz mı?

     En rahat meslek nedir?

     Baskın bir karakter misiniz?

     Grinin elli tonunu izlediğinde neler hissettin?

     Kendinize sorulmasını en çok istediğiniz soru nedir?

     Bugün kendinizle ilgili farklı olarak ne öğrendiniz?

     Diyet yapmak senin için zor mudur?

     Yaşamdaki göreviniz misyonunuz nedir? Ne için yaşıyorsunuz?

     Neden kızlar arasında bu kadar çekememezlik var?      

     Erkeklerin giysileri kızlara daha çok yakışıyorsa, kızların giysileri erkeklere neden yakışmıyor?

     Erkeklerin en sevdiği dekolte yeri neresidir?

     Mini etek giyer misin?

     En sevdiğin dondurma hangisidir?

     Oral seks yapar mısın?

     Whatsapp kullanmayan insan var mıdır?

     Evlendiğinde ilk gece korkusunu yaşayacağını düşünüyor musun?

     Namus sadece kadınlar üzerinden mi olur?

     Abaza kadın var mıdır?

     Nasılsın?

     Böcekler birbirleriyle nasıl iletişim kurarlar?

     Tüm ailende kimin vefatı seni en çok üzerdi? Neden?

     Erkekler neden kadınlar kadar duygusal olamazlar?

     Evlenmek için en önemli gerekçen nedir?

     Hayatında ilk çiçeği kimden aldın?

     Okulda hiç uyuya kaldın mı?

     Kendine fake bir facebook hesabı açıp kimseyi işlettin mi?

     İlk üç hayalini söyler misin?

     Erkekler ve kadınlar arasındaki temel farklılık nedir?

     Zengin ve ünlü olmayı mı yoksa yoksul ve mutlu olmayı mı tercih edersin?

     Koluna dövme yaptıracak olsaydın nasıl bir şekil yaptırırdın?

     Hayatında hiç kayboldun mu?

     Eğer bir kursa gitmek istesen bu ne kursu olurdu?

     Sana çıkma teklif eden en tuhaf insan kimdi ve nasıl yanıtladın?

     Eğer bir hayvan olsaydın ne olurdun?Neden?

     Bardağın dolu mu, boş mu kısmını görürsün?

     İnsanların hayvanlardan öğrenebileceği ne var?

     Yaptığın en aptalca şey nedir?

     Karşı cinsten olsaydın isminin ne olmasını isterdin?

     Senin hakkında kim en çok bilgiye sahiptir?

     Bir kadının veya erkeğin asla yapmaması gereken bir şey nedir?

     Hiç giymeyeceğin şey nedir?

     Kadınlar romantizmden ne anlar?

     Eğer bir film senaryosu yazacak olursan konusu ne olur?

     Hayatın boyunca kaç kitap okumuşsundur?

     Hafta sonları ne yapmayı seversin?

     En son ne zaman dans ettin?

     Boş zamanlarını yalnız mı yoksa birileriyle mi geçirmeyi seversin?

     Ne asla affedilemez?

     Bir kızı mutlu etmenin yolu nedir? peki erkeği mutlu etmenin yolu nedir?

     En son kiminle derin bir sohbete daldın?

     Tek kelimede, hayatın anlamı ne?

     Eğer mutluluğu çize bilseydin , neye benzerdi?

     Senin için iyi bir arkadaş ne demek? Tarif eder misin?

     Bu yıl içinde en çok neyin olması için sabırsızlanıyorsun?

     Kablolu kulaklık mı kullanıyorsun yoksa kablosuz mu?

     Renkler senin için bir anlam ifade eder mi?

     Ayağını beğenir misin?

     Hangi müzik aletini çalmak istersin?

     Rahatlıkla toplum önüne çıkıp konuşma yapabilir misin?

     Sessiz insanlar sinsi midir?

     Yabancı müzik mi türkçe müzik mi?

     Sıcak havayı mı yoksa soğuk havayı mı daha çok seviyorsun?

     Sence, bir insanı güzel yapan nedir?

     Reenkarnasyona inanıyor musun?

     Öldükten sonra sence ne olur?

     Bu dünya sevgiden yoksun mu?

     Hayvansever misin?

     Çok kızdığın bir insana ikinci bir şans verir misin?

     Ne sıklıkla kahve içersin?

     Yurtdışında yaşamak ister miydin?

     En iyi özelliklerin nelerdir?

     Mükemmel evlilik teklifi nasıl olmalı?

     Pahalı bir şey alıpta pişman olduğun oldu mu hiç?

     En sevdiğin aktör hangisi?

     Şu an yanında      TL olsa ne almak isterdin?

     Para biriktirmeyi sever misin?

     Konserleri sever misin? En son hangi konsere gittin?

     Baban/annen bir olay yüzünden hiç ceza verdi mi sana?

     Çocukları sever misin?

     Bugüne kadar aldığın en saçma mesaj neydi?

     Sosyal medyada sapıkça bir mesaj aldın mı?

     Büyülere inanır mısın?

     Nazar var mıdır?

     İnsanların gözlerine baktığında bir şeyler sezebilir misin?

     Altıncı hissin kuvvetli midir?

     Kaygılı bir insan mısın?

     Bir erkeğe çıkma teklifi etmek doğru mudur?

     İnternette tanışılan biriyle ciddi ilişki yaşanır mı?

     Hangi erkekle evlenilmez?

     Hangi kadınla evlenilmez?

     Evli erkekler neden daha çekici gelir?

     Dul kadınlar neden daha çekici gelir?

     Bakire kadın isteyip bakir olmayan erkek hakkında ne düşünürsün?

     Aldatılmayı hak eden insan olur mu?

     Düzenli seks hayatın var mı?

     Seksin insanlara faydalı olduğunu düşünüyor musun?

     Aşk acısını kadınlar mı daha çok çeker yoksa erkekler mi?

     Hayatında birisi sana yalvardı mı?

     Aşk yüzünden saçmaladığın oluyor mu?

     Gurur aşkın en büyük düşmanı mıdır?

     Erkekler zeki kadınlardan korkar mı?

     Parasıyla ön plana çıkan erkek çekici midir kadınların gözünde?

     Yarın için ne gibi planların var?

     Keşke tanımasaydım dediğin birileri oldu mu?

     Sürprizleri sever misin?

     Babanla mı daha iyi anlaşırsın annenle mi?

     Sence bir erkek mi daha çok belli eder sevdiğini kadın mı?

     Gördüğün en garip rüya hangisiydi?

     En çok neyin ile bilinirsin?

     Bugün bir dövme yaptıracak olsan nerene yaptırırdın?

     Duygularını genel olarak nasıl ifade edersin?

     Paranın insanları bozduğunu düşünüyor musun?

     Erkeklerin sakalı olmalı mı?

     Eğer bir klonun (kopyan  olsaydı, bu klondan ilk önce neyi yapmasını isterdin?

     İnsanlar hakkında çabuk hüküm verir misin?

     Uğurlu sayın nedir?

     Bayılarak kullandığın parfüm markası nedir?

     Makyajsız güzel olduğunu düşünüyor musun?

     Rus kadınlarında olupta türk kadınlarında olmayan özellikler nelerdir?

     İtalyan erkeklerinde olupta türk erkeklerinde olmayan özellikler nelerdir?

     Nasılsın sorusuna dürüstçe cevap verir misin?

     Hastalandığında nazlanır mısın?

     Kediler neden ayak koklamayı sever?

     Geceleri yıldızlara baktığında aklından neler geçiyor?

     Gök gürültüsünden korkar mısınız?

     Memleketinizin en meşhur yemeği nedir?

     Kadınlar, erkeklerin emaneti midir?

     Hastane fobiniz var mı?

     İnternet hızınız kaç?

     Hangi sosyal medyada daha çok vakit geçiriyorsunuz?

     Alışverişe çıktığınızda genellikle kaç saatinizi harcıyorsunuz?

     Duymaktan mutlu olduğunuz kelimeler var mı?

     Küfürlü konuşan kız çekici midir?

     Erkek dediğin maço mu olmalıdır?

     En çok özlediğiniz komedyen kimdir?

     Türkiye, laik bir devlet midir?

     Uyuma rekorunuz kaçtır?

     Hiç televizyona çıktınız mı?

     Hangi ünlü ile vakit geçirmek isterdiniz?

     Sosyal medya fenomenine aşık oldunuz mu?

     Hiç yüzünüze çirkinsin denildi mi?

     Şehir hayatı mı yoksa köy hayatı mı?

     Türkiye’deki internet hizmetlerinden memnun musunuz?

     Görünmeyen bir varlıkla iletişime geçtiniz mi?

     Özlediğiniz ama vefat etmiş birisi var mı?

     Kadınların tayt giymesi çekici midir?

     Sütyensiz şekilde gezmek ister miydiniz?

     Erkeklerin cinsel organı beyinden bağımsız mı çalışır?

     Ruhunuzu anlatan bir film var mı?

     Neden yabancı diziler türk dizilerinden daha kalitelidir?

     Güzel ve bakımlı olan kadınlar genellikle temiz midir?

     Hiç sümüğünüzü karıştırıp gizlice bir yerlere sürdünüz mü?

     Ayak serçe parmağınızı bir yere çarptınız mı?

     Ameliyat geçirdiniz mi?

     Gamer olan kadınlar neden erkekler tarafından ilgi görür?

     Abazalar yüzünden mesaj kutusuna bakmaktan vazgeçtiniz mi?

     Tumblr’da kaç kişiyi engellediniz?

     Teleport icat edilmiş olsaydı, şuan nereye giderdiniz?

     Zaman makinası icat edilmiş olsaydı, hangi çağa giderdiniz?

     Adam gibi adam diyebileceğiniz erkeklerin özellikleri nelerdir?

     Trip atmak, seni seviyorum demenin dolaylı söylemi midir?

     Hiç eşek şakası yaptınız mı?

     Kadın kadına kavgalar mı daha heyecanlı yoksa erkek erkeğe mi?

     Hemcinsin tarafından tacize uğradınız mı?

     Hiç birisinin ayağına kapandınız mı?

     Elleriniz damarlı mıdır?

     Metabolizmanız yavaş mıdır?

     Böceklerin duyguları var mıdır?

     Hiç hayvanların ağladığını gördünüz mü?

     Erkekler neden kadınların göğüslerini, bacaklarını ve kalçaları severler?

     Çorapsız ayakkabı giyer misin?

     Babet çorabı giyen erkek itici midir?

     Ağlamak, psikolojiyi rahatlatır mı?

     Cep telefonunuzu tuvalete düşürdünüz mü?

