Tumgik
#bileşik yapraklar
Text
Yalancı Çivit (Çivit Ağacı)
Yalancı Çivit (Çivit Ağacı)
Tumblr media
#AlancıÇivit, #BaklagilFamilyası, #BileşikYapraklar, #BoyaBitkisi, #ÇevreDostu, #DayanıklıBitki, #DesertFalseIndigo, #DoğalBoya, #ErozyonKontrolü, #FalseIndigoBush, #GelenekselBoya, #InsanSağlığı, #KuzeyAmerika, #MaviMorÇiçekler, #NektarKaynağı, #Peyzaj, #PolenKaynağı, #SentetikBoyalar, #TekstilEndüstrisi, #YaprakDökmeyenÇalı https://is.gd/IDHyWt https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/bitkiler/yalanci-civit-civit-agaci/
Yalancı Çivit, Kuzey Amerika’ya özgü, baklagil familyasından bir tür çiçekli bitkidir. Halk arasında “çivit ağacı”, “false indigo bush” ve “desert false indigo” gibi isimlerle de bilinir.
3-5 metre boyunda, dikensiz, yaprak dökmeyen bir çalıdır. Yaprakları 10-30 cm uzunluğunda, bileşik ve ovaldir. Çiçekleri mavi-mor renkte, 1-2 cm çapında ve 6-15 cm uzunluğunda salkım şeklindedir. Meyveleri 1-2 cm uzunluğunda, oval ve kahverengidir.
Yapraklarından elde edilen mavi boya için kullanılır. Ayrıca, bal arıları için önemli bir nektar ve polen kaynağıdır. Ahşap sert ve dayanıklı olduğundan, küçük seriler halinde inşa etmek için kullanılabilir. Kuraklığa ve soğuğa dayanıklı bir bitkidir. Bu nedenle, peyzajda, rüzgar siperi ve erozyon kontrolünde kullanılır.
İlk olarak MÖ 2000’li yıllarda Kuzey Amerika’da kullanılmıştır. Bu boya, Orta Amerika ve Güney Amerika’da da kullanılmıştır. Tekstil, deri ve ahşap gibi çeşitli yüzeylerde kullanılmıştır. Doğal bir boya olduğu için çevre dostu ve insan sağlığına zararsızdır. 16. yüzyılda Avrupa’ya tanıtılmıştır. Bu boya, Avrupa’da tekstil endüstrisinde yaygın olarak kullanılmıştır. Yalancı çivit, 19. yüzyılda sentetik boyaların keşfedilmesiyle birlikte popülerliğini kaybetmeye başlamıştır. Ancak, günümüzde hala doğal boya olarak kullanılmaktadır.
Geleneksel bir boyadır ve birçok kültürde önemli bir yere sahiptir. Bu boya, tekstil, deri ve ahşap gibi çeşitli yüzeylerde kullanılmaktadır. Doğal bir boya olduğu için çevre dostu ve insan sağlığına zararsızdır.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Doğal Boya Bitkileri (Balıkesir – Savaştepe) *Doğal boya bitkilerinin arasında Yalancı Çivit’te bulunmaktadır.
Yalancı Çivit Faydaları
Doğal ve  dayanıklı bir boyadır.
Çeşitli yüzeylerde kullanılabilir.
Geleneksel bir boyadır.
Çevre dostu ve insan sağlığına zararsızdır.
Yalancı çivit, çalı formunda bir bitkidir. Gövdeleri dik ve dallıdır. Yaprakları karşılıklı dizilmiştir. Çiçekleri mor renklidir.
Yalancı çivit, yaprakları, çiçekleri ve kabuğu tıbbi amaçla kullanılır. Etken maddeleri arasında rutin, quercetin ve kaempferol bulunur.
Yalancı çivit, kramp giderici, antioksidan, iltihap önleyici, kan basıncını düşürücü ve kolesterolü düşürücü özelliklere sahiptir.
Halk arasında kramp, mide bulantısı, kusma, ishal, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği gibi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılır.
Modern tıpta ise henüz yaygın olarak kullanılmamaktadır.
Sadece doğal güzelliğiyle değil, aynı zamanda pratik kullanımıyla da önemlidir. Örneğin, yaprakları geleneksel olarak mavi bir boya elde etmek için kullanılır. Bu doğal boya, tekstil endüstrisinden ahşap işçiliğine kadar birçok alanda yaygın olarak kullanılmıştır. Ve en önemlisi, doğal bir boya olduğundan çevre dostudur ve insan sağlığına zarar vermez.
Bu bitki ayrıca doğal bir nektar ve polen kaynağıdır, bu yüzden bal arıları için büyük bir öneme sahiptir. Dayanıklı ve kuraklığa dayanıklı olması, erozyon kontrolü ve rüzgar siperi oluşturmak için peyzajda kullanılmasını kolaylaştırır. Ayrıca, bu bitkinin ahşapları sert ve dayanıklıdır, bu nedenle küçük inşaat projelerinde kullanılabilir.
Hem doğal güzelliği hem de kullanım çeşitliliği ile dikkat çeken bir bitkidir. Doğal boyama işlerinden peyzaj projelerine kadar birçok alanda pratik bir rol oynamıştır ve hala bu alanda kullanılmaktadır.
0 notes
knittingcrochetnet · 5 years
Text
Bileşik Yapraklar Bayan Yelekleri Bebek Örgü Modeli
Bileşik Yapraklar Bayan Yelekleri Bebek Örgü Modeli
[ad_1]
Tumblr media
Bileşik Yapraklar Bayan Yelekleri Bebek Örgü Modeli
[ad_2]
Tumblr media
Bileşik Yapraklar Bayan Yelekleri Bebek Örgü Modeli
View On WordPress
0 notes
fastinguy · 2 years
Text
Beyne Giden Oksijeni Arttıran Bitki: Gingko Biloba Nedir?
Beyin gücünü ve konsantrasyonunu artırabilir, öğrenme yeteneğini geliştirebilir ve zihinsel olarak keskin yetenekler geliştirebilir. Ayrıca beyindeki kan dolaşımını artırarak stres seviyesini düşürmeye yardımcı olur ve böylece kaygı seviyelerini azaltır.
Ginkgo ayrıca astım, bronşit ve böbrek ve mesane sorunları için de kullanılmıştır.
Geleneksel Çin tıbbına ve mevcut klinik çalışmalara göre, ginkgo biloba güvenli, etkilidir
Mitokondriyal hasara ve oksidatif strese karşı koruyucu özelliktedir. Çin bitkisel tıbbında, ginkgo antik çağlardan beri çeşitli rahatsızlıkları, özellikle de dolaşım sorunları ve hafıza kaybını tedavi etmek için kullanılmıştır.
Ginkgo’yu Bu Kadar Etkili Yapan Nedir?
Ginkgo biloba iki değerli bileşen içerir:
Flavonoidler
Terpenoidler
güçlü antioksidan özelliklere sahiptir. Yaşla birlikte artan oksidatif stresle mücadele ederek yaşa bağlı hastalıkların ilerlemesini azaltır.
Ginkgo alımı her yaştan insan için faydalıdır. Bununla birlikte araştırmalarda bilişsel yeteneklerin özellikle 50 ila 59 yaş grubunda güçlendiğini göstermektedir.
Maryland Üniversitesi’ne göre, Ginkgo’da 40’tan fazla bileşik tespit ettiler. Ancak sadece ikisi tıbbi açıdan önemli kabul edilir, flavonoidler ve terpenoidler.
Flavonoidler, bitkisel antioksidanlarıdır. Laboratuvar ve hayvan deneylerinde flavonoidler sinirleri, kalp kasını, kan damarlarını ve retinayı hasardan koruduğu görüldü.
Terpenoidler (örneğin ginkgolitler) kan damarlarını genişleterek kan akışını iyileştirir.
Her yaştan insan için kan damarlarını genişletmek fayda sağlar. Bu durumda beyne giden oksijen ve kan miktarını arttır. Ayrıca detoksifikasyon mekanizmalarını ve bağışıklık fonksiyonunu destekler ve daha iyi sağlık sağlar.
Gingko’nun bilinen faydaları genellikle konsantrasyon ve hafıza gibi beyin ile alakalı bölgelerdedir. Uluslararası Fitoterapi ve Fitofarmakoloji Dergisi’ndeki bir rapora göre, Ginkgo biloba “şu anda bilişsel bozukluklar ve Alzheimer için en çok çalışılan ve kullanılan bitkisel ilaçtır.”
Bir teori, ginkgo’nun beyin hücreleri tarafından kullanılan glikoz emilimi daha efektif hale getiriyor. Bu durumda göz sağlığı dahil bir çok konuda fayda sağlıyor.
GİNKGO BİLOBA ÜRETİMİ VE KULLANIMI
Hangi bitki kısımları kullanılır?
Yapraklar (özü veya kurutulmuş)
Meyveler ve tohumlar
Yapraklar sonbahar renk değişiminden hemen önce toplanır, kurutulur ve damıtılmış özler, özler, tozlar, tentürler veya tabletler haline getirilir.
Tohumlar çoğunlukla Asya mutfağında kullanılır. Yapraklar genellikle diyet takviyeleri için kullanılır.
Devamı için: https://www.ifdiyeti.com/ginkgo-biloba-nedir
0 notes
diyetz · 5 years
Text
Tanen Nedir, Neye Yarar? Tanen İçeren Bitkiler ve Faydaları
Tumblr media
Tanenler, polifenoller adı verilen daha geniş bir bileşik grubuna ait bir tür kimyasal bileşiktir.
Molekülleri tipik olarak diğer polifenol tiplerinde bulunanlardan çok daha büyüktür, proteinler ve mineraller gibi diğer moleküllerle kolayca birleşebilme özelliğine sahiptir.
Tanenler doğal olarak ağaç kabuğu, yapraklar, baharatlar, kuruyemişler, tohumlar, meyveler ve baklagiller dahil olmak üzere çeşitli yenilebilir ve yenmeyen bitkilerde bulunur. Bitkiler onları zararlılara karşı doğal bir savunma olarak üretir. Tanenler ayrıca bitkisel gıdalara renk ve tat kazandırır.
En zengin ve besinlerden en yaygın alınan tanen kaynaklarından bazıları çay, kahve, şarap ve çikolatadır.
https://www.diyetz.com/tanen-ne-ise-yarar/
0 notes
saglikadresin · 5 years
Text
Kekik Çayının Faydaları
Tumblr media
Kekik Çayı Nedir?
Günlük diyetinize kekik eklemek istiyorsanız, kekiği çay olarak tüketebilirsiniz. Kekik çayı bitkinin yapraklarını demleyerek yapılan bir içecektir. Bunu yapmak için, su kaynatılır. Daha sonra yapraklar ilave edilir ve içmeden önce beş dakika boyunca demlenir. Bu yöntem genellikle kendi kurutulmuş yaprak stoğunuz varsa kullanılır. Kendi yapraklarınızı evde yetiştirmek mümkün değilse, çay aktarlardan kurutulmuş kekik yaprağı ya da marketlerden poşet çay olarak alabilirsiniz. Tabi ki aktarlardan almanızı öneririz.
Kekik Çayının Faydaları
Kekik çayını düzenli olarak içmek, bol miktarda antioksidan, vitamin ve mineraller ile sağlığınız için faydalı olabilir. Yayınlanmış araştırmalar bitkinin sağlığa yardımcı olabileceğini göstermiştir: • Bakterilere karşı savaşır: Bilim adamları kekikte bulunan uçucu yağların güçlü antibakteriyel özelliklere sahip olduğunu bulmuşlardır. Özellikle, pnömoni ve ishal gibi çeşitli hastalıklardan sorumlu bakteriye karşı etkili olduğu bulunmuştur. • İnflamasyonu yönetir: Kekik içerisinde aktif bir bileşik olan timol, bazı enflamatuar yolları baskılayarak inflamasyonu yönetmeye yardımcı olabilir. Özellikle, karın bölgenizdeki organları kaplayan zar olan periton iltihabı olan peritonite karşı umut verici olabilir. • Kanser riskini azaltır: Natural Product Communications'da yayınlanan bir çalışma, kekik ekstraktlarının kolon kanserlerine karşı etkili olduğunu göstermektedir. • Kan basıncını kontrol eder: Fareleri test eden bir çalışmada kekik kan basıncının düşmesine yardımcı olmuştur. Bu bulgu, kekiklerin yaygın olarak kullanıldığı Akdeniz diyetinin insanlarda sağlıklı kan basıncı seviyelerini artırabileceğini göstermektedir. Akdeniz diyeti ile ilgili daha ayrıntılı bilgi için yazımıza göz atabilirsiniz. Read the full article
0 notes
Text
Sağlıklı Yaşam İçin En İyi 15 Tıbbi Şifalı Yapraklar
Şifalı yapraklar, etkili tedavi için Hint Ayurveda tıbbında en sık kullanılan bileşenlerdir. Bu makalede, Ayurveda tıbbında bitkisel ilaç olarak kullanılan veya daha önce kullanılmış geleneksel ilaçlar ile mutfak amaçlı kullanılan bitkilerin ve yaprakların bir listesini içerir.
Şifalı Yapraklar Nelerdir? Nasıl Kullanılmalılar?
Tulsi / Fesleğen Yaprakları
Fesleğen yaprakları Hindu kültürünün bir parçasıdır ve astım tedavisinde çok faydalıdır. Ocimum tenuiflorum bilimsel adlı Fesleğen bitkisine ait şifalı yapraklar aromatik çok yıllık bitki sınıfındandır ve yaygın olarak Ayurveda’da kullanılan bir bitki çayıdır.
Nane yaprağı
Nane yaprağı Ayurveda tıbbında kullanılan popüler bir bitkidir ve yaz aylarında vücudunuzu serinlettiği bilinmektedir. Nane yaprakları, kanı arındırır, sindirim ve ağız sağlığını destekler. Ayrıca bu şifalı yapraklar bitkisel çay olarak tüketilmektedir.
Bael Yaprağı
Bael ağacı veya Aegle marmelos, Hindistan alt kıtasına özgü olan Hindular için kutsal bir ağaçtır. Yaprak Ayurveda tıbbında önemli bir bitkidir, sindirim sistemine yardımcı olur, kan şekeri, Astım ve kabızlığı yönetir. Aktarlardan temin edilebilir.
Giloy yaprakları
Giloy Yaprakları genel olarak sağlıklı vücut için ayurveda dahil birçok alternatif tıp ilminde bileşik olarak kullanılır ve giloy kökünün suyu sağlık sorunlarının çoğunu tedavi edebilir. Tinospora cordifolia ayrıca Ayurveda’daki en kutsal bitkilerden biri olarak kabul edilir.
Baget Yaprakları
Baget ağacı yaprakları geleneksel bitkisel ilaçlarda kullanılır. Genç yapraklar bitkinin en besleyici kısmıdır ve hastalıklarını tedavi etmek için potansiyel özellikleri barındırdığı bilinmektedir.
Nirgundi yaprakları
Nirgundi veya Beş yapraklı iffet, soğuk algınlığı için en iyi doğal çözümlerden birisidir ve aynı zamanda sivrisinekleri kontrol etmek için kullanılır. Şifalı yapraklar, bronşiyal astımı, zihinsel bozuklukları, sindirim gücünü ve kadın sağlığı sorunlarını tedavi etmek için geleneksel Ayurveda bitkisel ilaçlarında kullanılmaktadır.
Papaya Yaprağı
Papaya yaprağı, Hindistan’da Dang humması tedavisinde doğal ilaç olarak kullanılmaktadır. Yaprak suyu karaciğer için faydalıdır, şeker hastalığında kullanılır ve sindirimi destekler.
Neem yaprağı
Neem Yaprakları, cilt ülserleri, bağırsak solucanları, ateş ve diyabet gibi sağlık sorunları ile cilt yararlarının tedavisinde alternatif tedavi olarak kullanılmaktadır. Neem meyveleri ve tohumları, çeşitli terapötik amaçlar için geleneksel olarak kullanılan neem yağı kaynağıdır.
Defne yaprağı
Defne Yaprağı, Hint mutfağının en yaygın bileşenidir ve birçok doğal vitamin ve mineral içerir. Şifalı yapraklar; sindirimi destekler, cilt bakımında kullanılır, saçları kuvvetlendirir ve düzenli ve rahat uykuyu destekler.
Stevia Yaprağı
Stevia Yaprağı, kan şekeri seviyelerini, böbrek hasarını ve vücut şeker oranını düzenlemeye yardımcı olan doğal tatlandırıcıdır. Bitkiye ait şifalı yapraklar geleneksel olarak Brezilya’da doğal şeker veya tatlandırıcı bitki olarak kullanılır.
Kına Yaprakları
Kına Yaprakları, saç, cilt ve tırnak bakımında kullanılır. Ayurveda tıbbında kullanılan şifalı yapraklar: sarılık tedavisinde ve cilt hastalıklarında en iyi doğal reçete olarak bilinir.
Patharchatta Yaprağı
Bryophyllum pinnatum; böbrek taşları, hipertansiyon, baş ağrısı ve yaraların geleneksel tedavisi için kullanılır.
Kişniş yaprakları
Kişniş Yaprağı çok zengin su, mineral, vitamin, karbonhidrat ve protein kaynağıdır ve ayrıca antioksidan görevi görür. Taze şifalı yapraklar iyi bir A, C ve K vitamini kaynağıdır.
Köri yaprakları
Hint mutfağında körilerde baharat olarak kullanılmasının yanı sıra sağlık yararlarına da ev sahipliği yapar. Koyu yeşil yapraklar kan şekeri seviyesini düşürmeye ve sindirimi arttırmaya yardımcı olan C vitamini, lif ve diğer minerallerle doludur.
Sağlıklı Yaşam İçin En İyi 15 Tıbbi Şifalı Yapraklar
0 notes
gazeteci-tr · 5 years
Text
A’dan Z’ye Tüm Şifalı Bitkiler bilgidoktoru.com
ŞİFALI BİTKİLER – FAYDALI OTLAR
Adamotu :Zehirli bir bitkidir. Ağrı kesici, yatıştırıcı, cinsel gücü arttırıcı etkileri vardır. Rast gele kullanıldığında zararlı olur.
Aslanağzı : Balgam söktürür. Bronşitte rahatlık verir
Ayrıkotu : Bitkinin etli kökleri çok eskiden beri üriner hastalıklarda kullanılan önemli bir halk ilacıdır. Kökler mesane ve böbrek iltihapları dahil, mesanedeki tas ve kumları düşürmek için kullanılan iyi bir idrar söktürücüdür.
Ahlat (Yabanarmudu) :Meyveleri ishal keser. Zehirli hayvan sokmalarinda, filizi ezilip yaraya sürülür.
Anason : Kullanilan kismi, meyvalari ve yapraklaridir. Meyveleri tamamen olgunlastiktan sonra toplanir ve gölgede kurutulur. Hazmi kolaylastirir. Istahsizligi giderir. Mide ve barsak gazlarini söktürür. Idrar artirir. Migren agrilarini keser. Astim, nefes darligi ve bronsitte görülen sikayetleri giderir.
Ardıç : Kozalaklari mavimsi siyah renklidir. Yenir ve idrar söktürücü özelliktedir.
Badem : Aci bademin uçucu yagi, iyi bir koku ve tat giderici (balik yagina ilave edilir) ve hafif bir dezenfektandir. Badem tohumlari, badem surubu hazirlanmasinda kullanilir. Çocuklar için iyi bir müshildir. Kremlerin terkibine girer. Meyve kabugu halk arasinda bogaz agrilarina karsi kullanilmaktadir.
