Tumgik
#seragazı
Tumblr media
Vegan olmak, gezegeni korumak adına en etkili yol. #ÇevreciysenVeganOl #VeganOl #çevreci #başkagezegenyok #iklimkrizi #seragazı #küreselısınma #hayvancılık https://www.instagram.com/p/CpQK5NfIOsA/?igshid=NGJjMDIxMWI=
10 notes · View notes
kurumsalkarbonayakizi · 4 months
Text
Tumblr media
𝐈𝐒𝐎 𝟓𝟎𝟎𝟎𝟏 𝐄𝐧𝐞𝐫𝐣𝐢 𝐘𝐨̈𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐒𝐢𝐬𝐭𝐞𝐦𝐢 𝐁𝐚𝐬̧ 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐜̧𝐢 𝐄𝐠̆𝐢𝐭𝐢𝐦𝐢 𝐄𝐠̆𝐢𝐭𝐢𝐦 𝐈̇𝐜̧𝐞𝐫𝐢𝐠̆𝐢; • 𝐈𝐒𝐎 𝟓𝟎𝟎𝟎𝟏:𝟐𝟎𝟏𝟖 𝐬𝐭𝐚𝐧𝐝𝐚𝐫𝐭𝐥𝐚𝐫ı𝐧ı𝐧 𝐠𝐞𝐫𝐞𝐤𝐥𝐢𝐥𝐢𝐤𝐥𝐞𝐫𝐢 𝐯𝐞 𝐭𝐮̈𝐦 𝐦𝐚𝐝𝐝𝐞𝐥𝐞𝐫𝐢𝐧 𝐝𝐞𝐭𝐚𝐲𝐥ı 𝐚𝐜̧ı𝐤𝐥𝐚𝐧𝐦𝐚𝐬ı • 𝐈𝐒𝐎 𝟏𝟗𝟎𝟏𝟏:𝟐𝟎𝟏𝟖 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐜̧𝐢 𝐊ı𝐥𝐚𝐯𝐮𝐳𝐮 𝐆𝐞𝐫𝐞𝐤𝐥𝐢𝐥𝐢𝐤𝐥𝐞𝐫𝐢 • 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐚𝐬̧𝐚𝐦𝐚𝐥𝐚𝐫ı𝐧ı𝐧 𝐜̧𝐚𝐥ı𝐬̧ı𝐥𝐦𝐚𝐬ı (𝐩𝐥𝐚𝐧𝐥𝐚𝐦𝐚𝐬ı, 𝐮𝐲𝐠𝐮𝐥𝐚𝐦𝐚𝐬ı, 𝐭𝐞𝐭𝐤𝐢𝐤 𝐝𝐞𝐥𝐢𝐥𝐢 𝐭𝐨𝐩𝐥𝐚𝐦𝐚, 𝐛𝐮𝐥𝐠𝐮 𝐲𝐚𝐳ı𝐦ı, 𝐫𝐚𝐩𝐨𝐫𝐥𝐚𝐦𝐚, 𝐝𝐮̈𝐳𝐞𝐥𝐭𝐢𝐜𝐢 𝐟𝐚𝐚𝐥𝐢𝐲𝐞𝐭𝐥𝐞𝐫𝐢𝐧 𝐭𝐚𝐤𝐢𝐛𝐢 𝐯𝐝.) • 𝐄𝐭𝐤𝐢𝐥𝐢 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐘𝐨̈𝐧𝐭𝐞𝐦𝐥𝐞𝐫𝐢 ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi Baş Denetçi Eğitimi, enerji verimliliğini artırma ve maliyetleri azaltma yöntemlerini kapsar. Eğitim, enerji politikalarının geliştirilmesi, denetim süreçleri ve sürekli iyileştirme pratiklerini içerir. iletişim : [email protected] Tel :  + 90 850 346 11 06 GSM : + 90 530 154 37 39 📅Eğitim Tarihi: 𝟐𝟐-𝟐𝟑 𝐇𝐚𝐳𝐢𝐫𝐚𝐧 - 𝟐𝟗-𝟑𝟎 𝐇𝐚𝐳𝐢𝐫𝐚𝐧 - 𝟏 𝐓𝐞𝐦𝐦𝐮𝐳 🏢Eğitim : Online Eğitim Eğitmen: 𝐍𝐀𝐙𝐀𝐍 𝐍𝐔𝐑 𝐓𝐔̈𝐍𝐀𝐘 𝐃𝐎𝐆̆𝐀𝐍
0 notes
karbonayakizi · 5 months
Text
Tumblr media
1 note · View note
yenicagkibris · 2 years
Text
Son uyarı - Özgür Gürbüz
İklim krizinin bilimsel gerçekliğini araştıran ve yapılması gerekenleri sıralayan en önemli kurumdan son bir uyarı daha geldi. Önce iyi haberi verelim. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), ortalama yüzey sıcaklığındaki artışı 1,5 derecenin altında tutma şansımız hâlâ var diyor. Kötü haber ise zamanımızın giderek azaldığı. Seragazı emisyonlarını 2030 yılında, 2019 seviyesinin yüzde 43…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
fizikhub · 2 years
Text
Sera gazı ve deniz seviyesi korkunç seviyelere ulaştı
Tumblr media
ABD hükümetinin Çarşamba günü yayınladığı bir rapora göre, dünyanın sera gazı konsantrasyonu ve deniz seviyeleri 2021'de zirvelere ulaştı ve emisyonları azaltma çabalarına rağmen iklim değişikliğinin artmaya devam ettiğini gösterdi. Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi yöneticisi Rick Spinrad, "Bu raporda sunulan veriler açıktır. iklim değişikliğinin küresel etkileri olduğuna ve yavaşlama belirtisi göstermediğine dair daha ikna edici bilimsel kanıtlar görmeye devam ediyoruz " dedi. Küresel ekonominin büyük bir kısmı COVID-19 salgını nedeniyle keskin bir şekilde yavaşladığı için , sera gazı seviyelerindeki artış, önceki yıl fosil yakıt emisyonlarının azalmasına rağmen gerçekleşti. Aralık ayında Filipinler'de yaklaşık 400 kişinin ölümüne neden olan Rai Tayfunu ve Katrina'dan sonra Louisiana'yı vuran ikinci en güçlü kasırga, Karayipleri kasıp kavuran Ida da dahil olmak üzere tropikal fırtınaların sayısı da geçen yıl ortalamanın oldukça üzerindeydi. Kaynak: https://phys.org/news/2022-08-greenhouse-gas-sea-noaa.html Read the full article
4 notes · View notes
the34mag · 8 years
Video
vimeo
Türkiye'nin Yenilenebilir Gücü
Türkiye'nin ve tüm dünyanın geleceği yenilenebilir enerjide!