     Çişinizi tutar mısınız?

     Youtube’da ilginç bulduğunuz kanallar var mı?

     Instagram hesabın varsa, paylaşır mısın?

     Facebook kullanıyor musun?

     İnternet üzerinden alışveriş yapar mısın? Evetse, genellikle ne üzerine harcıyorsun?

     Bir insanın şımarık olmasının temel nedeni nedir?

     Çok paranız olsaydı, karakteriniz değişir miydi?

     Hiç mesleği, okulu ve eğitim düzeyinden dolayı aşkınızdan vazgeçtiğiniz oldu mu?

     Mantık evliliği ile aşk evliliği arasındaki fark nedir?

     Evleneceğiniz insana tuzlu kahve içirir misiniz?

     En sevdiğiniz sos nedir?

     Güzel kadınların çirkin erkeklerle çıkmasının nedeni var mıdır?

     Aldatılmak, karşı cinsten nefret etmenin nedeni olabilir mi?

     Feminizm size göre nedir?

     Bikini giyer misiniz?

     Yüzünüzde çiller var mı?

     Makyajı gereğinden fazla abartan kızların amacı nedir?

     Ayrılık sonrası yeni sevgili yapan eski sevgilinize tepkiniz ne olurdu?

     Whatsapp’ta son görülme saatini kapatan insan itici midir?

     Hemcinsinizden hoşlansaydınız, nasıl ona açılırdınız?

     Evlilik korkusu neden erkeklerde fazlaca vardır?

     Bebekte yaparım kariyer de diyebilen kadınlardan mısın?

     En iyi cep telefonu operatör servisi hangisidir?

     Dolar ve Euro’nun TL karşısında değer kazanmasına nasıl bakıyorsunuz?

     Profil fotoğrafınızda kendi resminizi kullanır mısınız?

     Kendinizi çirkin hissettiğinizde, ne yaparsınız?

     O bana zaten bakmaz dediğiniz insanlar oldu mu?

     Kendinizi sevgilinize yetersiz olduğunu hissettiniz mi?

     Aşkta yaşın önemi olur mu?

     Boy farkı, ilişki için büyük bir engel midir?

     Starbucks Coffee’de sevdiğiniz içecek nedir?

     En güzel yemek mutfağı, hangi ülkeye aittir?

     Waffle sever misiniz?

     Ayakları büyük olan kadın itici midir?

     Elleri büyük olan kadın itici midir?

     Erkekler kıllarını aldırmalı mıdır?

     Bakımlı erkek size göre nasıl olmalıdır?

     Toplu taşıma araçlarında gördüğünüz en büyük rezillik nedir?

     Türkiye’de hangi şehirde yaşanmaz?

     Yoksulluk çektiniz mi?

     Günde kaç kere hapşuruyorsunuz?

     Sana özel gelen bir saat var mı?

     Şuanda seni düşünen birisi var mıdır?

     Tumblr’da bu postu paylaştıktan sonra soru almaya başladın mı?

     En rezil olduğunuz an neydi?

     Sevdiğinizin karşısında yüzünüz kızarmaya başlar mı?

     Erkekler kadınsız yaşayabilir mi?

     Kadınlar erkeksiz yaşayabilir mi?

     Uyudun mu?

     Erkekler, gece   ′den sonra karşı cinsine attığı mesajlar beyinle atılmayan mesaj sınıfına mı giriyor?

     Teknolojik aletler ile ilgilenir misin?

     Olgun musun?

     Gezmeyi mi seversin,evde oturmayı mı?

     Dış görünüş önemli midir?

      Karşındaki ile yemeğini paylaşır mısın?

     Mesajlaşırken imla kurallarına dikkat eder misin?

     Uzunca yazılmış bir mesaja "ok.” diye cevap verir misin?

     Ahahahah yazıp da aslında gülmediğin oldu mu?

     Sevgilin hakkında arkadaşlarının ne düşündüklerini önemser misin?

     Başkasının yemeğinden izinsiz bir ısırık alır mısın?

     Sinemada film izlerken konuşur musun?

     Sinemada hiç sevgilinle yiyiştin mi?

      Yemek yerken garip sesler çıkarır mısın?

     Koltuğunda boş boş takılırken ne yaptığını sorduklarında, meşgul olduğunu söylediğin oldu mu?

     Özel günleri kutlamayı hatırlar mısın?

     Basit sebeplerden sevdiğin insandan ayrılır mısın?

     Hamile biri tekrar hamile kalabilir mi ?

     Bakire misin?

     Kaç çocuk istiyorsun?

     Eğer evinde yangın çıksa, kurtaracağın tek şey ne olur?

     İnsanların senin hakkında en büyük yanılgısı nedir?

     En son kopyaladığın metin neydi?

     Kızlara sorulmaması gereken sorular nelerdir?

     Erkeklere sorulmaması gereken sorular nelerdir?

     Tercih ettiğin prezeryatif markası nedir?

     Telefonda aradığın son şey neydi?

     Bir günlüğüne karşı cins olsan ne yapardın?

     Telefonunuzdaki en utanç verici fotoğraf hangisidir?

     Hayalinizdeki düğün nedir?

     Koca parası yer misin?

     Ev kadını olmak ister miydin?

     En son ne zaman dişlerini fırçaladın?

     Bir ilişkinizdeki en büyük korkunuz nedir?

     En komik ilk randevunuz neydi?

     Hiç yaşınız hakkında yalan söylediniz mi?

     Karanlıktan korkar mısın?

     Farklı bir dil konuşabiliyor musun?

     Bisiklete binmeyi ne zaman öğrendin?

     Ev işleri yapmayı sever misin?

     Sürahiyi hiç kafana diktiğin oldu mu?

     İlişki durumun nedir?

     En Son Ne Zaman Bir Sevgilin Oldu?

     Karşı cinste ilk nereye bakarsın?

     Bugün neyle meşgulsün?

     Konuşmaktan sıkılmadığın kişi var mı?

     Odandaki en ilginç nesne nedir?

     İlk görüşte aşka inanır mısın? Neden inanırsın veya neden inanmazsın?

     Son bir yıl içinde değiştiğini fark ettin mi? Ne yönde?

     Popüler olmak senin için ne anlama geliyor?

     Dünyadaki en ciddi sorun nedir?

     Zil sesin nedir?

     Eğer sevgilin uyuşturucu kullansa umurunda olur muydu?

     Pencere açıkken yatıyor musun?

     Vedalar senin için zor mu?

     Hangisi daha çok acı verir Duygusal acı mı Fiziksel acı mı?

     Dünyadaki en seksi erkek kimdir?

     Dünyadaki en seksi kadın kimdir?

     Ensest ilişkiye nasıl bakıyorsun?

     Hiç kendi dinini sorguladın mı?

     Birini daha iyi tanımak için sorduğunuz iyi ama biraz garip soru ne olurdu?

     ‘‘R’‘ harfini söyleyemeyen insanı çekici bulur musun?

     Sesiyle sana huzur veren bir insan var mı hayatında?

     Eski sevgilinden neden ayrıldın?

     Sizin için önemli bir tarih var mı?

     Sevgilin ile parasal konulardaki farklılık ilişkiye zarar verir mi?

     Tumblr’ın yaş ortalaması nedir?

     Hiç strapon kullandınız mı?

     Şuan ne yapıyorsun?

     BDSM hakkında ne düşünüyorsun?

     Bir kadının değerini giydiği kıyafete göre ölçer misiniz?

     Regl döneminiz nasıl geçer?

     Yüzme biliyor musun?

     Cinsellik olmadan aşk olur mu?

     Görücü evliliğe bakış açınız nedir?

     Hiç terk edildiniz mi? Ya da  terk ettiniz mi?

     Karşı cinsin sizi etkilemek için söylediği en iyi yalan neydi?

     Sürtünme yoluyla ilişki hamile bırakır mı?

     Erkekler şort giydiğinde, kadınlar etkilenir mi?

      Uzak mesafe ilişkilerinde aradaki mesafe mi önemlidir yoksa duyguların mesafesi mi?

      Sanal sevgili kriteriniz nelerdir?

     Çoklu kişilik bozukluğuna sahip olan birisiyle tanıştınız mı?

     Sosyal medyada karşı cinse mesaj atmaktan çekinir misiniz?

     İnsan sahiplenilebilen bir obje midir?

      Kendi kendinize sorular soruyor musunuz?

     Erkekleri kategorileştirmek isteseniz, kaç kategoriyle ayırırdınız?

     Dış görünüşü iyi olanlar daha mı güzel severler?

     Günümüzdeki aşk kavramı neden ucuzladı?

     Bir insanın karakterinin şekillenmesinde kendinin payı var mıdır?

     Dünyada yaşayan güzel kadınlarla Cennet'te olacak hurilerin farkı nedir?

     Gece vakitlerinde korku filmi izleyebilecek kadar cesaretli misin?

     Ne kadar sıklıkla selfie çekinirsin?

     Boyunuza göre ayak numaranız orantılı mıdır?

     Coca Cola mı Pepsi mi?

     Aç karna sigara içer misin?

     Askerlik yaptın mı?

     Aşık olunmayı hakeden biri misin?

     Karşı cins senin neyine aşık olmalıdır?

     Saplantılı sevgilin oldu mu?

     Hiç sevgilinle yaramazlık yaptın mı?

     Hiç eve kız halinle erkek attın mı?

     Bir erkek yakın olduğu kızı evine çağırırsa, doğru durur mu?

     Yağmurlu havalar seni mutsuz eder mi?

     İş hayatındaki stresle nasıl mücadele edersin?

     Zengin kayınpederin olmasını ister miydin?

     Parası için beraber olan kızlar hakkında ne düşünüyorsun?

     Marka giyinen insanlar, karakter yönünden kaliteli midir?

     Babet giymeyi sever misin?

     Hamile olma hayali kurdun mu?

     İç sesin şuan ne diyor?

     Mutluluk gözyaşları döktün mü?

     Vücudunun herhangi bir yerinde jilet izleri var mı?

     Yaş farkı aşka engel midir?

     Hangi şehrin insanını kendine daha yakın bulursun?

     Doğa ile iç içe yaşamaktan hoşlanır mısın?

     Neden sanal arkadaş ihtiyacı duyarız?

     İnternet üzerinden tehdit edildiniz mi?

     Fazla verilen para üstünü geri iade eder misin?

     Sosyal medya üzerinden evlenenler mi daha mutludur yoksa çevresinden bulanlar mı?

     En güzel aşk dönemi hangi yaş aralığıdır?

     Çocukluk aşkınız oldu mu?

     Merhameti olmayan insanlar nasıl bir vicdana sahiptir?