Baldıran (Ağuotu) : Nemli yerlerde yetişen, 1-2 metre boyunda zehirli bir bitkidir.Ev ilaçlarında kullanılmaz.Tıpta, özellikle dişçilik alanında kullanılır.Ağrı kesici, spazm giderici ve siyatik, tetanoz ile epilepsi hastalıklarinin tedavisinde kullanılır.
Bamya : Meyvesi beş bölmeli,tohumları yuvarlak ve yeşilimtrak gri renkte bir sebze. Faydalı bir sebzedir. Yaş veya kuru olarak sarf edilir. Konserveleri de yapılır. Meyveleri müsilajlıdır. Kabızlık tedavisi ve barsakların düzenli çalışması için faydalıdır.
Banotu : Yumuşak tüylü, otsu bir bitki. Gavur haşhaşı adıyla da bilinmektedir.Meyve çok tohumlu ve bir kapakla açılıp tohumlarını saçan bir kapsüldür.Altı türü vardır. (Siyah Banotu) ile (Mısır Banotu) tedavi sahasında kullanılır. Mısır Banotu Malatya civarında bulunmaktadır. Bilhassa alkaloit endüstrisi için önemlidir. Siyah Banotu hemen hemen bütün Anadolu ve Trakya’da bulunur. Meyvaları çanak yapraklar tarafından sarılan, kapak ile açılan bir kapsüldür. Bu kapsül içinde gri esmer renkli, üzerinde küçük çukurcuklar bulunan çok miktarda tohum bulunur.Bitkinin kullanılan kısmı; yaprakları, kökü ve tohumlarıdır. Yapraklar, bitki çiçekli iken toplanır ve kurutulur. Tohumlar tamamen olgunlaştıktan sonra alınır, güneşte ya da 40-50 derecelik fırınlarda kurutulur. Kuvvetli bir uyuşturucu ve ağrı kesicidir. Bazi müshillerin tesir edebilmesini kolaylaştırır. Bilmeden kullanıldığında zehirlenmelere sebeb olan bir bitkidir.
Böğürtlen : Dikenli ve çalı görünümünde bir bitki. Ekilmemis yerlerde, çit, yol ve hendek kenarlarında çok bulunur.Meyva birçok meyvanın oluşturduğu bileşik küre biçimindedir. Kullanılan kısımları yaprakları ve çiçek tomurcuklarıdır. Yapraklar çiçek açmadan toplanır, gölgede kurutulur. Yapraklarda tanen ve organik asitler ihtiva eder. Hafif kabız edici özelliği olmakla beraber; diş etleri, bademcik ve boğaz iltihaplarinda, ishal ve basurda kullanılmaktadır.
Biberiye ( Kuşdili otu) : 1-2 m yüksekliğinde, kışın yapraklarını dökmeyen bir bitki.Kuşdili olarak da bilinir.Yapraklar ve çiçeklerinden uçucu yağ, tanen, acı maddeler, organik asitler ve glikozit elde edilir. Mide ve barsak uyarıcısı, idrar söktürücü ve safra artırıcı etkisi vardır. Uçucu yağ, uyarıcı olarak haricen kullanılır. Ayrıca hazımsızlığı giderir.Çarpıntıları keser, migreni keser.İdrar ve adet söktürür.
Ahududu : Kanı temizler, vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. Terletir ve idrar söktürür. Kabızlığı giderir. Vücuda dinçlik verir.
Anason : Hazmı kolaylaştırır. İştahsızlığı ve yemeklere karşı duyulan tiksintiyi giderir. Mide ve bağırsak gazlarını söktürür. İdrarı arttırır.Öte yandan kusmayı ve ishali keser.
Asma : Yaprakları ile yapılan ilaçlar kanamayı durdurur. Vücuda kuvvet verir. Sarılığı keser. İshali durdurur.
Ayva : İshal ve dizanteriyi keser. Mide ve bağırsakları kuvvetlendirir. İnce bağırsak iltihabını giderir. Kanı temizler. Çarpıntıyı dindirir.
Badem : Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Böbrek, mesane ve tenasül yollarındaki iltihapları giderir. Baş ağrısı, karaciğer ve böbrek ağrılarını hafifletir.
Bakla : İdrar yollarını temizler. Böbrek ağrılarını dindirir. Böbrek iltihaplarını giderir. Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur.
Bezelye : Taze ve donmuş olarak kullanılabilen bezelye B1, C vitaminleri, protein, lif ve folik asit içerir. Sinir sisteminde sorunları olanlara tavsiye edilir.
Brokoli : Kansere karşı bizi koruyan ve ömrümüzü uzatan müthiş bir sebze. Çok miktarda kalsiyum içerdiği için kemik erimesine birebir. Mineral ve demir eksikliğini gideren brokoli, vitamin deposudur. Brokoli tutkunlarında ender olarak bağırsak ve akciğer kanseri görülür, kalp dolaşım hastalıklarına da pek fazla rastlanmaz. Kadınlarda göğüs kanserini önler. Göğüs kanserine ve spinabifida hastalığına karşı etkili. Brokoli bol miktarda, göğüs kanseri riskini azaltan ‘indole’ adlı bir madde içeriyor. İndole, göğüs kanserine neden olan östrojen bozukluklarını engelliyor. Ayrıca brokolinin diğer bir özelliği de, spinabifida hastalığını (doğuştan belkemiğinde son omurun kapanmamış olması) önlemesi.
Buğday : Lifli gıdalar sağlıklı bir beslenmenin temelidir. Buğdayın dış kabuklarından elde edilen kepek de, genellikle mısır gevreği türü yiyeceklerle tüketilir. Kepekli buğday unundan yapılan kurabiye vb. bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar ve kabızlığı önler. Buğday tanesinin özü olağanüstü besleyicidir. Vücudun özümsediği kalsiyum, demir ve çinko burada depolanır. Besin değeri, potansiyel olarak yulaf ve mısırdan daha yüksek olan buğday, bağırsak ve rektum kanserini önleyici faktörler içerir. Ama, yulaf ve mısıra kıyasla sindirimi biraz daha zordur.
Ceviz : Yaprakları ve kabuklarıyla hazırlanan ilaçlar kanı temizler, kansızlığı giderir. İshal ve dizanteriyi keser. Verem ve şeker hastalığında hem besleyici, hem de tedavi edicidir. Saç ve elleri boyamakta da kullanılır. Bitki bilimcilere göre bol miktarda A, B1, B2, C, E ve K vitaminleri ile Chinon Juglon adlı aktif madde içeren cevizin hem içi, hem ağacının kabukları hem de yaprakları pek çok sağlık sorununa iyi geliyor. Her sabah kahvaltıda bir miktar ceviz içi yenmesinin zekayı geliştirdiğini belirten uzmanlar, yeşil ceviz meyvelerinin kabukları kaynatılarak içildiğinde erkeklerde cinsel gücü artırdığını belirtti. Vücudu besleyip güçlendiren cevizin yararlarından bazıları şöyle sıralanıyor: • Nasırlar üzerine konulan ceviz yağı zamanla bunların yok olmasını sağlar. • Taze dalların kabukları ve meyvelerinin kabukları ile karıştırılıp kaynatılarak elde edilen sıvı mideyi kuvvetlendirir. • Ceviz yapraklarından yapılan çay iştah açar, mideyi kuvvetlendirir, boğaz hastalıklarına iyi gelir. • Bir miktar ceviz yaprağı banyo suyuna karıştırılırsa cilt hastalıklarına iyi gelir. • Ceviz yaprakları pişirilerek çıbanların üzerine sarılırsa iyileşmesini sağlar. • Ceviz yağı yüz lekelerinin üzerine sürülüp masaj yapılırsa lekeler yok olur.
Çamfıstığı : Bronşit, verem, akciğer hastalıklarının çabuk iyileşmesine yardımcı olur. Ruhi çöküntüyü giderir. Kalp hastalıklarında da faydalıdır.
Çemen : Balgam söktürür. Vücuda rahatlık verir.
Çilek : Körpe ve bol sulu çilekler sistemi temizliyor. Cilt sorunları olanlar için de iyi bir meyvedir. Böbrek, idrar yolları ve bağırsak sorunları için de birebirdir. Ayrıca diş etlerini güçlendiriyor, dişlerdeki tartarı önlüyor, ağız kokularını ve boğaz ağrılarını gideriyor. Çilekte yüksek oranda C vitamini bulunduğu gibi, yüksek tansiyon ve kolesterolü düşüren maddeler içeriyor. Çilek C vitamini ihtiyacını karşılar. Ayrıca bol miktarda potasyum içerir ve lifli besinler arasında önemli bir yer tutar. Diyabetli hastalar, çileğe şeker ilave etmemek şaartıyla bu meyveyi bol bol yiyebilirler.
Çörekotu : İştah açar. Vücuda kuvvet ve dinçlik verir. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve bağırsak gazlarını söker. Koklanacak olursa baş ağrısını keser.
Defne : Terletir, ateşi düşürür. Vücuda rahatlık verir. İdrar ve adet söktürür. İştah açar. Sinir ağrılarını dindirir
Deniz Kadayıfı : Solunum ve hazım sistemi nezlelerini giderir. Vücudu besleyici olarak da kullanılır.
Deniz Yosunu : Metabolizmanın işleyişini hızlandırıyor. Troid hormonundaki dengesizlikleri engellen maddelir içeren su yosunu, metabolizmayı hızlandırıyor. Ayrıca, B vitamini, kalsiyum ve çinko içeren yosun; deriye, tırnaklara ve saça karşı etkili.
Devedikeni : Ateş düşürür. Terletir ve vücuda rahatlık verir.
Domates : Kanserden koruyucu ve yaşlanmayı zihinsel ve bedensel olarak yavaşlatıcı bir sebze. C ve E vitaminleri içerir. Domates zengin bir potasyum kaynağıdır ve çok az miktarda tuz bulunur. Yüksek kan basıncını düşürmeye yardımcı olur ve vücudun su tutmasını engeller. Kalp hastalıklarına ve prostat kanserine karşı etkili. ‘Beta karotin’e yakın olan likopen içeriyor. Likopen vücudu kalp hastalıklarına karşı koruyan maddeler arasında yer alıyor. Araştırmalar domatesin prostat kanseri riskini azalttığını gösterdi. Haftada en az iki kez domates yiyen erkeklerin, diğerlerine oranla prostat kanserine yakalanma riskleri az
Dut : Beyaz dut yaprakları idrar söktürür. Vücutta biriken suyu boşaltır. Aç karnına yenen beyaz dut bağırsak solucanlarını söktürür.
Ebegümeci : Göğsü yumuşatır.Öksürük keser. Mide bulantısı ve kusmaları önler. Ateşi düşürüp vücuda rahatlık verir. Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir. Dişeti hastalıklarını tedavi eder.
Elma : Günde bir elma yemek doktoru evinizden uzak tutar. İki elma yerseniz, kalp ve dolaşım sorunlarına karşı korunmuş olursunuz. Kolesterolü yok eder ve kabızlığı önler. Sindirimi kolaylaştırır. Kokusu rahatlatır ve kan basıncını düşürür. Artrit, romatizma ve gut hastalıklarına karşı da yararlıdır.
Enginar : Kandaki üre ve kolesterolü düşürür. İdrar söktürür. Kandaki şeker miktarını ayarlar. Damar sertliği ve kalp hastalıklarını önler. Böbrekteki kumların dökülmesine yardımcı olur. Prostat, meme ve rahim ağzı kanserine karşı iyi gelir. Enginarın içinde bulunan Silymarin maddesinin, hücrelerin hasar görmesini engellediğine işaret eden araştırmacılar, ayrıca Silymarin maddesinin, prostat, meme ve rahim ağzı kanserini önleme konusunda da etkili olduğunu belirtti. Enginarın içinde, fiber, magnezyum, folate ve C vitamini bulunduğu, bu sebzeyi bol miktarda tüketenlerin, bulundukları yaşın daha altında gösterdikler.
Fesleğen :Öksürüğü keser. Baş dönmesini durdurur. Arı sokmasında faydalıdır. Ağız yaralarını tedavi eder. Fesleğen kokusu, sivrisinek ve tahtakurusu gibi haşaratları kaçırır.
Fındık : Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Vücuda kuvvet verir. Nekahat devresinin çabuk geçmesini sağlar.
Gelincik : Nefes darlığı, astım ve bronşitte rahatlık verir. Kan tükürme ve kusmayı önler. Yanıkları iyileştirir.
Greyfurt : C vitamini bakımından çok zengindir. Yarım greyfurt günlük C vitamini ihtiyacının yüzde altmışını sağlar. Kolesterol oranını düşüren pektin maddesi bulunur. Kansere karşı koruyucu özellik taşır. İştah açar.
Hatmi : Ağız, boğaz ve dişeti iltihaplarını iyileştirir. Bağırsak iltihaplarını giderir.
Havuç : Haftada beş kere yendiği takdirde Harvard’ın araştırmalarına göre kadınlarda kalp enfarktüsünü, felç tehlikesini yüzde 68 oranında azaltıyor. Günde iki havucun erkeklerde kandaki kolesterolü yüzde 10 oranında azalttığı görülmüştür. Her gün yenen bir havuç da akciğer kanseri tehlikesini yarıya indiriyor. Havuçtaki Beta-Karotin de gözleri yaşlılığın getirdiği görme zayıflığından koruyor ve bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor. Mide ve bağırsak kanamalarını önler, kansızlığı giderir, anne sütünü arttırır, yüz ve boyun kırışıklıklarını giderir, idrar ve bağırsak gazlarını söktürür, ülserdeki şikayetleri giderir. Kansere karşı etkili olduğu gibi cildin kurumasını da engelliyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Beta karotin (kansere neden olan serbest radikallari durduruyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor) içeren havucun en büyük özelliklerinden biri içerdiği bu maddenin cildin kurumasını engelleyen A vitaminine dönüşebilmesi.
Hurma : Kalbimizin yeni dostu bulundu: Hurma Bugüne dek kalp ve damar hastalıklarından korunmada elmanın sihirli gücü biliniyordu. İsrailli bilimadamları kalbin gerçek dostunun hurma olduğunu kanıtladı. İsrailli bilim adamları, hurmanın, kalp ve damar hastalıklarından korunmak için önerilen elmadan daha etkili olduğunu açıkladılar. İsrail’de yapılan bir araştırmada, elma ve hurmanın yararları karşılaştırıldı. Hurmanın lif, mineral ve fenol açısından zengin olduğunu söyleyen bilim adamları, elmada daha fazla bakır ve çinko bulunduğunu, buna karşılık hurmada sodyum, potasyum, magnezyum, kalsiyum ve demir miktarlarının elmadan iki kat fazla olduğunu belirttiler. Bilim adamları, düzenli yenilmesi halinde kalp ve damar hastalıkları riskini azaltan bu meyvelerin içindeki yararlı maddelerin daha çok kabuklarında bulunduğunu kaydettiler.
Isırgan : Dıştan tatbik edildiği zaman iç organlarda biriken kanı çeker. Burun kanamalarını keser. Balgam söktürür.
Ispanak : Kalp hastalıklarına, felce, yüksek tansiyona, yaşlılığın getirdiği göz hastalıklarına, kansere, hatta psişik rahatsızlıklara karşı da etkili bir sebze. Göz hastalıklarına ve derideki lekelenmelere karşı etkili. Ispanak içerdiği iki kimyasal madde sayesinde görme bozukluklarına karşı etkili. Haftada 6 kez ıspanak yiyenlerin yüzde 86 oranında yaşın ilerlemesiyle birlikte ortaya çıkan derideki lekelenmeler gibi bir sorunlarının olmayacağını gösteriyor. Ayrıca yaşla birlikte ortaya çıkan göz hastalıklarına karşı da etkili. Bir porsiyon ıspanak, günlük demir ihtiyacımızın onda birini karşılıyor.
İncir : Bağırsakları yumuşatır. Kabızlığı giderir. Bronşit, öksürük ve boğaz ağrılarında faydalıdır. Enerji verir.
Karanfil : Mikropları öldürür. Ağrıları dindirir. Sinirleri uyarır. Hazmı kolaylaştırır. Koku giderir. İştah açar.
Kekik : Bedeni kuvvetlendirir. Hazmı kolaylaştırır. Kalp çarpıntısını keser. Bağırsak iltihaplarını iyileştirir. Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardım eder. Kandaki şeker miktarını azaltır.
Kiraz : Aspirin yerine kiraz Kiraz yemek ağrıların dindirilmesinde aspirinden çok daha etkili oluyor. Michigan eyaletinde yaşayanlar, bu yörede çok yetiştiğinden, bol bol kiraz yiyorlar. Kimileri bu meyvenin gut ve mafsal iltihabından kaynaklanan ağrılara birebir olduğunu ileri sürüyor. Michigan Eyalet Üniversitesi’nden Muraleedharan Nair kirazda bulunan ve ”antosiyanin” olarak bilinen kırmızı renkteki kimyasalların bu etkiyi yaratabileceğine dikkat çekiyor. Nair ve ekibi genelde uygulanana deneylerden yararlanarak söz konusu belişimlerin aspirin ve ibuprofen gibi ağrı kesicilerde bulunan enzimleri içerip içermediğini araştırdı. Ardından kimyasalların serbest radikallerin zararlı etkilerini yok edici özelliklerini inceleyerek bunları vitaminlerle karşılaştırdı. Sonuçta, 20 kirazda 12-25 miligram arasında antosiyanin bulunduğu ve bu maddenin ağrı kesici etkisinin aspirinden on kat daha fazla olduğu görüldü. Kirazda bulunan antosiyanin maddesinin E ve Ca vitaminlerine benzer antioksidan etkiler yarattığına da tanık olundu. Nair’e göre, günde 20 kiraz yemek bir aspirin almakla özdeş etki yaratıyor. Nair kirazdaki antosiyaninin tablete dönüştürülmesine çalışıyor.
Kivi : Bir kivide, bir portakalda olan C vitamininin iki katı vardır. Potasyum bakımından da zengindirler. Sindirimi kolaylaştırır ve kabızlığı önler. Kuşburnu : Çok yoğun vitamin zenginliği nedeniyle gözlerin dostudur. Vücuda dirilik sağlar. 100 gram kuşburnunda bir sandık portakala eşdeğer C vitamini vardır. İyi bir raşitizm ilacı, etkin bir kan temizleyicisidir. Güçlü bir kurt düşürücü ve bağırsak yumuşatıcısıdır. Mide kramplarına ve sindirim sistemi zorluklarına karşı faydalıdır. Romatizma ağrılarını gideriyor. Basur tedavisinde iyi sonuç veriyor.
Kuşkonmaz : Hazımsızlığa karşı etkili. Antitoksit maddeler içeren bu sebze böbreği toksinlerden arıtıyor ve besinlerin hazmedilmesini kolaylaştırıyor
Lahana : Kansere karşı etkili olduğu bilinen sebzelerin başında gelir. Bol miktarda B, C ve E vitamini, potasyum içerir.Özellikle meme ve rahim kanserine karşı etkilidir. Vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. Kandaki şeker miktarını düşürür. Sarılık ve safra kesesi hastalıkları için iyidir. Astıma faydalıdır. Bağırsak kanserine karşı etkili. Lahana kanser hücrelerinin üremesini engelleyen kimyasal bir madde (isotiocyanates) içeriyor. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, haftada bir gün lahana yiyenlerin bağırsak kanseri olma riskleri üçte iki oranında azalıyor.