Kömür yerine yenilenebilir enerji kaynakları Türkiye'nin enerji ihtiyacını karşılar mı? Bu politika değişiminin maliyeti ne olur?
0 notes
Tumblr media
The Economist dergisinin hayvansal tüketimin çevreye etkisi konusundaki haberinde, bitki bazlı yiyeceklerin gezegen için çözüm oluşturabileceğini ortaya koyan veriler paylaştı. #bitkiselbeslenme #vegan #çevre #hayvansaltüketim #seragazı #iklimkrizi #küreselısınma #veganol #çevreci #çevreciysenveganol https://www.instagram.com/p/CnAO1caLg6Y/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
kurumsalkarbonayakizi · 4 months
Text
Tumblr media
𝐈𝐒𝐎 𝟒𝟓𝟎𝟎𝟏:𝟐𝟎𝟏𝟖 𝐈̇𝐬̧ 𝐒𝐚𝐠̆𝐥ı𝐠̆ı 𝐯𝐞 𝐆𝐮̈𝐯𝐞𝐧𝐥𝐢𝐠̆𝐢 𝐘𝐨̈𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐒𝐢𝐬𝐭𝐞𝐦𝐢 𝐁𝐚𝐬̧ 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐜̧𝐢 𝐄𝐠̆𝐢𝐭𝐢𝐦𝐢 𝐄𝐠̆𝐢𝐭𝐢𝐦 𝐈̇𝐜̧𝐞𝐫𝐢𝐠̆𝐢; • 𝐈𝐒𝐎 𝟒𝟓𝟎𝟎𝟏:𝟐𝟎𝟏𝟖 𝐬𝐭𝐚𝐧𝐝𝐚𝐫𝐭��𝐚𝐫ı𝐧ı𝐧 𝐠𝐞𝐫𝐞𝐤𝐥𝐢𝐥𝐢𝐤𝐥𝐞𝐫𝐢 𝐯𝐞 𝐭𝐮̈𝐦 𝐦𝐚𝐝𝐝𝐞𝐥𝐞𝐫𝐢𝐧 𝐝𝐞𝐭𝐚𝐲𝐥ı 𝐚𝐜̧ı𝐤𝐥𝐚𝐧𝐦𝐚𝐬ı • 𝐈𝐒𝐎 𝟏𝟗𝟎𝟏𝟏:𝟐𝟎𝟏𝟖 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐜̧𝐢 𝐊ı𝐥𝐚𝐯𝐮𝐳𝐮 𝐆𝐞𝐫𝐞𝐤𝐥𝐢𝐥𝐢𝐤𝐥𝐞𝐫𝐢 • 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐚𝐬̧𝐚𝐦𝐚𝐥𝐚𝐫ı𝐧ı𝐧 𝐜̧𝐚𝐥ı𝐬̧ı𝐥𝐦𝐚𝐬ı (𝐩𝐥𝐚𝐧𝐥𝐚𝐦𝐚𝐬ı, 𝐮𝐲𝐠𝐮𝐥𝐚𝐦𝐚𝐬ı, 𝐭𝐞𝐭𝐤𝐢𝐤 𝐝𝐞𝐥𝐢𝐥𝐢 𝐭𝐨𝐩𝐥𝐚𝐦𝐚, 𝐛𝐮𝐥𝐠𝐮 𝐲𝐚𝐳ı𝐦ı, 𝐫𝐚𝐩𝐨𝐫𝐥𝐚𝐦𝐚, 𝐝𝐮̈𝐳𝐞𝐥𝐭𝐢𝐜𝐢 𝐟𝐚𝐚𝐥𝐢𝐲𝐞𝐭𝐥𝐞𝐫𝐢𝐧 𝐭𝐚𝐤𝐢𝐛𝐢 𝐯𝐝.) • 𝐄𝐭𝐤𝐢𝐥𝐢 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐘𝐨̈𝐧𝐭𝐞𝐦𝐥𝐞𝐫𝐢 ISO 45001:2018 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi Baş Denetçi Eğitimi, iş yerindeki riskleri azaltma ve çalışan güvenliğini artırma yöntemlerini öğretir. Eğitim, denetim teknikleri, risk değerlendirmesi ve acil durum yönetimi konularını içerir. iletişim : 𝐢𝐧𝐟𝐨@𝐚𝐤𝐬𝐮𝐝𝐚𝐧𝐢𝐬𝐦𝐚𝐧𝐥𝐢𝐤.𝐜𝐨𝐦 Tel : + 90 850 346 11 06 GSM : + 90 530 154 37 39 📅Eğitim Tarihi: 𝟑-𝟒 𝐀𝐠̆𝐮𝐬𝐭𝐨𝐬 - 𝟏𝟎-𝟏𝟏-𝟏𝟐 𝐀𝐠̆𝐮𝐬𝐭𝐨𝐬 🏢Eğitim : Online Eğitim Eğitmen: 𝐍𝐀𝐙𝐀𝐍 𝐍𝐔𝐑 𝐓𝐔̈𝐍𝐀𝐘 𝐃𝐎𝐆̆𝐀𝐍
0 notes
karbonayakizi · 5 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
**SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE KARBON AYAK İZİ EĞİTİMİ**
- **27 Mayıs: Sürdürülebilirlik Tanımı, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri** - Sürdürülebilirlik Nedir? - Sürdürülebilirlik: Adım Adım Kılavuz - Türkiye'nin Sürdürülebilirlik Kalkınma Hedeflerinde son durum - **1 Gün** - **1.500 TL + KDV**
- **28-29 Mayıs: 14064-1:2018 Sera Gazi Emisyonlarının Kuruluş Seviyesinde Hesaplanması Organizasyonel Sınırlar** - Raporlama sınırları - Sera gazı kategorileri - Sera gazı emisyonlarının hesaplanması - Sera gazı kalite yönetimi - Sera gazı Raporlama Faaliyetleri - **2 Gün** - **3.200 TL + KDV**
- **30 Mayıs: 14067:2018 Sera Gazları Ürünlerin Karbon Ayakizi Hesaplamasının Karbon Ayakizi Hesaplama Yöntemleri** - Tahsisat Yöntemi - Ürün Karbon Ayakizi Çalışmasında Etki Değerlendirmesi - Ürün Karbon Ayakizi Raporu - **1 Gün** - **2.000 TL + KDV**
- **31 Mayıs: ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi Uygulama Eğitimi** - ISO 50001 Enerji yönetim standardı temel gereklilikleri - Enerji politikası, amaçlar/hedefler, yetkinlikler ve enerji planlamasının yapılmasına ilişkin grup çalışmaları - ISO 50001 Enerji yönetim sistemi belgelendirme aşamaları. - **1 Gün** - **2.000 TL + KDV**