     Duygularınız ağır bastığında kararlarınız dengesizleşiyor mu?

     Cimri bir insan mısınız?

     İş verenine yalakalık yapan insanlardan hoşlanır mısınız?

     İş hayatında gizli sevişmeleriniz oldu mu?

     Gerçekleşmesi imkansız olan bir hayaliniz oldu mu?

     Twitch yayını izler misin?

     Instagramı ne için kullanırsınız?

     Hiç uzaylı dansı yaptınız mı?

     Yıllar geçse de modası geçmeyecek olan şarkı hangisidir?

     Hiç hayatınızda lezbiyen tanıdınız mı?

     Hiç hayatınızda gay tanıdınız mı?

     Alışveriş merkezlerini sever misiniz?

     Hayat mı zordur yoksa insanlar mı?

     İnternetsiz bir yaşam olsaydı dünya nasıl bir yer olurdu?

     Tumblr kullanmayan insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

     Yurtdışında yaşasaydınız Türkiye’yi özler miydiniz?

     Ölümden korkar mısınız?

     Ailenizden hiç bir kişiyi kaybettiniz mi?

     Sevgilinize ne tür fedakarlık yapardınız?

     Bir demet gül sizi mutlu eder mi?

     Kaktüs sever misiniz?

     Dışarıdan eve geldiğinizde ilk ne yaparsınız?

     Bilgisayarınız sizin en büyük sırdaşınız mıdır?

     Regli iken nasıl bir ruh haliniz olur?

     Vitamin ilacı kullanıyor musunuz?

     En sevdiğiniz meyve suyu nedir?

      Soru listesi olan bu postu nasıl değerlendiriyorsun?

      Yağmur yağdığı zaman içine bir hüzün birikiyor mu?

      Lise yıllarında sana nasıl bir lakap takmışlardı?

      Kafa dengi bir arkadaş tanımın nasıldır?

      Yemek yediği halde kilo alamayan insanları kıskanır mısınız?

      En çok garip bulduğunuz toplum hangi ülkedir?

      Connected .me hesabın var mı? Varsa nedir?

      Sivrisineklerden korunma yolları nelerdir?

      Dişçiye gitmekten korkar mısın?

      Sana göre en garip fobi hangisidir?

      Cennete gideceğini düşünüyor musun?

      Annen ve babandan memnun musun?

      Kalp kırıklarına karşı almış olduğun önlemlerin nelerdir?

      Bir kadını nasıl tatmin edersiniz?

      Bir erkeği nasıl tatmin edersiniz?

      Gerçekten seven insan gider mi?

      Eski sevgiliden arkadaş olur mu?

      Futboldan anlar mısın?

      Resim çizme yeteneğin olsaydı neler çizerdin?

      Psikolojinin düzgün olduğuna inanıyor musun?

      Hayatta risk  almayı göze alabilir misin?

      Erkekler cinselliğe bu kadar düşkünken kadınlar neden değildir?

      Erkeklerde garipsediğin bir şey var mı?

      Kadınlarda garipsediğin bir şey var mı?

      Bebeğin olsaydı nasıl bir tipe sahip olurdu?

      Canın sıkıldığı zaman bunalım geçirir misin?

      Kurabiye sever misin?

      Yemek yapmayı sever misin?

      Erkeklerin kalbi midesinden mi geçer?

      Dış görünüşü mükemmel olan insanların egolu olmayı hak eder mi?

      Sanaldan evlenen insanlar hakkında ne düşünüyorsun?

      Evlilikler midir aşkı öldüren yoksa bireyler midir sevgiyi körükleyen?

      Sakız çiğneyen insanlara karşı gıcık kapar mısın?

      En çok neye sinir olursunuz?

      En huzurlu hissettiğin yer neresidir?

      Ağlamayan bebeğe meme vermezler mi?

      Ayak falını duydun mu?

      Deepweb hakkında bilgin var mı?

      Bitcoin kullanmasını biliyor musun?

      En çok nerelere harcama yapmayı seversin?

      Aşık veya hoşlandığınız karşı cinsi gördüğünüzde vücudunuzda nasıl fizyolojik etkiler oluşuyor?

      Hayatında yapmayacağın   şey nedir?

      Video oyunlara kafaya takmış bir sevgiliyle nasıl başa çıkarsınız?

      Ayaklarınız kokar mı?

      Dişleriniz inci gibi beyaz mıdır yoksa sarı mıdır?

      Vücudunuza güveniniz yüzde kaçtır?

      Yabancı kadınlar, türk kadınlara göre daha mı kültürlüdür?

      En yakışıklı erkekler, hangi ülkeden çıkar?

      En seksi kızlar, hangi ülkeden çıkar?

      Kadınlarda ortalama boy kaç olmalıdır?

      Erkeklerde ortalama boy kaç olmalıdır?

      Bugün neyle meşgulsün?

      Bütün zamanınızı sevgilinizle geçirmekten korkmuyor musunuz?

      Mutlu bir yaşamın sırrı nedir?

      Son zamanlarda en çok ne hakkında düşünüyorsun?

      Kadınlarda evde kalma yaşı kaçtır?

      Erkeklerde evde kalma yaşı kaçtır?

      Evlenmeyi düşünür müsün? Evetse, kaç yaşında?

      Evlendiğinde kocanız çorapları orta yere atsa, çıldırır mısınız?

      Gördüğün en komik şey nedir?

      Neden bazı insanlar hayattan zevk alırken bazıları almaz?

      Mutluluğu bir cümlede özetler misin?

      Erkekler mi yoksa kadınlar mı daha zekidir?

      Sosyopat bir insanla tanıştınız mı?

      Ayak fetişi bir sevgiliniz olsaydı ondan ayrılır mıydınız?

      Karşı cinsler korkutucu gelir mi?

      Rezil olmaktan korktuğun için kendini kasar mısın?

      Sosyal medyada üslubuna dikkat eder misin?

      İnternet üzerinden farklı dil bilen birisiyle konuştunuz mu?

      Kaç kişinin kalbini kırdınız?

      Okula severek gitmek için bir sebebiniz olmuş muydu?

      Kendinizden    yaş büyük birisinden hoşlandınız mı?

      En nefret ettiğin çorba nedir?

      Telefonun zil sesi nedir?

      Cep telefonunda hangi uygulamaları severek kullanıyorsun?

      En merak ettiğin film hangisiydi?

      Bilinçaltında yatan düşünceleri merak ediyor musun?

      Bir erkeği güzelleştiren nedir?

      Bir kadını güzelleştiren nedir?

      Yabancı para birikimi yapar mısın?

      Şuanda almak istediğin ama alamadığın bir şey var mı?

      Burnunu karıştırır mısın?

      Sigara gibi yanıp tutuştuğun bir insan var mı hayatında?

      Kış mevsiminde içmekten zevk aldığın sıcak içecek nedir?

      Yaz mevsiminde içmekten zevk aldığın soğuk içecek nedir?

      En sevdiğin harf nedir?

      Uğurlu sayın var mı?

      Kahve falına bakmayı biliyor musun?

      El falına baktırdın mı?

      Su içmeyi sever misin? Günde kaç litre tüketirsin?

      Kendini zayıf mı yoksa güçlü biri olarak mı görürsün?

      Bedenen yaşayan ama ruhen ölmüş insanlara tavsiye verebilir misin?

      Sevgi bizi hayata bağlayan güçlü bir büyü müdür?

      Fotoğraf çektirirken kasıntılı hale bürünür müsün?

      Denize girmek mi daha keyifli yoksa havuza mı?

      Grip olduğunda triplere giriyor musun?

      Sevgiline hiç naz yaptın mı?

      Utandığında nasıl tepkiler veriyorsun?

      Gülmeyi sever misin?

      Ağlayan erkek gördün mü gerçek hayatta?

      Serçe parmağını kapı arasına, sehpaya veya koltuğa sıkıştırdın mı?

      Bakire olmayan bir kadınla evlenir misin?

      Bakir olmayan bir erkekle evlenir misin?

      Abaza kadın olur mu?

      Hiç sexting yaptın mı?

      Sıcaktan bunaldığında neler yaparsın?

      Tuvalete gitmeye bile üşendiğin oldu mu?

      En tatlı sabahlar ne ile başlar?

      Türk kahvesini nasıl seversiniz?

      Yaşına göre hala çocuk olan birisiyle arkadaş olur musun?

      Çocukluğun nasıl geçti?

      Ağlayan bebekler seni çileden çıkarır mı?

      Çok çabuk sıkılan bir insan mısın?

      Türkiye’de ucuzlayan tek şey; aşk mıdır?

      Kiliseye gittin mi?

      Hafıza kaybı yaşasam keşke dediğin günler oldu mu?

      Eski sevgilin kaza geçirse ziyarete gider misin?

      Hiç olmadık bir yerinde sivilce çıktı mı?

      Bodrum, Fethiye veya Çeşme’ye gittin mi?

      Denize kıyısı olmayan bir şehirde yaşayabilir misin?

      Sevdiğin insanla her şeyi göze alabilir misin?

      İnternet insanların ahlakını bozuyor mu?

      Türk dizileri izler misin?

      Evlendiğinizde, Yaparsın Aşkım’a katılır mısınız?

      Her şeyi elde edebilen insan, mutlu mudur?

      Justin Bieber hayranı mısın?

      Aleyna Tilki hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Cep telefonunda internet paketi var mı?

      Kadınlara yakışan saç rengi hangisidir?

      Bir insanı kilosu yüzünden rencide ettiniz mi?

      Sırf tipi çirkin diye birisini reddettiniz mi?

      Squat yapan kadın çekici midir?

      Kas yapan erkeklerden hoşlanır mısınız?

      Estetik ameliyatı yaptırmak ister miydiniz?

      Sakalsız erkekleri sever misiniz?

      Hangi göz rengini çekici bulursunuz?

      Duygusal mısınız?

      En çok neye gözyaşlarınızı akıttınız?

      Kıvırcık saçlı insanları çekici bulur musunuz?

      Kadere inanır mısınız?

      Ailen ile aran limoni midir?

      Kuşak çatışması yaşadınız mı*

      Sevgilini rahatlıkla annene ve babana anlatabilir misin?

      Geçmişte özlem duyduğun bir şeyler var mı?

      Lüks tüketimi sever misin?

      Hayatında aşk acısı yaşamamış insan var mıdır?

      Sevgiline rahatlıkla kendini ifade edebilir misin?

      Hiç bir erkeği vücudunla tahrik ettin mi?

      Para varsa huzur da vardır sözüne inanıyor musunuz?