Maydanoz : Salata ve yemeklerin süsü maydanozun nerdeyse deva olmadığı dert yok gibi.. A ve C vitamini ile demir, kükürt, fosfos ve mangan elementleri deposu olan maydanoz sindirimi kolaylaştırıyor, böbrek taşlarını düşürüyor, görme gücünü ve anne sütünü artırıyor. Bir demir deposudur. Genellikle taze yenen maydanozda, kalsiyum, potasyum ve A vitamini vardır. Bir tutam maydanoz, günlük C vitamini ihtiyacının çoğunu karşılar. Böbrekleri çalıştırarak idrar getirir ve taşları düşürüyor , kan şekerini normal seviyede tutar ve kansere karşı da koruyucudur. Yatmadan evvel yenildiğinde sabahları tatlı bir nefesle uyanmamızı sağlar. Anne sütünü artırır. Vücuttaki zehirli maddeleri dışarı atar. Görme gücünü artıyor, kaynatılıp içiildiğinde ve cilde bu suyla pansuman yapıldığında sivilcelere iyi geliyor. Kaynatılan maydanozun suyu gözlere pansuman yapıldığında gözdeki iltihaplanmaları önlüyor ve yanmayı geçiriyor. Kaynatılıp sirke ile saçlar yıkandığında saçların uzaması ve kuvvetlenmesini sağlıyor..
Mantar : Bağışıklık sistemini güçlendiriyor.Özellikle Çinliler’in ilaç niyetine yedikleri bu sebze, bünyeyi hastalıklara karşı koruyor ve bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Marul : Kemik erimesine karşı etkili. Sütten bile daha fazla kalsiyum içeren bu sebze, kemikleri güçlendirmesi açısından bir numara. 100 gramında, küçük bir bardak sütün içinde bulunan kalsiyumdan daha fazlasına sahip. Bu miktar günlük kalsiyum ihtiyacının dörtte birine tekabül ediyor.
Melekotu : Kan dolaşımını düzenler. Terletir. Kurutulmuş melekotu dövülüp başa sürülecek olursa bitleri öldürür. Astım nöbetlerine faydalıdır.
Meyankökü : Grip, nezle, anjin ve nefes darlığına faydalıdır.Öksürük ve balgam söktürür. Yüksek tansiyonu düşürür.
Mısır : Yüzde 18.3 gibi yüksek oranda lif içeriyor. Mısırın içeriğindeki yüksek karbonhidrat, enerji seviyenizi yükseltir. İçinde protein, kalsiyum, demir, fosfor, A ve B2 vitaminleri bulunur.
Muz : Folik asit, potasyum ve B6 vitamini bakımından son derece zengin bir meyvedir. Potasyum krampları önler.
Nar : Vücudu kuvvetlendirir. İshali keser. Burun poliplerine faydalıdır. Şerit düşürür. Kalbi kuvvetlendirir. Mide, bağırsak hastalığı olanlar, küçük çocuklar ve hamileler fazla kullanmamalıdır.
Nohut : Vücudu kuvvetlendirir. Anne sütünü arttırır.
Patates : Kızarmış yemezseniz kilo aldırmaz. Sindirimi kolaylaştırır, kabızlığı önler. Yorgunluğa karşı birebirdir. Bol miktarda C vitamini ve protein içerir. Halsizliğe karşı etkili. Vücuda enerji veren madde olan karbonhidrat içeren patates, C ve E vitaminleri ve beta karotin açısından en zengini. 100 gram patateste 80 kalori, 2 gram protein, 17 mg karbonhidrat, 7 mg kalsiyum, 53 mg fosfor, 20 mg C vitamini var. Yılın hiçbir zamanı bulmakta da güçlük çekmezsiniz. Her zaman söylenir, bir kez daha söylense sorun olmaz; patatesin besin değerinin büyük kısmı kabuğunda olduğundan soymak yerine özel bıçağı ile kazımak daha iyidir. Yine kabukları soyularak pişirilen patates C vitaminin yüzde 25’ini kaybediyor. Bu nedenle patatesi fırında kabuğuyla veya buharda ya da az suda pişirmek gerek.
Ökseotu : Kalbin atışlarını arttırır. Damar kireçlenmelerinde faydalıdır. Sara ve akciğer kanamalarında kullanılır.
Pırasa : İdrar söktürür. Mide rahatsızlığına iyi gelir. Kabızlığı giderir. Basur memeleri için faydalıdır. Böbreklerdeki kum ve taşların düşürülmesine yardımcı olur.
Portakal : Antioksidantlar ile dolu bir meyve. Kanseri önleyici olarak bilinen bütün maddeleri içeriyor. Ayrıca bol miktarda C vitamini içeriyor. Kilo almaya engel olur. Kandaki kolestorolü düşürür.Vucüdun C vitamini, potasyum, protein, B ve E vitaminleri ile kalp hastalıkları ve antikanserojen maddeler ile kanser riskini azaltıyor, kolestorolü düşürüyor
Salatalık : Salatalığın kendisi ya da suyu cildimizi bir tonik kadar temizler. Salatalık kabızlığı önler, böbrek ve kalp hastalıklarında vücutta biriken suyun atılmasına yardımcıdır. Kalp hastalıkları ve enfeksiyonlara karşı etkili. Kükürt içeriyor ve bu madde vücudun enfeksiyonlara karşı dayanıklılığını artırdığı gibi, kolestrolü de düşürüyor.
Salep :Öksürük ve bronşite faydalıdır. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar. Zihni çalıştırma gücünü arttırır.
Soğan Ve Sarımsak : Yüksek tansiyon ve kalp hastalığı tehlikesini azaltırlar. Soğan, mide kanserine yakalanma riskini; sarımsak da bağırsak kanserine yakalanma riskini azaltıyor. Sarımsağın mayasında bulunan maddeler hücrelerin zarar görmesini önleyerek, vücudu erken yaşlanmaya karşı koruyor. Antibiyotik ve nefes darlığını gideren bileşimler içeren sarımsak bağışıklık sistemini de kuvvetlendiriyor. Kalbe ve alerjik hastalıklara karşı etkili. Soğan içerdiği kimyasal maddelerle kalbimizi güçlendiriyor ve alerjik reaksiyonları engelliyor. Newcastle’da yapılan araştırmalar, düzenli bir şekilde soğan yiyenlerin damarlarının tıkanma riskinin azaldığını gösteriyor.
Soya : Uzun yaşamak isteyen herkes mutlaka soya tüketmelidir. Soya, içerisinde östrojen hormonuna benzer işlev gören ve bu hormonun etkilerini sulandıran bir madde içerir ve buda kadın bünyesi için son derece yararlıdır. Çünkü, hücre yenilenmesini hızlandıran östrojen hormonunun aşırı üretimi, göğüs, rahim ve boyun kanserine yakalanma riskini çok arttırır.
Tarçın : Ruhi sıkıntıları giderir. Sürmenajda faydalıdır. Kalbi kuvvetlendirir. İştah açar, hazmı kolaylaştırır.
Tere : İştah açar. Hazmı kolaylaştırır. Bronşları temizler, öksürük söktürür. İdrar söktürür, böbrekleri ve idrar yollarını temizler. Kanser, anemi ve lif hastalıklarına karşı etkili. Tere kanserle savaşan sebzelerin arasında olduğu gibi aynı zamanda en fazla kalsiyum, demir ve folik asit içerenlerin başında geeliyor. Tere gibi yeşil sebzeler yiyen kadınların, life ilişkin hastalıklara yakalanma riskleri daha az.
Turp : Böbreklerdeki mikropları öldürür. Kum ve taşların dökülmesine yardımcı olur. Karaciğer şişliğini indirir. Sarılıkta faydalıdır. Safra taşlarının düşürülmesine yardımcıdır. Romatizma, siyatik astım ve bronşite faydalıdır.
Vişne : İshali keser. Ateşi düşürür. İdrar söktürür. Vücuda rahatlık verir.
Yenibahar : Damar sertliğini önler. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve bağırsak gazlarını giderir.
Yulaf : Çocukların hazım güçlüklerini giderir. Bedeni ve ruhi yorgunlukları giderir. Kandaki şeker miktarını azaltır
Yeralması : Şeker hastaları için faydalıdır. Besleyicidir. Vücudun direncini arttırır. Kabızlığı giderir
Zencefil : İştah açar. Kusmayı önler. Bağırsak bozukluklarını giderir.
Zeytin : Zeytinyağı, safrayı artırır. Karaciğeri çalıştırır. Karaciğer ağrılarını keser. Sarılıkta faydalıdır. Yaprak ve kabukları yüksek tansiyonu düşürür. Kandaki şeker miktarını düşürür. Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardımcı olur.
Civan Perçemi (Binbir yaprak otu, Kandil Çiçeği) : Bitkinin kullanılan kısmı, yapraklı ve çiçekli dallarıdır. Dallar ve çiçekler henüz tamamen açılmadan toplanır ve gölgede kurutulur. Bitkinin bu kısımları uçucu yağ, sabit yağ ve acı glikozit maddelerini ihtiva ederler. Kuvvet verici, uyarıcı, idrar ve gaz söktürücüdür. İçersindeki Sincolden dolayı antiseptik, balgam söktürücü ve midevidir. Yara iyi edici bir özelliği vardır. Basurda sulu hulasası fitil halinde verilir.
Çiğdem (Mahmur Çiçeği) : Bitkinin kullanılan kısmı tohumları ve yumrusudur. İdrar söktürür, Kabızlığı giderir. Kesinlikle tavsiye edilen miktardan fazla kullanılmamalıdır. Çiğdem tohumu ve yumrusundan hazırlanan preparatlar uzun zamandan beri damla hastalığına karşı kullanılmaktadır. Daha çok ziraatta kullanılır.
Dereotu : Bitkinin kullanılan kısmı meyveleridir. Meyveler eylül sonunda toplanır ve gölgede kurutulur. Meyvelerinde sabit ve uçucu yağ, pektin ve azotlu bileşikler vardır. Meyveler yatıştırıcı, mide ve bağırsak gazlarını önleyici olarak kullanılır. Hazımsızlık ve hıçkırığa tesiri iyidir. Yaprakları da yemek ve salatalarda kullanılır.
Düğün Çiçeği : Kavak merhemi ile birlikte haricen basura karşı verilmektedir.
Eğreltiotu : Barsak parazitlerine karşı çok eski tarihlerden beri kullanılmaktadır. Toz veya hulasa halinde alınır. Tavsiye edilen miktardan fazla alınmamalıdır.
Funda ( Süpürge Otu) : Bazı türlerinin dalları ipek böcekçiliğinde askı olarak kullanılır. Dalları çalı süpürgesi yapımında, ayrıca yakacak olarak kullanılır. Genel olarak idrar yolları taşlarına karşı idrar söktürücü olarak kullanılır. Funda ayrıca, ishal ve böbrek taşları tedavisinde kullanılır. Zeytinyağı ile hazırlanan merhemi çıban ve egzamada faydalıdır. Zayıflamak için de kullanıldığı bilinmektedir.
Gül : Gülden gülyağı ve gülsuyu elde edilir. Gülyağı kozmetik ve parfümeride kullanılır.Gülyağının antiseptik (mikrop öldürücü) etkisi vardır. Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir. Göz kanlanmaları ve göz nezlesinde etkilidir. Dahilen ise hafif müshil etkilidir. Gülsuyu ve gül reçelleri halk arasında yaygın olarak kullanılır.
Gülhatmi : Balgam söktürür. Vücuda rahatlık verir. Nezle ve öksürükten kaynaklanan şikayetleri giderir. Boğaz, bademcik ve diş eti iltihaplarında kullanılır. Barsak iltihaplarında etkilidir.
Günlük Ağacı : Ağacın yongaları kurutulur, günlük ve buhur olarak kullanılır. Nefes darlığını giderir. Tütsü olarak kullanılır.
Güzelavratotu : Ağrı kesici ilaç yapımında kullanılır. Ayrıca, mide, barsak, astım, kalp, sinir ve beyin hastalıklarının tedavisi için yapılan ilaçlarda da kullanılmaktadır.
Hanımeli : Tıpta yaprakları gargara yapmak için, çiçekleri antispazmodik olarak, meyveleri de idrar söktürücü ve kusturucu olarak kullanılır.
Haşhaş : Bitkinin kullanılan kısımları ham meyvelerinin çizilmesi ile elde edilen afyon, kurutulmuş ham meyveler, yapraklar, tohumları ve tohumlarından elde edilen yağıdır.Bilhassa haricen kullanılan bazı merhemlerin bileşimine girer ve ağrı dindiricidir.Bileşiminde toplanma zamanına göre değişen afyon alkaloitleri vardır. Harici ağrı dindirici olarak, özellikle diş hekimliğinde kullanılır. Tohumlarının yağı ise, tohumları soğukta tazyik edilmesi sûretiyle elde edilen yağdır. Soğukta elde edilen yağın bileşiminde asitler az, sıcakta elde edilen yağın ise asitleri fazladır. Soğukta elde edilen yağ, bazı merhemlerin bileşimine girer. Sıcakta elde edilen yağ, yemek yağı ve sanayide sabun yapımında kullanılır. İçerdiği zehirli maddeli dolayısıyla, hekim kontrolü ve tavsiyesi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır.
Hayıt : İdrar söktürür. Sancıları keser. Aybaşı kanamalarını düzenler. Anne sütünü artırır. Hazımsızlığı giderir. Karın ağrısı ve ishali keser. Ayak şişlerini indirir. Akrep ve arı sokmalarında kullanılır.
Hindistancevizi : İdrar söktürür. Böbreklerdeki kum ve taşların düşürülmesine yardımcı olur. Mide ağrılarını giderir.
Hodan : Bitkinin çiçekleri ve yaprakları kullanılır. Fazla miktarda müsilaj, reçine, madeni tuzlar taşır. Yapraklar ve çiçekler ter verici, idrar ve balgam söktürücüdür. Boğaz ağrılarına ve öksürüğe karsı kullanılır.
Hüsnüyusuf : Mide üşütmesinden doğan şikayetleri giderir. İktidarsızlıkta da faydalıdır.
Ihlamur : Ihlamur çiçeği yatıştırıcı, idrar verici, göğüs yumuşatıcı ve balgam söktürücü olarak çay halinde kullanılır.Ihlamur çiçeği banyosunun da yatıştırıcı bir özelliği vardır. Balla karıştırılıp içilirse mide ülserine faydalıdır. Kan dolaşımını düzenler.
Kabak : Tohumları (çekirdekleri) tenya ve kurt düşürücü olarak bilhassa çocuklarda kullanılmaktadır. Tohumlar diş kabuklarından ayrılarak dövülür, şekerle karıştırılarak verilebilir. Ortalama doz çocuklarda 40 gr büyüklerde takriben 100 gr’dir. Kabak çok besleyici özelliktedir C ve B1 vitamini ihtiva eder. Pişirilen etli kısmı yiyecekten başka çıban ve şiş yerlere lapa olarak da tatbik edilir.
Kahve : Kahvede kafein alkoliti vardır.Kafeinin az miktarının damarları genişletmek sûretiyle uyarıcı etkisi vardır.Kalbi kuvvetlendirir, sindirimi kolaylaştırır, böbrek damarlarını genişleterek idrarı çoğaltır, solunumu hızlandırır. Kanı beyne çekerek, beynin faaliyetini arttırır ve narkotiklerle zehirlenmelere karşı kullanılır. Fazla miktarda alındığında uyarıcı etki fazlalaşır, kalbin çarpıntısını arttırır, kulakların uğuldamasına sebep olur.
Kakao : Kafeinden dolayı kahvede olduğu gibi yatıştırıcı ve uyarıcı etkisi vardır. Az miktarı kalbi kuvvetlendirir, sindirimi kolaylaştırır, idrar söktürür. Fazla miktarı zararlıdır.
Kantaron : Çayı kuvvet verici, iştah açıcı, ateş düşürücü ve hazmı kolaylaştırıcı olarak verilir. Ayrıca astım ve mide ağrılarında da faydalı olduğu bilinir.
Karabaş Otu : Ağrıları dindirir. Kalbe kuvvet verir. Balgam söker. Uyuşukluk giderir, zindelik verir.
Karabiber : Mideyi ısıtır. iştah açar. Hazmı kolaylaştırır. Mide ve barsaklardaki mikropları öldürür. Enerji verir. Afrodizyak özelliği vardır.
Karnabahar : Zihin yorgunluğunu giderir. Afrodizyak özelliği vardır. Sinirleri kuvvetlendirir. İdrar söktürür. Dalak hastalıklarına iyi gelir. Şeker hastalarına faydalı olduğu bilinir.
Karpuz : Vücuttaki toksinleri temizler ve böbrekteki kumları eriterek sıhhat ve zindelik kazandırır. Ayrıca kemik gelişimine de yardımcı olur.
Kasımpatı : Böcek öldürücü ilaç yapılır.
Katırtırnağı : İdrar ve balgam söktürür. Hazmı kolaylaştırır. Böbrek ve safrakesesi taşlarının düşürülmesine yardım eder. Mesane hastalıklarını tedavi eder. Romatizmada faydalıdır. Kabızlığı giderir. Kalp hastalıklarında kullanılır.
Kavun : Kavun meyve olarak çok yenildiği gibi tohumları (çekirdekleri) de tıbbi olarak kullanılmaktadır. Olgun kavunların çekirdekleri kurutulur. Çekirdekler halk tababetinde öksürüğe karşı (çekirdekleri suda, suyu yarıya ininceye kadar kaynatılıp içilmesiyle) kullanılır. Ayrıca kavun, sinirleri yatıştırır, böbreklerdeki kanı temizler, taşların düşürülmesine yardımcı olur. Barsaklarda ülser ya da iltihab olanlarla, şeker hastaları ve yüksek tansiyonu olanlar yememelidir.
Kayın Ağacı : Avrupa kayınının tohumlarından elde edilen yağ, yemek yağı olarak margarin endüstrisinde kullanılır. Kayın katranının distilasyonundan antiseptik olarak kullanılan kreozot elde edilir. Bu da dıştan romatizma ve deri hastalıklarına karşı kullanılır. Kabuklarının suda kaynatılmasıyla elde edilen su yüz lekeleri ve çilleri giderir.
Kayısı : Çekirdeklerinden yağ elde edilir. Etli meyvesi şeker, organik asitler ve C vitamini ihtiva etmesi bakımından önemlidir. Çekirdek içinden elde edilen yağ badem yağı yerine, yaprakları derelerde balıkları sersemleterek tutmak için kullanılır.
Kaynanadili : Dizanteri ve ishali giderir.
Keçiboynuzu : Olgun meyveleri gıda olarak kullanılır. Kuru meyvelerin temizlenmiş unu bilhassa süt çocuklarının mide ve barsak bozukluklarında kullanılır. Ayrıca göğsü yumuşatır ve balgam söker. Sigara tiryakileri için faydalıdır.
Kenevir : Merkezi sinir sistemine etki eder, yatıştırıcı ve uyuşturucudur. Hazım sistemine pek tesiri yoktur.
Kestane : Kabuklarının suda kaynatılması ile elde edilen çay, ateş düşürür ve sinirleri yatıştırır. Meyvesi kasları kuvvetlendirir. Kan dolaşımını düzenler. Varis ve basur memelerinin meydana gelmesini önler. Karaciğer yorgunluğu ve şişliğini geçirir. Kansızlığı giderir. Damar sertliği ve yüksek tansiyondan şikayet edenlerle, şeker hastaları yememelidir.
Kereviz : Kerevizde B vitamini, demir ve kireç vardır. Kereviz unutkanlığı ve sinir yorgunluğunu giderir, idrar söker, böbrek taş ve kumlarının düşürülmesine yardım eder, kan ve süt yapar, karaciğeri temizler. Şeker, yüksek tansiyon ve romatizma da da faydalıdır.