**Genel Bilgiler:** - Eğitimlerimiz 5 gün toplam - Toplam Kayıt Bedeli: **7.800 TL + KDV** - Eğitimler Online, Microsoft Teams üzerinden olacaktır. - Eğitim Saatleri: 09:30 - 16:30
**Kayıt ve Detaylı Bilgi İçin:** - Email: [email protected] - Telefon: +90 312 472 60 67
Yukarıdaki Eğitimler için Ayrı Kayıtlar Yapılmaktadır.
0 notes
guzinguzey · 5 years
Text
Bitki Temelli Beslenme Nedir? Bitki Temelli Beslenmenin Yararları ve Daha Fazlası...
Bitkisel bazlı beslenme bugünlerde epey popüler, bunun sebebi hem sağlığımız hem de çevresel faydalar konusunda artan farkındalığımız. Bana gelince sebebim kesinlikle endüstri ve katliamı…
Küresel iklim değişikliği söz konusu olduğunda bu endüstri başı çekiyor. Gıda endüstrisi küresel seragazı emisyonlarının %25’inden; et endüstrisi ise %15’inden sorumlu. Heinrich Böll Vakfı, IATP ve GRAIN tarafından 2017 yılında gerçekleştirilen bir çalışmaya göre, sadece en büyük üç et üreticisinin seragazı emisyon miktarı BP, Shell ve Exxon gibi büyük petrol şirketleriyle neredeyse eşit oranda!!! Herkes haftada sadece bir porsiyon tavuğu tabağından çıkarmış olsa 500 bin otomobili yoldan çıkarmakla aynı miktarda CO2 emisyonunu devre dışı bırakabiliyorken sizce de fazla bencil değil miyiz?
Bu gezegende yaşam olmasının sebebi atmosfer gibi şeffaf bir kalkandan tutun da yeni doğmuş bir kuzuya hatta daha önce hiç görmediğimiz bir bakteriye kadar herkesin görevi ve sorumluluğu olması. Her şey birbiri ile bu denli bağlantılı olduğu halde insanın sadece karnını doyurmakla ve alışkanlıklarını değiştirmek konusundaki katılılığı ile meşgul olması bana mantıklı gelmiyor. Karnı doyuyor, ama ne için? Yine kendimize çalışıyoruz. Çünkü doğaya verdiğimiz zarar bize de zarar verecek. Bu düzende her şey bağlantı halinde çalışıyor, bu bozulursa yaşam da bozulur. Kim, neden bunun bir parçası olmak ister ki?
Olay bununla da sınırlı kalmıyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, mevcut et ve süt ürünleri talebini doyurmak amacıyla et endüstrisi tarımsal arazilerin %80’ini hayvansal yem üretimi için kullanılıyor. Mera ve hayvansal yem üretimi için ormanlık alanlar tahrip ediliyor ve biyoçeşitlilik her geçen gün azalıyor.
Tarım sektörü tatlı su kaynaklarının %92’sini kullanıyor; et endüstrisi de bunun üçte birinden sorumlu. Bir kilogram sebze için 322 litre su harcanırken, aynı miktarda et üretimi için 8.000 ila 15.000 litre arası su tüketiliyor. Üstelik sadece su tüketimiyle de kalmıyor, et endüstrisi su kaynaklarını da kirletiyor: Su kaynaklarındaki nitrojen, oksijen oranlarını değiştirirken beraberinde ilaç kalıntısı, metal, hormon gibi atıklarını da getiriyor. FAO’nun verilerine göre mevcut tahıl üretiminin üçte biri hayvansal yem olarak kullanılmak üzere üretiliyor. Yani et üretimindeki su miktarının bu kadar fazla olmasının sebebi etin henüz hayvanken tükettiği tahıldan, kullanılan antibiyotiklerin üretiminden başlayarak tabağımıza kadar geldiği süreci kapsıyor.