      Kendini en çok neye yetersiz buluyorsun?

      En çok sevdiğin ikili nedir?

      Komik bulduğun atasözü var mı?

      En sevdiğin film repliği hangisidir?

      En zorlandığın ders hangisidir?

      Buz pateni yaptın mı?

      Bayram tatillerini sever misiniz?

      Yalnız başına sinemaya gider misin?

      En sevdiğin oyun firması hangisidir?

      Candy Crush oynar mısın?

      Kalbini hoplatacak bir olay yaşadın mı?

      Yağmur suyu içtin mi?

      Karpuz mu daha lezzetlidir yoksa kavun mu?

      Kemal Sunal’ı özlüyor musun?

      Uzun süren bir uçak seyahati yaptınız mı?

      Osmanlı tarihini biliyor musunuz?

      Instagram’da kaç takipçiniz var?

      Kötü karaktere sahip bir film kahramanına aşık oldunuz mu?

      Çocukluk aşkı yaşadınız mı?

      Kendi kendine konuştunuz mu?

      Kendinize kızdığınız zamanlar oluyor mu?

      Beyaz bir gelinliğin içinde kendinizi hayal ettiniz mi?

      Gerdek gecesinden korkar mısınız?

      Balayında nereye gitmek isterdiniz?

      Kadınlar neden tek taş yüzüğü severler?

      En çok hangi siterlerde takılırsın?

      Teknolojinin hızlı ilerlediğini düşünüyor musun?

      Maddi durumun kötü mü iyi mi?

      Dış güzellik mi daha ön plandadır yoksa iç güzellik mi; size göre?

      İnternette sohbet ederken imla kurallarına takıntılı insan tanıdınız mı?

      Random gülen insanlara sinir olur musun?

      Yaşına göre olgun olan bir insanın altında yaşanmışlıklar mı vardır?

      Hiç ailenden şüphe duydun mu?

      Kardeşin var mı? Varsa, ona güvenir misin?

      Ablası olan erkek veya abisi olan kız şanslı mıdır?

      Biz ayrı dünyaların insanıyız dediğin kişiler oldu mu?

      Bir erkeğin aldattığını anlayabilir misiniz?

      Bir kadının aldattığını anlayabilir misiniz?

      Sen daha iyilerine layıksın diyen sevgiliye karşı ne yapardınız?

      Sosyal aktivitelerden hoşlanır mısınız?

      İnsansız bir hava sahasında yaşamak istediniz mi?

      Vampir olmak ister miydiniz?

      Sivilceleri patlatmayı sever misin?

      Merhaba,Selam ve naber gibi giriş yapan kişilere cevap verir misiniz?

      Tumblr’da sohbet etmekten hoşlanır mısınız?

      Regl olduğunu rahatça söyleyebilir misin?

      Kalbine kaç defa ihanet ettiler?

      Kaç tane ayakkabın var?

      Kaç tane ojelerin var?

      Kuaföre sıkça gider misin?

      Dindar biri misin?

      Kaderine kolayca küsen bir insan mısınız?

[amabilbenaslindaiyibiriyim]

“Farklı” Olmak

Evet efendim, bugün de yine insanların teoride övgüler düzdükleri ama pratikte nefret ettikleri bir konudan bahsetmeye geldim: Farklı olmak.

Herkes ister farklı olmayı, en azından öyle iddia eder. Bir insanı en mutlu eden iltifatlardan biridir “Çok farklısın.” Ve bunun herkes için öyle olduğundan emindirler. Şimdi düşündüm de, galiba bu cümleyi hiçbir kadın kurmadı bana, hep erkekler flört amacıyla kurdu. Biri bir yerde söylemiş galiba bunlara, akıl vermiş. Demiş ki “Bak kadınların en çok hoşuna giden iltifat bu.” Tıpkı, yüz yüze hiç görmedikleri ama instagramda falan görüp de beğendikleri bir kadına “Profilin çok ilgimi çekti… Öyle farklı bir havan var ki… Sanki yıllardır tanışıyor gibiyiz… İlk defa böyle hissediyorum… “ gibi üç noktalı cümlelerin etkili olacağı tavsiyesi gibi. Zaten “ilk”, “son”,“asla” ve “sonsuz” gibi kelimeleri duyunca/okuyunca avuçlarımda bir kaşıntı başlıyor benim, şakağımdaki damar atmaya başlıyor. Artık bir yerlerde hazır bir metin olduğu ve erkeklerin whatsapp gruplarında falan bunu birbirleriyle paylaşıp birkaç cümlesini değiştirerek kadınlara attığına neredeyse eminim, çünkü bu kadar çok erkeğin bu kadar çok kadına aynı cümleleri aynı sıralamalarla atmalarının başka bir açıklaması olamaz. Neyse, bu başka bir yazının konusu.

“Farklı olmak” o kadar devasa bir kavramdır ki, insanlara bunu iltifat olarak kullanmanın etkisinin çok büyük olması bir yana, bir kişi kendiyle alakalı da “Ben çok farklıyım.” cümlesini kuramaz kolay kolay. Ağır narsist damgası yer çünkü. Sanki farklı olmak her zaman çok ahım şahım bir şeymiş gibi. Mesela seri katiller de çok farklıdır, psikopatlar (hani doğuştan duygu hissedemeyen, acı ve ızdıraptan zevk almak dışında olumlu duygusu bulunmayan kişiler, günlük ve yaygın kullanımdaki gibi değil), çocuk tecavüzcüleri, bu insanlar “normal”den çok farklıdır. Oysa ki hiçbir zaman “Çok normalsin.” gibi bir iltifat duyamayız.

Dediğim gibi, ben çok duydum “Çok farklısın.” cümlesini. Bazen iltifat olarak, sıklıkla “acayip ve tuhaf”la eş anlamlı olarak, (Iı şey… Ya sen…Sen biraz… Hmm… Farklısın.” gibi) bazen “Ya sen bambaşka bir kafadasın, kafan hayırlı olsun.” veya “Ne içtiysen bize de ver.” şeklinde.

İnsanlar hep “Farklı bir şeyler arıyorum, farklı birilerini arıyorum.” deyip dururlar ama, somut olarak farklılığı çoğu zaman kabul etmezler. Reddederler, dışlarlar, rahatsız olurlar ya da en iyi ihtimalle yok sayarlar.

İlk kez bunu fark ettiğimde 8 yaşındaydım. O zamana kadarki ömrümün en mutsuz günüydü. 8 yaşında bir çocuk ölmek ister mi? Ben istedim o gün orada ilk kez. Çünkü farklıydım bir şekilde, ama kabul görmüyordum. Bunu çok yoğun hissediyordum, bazen kendi ailemde bile. Biraz da canlı bir hayal gücüm vardı her çocuk gibi. Düşündüğümde en mantıklı açıklama, benim belki de aslında bir uzaylı olmam ve türdeşlerimin bu gezegene olan ziyaretleri bittiğinde beni burada unutmuş olmalarıydı. Tam o dönem uzaylı haberleri vardı her gün, “UFO görüldü falan.” O dönem korkudan geceleri uyuyamazdım, çünkü gelip beni geri alacaklardı belki? Ama burada sevdiğim bir annem, babam, kardeşim vardı, tüm bu anlaşılmazlığa tüm bu farklılığa rağmen istemiyordum gitmeyi. Beni almalarından çok korkuyordum. Tuvalete bile yalnız gidemiyordum. Sonra işte “güya” o bulunan uzaylıların görüntüleri düştü televizyona. Ben geceleri uyuyamazken herkes bunları görmekten dehşete kapılacağıma inanıyordu, kapatmak isterlerdi televizyonu. Benim ısrarla izlemek istememe anlam veremezlerdi. Bense izledikçe rahatlardım çünkü hiç alakam yoktu onlarla, hiç benzemiyordum. Anne, babama, diğer insanlara daha çok benziyordum, en azından fiziken. Rahatladım. Eninde sonunda ait olacaktım herhalde, uyum sağlayacaktım. Yıllarca da inandım ve her bir zerremle çaba gösterdim bunun olması için. Bazen beni tüketecek kadar yoğun bir çaba. Ama olmadı, ait hissedemedim, içimdeki o başka bir yerlerde ait olduğum başka bir dünya olduğu hissi hiç geçmedi, hep sıla özlemi duydum. Bu farklılığı her hissettiğimde, ki çok sık olurdu, aynı mutsuzluğa kapıldım. Son bir yıla kadar “Farklı olmak” beni yüzlerce defa mutsuz, belki bir ya da iki defa mutlu etti. Hep aynılığı aradım, aynılığa özlem duydum. Hayatı boyunca diğer insanlarla aynılığı, ortak paydaları yaşamış ve hissetmiş biri, elbette ki ara sıra farklı olmak ister. Hobi olarak. Başka türlüsünü bilmez çünkü, sahiden “farklı” olmayı bilmez. Bunu küçücük anlarda tadar ve mutlu olur. Hayatının her gününü farklı hissederek geçiren biri, aynı olmaya özlem duyar.

Ben sanki top havuzunda bir rubik küptüm, sürüdeki o mor inektim. Aynı olamadıkça bir süre sonra kendimi sorgulamaya, kendimi sevmemeye başladım. Bu uyumsuzluğumun sebebinin benim çok üstün, diğer herkesin ise çok aşağı olması olduğuna da inanabilirdim, bazı “uyumsuzlar” böyle yapıyor çünkü. Ama ben bir şekilde bu farklılığımın “yanlış” bir şey olduğu inancına kapıldım. Çünkü bu her ne idiyse, insanları benden uzaklaştırıyordu. Farkında bile olmadan, istemeden, “öyle” kastetmeden. Biten her insan ilişkisinin ardından haftalarca, aylarca sorgulayarak. Psikopat mıydım? Tutunamayanlardan mıydım? Marjinal miydim? Sorunlu muydum? Tamir olamayacak kadar kırık mıydım, üretim hatası mıydım? Ruhsal olarak hasta mıydım, hastalıklı bir zihni olan bir kişi miydim? Hiçbiri değildim ve farklılığın arızalı olduğuna inanmak, farklılığın çok üstün bir şey olduğuna inanmakla aynı büyüklükte bir saçmalık.

Neden uyum sağlayamıyor, “aynı”yı bırak, benzer bile olamıyordum? İnsan o “human connection”ı arıyor, bir yerlerde çoğu şeyde aynı düşünmek, aynı hissetmek, aynı perspektiften bakmak istiyor. Çünkü diğer türlü, düşündüğün her şey yanlış, hissettiklerin yanlış, tüm varsayımların yanlış oluyor. Hayatın yanlış oluyor. Var olma sebebini anlayamıyorsun. Hatta bazen, var olmana ya da yaşamana gerek olup olmadığını bile sorguluyorsun.