Kına Ağacı : Ayak terlemesine engel olur. Dolamada kullanılır. Uyuz ve egzamaya iyi gelir. Guatrın üzerine bağlanırsa fayda görülür. Ağız yaraları ve deri çatlaklarını tedavi eder, saçları besler ve kuvvetlendirir.
Kınakına : Ateş düşürür. Sıtmayı tedavi eder. Tifoda faydalıdır. Ağır ve mikrobik hastalıkların nekahat devresini kısaltır. Cilt kaşıntılarında faydalıdır. İştah açar. Kuvvet verir. Kabızlığı giderir.
Kızılcık : Kızılcık meyvelerinden ezme, marmelat, meyve suyu yapılır. Kabız edici özelliği vardır. Gıda olarak istifade edildiği gibi kabukları ateş düşürücü olarak kullanılır.
Kişniş : İştah açıcı, barsak gazlarını giderici, teskin edici, bas dönmesine karşı kullanılır.Fazlası zararlıdır.
Lavanta : Lavanta çiçeği, kuvvet verici, idrar söktürücü ve romatizmaya karşı çay halinde kullanılır. Çok iyi bir koku vericidir. Haricen yatıştırıcı olarak da kullanılır. Parfümeri sanayiinde kullanılan önemli bir bitkidir.
Mazı : Yaprakları siğilleri yok etmekte kullanılır. Kozalağından barsak kurdu düşürücü ilaç yapılır. Gebe kalmayı önlemek için kullanılır. Bazı zehirlenmelerde panzehir olarak kullanıldığı bilinir. Basur memelerinde de faydalıdır.
Melissa : Yapraklar yatıştırıcı, midevi, gaz söktürücü, terletici ve antiseptik etkilere sahiptir. Huzursuzluk ve sıkıntıları giderir. Hafıza zayıflığına faydalıdır. Baş dönmesi ve kulak çınlaması gibi şikayetleri keser. Hazımsızlık, baş ağrısı ve migrende de faydalıdır. Daha çok çay halinde kullanılır.
Menekşe : Bitkinin çiçekli dalları idrar söktürücü, bazı deri hastalıklarında kan temizleyici olarak ve romatizmaya karşı kullanılır.
Mersin : Meyveleri yemiş olarak, kabızlık giderici ve antiseptik olarak kullanılır.
Mine Çiçeği (Güvercin otu) : Tıbbi olarak, kabız edici, teskin edici etkisi vardır. Baş ve mafsal ağrılarını dindirir. Yorgunluğu ve uykusuzluğu giderir.
Nane : Yapraklari çay halinde yatıştırıcı, midevi, gaz söktürücü, bulantıyı giderici olarak kullanılır. Bunun yanında çeşitli ilaçların terkibinde kullanıldığı gibi, yaprakları çiğ veya kurutulmuş olarak yemeklere konur. Nane esansı, çok miktarda zehir etkili olmasına karşılık az miktarı mide ağrılarına ve bulantılara karşı kullanılabilir. Nane uçucu yağı da oldukça fazla kullanılan bir yağdır.
Nergis : Kusturucu ve ishal etkilidir. Kurutulmuş çiçekleri yatıştırıcı , müshil ve ateş düşürücü olarak çay halinde kullanlır.
Nilüfer : Kökleri kabız edicidir. Beyaz nilüferin çiçekleri, yatıştırıcı ve uyuşturucudur.
Okaliptus :Özellikle solunum yolu hastalıklarında kullanılır.Öksürüğü keser, boğaz ve burun iltihaplarını giderir. İdrar yollarını temizler. Haricen deri üzerine sürülmek sûretiyle antiseptik olarak da kullanılır.Ökaliptus yaprakları doğrudan doğruya kaynatılarak kullanıldığı gibi, yağının tıpta da pekçok faydaları vardır. İlaç olarak veya kaynatma ile buğu, koku halinde de kullanılır. Yapraklar nefes darlığı, kabız, balgam söktürücü olarak, haşere sokmalarına, her nevi ateşlenmeye, nezle, nevralji, bronşit, romatizma, şeker, üremi gibi hastalıklarda, yağ veya ekşitilerek sirke, toz sabun, pudra ve macun şeklinde kullanılır.
Pancar : Karaciğerin düzenli çalışmasını sağlar. Kansızlığı giderir. Şeker hastalığı ve vereme karşı korur. Mide ve barsakları kuvvetlendirir. Sinirleri yatıştırır.
Papatya : Çiçek durumu başları, çiçek açmadan önce toplanarak gölgede kurutulur.Çay halinde sabahları aç karnına bir bardak içilebilir. İdrar çoğaltıcı, iştah açıcı, yatıştırıcı ve gaz söktürücü etkilere sahiptir. Basur memelerinde ağrı kesici, tedavi edici etkiye sahiptir. Boyar madde olarak da kullanılır.
Patlıcan : Kansızlığı giderir. Karaciger ve pankreasın düzenli çalışmasını sağlar. Kilo vermeye yardımcı olur. Böbrek yanmaları ve ağrılarını keser. Sinirleri yatıştırır. Kalp çarpıntılarını giderir. Cilt hastalıkları, şeker, mide, barsak ve karaciğer hastalıkları aşırı derecede olanlar yememelidir.
Safran : Sinir sistemini uyarıcı, iştah açıcı, adet söktürücü, koku ve renk verici olarak kullanılır.Fazla miktarda kullanılmamalıdır. Hamileler kesinlikle kullanmamalıdır.
Semizotu : Mide ve barsak kanamalarında ve kanlı idrarda faydalıdır. Kanı temizler. Şeker hastalığında susuzluğu giderir. Uykusuzluk, sinir ve zihin yorgunluğunda faydalıdır.
Sinameki : Memleketimizde çok kullanılan müshil ilacıdır. Kolit ve spastik kabızlıkta kullanılmaz.
Sumak : Kabız edici, kan kesici, antiseptik etkili olup, ayrıca boğaz ve diş etleri hastalıklarında gargara halinde kullanılır. Sumak meyveleri de tanen, uçucu yağ ve organik asitler ihtiva eder. Baharat olarak çok kullanılır.
Susam : Nefes darlığı ve bronşitte faydalıdır.
Şebboy : Tohumları kalp üzerine etkili bileşikler taşır.Ayrıca idrar söktürücü ve kabızlığı giderici etkisi vardır.
Şeftali : Çiçekleri kabızlığı giderir ve barsak solucanlarını düşürür. Meyvesi hazmı kolaylaştırır.İdrar yollarını temizler. Bol miktarda idrar söktürür. Basur memelerinden doğan şikayetleri giderir. Safra kesesi ve böbrekler için faydalıdır.
Taflan : Yapraklardan elde edilen taflan suyu öksürük dindirici olarak kullanılır.Taze meyveleriyse meyve olarak yenilmektedir. Kurutulmuş meyvelerinin tohumlarıysa şeker hastalığına karşı kullanılır.Taze meyveleri taş düşürücü olarak da kullanılmaktadır.
Üvez :Özellikle bir şeker olan üvez şeker hastaları rejimi için iyi bir tatlandırıcıdır. Meyveleri ve yaprakları kabız edicidir. Yine meyveleri idrar söktürücü, kadınlarda adetleri kolaylaştırıcı etkilere sahiptir. Meyveler C vitaminince zengindir. Yapraklarının çayı şeker hastalığına karşı kan şekerini düşürücü olarak kullanılmaktadir. Zararsızdır.
Üzerklik : Bağırsak kurdundan prostata, hemoroitten karın ağrısına pek çok hastalığa iyi gelmektedir.
Nazarotu : Ekzama, basura karşı ve tütsü olarak kullanılır.
Yaban gülü : Kabız edici, idrar söktürücü olarak, böbrek ve safra taşlarına karşı kullanılır. C vitamini yönünden zengin olduğu için de bazı bölgelerde marmelat yapımında kullanılır.
Yasemin : Çiçeklerinden hazırlanan çay göğüs yumuşatıcı ve sinirleri yatıştırıcı olarak kullanılır.
Yılan yastığı : Ateşi düşürür. Terletir, vücuda rahatlık verir. Sinirleri uyarır.
Yosun : Haşlaması barsak kurtlarını döker. Saçlar yikanırsa kuvvetlendirir.
Zerdaçal : Midevi ve gaz söktürücü etkiye sahiptir.
Acıağaç : İştah açar, hazmı kolaylaştırır. Ateşi düşürür. Tükürük ifrazatını arttırır. Mide, bağırsak, karaciğer ve böbreklerin çalışmasını düzenler. Böbrek sancılarını keser, taşların düşürülmesine yardımcı olur. Bağırsak kurtlarını döker. Kanamaları durdurur. Haşarat kaçırıcı olarak da kullanılır. Fazla kullanılacak olursa; baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma yapar.
Adaçayı : Mide va bağırsak gazlarını giderir. Mide bulantısını keser. Hazım sisteminin düzenli çalışmasını sağlar. Boğaz, bademcik ve dişeti iltihaplarını giderir. Göğsü yumuşatır. Astımdaki sıkıntıları geçirir. İdrar ve ter söktürür. Banyo suyuna katılıp yıkanılırsa; zindelik verir. Günde, 3 kahve fincanından fazla içilmemelidir.
Alıç : Asabi çarpıntıları giderir. Sinir bozukluğunu geçirir. Yüksek tansiyonu düşürür. Aritmide kullanılır. Uykusuzluğu giderir. Kalbi kuvvetlendirir. Damar sertliği ve göğüs nezlesinde faydalıdır.
Ayı üzümü : Kuvvet verir. İshali keser. İdrar yollarını temizler. İdrar söktürür. Ateşi düşürür. İdrar yollarındaki taşların düşmesine yardım eder. Prostat büyümesinden kaynaklanan şikayetleri giderir.
Boru çiçeği ( çan çiçeği ) : Nefes darlığı , bronşit ve astımın sebep olduğu rahatsızlıkları giderir.
Acı bakla : Semen Lupini Şeker hastalığına karşı kullanılır.
Acı yonga : Lignum Quassiae İştah açıcı, kuvvet verici, kurt ve ateş düşürücü
Altınotu : Herba Ceterachi İdrar söktürücü ve kabız etkileri vardır. Basura karşı, haricen kullanılır.
Amber : Ambra Grisea Kaşalot balığından elde edilir. Kalbi kuvvetlendirir, iştah açar ve cinsel arzuyu artırır.
Andız kökü : Radix Helenii Safra söktürücü, öksürük kesici, göğüs yumuşatıcı,kuvvet verici ve kurt düşürücüdür.
Ardıç tohumu : Fructus Juniperi İdrar artırıcı, terletici, midevi ve antiseptik özellikleri vardır.
Aspir : Flos Carthami Romatizma ağrılarına karşı etkilidir. Dahilen terletici, kurt düşürücü ve adet getiricidir.
Balıkotu : Fructus Cocculi indici Dahilen kurt düşürücü, sara nöbetlerini azaltıcı olarak kullanılır. Tehlikeli bir drogdur.
Bamya çiçeği : Flos Hibisci Dahilen göğüs yumuşatıcı, lapa halinde haricen çıbanları olgunlaştırıcıdır.Kabızlığa karşı etkili ve zararsız bir drogdur.
Çakşırotu kökü : Ferulae meifoliae Cinsel kudreti artırıcı olarak etkilidir.
Çamsakızı : Terebenthina Communis Solunum ve idrar yolları hastalıklarında kullanılan etkili bir antiseptiktir.
Çekem : Fructus Visci albi Kabız, idrar artırıcı, kusturucu, kuvvet verici ve tansiyon düşürücü etkileri vardır. Romatizma ağrılarında kullanılır.
Dağçayı : Sideritis Uyarıcı, gaz söktürücü, iştah açıcı ve mide ağrılarını kesici özelliklere sahiptirler.
Defne yaprağı : Folium Lauri Terletici, antiseptik ve midevi etkilere sahiptir.
Dut meyvası : Fructus Mori nigri Meyvalardan hazırlanan şurup, gargara halinde, ağız ve boğaz hastalıklarına (pamukçuk) karşı kullanılır.
Eğir kökü : Rhizoma Calami aromatici Gaz söktürücü, terletici ve antispazmotiktir. Dahilen Prostat, haricen ise romatizma için kullanılır.
Ginseng : Ginseng Kalp kuvvetlendirici ve yorgunluğu gidericidir. Cinsel gücü artırıcı etkileri vardır.
Günlük : Gummi Olibanum Dahilen kuvvet verici, yatıştırıcı, kabız, idrar artırıcı, adet söktürücü, adet getirici ve romatizma ağrılarını dindiricidir.
Halile ( Kara sarı) : Fructus Myrobalani Sarı halile müshil, Kara halile ise kabız olarak kullanılır. Haricen ise yara iyileştiricidir.
Hatmi çiçeği : Flos Altheae Göğüs yumuşatıcı ve tahrişleri gidericidir.
Havuç tohumu : Dauci carotae Midevi, gaz söktürücü, gebeliği önleyici ve cinsel gücü artırıcıdır.
Hayıt tohumu : Agni-Casti idrar artırıcı, gaz söktürücü ve yatıştırıcıdır.
Hünnap : Jujubae Göğüs yumuşatıcı, öksürük kesici, müshil ve kan temizleyicidir. Şeker hastalığına karşı da kullanılır.
Besbase : Rhizoma Polypodii Müshil, safra ve balgam söktürücü ve kurt düşürücü etkilere sahiptir.
Çöven kökü : Radix Saponariae albae Tedavide nadiren kullanılır. Bilhassa tahin helvası yapımında kullanılır. İdrar ve balgam söktürücüdür.
Deve çökerten : Fructus Tribuli Taş düşürücü, idrar söktürücü ve kuvvet verici olarak kullanılmaktadır.
Demirhindi : Pulpa Tamarindorum Müshil ve müleyyin bir etkiye sahiptir. Hiçbir tahriş edici etkisi yoktur.
Hardal tohumu : Sinapis nigrae Haricen lapası, yakısı ve banyosu yapılir. Kanı cilde toplamak ve ağrı kesmek için kullanılır.
Havacıva : Radix Alkannae Kabız ve yara iyileştiricidir.
İğde çiçeği : Flos Elaeagni Kabız, kuvvet verici ve antiseptiktir. C vitamini deposudur. Gribe karşı etkilidir.
Kafur : Camphora Sinir sistemi, solunum ve kalp üzerinde uyarıcı etkileri vardır.
Kereviz tohumu : Apii graveolentus Uyarıcı ve iştah açıcıdır. Prostat için kullanılır.
Kitre : Tragacantha Boğaz hastalıkları ve iltihaplarında koruyucudur.
Kudret narı : Momordicae charantiae Mide ve barsak ülserine karşı dahilen kullanılır. Yara, çıban ve ekzemalarda haricen kullanılır.
Mahlep : Pruni mahaleb Afrodizyak, balgam söktürücü, nefes darlığı ve prostat için, ayrıca şeker hastalığına karşı kullanılır.
Pelinotu : Herba Absinthii Midevi, ateş düşürücü, adet getirici etkileri vardır.
Sandalos : Sandaraca Haricen ve dahilen romatizma ağrılarını dindirici olarak etkilidir.
Sarı kantoron : Herba Hyperici Dahilen antispazmotik, kabız, yatıştırıcı, haricen ise antiseptik ve yara iyileştiricidir.
Şahtera : Herbe Fumariae İdrar artırıcı, yatıştırıcı, zayıflatıcı ve tansiyon düşürücüdür.
Zulumba : Rhizoma Zedoariae İştah açıcı, uyarıcı, idrar artırıcı, balgam ve gaz söktürücüdür.
Acı elma yağı : Salvia Triloba Gaz söktürücü, midevi, ter kesici, idrar artırıcıdır. Haricen yara iyi edici ve antiseptik olarak kullanılır.
Biberiye yağı : Oleum Rosmarini Haricen romatizma ağrılarını dindirici olarak kullanılır.
Ceviz yağı : Juglandis regiae Müshil ve safra artırıcı olarak kullanılır.
Çamtere-Bentin yağı : Oleum Terebinthinae Neft yağı olarak da tanınır. Hari- cen romatizma ağrılarını giderici ve saçları besleyici olarak kullanılır
Karanfil yağı : Oleum Caryophylli Dişhekimliğinde antiseptik ve ağrı kesici olarak, dahilen ise gaz söktürücü olarak kullanılır.
Limon yağı : Oleum Limonis Uyarıcı ve koku verici olarak kullanılmaktadır.
Mersin yağı : Oleum Myrti Dahilen bronşit, verem ve belsoğukluğu gibi hastalıkların tedavisinde ve şeker hastalığına karşı kullanılmaktadır.
Sığla yayı : Styrax Liquidus Haricen antiseptik, yara iyi edici ve anti paraziter olarak kullanılır.
Tarçın yağı : Oleum Cinnamomi İştah açıcı ve midevi olarak dahilen kullanılır
Kakule : Cardamomi İştah açıcı, gaz söktürücü ve midevi etkilere sahiptir. Kahveye konur.
Kebabiye : Cubebae Solunum sistemi antiseptiğidir. Belsoğukluğunda kullanılır.
Keten tohumu : Semen Lini Müshil, sindirim sistemi iltihapları ve tahrişlerine karşı koruyucudur.
Kısa mahmut : Chamaedrys midevi, uyarıcı, şeker hastalığına karşı etkilidir.
Menengiç : Terebinthina Chia Dahilen idrar ve solunum yolları antiseptiği olarak kullanılır.
Mısır püskülü : Stylus Maydis İdrar söktürücü ve taş düşürücüdür.
Muskat : Myristicae Gaz söktürücü ve antiseptik olarak bilhassa karın ağrıları için kullanılır.
Mürsafi : Gummi Myrrihae Antiseptik ve uyarıcıdır. Bilhassa solunum yolu hastalıklarına karşı kullanılır.
Oğulotu : Folium Melissae Yatıştırıcı, midevi, terletici ve antiseptiktir.
Rezene : Foeniculi Midevi, gaz söktürücü ve süt artırıcıdır.
Sarısabır : Aloe Kalın barsağa etkili bir müshildir.
Servi kozalağı : Cupressi Çocukların gece işemelerinde, haricen basura ve kokulu ayak terlemelerine karşı kullanılır.
Şeytantersi : Gummi Asa foetida Sinir sistemi yatıştırıcısı, hazmı kolaylaştırıcı ve gaz söktürücüdür.
Üzerklik tohumu : Semen Pegani Kurt düşürücü, adet söktürücü, uyuşturucu, terletici ve yatıştırıcıdır.
Zahter : Saturejae hortensis Şeker hastalığına karşı kullanılır.
Zerdeçal : Curcuma longae Midevi, gaz söktürücü ve safra artırıcıdır.
Anason yağı : Oleum anisi Sinir sistemi uyarıcısıdır.
Badem yağı : Oleum Amygdalae Dahilen müshil, haricen yumuşatı- cı ve yara iyi edici olarak kullanılır.
Çörekotu yağı : Nigellae sativae Haricen saç dökülmesi ve kepeğe karşı kullanılır.
Defne yağı : Lauri expressum Romatizma ağrılarını dindirici ve vücut parazitlerini öldürücüdür. Ayrıca, saç dökülmesini de önler.
Hint yağı : Oleum Ricini İnce barsak üzerinde etkili olan ve tahriş yapmayan bir müshildir
Kakao yağı : Oleum cacao Basur memelerini, kadınların göğüslerindeki yara ve çatlakları yumuşatmak için haricen kullanılır.
Kekik yağı : Oleum Thymi Dahilen safra artırıcı, kurt düşürücü ve ağrı dindirici, haricen ise antiseptik olarak kullanılır.