Tamam, hadi, başlayalım o zaman.
Peki; “bitki temelli beslenme” ne demek? Vejetaryen ve vegan olmakla aynı şey mi? Yoksa bu beslenme, yemeklerinizde sebzeye daha fazla yer açmak için çaba gösterdiğimiz anlamına mı geliyor?
Teknik olarak, yukarıdaki tüm yorumlar doğru. Bazı insanlar ‘bitki temelli beslenme’ terimini vegan beslenme ile eşanlamlı olarak kullanıyorlar. Diğerleri bu terimi tüm vejetaryen beslenmeleri içeren daha geniş bir şekilde uyguluyorlar. Ayrıca çoğu kişi, bitkisel gıdaların çoğunlukta olduğu ama et, süt, yumurta tüketmek konusunda da sorun yaşamadıkları beslenmelerini bu ifade ile destekliyor. Çünkü ana fikir, bitki temelli gıdaları öğünlerin merkezi yapmak. Bitki temelli bir beslenme meyve, sebze ve fasulye gibi yiyecekleri vurgular ve et, süt ve yumurta gibi yiyecekleri sınırlar. Ne kadar katı olmak istediğinize bağlı olarak daha fazla kısıtlama getirilebilir.
“Bitki temelli”yi geniş bir beslenme kategorisi olarak düşünün. Örneğin;  Akdeniz tarzı beslenme aslında bitki bazlı bir beslenme versiyonu; çünkü balık ve kümes hayvanlarını içermesine rağmen vurguyu bitki bazlı gıdalar üzerinde tutar.
Mevcut Araştırmalar Bitki Bazlı Beslenme Hakkında Ne Diyor?
Bu şekilde yemeyle bağlantılı birçok kardiyak fayda var, düşük kolesterol gibi. Bazı çalışmalar, bitki bazlı beslenmenin doğurganlık parametrelerini iyileştirebileceğini ve aynı zamanda [tip 2] diyabet geliştirme riskinizi de azaltabileceğini düşünüyor.
Bir çalışma da, sağlıklı bitkisel gıdalar açısından zengin beslenmenin  (fındık, kepekli tahıllar, meyveler, sebzeler ve yağlar gibi) kalp hastalığı riskini önemli ölçüde düşürdüğünü kanıtlıyor.
Başka bir çalışma da tip 2 diyabetin önlenmesine ve tedavisine yardımcı olabileceğini buldu ve bu beslenmenin kanser de dahil olmak üzere diğer kronik hastalık riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini öneren araştırmalar mevcut.
Ne Yemeliyim, Sınırlandırılması ve Kaçınılması Gereken Yiyecekler Ne?
Ne İçebilirim?
Sebzeler (Lahana, ıspanak, pazı, kara lahana, tatlı patates, domates, biber ve brokoli vb.)
Meyveler (Avokado, çilek, yaban mersini, elma, üzüm, muz, greyfurt ve portakal vb.)
Kepekli tahıllar (kinoa, kahverengi pirinç, tahıllı ekmek ve kepekli makarna vb.)
Fındık (ceviz, badem, macadamia fıstığı ve kaju fıstığı vb.)
Tohumlar (keten tohumu, chia tohumları ve kenevir tohumları gibi)
Baklagiller (Kuru fasulye, mercimek, nohut, barbunya, maş fasulyesi vb. )
Kahve
Çay (yeşil, lavanta, papatya veya zencefil dahil)
Ne Sınırlandırmalı (veya Ne Kadar Kesin Olmaya Karar Verdiğinize Bağlı Olarak Tamamen Kaçının)
Süt ürünleri (süt ve peynirin her çeşidi dahil)
Et ve kümes hayvanları (tavuk, dana eti gibi)
Sosis ve sosisli gibi işlenmiş hayvan etleri
Tüm hayvansal ürünler (vegan bir diyet uyguluyorsanız yumurta, süt ürünleri ve et dahil)
Rafine tahıllar (beyaz makarna, pirinç ve ekmek gibi “beyaz” gıdalar gibi)
Tatlılar (kurabiye, kek ve börek gibi zira içerisinde süt ürünleri mevcuttur.)
Soda ve meyve suyu gibi şekerli içecekler
Patates ve patates kızartması
Bal (vegan ise kullanmıyoruz.)
Standart Bitki Bazlı Beslenme için 7 Günlük Örnek Menü
Bu benim örneğim, sınırlaması olmayanlar, yumurta, süt ürünleri ve et ile destekleyebilir.
Ben enerjinin mental olduğuna inandığım, çok yemek yemeyi kendim için gerekli bulmadığım, bedenin tek gıdasının besin olmadığına inandığım için de bir takım hesaplamalar yapmıyorum.
Diyetisyenler ve metafizik varlığımızı reddedenler için anlaşılması zor değil şiddetli zor bir durum olsa da bunu kendim deneyimliyor ve yaşıyorum, hiçbir sağlık problemim olmadığını ve iyi hissetmek konusunda sıkıntı yaşamadığımı da belirtmek istiyorum.
ÖRNEK
Kahvaltı: Yulaf lapası, soya sütü, Vegan protein tozu ile hazırlanmış.
1 kase yeşil salata, 8-10 zeytin
Öğle: Kuru fasulye, pirinç pilavı, buharda pişmiş sebze özellikle mantar.
Akşam: Soya kıyma ile sebze yemeği, salata.