Bu bazen beni çok kızdırırdı çünkü, sanki hepimiz gökyüzündeki bulutlara bakıyoruz ve diğer herkes parmağıyla gösterip “Aa bak orada bir kedi var.” diyordu. Tüm gökyüzünü taradım, bazen herkes gitti, sonunda gün batana kadar ben orada o kediyi aradım, bulamadım. Bazen inat ettim, sorularımla bunalttım insanları, “Hani nerede?” “Bir kere daha göster.” diye. Bazıları hemen gitti, bazıları sabretti, uğraştı, ben yine göremedim. Sonra dedim ki “Madem öyle, o zaman ben kendi gördüklerimi göstereyim.” O kadar güzel şeyler görüyordum ki orada, bunları hiç değilse bir kişiye göstermek için çılgınca bir arzu duyuyordum. Tek boynuzlu atlar, ejderhalar, anka kuşları vardı. “İşte bak, gördün mü?” diye sevinçle, yerimde duramayarak gösterdiğim her seferinde, “Hani ya, hiçbir şey yok orada.” diyorlardı, hep aynı hayal kırıklığı. Zorladım, ısrar ettim, “Bak kafanı biraz sağa eğersen göreceksin.” dedim. “Tamam bak, tam benim durduğum noktaya gel bir de buradan bak” dedim. “Belki biraz gözlerini kısarsan?” I-ıh, yok. Bazıları bir yerden sonra artık bıktıkları için “Haa evet evet, gördüm.” dedi. Hayal et görmediklerini anladığında yaşadığın hayal kırıklığını. En azından bunun ne kadar delirtici bir durum olduğu konusunda hemfikir olabiliriz sanırım. Sani ben başka bir dünyada yaşıyor ama kimseyi o dünyaya alamıyordum, rafta duran bir kar küresinin içinde yaşıyor ama, onu kırıp da dışarıdaki dünyaya dahil olamıyordum. Dışarıdan gelen sesler boğuk boğuktu, arada duyabildiğim üç beş cümle kopuk kopuk, çoğu zaman bir anlam ifade etmiyordu. Camın içinden izlediğim görüntüler, hiç bilmediğim bir dilde film izlemek gibiydi, hiçbir diyalog olmadan anlamaya çalışıyordum olan biteni. Bağırıyor, cama vuruyor ama sesimi duyuramıyordum. Farklı olmak böyle bir şeydi işte.

“Tamam kısa kes, somut şeylerden bahset artık!” dersen, şöyleydi: Hep beraber yapılması gereken bir iş var, diğer herkes şöyle yapalım derken sen yok ya böyle yapalım diyorsun. Diğer türlüsü mantığına en ufak yatmıyor çünkü, “Fil dünyadaki en hafif hayvandır.” denilmiş kadar mantıksız geliyor sana. Bir grup içinde bir olay anlatılıyor, diğer herkes kim haklı kim haksız hemfikirken, sen “Ya bence o öyle olmayabilir.” dediğinde “Her şeye muhalif.” “Ukala, ilgi çekmeye çalışan.” oluyorsun. Hani Celal Şengör, işkence olarak insanlara bok yedirilmesi konusunda “Dışkı yedirmek işkence değildir, ben kendi dışkımı yedim.” demişti ya, hah sanki öyle bir şey söylemişsin gibi tepkiler alıyorsun. Onlarca cümle kuruyor ama birisi seni sessize almış gibi cümlelerinle hiçbir şey anlatamıyorsun. “Çok konuşuyor, boş konuşuyor.” oluyorsun. Birçok insan buna benzer bir duruma düşer zaman zaman, ama bu sürekli böyle olduğunda çok yıpratıcı. Kimse o kadar farklı olmak istemez.

Ben 27 yılımı aynı olmaya, uyum sağlamaya, köşelerimi törpülemeye çalışarak geçirdim. Bunda pek de başarılı olamadığım gibi, bir süre sonra “kendim olma” duygusunu kaybettim. Birileri bir şeyler söyledi, aklıma, kalbime hiç yatmadı, ama “Doğru olan budur herhalde.” dedim. Fikirlerim, duygularım, inançlarım ve ideallerim, çok güçlü ve çok doğru hissettirse de içimde, “Boş ver Aybike, muhtemelen yanlıştır.” dedim. Benden başka kimse yoktu çünkü. Bir yerden sonra kendine en ufak saygısı kalmayan birine dönüştüm, çünkü kendi yargılarım bu dünyada çoğunlukla kabul görmüyordu ve yapmam gereken her bir eylem için başkalarına fikir danışmak zorundaydım sanki. Kendi duygularımdan bile emin olamayıp başkalarına sormak zorundaydım, “Doğru mu hissediyorum?” diye. Bazen inadına onların dediğinin aksini yaptım, benim doğrularımın kabul gördüğünü görebilmek için ki görmedi. Farklı düşünmeye, farklı yaklaşımlara ihtiyaç duyulan nadir durumlar haricinde, öyle durumlarda herkes yanlışken senin doğru olman çok güzel bir şey. Ama bu durumlar çok çok nadirdi. Onların dediğini yapıp da olayların istediğim gibi sonuçlandığı her seferinde içimde bir burukluk, ağzımda acı bir tat oldu. Çünkü ben yine yanlıştım.

Sonra bir yıl önce, kendim gibi insanları buldum, hani o mor inek sürüsünü buldum sonunda. Hayatımda ilk defa aidiyet hissettim, kabul görmeyi, anlayışı, o “human connection”ı hissettim. Sonunda sıla özlemim dindi, aynı dili bile konuşmadığım insanlar bana bir yerlere ait hissetmenin ne kadar tamamlayıcı bir duygu olduğunu gösterdi. Sırf bunun için bile yaşamaya değer olduğunu. Meğer diğer insanlar “yaşam sevinci” dediğimiz şeyi böyle buluyormuş. Sonunda aynılığın ne kadar olağanüstü, ne kadar değeri anlaşılmamış bir his olduğunu tattım, hâlâ da bunun keyfini çıkarmaya devam ediyorum. Arızalı, sorunlu, kırık ya da yanlış değil, sadece ve sadece farklı olduğumu gördüm. Ama bu farklılığımın başka birileriyle tamamen aynı olduğunu.

Bir yerlerde çeşitli kalıplar var, "İnsanlar şöyledir." "İnsanlar böyle yaparlar." gibi. Bu kalıplara uymayan insanlar, belki açık açık değil ama, gündelik hayatta, kimi zaman bilerek çoğu zaman farkında bile olmayarak, "insan" değil muamelesi görüyor. Eksik bir "insan", bozuk bir "insan" muamelesi. Böyle bir dünyada, çoğunluk elma ama sen bir armutsan, bu senin farklı bir meyve değil, yamuk bir elma olduğun anlamına geliyor :)

Tüm hayatını yamuk bir elma olduğuna inanarak geçirdiğinde ve aslında bir armut, ama yine de bir meyve olduğunu öğrendiğinde, dahası, senden başka çok sayıda armut olduğunu da gördüysen eğer, işte o noktada farklılığını ne eksiklik ne fazlalık, sadece "farklılık" olarak kabullenebiliyorsun sonunda.

Bu yüzden bu blogda birçok kişiye çoğu zaman “deli saçması” gelecek, “Uç, aykırı, çocukça” gelecek şeyler yazmayı sürdüreceğim. 27 yıl içimde tuttuktan sonra artık nihayet tamamen ipimi kopararak kendim olmak çok güzel çünkü. İlk defa törpülenmeye çalışmadan, yıllarca canını acıta acıta kopardığın parçalarını kendine birer birer yeniden eklemek harika. Bu yüzden artık farklılığımı gizlemeye çalışmak bir yana, sık sık vurgulayacağım burada ve her yerde. Çünkü benliğimin her zerresiyle sonuna kadar kabul gördüğüm, takdir edildiğim ve tüm köklerimle bağlı olduğum bir dünyayı, tüm o çabamla yarım yamalak ait bile olamadığım bir dünyaya tercih ediyorum. Tüm kötü yanlarına, hırslarına, kayıtsızlık ve duyarsızlıklarına sürekli kılıflar uydurup kendimi kandırdığım, sevebilmek ve sevebilmeye devam etmek, hatta hiç değilse tolere edebilmek için mantığımı tamamen devreden çıkarmam gereken insanlardansa, çok küçücük detaylarda bile hayran olduğum, güven duyduğum insanları tercih ediyorum. Aslında ironik biçimde farklılığımı her vurguladığımda, birileriyle aynılığımı da vurguluyorum. Belki çoğu zaman depresif, karanlık, öfke dolu, iyi hissettirmeyen şeyler olacak burada. Çünkü yeni yeni dünya ve insanlık denen kavramlara dair olumlu şeyleri deneyimlemeye başladım, hayatımın büyük kısmı Talihsiz Serüvenler tadında geçti. Şanslıyım ki “yer altı edebiyatı” denilen tatta, çoğu zaman tehlikeli ve hastalıklı düşüncelerden başka bir şey olmayan edebi ürünlerin pohpohlandığı bir çağda yaşıyoruz. Bu yüzden bu karanlık havayı ilgi çekici bulanlar olacaktır elbette, ama esas soru, onlar nasıl insanlar olacaklar?

Herhangi bir farklılık aramayan çok sayıda kişi, yazdıklarımdan 10 saniye sonra sıkılacaktır. Farklılığın ipuçlarını her yerde delicesine arayanlar olarak ise iki insan tipi var, ne yazık ki kalabalık olan birinci grup: Hayat enerjisini olumsuzluktan alan insanlar. Şiddet, nefret, öfke, depresyon, manipülasyon, sadizm vesaire. Kitabını ya da ekranını kapatıp gerçek hayatına devam ettiğin sürece güzel gelir tabii. Ama kaçınız böyle insanlarla sahiden arkadaş olmak isterdiniz?