Keten yağı : Oleum Lini Bezir yağı olarak bilinir. Yara ve yanık tedavisinde kullanılır.
Karabaş yağı : Lavandulae Romanae Haricen ve dahilen antiseptik olarak kullanılır.
Nane yağı : Menthae Piperitae Hafif antiseptik, ferahlatıcı, koku verici ve mide bulantılarını giderici olarak kullanılır.
Okaliptüs yağı : Oleum Eucalypti Antiseptik olarak haricen kullanılır.
Susam yağı : Oleum Sesami Dahilen müshil olarak etkilidir. Şeker hastalığına karşı da kullanılır.
ŞİFALI BAHARATLAR
Acı Kırmızı Toz Biber : Acı ve tatlı taze biberlerin kurutulup, dövülmesinden elde edilmiştir.Sıcak yöre yemeklerinin çoğunda kullanılır.
Adaçayı : Ballıbabagillerden kokulu bir bitkidir. Ege bölgesinde, çay yapılan bir aromalı ot. Avrupa ülkelerinin mutfaklarında kızarmış patateslerin, hamurlara koyulan yağların kokulandırılmasında, salamuralarda, etlerin dinlendirilmesinde kullanılır.
Anason : Anayurdu Mısır olan anason, maydanozgillerden bir bitkinin küçük, yeşilimsi, taylı ve baharlı bir tohumudur. Hamur işlerinde, rakıcılıkta, gevreklerde, çöreklerde kullanılır.
Ardıç : Kozalaklılardan, yaz, kış yapraklarını dökmeyen, güzel kokulu, siyahımsı, yuvarlak yemişleri bulunan bir ağaççıktır. Kümes hayvanlarının etlerinin pişirilmesinde ve dinlendirilen etlerde kullanılmaktadır.
Beyaz Toz Biber : Karabiberin dış kabuğu alınmış ve öğütülmüş olanıdır. Karabiberden daha keskin kokuludur ama tadı karabibere göre daha hafiftir.
Biberiye : Küçük, kalınca, ensiz ve kokulu olan yaprakları av ve kümes hayvanlarının etlerinden yapılan yemeklerde, et yemeklerinde ve soslarda kullanılır. Tazesinin kullanıldığı her yerde kullanılır.
Çemenotu : Sert, kahverengimsi sarı renkli bir tohumdur.Öğütülmüş olarak turşularda, çorbalarda, soslarda, güveçlerde ve et yemeklerinde kullanılır.
Cevz-i Bevva : Sıcak bölgelerde yetişen bir ağacın bir yemişidir. Rendelenerek toz haline getirilir ve tavalarda, beşamel soslarda, et, dolma ve sarmalarda kullanılır.
Çörekotu : Çöreklerde ve ekmeklerin üzerine pişirilirken serpilir. Salatalarda da çörekotu kullanılabilir.
Defne : Çeşitli balık, et, kümes ve av hayvanlarının etlerinden yapılan yemeklerde, soslarda ayrıca bazı turşu ve konservelerde kullanılır.
Dereotu : Maydonozdan sonra en çok kullanılan taze ot. Sindirimi kolaylaştırıcı bir bitkidir. Birçok salata ve zeytinyağlı yemeklerde kullanılır.
Dolmalık Fıstık :Özellikle dolma içlerinde kullanılır.
Fasulye otu :Özellikle kurufasulye ya da diğer baklagiller pişirilirken katılırsa lezzet veren bir ottur.
Frenk fesleğeni : Nanegillerden tropik kökenli bir ot. Domatesle mükemmel bir uyumu vardır. Patlcan ve biberli yemeklerle de önerilir. Sarmısakla birleştiğinde biberli bir tat kazanır.
Frenk maydanozu : Yerli maydanozun kıvırcık yapraklısı. Kokusu daha hafiftir. Süslemeye çok uygundur.
Hardal : Bu bitkinin tohumu un durumuna getirilir ve sirkeyle karıştırılarak macun kıvamında bir karışım yapılır. Izgara etlerin yanında ve bazı soslarda kullanılır.
Haşhaş Tohumu : Haşhaş bitkisinin tohumudur. Mavi-siyah veya beyaz renkte olur. Ekmek, çörek, börek gibi fırın ürünlerinde kullanılır.Ayrıca kavrularak salata, kanape, meze ve sebze yemeklerine de katılır.
Hintcevizi : Bir diğer adı müskat’tır. Beşamel sos ve benzerleri ile peynirli yemeklerde kullanılır. En ince rendeden çekilir. Acımsı tadından ötürü çok küçük miktarlarda kullanılmalıdır.
Karabiber : Kuru ve siyah tanelerinin baharlı ve acı bir tadı vardır. Hemen hemen her türlü yemekte bütün veya toz durumda kullanmak mümkündür.
Kakule : Sıcak iklimlerde yetişen kakulenin tohumları küçük ve beyazımsı renktedir. İştah açıcı ve mide bozukluklarını giderici özelliği vardır. Bu nedenle hem baharat, hem de ilaç olarak kullanılır.
Karanfil : Bu bitkinin koyu renkli, küçük çivi biçimindeki tomurcukları kurutulur ve öğütülerek toz haline getirildikten sonra veya dövülmeden tane olarak kullanılır. Kompostolarda, bazı tatlılarda, şerbetlerde, keklerde, dondurmalarda, soğanla birlikte bazı yahnilerde kullanılır. Elma ile ilginç bir uyumu vardır.
Kerbel : Bir maydanoz türüdür. Salatalarda kullanılır.
Kereviz : Kökleri ve yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitkidir. Genel olarak pişirilerek yenir. Bazı yerlerde yaprakları çiğ olarak da kullanılmaktadır.
Kekik : Etlerde, ızgaralarda, sebzelerde ve balıklarda kullanılır.Özellikle çorbalarda nane gibi kekik de bol kullanılır.
Kimyon : Genel olarak toz halinde kullanılmaktadır. Türk mutfağında, köftelerde, bazı et yemeklerinde ve sucuk yapımında kullanılır.
Kişniş : Kişniş genellikle şuruplarda ve likörlerde kullanılmaktadır. Kişniş şekeri pastacılıkta ve bazı et yemeklerinde de kullanılmaktadır. Bitkinin yaprak ve filizleri de çorba ve salatalara doğranarak yenir.
Köftebaharı : Köftelerde kullanılır.
Köri : Kimyon, biber, zerdeçal, kişniş, karanfil, kakule, zencefil, hintcevizi, demirhindi ve acı kırmızı biberden oluşan bir baharat karışımıdır.
Kuru Tarhun : Tazesinin kullanıldığı her yerde kullanılır.
Kuşüzümü : Pilav, dolma içleri ve bazı tatlılarda kullanılır.
Melisotu : Salata veya taze meyveler ile kullanılır.
Mercanköşk : Kekiğe çok yakın bir ottur. Salatalardan başka et yemeklerinde, sebzelerle de kullanılır. Genellikle yemeğe pişmesine yakın konur. Sindirimi kolaylaştırıcı bir etkisi olduğundan, av etleri gibi sindirimi zor yemeklerde mutlaka kullanılır.
Miskotu : Kaz, ördek, yılanbalığı gibi yağlı yiyeceklerde ve yahnilerde kullanılır. Vermut tipi bazı şarapların yapımında vazgeçilmez bir ottur.
Muskat : (küçük hindistan cevizi) Kullanılan kısmı tohumudur. Itırlı bir tada ve kokuya sahip olan muskat çok sert olduğundan rendelenmiş olarak da satılır. Antiseptik, iştah açıcı, mide ve kalbi kuvvetlendirici ve safra taşlarının erimesine yardımcı özellikleri vardır.
Nane : Çorbalardan sebzelere kadar birçok yemekte kullanılır. Etlerden koyun ve kuzuya konulur.Ayrıca genellikle salatalarda da kullanılır.
Pembebiber :Özellikle soslarda, et ve balık yemeklerinde kullanılır.
Pimpinel : Bir anason türüdür. Genellikle çorba, sebze ve balık yemeklerinde kullanılır.
Pul Kırmızı Biber : Acı taze biberlerin kurutulup pul haline getirilmesi ile yapılır.
Rezene : Anason kokulu bir ot. Yaprakları dereotuna benzeyen, kökü de sümbül soğanını andıran bu bitkinin yemeği ve salatası yapılır.
Roka : Yaprakları turp yaprağına benzeyen bir bitkidir. Salata olarak veya tava ve ızgarada pişirilmiş balık yemekleriyle birlikte yenir. Ayrıca, servis tabaklarının süslemesinde de kullanılır.
Safran : Safran, kullanıldığı yemeğe sapsarı bir renk verir. Keskin ve hafif acımsı bir tadı vardır. Bazı balık ve deniz mahsulleri yahnilerinde, pilavlarda ve sütlü, pirinçli tatlılarda kullanılır. Zeytinyağında ise hiç erimez. Ayrıca safrandan zerde adı verilen bir tatlı da yapılır.
Sumak : Toz haline getirilerek kullanılmaktadır. Ekşimsi bir tadı vardır. Kebaplara ve bazı salatalara ekşilik vermek için kullanılır.
Susam : Simit ve benzer çeşitli hamurlu yiyeceklerde ya da tahin yapmında kullanılır.
Tarçın (çubuk) : Bazı pasta, kek, bisküviler ve sütlü tatlılarda ayrıca boza, salep gibi içeceklerde kullanılmaktadır.
Tarhun : Bazı soslarda, salçalı et yemeklerde, soslarda, yumurtalarda ve salatalarda kullanılır.
Tatlı Kırmızı Toz Biber : Tatlı kırmızı biberlerin kurutulup toz aline getirilmesiyle elde edilir. Pek çok yemekte kullanılır.
Tere : Bu bitkinin yaprakları genellikle salata olarak yenir. Servis tabakların süslenmelerinde de kullanılır.
Toz Tarçın : Çubuk tarçının kullanıldığı her yerde kullanılır.
Vanilya : Meksika kökenli bir baharat. Pastacılık ve şekercilikte krema, kek, dondurma, komposto, poşe meyveler ve sütlü tatlıları lezzetlendirmek için kullanılır.
Yenibahar : Kullanılan kısmı meyvesidir. İştah açıcı, gaz söktürücü ve kabıza karşı etkilidir. Mutfakta ise etli yemeklerde, köfte, sosis, çeşitli tatlı ve dolmalarda kullanılır.
Zencefil : Bir bitkinin toprak altında kalan gövdesinin kurutulmasıyla elde edilir. Genellikle şerbet, meşrubat ve likör yapımında kullanılmaktadır.
Zerdeçal : Yaprakları sivri uçlu, çiçekleri sarı renkte bir bitkidir. Et, balık, yumurtalı yemeklere katılır. Ayrıca kimi zaman safranın yerine de kullanılmaktadır
0 notes
dacederki-blog · 7 years
Text
Bitkisel Dokuların Genel Özellikleri
Herkese merhaba 😊
Doku, belli görevleri yapmak için bir araya gelen hücre topluluğudur. Sinir hücreleri, sinir dokuyu oluşturur. Hücreler arası maddede organik ve inorganik maddeler bulunur. Dokuları inceleyen bilim dalına histoloji adı verilir.
Bitkisel dokular bölünür ve bölünmez doku olarak ikiye ayrılır.
✔ 1) Bölünür Dokular
Kök, gövde ve dal ucunda bulunan dokulardır. Bitkinin boyuna uzamasını ve enine kalınlaşmasını sağlar. Metabolizması hızlı, hücreleri küçük, kofulları az ve sitoplazmaları boldur. Mitoz bölünmeyle çoğalan bu hücreler ince çeperlidir ve hücre arası boşlukları azdır. Ayrıca çekirdekleri de büyüktür.
➖ Birincil Bölünür Doku
Bulunduğu yere büyüme konisi ya da büyüme noktası denen bu dokunun ömür boyu bölünebilme yeteneği vardır. Kökte kaliptra, gövde de tomurcuk yapraklar sayesinde korunur. Birincil meristem hücrelerinin bölünmesiyle dıştan içe doğru dermotojen, perimblem, plerom tabakaları oluşur.
➖ İkincil Bölünür Doku
Bölünmez dokular bölünme yeteneği kazanarak bu dokuyu oluşturur. Çift çenekli, kozalaklı bitkilerde bulunarak enine büyümeyi, iletim demetlerinin ve yaş halkalarının oluşumunu sağlar. Kambiyum (iç kambiyum) ve mantar (dış - fellogen) kambiyumunu meydana getirir. Dış kambiyum da mantar dokuyu oluşturur. Böylece bitki dış etkenlerden korunur.
✔ 2) Bölünmez (Daimi) Doku
Bölünür dokuların farklılaşmasıyla oluşan bu dokunun bölünme yeteneği yoktur. Canlı ve cansız büyük hücrelerden oluşur. Hücre çekirdekleri ve kofulları küçük, metabolizmaları yavaştır. Hücreler arası boşluk da fazladır.
➖ Temel Doku (Parankima Doku)
Diğer dokuların etrafını saran dokudur. Hücreleri canlı, ince zarlı ve bol sitoplazmalıdır. Hücrelerinde kloroplast, kromoplast ve lökoplast vardır. Hücreler arası boşluk fazladır ve az sayıda küçük kofulları bulunur.
〰️ Özümleme Parankiması
Yaprağın mezofil tabakasında ve genç dallarda bulunan bu doku özümlemeyi gerçekleştirir. Kloroplast bulundurur ve fotosentezi geliştirir.
〰️ İletim Parankiması
Madde iletimini gerçekleştiren bu doku, özümleme parankiması ile iletim demetleri arasındadır.
〰️ Depo Parankiması
Hücrelerinde lökoplast bulunduran bu doku, madde depolanmasından sorumludur. Patates yumrusunda nişasta, fasulye tohumunda protein, cevizde yağ ve kaktüste su depolanması bu dokunun görevidir.
〰️ Havalandırma Parankiması
Gaz alışverişinin zor olduğu bataklık ve su bitkilerinde bulunan bu dokuda hücreler arası boşluk fazladır ve gerektiğinde burada depo edilen havayı kullanır. Kara bitkilerinde ise sünger parankiması aynı görevi görür.
➖ Koruyucu Doku
Hücreler arası maddeyi az bulunduran bu doku, bitkileri dış ortam koşullarına karşı korur.
〰️ Epidermis
Otsu ve odunsu bitkilerde yapraklarda bulunan ve tek hücre sırasından meydana gelen bir dokudur. Hücreler farklılaşarak tüy ve stoma oluşumunu sağlar. Tüylerin görevi örtü, salgı, emme, koruma ve tırmanma görevi vardır. Bir epidermis hücresi farklılaşıp basit tüyleri, birden fazla epidermis hücresi farklılaşıp bileşik tüyleri meydana getirir. Stomalar, terleme ve gaz alışverişinden sorumludur. Kurak bölge bitkilerinde stoma yaprağın altında, nemli bölge bitkilerindeyse üstünde bulunur. Hava ile teması olan kısımlara salgılanan kutin, kutikula tabakasının oluşumunu sağlar. Bu tabaka bitkiyi su kaybına karşı korur.
〰️ Mantar Doku
Mantar kambiyumundan meydana gelir. Çekirdekleri ve sitoplazmaları olmayan bu hücreler ölüdür. Stomalar yerine lentisel (kovucuk) bulunur. Yaprağın sapıyla bitkinin gövdesi arasında mantar doku oluştuğunda yaprak beslenemez ve ölür.
➖ Destek Doku
Bitkinin ağırlığını taşıyan ve desteklik sağlayan bu doku, otsu bitkilerde bulunmaz. Otsu bitkilerde turgor basıncı aynı görevi görür.
〰️ Pek Doku (Kollenkima)
Genç bitkilerin gövdelerinde ve odunsu bitkilerin yaprak ile çiçek sapında bulunan bu dokunun hücreleri canlıdır. Selüloz ve pektin birikimi hücrelerin köşesindeyse köşe kollenkiması, her yerindeyse levha kollenkiması adı verilir.
〰️ Sert Doku (Sklerenkima)
Bu dokunun hücreleri ölüdür. Uzun lif şeklindeki hücrelere sklerenkima lifleri denir. Keten ve kenevir bitkilerinde görülür. Eni ve boyu eşit olan hücrelere taş hücreleri ismi verilir. Ceviz ve ayva gibi bitkilerde bulunur.
➖ İletim Doku
Bitkilerde madde taşınmasını sağlayan dokudur. Odun (ksilem) ve soymuk (floem) boruları olarak ikiye ayrılır.
〰️ Odun Boruları
Bölünür doku hücreleri üst üste gelerek zamanla sitoplazma ve çekirdeklerini kaybederler. Dolayısıyla ölü hücrelerdir. Bu hücreler uzun boru şeklindeki odun boruları oluşur. Dar çaplılar trakeid, geniş çaplılar trake olarak bilinir. Çevresinde parankima ve sklerenkima hücreleri vardır. Kökten gövdeye hızlı taşımayı sağlar.
〰️ Soymuk Boruları
Bölünür doku hücrelerinin üst üste gelmesi ve sitoplazmalarıyla çekirdeklerinin kenara çekilmesiyle oluşur. Enine çeperlerinde erimeler olabilir. Bu yüzden kalburlu borular olarak bilinir. Canlı hücrelerden oluşur. Kökten gövdeye ve gövdeden köke doğru yani iki yönlü, yavaş bir taşıma sistemi görülür.
➖ Salgı Doku
Metabolizma sonucu artık madde olarak oluşturulur ve diğer dokuların arasında bulunur. Hücrelerinde bol sitoplazma, büyük çekirdek ve küçük koful bulunur. Ayrıca canlı hücrelerdir. Hücre içi ve hücre dışı salgılar olarak iki şekilde salgılanır. Mikroorganizmalara karşı koruma, destek olma gibi görevleri vardır.
Yeni bir blog yazısında tekrar görüşmek üzere 🤗
0 notes
Text
Hakkettiği değer verilmeyen 7  harika şifalı bitki
Modern ilaçlar ve sentetik uyuşturucular öncesinde de , bitkiler vardı ve eski medeniyetler, bunları ortak hastalıkları ve hatta hayatı tehdit eden hastalıkları tedavi etmek için stratejik olarak nasıl kullanacaklarını biliyordu.
Ebers Tıp Papirüsü, MÖ 1550 yıllarında yazıldığı sanılan ve Mısır'da bulunan bir yazmadır. Adını kendini 1873 yılında dünyaya duyuran Antik Mısır uzmanı George Maurice Ebers'ten almıştır . Bu eskiş mısır yazmasında 700 şifalı bitki ve bunların nasıl kullanılacağını ayrıntılarıyla anlatıyor. M.Ö. 16. yüzyıldaki Yunan Corpus Hippocraticum da bitki tıbbının kullanımını ayrıntılarıyla anlatmaktadır.
Daha sonra, 1800'lü yıllar ve 1900'lü yılların başında, bitkisel ilaç bilgisi bir nesilden diğerine geçti. Tipik olarak, evin kadını iyileştirmek için şifalı bitki kullanımı konusunda çok tecrübeli ve ailenin doktoru olarak sadece hastalıkları tedavi etmekle kalmayıp çeşitli bitkisel sağlıklı tonikler ve diğer ilaçları hazırlamak için de görev yapıyordu.
 Bugün Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), dünya nüfusunun yüzde 80'inin hala temel ilaç bakım araçları olarak bitkiler de dahil olmak üzere geleneksel ilaçları kullandığını tahmin ediyor. Bu arada ABD'de tanıtılan yeni ilaçların çoğunluğu (yüzde 70) Doğal ürünlerden elde edilmiştir, tabiki  öncelikle bitkilerden.