Ara: 1 dilim tam buğday ekmeği  üzerine yer fıstığı ezmesi ve taze meyve ya da kuru meyve.
ÖRNEK
Sabah: Çırpılmış tofu (tofu scramble) — Tarifi google’da bulabilirsiniz.
Öğle: Karnabahar, brokoli, pirinç, nohut, avokado, kırmızı lahana ve havuç içeren bir kase.
Çeşitlendirebilirsiniz daha fazla baklagil ve sebze ile.
Akşam yemeği: Vejetaryen pizza ^^  Akşam eve yorgun gittiğimde sipariş veriyorum. Yine bir google araştırması ile ev yapımı tarifler üretebilirsiniz.
Aralarda kuru yemiş ve kuru meyve tercih ediyorum.
ÖRNEK
Sabah: Muz, kakao, pekmez, tahin ve kinoa gevreği ya da glutensiz yulaf ile hazırlanmış lapa. Tarifi @fitwithgzngzy Instagram hesabımda mevcut. Çok nadir vegan protein tozu da kullanıyorum.
Öğle: Sebze çorbası yanında haşladığım kuru baklagillerden bir kase.
Akşam: Ispanak, pazı gibi yeşil sebzelerle hazırlanmış tofu.
Aralarda: Bitki bazlı sütle hazırlanmış kahve ve kuruyemiş. Fıstık ezmesi ve muz da kaçırıyor olabilirim. =)
ÖRNEK
Sabah: Bir gün önceden yapabileceğiniz vegan mücver yanında yeşil sebze suyu ile.
Öğle: Vejetaryen burger ve salata (Yine dışarıdan sipariş edebilir ve vaktiniz varsa evde hazırlayabilirsiniz.
Akşam: Karabuğday ile karnabahar yemeği.
Ara: Humuslu Atıştırmalık Sebzeler
4. GÜN ÖRNEK
Kahvaltı: Chia tohum puding taze meyve ve vegan protein tozu ile hazırlayabilirsiniz. Bitkisel süt ile hazırlıyorum.
Öğle: Avokado ve domates ve marketten aldığım vegan peynir ile tost, salata.
Akşam: Mantar ve kuru baklagilli sebze yemeği.
Atıştırmalık: Kuru yemiş
ÖRNEK
Kahvaltı:  En az 7 adet zeytin, kepekli ekmek, domates, salatalık ve yeşil biber ve dereotu, maydanoz, nane, roka, tereden oluşan salata. Mantarlı krep ya da keten tohumlu pancake.
Öğle:   Çorba (tarhana, mercimek, sebze vb.) Nohut salatası ya da kinoa salatası.
Akşam: Zeytinyağlı sebze, pirinç pilavı.
Ara: Vegan protein bar ya da 2 porsiyon meyve ya da soya sütü ile hazırlanmış vegan granola.
Çeşitli beslenmekten hoşlananlar için internette mevcut çok fazla tarif var. Ben yeterli gelmediği zamanları sebze suları ile değerlendirebiliyorum.
Bitki Temelli Beslenmenin Bilimsel Olarak Kanıtlanmış Faydaları Nelerdir?
Doymuş ve trans yağlar, sodyum ve işlenmiş et bakımından yüksek klasik bir beslenme, kaliteli yaşlanmak ve uzun ömür söz konusu olduğunda sizi dezavantajlı hale getiriyor. Oysa bitki temelli bir beslenme, sanılanın aksine ilaç ve takviyeye ihtiyaç duyma olasılığını azaltırken obezite ve yüksek tansiyon riskini de düşürüyor ve hatta tip 2 diyabet ve kalp hastalığının önlenmesine veya yönetilmesine yardımcı olabiliyor.
2019’da JAMA Internal Medicine’da yayınlanan bir inceleme, bitki temelli bir  beslenme ile (meyve, sebzeler, baklagiller, fındık ve kepekli tahıllar gibi yiyecekleri içeren) düşük tip 2 diyabet riski arasında ilişki kurmuş. Yapılan dokuz çalışmada yaklaşık 307 bin 100 katılımcı vardı ve sigara içme durumu ve egzersiz sıklığı gibi sonuçları etkileyebilecek faktörler de işin içinden çıkarıldı. Dolayısı ile araştırmacılar düşük riskin katılımcıların beslenme tercihlerinden kaynaklandığından emin oldu.
Tip 2 diyabet riskinin daha düşük olmasının nedeninin beslenme ile insülin üretimine yardımcı olan beta hücrelerinin gelişen  fonksiyonu olabileceği düşünülüyor. Geçmişte yapılan araştırmalar, tip 2 diyabet ilerledikçe beta hücre fonksiyonunun azaldığını ve bunun kan şekeri seviyelerinde tehlikeli dalgalanmalara neden olabileceğini kaydetti. Ancak, Şubat 2018’de Nutrients'de yayınlanan randomize bir çalışma, bitki bazlı bir diyetin ardından sadece 16 hafta sonra, katılımcıların kontrol grubuna kıyasla daha iyi beta hücre fonksiyonuna ve insülin duyarlılığına sahip olduğunu buldu.
Bitki bazlı bir beslenmenin kilo yönetmenize yardımcı olabileceği ve sağlıklı bir şekilde izlerseniz kilo kaybına neden olabileceği de kabul ediliyor. Tipik bir geçiş yapan çoğu insan daha fazla enerjik hissettiğini de kaydetmiş.