Çok sayıda kadın, yazılarında sayısız kadınla anlamsız ve içi boş ilişkilerinden, bağımlılıklarından övgüyle bahseden (kumar, alkol, uyuşturucu), hiçbir sevgi, mutluluk ya da olumlu duygu hissedememeyi yücelten, köksüz olmaktan, bağlanmamaktan gurur duyan erkeklere, “Issız adam” triplerine çekim duyar mesela, bu tarz şeyler okumaktan hoşlanır. Çünkü kendilerine bile itiraf edemeseler de o senaryoda kendilerini yalan söylenen, aldatılan, bağımlılığı her ne ise maddi/manevi her şeyini buna harcayan bir adamı arayıp arayıp ulaşamayan, merak eden, sonunda bir yerlerde onu acınılacak ve sefil bir halde yığılıp kalmış bulup da pisliğini temizlemekle uğraşan, o her gece “takılınıp” da sonrasında bir daha asla aranılmayan kadınlardan biri olarak hayal etmezler. Onun tüm bu boktanlığını iyileştirmiş, “Hayatımda hiç böyle hissetmedim.” dedirten tek ve biricik kadın olarak sonsuza kadar mutlu yaşadıklarını hayal ederler. Bu bir fantezi olarak çok hoş gelir, gerçeğini yaşayıp da bundan mutlu olmak ise buna eş değer bir kadın olmayı gerektirir, çünkü gerçeği birinci senaryo. Ama onlar diğerine inanırlar çünkü “üstün” kategorisinde farklı kadınlardır onlar, yalan söylenip kötü muamele gören diğerleri zavallılardır.

Birçok erkek ise “arıza, histerik” kadın arayışındadır fantezi dünyasında, kıskançlıktan arabasını ateşe verecek mesela. Ya da derin travmaları olan, yaralı, büyüyememiş kız çocukları. Bazen vasat ve sıkıcı hayatlarına renk katmak için, bazen şövalye rolünü oynamak için, bazen sadece bu tarz kadınları “kolay av” olarak gördükleri için. Birer “Marla Singer” ararlar kendilerine, ciddi anlamda psikolojik sorun ve kişilik zayıflığına işaret eden ipuçlarını görmelerine rağmen, hatta bunlara rağmen de değil, bunlardan dolayı bu gibi insanları hayatlarına dahil etmeye çılgınca çabalarlar. Ama elbette ki bunun gerçeğiyle başa çıkamazlar ve farklılık arzuları bitip normale geri dönmek istediklerinde, bu kişilerin bu hikayenin sonunda onları soktukları durumlardan, hayatlarına verdikleri zararlardan yakınırlar, “Düşmüyor yakamdan, kurtulamıyorum” diye arkadaş ortamlarında, ekşi sözlükte falan mızıldanarak ağlarlar. İçten içe çok özel ve vazgeçilmez hissederek. Boşa dememişler “Before you play with fire, do think twice and if you get burned, don't be surprised.” diye.

Sonuçta hepsi, farklı bir şey ararlar çünkü, onlar farklılardır, üstünlerdir. Özel hayatında bu kadar vazgeçilmez, tek ve biricik olmak isteyen, sonuçlarına da aldırmayan bir kişi, elbette ki hayatının diğer her alanında da aynı şekilde davranır.

Emin olun böyle insanlar az sayıda değil, oldukça kalabalıklar. Bunu biliyorum çünkü çoğunlukla böyle insanları çektim etrafıma. Yani bu konuda kamuya hizmet vermeyi bile düşünüyorum bazen. Çünkü beni herhangi bir ortama koyup etrafıma kümelenen insanların çoğunu direkt “biyolojik madde israfı” olarak ayırabilirsin bir kenara. Ama benim buraya yazmaktaki amacım bu tür insanların bu tür açlıklarını beslemek değil. İkinci gruptaki o güzel insanlar. Sadece dünyayı bir de başka bir pencereden görmek isteyen insanlar. Onları tarif etmek için yine böyle upuzun başka bir yazı yazmak gerekir. Ben sadece o bulutlarda benim göremediklerimi görebilen, ama benim gördüklerimi de dinlemek isteyen bu insanlara hikayelerimi anlatıyorum.

[hetesiya]

Acının yakın tarihine Eren Keskin’in gözleriyle bakmak

Acının yakın tarihine Eren Keskin’in gözleriyle bakmak

Görece ayrıcalıklı bir ortamda büyümüş, çok güzel bir kadının önce imtiyazlarını, sonra içinde bulunduğu sol camianın kadınlara ve yer yer de dünyaya dair ezberlerini delme hikâyesi bu, aynı zamanda. Sadece ötekileri değil, benzerlerini de eleştirebilen, daima hakikatin yanında, şefkatini de adaletini de hiç yitirmeyen müthiş bir çift gözün, dünyaya çok özel bir bakı��ın hikâyesi…

Kadıköy- Beşiktaş motorundan çıkmaya çalışan sabırsız kalabalığın arasındaydım. Bahar gününe epeyce benzeyen bir bahar günüydü. Büyük ihtimalle bir iş görüşmesine yetişmeye çalışıyordum, konsantrasyonum tamamen o anın dışındaydı. Birden, ‘ürperme’ tam karşılayamıyor, belki bir tür ‘yakalanma’ hissiyle gözlerim kalabalığın arasındaki bir kadın figürüne sabitlendi. Arkası dönüktü. Alametifarikası gözlerini görmeden de onun Eren Keskin olduğunu anlayabiliyordunuz. Elleriyle hafifçe düzelttiği topuzundan, kendine özgü duruşundan da fazla bir şey, bakmaya zorlayan bir farklılık vardı halinde.

Çok kendine özgü bir mesafeden çok yakın, çok değerli bulduğum Eren Keskin’i ilk görüşüm, ne adliyede ne de bir eylemde, deniz üstünde bir esintide oldu. Hafızamın keskin olduğu söylenir, bu olayın zamanını hatırlayamıyorum, tuhaf biçimde. Belki 10 belki 15 yıl önce. Herhalde vapur kuyruğu en fazla bir dakikada dağılmıştır ama anın hissi de “belki bir, belki on dakika” türünden tarif edilen romanesk bir zaman dilimi bende. Daha sonra birkaç ortamda aynı anda bulunduk, sohbet etmediğimize eminim, göz göze gelip gelmediğimizi de hatırlayamıyorum. Bazı insanları o kadar derinden hissedersiniz ki, artık tanımak için özel bir gayret sarf etmezsiniz. Hiçbir sohbet imgelerinin gücüyle baş edemeyecek gibidir. Eren Hanım öyle biri benim için.

Hayatta en değer verdiğim şey, herhalde hakikati kavramaya dair bir adalet duygusuyla gelen cesaret. Çıkarlara bazen tamamen zıt biçimde, durum neyi gerektirirse gerektirsin, gördüğümü, görebildiğimi ifade etme zorunluluğunu çoğunlukla beni aşan bir güçle hissetmişimdir. Ama bunu daha çok yazıyla ve sözle yapabilirim. Eren Keskin’de olan türden bu çok nadir, kapsayıcı cesarete özel bir hayranlığım var. Başkalarının, sesini duyuramayanların acılarını sadece akılla, kalple değil aynı zamanda bedenle üstlenmek. İnsanın durup durup hayret ettiği türden bir diğerkâmlık. Evrim Kepenek’in bu söyleşisi de bunu güzel anlatıyor.

Diyarbakırlıyım ve hayatımın ilk 17 yılında, tatiller dışında oradaydım. Çocukluğum ve ilk gençliğim insanda haykırma isteği uyandıran acıların bilgisine ülkenin çoğunluğundan önce erişilebilen bir yerde geçti. Vedat Aydın’ın, o çok tatlı ağabeyin birden bire evinden ‘alınması’, iki gün sonra tarifsiz işkencelerden geçirildiği söylenen cesedinin bulunduğu bilgisi… İlk ve son kez, güzel bir Eylül günü, katledilişinden yanılmıyorsam iki gün önce Gazi Köşkü’nde ağabeylerimle gittiğim bir konserde gördüğüm köşkün Dicle ve Hevsel bahçelerine bakan terasından uzanan ak saçlı başının zarif selamı, ölümsüz bir resim olarak kalan Musa Anter… Bu kayıplar benim için çocukluğun gerçek anlamda sonu ve insanda bir tür sorumluluk hissi de uyandıran acılar bilgisinin başlangıcıydı.

Ankara’da üniversiteye başladığımda 17 yaşındaydım ve birileri bana “Diyarbakırlıya hiç benzemiyorsun” deyip de bunu bir iltifat zannettiğinde içimden sinir oluyordum. Beni de Diyarbakır’ı da tanımadan kafalarındaki imgeye bir resim atıyor, ikimizi de ona göre değerlendiriyorlardı çünkü.

Babam Hasan Tahsin Çelenk’in Kürt olduğunu benim de üstelik membaında, neredeyse 13 yaşında tam olarak idrak ettiğim düşünülürse, bunda bir tuhaflık yoktu belki. Yine de son derece eğitimli kesimde bile bilgi, önyargı ve başkalarının acılarına duyarlılığın genelde ne denli zayıf olduğunu gördükçe hep bir hayal kırıklığı yaşıyordum. Görünüşe göre az insanda bulunan bir bilgiye sahiptim: Hiçbir şey göründüğü gibi değildi. Öte yandan kitaplar içinde büyümüştüm, eylem deneyimim yok denecek kadar azdı. Üniversitede rahmetli Ahmet Taner Kışlalı’nın dersinde birden söz alıp Kürtler üzerindeki baskılara dair konuşmaya başladığımda neredeyse kendi sesimi tanıyamadım. İçimden bir şey çıkıp beni aşmıştı. Dersten sonra beni seven bir arkadaşım kenara çekip “Zehracım burası görece özgür bir ortam falan ama yine de böyle şeyleri 150 kişilik sınıfta konuşmak çok iyi olmayabilir,” dediğinde konuşanın ben değil, içimdeki Diyarbakırlı olduğunu anladım.

Hiç çok çok yakına düşmese de yeterince yakından geçen acının bilgisiyle birlikte toplumsal ikiyüzlülük beni siyasetten çok sanatla ilgilenmeye itiyordu. Hep yazıyla, yazmayla ilişkim vardı. Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı derin bilgisi de insanı doğal olarak senarist eder. Gerçek ham haliyle bana çok fazla geliyordu bir de.

Bircan Değirmenci

Bu yazdığım zor yazılardan biri oldu. Çünkü Bircan Değirmenci’nin müthiş bir incelik, özveri ve özenle yazdığı Eren Keskin kitabı, çocukluğun bitişine dair unutmak istediğim ne varsa hatırlattı bana. Çok daha azıyla, o da cismen değil kısmen karşılaşmanın bile dilin tutulmasına yettiği bunca acıyı olayların kıyısında değil tam içinde yaşamış, zulüm gören herkesin sesi olmuş bu kadının içsel gücüne inanamadım.

Kitap beni acıyla arama koymayı çoğunlukla başardığım mesafeyle de yüzleştirdi ki Eren Keskin’i hem şimdiki hem de gelecek kuşaklara anlatan bu güçlü kitabın esas amacı da bu zaten. Türkiye’nin acılar tarihinin neredeyse 50 yılının önemli bir parçası olan Eren Keskin, kelimenin gerçek anlamında bir hak savunucusu.