Ne yazık ki, tıbbi bitkilerin gündelik yaşamda kullanılmasına duyulan saygı, büyük oranda kaybolmuştur. Ancak sağlığınızı desteklemek için doğal ilaçları kullanmak istiyorsanız, parmaklarınızın ucunda pek çok şey olduğunu bilmelisiniz.
Sağlığınız için faydalanabileceğiniz 7 harika şifalı bitki
Aşağıda şifalı bitkilerin gücünü nasıl kullanacağınızı öğrenmek için mükemmel bir başlangıç noktası var. Elbette, bu sadece küçük bir örnektir ve ayaklarınızı ıslattıktan sonra, bu olağanüstü şifa kaynaklarını  daha fazla kullanmayı keşfetmek için ilham alırsınız.
1. Zencefil     Zencefil, mutfakta herzaman el altında tutmanızı tavsiye ettiğim bir baharattır. Yemek pişirmek (sadece sarımsakla eşleştirilmiş) harika bir katkı değil, aynı zamanda birkaç kitap doldurmak için yeterli tıbbi özelliklere sahip.
 Zencefil antinüsa etkileri ile en iyi bilinir ancak aynı zamanda 40'tan fazla bilimsel olarak teyit edilen farmakolojik etkisinin sadece birkaçı olarak adlandırılan geniş spektrumlu antibakteriyel, antiviral, antioksidan ve anti-parazitik özelliklere sahiptir. Anti-inflamatuar, bu da eklem ağrısı, menstrüel ağrı, baş ağrısı ve daha fazlası için ağrı giderme amaçlı kullanımı  değerli hale getiriyor.
Zencefilin ağrı kesici-azaltıcı etkisi  çok yüksek bir bitkidir. Kas ve eklem ağrısı için yardımın yanı sıra, zencefilin migren kaynaklı  baş ağrısının şiddetini azalttığı bulunmuştur.
 Zencefil ayrıca kanser, şeker hastalığı, alkolsüz yağlı karaciğer hastalığı, astım, bakteriyel ve mantar enfeksiyonları ile mücadele eder ve hareket hastalığı veya mide bulantısı için mevcut en iyi doğal ilaçlardan biridir. (örneğin gebelik veya kemoterapiden)
 Günde bir gram zencefil almak hamile kadınlarda bulantı ve kusmayı azaltabilir veya migren ağrılarını azaltması etkisi plasebodan daha iyi sonuç verdiği gösterilmiştir.
 Zencefil, ağrıyı hafifletmekle ötesinde , hazımsızlık ile ilgili bir sorununz varsada kullanabilirsiniz. Zencefil, güçlü protein sindiren enzimler içerir ve karnınızın herhangi bir olumsuz etkisi olmadan boşaltılmasını sağlar ve barsak yolundaki yararlı etkilerini açıklayan antispazmodik bir ajandır.
    Birçok kişi düzenli olarak zencefil çayın keyfini çıkarır ve bu onu kullanmanın en basit yollarından biridir. Sadece birkaç santimetre zencefil kökü kesin ve taze zencefil çay için sıcak suyun içine daldırın. Bir alerjiye yol açabileceği için her gün kullanmamanızı tavsiye ederim  herhangi br iallerjiye sebep vermemesi için.
Çay ya da pişmiş yemekler eklemek için kök ayrıştırma bıçağı kullanarak soyabilir ve daha sonra ince olarak dilimleyebilir (veya rendeleyebilir veya küçültür). Patatesleri veya hatta en sevdiğiniz ev yapımı tavuk çorbasını karıştırmak için zencefil  eklemek yanlış olmaz. Ciddi sorunlar için, doğal bir sağlık uzmanı zencefilden maksimum faydayı elde etmenize yardımcı olabilir.
2. Sarımsak
 Günde iki karanfil veya iki sarımsak yemek hastalıkları uzak tutabilir; kısmen bağışıklık arttırıcı, antibakteriyel, antiviral ve mantar önleyici etkilere sahiptir. Sarımsakların birçok terapötik etkileri, alikül gibi kükürt içeren bileşiklerinden türetilir ve bu karakteristik kokuyu da verir. Genel olarak sarımsağın faydaları dört ana kategoriye ayrılır:         -Enflamasyonun azaltılması (iltihaplanma ile ilişkili osteoartrit ve diğer hastalık riskini azaltır)         -Bağışıklık fonksiyonunun arttırılması (antibakteriyel, antifungal, antiviral ve antiparazitik özellikler)         -Kardiyovasküler sağlık ve dolaşımı iyileştirme (pıhtılaşmayı önleme, plakı geciktirme, lipidleri iyileştirme ve kan basıncını düşürme)       -  En az 14 çeşit kanser hücresi (beyin, akciğer, göğüs, gastrik ve pankreas dahil) için zehirlidir.
Buna ek olarak, sarımsak ilaca dirençli bakterilere karşı etkili olabilir ve araştırmalar, vücudunuzdaki allisin özümleri olarak, tehlikeli serbest radikallerle bilinen diğer herhangi bir bileşenden daha hızlı reaksiyona giren bir bileşik olan sülfenik asit ürettiğini ortaya çıkarmıştır. Bu özellikleri ile de, Sarımsak adını tüketebildiğim en eski yaşlanmayı giderici şifalı bitki  olarak seçtiğimin nedenleri.
Not:  Sağlık yararlarını elde etmek için, allilenin oluşumunu katalize eden alliinaz adı verilen bir enzimin salınımını teşvik etmek için taze karanfil ezilmeli veya doğranmalıdır.
Allicin, sırayla, birkaç farklı organosülfür bileşiği oluşturmak üzere çabucak parçalanır. Bu nedenle, sarımsağın tıbbi özelliklerini "harekete geçirmek" için, taze bir karanfil yutmadan önce bir kaşıkla sıkıştırın veya sebze suları eklemek için meyve sıkacağı üzerine koyun.     Bir tek orta boy karanfil ya da ikisi genellikle yeterlidir ve çoğu insan tarafından iyi tolere edilmiştir. Aktif madde allicin sarımsağı parçalamak için bir saat içinde yok edilir, bu nedenle sarımsak hapları neredeyse değersizdir. Esas olarak fermente sarımsak olan siyah sarımsak ve filizlenen sarımsak, normal sarımsaktan daha fazla antioksidan içerebilir.
3. Nane     Nane, solunum sistemine; öksürük, soğuk algınlığı, astım, alerji ve tüberküloz da dahil olmak üzere faydaları vardır. Sindirim sağlığı bakımından nane yağı kapsülleri, IBS hastalarında 7 "ilk tercih edilen ilaç" olarak tanımlanmıştır ve nane nemi, kolonik spazmları azaltmak için Buscopan gibi ilaçlara etkili bir alternatiftir.
Aynı zamanda bağırsağınızın kaslarını rahatlatarak gazın geçmesine ve karın ağrısını hafifletmesine izin verebilir. Nane yağı veya gaz rahatlatmak için çaya eklenmiş nane yapraklarını deneyin. Nane aroması teneffüs edilmesi, hafıza arttırma ve stres rahatlığı sunabilir ve nane yağı bir balgam söktürücü ve dekonjestan görevi görür ve solunum yolunuzu temizlemeye yardımcı olabilir.
Nane yağı aynı zamanda gerginlik baş ağrısı ağrısının hafifletilmesine yardımcı olabilir. Baş ağrısı ağrısı için, bilek üzerinde birkaç damla tutarak veya bir bez üzerine birkaç damla serpiştirerek aromayı solumayı deneyin.
Kendi kullanımınız için nane tercih ettiğinizde, taze yapraklar kurutulmuş yapraklara (çayda olduğu gibi) üstün bir lezzet katacaktır. Yeşil, koyu renk lekeler veya sararmamış taze yapraklar arayın. Çayda taze nane yaprağı kullanmanın yanı sıra, çorba, meyve salatasınada lezzet katar.
0 notes
alternatif-tip · 8 years
Link
  ALIÇ: Crataegus oxyacantha);10 metreye kadar yükselebilen, dikenli, beyaz veya pembe çiçekli bir ağaçtır. Meyveleri 6-10 mm çapında, 1-3 tohumlu, esmer-kırmızı veya kırmızı renklidir. Hafif ekşimsi lezzetli meyveleri yenilmektedir. Alıç ağacının yaprak, çiçek ve meyveleri Orta Çağdan beri özellikle kalp destekleyici ve kalp-damar sistemi fonksiyonlarını normalize etmek için kullanılmaktadır. Herbiri, bitkiye çok güçlü antioksidant özellikler veren flavonoid (flavonlar) bileşikleri açısından oldukça zengindir. Alıç, kalp-damar sistemi (cardiovascular system) üzerinde pozitif etkiler gösteren 3 grup ana bileşik içerir. Vebaotu : Salgın zamanlarında büyük önem kazanmış ve ateş düşürücü nitelige sahip olan kökü, çiçeklenme zamanından önce sökülür. Terletmeye yardımcı olan çayı, ateşlenme, soluk alma zorluğu, gut ve epilepsi (sara) hastalıklarında kullanılır. Gün boyunca , 1 veya 2 bardak yudumlanarak içilir. Isırgan Otu: Egzema ve egzemaya eşlik eden baş ağrılarıısırgan otu çayı ile iyileştirileilirler. Isırgan otu, böbrek ve mesane taşı oluşumuna karşı da kullanılabilir. Böbrek hastalıkları ve zorlu baş ağrıları genellikle bir arada görülürler. Egzemalar genellikle dahili bir nedene dayandıklarından, onları içerden, kan temizleyici bitkilerle iyleştirmek gerekebilir. Isırganotu, en başta gelen kan temizleyici ve aynı zamanda kan yaptırıcı bir bitkidir. Böylece, pankreas üzerinde de çok olumlu etkileri olduğu için, ısırganotu çayı ile kandaki şeker düzeyi düşürülebilir. İdrar yolları hastalıkları ve iltihapları, da bitki çayı ile iyileştirilebilirler. Aynı zamanda da dışkılama kolaylıkları sağladığından, bir ilkbahar kürü için özellikle önerilir. lkbaharda ve sonbaharda filizlendiğinde, onunla 4 haftalık bir çay kürü yapmak önemlidir. Sabahları aç karnına, kahvaltıdan yarım saat önce bir bardak ve gün boyunca 1-2 bardak çayı yudumlanarak içilebilir. Bu tür çay kürlerinden sonra kişi kendini anlatılamayacak kadar iyi hissedebilir. Ayrıca bu çayın lezzeti hiç de kötü değildir. Ama duyarlı kişiler, ona biraz papatya veya nane ekleyerek, lezzetini ve kokusunu değiştirebilirler Ekinezya : Ekinezya en yaygın iki viral hastalık olan soğuk algınlığı ve grip’ in önlenmesinde de büyük bir yardımcıdır. Soğuk algınlığının ilk belirtileri görüldüğünde veya öncesinde alınması etkisini daha da güçlendireblmektedir. Bitki, üst solunum yolları enfeksiyonları ve sinüzit için de tedavi edici bir ajan olarak dikkate alınabilir. Koni Çiçeği, hemen hemen tüm bulaşıcı hastalıklar için de fayda sağlayabilir. Çünkü araştırmalar Koni Çiçeği’ nin sağlıklı dokular ile zararlı mikro-organizmalar arasındaki doğal engeli (bariyer) yok eden bir enzimin oluşumunu önlediğini göstermiştir. T-hücre aktivitesini de hızlandırdığı için romatizmal artrit ve allerji gibi bağışıklık sistemi düzensizliklerinde de kullanılabilir. Ekinezya (Koni Çiçeği) interferon üretimine de yardımcı olmaktadır. İnterferonlar günümüzde özellikle kanser tedavisinde dikkatleri yeniden üzerine çeken, glilko-protein yapısında bir madde olup; virüsle karşılaşan her türlü canlı tarafından hazırlanabilirler. İnterferonların en önemli etkileri, virüslerin çoğalmasını önleyebilmeleridir. Bu nedenle virüslerin yol açtığı grip, uçuk (herpes), deri ve ağızda kızarma, bademcik iltihabı ve genel olarak viral hastalıkların süresini kısaltma bakımından da interferonlar büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle Koni Çiçeği, burun akıntısı ve boğaz ağrısı gibi semptomların şiddetini ve bunlara neden olan rahatsızlığın süresini de kısaltabilir. Ceviz Yaprağı: Ceviz yaprağının kan durdurucu-sıkıştırıcı (astringent), kuvvetlendirici (tonik) ve bağırsakkurtlarını veya solucanlarını düşürücü (antihelmintik) etkisi vardır. Yaprak çayı, sindirim bozukluklarında, kabızlıkta, iştahsızlıklarda ve kan temizliğinde etkilidir. İştah açıcı, kan şekerini düşürücü ve kuvvet verici etkileri vardır. Deri hastalıklarında antiseptik olarak haricen kullanılır. Ceviz yaprağı kaynatılarak, tüm sıraca (scrofula), frengi (sifilis), egzema (mayasıl), herpes (uçuk) ve raşitik hastalıklarda, kemik çürümesinde, kemik deformasyonunda ve ayrıca, iltihaplı el ve ayak tırnaklarında kullanılabilen çok etkili bir banyo katkısı elde edilir. Favus ve uyuz hastalıklarında, hasta bölgeler, taze ceviz yaprağının kaynama suyu ile yıkandığında, kısa sürede düzelme görülecektir. Bu suyla yapılan banyolar, yıkamalar, ergenlik sivilcesine, iltihaplı egzemalara, ayak terine ve kadınların akıntılarına iyi gelir. Ağız boşluğu iltihabı, dişeti, boğaz ve gırtlak hastalıklarında gargara yapılmalıdır. Ebegümeci:  Ebegümeci çayı özellikle mukoza iltihaplarında, gastrit, mesane iltihabı, mide ve bağırsak mukoza iltihabında ve ağız boşluğu iltihabında olduğu kadar, mide ve bağırsak ülserinde de başarıyla kullanılabilir. Ama bu son iki hastalık için, arpa ile karışık bir çorba hazırlamak gerekmektedir. Önce arpa kaynatılır ve soğuduktan sonra bitki yaprakları eklenir. Ayrıca, akciğer balgamlanmalarında, bronşiyal nezlede, öksürük ve aşırı ses kısıklığında özellikle önerilir. Gırtlak ve bademcik iltihabı ve ağız kuruluğunda da başarıyla kullanılabilir. Bitki, sümüksel özelliğinin yitirilmemesi için, geceden soğuk suya koyularak demlenmelidir. Günlük kullanım için 2 veya 3 bardak ılıklaştırıp, gün boyunca yudumlanarak içilmelidir. Nefes darlığına yol açan akciğer amfizemi bile ebegümeci çayı ile iyileştirilebilir. Bu durumda, günde en az 3 bardak çay içilmeli ve süzüldükten sonre geriye kalan yapraklar iyice ısıtılarak bronşların ve akciğerin üstüne geceleyin kompres olarak uygulanmalıdır. Oldukça ender görülen gözyaşı azlığı durumunda da, gözlere ebegümeci banyosu ve kompresi uygulandığında, çok iyi sonuçlar alınabilir. Kaşınan ve yanan yüz alerjilerinde de, yüzü ılık ebe gümeci ile yıkamak rahatlatıcıdır. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
Text
Sağlıklı Sebze Ve Bitkiler
Sağlıklı yaşam her zaman meyve, bitki ve sebze yeme ile ilişkili olmuştur. Günümüzde birçok ilaç tedavileri bitkilerden elde edilmektedir. Bu makalemizde sizlere gündelik hayatınızda tükettiğiniz sebze ve bitkilerin sağlığınıza ne derecede faydalı olduğunu anlatacağız.
Lavanta Nedir? Faydaları Nelerdir
Lavanta Akdeniz bölgesinde Latincede (Lavare)den gelmektedir. Mis gibi kokusu ve sinirleri yatıştırmak için oldukça popülerdir. Lavanta çayı, uzun bir günün ardından dinlenmenize ve iyi bir gece uykusuna sahip olmanıza yardımcı olabilecek bir içecektir. Lavanta yağı ayrıca masaj uygulamaları, aromaterapi ve hatta saç bakımı için de popülerdir! Lavanta çayının sayısız faydaları vardır.
Lavantanın sağlığınız için faydaları:
Stresi azaltır
Öksürüğe iyi gelir
Terlemeyi arttırır
Solunum yollarını rahatlatır
Astım belirtilerini hafifletir
Kabızlık ve ishale iyi gelir
Baş ağrısı ve migreni hafifletir
Uykusuzluğa iyi gelir
Soğuk algınlığına iyi gelir. Çabuk geçmesine yardımcı olur
Sağlıklı saçları ve cildi destekler
Sivilcelerle savaşır
Ağrıyı hafifletir
Solunum problemlerini tedavi eder.
Melisa Otu Nedir?  Faydaları nelerdir
(Melisa otu) Limon gibi ekşi bir tadı vardır. Geniş bir yelpazede kullanılan melisa bitki otu rahatlatıcı, sakinleştirici, gaz giderici ve spazm önleyici özelliğe sahiptir . Melisa bitki otu sakinleştirici etkilere sahip olan bir bitki olarak bilinir. Melisa otu cilt sağlığına da fazlasıyla yardımcı olur. Ayrıca melisa yağı bakterilere karşıda oldukça etkilidir. Bazı anneler huzursuz çocukları sakinleştirmek için çocuklarına Melisa çayı içirir.
Melisa otunun sağlığa faydaları;
Huzursuzluk, anksiyete ve stres yatıştırır
İltihabı azaltır.
Soğuk yaraları tedavi eder
Menstrual krampları yatıştırır
Hafızanın güçlenmesine yardımcı olur
Kan şekerinin ve tansiyonun düşmesine yardımcı olur
Hıçkırığın kesilmesine yardımcı olur
Kalbi güçlendirir, daha sağlıklı olmasını sağlar
Maydanoz Nedir? Faydaları Nelerdir?
Maydanoz (petroselinum crispum) bağışıklık sisteminizi, kemik sağlığınızı ve sindirim sağlığınızı desteklemenize yardımcı olan lezzetli bir garnitürdür. Antioksidanlar, K vitamini ve diğer bileşiklerin yüksek konsantrasyonu, bu bitkinin vücudunuz için bir all-around enerji santrali olmasına yardımcı olur. Ayrıca maydanoz  ağız kokusunuda gidermekte de oldukça etkilidir.
Maydanoz sağlık faydaları:
Şişkinlik ve sindirim sistemini destekler
Kötü nefesle savaşır
Kemik sağlığını destekler
Antioksidanların zengin kaynağıdır
Kalp ve damarların sağlıklı olmasını sağlar
Kansere düşmandır
Saç ve cilt lere iyi gelir
Kemikleri güçlendirir
Kilo vermenize yardımcı olur
Maydanozun zararları;
Maydanoz aşırı tüketilince vücuda zarar verebilir Taze tüketilmek isterseniz günde bir 1 tutam, suyu içilecekse bir 1 bardak içilmelidir. Bir bardaktan fazlasını tüketmek önerilmez. Hamile kadınlar kesinlikle maydanoz tüketmemelidir. Çünkü maydanoz gebelik dönenimde düşük riskine neden olabilir. Maydanoz çok tüketilirse mide ve bağırsak kanalında kanamaya neden olabilir. Karaciğerde hasar meydana getirebilir.
Nane Nedir? Faydaları Nelerdir?
Nane (mentha × piperita), sakız, diş macunu ve tatlılarda tattığımız taze bir bitkidir. Bu bitkiden lezzetli bir çay yapılabilir ve karın ağrısını, mide bulantısını ve kas ağrısını hafifletmeye yardımcı olur. Nane çayı, ara sıra sabah hastalığından muzdarip hamile anneler içinde iyi bir seçimdir.