Bitki bazlı bir beslenme vücudunuz kadar zihniniz için de yararlı. Eylül 2019'da Translational Psychology'de yayınlanan bir çalışma bu soruyu cevaplamaya çalıştı. Araştırmacılar bu beslenmenin metabolizmayı arttırmak, kilo vermek ve iltihabı azaltmak için yararlı olduğu sonucuna varırken (özellikle obezite ve tip 1 ve tip 2 diyabetliler arasında), zihinsel işlevi olumlu etkileyip etkileyemeyeceğini tam olarak doğrulayamadılar. Ancak yine de bunu göz ardı etmemek gerek. Zira doğaya ve çevreye zarar verdiğinin farkında olan bir psikoloji tehlikeli. Kaldı ki biz insanlar gibi diğer her canlı da duygulardan ve duyguların etkisinden bağımsız değil. Çaresiz ve korku hisseden, iç güdülerini kullanamadığı için sağlıklı gelişemeyen bir hayvanın etini yediğimizde bize geçen o duygu durumu da sorgulayacak araştırmalar artmakta…
Henüz hayvansal proteinlerden vazgeçmeye hazır değilseniz, endişelenmeyin. JAMA Internal Medicine'da Ağustos 2019'da yayınlanan bir başka çalışma, beslenmenize bitki bazlı proteinler eklerken kanser ve kardiyovasküler hastalık riskinizi azaltmaya yardımcı olabileceğinizi, ancak hayvan proteinleri ile ilişkili herhangi bir risk bulunmadığını da buldu. Özellikle doğal ortamında özgür yetişen hayvanlar söz konusu ise. Bu nedenle, etleri ve süt ürünlerini beslenmeden tamamen çıkarmak zorunda değilsiniz, daha fazla bitki proteini dahil etmek için çaba göstererek bazı hastalık riskinizi azaltabilirsiniz. Her şey gibi tüm sorun abartıdan ve aşırılıktan kaynaklanıyor aslında. Sektörü büyütmek yerine stabil tutabilirsek de bir şeyler değiştirmiş oluruz.
Bitki Bazlı Beslenmenin Olası Dezavantajları Nelerdir?
Sadece bitki temelli diye her besine yapışmak da doğru değil. Tükettiğiniz gıdaların kalitesine dikkat etmeniz gerekir, çünkü bitki bazlı olarak nitelendirilen birçok sağlıksız gıda vardır. Örneğin patates cipsi ve patates kızartması… Sağlıksız bitki bazlı gıdaların seçilmesi, kilo alma ve kalp hastalığı gibi sağlık koşulları riskinizi artırabilir.
Dikkat etmeniz gereken başka bir şey: Bitki temelli bir beslenmeye ilk geçiş yaptığınız anda, bağırsak hareketlerinde, ishal veya kabızlıkta bir artış görebilirsiniz. Çünkü bitki bazlı birçok gıda, yani aslında hemen hemen hepsi, bağırsak hareketlerini normalleştiren lifler ile yüklüdür.
Vücudunuza uyum sağlaması için biraz zaman verin, çünkü alıştığı çalışma prensibini değiştirmesi hiç kolay olmayacak. Belki de bu beslenme biçimine geçmeye karar verdiğinizde bitki bazlı gıdaları kademeli olarak öğünlere eklemek etkili bir çözüm olabilir.
Ve en önemlisi daha fazla bitki yemeye geçiş sırasında ve sonrasında bol miktarda sıvı içtiğinizden emin olun.
İyi planlanmış bir bitki bazlı beslenme, tipik olarak yenen tüm meyve ve sebzeler nedeniyle besinsel olarak yeterli ve özellikle lif, A vitamini, C vitamini ve potasyum açısından zengin olabilir. Bununla birlikte, bitki bazlı diyeti bir sonraki seviyeye taşımaya ve tüm hayvansal ürünleri yememeye yemin etmeye karar verirseniz, B12 vitamini ve kolin seviyelerine dikkat etmeniz gerekebilir.
Son olarak bir hatırlatma yapmak istiyorum: Tabağımıza koyduğumuz her gıda, sadece yakıt değil aynı zamanda gezegenimizin geleceği. Gezegen demek sen demek! Sen ve yaşadığın gezegenin iyi hissetmesi arasında pozitif korelasyon var; çünkü birbirinize görünmeyen iplerle bağlısınız. Küresel ve kişisel anlamda yaratacağın her uyuşmazlık ve ihtilaf -kendinden, yaratandan, diğerlerinden, hayvanlardan, bitkilerden, kar tanesinden, su damlasından ayrı olduğuna inanç- hepimize zarar veriyor. Hepimizi birbirine bağlayan bir enerji var ve bu enerji bağlı olduğumuz her şeye karşı anlayış, hoşgörü ve sevgi talep ediyor. En önce de kendimize. Kendimizi sevmez, kendimizi saymaz ve ona bebekler gibi bakmazsak üzülen sadece sen değil koskoca bir dünya dolusu varlık oluyor, bil istiyorum. Evet, doğru anladın, sadece sen, tek başına, koskoca bir gezegensin diyorum. Bu dünyada senin makro hesabın sadece çok ufacık bir detay. Bütünün estetiğine odaklan. Ve bilmediğin çok şey olduğunu, beslenmendeki bir değişikliğin bile sana bilmediklerinle ilgili güçlü kapılar açacağını unutma. Çünkü bu sektör bizi uyutarak zehirliyor, kontrol ediyor. 
Sevgiyle... 
0 notes
emlakhabercin · 4 years
Text
İzmir Büyükşehir Belediyesi Bergama Mezbahası, Aliağa İtfaiyesi, Uzundere Çok Amaçlı Salonu ve Çiğli Aile Danışma Merkezi’nin çatısına güneş paneli kurdu. Bu çevreci tesisler sayesinde yılda 140 tonluk karbondioksit salımının önüne geçilecek.