Böyle bir insanın nasıl ortaya çıktığını anlamak için çocukluğundan, hatta daha geriden başlamak gerekiyor. Bircan Değirmenci çok ince bir görüyle bunu yapmış. Kitapta, tam bir sevgi ortamına doğmuş kız çocuğu, anneannesinin evinde tüm süslü püslü tatlılığıyla merdiven başında belirip “Çekilin, Eren deliyooor” dediği andan itibaren siz de onun “acıyı bal eyleyen” diliyle beraber gayrıresmi yakın tarihin içine düşüveriyorsunuz. Bu çocuksu sürçme ne kadar çok şey anlatıyor. Eren gelmekle kalmıyor, gerçekten “deliyor”. Görece ayrıcalıklı bir ortamda büyümüş, çok güzel bir kadının önce imtiyazlarını, sonra içinde bulunduğu sol camianın kadınlara ve yer yer de dünyaya dair ezberlerini “delme” hikâyesi bu, aynı zamanda. Sadece ötekileri değil, benzerlerini de eleştirebilen, daima hakikatin yanında, şefkatini de adaletini de hiç yitirmeyen müthiş bir çift gözün, dünyaya çok özel bir bakışın hikâyesi…

Bircan Değirmenci, Eren Keskin - Keskin Bir Hayat,

İletişim Yayınları, 2022.

“Kimi insanlar hayatlarını ahlaki bir öneri gibi kurgular, öyle de yaşar. “

“Eren Keskin bir parrhesiastes’tir. Antik Yunan’dan miras, Foucault’nun deştiği o “hakikati söylemek konusunda dürüstlük” kavramının ta kendisi. Parrhesiastes sadece dürüst olup düşüncesini söylemekle kalmaz, onun düşüncesi hakikattir…”

“Dürüstlüğünün bir ispatı varsa, o da cesaretidir. Çünkü insan ancak hakikati söylemenin risk ya da tehlike arz ettiği durumlarda parrhesia kullanıyor sayılır ve parhesiastes olarak kabul görmeyi hak eder. (…) Eren Keskin’in varoluşunu “keskin” kılan, onun sınır tanımaz cesaretidir. Hakikati, her şeyi göze alarak dile getirmek onun hayatının özetidir,” diyor, kitaba yazdığı nefis önsözde Yıldırım Türker.

Eren Keskin: Keskin Bir Hayat, “Türkiye’nin 50 yıllık zulüm envanteri”ni döken, çok yüklü, çok sürükleyici, yine de hazmı çok zor bir kitap. Her açıdan şu ana dek okuduğum en iyi biyografik anlatılardan biri. 30’lardan 70’lere uzanıyorsunuz, İHD’nin kurulduğu 86 ve sonrası, 90’lar zaten yaşadığımız kadar uzun. Toplam 370 sayfalık bu kitap da hak savunucusunun hak savunuculuğunu yapıyor. Onun gördüğü her şeyi, içinden geçtiği her acıyı bizim de biraz olsun görmemizi istiyor ki tüm bunlar boşa yaşanmamış olsun.

Bircan Değirmenci’ye bu kadar zor ve bu kadar iyi bir kitabı nasıl yazdığını sordum. Olduğu gibi ondan aktarıyorum: “Malum biyografi yazmak zor bir iştir. Hele ki yazacağınız kişi kadınlar, Kürtler, Ermeniler, siyasi tutuklular, LGBTİ+lara kadar uzanan geniş bir yelpazede tüm öteki olarak görülenlerin hak savunucusuysa, bu hak savunucusunun hakkını teslim etmek gerekliydi. Serin bir yerde durup, objektif biçimde anlatmak çok kolay olmadı. Yaşanan olayların çoğuna tanık olmuştum. Nehir söyleşi şeklinde ilerleyebilirdik, ki öyle başlamıştık. O yöntemle işim çok daha kolay olabilirdi. Kitapta geçen olayların çoğunluğuna gazeteci olmam hasebiyle tanık olmuştum. Benim de anlatmak istediklerim vardı. Eren Hanıma soru sordukça kafamda oluşan hikayeyi soru cevap yöntemiyle yazmam çok olası değildi.

İlk görüşmemiz Burgazada’da başladı. Ardından çok yakın dostları olan Leman, Zeynep ve Hatice’yle Çengelköy’deki evinde buluşacaktık. Bahçeden içeri girişte kedileri kaçmasın diye panjurlarını kapalı tuttuğu evinin ortamını, kokusunu, dizaynını, kitaplığını, anneannesinden kalma ahşap oymalı makyaj masasını, kedilerini, duvarda asılı duran babasının fotoğrafını, vestiyerde DGM zamanlarında kullandığı anneannesinin o meşhur şemsiyelerini, çalışma masasını, dostlarıyla olan samimi sohbetini görünce kafamdaki kurgu oluştu.

Konular ağırdı, okuru sıkmayan bir kurguyla anlatmak gerekiyordu. Yazarken ruh halim çok iyi değildi. Her bir hikaye ‘yok artık, bu kadarı da fazla’ dedirtecek türdendi. Onları yazarken yaptığım okumalar, arşiv taramaları bana o anları yeniden yaşatıyordu.

Eren Keskin, anneannesi Muhterem hanımla

2020 Eren için çok iyi bir başlangıç olmadı. Yılbaşı gecesi annesini kaybedince moral motivasyonu çöktü. Ardından pandemi gündemi ve kitapla beraber hepimizin karantina süreci başladı. Seyahat yasaklarıyla birlikte görüşmelerimiz azalırken kitabın yazma süreci de uzuyor ve benim karın ağrılarım devam ediyordu. Kaygılarım ve korkularım vardı, bu belleği kalıcılaştırmak kolay iş değildi, altından kalkmak ağırdı.

Yayınlandıktan sonra gelen yorum ve tepkiler ne kadar doğru bir iş yaptığımızı bize göstermiş oldu. Satılmasından çok okunmasını istiyoruz, tanık olanlar, olmayanlar, unutanlar, unutmaya çalışanlar okusun, hatırlasın, rahatsız olsun. Çünkü ne kadar kaçmaya, kendimizi korumaya çalışsak da geçmiş asla geçmiş değildir. Bunlar yaşandı ve birçok insanda bu travmanın izleri olduğu gibi duruyor.”

Bu çok değerli bakış, iyi bir biyografinin anahtarını da sunuyor aslında. Bu sarsıcı kitapta beni en çok etkileyen şeylerden biri, Eren Keskin’in tüm bu acılarla birlikte toplumsal cinsiyet kodlarıyla başa çıkma biçimi. Toplum ve mahalle baskılarına tüm o uğultuya, sürekli parmak sallayan iç ve dış sese rağmen tam kendi gibi olmayı ve kalmayı başarmış. Neredeyse bütün hayatını kendinden çok başkalarını düşünerek yaşayan bir kadının bir yandan da kendisi kalmaya dair direnci, gözlerinin sürmesi olmuş. Eren Keskin’in sürmeleriyiz.

Kitap Keskin’in şu ana dek çok bilmediğimiz yanlarını da tanıtıyor bize. Avukat olmasa şarkıcı olacakmış mesela, hatta konservatuar sınavına giriyor, “Akşam Oldu Hüzünlendim Ben Yine”yi söyleyip kazanıyor. Futbol tutkunu, sıkı bir Galatasaraylı, tartışma programlarının yanı sıra dizileri ve magazin programlarını da izliyor ya da izlediğini söylemekten çekinmiyor. Pek çok kez siyasete atılması teklif edilse de milliyetçi bulduğu yemini kabul etmeyeceği gerekçesiyle girmemiş.

Bircan Değirmenci görselliğin bunca baskın olduğu bir çağda bu kitapta anlatılanların insanlara ne kadar ulaşabileceğini bilmeden girişmiş bu zorlu yolculuğa. Ben okuduğumda, evet rahatlıkla filme de dönüşebilecek bu kitabın öncelikle bu formda yazılması ve okunması gerektiğine emin oldum. Hafızanın ana evi olan yazının ağırlığı, yazının tanıklığı, şefkati ve tesellisiyle. Değirmenci’nin sözüyle bitirmek istiyorum bu yazıyı.

“Umarım bu kitap bir daha böyle şeyler yaşanmaması için umudun ve hafızanın diri tutulmasına

[bitisik]

Benim aldığım iltifat genelde koku konusunda skdmdk çekinmeye başlamıştım bi ara birilerine sarılmaya, ayrılırken genelde duyduğum ne güzel kokuyosun oluyo smdmfkfk

Birini öyle koklamayalı uzun zaman oldu, koklasam da söyleyemezdim bir anda sanırım öyle ya. İsterdim kadınlara karşı daha cesur olmayı

[sevdakusu]

Gizli Kapılar

Bana bunu neden söylediğini hiç anlayamamıştım, telefonda özel bir şey anlatacağım dediğinde. Çünkü hiçbir samimiyetimiz yoktu, ayak üstü sohbetlerimizin dışında . ‘Kocam beni aldatıyor. Yurt dışında bir sevgili bulmuş. Evimizin rızkını ona yediriyor. Yakaladım mesajlarını. Ayrılamam ev kredimiz var ama onunla birlikte olmayacağım’ dedi. Bu olayın üzerinden bir hafta geçmemişti ki evime geldi, kocasının yurt dışında olduğu bir vakit, kahven var mı diyerek…

‘Rahmetliyle (eski kocasına rahmetli derdi) hiç anlaşamazdık, her yemekte kavga çıkarırdı. Sakin bir yemek yiyemezdik. Beni, ailemi hep küçümserdi. Beni güzel bulmaz, hiçbir zaman bana iltifat etmezdi’ dedi.

Bunları anlattığında daha önce hiç gitmediğini tahmin ettiğim bir mekanda sakin, huzurlu bir şekilde yemek yiyorduk. Oldukça neşeli görünüyordu. Kırmızı ruju ve elbisesiyle adeta ışıldıyordu. Uzun boynuna mutlaka bir kolye takar ve küpeleriyle kolyesini tamamlardı. Omzunu hafiften açık bırakan bir dekolteyle özgüvenini doruk noktalara çıkarıyor gibiydi. ‘Ne kadar güzelsin böyle’ deyiverdim. Yarı mutlu yarı çekingen bir ruh haliyle ‘teşekkür ederim’ dedi. Gözlerindeki mutluluk görülmeye değerdi, onu daha da güzelleştiren. Rahmetliye bir rahmet de ben okudum.