Nanenin sağlığa faydaları:
Alerjileri azaltır
Kas ağrısını hafifletir
Baş ağrılarını hafifletir
Bulantı, gaz ve hazımsızlığı azaltır.
Sindirim sağlığını destekler
Ağız kokularını önler
Nefesi açar
Antioksidandır, idrar söktürür
Cilde uygulandığında sivilceleri ve lekeleri temizler
Biberiye Nedir? Faydaları Nelerdir?
Biberiye (rosmarinus officinalis), Ballıbabagiller familyasında olan ve kuş dili olarak da bilinen biberiye bitkisinin otunun ana vatani Akdeniz bölgesidir. Biberiye ayrıca süs bitkisi olarak da yetiştirilebilir. Vücutta birçok farklı fonksiyonu desteklemeye yardımcı olan vitamin ve minerallerle doludur. Örneğin, biberiye hafızayı geliştirmek için harika ve aynı zamanda saç büyümesi nede yardımcı olur..
Biberiyenin sağlığa faydaları:
İltihabı azaltır.
Kan dolaşımını artırır
Belleği geliştirir ve genel beyin işlevini geliştirir
Kötü nefesi tedavi eder
Karaciğer sağlığını destekler
Saç büyümesini destekler
Ada Çayı Nedir? Faydaları Nelerdir?
Adaçayı (salvia officinalis), belleği desteklemeye ve dejeneratif hastalıklarla mücadele etmeye yardımcı olan bir başka tıbbi bitkidir. Adaçayı, doğal olarak düşük glikoz seviyelerine sahip olma yeteneği ile diyabetin yönetimi içinde yardımcı bir bitkidir. Bu bitki çeşitli yemekler ve güzellik ürünleri için popüler bir malzemedir. Ada çayı içerdiği vitaminler ve mineraller bakımından aslında oldukça faydalı bir bitkidir ancak ada çayının fazla kullanımı veya ada çayına alerjisi olan insanlar tarafından tüketilmesi çok ciddi sağlık problemlerine yol açabilir.
Adaçayı nın sağlığa faydaları:
Beyinin işlevini geliştirir
Sindirim sağlığını destekler
Bağışıklık sistemini güçlendirir
Diyabeti tedavi eder ve yardımcı olur
Antioksidan bakımından zengindir
Cilt sağlığına iyi gelir
Selülit e iyi gelir
Saç sağlığını korur
Kalp sağlığına yardımcı olur
Ada çayının sağlığa zararlarını öğrenmek için Ada Çayının Zararları başlıklı makalemizi okumak için tıklayın.
Kekik Nedir? Faydaları Nelerdir?
Kekik çimenlik tarla kıyılarında, çayırlardaki karınca yuvalarının üstünde ve orman kıyılarında bulunur. Güneş ve sıcağı sevdiği için toprak sıcaklığının fazla olduğu dağlık ve kayalık bölgelerde yetişir.Kekik (thymus vulgaris), yemek pişirmede kullanılan popüler bir bitkidir. Kekiğin antifungal özellikleri de gıda kaynaklı hastalıkların önlenmesine yardımcı olur, çünkü yiyecekleri dekontamine edebilir ve vücuttaki enfeksiyonları önleyebilir.
Kekiğin sağlığa faydaları;
Boğaz ve öksürükleri yatıştırır.
Kan dolaşımını artırır
Solunum problemlerini tedavi eder.
Bağışıklık sistemini destekler
Cilt sağlığına yardımcı olur
Saçları besler, canlandırır saçlarda kepek oluşumunu önler
Kalp sağlığına yardımcı olur
Kanserle savaşır
Kemikleri güçlendirir
Göz sağlığını korur, göz sağlığına yardımcı olur
Stresi azaltır
Cilt yaşlanma sürecini yavaşlatır
Mantar oluşumunu önler
Kekiğin bir miktar sıcak suda demlenmesiyle elde edilen kekik çayı, adet dönemi sancılarını azaltır.
Sarımsak Nedir? Faydaları Nelerdir?
Sarımsak, özellikle vejetaryen olmayan yemekleri tatmak için insanların ilk tercihi olmuştur. Sarımsağın Gıda, tat ve lezzet sağlamanın yanı sıra sağlığımız içinde birçok faydası vardır. Yüzlerce yıldan beri, yaraların, enfeksiyonların ve birçok sindirim probleminin tedavisinde kullanılmıştır. Sarımsak, birçok hastalığa karşı vücudun bağışıklığını iyileştirmek için çok yararlı olarak kabul edilir. Modern araştırma ve çalışma, sarımsağın insanlar için birçok terapötik faydası olduğunu kanıtlamıştır. Sarımsak günümüzde birçok ölümcül kalp ve kanser hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır.
Sarımsağın sağlığa faydaları;
Soğuk algınlığı ve griple mücadelede yardımcı olur.
Sarımsak, soğuk algınlığı ve grip gibi yaygın enfeksiyonlara karşı mücadelede yardımcı olur. Soğuk algınlığı ve gribin ilk belirtilerinde sarımsak karanfilinin alınması gribin yoğunluğunu azaltmaya ve tedavi etmeye yardımcı olur.
Kulak enfeksiyonlarının tedavisinde yardımcı olur.
Sarımsak yağı, çocuklar arasında sık rastlanan küçük kulak enfeksiyonlarının tedavisinde faydalıdır. Sarımsak yağı yapmak için çiğ sarımsaklı ezilmiş karanfilleri zeytinyağında karıştırın. Bu karışımı birkaç gün oda sıcaklığında tutunuz. Daha sonra yağı süzün ve soğutun. Sarımsak yağını kullanmak için ısıtın ve kulak kanalına birkaç damla koyun. Ardından kulağı ufak bir pamukla kapatın.
Cilt hastalıkları için yardımcı olur.
Sarımsak üzerinde yapılan Araştırma ve çalışma, jock kaşıntı ve Saçkıran gibi cilt enfeksiyonlarının tedavisi için yararlı olduğunu kanıtlamıştır. Sporcuların ayağında oluşan mantar enfeksiyonlarının tedavisinde de yararlıdır. İki diş sarımsağın yutulması vajinal mantar enfeksiyonlarının tedavisinde yardımcı olabilir.
Sarımsak; Emziren anneler için oldukça faydalıdır.
Özellikle laktasyon sırasında sarımsağın düzenli olarak alınması, emziren annelerde süt akışını iyileştirmeye yardımcı olur. Bu, bebeklerini karnına ve daha uzun süre beslemelerine yardımcı olur.
Birçok kalp hastalığını önlemeye yardımcı olur.
Sarımsak kandaki kolesterol seviyelerini azaltır. Aynı zamanda kan inceltilmesi nede yardımcı olur, böylece kan arteryel duvarlarda uyguladığı basıncı azaltır. Böylece kalp hastalıklarının önlenmesi için kullanılabilir.
Defne Yaprağı Nedir? Faydaları Nelerdir?
Defne yaprağı, genellikle yemeklere lezzet katmak için kullanılan tatlı kokulu bir yapraktır. Çoğunlukla çorba, balık ve güveç gibi çeşitli Akdeniz mutfağında kullanılan bir bitkidir. Bu yapraklar, tabağa daha fazla aroma ve lezzet vermek için pişirmeden önce öğütülmüş veya ezilmiş olabilir. İşte defne yaprağının faydaları.
Defne yaprağının sağlığa faydaları;
Kardiyovasküler hastalığını tedavi eder
Çoğu Akdeniz çeşidinin vazgeçilmez bir parçası olan defne yaprağı, kardiyovasküler sistemin sağlığını artıran birçok değerli bileşik içerir. Defne yapraklarında çok miktarda bulunan kafeik asit, salisilatlar ve filokütinler, kalp damar hastalıklarının tedavisine yardımcı olur. Aslında, defne yapraklarını düzenli olarak tüketmek inme olasılığını azaltır.
Kanser önleme
Defne yaprağı, farklı kanser türlerine karşı koruyucu etkileri olan bir bitkidir. kateşinler, öjenol ve kuersetin sağlar. Defne yapraklarında bulunan partenolid olarak adlandırılan bitki besin maddesinin, apoptozu indükleyerek servikal kansere neden olan hücrelerin gelişimini spesifik olarak durdurduğu bilinmektedir. Halk arasında defne yaprağı hastalıklardan korumak ve kanserle mücadelede oldukça yaygındır. Ancak bunu bir uzman desteğiyle kullanmanızı öneririz.
Anti-inflamatuar
Geleneksel olarak, defne yaprağı inflamatuar koşullar, özellikle artrit için bir çare olarak kullanılır. Parthenolide etkili bir anti-inflamatuar bileşen olup, defne yapraklarında büyük miktarlarda bulunabilir. Artritli bireyler, semptomlarından doğal bir rahatlama elde etmek için yemek planına defne yaprağı eklemelidir.
Antioksidan
Defne yaprakları oldukça etkili antioksidan ve anti-bakteriyel özelliklere sahiptir. Bu yapraklarda bulunan antioksidanlar, kanser ve diyabet gibi hastalıklara yardımcı olabilir. Diyabetiklerde defne yaprağı, insülinin verimli üretimini teşvik eder. Dahası, antioksidanlar kansere neden olan serbest radikallerle savaşmaya yardımcı olur.
Salatalık Nedir? Faydaları Nelerdir?
Salata hemen hemen her gün sabah kahvaltılarında, öğle yemeklerinde ve akşam yemeklerinde yemek masasının ortasında gördüğümüz lezzetli vitamini bol bir sebzedir. Menü ne olursa olsun, her zaman bu sebzeleri eklemek için bir yer vardır. Her gün bir salata tüketmek, vücuda birçok yarar sağlar. Salatanın içeriğinde oldukça A ve C vitaminleri bulunur.
Salatanın sağlığa faydaları;
Lif sağlar
Salata lif alımını arttırmaya yardımcı olur. Salata tüketmek, vücuda kabızlığa karşı koruyan ve kolestrolü düşüren çok miktarda lif sunar. Salatalarda bulunan lif, insanlara dolgun hissetmelerine ve böylece daha az yemek yemelerine yardımcı olur. Bu özellikle kilo vermek isteyenler içinde yararlı olur. Salatalar oldukça tatmin edici olmasından dolayı, ana yemekten önce bir tane tüketmek kalori miktarını azaltacaktır.
Antioksidanlar
Düzenli olarak yeşil salata tüketiyorsanız, çeşitli güçlü antioksidanlarla daha yüksek kan seviyelerine sahip olabilirsiniz. Sebzeler, serbest radikal hasarını önleyen C vitamini, likopen, beta karoten ve folik asit gibi önemli antioksidanlar içerir. Antioksidanlar ayrıca erken yaşlanmaya karşı korunmaya da faydalıdır.
İdrar söktürür.
Vücut yorgunluğunuzu giderir.
Romatizma ve mafsal ağrılarına iyi gelir.
Susuzluğu keser.
Kandaki şeker miktarlarını düşürür.
İnsülin ihtiyacını yardımcı olur.
Ter bezlerinin düzenli çalışmasına yardımcı olur.
El, yüz, boyun kırışıklıkların, sivilceleri ve lekeleri giderir.
Cilde güzellik verir, gereksiz artık flush yoluyla vücudunuzun gençleşmesine yardımcı olur.
Düzgün sindirime yardımcı olur.
Patlıcan Nedir? Faydaları Nelerdir?
Patlıcan ilkbaharın başlarında sonbaharın bitimine kadar semt marketleri, pazarları ve manavlarında oldukça uygun fiyata satın alınabilen ve bizim yemeklerde genelde tercih ettiğimiz bir sebzedir. Patlıcan günlük hayatta çeşitli menüler içinde servis edilen besleyici ve vitaminli bir sebzedir. Pişirilmesi kolay, besleyici ve sayısız sağlık yararları ile doludur.
Patlıcanın sağlığa faydaları
Uzun süre tok kalmanızı sağlar.
Kan şekerinizi dengeler
Kalbinizi korur.
Saç ve tırnak sağlığına yardımcı olur.
Zihinsel fonksiyonları canlandırır.
Kansızlığı önler.
Kilo vermeye yardımcıdır.
Sindirimi kolaylaştırır.
Hazımsızlığı giderir.
Antioksidandır.
Anti bakteriyel özelliğe sahiptir.
Cilt lekelerinin oluşumunu önler.
Sinirleri yatıştırır, depresyonu önler.
Karaciğer, pankreas ve böbrekleri korur.
Kolesterolü dengeler, kötü kolesterolü düşürür.
Mide kanserini önler.
Kas kasılmalarını önler.
Sigarayı bırakmaya yardımcıdır.
Sağlıklı Sebze Ve Bitkiler
0 notes
alternatif-tip · 8 years
Link
  ALIÇ: Crataegus oxyacantha);10 metreye kadar yükselebilen, dikenli, beyaz veya pembe çiçekli bir ağaçtır. Meyveleri 6-10 mm çapında, 1-3 tohumlu, esmer-kırmızı veya kırmızı renklidir. Hafif ekşimsi lezzetli meyveleri yenilmektedir. Alıç ağacının yaprak, çiçek ve meyveleri Orta Çağdan beri özellikle kalp destekleyici ve kalp-damar sistemi fonksiyonlarını normalize etmek için kullanılmaktadır. Herbiri, bitkiye çok güçlü antioksidant özellikler veren flavonoid (flavonlar) bileşikleri açısından oldukça zengindir. Alıç, kalp-damar sistemi (cardiovascular system) üzerinde pozitif etkiler gösteren 3 grup ana bileşik içerir. Vebaotu : Salgın zamanlarında büyük önem kazanmış ve ateş düşürücü nitelige sahip olan kökü, çiçeklenme zamanından önce sökülür. Terletmeye yardımcı olan çayı, ateşlenme, soluk alma zorluğu, gut ve epilepsi (sara) hastalıklarında kullanılır. Gün boyunca , 1 veya 2 bardak yudumlanarak içilir. Isırgan Otu: Egzema ve egzemaya eşlik eden baş ağrılarıısırgan otu çayı ile iyileştirileilirler. Isırgan otu, böbrek ve mesane taşı oluşumuna karşı da kullanılabilir. Böbrek hastalıkları ve zorlu baş ağrıları genellikle bir arada görülürler. Egzemalar genellikle dahili bir nedene dayandıklarından, onları içerden, kan temizleyici bitkilerle iyleştirmek gerekebilir. Isırganotu, en başta gelen kan temizleyici ve aynı zamanda kan yaptırıcı bir bitkidir. Böylece, pankreas üzerinde de çok olumlu etkileri olduğu için, ısırganotu çayı ile kandaki şeker düzeyi düşürülebilir. İdrar yolları hastalıkları ve iltihapları, da bitki çayı ile iyileştirilebilirler. Aynı zamanda da dışkılama kolaylıkları sağladığından, bir ilkbahar kürü için özellikle önerilir. lkbaharda ve sonbaharda filizlendiğinde, onunla 4 haftalık bir çay kürü yapmak önemlidir. Sabahları aç karnına, kahvaltıdan yarım saat önce bir bardak ve gün boyunca 1-2 bardak çayı yudumlanarak içilebilir. Bu tür çay kürlerinden sonra kişi kendini anlatılamayacak kadar iyi hissedebilir. Ayrıca bu çayın lezzeti hiç de kötü değildir. Ama duyarlı kişiler, ona biraz papatya veya nane ekleyerek, lezzetini ve kokusunu değiştirebilirler Ekinezya : Ekinezya en yaygın iki viral hastalık olan soğuk algınlığı ve grip’ in önlenmesinde de büyük bir yardımcıdır. Soğuk algınlığının ilk belirtileri görüldüğünde veya öncesinde alınması etkisini daha da güçlendireblmektedir. Bitki, üst solunum yolları enfeksiyonları ve sinüzit için de tedavi edici bir ajan olarak dikkate alınabilir. Koni Çiçeği, hemen hemen tüm bulaşıcı hastalıklar için de fayda sağlayabilir. Çünkü araştırmalar Koni Çiçeği’ nin sağlıklı dokular ile zararlı mikro-organizmalar arasındaki doğal engeli (bariyer) yok eden bir enzimin oluşumunu önlediğini göstermiştir. T-hücre aktivitesini de hızlandırdığı için romatizmal artrit ve allerji gibi bağışıklık sistemi düzensizliklerinde de kullanılabilir. Ekinezya (Koni Çiçeği) interferon üretimine de yardımcı olmaktadır. İnterferonlar günümüzde özellikle kanser tedavisinde dikkatleri yeniden üzerine çeken, glilko-protein yapısında bir madde olup; virüsle karşılaşan her türlü canlı tarafından hazırlanabilirler. İnterferonların en önemli etkileri, virüslerin çoğalmasını önleyebilmeleridir. Bu nedenle virüslerin yol açtığı grip, uçuk (herpes), deri ve ağızda kızarma, bademcik iltihabı ve genel olarak viral hastalıkların süresini kısaltma bakımından da interferonlar büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle Koni Çiçeği, burun akıntısı ve boğaz ağrısı gibi semptomların şiddetini ve bunlara neden olan rahatsızlığın süresini de kısaltabilir. Ceviz Yaprağı: Ceviz yaprağının kan durdurucu-sıkıştırıcı (astringent), kuvvetlendirici (tonik) ve bağırsakkurtlarını veya solucanlarını düşürücü (antihelmintik) etkisi vardır. Yaprak çayı, sindirim bozukluklarında, kabızlıkta, iştahsızlıklarda ve kan temizliğinde etkilidir. İştah açıcı, kan şekerini düşürücü ve kuvvet verici etkileri vardır. Deri hastalıklarında antiseptik olarak haricen kullanılır. Ceviz yaprağı kaynatılarak, tüm sıraca (scrofula), frengi (sifilis), egzema (mayasıl), herpes (uçuk) ve raşitik hastalıklarda, kemik çürümesinde, kemik deformasyonunda ve ayrıca, iltihaplı el ve ayak tırnaklarında kullanılabilen çok etkili bir banyo katkısı elde edilir. Favus ve uyuz hastalıklarında, hasta bölgeler, taze ceviz yaprağının kaynama suyu ile yıkandığında, kısa sürede düzelme görülecektir. Bu suyla yapılan banyolar, yıkamalar, ergenlik sivilcesine, iltihaplı egzemalara, ayak terine ve kadınların akıntılarına iyi gelir. Ağız boşluğu iltihabı, dişeti, boğaz ve gırtlak hastalıklarında gargara yapılmalıdır. Ebegümeci:  Ebegümeci çayı özellikle mukoza iltihaplarında, gastrit, mesane iltihabı, mide ve bağırsak mukoza iltihabında ve ağız boşluğu iltihabında olduğu kadar, mide ve bağırsak ülserinde de başarıyla kullanılabilir. Ama bu son iki hastalık için, arpa ile karışık bir çorba hazırlamak gerekmektedir. Önce arpa kaynatılır ve soğuduktan sonra bitki yaprakları eklenir. Ayrıca, akciğer balgamlanmalarında, bronşiyal nezlede, öksürük ve aşırı ses kısıklığında özellikle önerilir. Gırtlak ve bademcik iltihabı ve ağız kuruluğunda da başarıyla kullanılabilir. Bitki, sümüksel özelliğinin yitirilmemesi için, geceden soğuk suya koyularak demlenmelidir. Günlük kullanım için 2 veya 3 bardak ılıklaştırıp, gün boyunca yudumlanarak içilmelidir. Nefes darlığına yol açan akciğer amfizemi bile ebegümeci çayı ile iyileştirilebilir. Bu durumda, günde en az 3 bardak çay içilmeli ve süzüldükten sonre geriye kalan yapraklar iyice ısıtılarak bronşların ve akciğerin üstüne geceleyin kompres olarak uygulanmalıdır. Oldukça ender görülen gözyaşı azlığı durumunda da, gözlere ebegümeci banyosu ve kompresi uygulandığında, çok iyi sonuçlar alınabilir. Kaşınan ve yanan yüz alerjilerinde de, yüzü ılık ebe gümeci ile yıkamak rahatlatıcıdır. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