Gelecek nesillere daha temiz ve yaşanır bir kent bırakmaı amaçlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, tesislerinin elektrik ihtiyacını yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılamak için çalışmalarını sürdürüyor. Büyükşehir Bergama Mezbahası’na 74, Aliağa İtfaiyesi’ne 68, Uzundere Çok Amaçlı Spor Salonu’na 35, Çiğli Aile Danışma Merkezi’ne 25 kilovatlık kurararak bu tesislerin çatılarını enerji tesisine çevirdi.
#gallery-0-9 { margin: auto; } #gallery-0-9 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-0-9 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-0-9 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */
Bergama Mezbahası, Aliağa İtfaiyesi, Uzundere Çok Amaçlı Solonu elektrik ihtiyacını güneş panellerinden karşılamaya başladı. Çiğli Aile Danışma Merkezi’ndeki güneş panellerinin kurulumu tamamlandı, elektrik üretimi ise bir ay içinde başlayacak. Bu dört tesisteki güneş panellerinden yılda toplam 280 bin kilovat saat elektrik elde edilecek ve yılda 140 tonluk karbondioksit salımının önüne geçilecek.
Hedef seragazı emisyonunu yüzde 40 azaltmak Büyükşehir Belediyesi, güneş enerjisi santralleriyle İzmir’deki toplam seragazı emisyonunu azaltırken kamu kaynaklarını etkin bir biçimde kullanmayı hedefliyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, geçen yıl imzaladığı İklim ve Enerji için Başkanlar Sözleşmesi’yle (Covenant of Mayors for Climate and Energy) İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yetki alanı içindeki seragazı emisyonlarını 2030’a kadar en az yüzde 40 oranında azaltmayı taahhüt etmişti.
#gallery-0-10 { margin: auto; } #gallery-0-10 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-0-10 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-0-10 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */
Güneş santrali olan tesisler Çiğli Çamur Çürütme Kurutma Tesisi, Menderes’teki Solar Çamur Kurutma Tesisi, Bayraklı Ekrem Akurgal Yaşam Parkı ve Spor Salonu, Seyrek Köpek Barınağı ve Selçuk Katı Atık Transfer İstasyonu İzmir’de yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilmiş elektriği kullanan diğer tesisler olarak sıralanıyor. ESHOT’un Buca’daki tesislerinde ise yine ESHOT’a bağlı elektrikli otobüsler güneş panellerinden üretilen elektrik ile şarj ediliyor.
İzmir’de Dört Tesisin Çatısına Güneş Paneli Kuruldu İzmir Büyükşehir Belediyesi Bergama Mezbahası, Aliağa İtfaiyesi, Uzundere Çok Amaçlı Salonu ve Çiğli Aile Danışma Merkezi’nin çatısına güneş paneli kurdu.
0 notes
matmazeltr · 5 years
Text
Sera Gazı Salınımı 2018'de Rekor Seviyeye Ulaştı
Sera Gazı Salınımı 2018'de Rekor Seviyeye Ulaştı #seragazı #havakirliliği #socialmedia #bm #dmö
 Dünya Meteoroloji Örgütü (DMÖ), atmosfere yayılan ve küresel ısınmaya yol açan sera gazı salınımı yoğunluğunun 2018 yılında rekor seviyeye ulaştığı uyarısında bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde faaliyet gösteren DMÖ, sera gazı salınımıyla ilgili raporunu bugün yayınladı.
Madrid’de gelecek hafta düzenlenecek BM iklim zirvesi öncesi yayınlanan raporda, atmosfere sera gazı salınım…
View On WordPress
0 notes
captain-hasan-kaya · 7 years
Text
Seragazı Emisyon Miktarlarında Hızlı Artış
Seragazı Emisyon Miktarlarında Hızlı Artış
TÜİK 17 Nisan 2017 tarihli 24588 sayılı Haber Bülteninde yayınladığı veriler aynen aşağıya alınmıştır. Ve bu verilere göre en çok Sera Gazı Emisyonuna neden olan da Enerji sektöründeki Termik ve diğer santraller kaynaklıdır. Her geçen günde bu alandaki aşırı Sera Gazı oluşturan santrallerde hızlı bir artış göstermektedir. Ayrıca Sanayi kaynaklı Sera oluşumuda Soğutma kaynaklı olan Çimento ve…
View On WordPress
0 notes
sizekitap · 8 years
Text
Küresel Isınma ve Kyoto Protokolü
Küresel Isınma ve Kyoto Protokolü Etem Karakaya Bağlam Yayıncılık
Küresel iklim değişikliği geleceğimizi tehdit eden en büyük sorunlardan birisi olarak görülmektedir. İnsanoğlunun neden olduğu seragazı emisyonlarındaki artışın devam etmesi durumunda toplumların ve doğanın büyük ölçekli felaketlerle karşı karşıya olabileceği öngörülmektedir.
Bu soruna yönelik uluslararası camiada alınabilecek önlemler, çözüm yöntemlerine yönelik tartışmalar yoğun bir şekilde devam etmektedir. İklim değişikliği, inceleme konusu olarak bilim adamları ve karar-vericilerin karşı karşıya olduğu en karmaşık konulardan birisidir. Bunun en önemli nedeni, iklim değişikliğinin doğası gereği fen bilimlerinden sosyal bilimlere kadar uzanan çok disiplinli bir inceleme alanı olmasındandır. Görüldüğü kadarıyla, ‘küresel ısınma’ ve onun sonucu ortaya çıkan ‘iklim değişikliği’ tüm dünyada artık sadece bir çevresel problem olarak değil, yol açacağı maliyetler ve önleyici politikaların sonuçları acısından önemli bir ekonomik konu ve uluslararası güvenlik sorunu olarak görülmesi nedeniyle alınacak küresel sorumluluk ve müzakereler süreci açısından da siyasi bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.