‘Nişanlımın ailesi gelinliği pahalı buldu diye tartışmıştık’ dedi. ‘Düğün için de iki yüz kişilik yer ayırtmışlardı hem de yemeksiz. Ben de ayrıldım kendisinden. Seninle evlenince düğünümüz üç yüz kişilik ve yemekli olsa kabul eder misin? İstediğim gelinliği alabilirim değil mi? Nerede yaparız düğünü mesela ? Kuzenimi çok kıskanırım. Çocukları kolejde okuyor. Biz de göndeririz değil mi çocukları koleje?’ ‘Göndeririz tabi, dedim. Arada biz ne kadar iyi anlaşabileceğiz, ortak özelliklerimiz var mı ? Onları da konuşsak mı birbirimizi daha iyi tanımak için’ diye ekledim… ‘Sen evlilikten kaçıyor musun’ oldu cevabı. ‘Evlilikten değil ama seninle evlenmekten belki de kaçıyorumdur’ diye mırıldandım.’ Kaçmıyorsan madem haftaya annemle tanış’ dedi bana.

Annesi iki yıl önce kaybettiği eşinden bir hayli dert yakındı: ‘Bizi hiç gezdirmezdi, hiç hayatımızı yaşayamadık. Çok otoriter biriydi. Şimdi kızımın bir dediğinin iki edilmesini istemiyorum. Benim yaşadığım hayatı kızım yaşasın istemiyorum. Kızım eşim öldükten sonraki tek arkadaşım ve onun benden uzak bir yerde oturmasına da gönlüm el vermez. Yakınımda oturun, hep bir arada oluruz’ dedi kızına bakarak. Ana kız arasındaki o umut çarpışmasının tek şahidiydim. Son görüşüm olacaktı onları, umutsuz gözlerle o çarpışmadan yara almadan kurtulmayı başardığımda.

‘Öyle iki günde beni yatağa atacağını sanma’ dedi, sadece ellerini tutmak istemişken. Hergün görüşüyor, zamanımızı birbirimiz için harcıyor ama asla yakınlaşamıyorduk. Bir gün Hakan diye biri aradı yanımda onu. ‘Eski sevgilim, şimdi ise iyi arkadaşım’ dedi Hakan için. ‘Biliyor musun Hakan beni bir alışveriş merkezinde elinde çiçeklerle karşıladı ve sonra herkesin içerisinde bana sarıldı ve beni kaldırıp döndermeye başladı ve öylece öptü beni. İşte sana tüyo. Ben böyle şeylerden hoşlanıyorum. Benimle olmak istiyorsan Hakan gibi davranmalısın’ dedi. Hakan gibi davrandığım tek zaman onu terk ettiğim zaman oldu sanırım…

‘Babam benim hiçbir zaman bir erkek arkadaşım olmasını istemedi. Tek isteği önce iş hayatımın yoluna girmesiydi. Ben de öyle yaptım. Şimdi işlerim oldukça iyi ama gözlerim hep kapalıymış. Hep birilerinin dayattığı bir hayatı yaşamışım. Şimdi özgür olmak istiyorum. Sakın benim hayatıma müdahale etmeye kalkma. Sakın erkek arkadaşlarımla görüşmeme, onlarda kalmama, onlarla içmeme bir şey söyleme. Yirmili yaşlarımı hep baskı altında geçirdim ama otuzlarımı dilediğimce yaşamak istiyorum. Çünkü evlenince zaten evde ben yemek yapacağım, çocuk bakacağım ve çok sıkıcı bir yaşantım olacak’ Böyle bir evlilik hayali kurması ve bu sıkıcılığı benimle paylaşması beni tercih ettiği için güzel bir şey miydi yoksa benim hayatımın da nasıl geçeceği konusunda bir ipucu olduğundan kabus gibi bir şey miydi bilemedim. Ne de olsa ben seçilmiş insandım. Sanırım kırklı yaşlarında evlenmesi daha uygun olacaktı ve ben on yıl sonraki onu tanımalıydım.

Geçmişinde böyle kadınlar olan ben, peki ne düşünmeli, ne hissetmeli ve ne beklemeliydim? Bu kadınlar neden benim hayatıma giriyordu? Bana çok güzel davranan, her türlü fedakarlığı gönlünden gelerek yapan kadınlar da olmuştu geçmişimde, hatırladıkça gözlerimi ıslatan. Peki onlarla neden olamamıştı ? Yoksa ben de mi geçmişime takılıp kalmıştım ve birisi orda tutsak edilmiş ruhumu çıkarsın diye bekliyordum?

Bazen bir kadınla gelecek kurmak, o kadının geçmişini birlikte yaşamak zorunluluğunu gerekli kılıyordu. Onun sözlerinden, davranışlarından ve hislerinden anlamlar çıkararak geçmişlerine açılan kapının anahtarını bulmaya çalışan erkeklerin, sadece o kapıyı açmaları değil, o kapının ardında kadınları şu an rahatsız veya mutlu eden ne varsa bulup çıkarmaları da gerekiyordu.

Yıllarca sorulup cevabı bir türlü bilinmeyen  ‘Kadınlar Ne İster’ sorusunun cevabı sanırım o kapının ardında gizliydi. Her kadın bir ilişkiye başladığında o kapıyı önce hafiften aralar sonra da sımsıkı kapatırdı. Anahtarı bulabilen ve o kapıyı açabilen erkekler kadının geçmişinden süregelen taleplerini, beklentilerini, kırgınlıklarını, özlemlerini ve mutluluklarını çok kolay bir şekilde anlayıp kendileri için en doğru davranışı seçerlerdi.

Oralarda bir yerlerde bir kapı olduğundan haberi olmayan erkekler aldatılır, o kapıyı ve anahtarı görüp kadının istediği şekilde davranmayı seçmeyen erkekler boşanır, o kapı ve anahtarı görüp kadının geçmişinden gelen beklentisini karşılayabilen erkekler ise aldatırlardı. 

Çünkü bir erkekle gelecek kurmak, bir erkeğin geçmişini birlikte yaşamak zorunluluğunu gerekli kılıyordu. Her erkeğin içinde geçmişe açılan bir kapı vardı ve erkekler o kapının anahtarını bulup oraya giren, onları orada da sevebilen kadınlara aşık oluyorlardı. Sanırım doğru ilişki hem kadının hem de erkeğin karşı tarafın içerisinde saklı anahtarı bulup, o kapılardan aynı anda içeri girdiği ilişkiydi aksi halde içeride demir kapılar arasında kalmış mutsuzluklar, özlemler, hayaller kapıyı açabilen başka insanların bedenlerinde  özgürlük yolculuklarını tamamlayabiliyordu.

Sevda Kuşu                                                          

 03.08.2018

[yazilarlaa]

Patron yaptığı iyilikleri başımıza kakınca veya hırslanalım diye çemkirince işimi daha savsak yapıyorum. Skme kadar valla hiç hoş değil. Kendini çok güzel ve kaliteli diye tabir ediyor. Çok ülke gezmiş çok üniversite bitirmiş ama önlisans bitirmiş. Doktorrum dese insanlar inanır diyor. İnanan var mı bilmiyorum ama doktor olmadığını ben anlardım. Doktor gibi okumuş insan dinginliği yok onda. Her yeri her detayı fazla hareketli. Dövmeleri, 1 metre saçı on ton dudak dolgusu ve abartılı dekoltesiyle. Bana kelli telli dayılar mafyalar yürüyor diyor ama zaten orta yaşlı mafyalarin yanında gezen kadınlara benziyor. Tahsili isterse on üniversite olsun önlisans olduğu çok bariz. Onun Çalıştığı dermatoloji notlarini ben ilkokulda, lisede hatmetmiştim. Yani bir şeyler yapmaya çalışmasına saygı duyuyorum ama kapasitesi ortalama insanın iyisi. Bir dehanın iyisi değil yani. Ev arkadaşim her yemek yaptığında gömüyor. Kendi lezzetli yemekler yapıyor sonra yaptığını başımıza kakiyor. Böylece soğudum kendisinden. Erkeğe tok olduğunu söylüyor kilometrelerce ötedeki abimle bile flörtleşiyor. Sadece şuan yaş ve para durumundan ilerimde. Statü olarak benden üstün değildir. Bazı konularin bilincinde ama personelin motivasyonunu bozuyor. Ev arkadaşim beni rakip gördüğü için aramız bozuktu. Patron tarafından tehdit edilince yakınlaştık. Diğer kız seanslarda çene çalıp adamlara iltifat ediyor diye herkes onu istiyordu patron da işinize dört elle sarılın sizi niye çalıştıralım diye bize patladi. Diğer kız masajda özellikle erojen bölgeleri uyarıyor sanırım. Ben erojen bölgelere dokunmamama rağmen bazen kişi ereksiyon oluyor. Artık sohbet etmeye çalışıyorum. Falimda iş değişikliği çıktı. Bugün abimin teyzesine baktırdım o da aynısını söyledi. Abdullah enişte Antalya da. Bana iş bul yanına geleyim dedim. Özel eğitim olur . En azından orada ritüel, boş derste kurs , ve bir şeyler öğreniyordum. Gece bana kalıyordu. Burada gecem yok gündüzüm yok. Artık serbest bırakıyorum kendimi. Tek bildiğim şey bir daha eve dönmeyeceğim. Bundan sonra bağımsızim. Bugün beni geçen yıl nude fotoğraflarimla şantaj yapan pilot ekledi. Ben kötü frekans mi yayıyorum da bunu çekmişim acaba . . Oto telkin çalışıp yoluma devam edecem. E hanım kitapları saçma buluyor. Yazarın da iki kolu iki bacağı varmış. Deneyerek öğrenirmiş. Yazar ondan daha mı çok biliyormuş. Ben hayatımı bu kitaplarla değiştirdim. Kitap okuyacaksan ekmek yediğin işle ilgili oku diyince film koptu bende. Sanki kendi okuyor on dk epidermis bakıyor 30 dk Trendyolda dedikoduda. Yani kendini geliştirmiş şuanda maximum kaliteli değil. Hep erkek parası yemekten bahsediyor. Onu satın almaya kalkanlara tepkisi satilmayacağindan değil, belirlediği meblağın altında kalmalarından sadece. Çok şey yaşamış hayata kendi penceresinden bakıyor ben de onu kendi penceremden yargılamiş oldum ama içimde kalmasın diye. Serbest bırakıyorum kendimi. Normalde seans uzatirdim bugün ellerim yoruluyor ve işletme karı artmazsa da olur diye seans uzatmayı teklif etmedim müşteriye.