alternatif-tip · 8 years
Link
Dereotu(Dill/Aneth/Anet/Tereotu/Anethum/Anethum graveolens/Peucedanum graveolens) Nisan-haziran ayları arasında, sarımtrak renkli çiçekler açan 30-70 cm boyunda, güzel kokulu, bir senelik otsu bir bitkidir. Dereotu, durakotu olarak da bilinir. Rutubetli, sulak ve gölgeli yerleri sever. Gövdesi dik, dallı, tüysüz, üstü çizgili ve içi bostur. Yapraklar ince ve dar parçalı, koyu yeşil renkli ve etlidir. Yaprak sapının alt kısmında gövdeyi saran geniş bir yaprakçık bulunur. Alt yaprakları saplı, üst yapraklar sapsızdır. Çiçekler bileşik semsiye durumunda toplanmışlardır. Türkiye’de yetiştiği yerler: Marmara, Ege, Akdeniz bölgelerinde bahçelerde yetiştirilir. Yetiştirilmesi: Dereotu ekilecek yer, ilkbaharda bellenir ve yanmış gübre ile gübrelenir. Hazırlanan yere serpmek sûretiyle tohum ekilir. Bir tahta yardımıyla bastırılarak, tohumların toprakla teması sağlanır. Ekilen tohumlar, 3-4 hafta geçtikten sonra çimlenir. Yabancı otlar görüldüğü zamanlarda elle yolunarak temizlenir, sulamalar yapılır. Hasadı, yaprakları kesmek suretiyle olur ve yıkanıp demet hâline getirilerek pazara sevk edilir. Kullanıldığı yerler: Bitkinin kullanılan kısmı meyveleridir. Meyveler eylül sonunda toplanır ve gölgede kurutulur. Meyvelerinde sâbit ve uçucu yağ, pektin ve azotlu bileşikler vardır. Meyveler yatıştırıcı, mide ve bağırsak gazlarını önleyici olarak kullanılır. Hazımsızlık ve hıçkırığa da tesiri iyidir. Yaprakları da yemek ve salatalarda kullanılır. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
alternatif-tip · 8 years
Link
Dereotu(Dill/Aneth/Anet/Tereotu/Anethum/Anethum graveolens/Peucedanum graveolens) Nisan-haziran ayları arasında, sarımtrak renkli çiçekler açan 30-70 cm boyunda, güzel kokulu, bir senelik otsu bir bitkidir. Dereotu, durakotu olarak da bilinir. Rutubetli, sulak ve gölgeli yerleri sever. Gövdesi dik, dallı, tüysüz, üstü çizgili ve içi bostur. Yapraklar ince ve dar parçalı, koyu yeşil renkli ve etlidir. Yaprak sapının alt kısmında gövdeyi saran geniş bir yaprakçık bulunur. Alt yaprakları saplı, üst yapraklar sapsızdır. Çiçekler bileşik semsiye durumunda toplanmışlardır. Türkiye’de yetiştiği yerler: Marmara, Ege, Akdeniz bölgelerinde bahçelerde yetiştirilir. Yetiştirilmesi: Dereotu ekilecek yer, ilkbaharda bellenir ve yanmış gübre ile gübrelenir. Hazırlanan yere serpmek sûretiyle tohum ekilir. Bir tahta yardımıyla bastırılarak, tohumların toprakla teması sağlanır. Ekilen tohumlar, 3-4 hafta geçtikten sonra çimlenir. Yabancı otlar görüldüğü zamanlarda elle yolunarak temizlenir, sulamalar yapılır. Hasadı, yaprakları kesmek suretiyle olur ve yıkanıp demet hâline getirilerek pazara sevk edilir. Kullanıldığı yerler: Bitkinin kullanılan kısmı meyveleridir. Meyveler eylül sonunda toplanır ve gölgede kurutulur. Meyvelerinde sâbit ve uçucu yağ, pektin ve azotlu bileşikler vardır. Meyveler yatıştırıcı, mide ve bağırsak gazlarını önleyici olarak kullanılır. Hazımsızlık ve hıçkırığa da tesiri iyidir. Yaprakları da yemek ve salatalarda kullanılır. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
alternatif-tip · 8 years
Link
  ALIÇ: Crataegus oxyacantha);10 metreye kadar yükselebilen, dikenli, beyaz veya pembe çiçekli bir ağaçtır. Meyveleri 6-10 mm çapında, 1-3 tohumlu, esmer-kırmızı veya kırmızı renklidir. Hafif ekşimsi lezzetli meyveleri yenilmektedir. Alıç ağacının yaprak, çiçek ve meyveleri Orta Çağdan beri özellikle kalp destekleyici ve kalp-damar sistemi fonksiyonlarını normalize etmek için kullanılmaktadır. Herbiri, bitkiye çok güçlü antioksidant özellikler veren flavonoid (flavonlar) bileşikleri açısından oldukça zengindir. Alıç, kalp-damar sistemi (cardiovascular system) üzerinde pozitif etkiler gösteren 3 grup ana bileşik içerir. Vebaotu : Salgın zamanlarında büyük önem kazanmış ve ateş düşürücü nitelige sahip olan kökü, çiçeklenme zamanından önce sökülür. Terletmeye yardımcı olan çayı, ateşlenme, soluk alma zorluğu, gut ve epilepsi (sara) hastalıklarında kullanılır. Gün boyunca , 1 veya 2 bardak yudumlanarak içilir. Isırgan Otu: Egzema ve egzemaya eşlik eden baş ağrılarıısırgan otu çayı ile iyileştirileilirler. Isırgan otu, böbrek ve mesane taşı oluşumuna karşı da kullanılabilir. Böbrek hastalıkları ve zorlu baş ağrıları genellikle bir arada görülürler. Egzemalar genellikle dahili bir nedene dayandıklarından, onları içerden, kan temizleyici bitkilerle iyleştirmek gerekebilir. Isırganotu, en başta gelen kan temizleyici ve aynı zamanda kan yaptırıcı bir bitkidir. Böylece, pankreas üzerinde de çok olumlu etkileri olduğu için, ısırganotu çayı ile kandaki şeker düzeyi düşürülebilir. İdrar yolları hastalıkları ve iltihapları, da bitki çayı ile iyileştirilebilirler. Aynı zamanda da dışkılama kolaylıkları sağladığından, bir ilkbahar kürü için özellikle önerilir. lkbaharda ve sonbaharda filizlendiğinde, onunla 4 haftalık bir çay kürü yapmak önemlidir. Sabahları aç karnına, kahvaltıdan yarım saat önce bir bardak ve gün boyunca 1-2 bardak çayı yudumlanarak içilebilir. Bu tür çay kürlerinden sonra kişi kendini anlatılamayacak kadar iyi hissedebilir. Ayrıca bu çayın lezzeti hiç de kötü değildir. Ama duyarlı kişiler, ona biraz papatya veya nane ekleyerek, lezzetini ve kokusunu değiştirebilirler Ekinezya : Ekinezya en yaygın iki viral hastalık olan soğuk algınlığı ve grip’ in önlenmesinde de büyük bir yardımcıdır. Soğuk algınlığının ilk belirtileri görüldüğünde veya öncesinde alınması etkisini daha da güçlendireblmektedir. Bitki, üst solunum yolları enfeksiyonları ve sinüzit için de tedavi edici bir ajan olarak dikkate alınabilir. Koni Çiçeği, hemen hemen tüm bulaşıcı hastalıklar için de fayda sağlayabilir. Çünkü araştırmalar Koni Çiçeği’ nin sağlıklı dokular ile zararlı mikro-organizmalar arasındaki doğal engeli (bariyer) yok eden bir enzimin oluşumunu önlediğini göstermiştir. T-hücre aktivitesini de hızlandırdığı için romatizmal artrit ve allerji gibi bağışıklık sistemi düzensizliklerinde de kullanılabilir. Ekinezya (Koni Çiçeği) interferon üretimine de yardımcı olmaktadır. İnterferonlar günümüzde özellikle kanser tedavisinde dikkatleri yeniden üzerine çeken, glilko-protein yapısında bir madde olup; virüsle karşılaşan her türlü canlı tarafından hazırlanabilirler. İnterferonların en önemli etkileri, virüslerin çoğalmasını önleyebilmeleridir. Bu nedenle virüslerin yol açtığı grip, uçuk (herpes), deri ve ağızda kızarma, bademcik iltihabı ve genel olarak viral hastalıkların süresini kısaltma bakımından da interferonlar büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle Koni Çiçeği, burun akıntısı ve boğaz ağrısı gibi semptomların şiddetini ve bunlara neden olan rahatsızlığın süresini de kısaltabilir. Ceviz Yaprağı: Ceviz yaprağının kan durdurucu-sıkıştırıcı (astringent), kuvvetlendirici (tonik) ve bağırsakkurtlarını veya solucanlarını düşürücü (antihelmintik) etkisi vardır. Yaprak çayı, sindirim bozukluklarında, kabızlıkta, iştahsızlıklarda ve kan temizliğinde etkilidir. İştah açıcı, kan şekerini düşürücü ve kuvvet verici etkileri vardır. Deri hastalıklarında antiseptik olarak haricen kullanılır. Ceviz yaprağı kaynatılarak, tüm sıraca (scrofula), frengi (sifilis), egzema (mayasıl), herpes (uçuk) ve raşitik hastalıklarda, kemik çürümesinde, kemik deformasyonunda ve ayrıca, iltihaplı el ve ayak tırnaklarında kullanılabilen çok etkili bir banyo katkısı elde edilir. Favus ve uyuz hastalıklarında, hasta bölgeler, taze ceviz yaprağının kaynama suyu ile yıkandığında, kısa sürede düzelme görülecektir. Bu suyla yapılan banyolar, yıkamalar, ergenlik sivilcesine, iltihaplı egzemalara, ayak terine ve kadınların akıntılarına iyi gelir. Ağız boşluğu iltihabı, dişeti, boğaz ve gırtlak hastalıklarında gargara yapılmalıdır. Ebegümeci:  Ebegümeci çayı özellikle mukoza iltihaplarında, gastrit, mesane iltihabı, mide ve bağırsak mukoza iltihabında ve ağız boşluğu iltihabında olduğu kadar, mide ve bağırsak ülserinde de başarıyla kullanılabilir. Ama bu son iki hastalık için, arpa ile karışık bir çorba hazırlamak gerekmektedir. Önce arpa kaynatılır ve soğuduktan sonra bitki yaprakları eklenir. Ayrıca, akciğer balgamlanmalarında, bronşiyal nezlede, öksürük ve aşırı ses kısıklığında özellikle önerilir. Gırtlak ve bademcik iltihabı ve ağız kuruluğunda da başarıyla kullanılabilir. Bitki, sümüksel özelliğinin yitirilmemesi için, geceden soğuk suya koyularak demlenmelidir. Günlük kullanım için 2 veya 3 bardak ılıklaştırıp, gün boyunca yudumlanarak içilmelidir. Nefes darlığına yol açan akciğer amfizemi bile ebegümeci çayı ile iyileştirilebilir. Bu durumda, günde en az 3 bardak çay içilmeli ve süzüldükten sonre geriye kalan yapraklar iyice ısıtılarak bronşların ve akciğerin üstüne geceleyin kompres olarak uygulanmalıdır. Oldukça ender görülen gözyaşı azlığı durumunda da, gözlere ebegümeci banyosu ve kompresi uygulandığında, çok iyi sonuçlar alınabilir. Kaşınan ve yanan yüz alerjilerinde de, yüzü ılık ebe gümeci ile yıkamak rahatlatıcıdır. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes
alternatif-tip · 8 years
Link
  ALIÇ: Crataegus oxyacantha);10 metreye kadar yükselebilen, dikenli, beyaz veya pembe çiçekli bir ağaçtır. Meyveleri 6-10 mm çapında, 1-3 tohumlu, esmer-kırmızı veya kırmızı renklidir. Hafif ekşimsi lezzetli meyveleri yenilmektedir. Alıç ağacının yaprak, çiçek ve meyveleri Orta Çağdan beri özellikle kalp destekleyici ve kalp-damar sistemi fonksiyonlarını normalize etmek için kullanılmaktadır. Herbiri, bitkiye çok güçlü antioksidant özellikler veren flavonoid (flavonlar) bileşikleri açısından oldukça zengindir. Alıç, kalp-damar sistemi (cardiovascular system) üzerinde pozitif etkiler gösteren 3 grup ana bileşik içerir. Vebaotu : Salgın zamanlarında büyük önem kazanmış ve ateş düşürücü nitelige sahip olan kökü, çiçeklenme zamanından önce sökülür. Terletmeye yardımcı olan çayı, ateşlenme, soluk alma zorluğu, gut ve epilepsi (sara) hastalıklarında kullanılır. Gün boyunca , 1 veya 2 bardak yudumlanarak içilir. Isırgan Otu: Egzema ve egzemaya eşlik eden baş ağrılarıısırgan otu çayı ile iyileştirileilirler. Isırgan otu, böbrek ve mesane taşı oluşumuna karşı da kullanılabilir. Böbrek hastalıkları ve zorlu baş ağrıları genellikle bir arada görülürler. Egzemalar genellikle dahili bir nedene dayandıklarından, onları içerden, kan temizleyici bitkilerle iyleştirmek gerekebilir. Isırganotu, en başta gelen kan temizleyici ve aynı zamanda kan yaptırıcı bir bitkidir. Böylece, pankreas üzerinde de çok olumlu etkileri olduğu için, ısırganotu çayı ile kandaki şeker düzeyi düşürülebilir. İdrar yolları hastalıkları ve iltihapları, da bitki çayı ile iyileştirilebilirler. Aynı zamanda da dışkılama kolaylıkları sağladığından, bir ilkbahar kürü için özellikle önerilir. lkbaharda ve sonbaharda filizlendiğinde, onunla 4 haftalık bir çay kürü yapmak önemlidir. Sabahları aç karnına, kahvaltıdan yarım saat önce bir bardak ve gün boyunca 1-2 bardak çayı yudumlanarak içilebilir. Bu tür çay kürlerinden sonra kişi kendini anlatılamayacak kadar iyi hissedebilir. Ayrıca bu çayın lezzeti hiç de kötü değildir. Ama duyarlı kişiler, ona biraz papatya veya nane ekleyerek, lezzetini ve kokusunu değiştirebilirler Ekinezya : Ekinezya en yaygın iki viral hastalık olan soğuk algınlığı ve grip’ in önlenmesinde de büyük bir yardımcıdır. Soğuk algınlığının ilk belirtileri görüldüğünde veya öncesinde alınması etkisini daha da güçlendireblmektedir. Bitki, üst solunum yolları enfeksiyonları ve sinüzit için de tedavi edici bir ajan olarak dikkate alınabilir. Koni Çiçeği, hemen hemen tüm bulaşıcı hastalıklar için de fayda sağlayabilir. Çünkü araştırmalar Koni Çiçeği’ nin sağlıklı dokular ile zararlı mikro-organizmalar arasındaki doğal engeli (bariyer) yok eden bir enzimin oluşumunu önlediğini göstermiştir. T-hücre aktivitesini de hızlandırdığı için romatizmal artrit ve allerji gibi bağışıklık sistemi düzensizliklerinde de kullanılabilir. Ekinezya (Koni Çiçeği) interferon üretimine de yardımcı olmaktadır. İnterferonlar günümüzde özellikle kanser tedavisinde dikkatleri yeniden üzerine çeken, glilko-protein yapısında bir madde olup; virüsle karşılaşan her türlü canlı tarafından hazırlanabilirler. İnterferonların en önemli etkileri, virüslerin çoğalmasını önleyebilmeleridir. Bu nedenle virüslerin yol açtığı grip, uçuk (herpes), deri ve ağızda kızarma, bademcik iltihabı ve genel olarak viral hastalıkların süresini kısaltma bakımından da interferonlar büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle Koni Çiçeği, burun akıntısı ve boğaz ağrısı gibi semptomların şiddetini ve bunlara neden olan rahatsızlığın süresini de kısaltabilir. Ceviz Yaprağı: Ceviz yaprağının kan durdurucu-sıkıştırıcı (astringent), kuvvetlendirici (tonik) ve bağırsakkurtlarını veya solucanlarını düşürücü (antihelmintik) etkisi vardır. Yaprak çayı, sindirim bozukluklarında, kabızlıkta, iştahsızlıklarda ve kan temizliğinde etkilidir. İştah açıcı, kan şekerini düşürücü ve kuvvet verici etkileri vardır. Deri hastalıklarında antiseptik olarak haricen kullanılır. Ceviz yaprağı kaynatılarak, tüm sıraca (scrofula), frengi (sifilis), egzema (mayasıl), herpes (uçuk) ve raşitik hastalıklarda, kemik çürümesinde, kemik deformasyonunda ve ayrıca, iltihaplı el ve ayak tırnaklarında kullanılabilen çok etkili bir banyo katkısı elde edilir. Favus ve uyuz hastalıklarında, hasta bölgeler, taze ceviz yaprağının kaynama suyu ile yıkandığında, kısa sürede düzelme görülecektir. Bu suyla yapılan banyolar, yıkamalar, ergenlik sivilcesine, iltihaplı egzemalara, ayak terine ve kadınların akıntılarına iyi gelir. Ağız boşluğu iltihabı, dişeti, boğaz ve gırtlak hastalıklarında gargara yapılmalıdır. Ebegümeci:  Ebegümeci çayı özellikle mukoza iltihaplarında, gastrit, mesane iltihabı, mide ve bağırsak mukoza iltihabında ve ağız boşluğu iltihabında olduğu kadar, mide ve bağırsak ülserinde de başarıyla kullanılabilir. Ama bu son iki hastalık için, arpa ile karışık bir çorba hazırlamak gerekmektedir. Önce arpa kaynatılır ve soğuduktan sonra bitki yaprakları eklenir. Ayrıca, akciğer balgamlanmalarında, bronşiyal nezlede, öksürük ve aşırı ses kısıklığında özellikle önerilir. Gırtlak ve bademcik iltihabı ve ağız kuruluğunda da başarıyla kullanılabilir. Bitki, sümüksel özelliğinin yitirilmemesi için, geceden soğuk suya koyularak demlenmelidir. Günlük kullanım için 2 veya 3 bardak ılıklaştırıp, gün boyunca yudumlanarak içilmelidir. Nefes darlığına yol açan akciğer amfizemi bile ebegümeci çayı ile iyileştirilebilir. Bu durumda, günde en az 3 bardak çay içilmeli ve süzüldükten sonre geriye kalan yapraklar iyice ısıtılarak bronşların ve akciğerin üstüne geceleyin kompres olarak uygulanmalıdır. Oldukça ender görülen gözyaşı azlığı durumunda da, gözlere ebegümeci banyosu ve kompresi uygulandığında, çok iyi sonuçlar alınabilir. Kaşınan ve yanan yüz alerjilerinde de, yüzü ılık ebe gümeci ile yıkamak rahatlatıcıdır. Alternatif Tıp ve Alternatif Tedavi, bitkisel ürünler, sifamarket
0 notes