İklim değişikliğinin çok disiplinli bir inceleme alanı olması bilinciyle, bu kitap değişik disiplinlerden uzmanları bir araya getirerek iklim değişikliği konusunu farklı boyutları ile derinlemesine incelemeyi amaçlamıştır. Bu sayede, aynı disiplin dalındaki araştırmaların gözlemleyebileceğinden ileriye giderek, farklı disiplinlerden elde edilen bilgilerin bir araya getirilmesiyle okuyucuya konuyu daha zengin açılardan analiz etme imkanı sağlamaktadır.
Sayfa Sayısı: 376
Baskı Yılı: 2008
Dili: Türkçe Yayınevi: Bağlam Yayıncılık
ISBN: 9789758803934
  0
.bookmarked-avatar imgmargin: 3px;
Bookmarked By
devamı burada => https://goo.gl/DIiA4l
0 notes
Tumblr media
% 100 bitkisel olan lezzetli, sağlıklı ve çevre dostu burgerler varken, hayvan katliamına neden olup insan sağlığına ve çevreye zarar veren, hayvansal etten yapılan burgerleri desteklemek niye? Mantıklı hiçbir gerekçesi yok. Aklın yolu bir: Vegan olmak. ✌🏼🌱 #vegan #veganol #yaşamhakkı #hayvanözgürlüğü #sağlık #çevre #gıda #food #plantbased #govegan #bitkiselbeslenme #hamburger #beyondmeat #beyondburger #seragazı #iklimdeğişikliği #meat #et #beef #küreselısınma https://www.instagram.com/p/CAN-0FqA018/?igshid=kc2pd12j3iih
2 notes · View notes
kurumsalkarbonayakizi · 4 months
Text
Tumblr media
𝐈𝐒𝐎 𝟏𝟒𝟎𝟎𝟏:𝟐𝟎𝟏𝟓 𝐂̧𝐞𝐯𝐫𝐞 𝐘𝐨̈𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐒𝐢𝐬𝐭𝐞𝐦𝐢 𝐁𝐚𝐬̧ 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐜̧𝐢 𝐄𝐠̆𝐢𝐭𝐢𝐦𝐢 𝐄𝐠̆𝐢𝐭𝐢𝐦 𝐈̇𝐜̧𝐞𝐫𝐢𝐠̆𝐢; • 𝐈𝐒𝐎 𝟏𝟒𝟎𝟎𝟏:𝟐𝟎𝟏𝟓 𝐬𝐭𝐚𝐧𝐝𝐚𝐫𝐭𝐥𝐚𝐫ı𝐧ı𝐧 𝐠𝐞𝐫𝐞𝐤𝐥𝐢𝐥𝐢𝐤𝐥𝐞𝐫𝐢 𝐯𝐞 𝐭𝐮̈𝐦 𝐦𝐚𝐝𝐝𝐞𝐥𝐞𝐫𝐢𝐧 𝐝𝐞𝐭𝐚𝐲𝐥ı 𝐚𝐜̧ı𝐤𝐥𝐚𝐧𝐦𝐚𝐬ı • 𝐈𝐒𝐎 𝟏𝟗𝟎𝟏𝟏:𝟐𝟎𝟏𝟖 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐜̧𝐢 𝐊ı𝐥𝐚𝐯𝐮𝐳𝐮 𝐆𝐞𝐫𝐞𝐤𝐥𝐢𝐥𝐢𝐤𝐥𝐞𝐫𝐢 • 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐚𝐬̧𝐚𝐦𝐚𝐥𝐚𝐫ı𝐧ı𝐧 𝐜̧𝐚𝐥ı𝐬̧ı𝐥𝐦𝐚𝐬ı (𝐩𝐥𝐚𝐧𝐥𝐚𝐦𝐚𝐬ı, 𝐮𝐲𝐠𝐮𝐥𝐚𝐦𝐚𝐬ı, 𝐭𝐞𝐭𝐤𝐢𝐤 𝐝𝐞𝐥𝐢𝐥𝐢 𝐭𝐨𝐩𝐥𝐚𝐦𝐚, 𝐛𝐮𝐥𝐠𝐮 𝐲𝐚𝐳ı𝐦ı, 𝐫𝐚𝐩𝐨𝐫𝐥𝐚𝐦𝐚, 𝐝𝐮̈𝐳𝐞𝐥𝐭𝐢𝐜𝐢 𝐟𝐚𝐚𝐥𝐢𝐲𝐞𝐭𝐥𝐞𝐫𝐢𝐧 𝐭𝐚𝐤𝐢𝐛𝐢 𝐯𝐝.) • 𝐄𝐭𝐤𝐢𝐥𝐢 𝐃𝐞𝐧𝐞𝐭𝐢𝐦 𝐘𝐨̈𝐧𝐭𝐞𝐦𝐥𝐞𝐫𝐢 ISO 14001:2015 Çevre Yönetim Sistemi Baş Denetçi Eğitimi, çevre yönetimi sistemlerini etkin bir şekilde denetlemek için gerekli bilgi ve becerileri sunar. Eğitim, çevresel performans değerlendirmesi, denetim planlama ve uygulama tekniklerini kapsar. iletişim : [email protected] Tel : + 90 850 346 11 06 GSM : + 90 530 154 37 39 📅Eğitim Tarihi: 𝟐𝟎-𝟐𝟏 𝐓𝐞𝐦𝐦𝐮𝐳 - 𝟐𝟕-𝟐𝟖-𝟐𝟗 𝐓𝐞𝐦𝐦𝐮𝐳 🏢Eğitim : Online Eğitim Eğitmen: NAZAN NUR TÜNAY DOĞAN
0 notes